Uploaded by drminealmaz

yavuz-selim-pata-kulak-burun-bogaz-acilleri

advertisement
Kulak Burun Boğaz Acilleri
• Prof. Dr. Yavuz Selim Pata
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları AD
Acil Kavramı
• Tedavi edilmediğinde yaşamı tehdit eden ya
da organ kaybına neden olabilecek klinik
tablodur.
• Bu patolojiler;
•
•
•
•
•
Solunum yolu obstrüksiyonları (edinsel ve doğumsal)
Travmalar
Enfeksiyonlar
Böcek sokması
Yabancı cisimler
Kulak Travmaları
• Dış kulak travmaları her yaşta sıktır.
•
•
•
•
Aurikula donması
Termal ve kimyasal yanıklar
Künt travmalar
Kesici travmalar
•
•
•
•
Ekimoz
Hematom
Laserasyon
Fraktür görülmektedir.
• Bunlara bağlı olarak
Aurikula Hematomu _1
• Genellikle künt travmalarla oluşur
• Güreşçi ve boksörlerde sık görülür.
• Perikondrial damarların yaralanmasına bağlı
olarak perikondrium ile kartilaj arasına kan
toplanır ve perikondrium ile kartilaj
birbirinden ayrılır.
• Kartilajda kırılma olursa kırık hattı
boyunca ilerleyen kanamaya bağlı olarak
aurikulanın iki tarafında hematom olur.
Aurikula Hematomu –2
• Erken tanı ve tedavi yapılıp hematom
boşaltılmazsa kartilajda beslenme bozukluğuna
bağlı olarak nekroz gelişir. Hematomun organize
olması sonucu aurikulada şekil bozukluğu ve
sertleşme olur. Bu duruma “karnabahar kulak”
veya “güreşçi kulağı” denir.
• Tedavide, hematom boşaltılmalı, transfiksiyon
sütürü ve baskı uygulanmalıdır.
Aurikula Laserasyonu
• Aurikulanın kesici yaralanmalarında kesilen
bölüm ve kesilme oranına bağlı olarak
primer sütürasyon yapılır. Genellikle tam
kopma olmanın olmadığı olgularda dikilen
kısmın beslenmesi mükemmeldir.
• Aurikulanın tamamen koptuğu olgularda
yeniden dikilebilir ancak nekroz gelişme
riski yüksektir.
Aurikula Donması (Frostbite) -1
• Aurikulada subkütan yağ ve bağ dokusu
olmadığından kan damarları soğuktan kolayca
etkilenmektedir.
• Başlangıçta vazokonstrüksiyon ve serbet sinir
üçlarının etkilenmesine bağlı olarak aurikulada
anestezi gelişir
• Daha sonra kapiller geçirgenliğinin artmasına
bağlı olarak hiperemi ve ödem oluşur.
Aurikula Donması -2
• Hücre içi sıvıda donma ve kristalizasyona
bağlı olarak çevre dokularda nekroz
oluşabilir.
• Kulak ödemli, kızarık ve hassastır.
• Aurikula da birinci derecede yanığa benzer
bül oluşur.
Aurikula Donması-3
• Donmuş kulağın tedavisi:
• Kulak çabucak ısıtılmalı
• Bu amaçla 38-42 °C de steril su ile
ıslatılmış steril pamuk kompresler kullanılır.
• Analjezikler ve antibiyotik verilmelidir.
• Nekrotik dokular debride edilir.
• Topikal tromboksan inhibitörü (aloe vera)
uygulanır. Ayrıca protaglandin inhibitörleri
(İbuprofen) verilir.
Perikondrit
Aurikula Yanığı-1
•
•
•
•
•
•
•
•
Yanıklar klasik olarak üç derecede olmaktadır.
Eritem (birinci derece yanık)
Bülleşme (Blistering = İkinci derece yanık)
Full-thickness destrüksiyon (üçüncü derece
yanık)
Yanıklar genellikle kaynar su yada direk ateş
teması sonucu oluşur.
Tedavi edilmeyen olgularda perikondrit gelişir.
Tedavi için basınç uygulamadan, nazikçe lokal
antibiyotik pomatlar uygulanmalıdır.
Profilaktik olarak antipsödomonal antibiyotikler
uygulanmalıdır.
Aurikula Yanığı-2
• Antibiyotikler subperikondial olarak farklı
noktalara enjekte edilmelidir.
• Yara temizliği yapıldıktan sonra mafenide
acetate (Sulfamylon) krem uygulanmalıdır.
• Geç dönemde cilt debritmanı, deri
greftlemesi yapılmalıdır.
• Perikondrit ve kondrit antibiyotik
iontoforesis ve erken debridman ile tedavi
edilir.
Dış Kulak Yolu Yabancı Cismi
• Genellikle mental retarde çocukların farklı
cisimleri kulağına sokması durumudur.
• Bu yabancı cisimler, böcek, tahıl tanesi,
baklagiller ve kaynak çapakları olabilir.
• Canlı organizmalar DKY’na alkol
damlatıldıktan sonra çıkarılmalıdır.
• Bu olanakların olmadığı durumlarda kulak
lavajı ile yabancı cisim çıkarılmalıdır.
DKY Kırığı
• Kafaya yandan gelen künt travmalar
sonucu temporal kemikte uzunlamasına
kırık olabilir. Kırık hattı DKY uzanabilir ve
“step deformite” (basamak belirtisi)
şeklinde görülebilir. Beraberinde
intrakranial patolojiler de olabileceğinden
çok önemlidir. Hasta hastaneye yatırılmalı
BBT çekilerek nöroşirürjiye konsulte
ettirilmelidir.
Burun Travmaları
• Genellikle künt travmalar ve trafik kazaları
sonucunda oluşmaktadır.
• Travmaya bağlı olarak septum hematomu
oluşabilir. Tedavi edilmezse septum apsesi ve
takiben septum perforasyonu olur.
• Diğital tamponlama ile durmayan kanamalar için
anterior veya posterior tamponlama yapılmalıdır.
• Yer değiştiren kırık veya ciltte açık yara varsa
yer değiştiren yapılar düzeltilmeli, cilt stüre
edilmeli anterior tampon konulmalı ve eksternal
fiksasyon yapılmalıdır.
Burun Yabancı Cisimleri
• Genellikle mental retarde çocuklarda buruna
herhangi bir yabancı cismin konulması durumudur.
• Yabancı cismin nazofarinkse ve solunum yoluna
kaçma olasılığı olduğundan dikkatli ve deneyimli
ellerde çıkartılmalıdır. Çıkartılmaya çalışırken
nazofarinkse ve trakeye kayması durumunda
ciddi hava yolu tıkanıklığı kaçınılmazdır.
• Çıkartılmadığı takdirde burun da tek taraflı pis
kokulu pürülan veya kanlı-pürülan akıntı, tek
taraflı burun tıkanıklığı olur.
Solunum yolu yabancı
cisimleri
• Küçük çocuklarda, genel durumu bozuk olan
yaşlı hastalarda, yutma bozukluğu olanlarda
daha sık görülmektedir.
• Hastalarda aniden başlayan solunum
sıkıntısı, stridor ve siyanoz olur.
• Oskültasyon ile solunum sesi kaybı yada
wheezing duyulur.
• Direk AC grafiğinde radyopak cisimler
görülebileceği gibi atelektatik alanlar
olabilir.
• Tedavi için acilen direk laringoskopi veya
bronkoskopi yapılarak cisim çıkartılmalıdır.
Larenks ödemi
• Enfeksiyonlar
• Fiziksel ve kimyasal yanıklar
• Alerjik reaksiyonlar
• Anjiyonörotik ödem
• Travmalar sonucu oluşur.
Solunum yolu tıkanıklığı oluşturması nedeniyle
ileri derecede suprasternal ve interkostal
çekilmelerin olduğu hastalarda entübasyon
hatta trakeotomi gerekebilir.
Trakeotomi - Trakeostomi
• Trakeotomi: Geçici olarak trakeye
açılan bir açıklıktan solunumun
sağlanmasıdır.
• Trakeostomi: Trakeye açılan pencere
cilt ile ağızlaştırılarak sütüre edilir.
Amaç; güvenli bir hava yolu sağlamaktır.
Trakeotomi
• İki grup hastada gerekmektedir.
1. Larinks seviyesinde veya larinks
üzerindeki bir noktada mekanik
tıkanıklığın olmasıdır.
2. Solunum yolu salgılarının atılamadığı
kişilerde salgısal tıkanıklar.
Trakeotomi
• Majör baş-boyun operasyonları
• Boyun travma ve operasyonları
• Geniş toraks operasyonlarında elektif
amaçlı yapılmaktadır.
• Tedavi edici trakeotomi ise solunum
yolu tıkanıklığı olanlarda yeni hava
yolu açmak amacı ile yapılmaktadır.
ÜSY TIKANIKLIĞININ KLİNİK
BULGULARI
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Suprasternal, supraklaviküler ve
interkostal çekilmeler
İnspiratuvar stridor
Rahatsızlık, oryantasyon bozukluğu ve
koma
Solunum ve nabız sayısında artış
Solukluk (erken bulgu) ve siyanoz (geç
bulgu)
Yorgunluk ve tükenme (çok tehlikelidir).
Trakeotomi Fonksiyonu
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
Trakeobronşial sistemdeki ölü mesafe 70100mL (%10-50) azalır.
Hava yolu rezistansı azaldığından solunum
çabası için harcanan çaba azalır.
Aspirasyona karşı solunum yolu korunmuş olur.
Apne olmadan yutma yapılabilir.
Trakenin bu yolla temizlenmesi sağlanır.
İlaçların bu yolla verilmesi, nemlendirme ve
pozitif basınçlı cihazla solunumun sağlanması
Öksürük sırasında intratorasik basınç azalarak
sekresyonların AC periferine retansiyonu
önlenir.
Trakeotomi Endikasyonları
1. Üst hava yolu akut ve kronik
obstrüksiyonlarını rahatlatmak amacıyla
2. Mekanik ventilasyona bağlanacak
hastalarda
3. İyi bir trakeobronşiyal bakım ve temizlik
yapmak
Olmak üzere üç önemli başlık altında
toplanmaktadır.
Trakeotomi
• Üst hava yolu obstrüksiyonu (ÜHYO) olan
hasta başlangıçta entübe edilmeli hava yolu
güvenliği ve genel durum kontrol altına
alınmalıdır.
• Böylece
• Akut epiglitit,
• Tiroidektomi sonrası gelişen bilateral vokal
kord paralizisi
• Anjiyonörotik ödem
gibi akut ÜHYO trakeotomi açılmadan tedavi
edilebilir.
Trakeotomi
• Laringotrakeal travma
• Laringeal papilloma
• Subglottik hemanjiom gibi neoplastik
hastalıklar ÜHYO neden olur.
• Bu hastalar başlangıçta entübe edilse de
entübasyon uzayınca trakeotomi kaçınılmaz
olur.
• ÜSY da kraniyofasiyal anomaliler,
iyatrojenik trakea travmaları gibi kronik
hava yolu yetmezliklerinde ve ventilasyon
devamını sağlamak için kullanılır.
Trakeotomi komplikasyonları
• İNTRAOPERATİF
•
•
•
•
Kanama
İntraoperatif trakeoözofagial fistül
Pnömotoraks
Pnömomediastinum
Trakeotomi komplikasyonları
• POSTOPERATİF ERKEN
•
•
•
•
•
Tüp obstrüksiyonu
Tüpün yerinden çıkması
Postoperatif kanama
Yara enfeksiyonu
Cilt altı amfizemi
Trakeotomi komplikasyonları
• POST OPERATİF GEÇ
•
•
•
•
Granülom oluşumu
Geç trakeoözofagial fistül
İnnominate arter rüptürü
Trakeokütanöz fistül
AKUT FASİYAL PARALİZİ -I
VII Kranial sinir,
Motor lifler: (stapedial ve yüzün mimik
kaslarını innerve eder)
Sensöriyel lifler: (dilin 2/3 ön kısmını
innerve eder)
Sekretuvar lifler: (göz ve lakrimal gland
salgılarını artırır)
Duyu lifleri: DKY arka duvarını ve aurikulanın
konkal bölgesini innerve eder.
AKUT FASİYAL PARALİZİ II
En sık neden olan patolojiler
intratemporal olduğundan
DKY
KZ
Orta kulak iyi muayene edilmelidir.
ETİYOLOJİ
KONJENİTAL
1. Möbius sendromu (Konjenital fasiyal
dipleji): Bilateral VII KÇ paralizisi,
ünilateral veya bilateral VI KÇ paralizisi
2. Hemifasiyal mikrozomi (Mikrotia,
makrostomi, mandibüler hipoplazi)
3. Osteopetrozis: yaygın kemik displazisi
vardır.
ETİYOLOJİ-2
KAZANILMIŞ
• Travma
• Enfeksiyon (bakterial, viral)
• Benign yada malign neoplazmlar
I. ÖYKÜ:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Paralizinin başlama süresi ve şekli
Ne kadar zamandır olduğu
İlerleyici olup olmadığı
Tekrarlayıcı veya aile öyküsü olup olmadığı
Beraberinde bulunan semptom ve bulgular
Majör medikal hastalıklar veya önceki cerrahi
II. FİZİK MUAYENE
1.
TAM KBB-BAŞ, BOYUN MUAYENESİ
a.
b.
c.
d.
Otomikroskopi
ÜSY muayenesi
Kraniyal sinir muayenesi
Parotis bezi ve boyun muayenesi
2. NÖROLOJİK MUAYENE
a.Serebellar bulgular
b.Motor bulgular
3.FASİYAL PARALİZİ
a.Paralizi veya parezi olup olmadığı
b.Segmnetal veya tam paralizi
c.Unilateral veya bilateral
d.Schirmer testi
III.LABORATUVAR
TESTLERİ
1.Saf ses konuşma odyometrisi
2.Elektrofizyolojik testler
a.NET (sinir uyarılma testi)
b.MST (Maksimal stimulasyon testi)
c.ENoG (Elektronörografi)
d.EMG (Elektromiyografi)
3.Radyolojik testler
a.BT
b.MRI
IV. Diğer testler
1.
2.
3.
4.
5.
Hemogram,sedimantasyon ve rutin
biyokimya testler.
Serum antikor testleri
Serum antinüklear testler (ANA, RF)
PA AC grafisi
Lomber ponksiyon ve BOS incelemesi
Yapılmalıdır.
AKUT FASİYAL PARALİZİ –
III
Bir hasta da travma olmadan multipl kranial sinir
tutulumu varsa;
• İlerlemiş intrakranial veya kafa tabanını tutan
enfeksiyon (kolesteatom, malign otitis eksterna, vb)
• Benign tümörler (Glomus jugulare, juvenil
anjiyofibrom, nörofibrom, schwannom)
• Malign tümörler (nazofarinks ca, paranazal sinüs ca)
• Guilain-Barre sendromu gibi sistemik hastalıklar.
AKUT FASİYAL PARALİZİ -IV
• Fasiyal sinir fonksiyonları;
• Parezi düzeyinde ise işlevlerin tam düzelme
şansı çok yüksektir.
• Paralizi şeklinde ise prognozu belirlemek için
elektrofizyolojik testlerle değerlendirme
yapılmalıdır.
• En erken elektrofizyolojik test sonuçları
paralizi başladıktan 4-6 gün sonra alınabilir.
• Bu sürede yapılabilecek testler NET, MST ve
ENoG dir. 3hafta sonra ise EMG yapılmalıdır.
ELEKTROFİZYOLOJİK DEĞERLENDİRME
Testler
Endikasyon
NET
Son 3 hfdaki
tam paralizi
MST
NET gibi
ENoG
EMG
NET ve MST gibi
3 hf uzun süren
paralizi
Yorum
Kısıtlılık
İki yüz arasındaki
fark >3.5mA kullanılmaz
İlk 3günde
Kasılma güçsüz/yok
her zaman
kullanılır
%90 dan fazla
aksonal blok(+)
tam dejenerasyon
İlk 3 günde
Aktif MU(+) ise
akson sağlam
Dejenerayon derecesi
ve düzelme hakkında
bilgi vermez
AKUT FASİYAL PARALİZİ –V
Fasiyal paralizinin; En sık nedeni Bell paralizisi,
İkinci sırada ki neden ise travmadır. Bu nedenle
May’ e göre ;
1. Tm bulguları varsa
2. Aurikula ve/veya yüzde veziküller varsa
3. Multipl kraniyal sinir tutulumu varsa
4. Temporal kemikte enfeksiyon varsa
5. Travma öyküsü
6. Doğuştan paralizi varsa
7. MSS bulguları vrsa
8. Akut EMN varsa
Paralizi nedeni Bell paralizisi değildir.
BİLATERAL FASİYAL PARALİZİ
Paralizili olguların %1 de görülür. En sık
nedenleri:
• Beyin sapı tümörleri
• İntrakraniyal enfeksiyonlar
• Guillain-Bare Sendromu
• Lyme hastalığı (Borelia Burgdorferi)
LABORATUVAR TESTLERİ
• Fasiyal sinir topografik testleri (Schirmer testi,
stapedial refleks, tükrük akış testi) önemini
yitirmiştir.
• Paralizinin derecesini, motor fonksiyonların
geriye dönüp dönmeyeceğini gösteren en iyi
gösterge elektrofizyolojik testlerdir.
• Patolojinin yerini ve tipini belirleyen en önemli
testler BT ve MRI dır.
• BT kemik ile ilgili yapıları, MRI yumuşak
dokularla ilgili patolojileri daha iyi
göstermektedir.
• İdiopatik, herpes zoster, fasiyal schwannoma
gibi patolojileri en iyi gösteren MRI dır.
LABORATUVAR TESTLERİ
• BT ve MRI normal ise
1. Kan diskrazileri
2. Otoimmün hastalıklar
3. Lyme hastalığı
4. Sarkoidozis
5. MSS hastalıkları
Göz önünde bulundurulmalıdır.
Sinir yaralanma derecesi
I.NÖROPRAKSİ:
Lezyon aksoplazm akımını durdurmuştur. Blok
kaldırıldığında fonksiyonlar da normale
döner. Nöropraksik bir sinirde
NET
MST
Testleri normaldir.
ENoG
EMG de istemli motor AP gösterilemez.
Sinir yaralanma derecesi
II. AKSONOTMEZİS
Lezyonun distalindeki sinirde Wallerian
dejenerasyon var. Motor aksonun endonöral
lifleri korunmuştur.
NET
MST
Testlerinde tam dejenerasyon var
ENoG
Paralizinin düzelme oranı ve şansı daha azdır.
Endonöral tübüller yok olduğundan rejenerasyon
olursa lifler arasında çapraz bağlantılar olacak ve
klinik olarak sinkinezi görülecektir.
Fasiyal paralizide Tm olasılığını artıran
nedenler
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
Parezi ile başlayan ve 3 haftada yavaş yavaş gelişen
paralizi
Parezi ile birlikte yüzde çekilmelerin olması
Daha önce KOM yada SOM olmayan bir hastada
Eustachii tüpü fonksiyon bozukluğunun olması
Multipl kraniyal sinir tutulumu
Rejenerasyon fırsatı olmasına karşın fasiyal
fonksiyonların düzelmemesi
Aynı tarafta tekrarlayan paralizi olması
Boyunda veya parotiste kitle olması
Hasta da Ca öyküsü olması
Download