TÜRKİYE`DE DENETİMİN TARİHİ GELİŞİMİ

advertisement
TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ DENETİMİN TARİHİ GELİŞİMİ
GEREKLİLİĞİ ve YARARLARI
Zülfikar ŞAHİN
1 - TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ DENETİMİNİN TARİHİ GELİŞİMİ
Bu mesleğin ilk ortaya çıktığı ülke İngiltere’dir. 1880 yılında beş yerel muhasebe
topluluğunun birleşmesiyle İngiltere ve Galler Uzman Muhasebeciler Enstitüsünün (Institute
of Chartered Accountanst of England and Wales) kurulduğu bilinmektedir. Sonradan 1900
yılında çıkarılan bir yasa ile sınırlı sorumlu şirketlerin denetim zorunluluğu getirilmiş ve
böylece İngiltere, kamu muhasebeciliği mesleğinin ve Yeminli Mali Müşavirlerin ilk ortaya
çıktığı yer olmuştur. Bu meslek mensuplarının yaptıkları faaliyetler, denetim hizmetlerinin
yanı sıra vergi danışmanlığı, mali danışmanlık ve yönetim danışmanlığıdır.
Türkiye’de bağımsız muhasebe denetçiliği mesleği ile ilgili olarak ilk kez Maliye
Bakanlığı tarafından 1947 yılında VUK tasarısında “Mali Müşavirler ve Mükellef
Yardımcılar” başlığıyla bir düzenlenme yapılmıştır. Ancak, 1949 yılında VUK’ nun
görüşülmesi sırasında bu bölüm tasarıdan çıkartılmıştır. Bu girişim sonrası sırasıyla 1958
yılında Maliye Bakanlığı tarafından “Serbest Hesap Mütehassıslığı Kanun Tasarısı” adı ile bir
yasa tasarısı hazırlanmış, fakat tasarı yine mecliste görüşülmemiştir.
1963 yılında Maliye Bakanlığı tarafından “ Serbest Mali Müşavirlik Kanun Tasarısı”
adı ile bir yasa tasarısı hazırlanmıştır. Serbest ve Yeminli Mali Müşavir ayrımı ilk defa bu
tasarıda yer almıştır. Daha sonra 1966 yılında Maliye Bakanlığı, 1963 yılında hazırladığı
tasarının ana ilkelerine bağılı kalarak “Serbest Müşavirlik Kanun Tasarısı”nı hazırlamıştır.
Ancak, bu tasarı da yasallaşmamıştır.1 www.muhasebenet.net
Birçok girişim yapılmasına rağmen sonuca ulaşmayan bu çalışmalar sonrasında
Maliye Bakanlığı 1983 yılında konuya ilişkin bir yasa tasarısı daha hazırlamış ve 1984 yılı
başında tasarı “Yeminli Mali Müşavirlik – Muhasebecilik Kanun Tasarısı” adı altında
Bakanlar Kurulu’na sevk edilmiştir. Bazı değişikliklerden sonra tasarı 6.6.1984 tarihinde
Büyük Millet Meclisi’ne gönderilmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonunda
yasa tasarısının ismi ve içeriği değiştirilmiştir. İsmi, “Serbest Muhasebecilik, Serbest mali
Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Tasarısı” şeklinde değiştirilen tasarı, “Bütçe
Plan Komisyonu’na sevk edilmiştir. Komisyon konuya, yalnızca vergicilik ve mesleğin
yasalaşmasının yıllardır önleyen meslek grupları arasındaki kısır tartışmalar açısından
yaklaşarak esas tasarıda önemli değişiklikler yapma yoluna gitmiştir. Bu tasarı Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nde görüşülmeden hükümet tarafından geri çekilmiştir. Hemen akabinde VUK’
nun 141. maddesine ek bir madde ve geçici 14. maddeleriyle alelacele “Yeminli Mali
Müşavirlik” adıyla 4 Aralık 1985 tarihli, 3239 sayılı kanunla mesleği yasal bir nitelik
kazandırılmaya çalışılmıştır. Mesleğin bu şekilde yasalaşması çeşitli eleştirilere neden olmuş
ve nihayet 13 Haziran 1989 tarihinde yürürlüğe giren 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik,

Zülfikar Şahin, T.C. İstanbul Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı Muhasebe ve Denetim Bilim Dalı
Yüksek Lisans Öğrencisi, zulfikar.irfan.sahin@hotmail.com
1
ÇARIKÇIOĞLU Peyami, Muhasebe Denetimi ve Türkiye için Önemi, İ.Ü İşletme Fakültesi Dergisi, 10. Yıl Özel Sayısı.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Müşavirlik Kanunun ile meslek yasal bir
statüye kavuşmuş, bağımsız muhasebe denetimi mesleği, bir serbest meslek olarak, Türk
ekonomi hayatında artık onurlu yerini almıştır.
2 - TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ DENETİMİNİN GEREKLİLİĞİ ve
YARARLARI
Toplumu oluşturan kişi ve kuruluşlar işletmelerle ilgili karar alabilmek için güvenilir
bilgiye ihtiyaç duyarlar. İşletmelerden elde edilen bilgilerin güvenilir olmama riski vardır.
Bunun nedenleri muhasebe bilgilerinin çokluğu ve karmaşıklığı, ilgililerin çoğunluğunun
işletmeden uzak olması ve bilgiyi sağlayanların eğilimleri olarak sıralanır. Bu noktada
denetimi gerektiren etmenler ise daha iyi ve yararlıyı arayış eğilimi, uygulama değişiklikleri
(yorum ayrılığı), uygulama kusurları, uygulama yanlışlıkları, kuralların uygulama ile
bağdaşmaması, art niyetli tutumlar olarak adlandırabileceğimiz hileler ve yolsuzluklardır.2
Bağımsız denetim, Mesleki Esaslar (Genel Esaslar), Çalışma Esasları ve Raporlama
Esasları olarak uluslararası normlara göre GKGDS’ na uyularak yapılır. Muhasebe denetimi
çalışmalarının esasını, denetlenen işletmenin mali tabloları hakkındaki bir görüş sahibi olmak
teşkil etmektedir. Kayıtlara, dolayısı ile bunlara dayanılarak düzenlenen mali tablolara güven
duyulmalıdır. İşletme ile ilgilenen gruplar, bu mali tablolara güvenerek, işletme hakkında
karar alırlar ve aldıkları kararları uygularlar.3
Denetimin işletmeye sağladığı yararları genel olarak üç şekilde tasnif edilebilir:4
a-Üstlerin astlarının faaliyetlerini daha iyi değerlendirmek olanağı elde ettikleri gibi
astların da üstlerin gelecekle ilgili planları ve bekleyişleri hakkında bilgi sahibi olmalarının
sağlayan haberleşme,
b-Astların üstler tarafından, işletme içi ve işletmeler arası mukayeseler yardımıyla
uyguladıkları değerleme,
c-Astları işletmenin genel amacı ışığında, faaliyetlerini en verimli şekilde yürütmek
üzere özendirilmesi olarak ifade ettiği motivasyondur.
Bağımsız denetimin yukarıdaki sayılan yararları yanında işletmeye, ortaklara ve
yatırımcılara sağladığı yararlar da şöyle sıralanabilir.
1 - Denetim sonucu düzenlenen raporlar işletme yönetimine işletmenin olumlu ve
olumsuz mali durumunun ne olduğunu tarafsız ve nesnel bir biçimde ortaya koyar.
2 - Bağımsız Dış Denetçi tarafından tasdik edilen bir mali tablo güvenilir, doğru ve
şeffaf bir mali tablodur. Bu da işletme yöneticisine daha sağlıklı ve doğru karar verebilme
olanağı verir. www.muhasebenet.net
3 - Bağımsız denetim sonucundan işletme yöneticisi, işletmede var olan yanlışlıkları,
yolsuzlukları, eksiklikleri, Türkiye Muhasebe Standartlarına ve Uluslararası Muhasebe
Standartlarına uyumsuzlukları vb. unsurları zamanında öğrenme olanağı bulur.
2
BOZKURT, N. (1999)., Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları, İstanbul.
3
TÜREDİ, H. (2000). Denetim, Celepler Matbaacılık, Trabzon.
4
PEKİNER, K. (1988). İşletme Denetimi, İstanbul Üniversitesi, İşletme Fakültesi, Muhasebe Enstitüsü Yayınları, No:55, İstanbul.
4 - Bağımsız denetimin tamamen tarafsız kişilerce yürütülmesi tarafsız bir şekilde
raporlanması nedeniyle bağımsız denetimden geçmiş bir işletmede tüm ortakların ve özellikle
yönetimde yer almayan ortakların hakları daha iyi korunmuş olur. İşletme içi ve dışı her türlü
eksik, yanlış ve haksız uygulama açıkça ortaya çıkar. İşletme yönetiminin bilerek veya
bilmeyerek bazı olayların ve bazı olguların üzerini örtmesine olanak tanımaması yönünden de
bağımsız denetimin oldukça önemli bir işlevi vardır.
5 - Mali Tabloları, bağımsız bir dış denetçi tarafından denetlenmiş olan işletmeler,
gerek alım-satım ilişkisinde bulundukları işletmeler açısından gerekse ilişkide bulunacakları
para ve sermaye piyasası kuruluşları açısından yapılan değerlendirmelerde, mali tabloları bir
bağımsız denetçi tarafından denetlenmiş olmaları önemli yararlar sağlamaktadırlar. Bağımsız
denetimden geçmiş ve mali tabloları tasdik edilmiş bir işletme denetim raporunda belirtilen
şartlar ve kayıtlar çerçevesinde güvenilir ve tercih edilir bir işletmedir.
SONUÇ
Türkiye’de muhasebe denetiminin ve mesleğin, geçmişte verilen mücadelelere
bakıldığında, bugün ulaştığı nokta çok önemlidir. Son beş yılda kat edilen mesafe ise,
gerçekten çok büyüktür. Meslek, onurlu bir konuma gelmiştir. Bundan sonra, muhasebe
denetiminin ve mesleğin geliştirilmesinde artık zaman kaybedilmemeli ve uluslararası
nitelikte gelişimler sağlanarak süratle en üst düzeyde çıkarılmalıdır. Ekonomimizin sağlıklı
büyümesi, küreselleşen dünyada uluslararası iş birliğinin gelişmesi muhasebe denetiminin
gelişmesine, işletmelerin denetlenmiş finansal tablolara sahip olmasına bağlıdır.
İşletmelerimiz, finansal tabloların denetlenmesini, sadece vergisel bir zorunluluk olarak
görmemeli, sağlıklı bir finansal yapıya kavuşmanın ve sağlıklı kavuşmanın ve sağlıklı yatırım
ve finansal kararlar almanın, doğru ve güvenilir bilgilere dayandığını bilmelidirler. Bunun
yolu da, finansal tabloların denetlenmesidir. İşletmelerimiz de bu konuda eğitilmelidir.
Bir örgütü kurmak ve sürdürmek için etkiliğini engelleyen sorunlarını ortadan
kaldırmak gerekir. Örgütün geleceğe dönük, kısa ve uzun süreli planlarını yapmak, planın
uygulanışını incelemek, kuşkusuz örgütün sorunlarına ilişkin pek çok veri sağlar. Ancak,
inceleme yoluyla örgütün sorunlarını ortaya çıkartmak, kimi kesimlerinin gözden
kaçırılmasına, kimi kez de alışılmış birlikte yaşanılan sorunların gizli olarak sürdürülmesine
yol açmaktır. Bu noktada güvenilir bilgiye dayalı bağımsız denetim yukarıda bahsi edilen
özelikleriyle sorunları ortadan kaldırmada bir çözüm olarak ortaya çıkmaktadır. Toplumun
gelişip karmaşıklaşmasının güvenilir bilgiye olan ihtiyacı daha da arttırmakta olduğu açıktır.
Özellikle müteşebbisler açısından işletmelere yapmış oldukları veya yapmayı planladıkları
yatırımlarda ana ölçütü, artık elde etmiş oldukları bilgilerin güvenilirliğinden başka bir şey
olmadığı da su götürmez bir gerçektir.www.muhasebenet.net
Karar alıcı, açıklanan bilgilerin, vereceği karar için yeterli derecede güvenilir
olduğunu araştırmalıdır. Bu araştırma sırasında çeşitli yöntemlere başvurulabilirse de, daha
önce, böyle bir girişimin iktisadi açıdan değer olup olmadığı saptanmalıdır. Daha güvenilir
bilgi elde etmenin sağlayacağı yarar, o bilgiyi elde etmek için katlanılacak giderden fazla
olduğu sürece, karar verici böyle bir yola gitmelidir. Açıklanan bilgilerin güvenilir olup
olmadığının araştırılmasında başvurulan genel bir yöntem, bu bilgilerin bağımsız bir kişi
tarafından denetlenerek doğrulanmasıdır. Bütünlüğü, doğruluğu ve tarafsızlığı denetlenip
doğrulanmış bilgi, artık karar işlemi için güvenilir bilgi olarak kabul edilmektedir
KAYNAKLAR
BOZKURT, N. (1999), Muhasebe Denetimi, Alfa Yayınları, İstanbul.
ÇARIKÇIOĞLU Peyami, Muhasebe Denetimi ve Türkiye için Önemi, İ.Ü İşletme
Fakültesi Dergisi, 10. Yıl Özel Sayısı.
PEKİNER, K. (1988). İşletme Denetimi, İstanbul Üniversitesi, İşletme Fakültesi,
Muhasebe Enstitüsü Yayınları, No:55, İstanbul.
TÜREDİ, H. (2000). Denetim, Celepler Matbaacılık, Trabzon.
3568 sayılı Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli
Mali Müşavirlik Yasası.
TMUDSK Yönergesi.
Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği.
www.muhasebenet.net
23.07.2010
www.muhasebenet.net
Download