Görkem Yılmaz 21601927 ÖLÜMCÜL ROBOTLAR Belki çok uzun zamandır olmasa da epeydir günlük hayatımda sinemada film izlerken, video oyunları oynarken, okuduğum kitaplarda hatta bazen dinlediğim şarkılarda bile karşılaştığım bir şey var: Yapay zeka. Bugüne kadar gelecekte insanlar gibi düşünebilen akıllı, mantıklı ama mekanik yapıya sahip olan varlıklarla yaşayacağımız fikri beni her daim heyecanandırmıştır. Hala aynı heyecanı hissettirmesine rağmen bu heyecanın yanında ona benzer bir duyguya daha eşlik ettiriyor. Bu da korku. Çünkü artık yapay zekanın ve yapay zeka kullanarak dünyada bir insan gibi neredeyse “yaşayacak” olan varlıkların ne kadar büyük bir tehlikeye yol açabileceğini kavramış bulunmakta hissediyorum kendimi. Yapay zekanın bu tehlikelerinden bahsederken bu konuya örnek vermek gerekirse, ilk olarak süper zeka kavramından bahsedebileceğimi düşünüyorum (ki bu başlı başına insanlığın sonu anlamına geliyor benim felsefeme göre). Süper zeka –kısaca tanımlamak gerekirse- bu yapay zeka ile yaşayan varlıkların kendilerinden daha zeki varlıklar üretmesi. Bence gelecekteki bir zaman diliminde, insanlar yapay zeka yaratma konusunda uzman olduklarında bir gün bu yapay zekalı varlıklar “Biz de en az insanlar kadar zekiyiz. Neden onlar hala bizi kontrol ediyorlar?” diyecekler. Bu sorudan sonra insanlık için güzel sonuçlar gelmeyeceğini anlamak pek de zor değil aslında. Kendilerine bu soruyu soran robotçuklarımızın zincirlerini kırıp kendilerini özgür kılacaklarını düşünüyorum. Hatta bir noktadan sonra tıpkı insanlar gibi bu yapay zekalı robotlarımız da kendi robotlarını yaratabilirler. Ne kadar da tüyler ürpertici… Direkt kendileri gibi robotlar yaratmak yerine daha zekilerini yaratmak peşinde olacaklarından şüpheleniyorum. Bilimsel camiada işte bu süper zeka diye geçiyor ama tabii ki benim şuanda yapmayı amaçladığım şey yapay zeka üzerine ders vermekten ziyade bu konu hakkındaki hislerimi estetik zevk uyandırma kaygısı eşliğinde insanlarla paylaşmak. Her neyse, eğer süper zeka gerçek bir şey haline gelirse o zamanda yaşayan insanların bu durum karşısında bulunacakları konumu hayal ettiğimde aklıma ellerinde taşlarla, sopalarla bön bön bakan bir avuç şaşkın mağara adamı imgesinden başka hiçbir şey gelmiyor. “Süper zeka” daki süperin olayı bence her türlü olasılığı hesaplayabilecek bir zekadan gelmekte. Cidden eğer insanlarla süper zekalı makinelerin birbirine karşı bir mücadelesi olursa bu mücadelenin sonunda kazançlı tarafın insanlar olacağını hangi aklı başında, mantıklı insan düşünebilir değil mi? Tamam diyelim ki biraz önce bahsettiğim tüyler ürpertici olaylar gerçekleşmeyecek ve bu bizlerin yarattığı yapay zekalı robotlar sadece onlardan yapılması istenenleri gerçekleştirecekler. Bu durumun da hayallerde kurulacağı kadar güzel bir şey olmayacağı düşüncesindeyim. Çünkü bir diğer tehlikeli ihtimal de bu yapay zekalı makine ya da robotların bütün komutları ne olursa olsun yerine getirmesi. Evet, eğer her şeyi yapmaya çalışırlarsa da bunun sonuçları bizler için kötü olabilir. Mesela belki ben çok hastayım ve hastaneye gitmek istiyorum ve şoförü olmayan yani yapay zekayla çalışan bir araba beni hastaneye götürecek diyelim. Belki görevini tamamlayacak ama bunu yaparken daha kısa sürede götürecek diye etrafa çarpabilir, acele ederken insanları ezebilir. Bunun gibi örnekler çoğaltılabilir tabii ki. Benim gibi yapay zekanın aslında çok tehlikeli olduğunu düşünen bir hayli insan var gözlemlediğim kadarıyla. Ancak bir yandan da birçok şirket yapay zeka geliştirmeye çalışıyor. Bu durumun gelecekte insanlar tarafından kontrol edilebileceğini ve bu yazımda bahsettiğim korkutucu örneklerdeki gibi bir geleceğimizin olamayacağını ümit ediyorum. İnsanlığı geliştirmeyi amaçlarken onu yok etmeyelim. Kaynak (Konuyla tamamen alakalı bir kaynak kullanmadım ancak ilham aldığım bir yer var. ) Interstellar, Christopher Nolan, 2014.