Word`e Aktar - Yorumcahaber

advertisement
BU KAFALARLA...
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazıları
Eklenme Tarihi: 13 Mart 2017
Geçerli Tarih: 18 Temmuz 2017, 23:08
Site: Devrimci,Güncel,Tarafsız,Haber ve Makale Sitesi URL: http://yorumcahaber.com/yazar.asp?yaziID=29742
Nisan Pazar günü yapılacak halk oylamasında “hayır” çıkmasından korkanlar, her yolu
denemektedirler. Şimdi ısrarla yurt dışına gidip propaganda yapmak isteyenler, izin verilmeyince
her zamanki gibi ‘mağdur’ rolüne soyunarak, akıllarınca kendi evetlerini arttırmak
çabasındadırlar.
AKP iktidarı tarafından 13 Mart 2008 tarihinde, 298 sayılı Seçim Yasasında yapılan değişiklikle,
yurt dışında oy verme konusu düzenlendi. Bu düzenlemenin 94/A-son maddesi şöyledir; “yurt
dışında ve yurt dışı temsilciliklerde seçim propagandası yapılamaz.”
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 15 Şubat 2017 tarihinde aldığı 109 sayılı kararında 16 Şubat –
15 Nisan 2017 tarihleri arasında yurt dışındaki yasaklar; “yurt dışında açık yerlerde ve
gümrük kapılarında sözlü propaganda yapılamayacağı, yurt dışında ve gümrük
kapılarında kapalı yerlerde propaganda yapılamayacağı, yurt dışında yayımlanan yazılı
basında ilan ve reklam yoluyla yazılı veya görüntülü propaganda yapılamayacağı, yurt
dışında ve gümrük kapılarında hiçbir şekilde kamuoyu araştırmaları, anketler, tahminler
ve mini referandum gibi yayınların yapılamayacağı, yurt dışında ve gümrük kapılarında
hoparlörle propaganda yapılamayacağı, yurt dışında ve gümrük kapılarında propaganda
amaçlı yayın ve malzeme dağıtılamayacağı” şeklinde belirlenmiştir.
Yani Seçim Yasasında yapılan değişiklik ve YSK’nun kararına göre, halkoylaması sürecinde
yurt dışında her türlü propagandanın yasak olduğu bellidir ve bunu özellikle siyasilerin bilmesi
gerekmektedir. Halk oylamasında yer alan siyasi partilerin bu yasa hükmünü ve YSK kararını
bilmemesi inandırıcı değildir. Almanya ile yaşanan olaylar, siyasi partilerin hepsinin seçim
hukukunu ihlal ettiğini ya da seçim hukukunu bilmediğini ortaya koyması açısından ilginçtir.
Ülkemizdeki seçim hukukuyla bağdaşmayan uygulamalarını, yurtdışına da taşımak isteyen
AKP’ye, Almanya’da halk oylaması için propaganda ortamı sağlanmaması konusunda fırtınalar
kopartılırken, muhalefet partileri bile seçim hukukundan söz etmediler. Böyle partilerle, bu
kafalarla halk oylamasına giden ülkemizde, her şeye karşın halkın duyarlılığı galip gelecektir.
Bu arada Dışişleri Bakanı’na İsviçre’nin uluslararası hukuka dayanmayarak verdiği izin,
Türkiye’nin, yurtdışına yönelik yasak öngören yasalarının üzerinde değildir. Bu konuda YSK ve
muhalefet partileri, gereğini yapmalıdırlar. İşin özü Almanya ve özellikle Hollanda ile yaşanan
yapay krizler, halk oylamasında “evet” çıkmasının önünü açmak için yapılan planların bir
parçasıdır. Devletin saygınlığı, seçim çalışmaları için ayaklar altına alınmaktadır.
Bütün bunlar ortadayken yeni CHP yönetiminin yurtdışında propaganda serbestliği var sanarak,
yasağı ihlal eden AKP yerine Almanya’yı kınaması ağlanacak halimize, gülmemize neden
olmaktadır. Yeni MHP yönetiminin de; “sayın cumhurbaşkanı eğer Avrupa’ya gitme
kararındaysa yalnız değildir, MHP Genel Başkanı olarak ben de kendisiyle birlikte Avrupa’ya
gelirim” demesi, ülkemizin içinde bulunduğu acıklı durumu göstermesi bakımından ilginçtir.
Anayasa değişikliği sonucunda ortada hâlâ bir başbakanın olacağını sanan bir genel başkan ve
kendisine muhalif birine saldırılması karşısında “ülkücü hiçbir şeyi yarım bırakmaz” diyen bir
genel başkan ile 15 yıldır ülkemizi her türlü olumsuzluğa sürükleyen AKP iktidarı sona
erdirilemeyeceği gibi, ülkemizin sorunlarının çözülemeyeceği de bellidir. Ancak her türlü
koşulda halkın duyarlılığı sayesinde “hayır”lı bir gelecek bizleri beklemektedir.
Download