“Beslenme Dersi sunusu” © Bu Sunu’ya ait tüm Haklar Atlas Yayınevine aittir. Hiçbir şekilde üçüncü şahıslara verilemez Beslenme ile ilgili kavramlar Besin (lat.aliment): Yenebilen bitki ve hayvan dokularıdır. Su, organik ve inorganik ögelerden oluşur. Hayvansal ve bitkisel olarak iki kaynaktan elde edilirler. Besinler, yendikten sonra sindirim sisteminde küçük yapıtaşlarına ayrılarak kana geçerler ve vücudun bütün dokularına taşınırlar. Güvenli (Sağlıklı) Besin: Besleyici değerini kaybetmemiş fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik açıdan temiz, bozulmamış besinlerdir. Hasattan tüketime kadar çeşitli kaynaklardan kirlenmemiş besinler sağlıklıdır. Besin öğesi: Besinlerin bileşiminde bulunan ve vücutta çeşitli görevleri olan organik ve inorganik moleküllerdir. Kimyasal yapılarına ve vucut çalışmasındaki etkinliklerine göre 6 grupta toplanmıştır. • Proteinler • Karbonhidratlar • Yağlar • Vitaminler • Mineraller • Su Beslenme (Lat.nutrition): • Sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun ihtiyacı olan besinlerin alınması ve kullanılmasıdır. Beslenmenin Önemi: • Beslenme, canlılığın ve sağlığın temelini oluşturur. Büyüme, gelişme,onarım (hücre, doku) ve sağlıklı bir yaşam ancak beslenme ile mümkündür. • Yaşamın her döneminde büyüme ve gelişmeyi etkileyen ve sağlıklı bir yaşam sürmemizi sağlayan en önemli unsur, beslenmedir. Yeterli ve Dengeli Beslenme Vücudun gelişip büyümesi, hücre ve Dokuların yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin öğelerinin yeterli miktarlarda alınması ve Vücutta uygun şekilde kullanılmasıdır. • Yetersiz beslenme;Besin ögelerinin vücudun ihtiyacı oranında alınamaması durumudur. • Dengesiz beslenme;Besin ögelerinin gereğinden fazla alınması veya yeterince alınmasına karşın uygun olmayan seçim ya da pişirme yanlışlıklarıyla bazılarının alınamaması durumudur. Enerji : • İş yapabilme yeteneği, Bir iş yada hareketi sağlayan güç kaynağı anlamındadır. • Besin ögelerinin oksijen varlığında yakılması ile oluşur. Kalori( cal):Enerji birimidir.Atmosfer basıncında 1 gram suyun sıcaklığını 1 C artırmak için gerekli olan enerji miktarını ifade eder. Kilokalori:(kilogram kalori veya büyük kalori de denir) 1000 kaloriye eşittir.joule terimi ile belirlenmektedir. Besinlerin Enerji Değerleri • Vücuda alınan besinler sindirildikten sonra besin ögeleri olarak kan dolaşımı ile hücrelere taşınırlar ve orada solunumla alınan oksijen sayesinde yıkılarak enerjiye dönüşürler. Oluşan bu enerji, solunum, dolaşım, sindirim, sinir sisteminin çalışması,hormonların salgılanması, büyüme ve diğer bazal metabolik olaylar için kullanılmaktadır. Besin ögelerinin vucutta oluşturdukları enerji değerleri; • Karbonhidratlar (CHO): 1gramı 4 Kalori (Kilokalori) verir. • Proteinler: 1 gramı 4 Kalori (Kilokalori) verir. Proteinlerin 1 gramı normalde 5.6 Kalori sağlarlar. Ancak ortaya çıkan azotun atılabilmesi için kullanılan enerji çıkarıldığında net verdiği enerji 4 Kalori olmaktadır. • Lipidler (yağ): 1 gramı 9 Kalori (Kilokalori) vermektedirler. BESİN Tereyağı Ceviz içi Susam Tahin helvası Bal Pirinç Beyaz ekmek Barbunya Mercimek Kaşar peyniri Yoğurt Sığır eti(orta yağlı) Tavuk Sosis ENERJİ (kkal) 750 704 622 516 315 360 347 346 351 404 59 240 149 309 Bazı besinlerin(100 gr)verdiği ortalama enerji,karbonhidrat,protein ve yağ değerleri Vücudun Enerji (kalori) İhtiyacı • Enerji (Kalori) ihtiyacı; Bazal metabolizma, Fiziksel faaliyetlerde harcanan enerji, Diyetle alınan besinlerin sindiriminde harcanan enerji olmak üzere üç ana bileşenden oluşmaktadır. Kalori ihtiyacının en büyük belirleyicisi ise bazal metabolizma hızıdır. • Vücudun dinlenme durumunda organların çalışması, vücut ısısının korunması, yaşamın sürdürülmesi için gerekli olan enerji harcamasına Bazal metabolizma denir. Bazal Metabolizma Enerji Dağılım • Bazal metabolizma için gerekli olan bu enerjiye ek olarak, yapılan her türlü günlük aktiviteler için de enerjiye ihtiyaç vardır. • Bazal metabolizma ve günlük aktivitelere ek olarak vücudumuz karbonhidrat, yağ ve proteinlerin sindirimi, emilimi ve metabolizması için de enerji harcar. Buna besinlerin termik etkisi denir. • • • • İŞİN AKTİVİTESİ HAFİF ORTA ORTA-AĞIR ARASI AĞIR ERKEK 2500 3000 3500 4000 KADIN 2100 2300 2600 3000 Yapılan işe göre gerekli olan ortalama günlük enerji miktarları Sindirim: Besin öğelerinin sindirim kanalında fiziksel,kimyasal,mekanik olaylarla yapıtaşlarına ayrılarak kana geçebilecek duruma gelmesidir. Metabolizma:Organizmanın üreme ve çoğalması bakımından bulunduğu ortamdan faydalanarak enerji sağlaması ve yapı maddelerini sentezlemesi için vücut içinde meydana gelen fiziksel ve kimyasal olayların tümüne metabolizma denir. Katabolizma ve Anabolizma olaylarını kapsar. Katabolizma : Vücuda alınan besin maddelerinin (Protein,karbonhidrat,yağ) mineral ve vitaminlerin yardımıyla yapıtaşlarına ayrılıp yakılması ve enerji oluşması sürecidir. Anabolizma :Yapı taşlarına ayrılmış besin parçacıklarının belirli miktarda enerji harcanarak birleştirilmesiyle hücrelerin, doku ve organların yapımı sürecidir. BESİN ÖGELERİ ORGANİK BESİN ÖGELERİ • • • • Proteinler Karbonhidratlar (CHO) Yağlar Vitaminler (Vit) Proteinler Protein kelimesi, en önemli anlamına gelen “proto” kelimesinden türetilmiştir. Proteinler, çok sayıda ve çeşitli Aminoasitlerin birleşmesinden meydana gelen büyük (makro) moleküllü maddelerdir. • Aminoasitler yapılarında; Amino grubu (-NH2) , Karboksil grubu (-COOH) içerirler. • Ayrıca bu iki grup arasında bir radikal (R) grup bulunur. Doğal proteinlerin yapısında 20 çeşit amino asit bulunur. Aminoasit yapısı • Canlılarda bulunan yaklaşık 20 çeşit amino asitin radikal grupları birbirinden farklıdır. Radikal grubun farklı olması amino asitlerde çeşitliliğe neden olur. Radikal grup yerine 20 farklı molekül bağlandığından 20 çeşit aminoasit oluşur. • Aminoasitler arasında peptit bağları kurularak proteinler sentezlenir.Peptit bağları bir aminoasitin amino grubu ile diğer aminoasitin karboksil grubu arasında su çıkışıyla oluşur(Dehidrasyon sentezi). • Amino asitler yapı ve özellik bakımından birbirinden farklıdır.Aminoasitlerin bir kısmı vucut tarafından yapılabilir(elzem olmayan),bir kısmı ise vucut tarafından yapılamaz (elzem). • Elzem olmayan (Nonesansiyel) aminoasitler: Alanin, Aspartik asit, Serin, Sistin, Sistein, Glutamikasit, Glisin, Trozin, Prolin,Hidroksiprolin. • Elzem (Esansiyel) amino asitler: Leucine (Lösin), Lysine (Lizin), Isoleucine (İzolösin), Valine (Valin), Methionine(Metionin),Phenylalanine (Fenilalanin), Threonine (Treonin), Tryptophane (Triptofan) elzem aminoasitlerdir. Proteinlerin görevleri • Hücrelerin yapımı, yenilenmesi ve düzenli çalışmasını sağlar. • Metabolizma faaliyetlerinin yürütülmesinde katkısı vardır. • Enerji veren besin öğesidir. Bir gram protein 4 kalori enerji verir. • İmmün sistemin (bağışıklık sistemi) güçlenmesini sağlar. • Hücre içi ve dışı sıvılarının dengelenmesi (ozmotik basınç) için gereklidir. • Vücutta asit-baz dengesinin korunmasında önemli görevleri vardır. • Karbonhidrat ve yağlar dan sonra enerji kaynağı olarak kullanılır. Protein metabolizması (Proteinlerin Sindirim Aşamaları) • Ağızda hiçbir kimyasal değişime uğramayan proteinlerin sindirim süreci midede başlar, ince bağırsakta tamamlanır. • Mide öz suyu içerisinde bulunan pepsinojen, hidroklorik asitle(HCI) aktifleşerek pepsin’e (aktif enzim) dönüşür. • Pepsinproteinlerdeki belirli amino asitlere komşu olan bağları hidroliz eder. Böylece proteinler kısmen sindirilir ve küçük polipeptitler(pepton) oluşur. • Süt çocuklarında ise önce süt proteini olan kazein, mide öz suyunda bulunan lap(renin) enzimi sayesinde çökelir (peynirleşir). Daha sonra çökelen kazein üzerine pepsinenzimi etki eder ve kimyasal sindirim gerçekleşir. • Midede proteinler tam olarak sindirime uğramaz. Kimus (besinlerin bağırsağa verilmeden önce dönüştüğü bulamaç hali), mide kapısından ince bağırsağa geçer. Kimusun ince bağırsağa teması sonucu mukozadan entorokinaz enzimi salgılanır. • Enterokinaz,pankreas salgısı olan tripsinojeni aktifleştirerek tripsine dönüştürür. • Tripsinde yine bir pankreas salgısı olan kimotripsinojeni aktifleştirerek kimotripsine dönüştürür. • Midede parçalanamayan ya da kısmen parçalanmış proteinler ince bağırsak boşluğundaki tripsin ve kimotripsin enzimleri ile daha küçük polipeptitlere parçalanır. • Bu polipeptitler pankreastan salgılanan karboksipeptidaz ve ince bağırsaktan salgılanan aminopeptidaz enzimleri tarafından sırasıyla karboksil (-COOH) ve amino NH2) uçlarından hidroliz edilir. • Sonunda tripeptitler, dipeptitler ve aminoasitler’den oluşan bir karışım ortaya çıkar. Bu karışımda bulunan dipeptid ve tripeptitler ise dipeptidaz ve tripeptidaz enzimleri ile amino asitlere parçalanır. Protein Kaynakları • Hayvansal protein kaynakları: Yumurta, etler, süt ve süt ürünleridir. • Bitkisel protein kaynakları: Soya fasulyesi, fasulye, nohut, mercimek, bezelye, bakla , kuru baklagiller ve susam, yer fıstığı ceviz, fındık gibi yağlı tohumlar da proteince zengindir. Günlük Protein ihtiyacı Protein ihtiyacı bireyin yaş, cinsiyet, fiziksel aktivite ve özel durumuna göre değişiklik gösterir. Örneğin; • 1 yaş için Kg başına 2.1 gram,10 yaş için Kg başına 1.35 g, Yetişkinler için Kg başına 1 g yeterlidir. Erken doğmuş prematürelerde ise kilogram başına 4 gram protein gerekebilir. • Bazı durumlarda ise protein ihtiyacı artar. (Gebelik ve emziklilikte 6-15 g eklenir,Hastalıklarda özellikle yanıklarda,Enerji dengesinin iyi olmadığı durumlarda). Kişinin günlük protein ihtiyacı hesaplaması : • Günlük protein ihtiyacı (gram) = Ağırlık (kg) x 1 gram Örneğin, 65 kg ağırlığındaki bir kişinin günde 65 (kg) x 1 (g) = 65 g protein alması gerekir. Günlük enerji ihtiyacı hesaplaması : • 30 yaşına kadar : Ağırlık (kg) x 30 kcal • 30 yaşından yukarı : Ağırlık (kg) x 30 kcal – 100 (her 10 yıl için) • Günlük enerji ihtiyacının % 10 –15 i proteinlerden karşılanır. • Örneğin, günlük enerji ihtiyacı 1750 kalori olan bir kişi bunun ortalama % 15’ini proteinlerle karşılayacak olursa ; • 1750 x 15/100 = 262 kcal, • Proteinlerin 1 gramı 4 kalori enerji verdiğine göre 262/4=65.5 g protein alması yeterlidir. Protein Yetersizliği • Yeterli miktarda protein alınmadığı zaman,proteinlerin vucuttaki görevleri yerine getirilemez. • Büyüme ve gelişme döneminde (çocukluk çağı) yetersiz ve/veya düşük kalite protein alınması önemli sağlık sorunlarına neden olur. • Çocukta büyümenin durması,ilk belirtilerden kabul edilir. • Kuvaşiorkor hastalığı : Proteinin yetersiz alınmasına karşın, kalorisi yüksek olan şeker, nişasta ile beslenenlerde görülür. • Marasmus hastalığı : Kalorinin proteine göre daha kısıtlı alınması durumunda oluşur. • Zeka geriliği : 0-6 yaş arası eksik protein alımı henüz beyin gelişiminin tamamlanmadığı devre olduğundan zeka geriliklerine yol açabilir. • Siroz :Protein yetersizliklerinde karaciğer hücrelerinin yenilenmemesine bağlı olarak gelişebilir. Fazla Proteinin Zararları • Proteinler depo edilmezler. Fazla protein yağa dönüşerek depo edilirler. • Hayvansal protein kaynakları katı yağ ve kolesterol içermektedir.Bu yiyeceklerin fazla tüketilmesi ileri yaşlarda Kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini artırır. • Proteinlerin parçalanması sonucu artık maddelerin (ürik asit) atımı böbrekler yoluyla olduğundan fazla protein alımı özellikle sporcularda su kaybına yol açar. • Fazla protein vücudun kalsiyum atımını hızlandırır. Karbonhidratlar (CH2O) Vucuda enerji sağlayan, karbon(C), hidrojen(H) ve oksijen(O)’atomlarından oluşmuş organik moleküllerdir. Karbonhidrat insan ve hayvan vücudunda glikojen , bitkilerin yapısında nişasta ve selüloz olarak bulunmaktadır. Karbonhidratların sınıflandırılması • Kaynaklarına, • Moleküllerinin büyüklüğüne ve molekülde bulunan basit şeker ünitelerinin sayısına, • Reaktif gruplarına ve Karbon zincirinin uzunluğuna vb. çok çeşitli şekilde sınıflandırılırlar. Kaynaklarına göre sınıflandırma • Bitkisel karbonhidratlar:Tüm şeker çeşitleri,nişasta,selüloz • Hayvansal karbonhidratlar:Süt şekeri,kan şekeri,glikojen olarak sınıflandırılırlar. Moleküllerinin büyüklüğüne göre sınıflandırma KARBONHİDRATLAR MONOSAKKARİTLER Basit şekerler DİSAKKARİTLER HEKSOZLAR SAKKAROZ ALDOZLAR MALTOZ KETOZLAR LAKTOZ POLİSAKKARİTLER NİŞASTA SELÜLOZ GLİKOJEN Monosakkaritler (C6H12O6) • Basit Karbonhidratlardandır. Tek şeker molekülü içerirler.Vücutta genellikle glikoza dönüşerek kullanılır. Tatlıdır. Suda kolayca erir. Sindirimleri kolaydır. Hemen kana karışırlar. • Doğada en çok bulunan HEKSOZLAR’dır. Yapısında 6 karbon vardır. ALDOZLAR (Glikoz ,mannoz ,galaktoz, riboz, eritroz) ve KETOZLAR (Fruktoz,riboloz,eritroloz) önemli monosakkarit gruplarıdır. Disakkaritler ve oligosakkaritler • Disakkaritler; İki monosakkaritin birleşmesiyle oluşan karbonhidratlardır. Suda kolayca emilir. Sindirim kanalında, yapılarını oluşturan monosakkaritlere parçalanarak kana emilir ve vücutta kullanılır. • Oligosakkaritler; Üç ile altı arasında monosakkaritin birleşerek dehidrasyonu (su açığa çıkması) ile meydana gelirler.Beslenmede önemli yeri olan disakkaritler; Sükroz (Sakkaroz) ve Laktoz (galaktoz) dur. Polisakkaritler • Bir çok monosakkaritin glikosit bağı ile birleşerek oluşturdukları karbonhidratlardır. • Polisakkaritler, depo polisakkaritler ve yapısal polisakkaritler olarak ikiye ayrılır. Karbonhidratların sindirimi • Monosakkaritler:Sindirim sisteminde doğrudan ince bağırsaktan emilirler. • Disakkaritler:Disakkaridaz enzimi ile monosakkaritlere ayrışarak emilirler. • Polisakkaritler (nişasta): Amilaz enzimi ile disakkaritlere, disakkaridaz enzimi ile monosakkaritlere ayrışarak emilirler Karbonhidratların sindirimi (1) • Karbonhidratların sindirimi ağızda başlar. Tükürükte bulunan amilaz enzimi nişasta ve glikojen üzerine etki ederek bu molekülleri parçalar. Sonuçta kısa zincirli bir polisakkarit olan dekstrin ve iki glikoz molekülünden oluşan maltoz oluşur Nişasta + Su Maltoz + Dekstrin (2) • Ağızda başlamış olan karbonhidrat sindirimi pankreastan salgılanan amilaz enzimi ile ince bağırsakta devam eder. Pankreastan salgılanan ve tükürüktekinden daha etkili olan amilaz enzimi ağızda sindirilemeyen nişasta ve glikojenionikiparmak bağırsağında maltoz ve dekstrine parçalar. Glikojen + Su Maltoz + Dekstrin (3) • İnce bağırsak mukozasından salgılanan sakaroz (sükroz), maltaz ve laktaz enzimleri sakaroz, maltoz ve laktozu monomerlerine ayırır. Ayrıca dekstrinaz enzimide dekstrini glikoz moleküllerine parçalar. Böylece karbonhidratların sindirimi ince bağırsakta tamamlanmış olur. Sakkaroz + Su Maltoz + Su Laktoz + Su Dekstrin + (n-1)Su Glikoz + Fruktoz Glikoz + Glikoz Glikoz + Galaktoz n Glikoz Karbonhidratların Görevleri • Vücuda enerji sağlarlar. • Beyinin tek kullandığı enerji kaynağı glikozdur. Bu nedenle beynin fonksiyonları için glikoz sağlanılması zorunludur. • Asidosiz ve Ketosiz’i önleyicidirler (antiketojeniktirler). • Enerji kaynağı olarak yağların kullanımını engeller. • Protein ihtiyacını azaltır. Yeterli miktarda alınan karbonhidrat proteinlerin enerji için kullanılmasını önler. • Vücudun su ve elektrolit dengesinin sağlanmasına yardımcıdır. • Karbonhidratlar ve metabolizma ara ürünleri vucutta çeşitli maddelerin sentezinde kullanılır. • Bitkisel besinlerde bulunan posa(selüloz, hemiselüloz, lignin gibi) bağırsağın boşalmasını kolaylaştırır. Sayın Eğitimcilerimiz sunumların tamamına ulaşmak için yayınevimiz ile irtibata geçebilirsiniz. Atlas Sağlık Yayınları Gsm : 533 745 49 44/ bilgi@asmlyayin.com