DENİZDE KURTARMA

advertisement
DENIZDE
DENİZDE KURTARMA
KURTARMA
MÜLTECİ VE GÖÇMENLERİN DENİZDE
KURTARILMASI UYGULAMALARI KİTAPÇIĞI
Photo: © Marius Remøy
Fotoğraf:: © Marius Remøy
AT SEA
MÜLTECİ VE GÖÇMENLERİN DENİZDE
KURTARILMASI UYGULAMALARI KİTAPÇIĞI
GİRİŞ
Deniz yoluyla seyahat eden göçmen ve mülteciler yeni bir olgu
değildir. Dünyanın her yerindeki çaresiz insanlar, uzun zamandır
denize çıkmaya uygun olmayan gemi ve diğer araçlarda hayatlarını
riske atıyorlar. Bazıları iş için, bazılarıysa daha iyi yaşam şartları
veya eğitim fırsatları aradığı için bunu yapıyor. Diğerleriyse
işkenceye, çatışma tehlikesine, ve yaşamlarını, özgürlüklerini veya
güvenliklerini tehdit eden diğer faktörlere karşı uluslararası koruma
talebinde bulunuyorlar. Bu da genellikle kaderlerini, vicdansız,
sabıkalı insan kaçakçılarına teslim etmeleri anlamına geliyor.
Tehlikeli şartlarda seyahat etmek zorunda kalmalarına ek olarak,
birçoğu bu yolculuk sırasında sömürü, istismar ve şiddete maruz
kalıyor.
Denizde zor durumda kalan bir kişiye yardım etmek için, tüm dünyadaki
arama kurtarma (SAR) hizmetleri, büyük ölçüde uluslararası deniz
taşımacılığına bağlıdır.
Günümüzde, olumsuz durum sinyalleri uydu ve karasal iletişim
teknikleriyle hızlı bir şekilde, hem kıyıdaki arama kurtarma yetkililerine
hem de en yakındaki gemilere iletilebilmektedir. Böylece, kurtarma
operasyonu hızlı ve koordineli bir şekilde gerçekleştirilebilir.
Yine de, arama ve emin bir yerde karaya çıkarma operasyonlarının
karmaşıklığı, her biri uluslararası denizcilik hukuku tarafından
belirlenmiş olan özel yükümlülüklere sahip, çok farklı birçok aktörün ve
mülteci ve insan hakları hukuku gibi diğer uluslararası hukuk
kurumlarının da birlikte çalışması anlamına gelir.
Kurtarma başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğinde bile, göçmen ve
mültecilerin karaya çıkarılmasıyla ilgili devletlerin, anlaşmaya
varmasında problemler çıkabilmektedir. Bu problemlerin farkına varan
Uluslararası Denizcilik Örgütü’ne (IMO) üye devletler, 2004’te ilgili
Fotoğraf:: © UNHCR / A.
denizcilik anlaşmalarının iki tanesinde düzeltme yaptılar.1 Kaptanların destek verme
zorunluluğunu tamamlayıcı bir şekilde, Üye devletler de, denizde kurtarılan
kişilerin en kısa zamanda güvenli bir yerde karaya çıkarılmasını koordine etme
ve bu konuda işbirliği yapma yükümlüğü taşımaktadır.
Bu kitapçık, Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), Uluslararası Deniz Ticaret Odası (ICS)
ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) tarafından ortak bir
çalışmayla hazırlanmıştır. Kaptanlar, gemi sahipleri, hükümet yetkilileri, sigorta şirketleri ve
denizde kurtarma durumlarında rol oynayan diğer ilgili aktörleri hedef almaktadır. İlgili
hukuki koşullar, kurtarılan kişilerin hızlıca karaya çıkarılmasını güvence altına almak için
uygulanabilir prosedürler ve özellikle mülteci ve sığınma talebinde bulunan kişilerin özel
ihtiyaçlarının karşılanması için önlemler alınması konularında rehberlik eder.
1
Denizde Can Emniyeti Uluslararası Sözleşmesi 1974; ve Denizde Arama ve Kurtarma
Sözleşmesi 1979. Mayıs 2004'te yapılan düzeltmeler, 1 Temmuz 2006'da yürürlüğe girmiştir.
3
HUKUKİ
ÇERÇEVE
ULUSLARARASI
HUKUKTA, İLGİLİ
YÜKÜMLÜLÜKLER
VE TANIMLAR
ULUSLARARASI DENİZCİLİK HUKUKU
Kaptanın Yükümlülükleri
Kaptan, zor durumdaki kişilere milliyetlerine, hukuki statülerine veya
içinde bulundukları şartlara bakmaksızın yardım etmekle yükümlüdür.
Bu eskiden beri uygulanan, uluslararası hukukta önemli bir yere sahip
bir denizcilik geleneğidir. Bu yükümlülüğe uymak, denizcilik aramakurtarma hizmetlerinin dürüstlüğünü korumakta çok önemli bir yere
sahiptir. Bu, diğer metinlere ek olarak, iki temel metine dayanır:
1982 BİRLEŞMİŞ MİLLETLER DENİZ HUKUKU SÖZLEŞMESİ
gereğince;
(UNCLOS)
‘Her devlet kendi bayrağını taşıyan bir geminin kaptanından, gemi mürettabat
ve yolcular için ciddi bir tehlike oluşturmadan, aşağıdaki hususları
gerçekleştirmesini talep edecektir:
a) denizde kaybolma tehlikesi içerisinde bulunan her kişiye yardım etmek;
b) yardım ihtiyaçlarından haberdar edildiği takdirde, tehlikede bulunan kişileri,
kendisinden makul olarak beklenebilen ölçüde ve mümkün olduğu kadar çabuk
kurtarmaya gitmek’ (Madde 98(1)).
4
Fotoğraf: © Christian Remøy
1974 DENİZDE CAN EMNİYETİ ULUSLARARASI SÖZLEŞMESİ
(SOLAS) gereğince,
‘İnsanların tehlikede olduğuna dair herhangi bir kaynaktan bir tehlike
mesajı alan ve yardım edebilecek bir mevkide bulunan denizdeki bir
geminin kaptanı, tehlikedeki insanlara yardımda bulunmak üzere,
mümkün olan durumda onları veya arama ve kurtarma birimini,
hareketi konusunda bilgilendirmek2 suretiyle, mümkün olan en yüksek
süratle ilerleyecektir.’ (SOLAS Bölüm V/ Kural 33.1).
‘Sinyal’ kelimesi, 2004 Mayıs Düzeltmeleri’nin bir parçası olarak, ‘bilgilendirmek’ kelimesiyle
değiştirilmiştir. 5
2
Hükümet ve Kurtarma Koordinasyon
Merkezleri’nin (RCC) Yükümlülükleri
Çok sayıda denizcilik anlaşması, Taraf Devletlerin sorumluluk
sahalarında tehlikeli bir durum söz konusu olduğu zaman tehlike
iletişimi, koordinasyonu ve kendi kıyılarına bitişik deniz alanlarında
tehlike içinde bulunan kişilerin kurtarılmasını sağlamak için, gerekli
düzenlemeleri güvence altına almak amacıyla yükümlülüklerini
tanımlamıştır:
UNCLOS gereğince, sahili bulunan bütün devletler
‘… deniz ve hava güvenliğini sağlamak üzere uygun ve etkili bir
sürekli arama ve kurtarma servisinin kurulmasını ve işleyişini
kolaylaştıracak ve gerektiği takdirde bu amaçla komşu devletlerle
bölgesel düzenlemeler çerçevesinde işbirliğinde bulunacaktır’
(Madde 98(2)).
Fotoğraf: © UNHCR / F. Noy / May
DENİZDE CAN EMNİYETİ ULUSLARARASI SÖZLEŞMESİ (SOLAS)
gereğince tüm Taraf Devletler;
‘… kendi sorumluluk sahaları içindeki tehlike haberleşmesi ve
koordinasyonu ile, kendi kıyılarına bitişik deniz alanlarında tehlike içinde
bulunan insanların kurtarılması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını
sağlamayı üstlenmiştir. Söz konusu düzenlemeler, arama ve kurtarma
tesislerinin kurulması, işletilmesi ve idame ettirilmesi gibi hususlardan
uygun ve uygulanabilir olanlarını içerecektir…’ (SOLAS Bölüm V/7).
Buna ek olarak, DENİZDE ARAMA VE KURTARMA ULUSLARARASI
SÖZLEŞMESİ 1979 (SAR) gereğince Taraf Devletler,
‘… denizde tehlike içinde olan her kişiye yardım sağlanmasını … kişinin
milliyetini, statüsünü veya içinde bulunduğu şartları dikkate almaksızın
garanti edecektir’ (Bölüm 2.1.10) ve ‘… ilk tıbbi veya diğer ihtiyaçlarını
karşılayacak ve onları emniyetli bir yere götürecektir’ (Bölüm 1.3.2).
7
ULUSLARARASI MÜLTECİ HUKUKU
Eğer denizde kurtarılan insanlar, mülteci veya sığınmacı olduklarını
iddia ediyorlarsa, veya belli bir yerde karaya çıkarılacak olduklarında
herhangi bir şekilde işkence ya da kötü muameleye maruz kalmaktan
korktuklarını ifade ediyorlarsa, uluslararası mülteci hukukunun
öngördüğü ilkeler uygulanmalıdır. Kaptan, kurtarılan kişilerin statüsünü
belirlemekle görevli değildir. Bazı temel tanımlarla birlikte,
Hükümetlerin ve Kurtarma Koordinasyon Merkezleri’nin temel
yükümlülükleri aşağıda belirtilmiştir.
MÜLTECİLERİN STATÜSÜNE
MÜLTECİ’yi şöyle tanımlar:
İLİŞKİN
1951
SÖZLEŞMESİ,
‘. . . ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi
düşünceleri yüzünden zulme uğrayacağından, haklı sebeplerle
korktuğu için vatandaşı3 olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin
korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle
yararlanmak istemeyen her şahıs’ (Madde 1A(2)).
Sığınma talebinde bulunan kişi, uluslararası koruma talebinde
bulunan ve iddiası henüz nihai bir karara bağlanmamış kişidir. Her
sığınma talebinde bulunan kişi sonunda mülteci statüsünü elde etmez.
Mülteci statüsü, ‘açıklayıcı’ bir statüdür - diğer bir deyişle, mülteci
statüsünü belirlemek bir kişiyi mülteci yapmaz, ama onun bir mülteci
olduğunu kabul eder.
3
8
Veya, devletsiz kişiler için, daha önce yaşanılan ülke.
MÜLTECİLERİN STATÜSÜNE İLİŞKİN 1951 S Ö Z L E Ş M E S İ
mültecilerin ve sığınma talebinde bulunan kişilerin her ne şekilde
olursa olsun sınırdışı edilmesini veya hayatlarının tehdit altında
olacağı bir ülkeye iade edilmesini yasaklar:
‘ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya
siyasi fikirleri dolayısıyla hayatı ya da özgürlüğü tehdit
altında olacak ülkelerin sınırlarına’ Madde 33(1)).
Bu, kişinin sadece kaçtığı ülkeyi değil, benzer bir tehditle karşı karşıya
kalacağı herhangi bir başka bölgeyi de içerir.
Mültecilerin Statüsüne İlişkin 1951 Sözleşmesi’nin ‘mülteci’ tanımı
kriterlerine uymayan fakat işkence veya diğer ciddi insan hakları
ihlallerinden korkan veya silahlı çatışmadan kaçan kişiler de
kurtarıldıktan sonra belli bir yere geri gönderilmeye (‘refouler’) karşı
diğer uluslararası veya bölgesel insan hakları veya mülteci hukuk
araçları tarafından korunur.4
4 Örneğin, onarılamaz zarar riski olduğuna inanmak için önemli sebepler olduğu durumlarda, bir kişiyi geri
göndermeme yükümlülüğü, uluslararası insan hakları hukukuna dayanır (örn. Kişisel ve Siyasal Haklar 1966
Sözleşmesi’nin. 6 ve7. Maddeleri ). İşkence ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani veya Küçültücü Muamele veya
Cezaya Karşı 1984 Sözleşmesi, kişinin geri gönderilmesi durumunda işkenceye maruz kalacağı tehlikesi
olduğuna inanmak için güçlü sebepler mevcutsa, geri göndermeyi açık ve net bir şekilde yasaklar. Afrika Birliği
Örgütünün (ABÖ) Afrika’da Mülteci Sorununun Bazı Veçhelerini Belirleyen 1969 Sözleşmesi, bir kişinin
hayatının, fiziksel bütünlüğünün veya özgürlüğünün, işkence, dış şiddet, işgal yabancıların istilası veya kamu
düzenini ciddi biçimde etkileyen olaylar sebebiyle tehdit altında olacağı bir bölgeye geri gönderilmesini
yasaklar.
9
PROSEDÜR
REHBERİ
DENİZDE KURTARMA
OPERASYONUNDA
YER ALAN ÇEŞİTLİ
GRUPLARIN
YAPMASI GEREKEN
EYLEMLER ÜZERİNE
TEMEL REHBER
KAPTANIN YAPMASI GEREKENLER
Denizde tehlike içinde olan kişilere destek sağlaması veya başka bir
yere yönlendirmesi istendiğinde; geminin Kaptanı mümkünse:
è Kurtarma operasyonu için geminin donanımının ve hayatkurtarma araçlarının uygun olup olmadığını belirlemelidir;
è Kurtarma operasyonu için özel bir düzenleme, ilave ekipman
veya destek gerekip gerekmeyeceğini belirlemelidir;
è Mürettebat ve geminin sahibi/operatörünü korumak için
gerekli plan ve prosedürleri uygulamalıdır;
è Geminin sahibini/operatörünü ve gidilecek bir sonraki limandaki
görevliyi kurtarma operasyonuyla ilgili bilgilendirmelidir.
Denizde insanları kurtarırken, destek veren geminin Kaptanı, talep
üzerine, arama kurtarma bölgesinden sorumlu Kurtarma Koordinasyon
Merkezi’ne (RCC) mümkünse aşağıdaki spesifik bilgileri aktarmalıdır:
è destek veren geminin detayları: ismi, bayrağı ve kayıtlı olduğu
liman; geminin sahibinin/operatörünün ve bir sonraki liman
temsilcisinin ismi ve adresi; teknenin pozisyonu, maksimum hızı,
ve durulması planlanan bir sonraki liman; mevcut güvenlik ve
emniyet durumu, ve gemideki ilave kişilere karşı geminin
dayanıklılığı;
10
Fotoğraf: © UNHCR / A. D’Amato
è Kurtarılan kişilerin detayları: toplam sayı; isim, cinsiyet, ve yaş;
gözle görülebilir sağlık durumu (her türlü, özel tıbbi ihtiyaçları
da dâhil olarak);
è Kaptan tarafından gerçekleştirilmiş ya da gerçekleştirilmesi planlanan
eylemler;
è Kaptanın, kurtarılan kişilerin yaşamlarının veya güvenliklerinin
tehlikede olduğu bir yere çıkarılmaması veya aktarılmaması
gerektiğinin bilinciyle tercih ettiği bir düzenleme ve karaya
çıkarmak için uygun gördüğü yer;
è Destek veren geminin ihtiyacı olan her türlü yardım (gemi
ekipmanı, mevcut işgücü, malzeme stoklarının sınırlılığı ve
özellikleri sebebiyle); ve
è Her türlü özel şart (örn. navigasyon güvenliği,
zamanında varması gereken kargo).
hava şartları,
Denizde tehlike içinde bulunan kişileri taşıyan kaptanlar, onlara
geminin kapasitesi dâhilinde insanî bir şekilde davranmalıdır.
Eğer kurtarılan kişiler, sığınma talebinde bulunduklarını veya
mülteci olduklarını, veya belirli bir yerde karaya çıkarlarsa işkenceye
veya kötü muameleye maruz kalmaktan korktuklarını ifade ederlerse,
Kaptan5, kurtarılan kişilere kendisinin sığınma talebini alma,
değerlendirme ya da belirleme konularında bir yetkisi olmadığını
anlatmalıdır.
5
11
Devlet kontrolündeki gemilerin Kaptanlarının, uluslararası mülteci yasasının şart koştuğu
ve burada ele alınmayan ilave yükümlülükleri vardır.
Fotoğraf: © İtalyan Donanması için Massimo Sestini
HÜKÜMETLER VE KURTARMA
KOORDİNASYON MERKEZLERİ (RCC)
TARAFINDAN YAPILMASI GEREKENLER
Hükümetler, denizde mahsur kalmış kişilere yardım eden gemilerin
Kaptanlarını, geminin planlanan yolculuğundan minimum sapmayla
görevlerini yerine getirmeleri için koordine etmeli ve onlarla işbirliği
yapmalı ve mümkün olan en kısa zamanda karaya çıkarma
operasyonunu organize etmeli.
è Denizde Kurtarılan İnsanlara Yardım Usullerini Gösteren Rehberde
belirtildiği gibi,6 kurtarılan kişilerin bulunduğu arama kurtarma
bölgesinden sorumlu Hükümet temel olarak, emniyetli bir yer
sağlamakla veya böyle emniyetli bir yerin sağlandığını garanti
altına almakla sorumludur.
è İlk temasa geçilen Kurtarma Koordinasyon Merkezi (RCC),
yardımın verildiği bölgeden sorumlu RCC yetkilisine vakayı
transfer etme girişimlerini hemen başlatmalı. Yardıma ihtiyaç
duyulan Arama Kurtarma Bölgesi yetkilisi durumdan haberdar
edildiğinde,
6 MSC.167(78) no’lu karar.
o RCC hemen kurtarma çabalarını koordine etme sorumluluğunu
üstlenmelidir çünkü kurtarılan kişiler için emniyetli bir yer ayarlama
gibi ilgili sorumluluklar, temel olarak o bölgeden sorumlu Hükümete
aittir. Fakat ilk RCC, ilgili RCC veya bir diğer yetkili merci
sorumluluğu üstlenene kadar vakayı koordine etmekle sorumludur.
è Emniyetli yer, kurtarma operasyonlarının sonlanması beklenen
ve kurtarılan kişilerin hayat emniyetinin artık tehdit altında
olmadığı, temel insanî ihtiyaçlarının (gıda, barınacak yer ve
tıbbi ihtiyaçlar) karşılanabileceği ve kurtarılan kişilerin bir
sonraki veya son varacakları yere gitmeleri için gerekli ulaşım
planlarının yapılabileceği yerdir.
è Destek veren bir gemi geçici bir emniyet durağı olarak hizmet
etse de, alternatif düzenlemeler yapılır yapılmaz bu
sorumluluğu sona erer.
è Kurtarılan sığınma talepçileri ve mültecilerin, yaşamlarının ve
özgürlüklerinin tehlike altında olduğu yerlerde karaya
çıkarılmalarından kaçınılmalıdır.
13
è
Kurtarılan kişilerin menşei ülkelerinin tespiti ve statü
değerlendirmesi gibi, tehlike altındaki kişilere destek vermenin
ötesine geçen hiçbir işlem ve prosedürün verilecek desteği
aksatmasına veya gereksiz yere karaya çıkarma zamanını
geciktirmesine izin verilmemelidir.7
è RCC’ler, her türlü arama kurtarma durumuna karşılık verebilmek
için, gerçekleştirecekleri operasyonlar ve koordine edecekleri
düzenlemelerle ilgili mevcut planlara (varsa kurumlar arası veya
uluslararası planlar ve sözleşmelere) etkili bir şekilde sadık
kalmalıdırlar. Bu arama kurtarma durumlarından en önemlileri:
denizden kurtarma operasyonları; kurtarılan kişilerin gemiden karaya
çıkarılması; kurtarılan kişilerin emniyetli bir yere götürülmesidir. Diğer taraftan,
RCC’ler, kurtarılan kişiler hâlâ destek veren gemideyken ve bu tip sorunlar
çözülmeye devam edilirken, kurtarılan kişilerin milliyetleri, statüleri veya içinde
bulundukları durumla ilgili çalışmalar; geçici kalacak yer ayarlama; ve
mümkün olan en kısa zamanda gereksiz gecikmeleri, finansal yükü veya
denizdeki kişilere destek sağlamanın sebep olabileceği diğer engellerden
kaçınarak diğer birimlerle (gümrük, sınır kontrolü ve göçten sorumlu
yetkililer; gemi sahibi; veya bayrak Devleti) işbirliği içinde olup geminin
mümkün olan en kısa zamanda serbest kalmasını sağlamalıdır.
RCC’ler ve diğer Devlet temsilcileri ve hizmetlerinin olduğu kadar,
Devlet kontrolündeki gemilerin de (örneğin sahil güvenlik ve savaş
gemileri) uluslararası mülteci hukuku (en önemlisi, geri gönderme
yöntemine başvurmama veya buna izin vermeme yükümlülüğü)
gereğince uluslararası denizcilik hukuku tarafından da bağlayıcılığı
olan doğrudan yükümlülükleri vardır.
7
Bir kişinin mülteci olup olmadığını değerlendirmeye yönelik, kişilerin menşei ülkelerinin
tespiti veya statü belirleme prosedüreleri hiçbir şart altında denizde gerçekleştirilmemelidir.
Fotoğraf: © İtalyanDonanması için Massimo Sestini
EK FAKTÖRLER
Kurtarılan kişiler arasında sığınma talebinde bulunan kişiler veya
mülteciler bulunabilir. Bu sebeple, aşağıdakileri garanti altına almaya
özen gösterilmelidir:
è kurtarılan kişilerin karaya çıkarılması için yapılan düzenlemeler,
onların işkenceye veya kötü muameleye maruz kalacakları bir
yere geri gönderilmeleriyle sonuçlanmaz ve
è olası sığınma talepçileri veya mültecilere ait kişisel bilgiler geldikleri
ülkenin yetkilileriyle veya zarar görme riski olduğunu iddia ettikleri ve
kaçtıkları hiçbir ülkeyle, veya o ülkelerin yetkililerine bu bilgiyi
aktaracak hiçbir kişiyle paylaşılmaz.
Uluslararası veri koruma ilkeleri, kişisel bilginin paylaşılmasında
rehberlik etmelidir.8
Sığınma talepçisi veya mülteci olma ihtimali olan kurtarılan kişilerin
tedavisi veya karaya çıkarılması için gerekli adımların atılmasıyla ilgili
anlaşmaya varılamıyorsa, BMMYK’le bağlantıya geçilmelidir.
Sığınma talepçileri ve mülteciler BMMYK ile bağlantıya geçme hakkına
sahiptir. Bu genellikle karaya çıkarma gerçekleşir gerçekleşmez yapılır.
8
Bakınız örn. Elektronik Kişisel Veri Dosyalarının Düzenlemesi için Rehber, BM Genel Kurulu Kararı
A/RES/45/95 14 Aralık 1990.
15
ULUSLARARASI KURUMLAR
VE ÖNEMLİ İRTİBAT BİLGİLERİ
Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO), güvenli,
emniyetli ve verimli deniz taşımacılığı ve
gemilerin sebep olduğu kirlililiği önlemekle
sorumlu Birleşmiş Milletler birimidir.
+44 207 735 7611
www.imo.org
info@imo.org
RCC’lerin detaylarına GISIS’e ait
https:gisis.imo.org adresinden erişilebilir. GISIS,
IMO Sekreterliği tarafından toplanıp seçilmiş
verilere halkın erişimini sağlar.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK),
Sığınma talebinde bulunan kişiler, mülteciler, devletsiz
kişiler ve bu büroyu ilgilendiren diğer kişilere uluslararası
koruma ve destek verme ve Hükümetlerle birlikte
çalışarak bu kişilerin zor durumuna çözüm bulma işiyle
görevlendirilmiş birimdir. BMMYK aynı zamanda
Hükümetlerin uluslararası mülteci hukuku çerçevesinde
sahip oldukları yükümlülüklerini yerine getirirken onları
denetlemekle ve onlara destek vermekle sorumludur.
1951 Mülteci Anlaşması’na Taraf Devletler, Yüksek
Komiser’le işbirliği halinde olmakla yükümlüdür.
+41 22 739 8111
www.unhcr.org
BMMYK saha ofislerine ait irtibat detaylarına
www.unhcr.org/contact adresinden ilgili ülkeyi
seçerek ulaşılabilir.
Uluslararası Deniz Ticaret Odası (ICS) deniz
taşımacılığı üzerine çalışan, tüm sektör ve ticaret
kollarındaki gemi sahiplerini ve operatörlerini temsil
eden ana uluslararası ticaret derneğidir. ICS,
uluslararası deniz taşımacılığını
etkileyebilecek tüm teknik, hukuki, iş
meseleleri üzerine faaliyet gösterir.
+44 20 7090 1460
www.ics-shipping.org
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği
(BMİHYK)
Tüm insanların mevcut insan haklarından
eksiksiz bir şekilde yararlanması ve bu hakların
tamamen uygulanmasını yaymak ve korumak için
ve evrensel olarak kabul edilmiş insan hakları
normlarını güvence altına almak için çalışır.
www.ohchr.org
Uluslararası Göç Örgütü (IOM), insani ve düzenli
göçün, göçmenlere ve toplumlara fayda
sağladığı ilkesine bağlıdır. Göçü yönetme, göç
meselelerinin daha ileri düzeyde anlaşılması
ve insan onuru ve refahını savunma
konularında destek sağlamak için Uluslararası
topluluk mensubu ortaklarıyla birlikte çalışır.
www.iom.int
Hukuki İlişkiler Müdürlüğü (OLA), Okyanus
İlişkileri ve Denizcilik Hukuku Birimi
UNCLOS’un daha yaygın bir şekilde
benimsenmesi ve Devletler tarafından bu
anlaşmanın maddelerinin daha eşit ve tutarlı
bir şekilde uygulanması konularında çalışır.
www.un.org/depts/los
doalos@un.org
Ocak 2015
Bu rehber, 2006’da yayınlanan bir önceki versiyonun
güncel bilgilerle yenilenmiş halidir.
Bu rehber, Koyler Fonu’nun verdiği
maddi destek sayesinde
yayınlanabilmiştir.
Layout&design: BakOS DESIGN
Download