Bora YILDIZ Yönetim ve Organizasyon Doktora Öğrencisi Öğretim Üyesi: Doç. Dr. Cemal ZEHİR 1 • Örgütsel ekoloji yaklaşımının temellerini, 1970’lerin ikinci yarısında yayınlanan Michael Hannan ve John Freeman’ın “Örgütlerin Popülasyon Ekolojisi” (The Population Ecology of Organizations, 1977) adlı makaleleri ve Aldrich’in (1979) yaptığı çalışmalar oluşturmaktadır. • O zamanlara kadar örgüt çalışmalarına egemen olan örgüt odaklı anlayış ve araştırma programlarına temel bir eleştiri (alternatif) şeklinde ortaya çıkan bu yaklaşım literatürde “Örgüt Ekolojisi”, “Örgütsel Ekoloji”, “Örgütsel Nüfus-Çevrebilim Yaklaşımı”, “Doğal Seleksiyon Yaklaşımı” gibi farklı adlarla da anılmaktadır. 2 • • • • Michael Hannan John Freeman Howard Aldrich Glen Carroll 3 4 • Örgüt ekolojisi kuramına göre; doğadaki canlı varlıklar nasıl doğal bir seçimle elenip bir kısmı yaşamını kaybediyor, diğer kısmı ise bir evrim içinde gelişerek yaşamlarını sürdürüyorsa, örgütler için de durum bunun bir benzeridir. • Örgüt ekolojisi kuramı örgütlerin neden var olduğunu ve neden bu kadar çeşitli biçimlerde ortaya çıktıklarını sorgulamaktadır. • Bu biyolojik kuram 1975’li yıllardan itibaren örgüt kuramında ağırlık kazanan önemli bir görüş olmuş, örgütlerin çevreleri ile olan ilişkilerini incelerken, yöneticilerin bilinçli karar vermeleri yerine çevrenin seçiciliğini esas almıştır. • Örgütsel ekoloji yaklaşımının ana fikri şöyle özetlenebilir: Doğadaki canlı varlıklar nasıl doğal bir seçimle elenip bir kısmı yaşamını kaybederken diğer kısmı bir evrim içinde gelişerek yaşamlarını sürdürüyorsa, örgütler için de durum bunun bir benzeridir. 5 • Örgütsel Ekoloji Kuramında, çevre ön plana çıkarılır ve örgütün çevreye uyumundan çok, çevresel seçim vurgulanır. • Örgütler tıpkı canlı bir varlık gibi evrim geçirmektedirler. • Evrimleşme, örgütsel ekoloji kuramlarının açıklanmasında önemli rol oynamaktadır ve temelinde uyum kavramı yer almaktadır. Burada uyumdan kastedilen, organizmaların, değişen çevre karşısında biçim, işlev ya da davranışlarını, yeni koşullara daha iyi uyum gösterebilmek için, evrimleştirerek tepki vermesidir. 6 • Örgütsel Ekoloji kuramının dayandığı kuramlar biyolojik evrim kuramlarıdır. • Bu kuramların iki önemli noktası Çeşitlenme ve Çoğalma dır. 7 ÖRGÜTSEL EKOLOJİ KURAMINI BESLEYEN İKİ ANA EVRİM KURAMI 8 Lamark’çı Evrim Kuramı • Bu bakış açısının temelini türlerin çevreye adapte olması oluşturur. • Ayrıca türlerin haytalarını devam ettirmede çevresel koşullara uyum sağlaması gerektiği ve bu yüzden değişim gösterdiği bu kuramın temel konusudur. 9 Darwin’in Evrim Kuramı: Evrim sürecinde türlerin yaşamlarını Devam ettirebilmeleri için önce çeşitlenme Gösterdikleri ve daha sonra çevreye uyum sağlayan türlerin yaşamlarına devam ettiklerini iddia etmektedir. • Örgütsel Ekoloji Kuramı bu evrim • süreçlerini Darwin’ci bir bakış açısıyla • açıklamaya çalışmaktadır. 10 • Genel olarak Popülasyon ekolojisi kuramındaki hiyerarşik durum şöyledir; Toplum Popülasyon Örgütler Bireyler • Darwin’ci kuramı temel alan Ekolojik bağlam, örgütlerin koşullara bağlı olarak içinde bulundukları popülasyon içindeki yaşamlarını ele alan bir yapıdadır. 11 Çeşitlenme Seçme Tutulma Rekabet • Sürecin başlaması , örgütleri çeşitli nedenlerle değişim göstermesi ve bu değişim sonrasında örgütlerdeki çeşitlenmenin artması ile başlar. • Değişim sonucu yaşamaya devam eden örgütler çevre tarafından seçilmiş olarak kabul edilir. • Seçilen örgütlerin tutulması kendilerini meşru kıldıkları ve yaşamlarını devam ettirdikleri anlamına gelir. • Seçilen ve tutulan örgütler, kendi yaşamlarını devam ettirmeleri açısından ya çevrede var olan kaynakları daha etkin ya da bir birlerine üstün gelmek için rekabet ederler 12 • Ele alınan evrimsel süreç iki önemli sonuca sebep olmaktadır. Bunlar; değişim ve uyum dur. Değişimin nedenleri İçsel Nedenler • Örgütün çıkarları • Sahip olduğu değer yargıları • Bağımlılık dereceleri • Örgütteki girişimcilerin tutum ve davranışları Dışsal Nedenler -Pazar koşulları -Politik çevre -Yasal çevre -Kurumsal çevre -Teknik çevre -Krizler Bu değişim çabalarının hepsi örgütlerin sürekli olarak hayatta kalabilme isteklerinden kaynaklanmaktadır. 13 • Örgütlerin popülasyon içerisine giriş ve çıkışlarının hangi sıklıkla meydan geldiğinin zamana göre incelenmesi, kuram tarafınca « hız (rate) » olarak ifade edilmektedir. • Örgütsel Ekoloji Kuramı hızlar üzerine oldukça yoğunlaşmış ve hızları etkileyen faktörler olarak; Politik Sosyal Ekonomik Diğer koşullar (krizler vb.) gösterilmiştir. 14 • Örgütlerin demografisi konusu genel olarak örgütlerin yaşamlarına ait süreçlere ilişkin örgütlerin Kuruluşları Kapanışları Değişimleri Birleşmeleri ve Dağılmaları olaylarını kapsar. 15 • Hem popülasyon hem de örgütlerin demografisi için kurulan modeller; Örgütlerin kuruluş ve ölüm hızlarını, Diğer popülasyonların varlıklarını ve Bunların birbirleri ile nasıl etkileşim içinde olduklarını incelemektedirler. • Örgütlere ait hızların belirlenmesi popülasyon ve örgütlerin karakteristik özelliklerinin açıklanmasında önemlidir. • Bu karakteristikler; popülasyon içindeki örgüt sayısı, yaş, büyüklük, doğumlar, ölümler ve değişimler olarak sıralanabilir. 16 • Örgütsel ekolojiye göre, örgütler bir popülasyon içinde doğarlar, gelişirler ve yaşam faaliyetlerini sürdürürler. • Örgütlerin yaşamlarına ait özellikler incelendiğinde temel değişkenler önemli rol oynar. Bunlar değişkenler şunlardır; Demografik değişkenler (Örgütsel büyüklük ve yaş) Ekolojik değişkenler (Popülasyon yoğunluğu ve dinamikleri) Çevresel değişkenler (kurumsal, teknik, yasal politik çevre) 17 • Var olan bir popülasyon içerisinde yeni bir örgütsel form oluşuyorsa bu popülasyon içinde örgütsel doğum meydana geldiği söylenebilir. • Zaten var olan bir örgütün kendine yeni olan bir popülasyona girmesi de bir doğumdur. • Popülasyonlara girişler doğum, çıkışlar ise ölüm olarak adlandırılır. • Daha kapsamlı bir anlatımla, örgütsel doğumu örgütün biçimsel olarak yapılandırılması, ölümü ise örgütün var olan yapısını bırakıp yeni bir yapıya geçişi olarak tanımlanır. 18 • Örgüt kurulduğunda veya popülasyon içine ilk defa girdiğinde popülasyonun özelliklerini tam olarak bilmemesidir. Bu durum yeniliğin zafiyeti olarak tanımlanır. Bu zafiyet örgütsel yaşam döngüsünün ilk aşamalarında meydana gelmektedir. 19 Örgütsel anlamda sabit ve değişken maliyetlerin belirlenmemesi, Örgütte çalışan bireylerin çevreyi belirsiz bir şekilde algılanması, Rakiplerin özelliklerinin ve rekabet düzeylerinin belirlenmemesi, Popülasyonun taşıma kapasitesinin durumu, 20 • • • • • • • Örgütlerin sahip olduğu yaş ve büyüklük Devlet politikaları Siyasi ve ekonomik koşullar Kaynaklara ulaşamama Düşük nitelikli insan kaynağına sahip olma Çevrenin belirsiz olması İçsel süreçlerdeki yetersizlikler 21 • Topluluk Seviyesi • Popülasyon Seviyesi • Örgütsel Seviye 22 • Topluluk Seviyesi -Popülasyonlar arasındaki etkileşimler, popülasyon içerisindeki örgütsel formların nasıl ortaya çıktığı ve yok olduğu konuları ele alınır Popülasyon Seviyesi -Örgütlerin kurulum hızları -Çevrenin, popülasyonun taşıma kapasitesi üzerindeki etkisi -Örgütsel büyüklüğün tanımlanması -Taşıma kapasiteleri ve yoğunluk bağımlılıkları -Hız ve yoğunluk bağımlılığı Seçimin dinamikleri Örgütsel Seviye - Örgüte yönelik demografik olaylar ve yaşam döngülerini ele alır. 23 • Çevresel Süreçler • Ekolojik Süreçler • Demografik Süreçler 24 Çevresel Süreçler -Kurumsal süreçler -Politik karmaşa (turmoil) -Devlet düzenlemeleri -Kurumsal bağlar -Teknolojik süreçler Ekolojik Süreçler -Niş genişliği dinamikleri (özelci ve genelci stratejileri) -Popülasyon dinamikleri (kurulumlar ve dağılımlar) -Yoğunluk bağımlılığı Demografik Süreçler -Örgütsel yaş -Büyüklük 25 • TOPLULUK SEVİYESİ : Popülasyonlar • POPÜLASYON SEVİYESİ: Örgütler • ÖRGÜT SEVİYESİ: Bireyler, Rutinler, Prosedürler 26 ÖRNEKLER Analiz Düzeyi Analiz Birimi POPÜLASYONLAR Gazeteler POPÜLASYONLAR Restoranlar POPÜLASYONLAR Yarı iletken üreticiler ÖRGÜT Sektör Dinamikleri, İş devir hızları ÖRGÜT Örgütsel Girişimcilik ÖRGÜT Rutinler TOPLULUK Telefon İşletmeleri TOPLULUK İçsel bağlılık ve Örgütsel ölüm 27 • Popülasyon Yoğunluğu: Popülasyon içindeki toplam örgüt sayısıdır. Popülasyon Yoğunluğunu Etkileyen Değişkenler -Meşruiyet -Popülasyonun homojenliği veya homojenliği -Ölüm -Örgütsel evrim Popülasyon Dinamiklerini Etkileyen Faktörler -Popülasyon içinde bulunan örgütsel formların yapısı -Popülasyonun konsantrasyon seviyesi -Kaynakların çeşitliliği 28 • Yoğunluk Bağımlılığı: Popülasyon veya topluluk içindeki örgütlerin doğum ve ölüm hızları popülasyon yoğunluğunu etkilemektedir ve bu dolaylı olarak meşruiyet ve rekabet düzeylerini farklılaşmaktadır. • Örgütlerin yoğunluk bağımlılığından rekabet kilit öneme sahiptir. • Yoğunluğun ilk düzeylerinde rekabet düşük düzeydedir. • Örgüt yoğunluğu arttıkça rekabet daha çetin olur ve örgütlerin hayatta kalması daha da zorlaşır. • Örgütün büyüklüğü, yaşı ve formu yoğunluk üzerinde etkilidir. 29 • Eşbiçimcilik • Farklılaşma 30 Eşbiçimcilik • Örgütlerin başarılı örgütleri model almaları ve onlara benzemeleri olarak adlandırılmaktadır. • Çevresel belirsizlik arttığında ve örgütler bu belirsizliği azaltmak amacı ile çevreye uyum sağlamak istediklerinde, popülasyon içinde bulunan ve belirsizliği azaltmayı başaran örgüt tiplerini benimsemeye başlayacak, onlara benzemeye çalışacaklardır. 31 • Örgütler birbirleri ile benzerlik gösterirlerse hayatta kalırlar yoksa yaşamlarına son verirler yargısının tam tersine örgütler çevre ile uyum sağlamak için farklılaşabilirler savını öne sürmektedir. • Buna göre farklılık arttıkça, popülasyon içerisinde homojenlik seviyesi düşecek ve örgütlerin birbirleri ile olan rekabet seviyesi de dolaylı olarak artacaktır. 32 • NİŞ GENİŞLİĞİ KURAMI • KAYNAK BÖLÜNMESİ KURAMI 33 • Bir popülasyon ya da örgütün yaşamını devam ettirmesi için gerekli olan kaynaklar kümesi kesim (niche), • Örgütlerin ulaşabildiği kaynaklara göre popülasyon içerisinde boyutsal olarak sahip olduğu genişlik ise «niş genişliği (niche width)» olarak tanımlanmaktadır. • Popülasyonlar rekabete dayalı bir etkileşimde bulunuyorlarsa bunun iki temel nedeni vardır; 1- Popülasyonlar benzer kaynaklar kullanıyordur. 2- Örgütlerin popülasyon içindeki boşluklarının çakışması söz konusudur. 34 • Niş genişliği popülasyon içerisinde bulunan örgütlerin hareket alanını etkilemektedir. • Sahip oldukları nişin büyüklüğüne göre örgütler Genelciler ve Özelciler olarak ikiye ayrılmaktadır. • Genelciler: kendi yaşamları için çevresel kaynakların bolluğuna ve çeşitliliğine bağımlı olan örgütlerdir. Homojen çevreden heterojen çevreye geçme uğraşı içindedirler (daha çok heterojen kaynaklar). • Özelciler: dar bir niş genişliğine sahip örgütlerdir. Kaynakların çeşitliliği görece azdır ve çevreye bağımlıdırlar. Yerel anlamda göreceli olarak daha başarılıdırlar. (daha homojen kaynaklar) 35 • Çevre değişikliklerine özelcilerin ayak uydurması genelcilere göre daha zordur. • Çok birimli genelcilerin uyum maliyetleri daha yüksek olacaktır. Ancak rekabet avantajı özelcilere göre daha yüksek olacaktır. • Çevredeki karmaşıklık arttıkça özelcilerin tutunması daha zor olacaktır. Çünkü Niş'in kaynaklara bağlı boyutu daha belirsiz olacaktır 36 • • • • Kaynakların geniş olması Ürettikleri mal ve hizmetlerin çeşitliliği Özelcilere göre daha fazla sorunla karşılaşma Kaynakların uzun mesafelerde olması durumundaki yüksek maliyetler • Kendi alt birimleri arasındaki koordinasyon ve yönetim güçlüğü • Biçimsel ve yönetsel olarak daha hiyerarşik bir yapı 37 • Dar kapsamlı bir çevrede bulunmaktan dolayı, diğer çevrelerdeki fırsatları görememe veya bu fırsatları değerlendirecek mali yapılarını kuramama tehlikesi yaşarlar • Yerel anlamda müşteriye odaklanma • Alternatif mal ve hizmetler üretebilme ve bunları suna bilme avantajı. 38 • Bir popülasyonda var olan ve kullanılabilen kaynaklar örgütler tarafından yaşamlarını devam ettirebilmeleri nedeni ile paylaşılmak istenecektir. • Bu durum beraberinde kaynakların paylaşılması ile ilgili rekabet kavramını gündeme getirecektir. • Özelci örgütler var oldukları popülasyonları terk etmeye başlayacaktır 39 Genelciler ölçek olarak büyüklük kazandıkça, pazarda bulunan kaynakları daha fazla tüketecek ve pazarın merkezinde yer almak isteyeceklerdir POPÜLASYON Özelciler -Bölgesel Genelciler - Ulusal 40 • Örgütler bir birinden pozitif veya negatif yönde etkilenmektedir. • Negatif yönde bir etkilenme örgütler arasında rekabete neden olacaktır. • Pozitif yönde bir rekabet ise fayda sağlayıcı bir nitelik taşır. • Eğer örgütler birbirlerini benzer aktivitelerle tamamlıyorlarsa ortak yaşarlık, • Farklı aktiviteler yönünden tamamlıyorlarsa kommensalizm (bir örgütün faydalandığı ancak diğer örgütün söz konusu ortaklıktan etkilenmediği) özelliklere sahiptirler. 41 Yüksek Rekabet Düzeyi Anlamı Tam Rekabet İki popülasyondan biri diğerinin büyümesini engelliyorsa (-) (0) Kısmi Rekabet A’daki büyüme hızı arttıkça veya düştükçe, B bundan etkilenmiyorsa (+) (-) Saldırgan Rekabet Rekabetten dolayı B’de oluşan kayıp, A’ya fayda sağlıyorsa Nötrlük Her iki popülasyon arasında bir rekabetin olmaması Kommensalizm A, B’nin varlığından faydalanmakta ancak B, bundan etkilenmiyorsa Ortak yaşarlık Her iki popülasyon birbirinin varlığından fayda sağlıyorsa 42 (-) (-) (0) (0) Düşük Rekabetin Düzeyi Simgesel İfade (+) (0) (+) (+) Simgesel İfade (-) (-) (-) (0) (0) (0) (+) (0) (+) (+) Rekabet Düzeyi Anlamı Tam Rekabet Günlük bakım merkezlerindeki artış hemşirelik okullarının kapanışını arttırmıştır. Kısmi Rekabet Mesleki sendikalardaki artış sektörel sendikaları azaltmış, fakat sektörel sendikaların yoğunluğundaki artış, mesleki sendikaların yoğunluğunda bir etki yaratmamıştır. Nötrlük Farklı bankacılık sektöründe bulunan bankaların birbirleri arasında bir etkileşim bulunamamıştır. Kommensalizm Ele alınan bira sektörlerinden birindeki yoğunluk artışı diğer sektörün yoğunluğunun artışına neden olmuş, ancak bu etki tek yönlü olmuştur. Ortak yaşarlık İki kambiyo sektöründen birindeki artış ve azalış aynı oranda ve yönde diğerini de etkilemiştir. 43 • Bağımlılık sadece kaynak bağımlılığı değil aynı zamanda; • Yönetim bağımlılığı • Coğrafik bağımlılık • Devlete bağımlılık • Çalışanlara bağımlılık gibi çok boyutlu bir yapıya sahiptir. • Örgütsel Ekoloji kuramında ekolojik anlamda popülasyonların zaman içerisindeki gösterdiği seyir incelenmektedir. • Bu bakımdan sürecin ilk başladığı zamanın bilinmesi hayati önem arz etmektedir. 44 • Popülasyonların büyüme hızlarının belirlenmesi • Bu hızların hangi nedenlere bağlı olarak geliştiği • Sektöre girilen ve sektörden çıkılan zaman sürecinin net bilinmesi • Popülasyonun doğum ve ölüm hızının hesaplana bilmesine olanak vermesi • Bu hızlar hakkında yorum yapa bilme imkanı vermesi • Zaman diliminden çok sürecin tamamının incelenmesine imkan vermesi 45 Popülasyon yoğunluğu Taşıma kapasitesi Örgütün Kurulma, Büyüme ve Kapanma Hızları Örgütün karakteristik özellikleri 46 • Kuram çevre-örgüt ilişkisine ağırlık verdiğinden insan yeterince ele alınmamıştır. Ancak unutulmamalıdır ki örgütleri oluşturan en temel varlık insan öğesidir. • Örgütlerin sınıflandırılmasındaki değişken, benzerlik ve farklılık kavramlarının kesin ve net bir şeklinin olmaması kritik bir konudur. • Kuram tarafından öne sürülen kavramların (doğum, ölüm, birleşme, yeni bir form alama gibi.) operasyonel tanımları tam olarak açıklanmamıştır • Örgütsel ekoloji kuramı diğer kuramlarla karşılaştırıldığında daha çok hayatta kalmaya vurgu yapar. 47 • Sözen, H. C. ve Basım, H. N. (2012). Örgüt Kuramları, İstanbul: Beta Basım. • Erdil, O., Kalkan, A. ve Alparslan, A. M. (2010). Örgütsel Ekoloji Kuramından Stratejik Yönetim Anlayışına, Doğuş Üniversitesi Dergisi, 12 (1), 17-31. • Hannan, M. ve Freeman, J. (1977). The Population Ecology of Organizations, Americaan Journal of Sociology, 82, 929-964. • Hatch, M. (2006). Organization Theory, (2. Edition), USA: Oxford University Press. • Sargut, A. S. ve Özen, Ş.(2007). Örgüt Kuramları, (2. Basım), Ankara: İmge Kitabevi. 48 Teşekkürler 49