NANOTEKNOLOJİ NEDİR ? Nanoteknoloji doğadaki atomik dizilimi taklit etme ilkesine dayanır.Nanometre ölçeğindeki fiziksel, kimyasal ve biyolojik olayların anlaşılması kontrolü ve üretimi amacıyla, fonksiyonel materyallerin, cihazların ve sistemlerin geliştirilmesidir. TÜRKİYE'DE NANOTEKNOLOJİ Türkiye de şimdiden nanoteknolojiyi üretir hale getirebilmek için uygun adımlar atmaya başlamıştır.En önemli gelişme ULUSAL NANOTEKNOLOJİ MERKEZİ (UNAM) kurulmasıdır. Bu merkezin kurulmasında Prof.Dr.Salim Çıracı´nın büyük çabası vardır. NANOROBOTLAR NASIL ÇALIŞIYOR ? Nanorobotlar çok az tıbbi ilaç ve ekipman taşımasına rağmen birçok doktor ve mühendis bu kusursuz uygulamanın geleneksel metodlardan daha etkili olacağına inanıyor.Örneğin, bir doktorun hastanın bağışıklık sistemine yardımcı olması için güçlü bir antibiyotiği hastaya şırınga ile enjekte ettiğini düşünelim. Hastanın kan damarlarında antibiyotik sulu bir şekilde gezerken sadece bazı enfeksiyon adamlarının noktalarında yarattığı toplanır.Fakat nanorobotlar ise bilim doğruca enfeksiyon noktalarının etrafında toplanarak küçük dozlarda ilaç tedavisi uygularlar.Böylece hastalar, ilaçların yarattığı yan etkilerden asgari düzeyde zarar görürler.Birkaç nanorobot mühendis,bilim uygulamalarının adamı pratik ve doktor olarak sınırsız olduğuna inanıyor. NANOROBOTLAR'IN YARARLI OLDUĞU TIP ALANLARI -Kanserle Savaş: Doktorlar nanorobotları kullanarak kanser hastalarını tedavi etmek için bekliyorlar.Robotlar doğruca tümörlere giderek lazer,mikrodalga ve ultrasonik sinyaller kullanabiliyorlar veya kemoterapi tedavisinin bir parçası olarak direk kanserli bölgeye kemoterapi uygulayabiliyorlar.Doktorlar hastanın en asgari düzeyde yan etki göreceğine ve ilaç etkisini azaltmadan yeterli,küçük miktarda hastaya ilaç verileceğine inanıyorlar. -Damar Sertliği Tedavisi -Kan Pıhtılarını Gidermek -Vücut kesiklerine yardım -Gut Hastalığına Çözüm -Böbrek Taşlarını Kırmak -Yaraları Temizleme -Parazitleri Giderme NANOTEKNOLOJİ VE KANSER Nanoteknoloji'nin tıpta uygulanması çok pahalı olmakla beraber çokta yararlıdır.Bu sektör son zamanlarda yapılan yatırımlarla çok büyüdü.Tıp alanı da buna dahil.Amerikada ve değişik ülkelerde yapılan laboratuvar çalışmalarıyla bir 'nanorobot' geliştirildiğini ve bu robotun kansere yol açan toksinleri tespit etmekte ve erken teşhis koymakta çok yardımcı olacağı söyleniyor.Bilim adamları, kuantum noktalar olarak bilinen ayarlanabilir floresan (fosforlu) nano parçacıkların nadir görülen kanser hücrelerini tespit edebildiklerini ispatladılar. Farelerde yapılan araştırmada, antikorlara bağlanan çok renkli kuantum noktalarının, hodgkin lenfomasının karakteristik özelliği olan reed sternberg hücrelerini nasıl ayırt ettikleri gösterildi. Kuantum noktaları ışıkla etkileştiklerinde değişik renklerle kanserli fare hücrelerini gösterdi. Kullandıkları çok renkli kuantum nokta lekeleme metoduyla kötü huylu kanser hücrelerinin, heterojen doku örneklerinden hızlı ve doğru bir şekilde ayırt edildiği belirtildi.Bu tedaviyle 2 şey amaçlanıyor , ilki ameliyat sırasında sadece tümörleri vücuttan kazımak, ikincisi ise kişiden alınan moleküllerle ona özel ilaç geliştirmek.Nano parçacıkların kanserin erken teşhisine yönelik ilk klinik uygulamaları başladı bile. Kesin tedavi için beş yılda önemli gelişmeler olacak. Bilim adamlarının görüşlerine göre bu teknoloji ile 5 yılda kanserin erken teşhisi mümkün olabilecek, 10 yıl içinde de tümörü bularak tedavi edecek. Bahadır TAVUSBAY