DNA_Replikasyonu_RNA_Transkripsiyonu_Protein_Sentezi400

advertisement
DNA REPLİKASYONU
Prof.Dr. Hüseyin SÖNMEZ
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Biyokimya Anabilim Dalı
• DNA genetik bilginin depolandığı biyolojik makro
•
•
•
moleküldür.
Prokaryotlarda hücrenin diğer komponentleri ile birlikte
bulunur.
Ökaryotlarda ise nükleus içinde yer alır ve nükleus zarı
ile diğer hücresel komponentlerden ayrılmıştır.
Ökaryotlarda DNA proteinlere bağlı olarak kromatin adı
verilen yapılar oluşturur.
• DNA çok sayıda deoksiribo nükleotid birimlerinin
•
•
•
birleşmesinden oluşur.
Nükleotidler azotlu baz, pentoz şekeri ve fosfat
grubu olmak üzere 3 grubu içerir.
Azotlu bazlar pürin ve pirimidin olarak 2 tiptir.
Pentoz şekeri ise deoksiribozdur
• DNA’nın 2 polinükleotid zincirinden oluşan sarmal
heliks yapısı 1953’de Watson ve Crick tarafından ortaya
çıkarıldı.
• Heliks yapısında yer alan 2 polinükleotid zincirin bazları
arasında oluşan hidrojen bağları ile birleşir.
• Bir merkez eksen etrafında kıvrılarak ikili sarmal yapıyı
meydana getirir.Polinükleotid zincirinde yer alan 2
nükleotid arasında fosfodiester bağı vardır.
• Her baz çiftinde bir zincirdeki bir pürin diğer
zincirdeki pirimidin ile hidrojen bağları aracılığı ile
birleşir.
• Adenin-timin arasında 2, guanin-sitozin arasında
3 hidrojen bağı oluşur.
• Her iki zincirin bazları düzlemsel yapıdadır ve
düzelemleri eksene diktir.
• Heliks sarmalın bir tam dönüşünde 10 baz çifti
yer alır.
• DNA’nın birbirini tamamlayan iki
komplementer zinciri zıt yönlü yani anti
paraleldir. Bir zincir 5’ Æ3’ yönünde iken
diğeri 3’ Æ 5’ yönündedir.
DNA Replikasyonu’nun Genel Özellikleri
• DNA replikasyonu semikonservatiftir.
• DNA’nın her bir ipliği yeni ipliğin sentezi için bir kalıp
fonksiyonu görür.
• Bu şekilde üretilen iki yeni DNA molekülünde bir yeni
sentez edilen iplik bir de eski iplik yer alır.
• Replikasyonun semi konservatif olduğu Meselson-Stahl
deneyi ile gösterilmiştir.
• DNA replikasyonunda polimeraz enzimleri dışında
20’den fazla enzim, protein görev alır. Tümüne DNA
replikaz sistemi veya Replizom denir.
• DNA replikasyon aşamaları
Başlama safhası
– Replikasyon orjini (leri)’nin belirlenmesi
– Çift iplikli DNA’nın tek iplikli yapı oluşturmak üzere
denatürasyonu
– Replikasyon çatalı oluşumu
Uzama safhası
Sonlanma safhası
Başlama safhası
• DNA polimeraz kalıp olarak sadece tek zincirli DNA
molekülü kullanır.
• Çift sarmal DNA molekülünün replikasyon öncesinde
birbirinden ayrılması gerekir.
• DNA replikasyonu prokaryotlarda replikasyon orijini olarak
adlandırılan özel bir noktada başlar.
• Bu noktada replikasyon çatalı oluşur.
• DNA epilasyonu ökaryotlarda prokaryotların
aksine birçok noktada birden başlar.
• Bu şekilde prokaryot DNA’sına göre çok daha
büyük olan ökaryot DNA’sıın replikasyonu kısa
sürede tamamlanır.
Prokaryotlarda DNA Replikasyonu
• E.coli’de DNA’sı çift iplikli halkasal yapıdadır.
• DNA replikasyonu Ori C olarak adlandırılan replikasyon
merkezinde başlar.Bu merkezin özelliği tekrar eden 2
anahtar dizi içermesidir.
• Birinci dizi 9 baz çiftinin 4 kez tekrar edilmesi, ikinci dizi
13 baz çiftinin 3 kez tekrar edilmesidir.
• Replikasyon merkezinde replikasyonun
başlayabilmesi için DNA’nın iki zincirinin
birbirinden ayrılması ve replikasyon çatalının
meydana gelmesi gerekir.
• Bu amaç için farklı protein ve enzimler fonksiyon
görür.
• Başlama safhasındaki anahtar komponent DnaA
proteinidir.
• 20 civarında DnaA protein molekülünden oluşan bir
kompleks merkezde tekrar eden 9 baz çiftinin
bulunduğu bölgeye bağlanır. Bu işlemde ATP harcanır.
• 13 baz çiftinin bulunduğu bölgede DNA denatüre edilir.
• Bu işlemde ATP ve HU olarak adlandırılan histon
benzeri protein kullanılır.
• Takiben DnaB proteini, DnaC proteinini içeren bir reaksiyon
•
•
•
•
ile denatüre olan bölgeye bağlanır.
DnaB helikaz olarak etki eder ve replikasyon çatalı
oluşturur.
Ayrılmış olan DnaA zincirlerinin her biri “tek zincirli DNA
bağlayıcı protein” olarak adlandırılan SSB proteinleri ile
etkileşir (single stranded binding protein)
Bu proteinler tek zincirli DNA’yı stabilize eder ve
renatürasyonu önler.
Çift sarmalın açılması ile oluşan topolojik gerilim
topoizomeraz (DNA gyrase) tarafından dengelenir.
Uzama safhası
• Bu safhada replikasyon çatalı ile oluşan iki ana zincir
yeni DNA iplikçiklerinin sentezi için kalıp görevi görür.
• Ana zincirleri kalıp olarak kullanıp yeni DNA sentezini
yapacak olan enzim DNA polimerazdır.
• DNA polimeraz bu sentezi 5’Æ3’ yönünde yapabilir.
• E.coli’de 3 tip DNA polimeraz mevcuttur. I, II ve III
tipleri
• DNA replikasyonu polimeraz III tarafından yapılır.
• DNA polimerazın substratları dört
deoksiribonükleotid trifosfattır.
dATP, dCTP, dGTP, dTTP
• DNA polimeraz iki serbest nükleotid arasındaki
reaksiyonu kataliz edemez.
• Polimeraz ancak mevcut bir kalıbın serbest 3’OH
ucuna nukleotid ilavesi yapabilir. Bu ön zincir Primer
olarak adlandırılır.
• Primer DNA polimeraz için bir nukleotidi ilk kabul edici
yer olarak görev yapar.
• Primer, primaz olarak adlandırılan bir enzim tarafından
sentez edilen ve birkaç nukleotidden oluşan bir RNA
parçasıdır.
DNA kalıbı
T
C
G
A
G
C
T
A
3’
OH
Primer
C
G
G
C
G
G
dG TP ÆPPi
OH
• DNA Replikasyonu DNA molekülünün ayrılan iki
zincirinde aynı anda meydana gelir, ancak aynı şekilde
cereyan etmez.
• Bir zincir replikasyon çatalına doğru kesintisiz olarak
kopya edilebilir.
• Diğer zincir ise kısa fragmentler şeklinde sentez edilir
ve bu parçalar daha sonra birleştirilir. Bunlara Okazaki
fragmentleri denir.
• Bir okazaki fragmenti tamamlandığı zaman RNA
primer polimeraz 1 tarafından uzaklaştırılır. Arada
kalan boşluklar DNA ligaz ile doldurulur.
• Ligaz bir iplikçiğin 3’ hidroksil ucu ile diğerinin 5’
fosfat ucu arasında bir fosfodiester bağının
oluşumunu katalizler.
Sonlanma safhası
• E.coli’de DNA’nın iki replikasyon çatalı terminal
bölgede birleşir.
• Bu bölge 20 baz çiftinden oluşur ve Ter. adını alır.
• Bu bölge aynı zamanda TUS (terminus utilization
substance) adlı protein için bağlanma bölgesi içerir
ve replikasyon bu bölgede durur.
Ökaryotlarda DNA Replikasyonu
• Ökaryotik hücrenin siklusu 4 faz içerir
Ökaryot DNA replikasyonu
• Ökaryot hücrelerde DNA replikasyonundaki en belirgin
fark birçok replikasyon orjini içermesidir.
• Ökaryot hücrelerde DNA replikasyonu hücre
döngüsünün S fazında cereyan eder.
• Replikasyon orjinlerine ARS (Autonomusly replicating
sequences) denir.
• S fazı öncesi G1 fazı esnasında bütün ARS dizilerine
bazı özel proteinler bağlanır ve orijin tanı kompleksleri
ÖRL’ler (origin recognition complex) oluşur.
• S fazında özel kinazlar ORC’ye bağlanarak DNA
polimerazın hızlanmasına olanak sağlayan ön
replikasyon komplekslerini oluşturur.
Ökaryot DNA polimerazlar
α
δ
Ε
β
γ
Nükleer DNA replikasyonu
Tamir fonksiyonu
Mitokondrial DNA replikasyonu
• Ökaryotik kromozomlar prokaryotik
kromozomlardan farklı olarak doğrusal yapıdadır.
• Kromozomların ucu telomer olarak adlandırılan
yapılar ile sonlanır.
• Bu durum DNA replikasyonunun sonlanmasında
kesintili zincirde problem yaratır.
• Hücreler normalde yaklaşık 50 kez bölünürler (Hayflick
limiti)
• Bu süreçte telomerler progressif olarak kısalır
• Her hücre bölünmesinde kısalan telomer kritik uzunluğa
gelince hücre bölünmesi durur Æ Yaşlanma ve Ölüm
• Telomeraz denilen enzim aktif olursa hücre büyümeye ve
bölünmeye devam eder
TELOMERAZ
• Ribonukleoprotein yapıda bir revers transkriptazdır
• Kromozom uçlarına telomerik tekrarların eklenmesini
katalizler
TELOMERAZ
• Bazı fetal dokular, germ hücreleri, kök hücre,
replikatif kapasitesi yüksek bazı hücreler (sperm,
ovum, epidermal deri hücresi vb.) ve kanser
hücreleri telomeraz aktivitesi gösterir
• Somatik hücrelerde ise yok veya ölçülemeyecek
kadar düşüktür
• Telomeraz aktivitesi çocuklarda erişkinlere göre
daha yüksektir
DNA (Kromozom) Mutasyonları
• Mutasyonlar başlıca 2 şekilde görülebilir.
1-Kromozom sayısında meydana gelen değişimler
2-DNA’nın nükleotid dizisinde meydana gelen değişiklikler
1-Kromozom sayısında meydana gelen değişimler
Örneğin:
-Diploid genomdan tek kromozom kaybı: Monozami (2n-1)
-Diploid genoma tek kromozom ilavesi
*Trizomi (2n+1)
*Down Sendromu (Kromozom 21)
2-DNA’nın nükleotid dizisinde meydana gelen değişiklikler
-DNA üzerindeki bu tip mutasyonlara DNA replikasyonu ya da
onarımı sırasındaki hatalar, fiziksel ve kimyasal etkenler yol açar.
1-Nokta mutasyonları
Transisyon
Transversiyon
2-Çerçeve kayması mutasyonları
Delesyon
İnsersiyon
Nokta Mutasyonları
• En çok rastlanan tiptir. Tek bir baz çiftinin değişimi ile
meydana gelir.
Transisyon Tip
Bir pürin diğer pürin veya bir
Pirimidin diğer bir pirimidin ile
yer değiştirir O6
GGG Æ AGG
Glisin Arginin
Transversiyon tip
Pürin yerine pirimidin ya da
Pirimidin yerine pürin katılır.
•
•
Çerçeve Kayması Mutasyonları (Delesyon)
DNA yapısına bir baz girmesi veya çıkması ile oluşur.
Normal kodonlarda nükleotid dizisinin okuma çerçevesi
değişir ve amino asid dizilimi kayar.
Liz
AAG
Gln
GAA
Arj
AGA
C
AAG
Liz
AAG
AGA A
Arg
CAG
GAA
AGA
G
AAG
AAG
AA
RNA Transkripsiyonu
• DNA’nın yapısında deoksiribonükleotidlerin doğrusal
dizilimi yer alır.
• Bu dizi genlerin son ürünü olan proteinlerin yapımı için
komut verir.
• Bir DNA kalıbından RNA moleküllerinin
sentezlenmesi işlemine transkripsiyon (okuma) adı
verilmektedir.
• Tüm ökaryotik hücreler 4 tip RNA içerir.
Replikasyon ve Transkripsiyon arasındaki
belirgin farklar
• Replikasyon esnasında tüm DNA molekülü kopyalanır.
•
•
•
•
•
Transkripsiyonda ise her defasında yalnız özel gen ya da gen
grupları transkribe edilir. Bazı DNA bölgeleri ise hiçbir zaman
transkripsiyona uğramaz.
Spesifik baz dizileri transkribe edilecek olan DNA segmentinin
başlangıcını ve sonunu işaretler.
Transkripsiyonda da başlama, uzama ve sonlanma safhaları
vardır.
Transkripsiyon bir primere ihtiyaç göstermez.
DNA’nın yalnız bir iplikçiliği kalıp olarak fonksiyon görür.
Transkripsiyon sonucu sentez edilen molekül ekleme, çıkarma
gibi çeşitli modifikasyonlara uğrar ve fonksiyonel şekle dönüşür.
Prokaryotik Gen Transkripsiyonu
• DNA ikili sarmalının zincirlerinden biri üzerindeki bir bölgeye
•
•
komplementer olan RNA molekülünün sentezlenmesi işlemi RNA
polimeraz enzimi ile yapılır.
Prokaryotik hücreler tek tip RNA polimeraz içerir. Bu RNA polimeraz
farklı RNA tiplerini sentez edebilir.
RNA polimeraz yaklaşık 500 kd büyüklüğünde ve birçok alt üniteden
oluşan kompleks bir enzimdir.
Halo
enzim
α2
β
β’
w
σ
Çekirdek enzim
Promotor bölgeyi tanır ve
Sentezi başlatır.
• RNA polimeraz aktivite için çift iplikli RNA’ya gereksinim duyar ve
bir iplik kalıp olarak kullanılır.
• RNA sentezi, RNA polimeraz emiminin DNA molekülü
üzerinde promotor olarak adlandırılan spesifik baz
dizilerini tanıması ile başlar.
• Promotor diziler transkripsiyonun başlama bölgesini
belirler. Bu dizilerdeki mutasyonlar genin ifade
edilmesini ciddi biçimde etkiler.
Bakteriyel promotorlarda konsensus diziler
1-Transkripsiyon başlama noktasının 10 nükleotid uzaktaki-10
bölgesi
Pribnow kutusu ÆTATAAT
2-Başlama noktasına 35 nükleotid uzaktaki –35 bölgesi
TGTTGACA
• DNA üzerindeki promotor bölgeyi tanıyan RNA
polimeraz üzerindeki sigma alt birimidir.
• Bu alt birim enzimin core kısmına geçici olarak bağlanır
ve enzimi spesifik bölgeye yönlendirir.
• Sigma alt birimi sentezin başlamasını takip eden birkaç
fosfodiester bağından sonra enzimin core kısmından
ayrılır.
• RNA polimeraz enziminin bağlanması DNA çift
iplikçiğinin açılmasına ve transkripsiyon kabarcığının
oluşumuna neden olur. Yaklaşık 17 bazlık bir bölge
açılır.
• RNA polimeraz etkisi ile RNA polimerizasyonu
ortamdaki ribonükleotidlerin fosfodiester bağı ile
birbirlerine bağlanması şeklinde devam eder.
• Sentez 5’Æ3’ yönündedir.
• E.coli’de sentez hızı yaklaşık 50 nükleotid/sn’dir.
Sonlanma
• Transkripsiyonun sonlanma safhası da hassas bir kontrol
altındadır.
• Kalıp olarak kullanılan DNA iplikçiğinin transkribe edilen
bölgeleri sonlanma sinyalleri içerir.
• Bakterilerde iki tür sonlanma mevcuttur.
1-p (rho) faktörünün gerekli olduğu sonlanma
2-rho faktöründen bağımsız sonlanma
• Rho faktörü bir hekzamerik proteindir ve sonlanma
bölgesinde tek zincirli RNA’ya bağlanarak kalıp DNA’dan
ayrılmasını stimüle eder.
• rho faktöründen bağımsız sonlanma da GC ve takiben AT
bazlarından zengin olan sonlanma bölgesinde RNA
transkripti saç tokası şeklinde bir yapı oluşturabilir ve
polimeraz enzimi yavaşlar.
Ökaryotik Gen Transkripsiyonu
• Ökaryotlarda 3 tip RNA polimeraz vardır.
α-amanitine karşı duyarlılığı
Tip
Lokalizasyon
Hücresel transkriptleri
I
II
II
Nukleolus
Nukleoplazma
Nukleoplazma
18S, 5.8S ve 28S rRNA
mRNA prekürsör ve hnRNA
tRNA ve 5S rRNA
Duyarsız
Kuvvetli inhibe olur
Yüksek
konsantrasyonda
duyarlı
• Ökaryotlarda transkripsiyonun başlama bölgelerinde
prokaryotlara benzer biçimde özel baz dizilimleri içeren
bölgeler vardır.
1—30 bölgesinde bulunan TATA kutusu
2—80 bölgesinde yer alan CAAT kutusu
• Rifampisin ve aktinomisin transkripsiyonu inhibe eden iki
antibiyotiktir.
• Rifampisin RNA sentezinin RNA zincirindeki ilk birkaç
fosfodiester bağını oluşumunu engelleyerek transkripsiyonu
inhibe eder.
• Aktinomisin spesifik olarak çift iplikli DNA’ya bağlanarak
RNA transkripsiyonunu inhibe eder.
• Ayrıca amanita phalloides adlı mantar tarafından üretilen
alfa amanitin RNA polimeraz II’ye bağlanarak RNA
sentezinin uzama safhasını bloke eder.
• Yüksek konsantrasyonlardaki alfa amanitin polimeraz III’ü
inhibe edebilir buna karşılık polimeraz I bu toksine karşı
duyarlı değildir.
• Sentez edilen RNA molekülleri primer transkripsiyon adını
alır ve modifikasyona uğrayarak olgun şekle dönüşür.
• Olgun RNA molekülüne dönüşüm post transkripsiyonel
modifikasyon olarak isimlendirilir.
• Prokaryotik tRNA ve rRNA molekülleri ile tüm ökaryotik RNA
molekülleri bu modifikasyona uğrar.
mRNA Modifikasyonu
5’ cap oluşumu
•
Ökaryotlarda RNA polimerazII kalıp DNA zincirinden büyük bir primer
transkript sentezler
•
•
Sentez edilen bu primer transkriptin 5’ ucuna bir cap takılır.
•
•
Bu difosfatın β fosfatı GTP’nin α fosfatı ile etkileşir.
•
Bu yapı molekülü nükleazların yıkımına karşı korur ve aynı zamanda
olgun mRNA’nın ribozomlara bağlanmasında rol alır.
5’ cap oluşturmak için bu uçta bulunan nükleotidin terminal trifosfatı
bir fosfatını kaybeder, 5’ difosfat oluşur.
S adenozin metioninden (SAM) bir metil grup guanin halkanın
7.pozisyonuna transfer edilir. Böylece 7 metil guanizin cap yapısı
oluşur.
mRNA ‘ya PoliA zincirinin eklenmesi
• PoliA zinciri çekirdek enzimi olan poliadenilat
polimeraz ile oluşur.
• AAUAAA dizisine yakın bir noktada nükleotidler
ekzonukleaz ile uzaklaşır. Buraya yaklaşık 250
nukleotidlik poliA zinciri ilave edilir. Bu yapı
mRNA’nın stabilize olmasını ve çekirdekten
çıkışını kolaylaştırır.
• Ökaryötik pre-mRNA transkripti ekzon ve intron
adı verilen bölgeler içerir. Ekzonlar olgun
mRNA’da mevcut iken, intronlar transkriptten
uzaklaştırılır. Bu nedenle intronlar proteinin
aminoasit dizisine katkıda bulunmaz.
• Pre-mRNA transkriptindeki intron-ekzon ayrım
bölgelerindeki diziler (5’) GU ve (3’) AG’dir.
• Splays (kesip, çıkarma, birleştirme)
mekanizmalarına göre intronlar çeşitli gruplara
ayrılır.
• Grup I ve Grup II intronlar herhangi bir ilave
protein ya da enzimatik aktivite gereksinimi
olmaksızın kesip çıkarma işlemini kendileri
yapabilir (self splicing)
• Splays mekanizması her iki grupta da benzer
biçimde iki transesterifikasyon mekanizması
içerir.
• Grup I intronlar bir guanin nükleotid kofaktöre
gereksinim duyar. Ancak bu enerji kaynağı
olarak kullanılmaz.
• Guaninin 3.hidroksil grubu bir nükleofil olarak
kullanılır.
• Grup II intronlardaki reaksiyon da Grup I’e
benzer ancak bir guanin nükleotid kofaktör
olarak kullanılmaz.
• İntronların üçüncü ve en büyük grubu nüklear
mRNA primer transkriptlerinde bulunur.
• Bunlar splaysozomal intronlar olarak adlandırılır.
• Bu intronların kendileri kesip çıkarma işlemini
yapamaz.İlave olarak büyük protein
komplekslere ihtiyaç duyar. Bu kompleks
splaysozom olarak adlandırılır. Bu yapılar
özelleşmiş RNA protein kompleksleri, küçük
nüklear ribonükleoproteinler (snRNPs) içerir.
• Her snRNPs’ler de küçük nüklear RNAs içerir
(snRNAs)
• Nüklear ribonükleoproteinler olan U1 ve U2 introna
bağlanır. Oluşan kompleks splaysozom olarak adlandırılır.
• U1 intron-ekzon bağlantı bölgesine bağlanırken U2 intron
içerisinde adenin içeren bölgeye bağlanır.
• Diğer ribonükleoproteinler U4,U5,U6 komplekse bağlanır
ve bir loop oluşturulur.
• İntronun 5’ ucundaki G kalıntısına bağlı fosfat grubu
adenin kalıntısının 2’ hidroksil grubu ile bağ oluşturur.
• Bir yıkım meydana gelir.
• İntronun 3’ ucunda ikinci yıkım oluşur. Ekzonlar
birleştirilir.
Ökaryotik rRNA Modifikasyonu
• rRNA geni 45S büyüklüğünde bir transkript oluşturur.
• Bu transkript proteinler ile birleşerek
ribonükleoprotein partikülleri oluşturur.
• 45S transkriptinin nükleotidlerinin %1-2’si metillidir.
Bu metik grupları transkriptin yıkımı çin marker
fonksiyonu görür.
• Meydana gelen bir seri yıkım sonucu 18S, 28S ve 5.8S
rRNA’lar meydana gelir.
Ökaryotik tRNA Modifikasyonu
• tRNA primer transkripti yaklaşık 100 nükleotid
•
•
•
uzunluğunda oluşturulur.
Bu primer transkript 5’ ve 3’ uçlarından yıkılarak intronlar
uzaklaştırılır.
Bu olayda endonükleazlar görev yapar.
Daha sonra 3 ayrı modikasyon meydana gelir.
1-Urasil SAM tarafından metillenir. Timin oluşur
2-Urasilin çift bağlarından biri dihidrourasil oluşturmak üzere
indirgenir
3-Bir urasil kalıntısından pseudoüridin oluşturulur.
Son olarak 3’ uca CCA dizisi ilave edilir.
Genetik Şifre ve Protein Sentezi
• Protein sentezi biyosentetik işlemler arasında en
kompleks olanlardandır.
• Protein sentezi çok sayıda ribozomal proteinleri,
enzimleri, protein faktörleri, tRNA’ları içerir.
• Bir hücrenin tüm biyosentetik reaksiyonlar için
kullandığı kimyasal enerjinin ∼ %90’ı protein sentezi
için harcanır.
• Protein sentezinin bu çok kompleks yapısına karşın hızı
oldukça yüksektir. E.coli’de 100 amino asidlik bir
polipeptidin sentezi ∼ 5 sn. sürer.
• DNA’nın yapısındaki deoksiribonükleotidlerin
doğrusal dizilimi genlerin son ürünü olan
proteinlerin yapımı için komut verir.
• 1961’de Francois Jacob ve Jacques Monod
mRNA’nın varlığını ortaya atmış ve bu buluş
genetik bilginin DNA’da depolandığı halde,
proteine çevrilen şifrenin RNA’da bulunduğuna
açıklık getirmiştir.
• Asıl sorun dört harfin (Dört nükleotidin) 20
amino asidin dizilimini nasıl belirlediğidir.
• 20 tür amino asidin protein molekülündeki diziliş
sırasının belirlenmesi için azotlu bazlarında özel bir
diziliş göstermesi gerekir.
• Bu ancak özel bir kodlama sistemi ile olabilir.
• Bu kodlama sisteminde her aminoasid için bir baz olsa
41=4 kod olur (4<20).
• Bu kodlama sisteminde her aminoasid için iki baz olsa
42=16 kod olur (16<20).
• Her amino asid için 3 bazdan oluşan bir kod olur ise
43=64 kod olur (64>20).
Genetik şifre (Kod)’nin genel özellikleri
• Genetik şifre mRNA’daki ribonükleotid bazları kullanılarak
doğrusal olarak yazılır.
• mRNA’daki üç ribonükleotid bir kodon’u oluşturur ve her bir
kodon bir amino asidi belirler.
• Genetik şifre dejeneredir.
• Bir amino asid birden fazla kodon tarafından belirlenebilir.
18 aminoasidin birden fazla kodonu vardır.
• Aynı amino asidi belirleyen kodonlara sinonim kodonlar
denir.
• Şifrede başla ve dur sinyalleri bulunur.
– AUG=Başlama kodonu
– UAA, UAG,UGA=Sonlanma kodonları
• Şifre içinde virgüller yoktur. Şifre duraksamazdır
(Kodonlar arasında bir boşluk yoktur).
• Şifre evrenseldir (virüs, probaryat, ökaryotlar aynı şifreyi
kullanır). Ancak bazı istisnalar saptanmıştır.
• mRNA’nın translasyonu amino asidlerin polipeptid
zincirine biyolojik polimerizasyonudur.
• Bu işlem ribozomlarda gerçekleşir.
Ribozomal Yapı
• 150-200 Ao büyüklüğünde partiküllerdir. Sitoplazmada
ya serbest halde ya da endoplazmik retikulumun
yüzüne yapışık olarak bulunurlar.
•
•
•
•
Yapısal olarak rRNA ve protein içerirler.
Bir büyük bir küçük olmak üzere iki alt birim içerirler.
Alt üniteler Svedberg birimi ile tanımlanır.
Ultra santrifüjde oluşan çekim alanında hareket eden
cisimciklerin çökelme hızlarını belirleyen bir birim olup,
cisimciğin kütlesi ile ilişkilidir.
• mRNA’nın translasyonu ile ilgili başlıca sorulardan biri,
sitozoldeki aminoasidlerin mRNA’daki uygun
kodonlarına nasıl doğru olarak aktarıldığıdır.
• tRNA’nın bulunuşu ile bu sorunun cevabı
yanıtlanmıştır.
• tRNA, mRNA’daki kodonlar ile doğru amino asidler
arasındaki adaptör moleküldür.
t-RNA Yapısı
• 75-90 nükleotidi içeren küçük yapılardır.
• Yapılarında adenin, guanin, sitozin ve urasil dışında
psödouridin, dihidrourasil, timin gibi bazlar da bulunur.
Bu yapılar post transkripsiyonel modifikasyonlar sonucu
oluşur.
• Baz eşlenmelerine bağlı olarak t-RNA ikincil yapı
oluşturur.
• Modifiye bazlar içeren halkasal bölgelerde baz
eşleşmesi bulunmaz.
• t-RNA’nın kollarından ikisi adaptör fonksiyonu görür.
• Bir tanesi amino asid koludur. Bu kolun 3’ncundaki
•
•
•
adenosin kalıntısı spesifik bir amino asid ile
esterleşir.
Diğeri antikodon koludur.
3.kol D koludur ve dihidroüridin içerir.
4.kol T ψ C halinden ribotimizin psodouridin içerir.
Protein Sentez Basamakları
•
•
•
•
Amino asid aktivasyonu ve tRNA’ya bağlanması
Polipeptid zincir sentezinin başlaması
Polipeptid zincir sentezinin uzaması
Polipeptid zincir sentezinin sonlanması ve polipeptidin
ribozomdan ayrılması
• Katlanma ve posttranslasyonel işlemler
Amino Asid Aktivasyonu
• Protein sentezinin ilk fazı sürecinde sitozolde 20 farklı
aminoasid tRNA sentetaz enzimleri ile spesifik
tRNA’larına bağlanır.
• t-RNA’larda antikodonun 3.bazı esnek (wobble) olduğu
için 32 farklı t-RNA olduğu düşünülmektedir.
• Buna karşılık her amino asid için spesifik bir aminoaçil
tRNA sentetaz vardır.
Reaksiyon iki safhada oluşur.
• 1.safhada amino asidlerin aktif şekli olan amino
açil adenilat’lar oluşur.
• İkinci safhada ise aktifleşmiş amino asid t-RNA’ya
aktarılır.
Peptid Zincirinin Sentezinin Başlaması
• Prokaryotik hücrelerde polipeptid sentezinin başlaması
için:
– 30 S ribozomal alt ünite
– mRNA molekülü
– f met-tRNA
– Başlatma faktörleri (IF1, IF2, IF3)
– GTP
– 50 S ribozomal alt ünite
Başlama kompleksinin oluşumu 3 kademede
meydana gelir:
1. Kademe
• 30 S ribozomal alt ünite iki başlama faktörü bağlar
(IF1, IF3)
• mRNA 30 S alt üniteye bağlanır.
• Başlatıcı kodon AUG’nin önünde bulunan altı
bazdan oluşan (AGGAGG) “Shine-Dalgarno” dizisi
küçük alt birime bağlanmada rol oynar.
• Bakteriyel ribozomlar üç bölge içerir.
A
P
(amino açil) (Peptidil)
E
bölgeleri
(Exit)
• Başlatıcı kodon AUG P bölgesinde pozisyon alır.
2.Kademe
• Bu kademede 1.kademede oluşmuş olan
yapıya GTP bağlı IF-2 ve
f-met-tRNA
ilave olur. Bu RNA’nın anti kodonu
mRNA’nın başlatıcı kodunu ile eş oluşturur.
3.Kademe
• Bu kademede oluşan büyük kompleks 50 S
ribozomal alt ünite ile birleşir. IF2’ye bağlı GTP
hidroliz olur. Üç başlama faktörü ribozomdan ayrılır.
• Sonuçta 70 S ribozomdan oluşan başlama kompleksi
meydana gelir.
Protein Sentezinin Uzama Safhası
• Uzama safhası
– Başlama kompleksi
– Aminoaçil tRNA’lar
– Uzama faktörleri (EF-Tu, EF-Ts, EF-G)
– GTP içerir.
Uzama safhasının 1.kademesinde
• Uygun aminoaçil tRNA GTP bağlı EF-Tu
kompleksine bağlanır.
• Oluşan amino açil-tRNA EF-Tu. GTP kompleksi 70
S başlama kompleksinin A bölgesine bağlanır.
• GTP hidroliz olur ve EF-Tu. GDP kompleksi 70 S
ribozomdan ayrılır.
• EF-Tu GTP kompleksi yeniden oluşturulur.
Uzama safhasının 2. Kademesinde;
• Ribozomun P ve A bölgelerindeki iki amino asid
arasında bir peptid bağı oluşturulur.
• Bu reaksiyon peptidil transferaz enzimi ile
gerçekleştirilir ve sonuçta A bölgesinde dipeptidiltRNA meydana gelir.
Uzama safhasının 3.kademesi
Translokasyondur.
• Ribozom mRNA’nın 3’ yönünde bir kodon hareket
eder.
• Bu hareket ile dipeptidil tRNA A bölgesinden P
bölgesine kayar.
•
•
•
•
Deaçil tRNA’da P’den E bölgesine kayar.
Bu hareket EF-G (translokaz) gerektirir.
Enerji GTP hidrolizinden sağlanır.
Ribozom artık 3.aminoasid için hazırdır.
Protein Sentezinin Sonlanması
• Uzama safhası mRNA üzerinde üç sonlandırıcı
kodon (UAA, UAG, UGA)’dan birinin mevcudiyeti
ile sonlanır.
• Sonlanma kodonunu takiben sonlandırma
faktörleri (RF1,RF2,RF3) devreye girer.
• Terminal peptidil tRNA bağı hidroliz edilir.
Download