Pazarlama ilkeleri dersi

advertisement
PAZARLAMANIN
KAPSAMI,
KONUSU,
GELİŞİMİ MODERN PAZARLAMA YÖNETİMİ
Ekonomik hayatın temel unsurları olan
işletmeler, mal ve hizmetleri üreterek
insanların ihtiyaçlarını karşılarlar ve
sahiplerine kar sağlarlar.
Pazara dayalı ekonomilerde işletmenin
ana amacı genellikle kar olmakla beraber,
satışları arttırmak, sosyal sorumluluğa
önem vermek, ününü, toplum içinde
prestij ve saygınlığını
artırmak gibi amaçlar bazen ön plana çıkar.
Genel olarak, bir işletme belirli bir
büyüklüğe ulaştıktan sonra, kar sağlama
amacı yanında veya yerine bu tür amaçlar
önem kazanır.
İşletmelerin tüketici ihtiyaç ve isteklerini
karşılayarak amaçlarına ulaşmak üzere
yaptıkları
faaliyetler
çeşitlidir,
üretim,
pazarlama,
finansman, personel yönetimi gibi. Belirli
büyüklükteki bir işletme göz önüne alınırsa,
‘’işletme fonksiyonları’’ olarak anılan bu
özelleşmiş faaliyet gruplarının, işletmenin
belli başlı
bölümleri için temel oluşturdukları görülür.
Konumuz olan pazarlama, işletmelerin
başarısını
sağlayan
söz
konusu
fonksiyonların başta gelenlerinden biridir.
Öte
yandan,
pazarlama
sadece
işletmelere özgü bir faaliyetler dizisi de
değildir. Çeşitli kuruluşlar (örgütler) ve
kişiler de şöyle veya böyle topluma
sundukları
hizmetlere
olan
taleple
bağlantılı olarak pazarlama faaliyetine
girişirler.
Diğer bir deyişle, sadece üreticiler,
toplantıcılar ve perakendeci işletmeler
değil; aynı zamanda politikacılar, doktorlar,
avukatlar ve mali müşavirler vb.
ile Kızılay, Vakıflar gibi, kar amacı gütmeyen
kuruluşlar da (böyle olduğu pek dikkati
çekmese de) pazarlama çalışmaları yaparlar.
Özetle, pazarlama işletmeler için önemli
olduğu gibi, çeşitli kuruluşlar tarafından ve
bireysel olarak pek çok kimse tarafından
yapılır; günlük yaşamda çok önemli bir yeri
vardır ve herkesi ilgilendirir.
1.1.PAZARLAMANIN KONUSU VE KAPSAMI
1.1.1.Geniş Anlamda Pazarlama
Pazarlama, temelde insanların ihtiyaç ve
isteklerini karşılamaya yönelik bir
mübadele (değişim) işlemidir. İki veya
daha fazla taraftan her biri kendi ihtiyacını
karşılamak amacıyla diğer tarafa değerli
bir şeyleri (mal, hizmet veya fikir) verip:
değerli başka şeyleri (para, alacak, kredi
vb.) elde etmektir.
Mübadele işlemi tamamen gönüllü olarak
ve ilgili tarafların birbirleriyle iletişim kurması
ile gerçekleşmekte; ayrıca bu işleme katılan
her tarafın birtakım değerleri başka
değerlere değiş-tokuş etmekten fayda
sağladığına inanması gerekmektedir.
1.1.2. İşletme
Yönetimi Açısından
Pazarlamanın Tanımı ve Bazı Özellikleri
Pazarlama, işletme amaçlarına ulaşmayı
sağlayacak mübadeleleri gerçekleştirmek
üzere,ihtiyaç
karşılayacak
malların,hizmetlerin ve fikirlerin
‘’geliştirilmesi’’,
‘’fiyatlandırılması’’,
‘’tutundurulması’’ ve dağıtılmasına ilişkin
planlama ve uygulama sürecidir.
1.Pazarlama, oldukça çok ve çeşitli
faaliyetler bütünü sistemidir.
2.Pazarlama, insan ihtiyaçlarını karşılayıcı bir
mübadele faaliyetidir.
3.Pazarlama, mallar, hizmetler ve fikirlerle
ilgilidir.
4.Pazarlama sadece bir malın reklamı
veya satışı faaliyeti olmayıp,daha üretim
öncesinde mamulün fikir olarak planlanıp
geliştirilmesinden
başlayarak,
fiyatlandırılması, tutundurulması dağıtımıyla
ilgilidir.
5.Pazarlama bir işletme faaliyetleri grubu
olarak, çok dinamik yapıda, sürekli ve sık
sık değişebilen bir ortamda yürütülür.
Kabul etmek gerekir ki, bir malın
üretilmiş olması, başlı başına
tüketicinin ihtiyacının karşılanması sonucunu
doğurmamakta; malın var olması fayda
yaratmaya yeterli olmamaktadır. Malın,
tüketicinin talep ettiği bir mal olması gereği
yanında, ayrıca istenilen yerde ve zamanda
hazır bulundurulması da gerekmektedir.
Bunlar da, talebin karşılanması için
pazarlamanın üretime rehberlik etmesi,
onun yönlendirilmesi gereğini ortaya
çıkarır.
Zira, pazarlama kararları, hangi
mal ve hizmetlere, ne miktar, nerede,
ne zaman ihtiyaç olduğunu da
belirlemeye çalışır.
1.2.PAZARLAMANIN
GELİŞİMİ,
PAZARLAMA ANLAYIŞI VE MODERN
PAZARLAMA YÖNETİMİ
Hedef pazara yönelik olarak planlanıp
uygulanan pazarlama çalışmaları, her biri
ayrı bir değişken
grubundan oluşan şu dört temel değişken
etrafında yürütülür ve
bunlardan
optimal
bir
kombinezon
oluşturulur: 1. Mamul planlama ve geliştirme
veya kısaca ‘’mamul’’;
2. Fiyatlandırma veya ‘’fiyat’’; 3.
Tutundurma ; ve 4. Dağıtım. Daha sonra
görüleceği üzere, pazarlama karmasının
oluşturulması,
tüm
pazarlama
faaliyetlerinin büyük bir bölümünü kapsar.
1.2.1. Pazarlama Gelişimi
Pazarlama yönetiminin, bir bakıma daha
geniş kapsamlı olarak tüm işletme
yöneticilerinin
iş
ve
işletmecilik
anlayışlarındaki evrimi gösteren yaklaşım
değişiklikleri, genelde işletmeciliğin, özel
olarak da pazarlamanın en fazla geliştiği
ülke
olan
ABD’
deki
gelişmelerle
açıklanmaktadır.
Modern
pazarlamanın
temelini
oluşturan pazarlama anlayışı açılanırken en
gelişmiş ülkelerde
1990’
lardaki
gelişme
eğilimlerinde
üzerinde durulan hususlar, arz-talep
durumu, tüketiciye verilen önem ve
genelde toplum refahının ne ölçüde göz
önünde tutulduğu vb. dir. Aşağıdaki şekil
1-1’ de gösterilen pazarlamanın üç gelişme
dönemi burada kısaca açıklanmıştır.
ÜRETİM ANLAYIŞI
SATIŞ ANLAYIŞI
ÜRETİM ANLAYIŞI
ÜRETİM ANLAYIŞI
1980’LER SONLARI
SATIŞ ANLAYIŞI
1930’LAR BAŞLARI
PAZARLAMA ANLAYIŞI
1950’LER ORTALARI
1990’LAR
1. Üretim Anlayışı Dönemi
Üretim ve mühendislik yöneticileri işletme
yönetimine hakim olup, satış bölümünün
esas işi, fiyatı bile
çoğunlukla üretim
yönetimine hakim olup, satış bölümünün
esas işi, fiyatı bile çoğunlukla üretim veya
finansman bölümlerince belirlenen outputu
satmaktır.
Yönetim anlayışı, ‘’ne üretirsem onu
satarım’’ şeklinde özetlenebilir; çünkü
yöneticilerde, ‘’iyi bir mal kendi kendini
satar’’ düşüncesi hakimdir.
2. Satış Anlayışı Dönemi
Malları ‘’üretmenin’’ değil, ‘’satmanın en
büyük sorun’’ olduğu; işletmelerin yoğun
bir
biçimde
tutundurma
çabalarına
yöneldiği bu dönemde, işletme yönetiminin
satışın ve satış yöneticilerinin önemi ve
sorumlulukları artmıştır.
Satıcılar pazarının mevcut olduğu böyle
ortamlarda satış anlayışı denilen Pazarlama
yönetimi
uygulamasının
görülmesi
doğaldır.
3. Pazarlama veya Pazarlama Anlayışı
Dönemi
Sadece satışla ilgili faaliyetlerin değil,
çeşitli bölümlerde dağınık olarak yer alan
tüm pazarlama ile ilgili faaliyetlerin artık bir
‘’pazarlama bölümü’’ altında bir araya
getirilmesi yoluna geldiğinden,
bu döneme ‘’pazarlama dönemi’’ veya
‘’pazarlama bölümü dönemi’’ diyenler de
vardır.
Pazarlamanın üçüncü döneminin uzun
vadeli toplum refahını içeren daha
olgunlaşmış şeklini ifade eden bu gelişme
henüz gelişmiş ülkelerde bile yaygınlaşmış
değildir.
1.2.2. Pazarlama Anlayışı Nedir?
Modern anlamda pazarlamadır ve
günümüzde gelişmiş ülkelerde
genel
olarak kabul görmüş bir pazarlama
yönetimi biçimidir.
Ortak nokta, başta pazarlama olmak
üzere, işletmenin tüm bölümlerince,
tüketiciye yönelik tutumun benimsenmesi
ve tüketici tatmini yoluyla kar sağlamanın
vurgulanmasıdır.
pazarlama anlayışı mal ve hizmetlerin
pazarlamasında
tüketiciyi
ve
tüketici
tatminini, ön palana çıkaran bir yönetim
felsefesidir.
Tüketici tatmini, pazarlama anlayışının en
önemli yönünü oluşturursa da, genelde bu
yönetim anlayışının diğer iki hususla birlikte
üç temel unsuru şunlardır:
1. Tüketiciye yönelik tutum
2.
Bütünleşmiş
(koordineli)
pazarlama çabaları
3. Uzun dönemde karlılık
1.2.3. Pazarlama Anlayışının Uygulanması
ve Yaygınlaşması
Pazarlama anlayışı son derece mantısal
ve ileri bir işletmecilik yaklaşımı veya
felsefesidir. Ancak, yukarıda açıklandığı
gibi ideal görünen şekliyle uygulamaya
konulması hiç de kolay olmamaktadır.
İşletme tepe yönetiminin bu yöndeki bir
uygulamaya ilk adım olarak, tüketici ihtiyaç
ve isteklerinin belirlenmesi ve bunlara uygun
mal ve hizmetlerin geliştirilebilmesi için
sürekli ve etkin
çalışacak bir pazarlama ‘’bilgi sistemi’’ ya da
‘’enformasyon sistemi’’ kurmalıdır.
Tepe yönetiminin ikinci büyük işi, tüm
işletme
örgütünün
reorganizasyonunu
yaparak,
yeniden
yapılanmayı
gerçekleştirmesi olabilir.
Pazarlama anlayışının başarısı için,
işletmede her düzeydeki yönetici ve
personele bunun benimsetilmesi şarttır.
Bu konuyu kapatmadan önce, gelişmiş
ülkelerdeki ve Türkiye’ deki
uygulamalara, kısaca da olsa, daha
yakından bakmak yararlı olacaktır; çünkü
buraya kadar çeşitli yönleri ve güçlükleri
genel
olarak
gözden
geçirmiş
bulunmaktadır.
1.3. PAZARLAMA KONULARINI İNCELEMEDE
BAŞLICA YAKLAŞIMLAR
1.3.1.Fonksiyonel yaklaşım
1.3.2.Yönetsel yaklaşım
1.3.3.Sistem yaklaşım
1.4. Kitabın planı
PAZARLAMA ÇEVRESİ, STRATEJİK PLANLAMA
VE PAZARALAMANIN POLÜ
2.1. PAZARLAMA ÇEVRESİ;
PAZARLAMAYI
ETKİLEYEN MAKRO VE MİKRO ÇEVRE
FAKTÖRLERİ
İşletmeler kendilerini direkt veya dolaylı
olarak etkileyen dış çevre etkenlerini iyi
tanımalı, analiz etmeli ve sürekli olarak
izlemelidirler. Her ne kadar dış çevresel
faktörle5r
çoğu
zaman
pazarlama
yöneticisinin kontrolü dışındaysa da,
pazarlama planları,
politikaları
ve
stratejilerinin
geliştirilmesinde
pazarlama
unsurları
denilen kontrol
edebilir değişkenlerle
birlikte
bunların
da
göz
önünde
bulundurulmaları gerekir.
Çevredeki değişmeler bir taraftan işletme
için yeni fırsatlar yaratabileceği gibi, bir
takım fırsatları da ortadan kaldırılabilir.
Pazarlama
yönetici
için
çevresel
faktörlerin etkilerine karşı iki tür genel
yaklaşım vardır: Çevresel etkiyi ‘’kontrol
edilmez’’ olarak kabul edip, işletmeyi ona
adapte etme, veya bu etkiyi değiştirmeyi,
ortadan kaldırmayı amaçlayan tedbirler
alma. Örneğin, bazı mamullerin yurt dışına
satışını yasaklayan yeni bir karar alınması
karşısında yönetici bu duruma uyar ve
onları ihraç etmekten vazgeçer.
Pazarlama
yöneticisi
pazarlama
faaliyetlerini dış çevreyi oluşturan
güçlerin, faktörlerin ve koşulların çerçevesi
içinde yürütmek zorundadır.
Aşağıda önce makro çevresel faktörler;
sonra ‘’Pazar’’ ‘’üretim faktörleri sahipleri’’
ve ‘’aracı işletmeler’’ den oluşan mikro
çevresel faktörler ele alınacak; daha sonra
da işleme tepe yönetimi açısından kontrol
edilebilir faktörler olan iki grup etkenden
‘’pazarlama dışı işletme kaynak ve
imkanları’’ ile pazarlama yöneticisinin
kontrol edilebilir karar değişkenleri olan
‘’pazarlama karmasının unsurları’’ üzerinde
duracaktır.
1)
2)
3)
4)
5)
6)
2.1.1. Makro Çevre Faktörleri
Söz konusu faktörler burada 6 grupta
sınıflandırılarak gözden geçirilecektir.
Demografik çevre
Ekonomik çevre
Sosyal ve kültürel çevre
Politik ve hukuki çevre
Rekabet
Teknoloji
Birbirlerinden oldukça farklı olan ama
tüm işletmeleri etkileyen bu faktörlerin
önemli bir ortak yanı sürekli değişme
göstermeleridir. Makro çevresel faktörler,
işletmenin pazarlama örgütü ile yakın ilişki
içinde bulunan mikro çevresel faktörlerle
birlikte şekil 2-1’ de görülmektedir.
1. Demografik Çevre
Ekonomik çevre ile birlikte bir ülkede
işletme karalarını ve özellikle
pazarlama kararlarını en fazla etkileyen
değişkenler oluştururlar.
MAKRO ÇEVRE FAKTÖRLER
1. Demografik çevre
2. Ekonomik çevre
3. Sosyal ve kültürel çevre
4. Politik ve hukuki çevre
5. Rekabet
6. Teknoloji
Üretim
faktörleri
sahipleri
Aracı
kuruluşlar
İşletmelerin
Pazarlama
örgütü
Aracı
kuruluşlar
Pazar
Şekil 2-1 Pazarlamayı Etkileyen Dış Çevresel
Faktörler
2. Ekonomik Çevre
Her
ülkede
görülen
ekonomik
dalgalanmalar ve diğer ekonomik koşullar
pazarlama faaliyetleri açısından önemlidir.
İşletmenin pazarlama programını, özellikle
ekonominin içinde bulunduğu konjonktür
dönemi, enflasyon faiz oranları etkiler.
Gelir ve harcamaları da çok etkileyen
ekonomik konjonktür genellikle dört
aşamada
incelenir: refah, durgunluk (resesyon),
depresyon ve yükselme dönemleridir.
3. Sosyal ve Kültürel Çevre
Sosyal ve kültürel çevre, ekonomik, politik
ve hukuki vb. çevre gibi pazarlama
sisteminin tüm diğer makro çevre
değişkenleriyle yakından ilişkilidir ve bir
bakıma onları da çevreler. Toplumun sosyal
ve kültürel değerleri, değer hükümleri,
yaşam biçimi,
gelenekleri ve inançları genelde tüm işletme
yönetimini:
özellikle
de,
pazarlama
yönetimini önemli ölçüde etkiler.
Ayrıca genel olarak toplumun sosyal
değerlerine ve ahlak anlayışına aykırı
işletmecilik uygulamaları da toplumda
tepkiyle karşılandığı gibi, çoğu kez
zamanla hukuki önlemler alınmasını da
gerekir.
4.Politik ve Hukuki Çevre
Politik ve hukuki çevre faktörleri işletme
faaliyetleri içinde en fazla pazarlama
çalışmalarını etkiler.
Politik ve hukuki çevre faktörleri oldukça
çeşitlidir; başlıcaları, genel para ve kredi
politikaları; çevre koruma, toplum sağlığını
koruma
vb.
kısıtlayıcı
yasalar
ve
uygulamalar; belirli endüstrilere ilişkin
yasalar (örneğin, taşımacılığı veya imalat
sanayiini geliştirmek için teşvik edici, döviz
tahsisi, gümrük indirimi veya muafiyeti
sağlama) ; ve ihracatı teşvik için sağlanan
özel teşvik uygulamalarıdır.
Büyük bir işletme, iş adamları dernekleri
veya işveren kuruluşları lobiler oluşturarak
yasalar ve politikalar konusunda zaman
zaman etkili olabilirler.
5.Rekabet
İşletme yöneticileri kendi pazarlama
sistemlerinin şekillenmesinde önemli bir rol
oynayan rekabet çevresini sürekli olarak
izlemek zorundadırlar. Bir işletme genellikle
üç değişik kaynaktan rekabetle karşılaşır;
1. Kendi endüstri dalındaki işletmelerden
marka rekabeti; 2. ikame malı veya
hizmeti
sağlayan
diğer
endüstri
dallarındaki işletmelerden ve nihayet; 3.
tüketicinin alım gücünün
sınırlı olması nedeniyle, diğer işletmelerden.
Bu nedenle, yönetici, özellikle fiyat ve
reklam uygulamalarını öğrenmeli. Söz
konusu bilgilerden kendi planlama ve
uygulamalarında yararlanmalıdır. İşletmeler,
rekabetle daha çok marka rekabeti olarak
ele alır.
Doğal olarak bir işletme için rekabet
durumu, içinde yer aldığı sektörün Pazar
yapısıyla yakından ilgilidir ve bu yapıdan
geniş ölçüde etkilenir. Bilindiği gibi, başlıca
dört temel Pazar yapısı vardır: tam
rekabet; tekelci
(monopollü) rekabet; oligopol ve monopol
veya tekel piyasası.
6. Teknoloji
Bilim adamlarının, mühendisler ve diğer
teknik elemanlarının çalışmaları işletmenin
pazarlama faaliyetlerini önemli ölçüde
etkilemektedir. Özellikle ikinci Dünya Savaş
sonrası dönemdeki teknolojik gelişmeler
çok büyük boyutlara ulaşmıştır: bu
gelişimin pazarlama üzerindeki etkisi,
tüketicilerin yaşam biçimleriyle ,
harcama modellerinin değişmesine, ulaşım
ve haberleşme sistemlerinin günlük yaşama
olan
büyük etkisine dayanmaktadır.
Pazarlama yöneticisi bu gelişmeleri iyi
izlemek zorundadır.
Öte yandan, pazarlamada teknolojiyi
etkilemektedir. Zira, yenilikler, yeni mamul
ve teknolojilerde pazarlamaya muhtaçtır.
Yeniliği bulmak veya yeni mamulü
üretmek yeterli olmayıp, bunu tüketici
isteklerine
uydurmak
ve
tüketiciye
benimsetmek gerekir.
Söz konusu etki, mühendislik ve üretim
açısından başarılı olan sayısız mamulün,
ticari açıdan başarısızlıkla karşılanmasında
varlığını kesin olarak kanıtlamaktadır. Bu
yüzden, yeni mamul geliştirmenin daha fikir
toplama aşamasında, potansiyel pazarı,
büyüklüğü, komposizyonu ve tüketici
istekleri yönünden belirlemek gerekir.
2.1.2. Mikro Çevre Faktörleri
işletmenin
pazarlama
çalışmalarıyla
direkt ilişkili olan 3 faktör daha vardır.
Bunlar yine dış çevrede yer alan işletmenin
pazarı, üretim faktörleri sahipleri (tedarikçi
kişi veya işletmeler) ve aracı kuruluşlardır.
Pazar, pazarlamanın hem bir iç, hem de
dış çevre faktörü, olma özelliğine sahiptir.
Üretim faktörlerini sağlayanlarda, aynı
şekilde hem sitemi bir parçası, hem de dış
çevre faktörüdür.
Aracı kuruluşlar, 3.unsur olarak, mal ve
hizmetlerin
işletmenin
pazarlama
örgütünden hedef pazarlara akışına direkt
olan bağımsız işletmelerdir.
2.2.PAZARLAMAYI ETKİLEYEN İŞLETME
İÇİ FAKTÖRLER
İşletmelerin pazarlama örgütünü ve
faaliyetlerini etkileyen işletme içi veya
kontrol edilebilir değişkenler bir bakıma iki
ana gruba ayrılabilir: (1) pazarlama
dışındaki işletme kaynakları ve imkanları:
(2) pazarlama karmasının unsurları.
Bunlardan ilişkinden pazarlama yöneticisi
yararlanırsa da, bunlar kendisi için bir
ölçüde veridir.ikinci grup ise, doğrudan
doğruya bu bölüm yönetiminin temel karar
değişkenleridir.
2.2.1. Pazarlama Dışı İşletme Kaynak ve
İmkanları
Pazarlama dışı işletme kaynak ve
imkanlarının başlıcaları şunlardır:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Finansman
Üretim
Personel
Kuruluş yeri
Firma imajı
Araştırma ve geliştirme.
İŞLETMENİN PAZARLAMA KARMASI
MAMUL
FİYAT
DAĞITIM
TUTUNDURMA
PAZARLAMA DIŞI İŞLETME KAYNAKLARI
FİNANSMAN
ÜRETİM
PERSONEL
KURULUŞ
FİRMA İMAJI
ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
PAZAR
Kuruluş yeri, çoğunlukla mamule olan
pazar üzerinde sınırlayıcı bir faktör iken,
araştırma geliştirme, o endüstri dalında öncü
olup olmamayı ve teknolojik üstünlüğü
belirler.
2.2.2.Pazarlamada Temel Değişkenler:
Pazarlama
Karmasının
Unsurları
(Pazarlama Bileşenleri)
Tüketicinin geliri, Pazar hakkında bilgisi
ve
fayda
maksimizasyonu
çabası
çerçevesinde,
belirli
bir
teknoloji
düzeyindeki işletmenin malına talep;
mamulün fiyatı ile ters orantılı olarak
değişir.
McCarthy’
nin
yaygınlaştırdığı
ve
günümüzde artık genel kabul görmüş
bulunan dörtlü ayırım ise:
1.Mamul
2.Fiyat
3.Tutundurma
arttırıcı çabalar)
4.Dağıtım (yer)
(promosyon;
satışı
Dış çevresel faktörlerden, pazarlama
yöneticisinin
kontrolü
altında
olmak
bakamından farklı olan bu değişkenler, tablo
2–1 başlıca elemanları temsil etmektedirler.
Pazarlama karmasının unsurları, işletme
pazarlama sisteminin çekirdeğini oluşturan
dört girdi değişkeni olarak aşağıda kısaca
ele alınacaktır.
1. Mamul
- Kalite
- Çeşitler
- Stil
- Ambalaj
- Garanti
- Sağlanan hizmetler
2.Fiyat
- Fiyat düzeyi
- İndirimler ve krediler
- Ödeme şartları
- Fiyat değişiklikleri vb.
- Diğer özellikler
3.Tutundurma (promosyon)
- Kişisel satış
- Reklâm
- Tanıtma
- Satış geliştirme
4.Dağıtım (yer)
- Dağıtım kanalları
- Dağıtım kapsamı
- Çıkış noktası
- Satış bölgeleri
- Stoklar
- Taşıyıcılar vb.
Tablo 2–1 pazarlama karmasının unsurları
(pazarlama bileşenleri)
2.3. STRATEJİK PLANLAMA, PAZARLAMANIN
ROLÜ VE PAZARLAMA YÖNETİM SÜRECİ
2.3.1. Genel Olarak İşletme Yönetim
Süreci ve İlgili Bazı Kavramlar
1.Genel Olarak Yönetim Süreci
Yönetim, ‘’bir grup insanın ortak bir
amaca
ulaşma
yolundaki
çabalarını
planlama, uygulama ve denetleme
(değerlendirme)
sürecidir’’
şeklinde
tanımlanabilir.
Böyle
bir
yaklaşımla
yönetim
görevlerinin temel gruplarından oluşan
yönetim süreci üç kısma ayrılır. 1. İşletme
plan ve programlarının yapılması, 2. Planın
uygulanması ve 3. Planın denetlenmesi.
Planlama aşaması, amaçların belirlenmesi
ve strateji ve taktiklerin seçimi kapsar.
Uygulama, örgütün kurulup ve plana göre
uygulamanın
yönetilmesiyle
ilgilidir.
Denetleme,
aşması
da,
uygulama
sonuçlarının hedeflenen amaçlar açısından
değerlendirilmesini kapsar. Planlama bilgi
akışının aşağıdaki 2-4’ görülmektedir.
Planlama
*Amaçları belirleme
*Strateji ve
taktikleri seçme
Uygulama
*Örgütleme
*Kodlama
*Yönletme
(yürütme)
Denetleme
*Performans
sonuçlarını
amaçlarla
karşılaştırma
Geri bilgi (feedback): Değerlendirme yoluyla amaçlar, planlar ve uygulama gelece
adapte edilir.
Şekil 2-4 işletme yönetim süreci
2. Yönetimle ilgili Bazı Kavramlar
Amaç, elde edilmek istenen herhangi bir
şeydir.
Strateji, askeri bir terim olup, orduda
savaş kazanma hazırlığı ile ilgilidir. Strateji
istenilen amaçlara nasıl ulaşılacağını
belirtir. Strateji, sürekli değişen dış
çevrenin
fırsatları
ve
tehlikeleri
çerçevesinde amaca nasıl ulaşacağına
ilişkin düzen ve
tasarı ile ilgili düşünsel bir işlemdir.
Taktik, bir stratejinin, harekete geçmeye
ve uygulamaya yönelik ayrıntı düzeyi ya da
ayrıntılı eylem biçimidir.
Politika, belirlenmiş amaca yönelik genel
plandır, yönetiminin belirli karar
durumlarında rutin olarak uygulayarak
geleceğe yön vermek üzere kabul ettiği
ilkeler ve kurallar dizisidir. Politika, belirlilik
ortamından, alınan devamlılığı
olan kararlardan oluşur. Belirli bir
düzeydeki yönetim (veya yönetici) için
amaç veya hedef olan şey, bir başka
düzeyde, amaca yönelik strateji olabilir.
Örneğin;
İşletme (tepe yönetimi) amacı
: yatırıma %30 getiri
(kazanç) sağlamak
İşletme stratejisi
: gelecek yıl Pazar payını
%20 arttırmak
Pazarlama amacı
: gelecek yıl Pazar
payını%20 attırmak
Pazarlama strateji
: gelecek yıl yeni bir
pazara girmek ve minimum 20 milyon TL. satış sağlamak
Satış yönetimi amacı
: gelecek yıl yeni bir
pazara girmek ve minimum 20 milyon TL. satış sağlamak.
2.3.2. Planlamanın Mahiyeti, Yararları ve
Çeşitleri
Planlama, en kısa tanımıyla, ‘’yarın
nerede olacağımıza bugün karar vermek’’
demektir. Bir işletme büyüyüp
gelişerek
daha
karmaşık
bir
yapıya
kavuştukça yöneticilerin alacakları kararlar
için bilimsel metot ve tekniklere dayalı
araştırmalar daha büyük önem kazanır.
Gerek
çevresel
koşulların,
gerek
işletmelerin büyüyüp karmaşıklaşmaların
etkisi ve gerekse gitgide işletmecilik
felsefesi olarak pazarlama anlayışının
yaygınlaşması işletmelerde planlamanın
önemini attırmıştır.
Doğaldır ki, planlama süreci formel olarak,
sağlam temellere ve prosedürlere bağlandığı
taktirde işletmeye sağlayacağı yararlar da
geniş ölçüde artar. Planlamanın başlıca
yararları şöyle sıralanabilir:
Planlama, yönetiminin ileriyi sistemli olarak
işletme çabalarının daha iyi koordine
edilmesini sağlar.
 Denetim
standartlarının geliştirilmesine
yardımcı olur.

İşletmeyi
yönlendiren
amaçları
ve
politikaları daha net ve belirgin hale getirir.
 Ani
değişmelere karşı daha hazırlıklı
olmayı sağlar.

Planlamaya katılan çeşitli düzeylerdeki
yöneticilerin karşılıklı olarak sorumluluklarına
canlılık kazandırır.
 Bunlardan stratejik
iş birimi planlaması,
nisbeten daha yeni bir kavram veya
uygulama olup, esas itibarıyla çeşitli işlerle
büyük işletmelerle ilgilidir.

2.3.3. Stratejik İşletme Planlaması
Stratejik planlama, işletmenin amaçları ve
yetenekleri ile değişen çevre şartlarının
stratejik
uyumunun
sağlanması
ve
sürdürülmesi sürecidir. Açık-seçik bir
işletme misyonunun, onu destekleyici
amaçların, sağlam bir iş portföyünün ve
koordineli
fonksiyonel
stratejilerin
geliştirilmesine dayanır.
Şu halde stratejik planlama süreci, kısa
olarak dört ana aşama halinde ele alınabilir
ki bunlar:
I.
II.
III.
İşletme misyonunun tanımlanması
İşletme amaçlarının belirlenmesi
İşletme stratejilerinin seçimi (iş veya
işletme portföyünün analizi)
I.
Pazarlama
ve
diğer
fonksiyonel
stratejilerin belirlenmesi
Aşağıdaki şekil 2-5’de görüldüğü üzere
bunların üçü işletme, dördüncüsü ise, iş
birimi, mamul ve Pazar düzeyindedir.
İşletme düzeyi;
mamul
İş birimi
ve Pazar düzeyi;
İşletme
misyonunun
tanımlanması
İşletme amaç
ve hedeflerinin
belirlenmesi
İşletme
stratejilerinin
seçimi (portföy
analizi)
Fonksiyonel
stratejilerinin
planlanması
Şekil 2-5 Stratejik Planlamanın Aşamaları
2.3.4. Stratejik Planlamada Pazarlamanın
Rolü; Pazarlama Stratejisi ve Pazarlama
Planlamasının Aşamaları
Stratejik pazarlama planlaması, söz
konusu çalışmalar zincirinin önemli bir
halkasını oluşturur. İşletme misyonu ve
amaçları
doğrultusunda
pazarlama
amaçları
belirlenir;
bu
amaçları
gerçekleştirecek
pazarlama
stratejisi
geliştirilir ve pazarlama planı yapılır.
Pazarlama stratejisi, pazarlama
amaçlarına nasıl ulaşılacağı konusunda yol
gösterir;İşletmenin belirli bir pazarda ne
yapacağının genel bir görüntüsünü verir.
Pazarlama stratejisi birbirini izleyen iki ana
kısımdan oluşur:
1.
2.
Hedef Pazar, işletmenin hitab edeceği
makul ölçüde benzer özelliklere sahip
(belirli ölçüde homojen) tüketici grubu.
Pazarlama karması, işletmenin bu hedef
pazarı tatmin edecek şekilde bir
araya getirdiği kontrol edilebilir değişkenler
grubu (ya da, değişkenlerden uygun bir
kombinezon bir bilişim).
Pazarlama planı ise, stratejik pazarlama
planlamasında uzun, orta ve kısa olanlar
pazarlama
programının
uygulama
rehberidir.
Yıllık
pazarlama
planları,
bunlar
çoğunlukla bir süreyi kapsarlar ve ‘’yıllık
pazarlama planı’’ olarak alınırlar;
bazı iş dallarında, pazarın veya mamulün
niteliği daha kısa süreli planları gerekli
kılar.her mamul, veya Pazar için ayrı bir plan
hazırlanmalıdır.
2.3.5.
Stratejik
Pazarlama
Yönetim
Sürecinin Aşamaları
Stratejik pazarlama planlamasıyla ilgili bu
çalışmaları, bunların uygulanması ve
denetimi ile birlikte ele alıp, bir bütün
olarak pazarlama
Durum analizi
Amaçların belirlenmesi
Hedef pazarların
seçilmesi ve ölçülmesi
Şimdi nerdeyiz ve nereye gidiyoruz?
Nereye gitmek istiyoruz?
Amaçlar, spesifik gerçekçi ve birbirleriyle
tutarlı olmalıdır.
Mevcut ve potansiyel müşterileri belirleme
Pazarlama karması strateji
ve taktiklerinin seçilmesi
Gitmek istediğimiz yere nasıl ulaşacağız?
Yıllık pazarlama planının
hazırlanması
Yıllık pazarlama faaliyetlerimize çalışma ve
uygulama rehberi
Uygulama ve denetim
Nasıl yapıyoruz? Fiili sonuçlar
hedefleyeceğimiz amaçlar mıdır?
stratejik pazarlama yönetimi yapılan işin
niteliğine göre dört aşamada ele alınarak
kısaca gözden geçirilecektir.
1.
2.
3.
4.
Pazar fırsatlarının analizi
Hedef pazarların seçimi (pazarlama
stratejisi)
Pazarlama karmasının geliştirilmesi veya
oluşturulması (pazarlama stratejisi)
Pazarlama çabalarının yönetimi
PAZARLAMA BİLGİ SİSTEMİ VE PAZARLAMA
ARAŞTIRMASI
3.1. PAZARLAMA KARARLARI İÇİN BİLGİ
İHTİYACI
Araştırma ve bilgi toplama işletmeye geri
bilgi akışı sağlar. Bu bilgi akışı olmadan
pazarlama yöneticileri pazarın dinamiklerini
anlayamazlar. Pazarlama araştırmalarının
artması, karar alma sürecini daha objektif ve
sistemli kılar; zira, araştırma, sezgiden
bilimsel sorun çözme yaklaşımına geçiş
demektir. Sadece sezgisi ile karar veren
yöneticiler, kişisel bilgi ve tecrübeye dayalı
olarak hareket ederler; bilimsel karar
vermede ise objektif bilgi toplamaya,
sistemli ve mantıksal çalışmaya dayanılır.
Ancak sezgininde, yararı vardır ve başarılı
yönetim kararları araştırma ve sezginin
karşımı olarak ortaya çıkarlar.
3.2. PAZARLAMA BİLGİ SİSTEMİ (PBS)
PAZARLAMA ARAŞTIRMASININ TANIMLARI,
MAHİYETİ VE KARŞILIKLI İLİŞKİLERİ
Günümüz işletme yöneticileri, tüketicilerle
direkt olarak temasta bulunmak suretiyle
onların ihtiyaç ve isteklerini saptama ve
zaman içinde bunlardaki değişmeleri izleme
olanağından yoksundurlar. İş hayatının
belirsizliklerle dolu, dinamik ve rekabetçi
ortamında, pazarlama araştırması ve bilgi
sistemi, üreticilerle tüketiciler
arasındaki mesafeyi kapatmaya yarayacak
bilgileri sağlama fonksiyonunu yerine
getirir.
3.2.1. Pazarlama Bilgi Sistemi (PBS)’ nin
Tanımı Mahiyeti ve ihtiyaç Duyulmasının
Nedenleri
İşletmelerde pazarlama kararları için
sürekli bir bilgi toplama ve yönetime
sunma görevi üstlenen pazarlama bilgi
sistemli: pazarlama kararları için gerekli
bilgileri düzenli ve sürekli bir biçimde
toplamak,
muhafaza ve analiz etmek ve yaymak üzere
geliştirilmiş bir prosedürler (usuller) ve
metotlar dizisidir.
- İç
kaynaklardan
bilgiler
- Dış
kaynaklardan
bilgiler
-Sınıflandırma
-Değerlendirme
-Muhafaza
-Düzeltme
Paz.kararları için
gerekli bilgiler
-Periyodik
raporlarla
- özel araştırma
raporlarıyla
Geri bilgi akışı
Şekil 3-1 işletmede Pazarlama Bilgi Sistemi
(PBS)
3.2.2. Pazarlama Araştırması (PA)’ nın
Tanımını Kapsamı
Pazarlama araştırması belirli durumlar
veya spesifik problemler ilgili araştırmaları
kapsar.PBS, tüm olarak sürekli bilgi
toplamayı ve bilgi akışını sağlamaya
çalışırken; PA, onun bir parçası olarak, tek
tek ve genelde tekrarlanmayan spesifik
sorunları çözmeye çalışır.
Pazarlama araştırması tüketiciyi ve halkı
bilgi
toplama
yoluyla
pazarlamacıya
bağlayan bir fonksiyon olup, söz konusu
bilgi, pazarlama sorunlarını ve fırsatlarını
belirlemede tanımlamada kullanılır.
Pazarlama araştırması az çok farklı
şekillerde tanımlanır.Kısa ve genel bir
ifadeyle, pazarlama araştırması: “Belirli
pazarlama problemine ilişkin verilen
objektif
olarak
toplanması,
analizi
yorumlanmasıdır.” şeklinde tanımlanabilir
veya, “Pazarlama
problemlerinin çözümlenmesi için bilimsel
metodun uygulanmasıdır.” şeklinde ifade
edilebilir.
3.2.3 Pazarlama Araştırmaları Faydaları
ve
Günümüzde
Yeterince
Kullanılmamasının Sebepleri
Pazarlama
araştırması,
yönetime
karar
vermede
yardımcı
olma
fonksiyonunu, esasa itibariyle, sağlanan
bilgilerle
belirsizliği
ve
dolayısıyla
verilecek kararların riskini azaltma yoluyla
yerine getirir.
Pazarlama araştırmasının yönetime
sağladığı faydalar şöyle sıralana bilir:
1. Pazarlama problemlerinin varlığını
ve onları yaratan faktörleri ortaya çıkarır.
2. Alınacak kararların riskini azaltır ve
rasyonelliği sağlar.
3. Yönetimin, tüketici ihtiyaç ve
isteklerini öğrenmesini ve böylece üretim
mal ve hizmetlerle talep arasında
uygunluğu sağlar.
4. Yeni mamul ve piyasalar ile, mevcut
mamuller için yeni kullanım imkanlarının
keşfini ve böylece satışların artmasını
sağlar.
5.
Satış
faaliyetlerinde
başarı
derecesini ve yetersizlikleri belirleyip,
etkinliği arttırmaya yardımcı olur.
6. Mal ve hizmetlerle ilgili tüketici
tercihleri için veri sağlayıp teknik
araştırmayı yönlendirir.
Genel olarak giderek artan ölçüde
kullanılmakla beraberi, yinede işletmelerde
yeterince kullanılmamaktadır.Bunu başlıca
sebepleri arasında;
1.Uzun zaman alması
2.Büyük masraflara yol açması
3.Kalifiye Personel gerektirmesi ve bunları
bulma güçlüğü
4.Sağladığı bilgileri kesin tahminler
olmaması
5.Kısa devrede etkisini göstererek somut
fayda sağlayamaması sayılabilir.
3.3.
PAZARLAMA
ARAŞTIRMA
SÜRECİ
Pazarlama araştırma süreci katı
bir
kurallar
dizisi
olarak
düşünülmeyip, genel bir yaklaşım
olarak kabul edilmek kaydıyla dört
veya beş aşama şeklinde
ele
alınabilir.
Bir
araştırmayı
planlarken,
pazarlamacılar
her
aşamayı ve bunun eldeki spesifik
soruna nasıl uyarlanacağını tek tek
düşünmelidirler.
Şekil 3-2 ‘de beşli olarak gruplandırılan
pazarlama araştırma sürecinin aşamaları
aşağıda tek tek ele alınarak şu sıra içinde
kısaca açıklanmaktadır.
1. Problemin tanımlanması
2. Araştırmanın planlanması
3. Araştırma planının uygulanması
(Saha çalışması; Veri toplama)
4. Verilerin analizi ve yorumu
5.Araştırma raporunun hazırlanması
3.4.
PAZARLAMA
ARAŞTIRMASININ
PLANLANMASIYLA İLĞİLİ BAZI HUSUSLAR
1.Araştırtmada Güvenilirlik ve Geçerlilik
2. Güdülen amaca göre araştırma türleri
a) Keşifsel araştırma
b) Deskriptif ve tasviri araştırma
c) Deneysel araştırma
3.5.
PAZARLAMA
ARAŞTIRMASINDA
BAŞLICA VERİ TOPLAMA METODLARI
3.5.1. İkincil ve Birincil Verilerin Fayda ve
Sakıncaları
1. İkincil verilerin fayda ve sakıncaları
(1) Faydaları
- Zaman, emek ve masraflarda tasarruf
sağlanması ve toplama kalaylığı olması
-Yetenekli
araştırmacı
bulma
güçlülüğünü ortadan kaldırmasıdır.
(2) Sakıncaları
- Bilgilerin eksi olma ihtimalinin
bulunması
- Amaç farklılığı olması; ayrıca tasnif
veya birim ölçü farklılığı olabilmesi
- Tarafgir olma olasılığının fazla olmasıdır.
2. Bencil Verilerin Fayda ve Sakıncaları
(1) Faydaları
- Bilgilerin eski ve yanlış olma olasılığının
az olması
- Özel amaca göre toplandığında,
ihtiyaçları tam ve direkt olarak cevap
vermesi
-Bizzat
araştırmacı
tarafından
toplandığından, anket formu, ve benzeri
düzenlemelerin istenildiği şekilde yapıla
bilmesidir.
(2) Sakıncaları
- Zaman, emek ve masraf yükünün ağır
olması
-Yetenekli, uzman araştırmacı bulmanın
zor olmasıdır.
- Başlıca birincil veri toplama metotları ise
şunlardır;
1. Anket metodu
2- Gözlem metodu
3. Deney metodu
3.5.2 Anket Metodu
Pazarlama araştırmalarıyla birincil veri
toplamada en çok kullanılan metodudur.
Sağlanacak bilgilerin doğru, sıhhatli ol
derecesi sorularına hazırlanması, sorulması
ve cevapların kaydedilmesindeki, bilgi,
yetenek, tecrübe ve dikkate bağlı olarak
değişir.
İletişim aracına göre anket üç şekilde
uygulanabilir.
1. Kişisel veya yüz yüze
(mülakat usulü)
2. Telefonla anket
3. Mektupla (postayla) anket
görüşme
3.5.3. Gözlem Metodu
Çalışma
konusu
olayları
hiçbir
müdahalede bulunmadan, onları gözlemek
suretiyle veri sağlamak oluşturur. Anket
yöntemine nazaran daha objektif ve sağlıklı
bilgiler sağlar.Cevaplayıcıların güdülerine,
psikolojik özelliklerine ve alışkanlıklarına
ilişkin bilgiler sağlanamaz.
3.5.4. Deney Metodu
Kontrol edilen bir ortama belirli
uyarıcıların verilmesini ve uyarıcıların
sistemli
şekilde
değiştirilmesine
dayanır.Diğer bir deyişle, diğer sabit
tutularak, bağımsız değişkenlerden birini
değiştirmek
suretiyle
bunun
bağımlı
değişken üzerindeki etkisi ölçülmeye çalışılır.
Deney metodu, sebep-sonuç ilişkilerini
saptamaya yönelik araştırmalar için en
uygun metot dur.
TÜKETİCİ PAZARLARI
DAVRANIŞI
VE
TÜKETİCİ
4.1. PAZAR VE TÜKETİCİ ÇEŞİTLERİ
Pazar:
1. Karşılanacak istek ve ihtiyaçları olan
2. Harcayarak geliri (satın alma gücü)
bulunan
3. Bunu harcama gücü olan
Kişiler veya örgütlerden oluşur; hedef
Pazar ise; pazarlama çabalarında hedef
aldığı belirli bir grup müşteriler veya
tüketiciler (kişiler veya örgütler) dir.
Tüketiciler, pazarda mal veya hizmetleri
satın almadaki amaçlarına göre iki büyük
gruba ayırabilirler.
1. Nihai tüketiciler, kişisel veya ailevi
ihtiyaçları için satın alanlar.
2. Endüstriyel veya örgütsel tüketiciler,
Kendi üretimlerine katmak veya onun
desteklemek, tekrar satmak gibi ekonomik
faaliyetlerini sürdürmek;veya her ne ise,
kendi normal faaliyetlerini sürdürmek için
satın alanlar mal ve hizmetlerin
kullanım amacına, daha doğrusu, pazarı
oluşturan
tüketim
birimlerine
göre
pazarlar,
çok
genel
olarak
ikili
bölümlemeye tabi tutulabilir; ayrıca dış
pazarları (veya uluslar arası pazarları) da
bunlara eklemek gerekir ki, bu takdirde
pazarlar;
1. Tüketici pazarları (Nihai tüketici
pazarları)
2. Endüstriyel ve örgütsel
3. Ne kadar satın alınıyor.
4. Nereden satın alınıyor.
Böyle bir yaklaşımla, bu bölümde
tüketici pazarlarının üç ayrı yönü sırasıyla
ele alınıp incelenecektir.Bunlar, pazarı
oluşturan ihtiyaçlar, gelir ve harcama
isteği ile ilişkin olarak;
1. Demografik özellikler
2. Ekonomik özellikler
3. Tüketici davranış özellikleridir.
pazarlar (Endüstriyel alıcı veya aracı tüketici
pazarları)
3. Uluslar arası pazarlar
Pazarlama yöneticisi yeni bir pazarı
incelerken o pazarla ilgili şu sorunların
cevaplarını bulmaya çalışır.
1.
2.
3.
4.
Hangi mallar satın alınıyor?
Niçin bu mallar satın alınıyor?
Kim bu malları satın alıyor.
Mallar nasıl satın alınıyor.
TÜKETİCİ PAZARLARININ DEMOKRAFİK
VE EKONOMİK ÖZELLİKLERİ
4.2.1. Tüketici Pazarlarının Demografik
Özellikleri
Pazar talebine, dolayısıyla Pazar
hacminin etki eden nüfusla ile ilgili başlıca
nitelikler şunlardır.
1. Toplam nüfusun miktarı
2. Nüfusun coğrafi dağılımı
3. Nüfusun kentler ve kırsal alana
dağılımı
4. Nüfusun yaş dağılımı
5. Nüfusun cinsiyet dağılımı
6.Aile yapısı ve özellikleri
En basit olarak eğitim düzeyi yüksek
olan bir kimse ile, farklılık gösterecek, hem
de reklamın etkinliği, ikna etme yönünden
etkisi vb. hususlar farklı olacaktır.
4.2.2. Tüketici Pazarlarının Ekonomik
Özellikleri
Demografik özellikleri, pazarlarla ilgili
olarak toplam talep hakkında
genel bir fikir verirse de, ekonomik
etkenlerin talep üzerinde çok önemli
rolleri vardır.Zira, bir kimse geliri, diğer
bir değişle, satın alma gücü varsa, ancak
o zaman mal ve hizmetlerin alıcısı olabilir.
Pazar
etkileyen
başlıca
ekonomik
faktörler ve ekonomik özellikler şunlardır.
1.Genel ekonomik durum.
2. Gelir
a. Kişisel gelir
a. Harcana bilir (Kullanıla bilir gelir)
b. İsteğe bağlı harcanıla bilir gelir
3. Gelirin Dağılımı ve Değişimi
4. Tüketici Kredileri
5. Harcama Biçimi
Gelir, tüketici pazarlarını etkileyen
temel ekonomik etkenlerin başında
gelir.Kişi gelir, gerçek kişilerin ellerine
geçen gelir toplamını gösterir.
Ama bu gelirin bir kısmı vergilere
gider.Kişisel
gelirden
vasıfsız
bilgiler
çıkarılırsa harcana bilir veya kullanılabilir
gelir
elde
edilir.Harcana
bilir
gelir
tüketicilerin gerçek satın alma gücünü
gösterir.İsteğe bağlı harcana bilir gelir ise,
kişilerin belirli veya alışla gelen bir hayat
düzeyini
sürdürmek
için
kullanılan
gelirdir.Diğer önemli bir gelir unsuru da
aile
geliri olup ailedeki tüm kişilerin gelir
toplamıdır.Pazarlama açısından tüm bunlar,
ama özellikle aile geliri önemlidir.
Gelirin dağılımı ve gelişmesin de, satın
alma gücünde büyük farklılıklar yaratacağı
için
üzerinde
durulması
gereken
etkenlerdir. Tüketici kredileri özellikle sınırlı
imkanlara sahip
tüketicilere ödeme kolaylığı sağlanması
nedeniyle Pazar talebini etkiler.
En ünlü çalışmalardan birini alman
istatistikçisi Ernest Engel aile gelirleri
üzerinde yapmış ve engel kanunları adıyla
anılan bulguları 1857’ de yayınlamıştır. Bu
bulgulara göre, aile geliri yüzde olarak
arttıkça:
1.
Yiyecek
maddelerine
yapılan
harcamalar yüzde olarak azalır,
2. Giyim giderleri ve diğer zorunlu
harcamalar yüzde olarak pek değişmez,
3. Zorunlu olmayan (lüks) maddelere
yapılan harcamalar yüzde olarak artar.
4.3. TÜKETİCİ DAVRANIŞLARINI
ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Gözden geçirilmiş bulunan demografik
ve ekonomik
özellikler Pazarlamacılar için çok yararlı
bilgiler vermekle beraber tüketicilerin bir
birlerinden
değişik
davranmalarını
açıklamaya yeterli olmamaktadır.
Model, ekonomik adam var sayımına
göre, fayda maksimizasyonu sağlamaya
çalışan tüketiciyi esas alır.Tüketici sınırlı
bir para ile maksimum faydayı
sağlamaya çalışırken azalan marjinal
fayda ilkesini göz önünde tutar; bir
malın
tükettiği son birim den elde ettiği tatmin
marjinal faydası ile kendisine olan maliyeti
arasında oran diğer mallar için söz konusu
olan orana eşit oluncaya kadar o maldan
satın alır.Böylece satın alacağı mallardan
sağlayacağı toplam faydayı maksimize
eder.Ancak burada tüketicinin her malı
nispi faydasını bildiği, hesapladığı
varsayımı vardır.
Pazarlamacının kontrol edemediği,
ancak alım kararlarını etkisini göz
önünde bulundurmak zorunda olduğu
faktörlerdir.Söz konusu faktörler: 1.
Sosyal; 2. Psikolojik 3.Kişisel Faktörler
4.3.1 Sosyal Faktörler
Tüketicinin satın alma karalarını
etkileyen sosyal (ya da, belki daha doğru
bir ifadeyle sosyal -kültürel) faktörlerin
başlıcaları; Kültür ve alt kültür, sosyal
sınıf, referans (danışma) grupları ile
roller ve ailedir.
Kültür ve alt Kültür: Kişinin isteklerinin en
temel nedeni veya belirleyicisi olan kültür,
insanların yarattığı değer sisteminin, örf,
adet, ahlak, tutum, inanç, davranış, sanat
ve bir toplumda paylaşılan diğer sembollerin
karışımıdır.
Alt kültür ise, nüfusun artması ve
kültürün homojenliğinin bozulması ile
ortaya çıkanı bölgesel, dini, ırkı ve
benzeri boyutlarda görülen ortak
niteliklerdir.
Sosyal sınıf, karmaşık bir kavram olup,
bir toplumun aynı değerleri, aynı ilgileri,
hayat tarzını ve davranış biçimini
benimsemiş nasbi olarak homojen alt
bölümleri olarak ifade edilebilir.
Referans (danışma) grupları, kişinin
veya tüketicinin tutumlarını, fikirlerini ve
değer yargılarını etkileyen her hangi bir
insan topluluğu Referans grubu olarak
tanımlanır.
Roller ve aile, herkes gruplarda,
örgütlerde ve kurumlarda bir pozisyona,
bir statüye sahiptir.
Aile, yukarıda belirtildiği üzere, referans
gruplarının yakın çevre
dediğimiz ilk alt bölümünde yer almakla
beraber, özel önemi nedeniyle
ayrıca
değinilmektedir.
4.3.2. Psikolojik Faktörler
Başlıca psikolojik faktörler şunlardır:
Motivasyon veya güdülenme, algılama,
öğrenme, tutum ve inançlar, kişilik.
Motivasyon (Güdülenme) Motive veya
güdü, kişinin davranışının gerisinde yatan
etkendir.
Psikolojide güdüler çeşitli şekillerde
sınıflandırılır; 1. Biyolojik Güdüler; 2.
Psikojenik (psikolojik) güdüler şeklinde
yapılır.Biyolojik güdüler, açlık, susuzluk gibi
biyolojik ihtiyaçlardan ve fizyolojik gerilim
durumlarından kaynaklanır.
Pazarlama açısından önemli diğer bir
sınıflandırmaya göre de güdülür.
1.Duygusal (hissi)güdüler,
2.Mantıksal (rasyonel) güdüler
Şeklinde ikiye ayrılır.ikincisi, kişiyi bir
malın
sağlamlık,
dayanaklılık
gibi
gözlemlenebilir veya ölçülebilir özelliklerini
ön planda tutarak
satın
almaya
sevk
ederken;Duygusal
güdüler, Prestij, ün, beğenilme gibi
özellikleri
öne
çıkarırlar.Derinlemesine
mülakat, gurup mülakatı veya bu ikisinin
kombinezonu bazen de projeksiyon tekniği
kullanılır.
Moslow göre en üst düzeydeki iki ihtiyaç
vardır; bilme ve anlama ihtiyacı estetik
ihtiyacı (güzellik, sanat zevki).
Aşağıda şekil 4-2 de ihtiyaç hiyerarşisi
görülmemektedir.
Algılama, iki kişi aynı şey veya olay
hakkında çok farklı düşünebilirler; Çünkü
aynı olaya birlikte şahit olmuşlar, ancak
onu farklı şekilde algılamışlardır.
Öğrenme, öğrenme kişinin bilgi ve
tecrübede
kaynaklanan
davranış
değişikliğinden oluşur. İnsan davranışlarını
yönlendirmede öğrenme sürecinin büyük
bir yeri ve önemi vardır.
Tutum
ve
inançlar,
tüketicinin
algılamalarını ve davranışlarını doğrudan
etkileyen bir etken olarak tutum, kişinin
bir fikre, bir nesneye veya sembole ilişkin
olum veya olumsuz duygularını veya
eğilimlerini ifade eder.
Kişilik, insanın kendisine özgü biyolojik
ve psikolojik özelliklerinin bütünüdür.
4.3.3.Kişisel Faktörler
Tüketicinin satın alma kararlarını
etkileyen kişisel faktörler iki grup da
toplanabilir.Demografik
ve
kurumsal
faktörler
Demografik
faktörler,
bu
bölümün
başlarında tüketiciler pazarının demografik
özelliklerini kısaca değinilmiştir. Demografik
faktörler, yaş, cinsiyet, medeni hal, gelir
eğitim ve meslek gibi bireysel ve
karakteristik niteliklerdir ve bunlar kişinin
satın alma kararlarını geniş ölçüde etkiler.
4.4. TÜKETİCİ SATIN ALMA KARAR
SÜRECİ
Satın alma karar tipleri . Tüketicini satın
alma karar tipleri çok çeşitli olmakla
beraber bunlar üç ana grupta toplanabilir.
1. rutin (otomatik) 2. satın alma davranışı,
sınırlı sorun çözme (sınırlı karar alma) ve
yaygın sorun çözme.
Rutin (otomatik) satın alama davranışı bu
yeniden öğrenme ihtiyacını olmadığı veya
çok az olduğu bir satın alma durumudur.
Sınırlı sorun çözme(sınırlı karar alma),
bur da alıcının biraz tecrübe sahibi
olduğu mallara yönelik bir davranışı
belirtir.
Yaygın sorun çözme, bu iste alıcının
hakkında çok az bilgiye sahip olduğu,
önemli ve fiyatı yüksek bir malın satın
almasına karar verilmesi halidir. Böyle bir
durumda, alıcı bilgiye karşı
çok duyarlıdır ve iyice araştırır. Satın lama
süreci, yukarıda belirtildiği gibi satın
almayı bir sorun çözme işlemi olarak
gören bir yaklaşımla ele alındığında,
alıcının geçirdiği aşmalar 5 grupta kapanır.
1.
2.
3.
4.
Bir ihtiyacın duyulması
Alternatiflerin belirlenmesi
Alternatiflerin değerlendirilmesi
Satın alma kararı
5. Satın alması sonrası duygular.
Pazarlama alanında özellikle 1960’larda
geliştirilen tüketici davranış modelleri
bunları geliştiren yazar ve yazarların
isimleriyle anılırlar.
Howard modeli (1963),
Andreasan modeli (1965)
Nicosiya modeli (1966)
Engel, kollat ve blakcwell modeli (1968)
Howard sheth modeli (1969)
pazarlama bilim adamlarınca değiştirilen
tüketici modellerinin çoğun da ortak
özellikler; 1. girdiler (pazarlama karması
unsurları ve sosyal kültürel etkiler) 2.
davranışsal süreç (çeşitli etkenleri ve
karşılıklı etkileşimi ile 3. çıktılar satın alma
ve satın alamamadır .)
4.5. SATIN ALMA KARAR BİRİMİ OLARAK
AİLE, SATIN ALMA MİKTARI, ZAMANI VE
YERİ
Tüketici pazarının ekonomik birimi
çoğunlukla ailedir;ama pazarlama açısından
önemli olan nokta satın alma kararını
verenin kim olduğunu belirlemektir. Bu
konuda ailenin yapısı ve
üyelerinin rolleri, çabuk sayısı, ailenin kırda
veya kent de oturması, satın alınacak
malların cinsi, ve niteliği gibi işleriyle
faktörler rol oynar.Satın alma işleri ile ilgili
olarak ailede karı koca arasında
kendiliğinden oluşan yetki görev dağılımı
maldan mala olduğu kadar aileden aileye de
büyük farklılıklar gösteriri.Karmaşık bir küçük
sosyal grup olarak aile ilgili genelleme
yapma oldukça güçtür.Pazarlama ile ilgili
her mal ve o malın pazarları ayrı ayrı
incelemeli ve ailenin davranış özellikleri
belirlenmelidir.Dayanıklı
ev
eşyaların
alımında ihtiyacı birlikte belirleme ( %33 )
ve özellikle alımı birlikte yapmanın önem
kazandığını (%49) göstermektedir.
ENDÜSTİRİYEL (ÖRGÜTSEL) PAZARLAR
ENDÜSTİYEL ALICI DAVRANIŞI
VE
Durumsal faktörle, tüketicinin satın alma
kararı verirken mevcut olan şartlar veya
durumlardır. Bazen satın alma kararı ani
olarak ortaya çıkan bir durumdan
kaynaklanabilir. Hastalanan bir yakınını
ziyaret için kişinin başka bir şehre gitmek
üzere tren veya otobüs bileti satın alması
veya kaza sonucu otomobilinin kullanılmaz
hale gelmesiyle yeni araba almaya karar
vermesi gibi.
5.1.
ENDÜSTİRİYEL
(ÖRGÜTSEL)
PAZARLARIN
MAHİYETİ,
ÖNEMİ
VE
BAŞLICA ÇEŞİTLERİ
Endüstriyel veya örgütsel Pazar
endüstriyel alıcılardan oluşur.Endüstriyel yada
örgütsel alıcılarda hayli çeşitli olup,
4.bölümde görüldüğü üzere, başlıcalar mal
ve hizmet üreticileri, tekrar satmak üzere
satın alanlar (toptancı ve perakendeciler)
hükümet birimleri ve kar amacı gütmeyen
kurum ve kuruluşlardır.
Hayli genel ve geniş kapsamlı olan
endüstriyel alıcı terimi nihai tüketicilerinin
dışında kalan tüm tüketicileri kapsar ve
örgütsel alıcı endüstriyel kullanıcı vb.
terimlerle de ifade edilir.
-
-
Endüstriyel pazarın önem ve kapsamının
diğer göstergesi de bu pazarı oluşturan
endüstrilerin çeşitleridir. Bunlar şöyle
sıralanır:
İmalar sanayi
Ziraat, ormancılık ve balıkçılık
Madencilik
-
-
İnşaata
Ulaştırma, haberleşme ve kamunun
sağladığı elektrik, su vb. temel hizmet
sektörleri.
Toptan ticaret ve perakende ticaret
Finans, sigorta ve Eflakçılık sektörleri
-
Hizmet endüstrisi
Hükümetin faaliyetleri
Kar amacı gütmeyen örgütler
Çeşitli alanlarda faaliyet gösteren
endüstriyel alıcıların mal ve hizmet
üreticileri satıcılar hükümet birimleri
1.
2.
3.
4.
ve kar amacı gütmeyen örgütleridir. Bu
birimlere göre başlıca 4 grupça toplanan
önemli endüstriyel pazarlar
Üretici pazarları
Satıcı işletme pazarları
Hükümet pazarları
Kurumsal ( Kar amacı gütmeyen
pazarlar) şeklinde aşağıda kısaca gözden
geçirilecektir.
5.1.1. Üretici Pazarları
Kar sağlamak amacıyla kendi mallarının
üretiminde
veya
günlük
işlerinin
yürütülmesinde kullanılmak üzere malları
satın alanlar “üretici pazarları” olarak
sınıflandırılır.
Üreticiler coğrafi olarak en fazla belirli
bölge veya yörelerde toplanma eğiliminde
olan tüketim birimleri veya alıcılardır.Bu
bölgesel toplanma durumu, mal ve hizmet
üreticisi müşteri yel olarak kendilerine
endüstriyel pazarlamanın daha etkin ve
daha iyi hizmet vermesini kolaylaştırır.
5.1.2. Satıcı İşletme Pazarları
İktisadi anlamda satıcıların alıcılara
göre daha etkin olduğu “satıcı pazarı
anlamı ile karıştırılmaması için burada
satıcı işletme pazarı olarak isimlendirilen
bu pazarlar, dar anlamda aracılardan yani
tekrar satarak kar sağlamak üzere satın
alan aralardan oluşur. Mal için dükkan veya
deposundaki yer durumunu kendisine mal
sağlayanların
sürekli
mal
verip
vermeyeceğini, gerektiği hallerde üreticiden
teknik yardım alıp
alamayacağını, yeni bir malı alıp satmaya
planlıyorsa, onun mevcut malların satışını
nasıl etkileyeceğini (ikame veya mal
olabilir.) göz önünde tutmalıdır.
5.1.3. Hükümet Pazarları
Hükümet pazarlarından talep edilen mal
ve hizmetlerin cins ve miktarları çeşitli devlet
kuruluşlarının yerine getirdiği toplumsal
görev ve hizmetlerle bağlantılı olduğunda
onların bu özelliklerini yansıtır.Yasa,
5.1.4 Kurumsal Pazarlar
Kar Pazar payı veya yatırımın getiri oranı
gibi, normal olarak iş dünyasının ulaşmak
istediği ve peşinden koştuğu amaçlarla
ilgisi olmayan örgütler kurumsal pazarı
oluştururlar.Kısaca kar amacı gütmeyen
kurum ve kuruluşlar bu pazarın satın
alma karar birimleri veya alıcılarıdır.Kızılay
vakıflar idaresi, müzeler, yardım kuruluşları,
çeşitli vakıflar, sendikalar, dernekler vb. örnek
olarak sayıla bilir.
tüzük ve yönetmeliklerle devlet harcamaları
belirli esas ve prosedürlere (usullere)
bağlandığında hükümet birimleri ile iş
yaparken bürokrasiden
ve ödemelerde
gecikmelerde şikayet edilir.Ancak devlet
teşkilatının ve savunmaya yönelik olarak
ordunun alımları işletmeler için çok büyük
satış imkanları yaratır.
1.
2.
3.
4.
5.2. ENDÜSTRİYEL PAZARIN YAPISI VE
ÖZELLİKLERİ
5.2.1
Endüstriyel
Mal
Talebinin
Özellikleri
Endüstriyel Talep Türetilmiş Taleptir.
Endüstriyel Talep İnelastikdir.
Endüstriyel Talep Fazla Dalgalanır.
Pazarın Bilgi Düzeyi Yüksektir.
5.2.2. Endüstriyel Alıcıların Alımda
Önem Verdikleri Hususular, Davranışsal ve
Değer Bazı Özellikleri
Endüstriyel alıcılar mantıksal güdülerle
hareket edip alım kararı verirken çeşitli
ekonomik
faktörler
göz
önünde
bulundurulurlar ki, bunların en önemlileri;
kalite düzeyi servis ve fiyattır.
Bu pazarın ve alıcılarının diğer bazı
özellikleri şunlardır.
1. Bölgesel toplanma görülür.
2. Alıcıların sayısı azdır.
3. Reklam yerine kişisel satış yaygındır.
4. Satış masrafları azdır.
5. Genellikle siparişler büyüktür ve seyrek
olarak verilir.
6. Malın alımı kararı ve alımında
işletmede çok kişi söz sahibi olur;
7. Satın alma işlemi uzun sürer
8. Direkt alış – veriş yaygındır.
1.
2.
3.
4.
9. Çeşitli kaynaklardan alım tercih edilir.
10.Alımlarda” karşılılık (mütebiliyet) ilkesi
5.2.3. Endüstriyel Alıcıların Satın Alma
Metodları
Muayene ile satın alma
Örnek (numune) üzerine satın alma
Tarif üzerine satın alma
Pazarlık yoluyla satın alma
Muayene ile satın alma, standart
olmayan mallarda uygulanır.Her birimi
farklı olan mallar, alıcılar tarafından
muayene edilerek satın alınır (sanat
eserleri, sebze ve meyveler vb.) örnek
üzerine
satın
alma,
malların
standartlaşması halinde uygulanır;
malların tamamı yerine alınan küçük bir
örneğin kalite özellikleri muayene ile
belirlenir.
Tarif üzerine satın alma, da yine
standartlaşmış malların alımı alımında
kullanılır.Malın tamamı veya
örneği alıcının görmesine gerek olmadığı
hallerde , satıcı şartları tarifle garanti eder
ve buna dayanılarak alım yapılır. Bu usulde
satın alma masrafları çok az olur.Pazarlık
yoluyla satın alma ise, alıcının tam olarak
neye ihtiyacı olduğunu açıklaması ve
satıcılardan
tekliflerini
bildirmelerini
istemesi
yoluyla
başlayan
pazarlık
usulüdür.
5.3. ENDÜSTRİYEL ALICI DAVRANIŞI
Endüstriyel alımda rol oynayan kimseler
1.
2.
3.
4.
1.
5.3.2. Endüstriyel Alımları etkileyen
Faktörler
Çevresel Faktörler.
Örgütsel faktörler
Kişiler arası ilişkiler
Bireysel faktörler
5.3.3. Endüstriyel Alım Kararı tipleri.
Yeni (ilk) satın alma
1.
2.
3.
4.
Değiştirilmiş (gözden geçirilmiş) yeniden
alma
Doğrudan (rutin, otomatik) yeniden alım
endüstriyel satın alma karar sürecinin
aşamaları şöyle sıralanabilir;
Bir problemin ortaya çıkması (Bir
ihtiyacın duyulması)
Mamul spesifikasyonun belirlenmesi veya
geliştirilmesi
1.
2.
3.
4.
Malların ve satıcıların bulunması
Malların spesifikasyonuna göre
değerlendirilmesi
En uygun olanın seçimi ve siparişi
verilmesi
Performansın değerlendirilmesi
PAZAR BÖLÜMLENDİRME, HEDEF PAZAR
SEÇİMİ VE TALEP TAHMİNLERİ
İkinci bölümde pazarlama stratejisinin iki
ana unsuru olarak şunları üzerinde
durulmuştu; 1. işletmelerin hedef Pazarının
seçimi; 2. bu pazarda belirli bir ihtiyacı
karşılayacak bir pazarlama karmasının
geliştirilmesi veya oluşturulması,. Bir
işletmede ne
tip bir pazara yönelik olarak faaliyet
gösterirse göstersin, pazarlama yönetimi
hedef pazarlarını seçmeli ve bu pazarları
ayrıntılı olarak inceleyerek, onları oluşturan
tüketicilere ulaşmanın en uygun yollarını
bulmaya çalışmalıdır.
İşletmenin hedef Pazarlarının seçimi için
bazı genel kurallardan bahsedilebilir: hedef
Pazarların işletmenin amaçları ve imajı ile
çelişkili olmaması, pazarlama fırsatlarının
işletmenin kaynaklarıyla uyumlu olması ve
işletmenin varlığını sürdürebilmesi için uzun
vadede makul bir kar sağlayabilmesi gibi.
Ayrıca, normal olarak işletme rekabet
nedeniyle doyma noktasında olan pazarların
değil, rakiplerin sayısının nisbeten az olduğu
pazarların peşinde olmalıdır.
Bu
bölümde,
önce
Pazar
bölümlendirmenin
anlamı,
yararları,
sınırları ve etkili olmasının şartları üzerinde
durulacak;
sonra
başlıca
Pazar
bölümlendirme kriterleri ve şekilleri
açıklanacak; daha sonra, hedef pazarla
ilgili
olarak
strateji
seçimi
ve
konumlandırma üzerinde durulacaktır.
1.PAZAR BÖLÜMLENDİRMENİN ANLAMI,
YARARLARI,
SINIRLARI
VE
ETKİN
OLMASININ BAŞLICA ŞARTLARI
Pazarlar tüketici veya alıcılardan oluşur:
alıcılarda çeşitli bakımlardan birbirlerinden
farklıdırlar:
istekler,
kaynakları,
bulundukları yerler, satın almada tutumları
ve alım şekilleri vb. gibi. Tüketicilerin
çeşitli tipte mamulleri tercih etmeleri,
Pazarda
heterojenliğe
yol
açar.
Birbirlerinden farklı tipte mamullere ihtiyaç
duyan tüketim birimlerinden oluşan pazara
heterojen Pazar denir. Ev, otomobil, elbise
gibi
mallarla
ilgili
pazarlar
hayli,
heterojendir. On kişiye, ‘’ nasıl bir eve
veya otomobile sahip olmayı istediği ’’
sorulsa, muhtemelen bunların her birinin ayrı
tip evi veya otomobil modelini arzu ettiği
cevabı alınır.
Heterojen bir bütün pazarın nisbeten
benzer benzer mamullere ihtiyaç duyan
tüketici
gruplarına
(veya
Pazar
bölümlerine) ayrılması işlemidir.
Bir Pazar bölümü; bölümlendirme işlemi
sonucu ortaya çıkar ve nispi olarak benzer
mamul ihtiyaçlarına yol açan bir veya daha
fazla karakteristik niteliği paylaşan kişiler
veya örgütler grubunu ifade eder.
Heterojen bir pazarı nisbeten homojen
bölümlere ayıran Pazar bölümlendirme
yaklaşımının gerisin de yatan mantık,
işletmenin pazarın her belirgin bölümünün
ihtiyaçlarının ayrı bir pazarlama karması ile
tüm
tüketicilerin
ihtiyaçlarının
tek
pazarlama karması ile karşılamaktan daha
iyi karşılanabileceği düşüncesidir.
Böylece, tip tip kıyafetler, otomobiller,
mobilyalar vb. ortaya çıkar. Şekil 6-1’ de
bölümlenmemiş bir Pazar ile yıllık gelire ve
bölge temline göre bölümlenmiş pazarlar
görülmektedir.
. . . . . . .. .
. .. . . . . . .
... .....
.. . . . . . . . .
. . . . . . . .. .
. .. . . .. . . .
. . .. . . .. . .
. .. . .. . . . ..
. . . .. . . . .
.. . .. . . . . .
. .. . . . .. . .
. Bölümlenmiş
. ..
(a)
pazar
500 milyon ve
yukarısı
D bölgesi
400.500 milyon TL
300.400 milyon TL
200.300 milyon TL
C bölgesi
B bölgesi
100.200 milyon TL
100milyon TL. ‘a
kadar
(b)
Yıllık gelir dilimlerine
göre bölümlenmiş pazar
A bölgesi
(c)
Bölgelere göre
bölümlenmiş
pazar
Pazar
bölümlendirmenin
yararlarına
gelince, bunlar hayli fazladır. Herşeyden
pazarın alt bölümleri olarak farklı tüketici
gruplarının ihtiyaçları belirlenip, her grup
için ayrı pazarlama programı oluşturmakla
tüketici ihtiyaçları karşılanır; en karlı, en
cazip Pazar bölümlerine
mesaj ve araçları daha
ayrı ayrı düşünüleceği
verimli olur; pazardaki
izlenir.
yönelir; tutundurma
spesifik gruplar için
için daha etkin ve
değişmeler daha iyi
Bir
çok
yararı
yanında,
Pazar
bölümlendirmenin bazı sınırlayıcı veya
sakıncalı yönleri de vardır: bölümlendirme
masraflıdır,
gerek
üretim,
gerekse
pazarlama yüksek maliyetlere yol açar:
zira mamulün her model, her cins ve her
renkte üretilmesi ek masraflara yol açar.
Pazar bölümlendirmenin etkinliği bazı
şartlara bağlıdır. Bölümlendirmede çeşitli
yollar vardır, ama bunların hepsi aynı etkili
ve verimli olmaz; etkin olabilmesi için,
Pazar bölümlerinin belirli bazı niteliklere
sahip
olması
gerekir
ki,
bunların
başlıcaları: ölçülebilirlik, erişilebilirlik ve
büyüklüktür.
Bu arada vurgulanması gereken çok
önemli bir nokta, Pazar bölümlendirmede
mamul
özelliklerinden
değil,
tüketici
özelliklerinden hareket edilmesi, bunların
kriter veya ölçüt olarak alınmasıdır.
6.2. BAŞLICA PAZAR BÖLÜMLENDİRME
KRİTERİ VE ŞEKİLLERİ
Dördüncü bölümde tüketiciler, nihai
tüketiciler ve endüstriyel alıcılar şeklinde iki
büyük
kategoriye
ayrılırken
bir
Pazar
bölümlendirme yapılmış idiyse de, bu çok
geniş tabanlı ayırım olup her bir grubun
hala hayli heterojen olma durumu söz
konusudur. Dolayısıyla, bu geniş pazarların
da daha spesifik bazı kriter veya
değişkenlere
göre
bölümlendirilmesi
gerekir. Tüketici pazarları ile endüstriyel
pazarların bölümlendirilmesi aşağıda ayrı
ayrı ele alınacaktır.
6.2.1. Tüketici Pazarlarının Bölümlendirmesi
Pazar bölümlendirmede pek çok değişken
temeline göre çeşitli şekillerde yapılabilir.
Tüketici pazarlarını bölümlendirmede en
çok temel alınan değişkenler olarak:
1. Bölge veya coğrafi alan
2. Demografik faktörler
3. Psikografik faktörler
4. Mamule ilişkin faktörler
sayılabilir.
Ayrıca faktörler arası ilişkiler de göz
önünde tutulmalıdır. Bunlar:
1. Bölge (coğrafi alan) temeline göre
bölümlendirme
2. Demografik bölümlendirme
3. Psikografik bölümlendirme
1. kişilikle
2. hayat tarzı
4. Mamule ilişkin
bölümlendirme
1. kullanım hızı
faktörlere
göre
6.2.2.
Endüstriyel
Bölümlendirilmesi
1. bölge veya coğrafi alan
2. örgüt tipi
3. müşteri büyüklüğü
4. mamul kullanımı
Pazarların
6.3. HEDEF PAZAR SEÇİMİ STRATEJİLERİ
VE KONUMLANDIRMALARI
İşletme mamulü için ne Pazar fırsatları
bulunduğunu belirlemek üzere
pazarlarını analiz ettikten sonra, sıra
bunlardan birisini veya birkaçını seçmeye
gelir. İşte bu ’’ hedef Pazar seçimi ’’ karar
sürecinde üç geniş kategorili alternatif
stratejiden birinin seçilmesi söz konusudur.
1. farklılaştırılmamış Pazarlama veya tüm
Pazar stratejisi
2. yoğunlaştırılmış pazarlama veya tek
bölüm stratejisi
3. farklılaştırılmış pazarlama veya çok
bölüm stratejisi
Normal olarak, pazarlama karması hedef
alınan
Pazar
özelliklerine
göre
biçimlendirildiğinden, bu stratejilere (‘’
pazarlama’’ yerine ‘’’Pazar’’ kelimesi )
ikame edilerek ) sırasıyla, ’’farklılaştırılmış
pazar’’
yoğunlaştırılmış
Pazar
ve
farklılaştırılmış
Pazar
stratejileri
de
denilmektedir.
Download