1 Fransa’nın 13 Kasım’ı SÖYLEŞİ Fransa’nın başkenti Paris’te 13 Kasım günü IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı ve silahlı saldırılarda 160’tan fazla kişi hayatını kaybetti. Barzani ve Kürd siyasetçiler Fransa’ya başsağlığında bulundu. General Ehmed Gerdi: Şengal’i Ezdi Peşmergeler koruyacak Haftalık haber gazetesi - 2.5 TL 16 Kasım - 22 Kasım 2015 S08 - 09 basnews.com w w w .a rs iv ak ur d .o rg Sayı:78 Şengal’de tarihi zafer Peşmerge güçleri Perşembe günü başlattıkları ‘Şengal’e Özgürlük Operasyonu’ sonucu IŞİD işgali altındaki Şengal ilçesini kurtardı. Operasyonda çok sayıda IŞİD mensubu öldürüldü, yüzlercesi yaralandı. Operasyona uluslararası koalisyon güçleri de hava akınları ile destek verdi. Çatışmalarda 2 Peşmerge yaşamını yitirdi. Kentin bombalı tuzaklardan arındırılması devam ediyor. Şengal’de mazlumun yanında olmak Şengal’den sonra MESUT YEĞEN s02 AHMET ÖZER s07 Şengal Operasyonu’na komuta eden KBY Başkanı Barzani, Peşmerge’nin kanıyla bir destan yazıldığını ve Ezdi Kürdler’e yapılanların intikamının alındığını ifade etti. Barzani, “Ezdi kardeşlerimizin yalnız olmadığını bugün bir kez daha kanıtladık. Bütün Kürdistan onların yanında olduğunu ispat etti” diyerek, Şengal’in il olacağını s02 - 03 - 04 - 05 - 06 - 07 - 10 - 11 - 12 - 13 söyledi. Büyük zefer: Şengal artık özgür BİLAL SAMBUR s03 Cizre / Silvan olağanlaştırılıyor HAKAN TAHMAZ s09 ŞENGAL BasHaber SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım 22015 ‘Ezdi kızlar artık ba rg ur d ak iv 47. otoyolunun denetiminin ele geçirilmesinin Şengal sakinlerinin güvenliğini garanti altına alacak bir tampon bölge oluşturmak anlamına geldiğini belirten uzmanlar IŞİD’in hareket alanının zayıflayacağını belirtiyor. Bölgenin Peşmerge tarafından kontrol altına alınması, IŞİD’in Rakka’dan gelen ikmâl yolunun kesilmesi ve Musul ile Tel Afer’deki IŞİD hedeflerinin Peşmerge tehdidi altına girmesi anlamına geliyor. Uzmanlar Şengal zaferinin, Suriye ve Musul arasındaki, IŞİD’in kilit ikmal yolunu keseceğine dikkat çekerek, IŞİD’i ana yolun dışına çıkmaya iteceğine ve Musul’un yeniden ikmalini daha zor bir hale getireceğine dikkat çekiyor. Şengal’in stratejik olarak IŞİD’in Suriye ile Irak arasındaki geçişlerini sağlayan hatlardan biri olmasından geldiğine Yeter Polat / Siwar Bedirhan / Zerya Nergis / Mustafa Turan / Ercan Ekinci / Tekoşîn Çelik / Öztekin Çaçan / Adem Özgür / Reyhan Akgün / Mecit Aslan / Kadir Gürhan w ile başladı. Kent merkezini hedefleyen operasyondan bir gün önce Şengal’den Rojava ve Musul’a giden yollar Peşmerge tarafından kontrole alındığı bildirildi. IŞİD’in kara saldırısı beklediği yolların aksine, dağdan iş makinaları patikalar kazarak 3 koldan ilerleyen Peşmerge saldırısı karşısında çaresiz kaldığı ve çekilmek zorunda kaldığı bildirildi. Peşmerge güçleri, operasyon başladıktan birkaç saat sonra kaymakamlık binası ile IŞİD’in ana üssü olan çimento fabrikasının da bulunduğu tüm stratejik noktaları ele geçirdi. Operasyon boyunca IŞİD mensuplarının çok sayıda bombalı araçla saldırı girişiminde bulundukları öğrenildi. Bombalı araçların bir kısmının hedefe ulaşmadan uçaklar tarafından, diğerlerinin de Peşmergeler tarafından imha edildiği bildirildi. Askeri kaynaklar, Şengal’in tümden IŞİD unsurlarından temizlendiği operasyonda 28 köy ile Arapların yaşadığı iki kasabanın kurtarıldığını bildiriyor. Şengal’in güneyinde 2 km’in altında Kürdistan sınırı belirlendiğini ifade eden komutan, bu sınır hattının 40-50 km’lik bir hat olduğunu ve buralara Peşmerge gücünün konuşlandırıldığını vurguladı. Şengal şehir merkezinde şehrin denetlendiği 5 ana noktanın mevcut olduğunu vurgulayan komutanlar, Peşmerge’nin Şengal şehir merkezini ele geçirerek bu noktaların kontrolünü sağladığını söyledi. Bu arada kentin girişindeki bir bölgede HPG’lilerin kontrol noktaları oluşturmak istemesi üzerine gerginlik çıktığı bildiriliyor. Operasyonda IŞİD’e ait çok sayıda ağır silah, askeri araç ve cephanenin ele geçirildiği belirtiliyor. Peşmerge ŞengalTelafer yolu ile Musul-Suriye yolu olarak bilinen 47. karayolu olmak üzere Şengal bölgesindeki tüm yolların denetimini ele geçirmiş durumda. IŞİD’in Suriye’deki kalesi Rakka ile Irak’taki kalesi Musul’u birbirine bağlayan 47. nolu otoyolu Şengal’den geçiyor. .o G w Ezidi Kürtlerin kadim yurdu Şengal artık özgür. Peşmerge ordusu (ve gerillalar) IŞİD barbarlarını Kürdistan’ın bir kıymetli parçasından daha def etti. Şengal’in özgürleştirilmesi çok önemli, çok kıymetli bir adım ve büyük bir ihtimalle çok önemli başka hamlelerin açılış adımı. Ancak bu başka hamlelerin bir bütün olarak Kürtlerin ve Kürdistan’ın hayrına seyretmesi için Şengal’den, Şengal’in hem dününden hem de bugününden alınması gereken dersler var. Malum, Şengal Musul’un IŞİD tarafından ele geçirilmesinin ardından bütün Kürdistanlıların gözü önünde barbarlara yem oldu ve üstelik bir seneden daha çok bir zaman bu barbarların olmayan insafına terk edildi. Hem Şengal’in düşüşü hem de uzunca bir zaman düşürenlerin elinde kalışı birkaç şeyi birden göstermişti. Evvela belli ki Güney Kürdistan yönetimi IŞİD’in Musul’u ele geçirmesiyle birlikte oluşan yeni durumu hakkınca değerlendirememiş ve Kürdistan’ın savunmasının nereden başlaması gerektiğine dair geçerli bir perspektif geliştirememişti. Yeni bir perspektif geliştirildiğinde ise Kürdistan ordusunun ne teçhizatının ne de eğitiminin Kürdistan’ı savunmaya yeterli olduğu anlaşılmıştı. Geride kalan zaman içinde gerek ABD’nin Kürtlerin kıymetini yeniden keşfetmesi gerekse de Güney Kürdistanlıların silkinmesi sonucunda Kürdistan ordusu daha mücehhez, daha milli bir ordu kılındı ve ABD’nin de desteğiyle Irak ve Suriye’nin yeni durumunu değerlendiren bir Kürdistan savunması perspektifi geliştirildi. Ancak, Şengal’in özgürleştirilmesinin hemen öncesinde ve özgürleştirilmesi esnasında Güney ve Kuzey/Batı Kürdistanlı örgütler arasında yaşanan gerilimler, uzayıp giden tartışmalar Şengal’in özgürleştirilmesinin ardından Güney ve Batı Kürdistan’da olabilecekler hakkında karamsar olmaya sebep olacak cinsten. Tartışmalar, bir yanda PKK’nin karakteristik ‘zorlayıcı’, dediğim dedikçi ve paylaşımcı olmayan çizgisinin Kürdistan’ın bu halinde bile devam ettiğini, beri yanda da Güney Kürdistan siyaset erbabının da Kürdistan’a esas olarak Güney’in ve müttefiklerinin perspektifinden baktığını gösteriyor. Oysa belli ki, Kürdistan’ın bu iki parçasının çevresindeki alt üst oluş bugünlerde devam edecek ve bu alt üst oluş esnasında önemli adımlar atılacak. Böylesi bir durumda hem dediğim dedikçi tutumların hem de mevzii perspektiflerin sadece bu tutum ve perspektiflerin sahiplerine değil bütün Kürtlerin aleyhine sonuçlar üretmesi sürpriz olmaz. Öte yandan, geride hepimizin bildiği parçalanmışlık tarihi, önümüzde de Irak ve Suriye sahasının realiteleri varken, “bütün Kürtler birleşsin, milli ordu oluşturulsun” demenin de bir karşılığı yok. Belli ki, bu parçalanmışlık, bu mevzi bakışlar daha bir süre Kürdistan’ın kaderi olmaya devam edecek. Haddizatında, bu parçalanmışlık, bu mevzi bakış devam ettikçe bu parçalanmışlığın aktörlerinin müttefikleri yanlarında durmaya devam edecek. Müttefikleri Kürtleri tam da parçalanmış oldukları için destekleyecek. Bu durumdan mucize bir hamleyle çıkış imkanı olmadığına göre, bu veri durumun içinde bütün Kürtlerin, Güneyin ve Batı’nın ve buradaki siyasi yapıların ortak çıkarına uyan sınırlı bir genel strateji mümkün müdür, buna bakmak lazım. Böylesi bir stratejinin ne kadar imkan dahilinde olduğunu elbette ki sahadaki erbapları bilecektir, ama bir diğeriyle asla çatışmamak ve bir diğerinin kazanımına hürmet göstermek, bu türden bir strateji oluşturabilmek için asgari şart olsa gerek. Dediğim dedikçilik ve mevzi bakış tümden geri bırakılsa elbette iyi olur ama Kürtler hiç olmazsa bir diğeriyle çatışmaktan uzak durup, yek diğerinin kazanımına hürmetkar olsa gerek, çünkü Suriye ve Irak’taki gidişat bir dönem İran ve Irak’ın başarıyla oynadığı şu rezilane “ötekinin Kürdünü destekle, kendi Kürdünü ez” siyasetinin bölge dışı aktörlerin de katılımıyla ve daha büyük ölçekte oynanmasının zeminini oluşturma istidadı taşıyor. Bu istidadı geri çevirmek lazım. eçtiğimiz yıl 3 Ağustos’da IŞİD güçleri tarafından işgal edilen Ezdilerin tarihi yerleşimi Şengal ilçesi, Perşembe günü başlatılan ‘Şengal’e Özgürlük Operasyonu’ ile kurtarıldı. KBY Başkanı Mesud Barzani’nin komuta ettiği operasyona 7.500 Peşmerge katıldı. İki gün devam eden çatışmalar ardından kente giren Peşmerge güçleri, operasyonda 200’e yakın IŞİD mensubu öldürdü, yüzlercesi yaralandı. Sağ kalan bir kısım IŞİD üyesi yakalanıp, teslim olurken, diğerleri Tel Afer ve Musul’daki mevzilere çekildi. KBY Başkanı, Şengal’in kurtarılması ardından yaptığı açıklamada, “söz verdik, intikam alındı, Ezdi kızları artık başı dik yürüyebilir, Ezdilere zulmedenlere gereken yapılacak” dedi. Uzun süredir hazırlıkları yapılan operasyona karşı IŞİD’in de büyük önlemler almasına, yolları ve evleri bombalı tuzaklarla donatmasına ve sniperlerle tutmasına rağmen, Peşmerge’nin şiddetli saldırısına direnemediği bildiriliyor. Çatışmalar sırasında bir Peşmerge, aracının devrilmesi sonucu, biri de bombalı araç saldırısında yaşamını yitirdi, birkaç Peşmerge de şarapnel parçaları ile yaralandı. Kentte IŞİD üyelerinin kaçması sonrasında bombalı araçların ve tuzaklı hedeflerin arandığı ve mayın arama ve imha ekiplerinin ev ev sokakları taradığı bildirildi. 16 aydan bu yana IŞİD işgali altında olan kentin yüzde 70’nin geçtiğimiz süreçte tahrip olduğu bildiriliyor. Kürt güçleri 2014 yazından bu yana Şengal’de çeşitli operasyonlar düzenledi ve bazı yerleri geri aldı. KBY Başkanı Mesud Barzani komutasında 21 Aralık 2014’te gerçekleştirilen kapsamılı bir operasyonda bölgenin büyük bir bölümü ile Eski Şengal kurtarılmıştı. ABD öncülüğündeki koalisyon uçaklarının hava saldırıları ile start verilen operasyon sabahın erken saatlerinde Peşmerge’nin yoğun top ve roket ateşi rs MESUT YEĞEN .a Şengal’den sonra w 02 Şengal zaferi tüm Kürdistan ve dünyada kutlanıyor Kürdistan Bölge Başbakanı Neçirvan Barzani, Şengal’i IŞİD’den temizleyen Peşmerge’yi kutlayan bir mesaj yayınladı. Başbakan Barzani’nin Basın Ofisi’nden yapılan yazılı açıklamada KBY Başkanı Mesud Barzani’yi de bu zaferden dolayı kutladığı ifade edildi. Barzani’nin mesajında, “Çok mutluyuz, bu zafer bütün Kürdistan halkına ve dünyaya kutlu olsun,” ifadesini kullana- rak, Peşmerge’ye desteklerinden dolayı ABD ve koalisyon güçlerine de teşekkür etti. Neçirvan Barzani mesajda “Şengal’i kurtarma operasyonu özellikle Şengal halkına, Ezdi kardeşlerime kutlu olsun” ifadesini kullandı. Şengal’in kurtuluşunun Kürdler ve insanlık için büyük önem taşıdığını belirten Barzani, “IŞİD, Irak ve Suriye’de büyük suçlar işledi, ancak en büyük zulmü Şengal’de yaptı” dedi. İbadi’den Barzani’ye kutlama Irak Başbakanı Haydar İbadi’nin, KBY Başkanı Mesud Barzani’yi telefonla arayarak, Peşmerge Güçleri’nin Şengal’de elde ettiği başarılar nedeniyle tebrik ettiği belirtildi. KBY Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Barzani ile İbadi arasında yapılan telefon görüşmesinde, IŞİD’e karşı Irak’ın genelinde verilen mücadele ve Irak Ordusu ile Peşmerge ŞENGAL BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 3 SÖYLEŞİ aşı dik yürüyebilir’ Büyük zafer: Şengal artık özgür! BİLAL SAMBUR 3 Ağustos 2014 tarihi, Kürdistan ve Ortadoğu tarihine kara bir gün olarak kaydedilecektir. Günümüzün modern Moğolları olan DAİŞ çetesi, Şengal’i işgal etmiş ve kanlı bir soykırım gerçekleştirmiştir. DAİŞ, sadece Şengal’i işgal etmemiş, aynı zamanda insanlık adına ne varsa her şeyi yok etmiş, çiğnemiş ve ezmiştir. 3 Ağustos 2014 tarihinden beri insanlık, DAİŞ barbarlığının kirli çizmeleri altında ezilmektedir. Her gün gazetelerden ve haber sitelerinden Ezdi Kürd kızlarının ve çocuklarının köle pazarlarında satılmasını, tecavüze uğrayan kadınları, öldürülen yaşlıları, dağlarda kaçıp donan insan hikayelerini duymaktayız. Hala DAİŞ çetelerinin elinde binlerce Ezidi Kürd kadın ve çocuğunun esir olduğunu bilmekteyiz. Şengal, Ortadoğu’nun kadim inanç merkezlerinden biridir. Ortadoğu’nun kadim inançlarından olan Ezdiliğin kutsal merkezi olan Şengal’i DAİŞ’in yakıp yıkması, aslında insanlığın medeniyet ve inanç mirasına yönelik bir tecavüzdür. Ezdihan’a olan saldırı, insanlığa olan saldırıdır. DAİŞ’in Ezdi Kürdlere karşı giriştiği kanlı katliamlar ve soykırımlar karşısında Kürdlerin ve insanlığın boynu bükülmüştür. Kürdistan Bölge Yönetimi, Şengal’in DAİŞ çeteleri tarafından işgalini hiç unutmadı. Gösterilen zafiyetlerden ve Şengal’i koruyamamış olmaktan dolayı Kürdistan yönetimi, hep üzerinde ağır bir baskı hissetti. 3 Ağustos 2014 Tarihinden bugüne kadar geçen süre, Kürdistan, Peşmerge ve Başkan Barzani için çok zor ve acı olmuştur. Yaşanan büyük acıya rağmen Kürdistan yönetimi ve Başkan Barzani, DAİŞ’e karşı bir yıldır ince bir mücadele planı geliştirmektedir. Peşmerge’yi DAİŞ’e karşı savaşa hazırlamanın yanında, dünyanın desteğini de bu mücadelede yanına almak için Kürdistan hükümeti ve Başkan Barzani yoğun bir diplomatik çaba göstermiştir. Beklenen gün nihayet geldi. 12 Kasım sabahı, bütün haber siteleri, Barzani’nin komutasında 7500 kişilik Peşmerge gücünün Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu adı altında büyük bir askeri operasyon gerçekleştirdiğini duyuruyordu. K24, RUDAW başta olmak üzere Kürdistan Bölgesi’nin bütün radyo-televizyonlarında ulusal ve Peşmerge marşları çalınıyordu. Şengal’i özgürleştirme operasyonu, Kürdistan Bölgesi’nde ve dünyada büyük bir coşku ve umut yaratmıştır. Peşmerge güçleri, bu savaşı sadece bir barbarlar çetesine yönelik rutin bir askeri operasyon olarak görmemektedir. Peşmerge, Şengal operasyonunu, insanlığın barbarlara karşı ayağa kalkışı, kirletilen insanlık onurunun yeniden temizlenmesi olarak anlamaktadır. Peşmerge kuvvetleri, namusları ve insanlıkları kirletilen ve yok edilen Ezdi kadınlarının intikamlarının alınması konusunda büyük bir kararlılık içinde olmuşlardır. İnsanlık değerlerini koruma konusunda büyük bir kararlılık içinde olan Peşmerge güçlerinin olağanüstü motivasyonu ve azmi mutlaka vurgulanmalıdır. Şengal’i özgürleştirme operasyonu başladıktan çok kısa bir süre sonra DAİŞ çetelerinin Şengal’den kaçtığı haberleri gelmeye başladı. İlerleyen saatlerde Şengal ilçe merkezinin Peşmerge güçlerinin eline geçtiği ve Kürdistan bayrağının Şengal yönetim binası üzerinde dalgalanmaya başladığına dair haber nihai gelişme olarak dünya gündeminde yer almaya başladı. Kürdistan Başbakanı Neçirvan Barzani, Şengal’i özgürleştirmenin yeterli olmadığını, DAİŞ’in elindeki Ezdi Kürd kadınları kurtarılmayana kadar operasyonun bitmeyeceğini açıklıyordu. Şengal bölgesini özgürleştirmekle Peşmerge, DAİŞ’in hayat damarlarını kesmiş bulunmaktadır. Başka bir ifade ile Şengal’in özgürleştirilmesi, Rakka’dan gelen ikmal yolunun, Musul yönündeki Telafer yolunun ve Suriye’ye geçiş noktalarının Peşmerge’nin kontrolünde olması demektir. DAİŞ çeteleri, Şengal zaferinden sonra artık eskisi gibi Kürdistan, Rojava ve Suriye’de at koşturamayacaklardır. Bu arada Kürdistan coğrafyasının yüzde beşinin hala DAİŞ işgali olduğunu hatırlatmakta yarar vardır. DAİŞ, Kürdistan’dan ve Ortadoğu’dan tamamen kovulmalıdır. DAİŞ’in Şengal’den çıkartılması, Kürdler ve Kürdistan için stratejik olmaktan öte bir insanlık ve onur meselesiydi. Kürdistan Yönetimi’nin Ezidileri ve insanlık onurunu DAİŞ barbarlığına bırakmayacağının gösterilmesi gerekiyordu. Şengal zaferi, Kürdistan’ın DAİŞ çeteleri karşısında kararlılığını ve direncini bütün dünyaya göstermiştir. Bütün Kürd grupları, siyasi yapıları, direniş örgütlenmeleri ve sivil örgütleri, DAİŞ’e karşı bu büyük zafer gününde Kürdistan Yönetimi’nin ve başkan Barzani’nin yanında yer almaları gerekmektedir. Güçleri’nin cephelerdeki işbirliği ele alındı. İbadi, Peşmerge Güçleri’nin Şengal’i kurtarmak amacıyla başlattığı operasyon kapsamında elde ettiği başarılar nedeniyle Barzani’yi tebrik etti. Barzani de Peşmerge’nin Şengal’deki ilerleyişi, savaş meydanındaki son gelişmeleri ve IŞİD’in çöküşü hakkında İbadi’ye bilgi verdi. iv rs w .a “Operasyonda sadece Peşmerge var” KBY Peşmerge Genelkurmay Başkanı Cemal Eminki, operasyona PKK güçlerinin katılımı konusunda ise, “Mesud Barzani’nin komutasındaki operasyonda Peşmerge ve koalisyon güçleri dışında hiçbir silahlı grup ile koordinasyon kurulmamıştır” diyerek açıklık getirdi. PKK kaynakları, bölgedeki güçlerinin de operasyona katıldığını iddia etmişti. Operasyondan bir süre önce, PDK ile PKK’nin bölgedeki yetkilileri arasında operasyonun koordinasyonu konusunda anlaşmazlık çıkmış, PDK, operasyona KBY askeri kuvvetleri dışında herhangi bir gücün katılımına izin verilmeyeceği- w ABD 40 hava saldırısı ile destek verdi Öte yandan kara harekatı başlamadan önce operasyona destek amaçlı IŞİD hedeflerini bombalayan ABD’nin Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Brett McGurk, Koalisyon güçlerinin Peşmerge’ye destek için yaklaşık 40 hava saldırısı gerçekleştirdiğini açıkladı. McGurk, twitter hesabından da, “Şengal kurtarıldı, sıra Ramadi’de” mesajını paylaştı. Enbar vilayetinin idari merkezi olan Ramadi de 2014 yazından beri IŞİD’in elinde. w dikkat çeken uzmanlar, bu nedenle Şengal zaferinin askeri bir sonuç olmanın ötesinde, Kürdler için bir onur meselesi anlamına geldiğini ifade ediyor. IŞİD’e karşı Kürdistan ve Irak’ta bugüne dek girişilen en büyük saldırılardan biri olarak nitenelen Şengal zaferinin Musul’u IŞİD’den kurtarmayı hedefleyen stratejinin ilk adımı da olabilir. ak ur d .o rg ni açıklamıştı. PDK Dış İlişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami de, Şengal’in tamamının Peşmerge güçleri tarafından kontrol altına alındığını söyledi. Hawrami, operasyona PKK ve YPG’nin katıldığı yönündeki iddialarla ilgili, “Şengal operasyonuna Peşmerge dışında hiçbir askeri güç katılmamıştır. Eğer PKK iddiasında haklı ise 1 yıldır neredeydi?” dedi. Hawrami, “Peşmerge dışında Şengal’in özgürleştirilmesi için savaştığını iddia eden tüm güçlerin amacı siyasi propagandadır. Böyle bir iddianın aslı astarı yoktur” ifadelerini kullandı. Hawrami açıklamasında ayrıca ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerine bağlı uçakların da hava saldırılarıyla operasyona destek verdiğini belirtti. PKK’ye yakın yayın organlarında, Peşmerge’nin operasyondaki rolünden bahsedilmeyerek, Şengal’in PKK gerillaları tarafından kurtarıldığı iddia ediliyor. PDK ile PKK arasında Şengal gerilimi IŞİD’in 2014 yazında Şengal’i ele geçirmesine kadar uzanıyor. PKK bu dönemde bölgeye yerleşmiş, Peşmerge güçlerini, geri çekilerek Şengal halkını IŞİD’in eline bırakmakla eleştirmişti. PKK yayın organları halen Peşmerge’nin Şengal’den kaçtığı yolunda iddialar yayıyor. PDK’li komutanlar, PKK’yı Şengal’deki faaliyetleri nedeniyle, “Kanton kurup Şengal’i Kürdistan Bögesi’nden koparmaya çalışmakla” ve zaferlerini gölgelemeye çalışmakla suçluyor. Sistani Peşmerge’yı kutladı Iraklı Şiiler’in dini lideri Ayetullah Ali Sistani de, Şengal’i operasyonunundaki zaferlerinden dolayı Peşmerge’yi kutladı. Ayetullah Ali Sistani’nin temsilcisi Ahmed Safi, bugün Irak’ın Kerbela kentinde okuduğu Cuma hutbesinde, Peşmerge Güçleri’nin Şengal’i kurtarmasını kutlayarak, “Taraflar ortak hareket ederek daha çok başarının elde edebilir” dedi. PDY Şengallilere özerklik ilanı çağrısında bulundu Bu arada PYD, Peşmerge’nin Şengal zaferi sonrasında yaptığı açıklamada, Şengalliler’e “haklarını elde edebilmeleri için özerklik ilan etmeleri” çağrısı yaptı. Açıklamada, Şengal’in kontrolünün gecikmesine siyasi anlaşmazlıklar gerekçe gösterildi ve bir an önce “Kürd Ulusal Kongresi”nin toplanması gerektiği belirtildi. 03 ŞENGAL Qasim Şeşo: Şengal il olmalı Şengal Peşmerge Güçleri Ezdi komutanlarından Qasim Şeşo, Şengal’in Başkan Barzani sayesinde kurtarıldığını söyledi. Qasim Şeşo, “Tüm Kürdistan’a müjde veriyoruz. Başkan Mesud Barzani ve kahraman Peşmerge’nin çabaları sayesinde Şengal’i IŞİD’den kurtardık. 74 kez bizi yok etmeye çalıştılar ancak başaramadılar. Bu bayrağın altında hepimiz olacağız” dedi. Şeşo, “Mesud Barzani gibi bir liderimiz olduğu müddetçe kimse bizi yenemez. Kimseden korkmuyoruz” dedi. Şeşo, Şengal’in il olmasını talep ettiklerini de ifade ederek, Şengal’in eskisinden daha iyi olacağına inanıyorum” şeklinde konuştu. ur d .o rg Rojavalı kadın Peşmergeler de operasyon da Şengal’i kurtarma operasyonuna Rojavalı kadın Peşmergeler’in de katıldığı bildiriliyor. Operasyona katılan kadın Peşmerge birliği komutanı, “Büyük bir moralle operasyona başladık. Rojavalı Peşmergeler olarak, kurtarma operasyonuna katıldığımız için çok mutlu olduk. Biz ulusal bir güç olarak bu operasyona katıldık” dedi. Komutan, “Amacımız başarıdır, bunun için hiçbir zorluk bizi yıldıramaz. Şengal’in başarısı bizim başarımızdır” şeklinde konuştu. Kadın Peşmergeler, ENKS’ye bağlı Roj Peşmerge güçleri üyesi. rs iv ak IŞİD cenaze ve yaralıları Musul’a aktarıyor Şengal’de düzenlenen ve iki gün süren operasyonda en az 200 IŞİD mensubunun öldürüldüğü, 300 fazlasının da yaralandığı bildirildi. Operasyonda öldürülen 150’den fazla IŞİD’linin cesedin Musul’a gönderildiği bildirildi. 300 yaralı IŞİD üyesinin de kentteki hastanelere kaldırıldığı tesbit edildi. PDK Musul Sorumlusu İsmet Receb, Cuma günü IŞİD üyelerine ait 126 cesedin Musul Adli Tıp Morgu’na ulaştığını söyledi. IŞİD yaralılarının tedavisi için hastanelerin sivillerden boşaltıldığı öğrenildi. Bu arada KBY Güvenlik Ajansı’na bağlı Anti Terör Merkezi, Şengal operasyonunda öldürülen 5 IŞİD emirin öldürüldüğünü açıkladı. Ajansın açıklamasında öldürülen 100’den fazla IŞİD üyesinin arasında 5 emirin olduğu duyuruldu. Anti Terör Merkezi açıklamasında Şengal operasyonunda öldürülen 5 emirin; Ebu Kitade El Şiri, Ebu Cihad Elladari, Ebu Ömer Telaferi, Ebu Ibide, Ebu Enes olduğu bildirildi. .a Dr. Çürükkaya bomba yüklü aracı etkisiz hale getirdi Bu arada Şengal operasyonuna katılan gönüllü Peşmergelerden Dr. Sait Çürükkaya, 5 ton TNT ile yüklü bir aracı zamanına farkederek, etkisiz hale getirerek bir faciayı önledi. Şengal’de kontrolün sağlanmasından sonra Peşmerge güçleri ilçe merkezine girerek bombalı mayınlı tuzakları imha operasyonuna başladı. Operasyona katılan Dr. Sait Çürükkaya, IŞİD’in 5 ton TNT yüklü zırhlı aracını farkettikten sonra kontrollü şekilde bombaları devre dışı bıraktı. Çürükkaya, “Bomba patlasaydı eğer yüzlerce Peşmerge hayatını kaybedebilirdi” dedi. Şengal IŞİD’den temizleniyor 1.5 yıldan bu yana IŞİD işgali altında olan Şengal’deki operasyonların komuta kademesinde olan Peşmerge Komutanı ve PDK Musul Bürosu Sorumlusu Seîd Memûzînî, kentin tamamının IŞİD’den kurtarıldığını belirtti. Memûzînî şunları kaydetti: “Şengal’in tamamı Peşmerge Güçleri’nin eline geçti. Kent merkezinde Kürdistan bayrakları asıldı IŞİD bayrakları söküldü. IŞİD, şimdi Tel Afer ve Musul’a doğru kaçıyor. Bu sabah erken saatlerinde şiddetli geçen çatışmalarda yüzlerce IŞİD üyesi öldürüldü. Bu sabahki operasyonda 1 Peşmerge de arabanın takla atması sonucu hayatını kaybetti.” w Peşmerge Genel Komutanlığı: 150 km kare kontrole alındı Peşmerge Genel Komutanlığı, Şengal operasyonunda en az 100 IŞİD’linin öldürüldüğünü, 150 kilometrekarelik alanda da kontrol sağlandığını bildirdi. Komutanlıktan yapılan açıklamada, “Başkan Barzani’nin doğrudan komutası ve koalisyon güçlerinin hava desteğiyle Şengal ve çevresini işgalci IŞİD teröristlerinden kurtarmak için 3 koldan yapılan operasyonda” örgüte ait onlarca zırhlı aracın imha edildiği belirtilirerek, operasyonun % 75’inin başarıyla tamamlandığı kaydedildi. Peşmerge Genel Komutanlığı’nın Kürdistan halkı, şehit aileleri ve Ezdi Kürdler’e kutlama mesajı verilen açıklamasında, Peşmerge’nin bölgedeki ilerleyişinin sürdüğü belirtilirken, kent merkezindeki bomba ve mayınların temizlenmesi için uzman ekibin beklendiği bilgisi verildi. Uzun yıllar PKK saflarında savaşan Çürükkaya, IŞİD saldırısı ardından Kürdistan’da Peşmergeleri eğitiyor. w Demirtaş: Beraberlikleri daim olsun HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Peşmerge ve Gerilla Şengal’i IŞİD’den temizlemek için ortak operasyon başlattı. Allah yardımcıları olsun, beraberlikleri de daim olsun” dedi. BasHaber w 04 Şengal’e 60 metrelik bayrak Peşmerge Güçleri, en büyük Kürdistan bayrağını Şengal’de dalgalandırdı. 60 metre uzunluğunda olan bayrak kentin en büyük binası olan buğday silosuna asıldı. Peşmerge’nin zafer atışları eşliğinde siloya asılan dev bayrakın yükselmesi sırasında duygulu anlar yaşandı. Peşmerge Güçleri Komutanı Yüzbaşı Serwan Herki, Kürdistan Ulusal Kongresi için hazırlaan bayrağı, etkinlik gerçekleşmeyince Başkan Mesud Barzani’ye hediye ettiğini söyledi. Bayrağı hazırlayan Herki, ”Bayrağın bugün Şengal’de dalgalanması beni çok mutlu etti” dedi. Tuzxûrmatû’da Peşmerge – Heşdi Şabi çatışması Bu arada IŞİD’e karşı operas- SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım 42015 yonlar sürerken Kerkük’ün Tuzhurmatu İlçesi’nde Peşmerge ile Heşdi Şabi milisleri arasında çıkan çatışma taraflar arasında gerginli arttırdı. Geçtiğimiz Perşembe günü Tuzhurmatu’da bir grup Şii Heşdi Şabi milisinin kontrol noktasından durmaması üzerine çıkan çatışmada 3 milis öldürülmüş, 1 Peşmerge de yaşamını yitirmişti. Tuzxurmatu’dan edinilen bilgilere göre, Peşmerge ve Şii milisler arasında gerginliğin sürdüğünü, milislerin ilçe sakini Kürdlere saldırdığını, Askeri ve Tin mahalleleri ile kentin diğer bazı semtlerinde Kürdlere ait ev ve işyerlerinin ateşe verildi. Tuzhurmatu Asayiş Sorumlusu Yarbay Faruk Ahmed, Cuma akşam saatlerinde Kanas silahlarıyla çevredeki yüksek noktalardan asayiş binasına ateş edildiğini belirterek, “ilçede sivil kaybı yok. İlçede Peşmerge sorumluları ve Heşdi Şabi güçleri gerginliğin sona ermesi için toplantı halinde” dedi. Tuzxurmatu’daki çatışmanın ardından Şii milislerin şehre büyük bir takviye güç gönderdiği, buna karşılık Kürd Anti-Terör Birliği’nin de Tuzxurmatu yolunda olduğu iddia edildi. İran’ın da Xaneqin’e doğru yığınak yaptığı, sınırın kimi noktalarında ise mayın döşediği iddia ediliyor. Eski Irak Başbakanı Nuri Maliki, Kerkük’ün Tuzhurmatu ilçesinde yaşanan çatışmadan Peşmerge Güçleri’ni sorumlu tuttu. Facebook hesabından açıklama yapan Maliki, “Tuzhurmatu’da sivil halka saldırmaması konusunda Peşmerge’yi uyarıyoruz. Güvenlik güçleri ve Heşdi Şabi’den de halkı korumasını talep ediyoruz. Hükümetten de bir an önce bölgede kontrolü sağlayıp yasaları çiğneyenlere karşı gerekeni yapmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Irak Başbakanı Haydar Abadi de olayla ilgili Facebook hesabından bir açıklama yaptı. Abadi açıklamasında güvenlik güçlerinden Tuzhurmatu’da sivil halkın can ve mal güvenliğini sağlamasını istedi. Abadi, güvenlik güçlerine yasaların uygulanması için talimat verdiğini bildirdi. Peşmerge Güçleri ile Şii Heşdi Şabi milisleri arasında yaşanan çatışmadan dolayı Iraklı Şii lider Ayetullah Sistani de üzüntülerini diler getirdi. Sistani yaşanan bu tür olaylarda her iki taraftan aklı selim kişilerin biraraya gelmesi gerektiğini söyledi. ŞENGAL BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 5 SÖYLEŞİ 05 Şengal işgalinde neler oldu? .o ur d ak Hamza’nın başında olduğu DAİŞ’liler köye gelir. Yemekler yenilir ve Ebu Hamza DAİŞ’İn kararını bildirir: “Müslüman olmayacağınıza göre, Hristiyan olanlara tanınan hakkları tanıyacağız, cizye vereceksiniz. Dört beş gün sonra tekrar geleceğiz. Herkes köy meydanında toplansın, elinizdeki altın, para ve değerli mallarınızı bize vereceksiniz. Sizi araçlarla Kürdistan’a göndereceğiz.” Dört veya beş gün sonra bine yakın tümü çevre köylerin tanıdık erkeklerinden ve bir kısmı Ezdilerle kirve olan DAİŞ’li Araplar bu köylere gelir. İstenilen Altın, Para ve değerli eşyaları topladıktan sonra, kadın ve çocukları ayırır. Önce yaşlı kadın ve erkekler köylerden çıkarılır. Şeyh Ehmed’in de aralarınan bulunduğu bu gruplar topluca katledilir. Bulunan toplu mezarlar bu gruplara aittir. Kadınlar ve çocuklar otobüslere bindirilerek Tel Afer’de evlere dağıtılır. Sonraları ayrıştırlarak satılırlar. Bu köylerden esir alınıp sonraları kurtulanların ortak anlatı ile Ezdi katliamı böyle olur. Şengal’de yaşanan kayıpların yüzde yetmişi bu dört köyden olmuştur. rs iv DAİŞ’in elinde 2.562 Kürd esir DAİŞ’in eline olduğu bilinen 2.562 kişinin bir kısmının öldürülmüş olabileceği düşünülmektedir. Bunlardan kadın olanların DAİŞ’in çeşitli merkezlerine dağıtıldığı düşünülüyor. w w .a Esir alınanlar Ezdiler neden kaçmadı? Şengal’in 12 km güneyinde yer alan Koço, Xatimi, Til Kesaba Kevn, Şehwani ve Azimi köyleri Ezidi Şeyhi Ehmed Caso’ya bağlıdır. Bu köylerin idari ve dini lideri olan Şeyh Ehmed Caso, DAİŞ Musul’u işgal ettiğinde, DAİŞ’e katılan Musullu Arap arkadaşı Ebu Hamza ile ilişki kurarak, kendilerine yönelik bir planın olup olmadığını, Ezdileri öldürmeye yönelik bir girişimlerinin olup olmadığı sorar. DAİŞ Emiri Ebu Hamza, Şeyh Ehmed Caso’ya garanti vererek, kendilerine dokunulmayacağını söyler. “Geldiğimizde evlerinizin üzerine beyaz bayraklar asın. Bunu yapanlara kesinlikle dokunmayacağız” der. Bunun üzerine Şeyh Ehmed, kendisine bağlı olan köylerin ahalisine kaçmaları için bir neden olmadığını ve kendilerine dokunulmayacağını ifade eder. Bu nedenle Koço, Xatimi, Til Kesaba Kevn, Şehwani ve Azimi köyünün Ezdi sakinleri evlerinde kalır. Daha sonra DAİŞ bu köylere gelerek halkın elindeki silahları toplar. Silahları toplayan DAİŞ’liler köylerden ayrılır. Üç gün sonra tekrar köylere gelerek ‘Halife Bağdadi’nin emri ile üç gün içinde Müslüman olmaları’ istenir. Ezdi köylüler bunu kabul edilmez bazıları evlerini terk ederek bölgeden ayrılır. Ancak Şeyh Ehmed Caso’ya güvenenler köylerinden ayrılmaz. Şeyh Ehmed Caso, köylülerin Müslüman olmak istemediğini DAİŞ Emiri Ebu Hamza’ya bildirir. Bunun üzerine Ebu w DAİŞ’ten kurtulan Ezdiler Kaçırılanlardan 2.200 kişi DAİŞ’in çeşitli yöntemlerle elinden kurtuldu. 2.562 kişinin halen DAİŞ’in elinde olduğu biliniyor, ancak bunlardan kaçının yaşadığı konusunda bilgi yok. Kurtarılanların 300’ü erkek, 758’i kadın, 456’sı kız çocuğu, 473’ü ise erkek çocuktur. Kurtulanların bir kısmı kişisel çabaları ile kaçarken, bir kısmı Kürdistan Hükümeti’nin çeşitli yollarla fidye ödemesi, esir takası veya operasyonlar ile DAİŞ’in elinden alındı. Kürdistan Hükümeti’nin esirleri kurtarmak için kurduğu komite esirlerin aileleri ile iletişim halinde. Esirlerle ilgili bilgi alan aileler bu komisyona başvuruyor. Komisyon tarafından ailelere para yardımı yapılarak esir alınan kişiye karşılık fidye ödenerek kurtarılıyorlar. DAİŞ’ten kurtarılanların büyük kesiminin fidye ile kurtarıldığı biliniyor. Geçtiğimiz hafta Hawice’de Parastin’ın yaptığı operasyon da bu kapsamda yapılmış, 69 idam hükümlüsü DAİŞ cezaevinden kurtarılmıştı. rg D AİŞ güçleri 3 Ağustos 2014’de Şengal’den Hewler’e kadar geniş bir cephede Kürdistan Bölgesi’ne büyük bir saldırı başlattı. DAİŞ tarafından öncelikli hedef olarak seçilen Şengal Ezdileri’nin yaşam alanı Kürdistan-Irak-Suriye sınırının başladığı bölgedir. Bölgede Ezdilerle birlikte Arap aşiretleri ve Tel Afer’de Süni Türkmenler de yaşamaktadır. Bölgeye yakın kimi yerleşimlerde Asuriler de var. Şengal saldırısında bölgede, Ezdilerle kirvelik ilişkisi olan Arap aşiretlerinin yer alması en büyük zarara neden oldu. Arap aşiretleri DAİŞ saldırısı öncesi Ezdilere bölgeyi terketmemeleri, DAİŞ’İn Ezdilerin malına ve canına zarar vermeyeceği garantisini verdiklerini ve kendilerinin bu konuda kefil olduklarını söyledi. Bu nedenle Araplarla birlikte bölgedeki dört büyük kasabada yaşayan Ezdiler yerlerinde kaldı. Şengal merkez ve diğer köylerdeki Ezdiler DAİŞ saldırısı ile birlikte dağa çekilerek, saldırganlardan korundu. Dağa çekilen ve çoğunluğu Şengal merkezinde oturan Ezdiler haftalarca berbat koşullarda yaşadı. Birçoğu Rojava üzerinden Duhok bölgesinde oluşturulan kamplara yerleştirildi. Dağa çekilme ve dağdaki yaşam koşulları veya hastalıklardan dolayı 280 kişi yaşamını yitirdi. Göç sırasında 890 kişi ise çeşitli nedenlerle yaralandı. DAİŞ saldırıları sırasında Şengal’den 400 bin kişi göçtü. Bunların büyük bir kısmı Ezidi’lerden oluşuyordu. Diğerleri Süni Kürdler idi. Arap komşu ve kirvelerine inanarak göçetmeyen Ezdilerden 5.838 kişi DAİŞ tarafından rehin alındı. Kaçırılanlardan 1.280 kişinin katledildiği biliniyor. Katledilen bu kişilerin cenazelerinin olduğu 12 toplu mezara ulaşıldı. Peşmerge Ezdiler mi yalnız bıraktı mı? DAİŞ’in Musul’u ele geçirmesinden sonra tartışmalı bölgelerin tümü Kürdistan’ın denetimine geçmişti. Kürdler böyle bir saldırı beklemiyordu. Sözkonusu dört Ezdi köyü Şengal’in 12 km güneyinde Arap çoğunluğu içinde yer aldığı için korunması zordu. Katliamın ardından bölgeye giden, Peşmerge eğitmeni Said Çürükkaya, katliamda Peşmerge’nin zaafının olduğu ve bölgeden kaçarak Ezdileri yalnız bıraktığı yolundaki iddiaları yalanlıyor: “Askeri bir önlem olarak stratejik bir hat ancak Şengal şehir merkezinden oluşturu- labilirdi. Olaylar sırasında ‘Peşmerge kaçtı’ vb. söylemlerin merkezinde yer alan mesele o dört köyün yaşadığı trajedidir. Her türlü önleme rağmen bu dört köyün korunması o gün için mümkün değildi.” Çürükkaya, katliamın esas nedeninin Ezdi Şeyhi Ehmed Ceso’nun Arap dostlarına olan güveni olduğunu, bundan dolayı söz konusu köylerin halkının bölgeden ayrılmadığını ve katliama uğradığını söylüyor: “DAİŞ köylülere Müslüman olmaları için süre verdiğinde durumun vahametini fark eden iki köyün çoğunluğu kaçıyor. Yani Ehmed Caso aracılığıyla Ebu Hamza ya güveni duyulmasaydı burada kalan tüm köylülerin kaçma olanağı vardı. Eğer bu köylüler kaçsaydı zayiat bu kadar büyük olmazdı.” Çürükkaya sözkonusu köylerin askeri anlamda o koşullar içerisinde korunmasının mümkün olmadığını, Kürdlerin komşularına duydukları güven sonucunda bu facianın yaşandığını söylüyor: “Evet, Peşmerge böyle bir saldırı beklemiyordu. Ama bu ihtimali düşünseydi bile savunma hattını ancak Şengal Şehir merkezinden oluşturabilirdi. Arapların içinde olan ve Şengal’e 12 km uzaklıkta etrafı çevrili bu köyler korunamazdı. Bu dört köyü Peşmege bırakıp kaçmadı şeyhleri DAİŞ’ın sorumlusunun sözüne güvenerek orada kalması sonucu 4000 üzerinde insan DAİŞ’in eline geçti. Ancak Ehmed Caso’nun Ebu Kasım’a güven duyması ve ona inanması zamanında köylülerin tedbir almasını da engellemiştir.” Kürd güçleri geçtiğimiz yılın Aralık ayında da Şengal’e düzenledikleri operasyonda Şengal’e açılan yolları kontrole almış, dağda mahsur kalan halkı kurtarmıştı. Sözkonusu operasyonda Eski Şengal denilen ilçenin bir kısmı da kurtarılmıştı. ŞENGAL BasHaber w BBC: Kürd güçleri IŞİD’in Rakka - Musul hattını kesti İngiliz yayın kuruluşu BBC, Kürd Güçleri’nin IŞİD’in Rakka – Musul hattını kestiğini söyleyerek, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne bağlı Peşmergeler, PKK ve PKK bağlantılı Ezidi örgütü YBŞ (Şengal Direniş Birlikleri) Şengal’i IŞİD’den geri almak için başlattıkları operasyonda IŞİD’in Musul - Rakka arasındaki kritik ikmal hattını ele geçirdiklerini aktardı. Operasyonu KBY Başkanı Mesud Barzani’nin denetlediğini belirten BBC, “Kürd güçleri Şengal’e girdi” başlıklı haberinde ise “Iraklı Kürd güçleri Şengal’i IŞİD’den geri almak için gerçekleştirdikleri operasyon kapsamında Şengal’e girdi” dedi. rg .o ur d w Reuters: Kürdler IŞİD’i mağlup etti İngiliz haber ajansı Reuters, “Kürdler IŞİD’i mağlup etti” başlıklı haberinde Kürd Güçleri’nin cihat örgütünü yenmek için kritik bir ivme sağladığını belirtti. IŞİD militanlarına karşı başlatılan operasyonun stratejik bir öneme sahip olduğunu aktaran Reuters, Kürd Güçleri’nin ABD’nin havadan desteğiyle aylardır IŞİD’in altında zulüm gören Ezdileri kurtardığın yazdı. destan yazarak bizleri mutlu ettiler. Tüm kahramanlara teşekkürlerimi sunuyorum. Şengal’den, Şengal’in kurtuluşu müjdesini tüm Kürd halkına, kahraman şehitlerimize ve de özellikle ezdi kardeşlerimize armağan ediyoruz. Kahraman şehitlerimizin kanıyla yazılan bu destan şehitlerimizin ölümsüzlüğünün sembolü olmuştur. Bu uğurda yaralanan kahraman Peşmergelerimize acil şifalar diliyoruz. Ey kahraman Kürd halkı, ey Kürdistanlılar. Söz verdik ve sözümüzü yerine getirdik. Ezdi kardeşlerimiz bilsinler ki onlar yalnız değildir, bütün Kürdistan halkı onların yanındadır ve şunu çok iyi bilsinler ki Ezdiler Kürdistan halkının özü ve ta kendisidirler. Bugün her Ezdi ferdi kimseye minnet etmeden başı dik dursun ve kendine inansın. Her Ezdi kızı yüksek bir sesle haykırsın ki ‘Ben Kürd kızıyım, şeref ve direnişin sembolüyüm.’ Bu büyük başarıyla onların intikamı alınmıştır. Peşmerge mertçe, yiğitçe ezdi kardeşlerinin intikamını almıştır. Bize bu destan mutluluğunu yaşattıkları için tüm kahraman Peşmergelerimize de teşekkür ediyorum. Bu savaşta ve bütün özgürlük mücadelesinde canını feda eden kahraman Kürdistan şehitlerin selamlıyorum. Ruhları şad olsun.” ak CNN: Büyük bir adım CNN ise “Büyük bir adım” başlıklı haberinde operasyonun başarılı olması halinde IŞİD’in Irak ve Suriye arasında ikiye bölüneceği değerlendirmesini yaptı. CNN’e konuşan Amerikalı General Mark Hertling, “IŞİD’e karşı kazanılan böyle bir zafer bundan sonraki operasyonlarda iradeyi güçlendirir” dedi. Ayrıca CNN, Peşmerge komutanlarının, “Şengal’i kontrol etmek kolay olmayacak” dediğini aktardı. iv Washington Post: Şengal’de Kürd ve Amerikan operasyonu Dünya’nın en prestijli gazetelerinden biri olan Washington Post, “Amerika ve Kürdler, IŞİD’in işgali altında olan Şengal’e operasyon başlattı” başlıklı haberinde Şengal’e yönelik yapılan operasyonun Bizzat KBY Başkanı Mesud Barzani tarafından yürütüldüğünü vurguladı ve Şengal’in Kürdistan için çok önemli bir noktada yer aldığını ifade etti. P eşmerge’nin kente girip, IŞİD mevzilerini ele geçirmesi ve kalanların kentten kaçması sonrasında Şengal Dağı’nda bir basın toplantısı yapan KBY Başkanı Mesud Barzani, Şengal’de Peşmerge’nin kanıyla bir destan yazıldığını vurguladı. Şengal’in kurtarılması operasyonuna komuta eden Barzani, Peşmerge’nin kente girmesi ardından, Şengal Dağı’nda yaptığı konuşmada, Ezdilere verdiği sözü tuttuğunu belirterek, “Buradan Şengal’in kurtarıldığını müjdeliyorum. Bu destan kahraman Peşmerge’nin kanıyla yazıldı. Ezdi kardeşlerimizin yalnız olmadığını bugün bir kez daha kanıtladık. Bütün Kürdistan onların yanında olduğunu ispat etti” dedi. Ezdi Kürdler’e yapılanların intikamının alındığını ifade eden Barzani, “Bütün şehitlere selam olsun! Onlar özgürlük için şehit oldular” ifadesini kullandı. KBY Başkanı Barzani, “Bir daha kimse Kürd milletine zulmetmeyi aklından geçirmesin. Çünkü herkes intikamın kat kat alındığını gördü” dedi. Bölgede IŞİD’e katılmayan ve yardımcı olmayan herkesi “Kürdler’in kardeşi” olarak nitelendiren Barzani, “Diğerlerine ise ne yapılması gerekiyorsa, o yapılacak” dedi. Şengal’in kurtarılmasını bir “mesaj” olarak değerlendiren Mesud Barzani, Peşmerge’den önce kimsenin buna kalkışamadığını dile getirdi. Barzani, “Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu’na Peşmergeler dışında herhangi bir gücün katılmadığını” da vurguladı. rs Şengal’in kurtarılması ve IŞİD’in bölgeden temizlenmesi için günler öncesinden hazırlıkları yapılan ve yaklaşık 20 bin Peşmerge’nin Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) Başkanı Mesûd Barzani komutasında yürttüğü Şengal’in Özgürleştirilmesi Operasyonu’nda IŞİD’den bölgeden temizlenmesi dünya ve Türkiye basınında geniş yankı buldu. ABD, İngiliz, Fransız ve diğer yabancı yayın organları Kürd Güçleri’nin IŞİD’e karşı yaptığı operasyonu “büyük operasyon”, “IŞİD bölgeden temizleniyor”, “Kürd Güçleri Şengal’i kurtardı” şeklinde aktarırken, Türkiye medyasında da operasyon hakkında detaylı bilgiler verildi. Peşmerge destan ya .a Dünya Basını: Kürdler IŞİD’e karşı büyük bir başarı elde etti 16 Kasım - 22 Kasım 2015 Barzani: w 06 “Peşmerge yiğitçe Ezdi kardeşlerinin intikamını almıştır” Barzani, Ezdi cemaatine, Kürd ve Kürdistan halkına ve dünyaya şu mesajı verdi: “Allaha şükürler olsun ki kahraman Peşmergelerimiz bu tarihi günde büyük bir Şengal il oluyor Merkezi Irak Hükümeti’nden Şengal’in il olması için talepte bulunacaklarını duyuran Başkan Barzani, “Buradan bütün dünyaya ve Bağdat’a sesleniyorum; Şengal’in kalkınması için elele vermemiz gerekiyor” diye konuştu. Barzani, şayet bu girişimlerden olumlu bir sonuç çıkmaması durumunda da bu konuda KBY’nin buna rağmen Şengal’in il olması için yoğun bir çaba içerisinde olacağını söyledi. Uluslararası topluma, Irak Hükümeti ve KBY’ye Şengal’in il olması ve yeniden inşası için ellerinden gelen gayreti göstermeleri konusunda çağrıda bulunan Barzani, Şengal kent merkezi ve civardaki köylerin neredeyse tümünün kurtarıldığını, çöllük alanlarda ise kimsenin kalmadığını ve IŞİD yok edilinceye kadar ona karşı mücadele yürüteceklerini belirtti. “Peşmerge tek başına ve ulusal bayrakla Şengal’i kurtardı” Kamuoyuna Şengal’in kurtarılması operasyonuyla ilgili yanlış bilgiler veren tarafların tavrıyla ilgili soru üzerine Barzani, Şengal’in sadece Peşmerge tarafından ve sadece Kürdistan Ulusal Bayrağı gölgesi altında özgürleştirildiğini, Peşmerge dışındaki hiçbir gücün bu operasyona iştirak etmediğini, Peşmerge operasyon başlatmayana kadar kimsenin Şengal’i kurtarma girişiminde bulunmamış olmasının da bunu gösterdiğini ve Şengal’de ulusal bayrak dışındaki hiçbir bayrağın günlere çekilmesine müsaade etmeyeceklerini söyledi. Türkiye basını: Kürdler Şeng İndependent: Kürler Şengal’i kurtarma operasyonu başlattı İngiliz İndependent gazetesi ise Kürd birliklerinin Şengal’i kurtarma operasyonu başlattıklarını belirterek, IŞİD’in bölgeden çıkarılması için başlatılan operasyonun devam ettiğini yazdı. Taraf: Peşmerge’den Şengal’i IŞİD’den kurtarma operasyonu Taraf gazetesi, Kürd Güçleri’nin Şengal’in IŞİD’in elinden alınması için bir taaruz başlattığını söyleyerek, Kürd birliklerinin karadan taarruzuna ABD öncülüğündeki koalisyon uçakları da hava saldırılarıyla destek verdiğini dile getirdi. sinin oluşturulması hedefleniyor. Operasyona 7 bin 500 Peşmerge dahil 20 bine yakın savaşçı katılıyor. HPG,YJA-Star, YBŞ ve YPJ-Şengal güçleri de “Şengal’i özgürleştirme operasyonunun başladığını” duyurdu” dedi. Al Monitor: Kürdlerin paylaşamadığı kasaba Şengal Al Monitor’da Mahmut Bozarslan imzalı haberde Şengal’e yönelik operasyonların bugüne kadar yapılamaması Kürd grupları arasındaki anlaşmazlıklara bağlanarak, “Operasyonun başlamama nedeninin PKK ve Kürd yönetimi arasındaki anlaşmazlık olduğu ortaya çıktı. Kürd yönetimi bölgeye 10 bini aşkın Peşmerge yığdığını belirterek, ihtiyaç olmadığı için PKK’dan bölgeyi terk etmesini istiyor. PKK ise buna yanaşmıyor” dendi. Evrensel: ‘Özgür Şengal Operasyonu’ başladı Evrensel gazetesi de Güney Kürdistan’da Şengal’in IŞİD’den tamamen kurtarılması için operasyonların başlatıldığını aktardı. Evrensel “Özgür Şengal operasyonu başladı” başlıklı haberinde “Peşmerge operasyonuyla IŞİD’in ikmal yollarının kontrol altına alınması ve ilçeyi top atışlarından koruyacak bir güvenlik bölge- AGOS: Peşmerge’den Şengal’i IŞİD’den kurtarma operasyonu Türkiye’de Türkçe ve Ermenice haftalık yayın yapan AGOS gazetesinin internet sitesinde geçen haberde “Peşmergeden Şengal’i IŞİD’den kurtarma operasyonu” denilerek KBY’ye bağlı Peşmergeler ile Ezdi savaşçıların Şengal’in IŞİD’in elinden alınması için taaruz başlatıldığı- nı yazdı. Sabah saatlerinden itibaren başlayan operasyonun ABD öncülüğündeki koalisyon uçaklarının da hava saldırılarıyla destek verdiğini aktardı. Radikal: Kürdler Şengal’e yürüyor Radikal gazetesinin internet sitesinde “Kürdler Şengal’e yürüyor: IŞİD’in ikmal hattı kesildi” başlıklı haberde, “Kürd birlikleri, Şengal’in IŞİD’in elinden geri alınması için dün ABD’nin hava desteğiyle başlattıkları operasyonda, örgütün kilit öneme sahip ikmal yolunu kısmen ele geçirip ikmal hattını kesti” denilerek Şengal’e Özgürlük Operasyonu’nda BasHaber ŞENGAL 16 Kasım - 22 Kasım 2015 azdı, intikam alındı! .a w w gal’i IŞİD’in elinden geri aldı 7 bin 500 Peşmerge ile, Ezdi savaşçıların ve PKK’lilerin katıldığını yazdı. Ayrıca gazete şu ifadelere yer verdi: “Kürd birlikleri ve ABD ordusu, bu beklenen harekâta karşı IŞİD’in de bölgedeki militan sayısını 600’e çıkardı.” T24: Kürdler Şengal’i IŞİD’in elinden geri aldı! T24 haber sitesi, Kürd birliklerinin ABD’nin hava desteğiyle operasyon başlattığını duyurarak, Kürd birliklerinin Musul’a bağlı Şengal’i ele geçirdiğini yazdı. İlçe merkezine giren Peşmerge güçlerinin kamu binalarına Kürdistan bayrağını astığını belirten haber sitesi, Şengal’in 3 Ağustos 2014’te IŞİD’in eline AHMET ÖZER IŞİD çetelerinin Şengal’de Ezdilere uyguladıkları vahşeti bütün dünya izliyordu. Ne acıdır ki Şengal’den can havliyle kaçıp Türkiye’ye gelen Ezdiler burada da çok insani bir muameleyle karşılaşmadılar. Devlet kendilerine yardımcı olacağına, onlara adeta kaçak muamelesi yaptı. Sınır boylarında yakaladıklarını kamplara kapattı. Birçoğu da kampların dışında içler acısı bir durumda ve perişan bir halde yaşama tutunmaya çalışıyorlar. İki kez eziliyorlar; bir kez inanç biçimlerinden dolayı IŞİD zülmüne uğrayarak, katledilerek, katliama tabi tutularak yok ediliyorlar; bir de bu vahşetten kurtulabilenler gittikleri yerlerde ikinci kez inançlarından dolayı eziliyor, horlanıyor, görmezden geliniyorlar. Şengal’in özgürleşmesi insanlığın özgürleşmesidir. Niye böyle bir cümle kuruyoruz. Çünkü bazen insanlık birilerinin kirli oyunlarıya lekelendiği gibi bazen de bir başka uygulamayla bir yerde yapılan bütün insanlığın namusunu temsil edebilir. İşte Şengal böyle bir yerdir. Zalimlere karşı mazlumların yanında saf tutmaktır. Bu yanıyla sadece Kürdlerin değil insanlığın sorunudur. Şimdi Kürd güçleri karadan, koalisyon güçleri havadan operasyonlarla IŞİD barbarlığına son vermeye çalışıyorlar. Bu gelişme sadece Ezdiler için değil bütün Kürdler için son derece önemlidir. IŞİD çetelerinin temizlenmesi hem orada uyguladıkları vahşetin karşılıksız kalmaması hem de Ortadoğu coğrafyasını kana bulayan hunhar yapının sonunun getirilmesi, hem de seküler yapıların güvenceye alınması bakımından da önemli. Hem Avrupa hem bütün dünya bu nedenle de dikkat kesilmiş durumda. Dünyada sadece Kürdler arasında var olan Ezdilik, Zerdüşilikten etkilenen Kürdlerin Behdinan kolunun Kurmanci konuşan bir bölümünün inancıdır. Üç büyük tek tanrılı dinin karması olan Ezdilik’te ibadet ve ritüellerin tümü Pagan kültüründen esinlenmiştir. Adi bin Musafir 1162 yılında öldüğünde Laleş’teki dergâhına gömülmüş ve türbesi çok geçmeden hac ziyareti için gelinen bir tapınağa dönüşmüştür. Bugün Ezidi inancında hacı olabilmek için 6 Ekim’de bu vadiye gelerek, Kaniya Sıpi’de vaftiz olmak, Şeyh Adi’nin Sındıruk’unun etrafında üç kere dolaştıktan sonra, Zımzım tüneline girip oradaki kutsal mekânı tavaf etmek ve Araf’a çıkmak gerekiyor. Moğolların bölgeyi istilasından sonra 13 ve 14 yy’da bölgedeki otorite boşluğundan yararlanan Ezdilik faaliyeti, Musul, Hakkâri, Botan çayı yöresi, Cizre, Nusaybin, Mardin, Van ve Urmiye’deki aşiretler arasında kök salmıştır. Ezdilikte iyilik ve kötülük insanın içinde vardır ve bu dünya aynı zamanda bir sınav alanıdır. Bu büyük sınavı uygulamak için, tanrı baş melek olan Melekê Tavus’u seçmiştir. Melekê Tavus sadece insanın içinde bulunan kötülüğü ortaya çıkarır, yoksa kendisi kötü değildir. Yukarıda kısaca özetlediğimiz inanca sahip insanlara IŞİD belası musallat olmuştu, çocuk yaşlı demeden insanların kafasını kesiyor, kadınların ırzına geçiyor, genç kızları pazarlarda haraç mezat satıyordu. Üstelik bütün bunları din adına yaptığını iddia ederek taraftar kazanıyor. İşte bugün insanlığın bu vahşi barbarlığa ve bu insanlık suçuna dur dediği gündür. Uygar dünyanın katliama uğrayan Ezdilere el uzatması lazımdı. Bunu yapmazsa idi, zulme seyirci kalıp ona ortak olmaktan kurtulamazdı. Çünkü bir tarafta zulmedenler öbür tarafta mazlumlar var bu kavgada. O nedenle gün insanlık adına mazlumların yanında zulumkarlara karşı çıkma günüdür. Şimdi Peşmerge ve diğer Kürd güçlerinin Şengal’i kurtarmak için başlattıkları özgürlük hareketini kutluyoruz. Herkesin bundan büyük heycan duyması ve desteklemesi gerekir. Çünkü Şengal, Kürdistan’ın sembolü olmakla birlikte insanlığın onurudur. İnsanlık düşmanı IŞİD barbarbarlığıyla bu alanda nihai hesaplaşma yeridir. .o ur d ak iv İmc TV: Şengal Kürd güçlerinin denetimine girdi İMC TV web sayfasında Şengal’in Kürd güçlerinin denetimine girdiği belirtilerek, Şengal’in şehit merkezinde Peşmerge, YBŞ-YPJ, Şengal Güçleri, HPG-YJA Star güçlerinin denetimine girdiğini yazdı. almak için operasyon başlattı” dedi. Koalisyon uçaklarının 40 saldırı düzenlediğini ve örgütün Suriye-Irak arasındaki ikmal yolunun kesildiğini de aktaran gazete şunları aktardı: “Peşmerge Güçleri Komutanı Aşti Koçer, kentin büyük bülümünü kurtardıklarını ve tamamını kontrol etmek için ilerlediklerini dile getirdi. Kent merkezinde sokak çatışmalarının yaşandığı da belirtiliyor. Peşmergelerin Şengal Dağı’na yerleştirdikleri ağır silahlarla IŞİD hedeflerini vurduğu bilgisi de var.” Milliyet: Peşmerge Şengal’i ele geçirdi Milliyet gazetesi de Peşmerge güçlerinin Şengal’i ele geçirdiğini yazarak, Peşmerge güçleri, ABD önderliğindeki koalisyonun hava desteği ile Ezidi kenti Şengal’i IŞİD’den Vatan: Kürd Güçleri Şengal’e girdi Vatan gazetesi, Kürd güçlerinin Şengal’e girdiğini yazarak, KBY’ye bağlı Peşmergelerin IŞİD’e yönelik geniş çaplı bir saldırı düzenleyerek kasabaya geçtiğini aktardı. geçtiğini hatırlattı. Şengal zalimlere karşı mazlumun yanında olma harekatıdır rg kardeşlerimize iki defa zulmedildi. Kürt oldukları için zulme uğradılar, dinleri sebebiyle de acı çektiler. Ezdi kardeşlerimize, onların Kürdistan’ın bir parçası olduklarını ve Peşmergeler’in kanla, can vererek onları koruduğunu söylemek istiyorum. Kürdistan birlikte yaşam ve kardeşliğin ülkesidir ve bu zengin kültür olduğu gibi kalacaktır. Şengal’in kurtuluşu öyle büyük bir başarı ki tarih de asla unutmayacaktır. Buradan Şengal’in kurtarılmasında Peşmerge’ye yardım eden ABD ve koalisyon güçlerine teşekkür etmeyi borç biliyorum. Bu büyük destanı yazan tüm Peşmergelere ve komutanlarına teşekkür ediyorum. Peşmerge Zerevani Kuvvetleri, Rojava Peşmerge Birlikleri, Şengal Komutanlığı, Duhok 1. Destek Gücü Komutanlığı, Barzan Komutanlığı, 1. Özel Kuvvetler, 2. Özel Kuvvetler, Gulan Kuvvetleri, Anti – Terör Timi, 32. Kuvvet, Duhok Doğa Gücü, Peşmerge Bakanlığı’na bağlı tugaylar, 4,8,12 Tugayları ve gönüllü güçlere çelikten iradeyle operasyona katıldıkları için teşekkür ediyorum. Kürdistan Bölgesi Güvenlik Ajansı birliklerine operasyonun yürütülmesinde etkili rolleri, doğru istihbarat bilgileri, Şengal’in kurtarılması planını yapmaları ve koalisyon güçleriyle koordinasyonlarından dolayı teşekkür ediyorum. Şengal’in kurtarılması destanının, Kürdistan halkının geleceğinde büyük etkisi olacaktır. Kürdistan halkının bu güçlerin operasyondaki rollerini bilip tarihte anması için isimlerini belirtmek istedim. Son olarak şehitlerimizin aziz ruhlarına binlerce selam gönderiyorum. Yüce Allah’tan da tüm yaralılar için acil şifalar diliyor, Kürdistan halkı için aydın bir gelecek diliyorum.” rs “Kürdlerin ezildiği günler geride kaldı” Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani, Şengal zaferi vesilesi ile yaptığı yazılı açıklamada da “İşgalcilerin Kürdistan halkını ezdiği günler geride kaldı” dedi. Barzani, Şengal’in kurtarılması dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada da “Şengal’in IŞİD teröristlerinden kurtarılması askeri, siyasi ve tarihi açıdan Kürdistan halkı için büyük bir başarıdır” diyerek, bunun “kahraman Peşmerge’nin eliyle” sağlandığını vurguladı. Barzani’nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Bu başarı, tüm taraflara şunu gösterdi ki işgalciler ile zalimlerin Kürdistan halkını ezdiği günler geride kaldı. Kürdistan halkı düşmanı bozguna uğratıyor ve insanlığın değerlerini koruyor. Şengal’in işgal edilmesi ve Ezdi kardeşlerimizin başına gelenlerden sonra, kurtuluş günü için her yolu deneyip, her bedeli ödemeye hazırdık! Geride bıraktığımız zaman içinde Ezdi w “Şengal zaferi Musul’un kurtarılmasına vesile olacak” Basın açıklamasındaki konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kürdistan Bölge Başkanı Mesud Barzani Şengal zaferinin Musul’un da özgürleştirilmesinin ön adımı olabilecek bir stratejik hamle olduğunu, Uluslararası ittifak güçlerinin hava desteğiyle Peşmerge’nin de karadan taaruzuyla bu operasyonun sonlandırılmasıyla artık Musul’un kurtarılmasının daha kolay olacağını söyledi. Barzani Şengal’in kendileri için çok önemli olduğunu, zira Kürd halkının mazlumiyetinin sembolü olduğunu, Ezdilerin, Kürd halkının özünü teşkil ettiklerini bu yüzden Şengal’in kurtarılmasının onlar açısından çok önemli olduğunu söyledi. Şengal’in savunması konusunda da konuşan Barzani, şayet bir daha bir Kürd şehri veya bölgesi kuşatılmaya kalkışılırsa bunun bedelini 100 kat daha ağır bir bedel ödeyerek vereceklerini söyledi. Barzani, “Bu Kürd düşmanlarına ders olsun ki bir daha böyle bir şeye yeltenmesinler ve Kürd halkına zulüm etmesinler” dedi. IŞİD’le mücadelenin sadece kendilerinin değil herkesin görevi olduğunu vurgulayan Barzani, bu açıdan herkesin bu mücadeleye destek vermesi gerektiğini ve IŞİD tamamen bitirilmeyene kadar bu mücadelenin devam edeceğini söyledi. Şengal’de sadece Kürdistan Bayrağı’nın dalgalanacağını açıklayan Barzani desteklerinden dolayı ABD’ye ve koalisyon üyelerine de teşekkür ederek şöyle dedi: “Burada Amerika’ya ve diğer uluslar arası ittifak güçlerine, hava taaruzlarıyla Peşmergeye desteklerinden dolayı da teşekkürlerimi iletiyorum. Hem bölge hem de yabancı basın mensupları ve kurumlarına da insanları bilgilendirme görevlerini başarıyla yerine getirdikleri için teşekkürlerimi arz ediyorum.” 07 08 ŞENGAL BasHaber SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım 82015 General Ehmed Gerdi: Şengal’i Ezdi Peşmer Şengal operasyonunun gecikmesi ile ilgili çeşitli iddialar var. Operasyon neden gecikti? Peşmerge’nin IŞİD’e karşı tüm cepheler- ile Kobanê’ye giden ilk Peşmerge birliğine komutanlık eden ve Şengal operasyonunda da en ön cephede bulunan General Ehmed Gerdi Şengal operasyonunun detaylarını BasHaber Gazetesi’ne aktardı. Peşmergelerin Şengal’in kurtarılması için büyük bir çaba sarf ettiğini ve zamanı geldiğinde müjdeli haberi verdiğini söyleyen Gerdi, IŞİD’in Kürdistan’da olduğu sürece Peşmerge’nin uyumayacağını ve onları Kürdistan’dan atmak için kararlı bir şekilde mücadele edeceğini açıkladı. rg meli, partilerin çıkarlarına değil. Partiler kendi çıkarlarından önce Kürdistan’ın çıkarlarını öne almalı. Bunu yapmayan siyasi partiler IŞİD ile olan mücadelemize de büyük zararlar veriyor. Kargaşa yaratarak iç çelişkileri körüklüyorlar. rs iv ak ur d deki başarıları ortadayken neden bu kadar beklendi? Şengal operasyonunun bu kadar gecikmesinin sebebine gelince, biz Şengal’in Kobanê gibi harabe bir kente dönüşmesini istemedik, o yüzden yavaş ve planlı bir şekilde operasyonu yürüttük ve en uygun zaman bu gündü ve bu gün Şengal’i kurtardık. Kimi taktiksel operasyonlar ve yığınaklar yapıldı. Örgüt etkisiz hale getirildi. Bağlantı yolları ele geçirildi. Operasyonun olgunlaşması beklendi ve gerçekleştirildi. Diğer bölgeler içinde aynı durum geçerli, operasyonun olgunlaşması ve zamanlamanın yerinde olması lazım. Savaşlar böyledir. Eğer böyle olmazsa ve savaş strateji ve kararlılığınız olmazsa başarılı olamazsınız. Biz zamanlamayı yaptık ve öyle başladık operasyona. Medyada bazı haberler var, hiçbir habere itibar etmiyoruz. IŞİD’i topraklarımızdan çıkarmaya niyetliyiz. Şengal operasyonu da bunu gösterdi. Kürdistan bütün Kürdlerindir, her Kürd, Kürdistan’ın her yerinde faaliyet yürütebilir fakat bu faaliyetler Kürdistan ve Kürd halkının çıkarlarına hizmet et- .a w w Şengal ve Musul operasyonları aylardır Peşmerge’nin gündemindeydi. Nitekim bu operasyonlar için Erbil’de büyük diplomasi trafiği yaşandı. Operasyon nasıl başladı? Hangi birlikler bu operasyonda yer aldı? Başlarken Şengal’i 3 koldan kuşatmaya aldık ardından da içlere doğru operasyon başlattık ve şu an Şengal tamamen kontrolümüzde. Operasyon Şengal’in batı ve doğusunda başladı. Birlikler arasında koordinasyon vardı. Birlikler kısa bir süre içerisinde birbirlerine ulaştılar ve Şengal’i özgürleştirdiler. Operasyona genel olarak 20 bine yakın Peşmerge katıldı. Oldukça geniş bir alanda, tahminen 100 km’den de geniş bir alanda yürütüldü operasyon. Şengal’de büyük bir IŞİD gücü vardı ancak tamamı kaçtı. Çok erken kaçtılar, küçük bir güç kalmıştı orda ancak onlarda çok direnemediler. Şehir merkezinde 400-500 kişi kalmıştı onlarda etkisiz hale getirildiler. Şehir merkezi ve kimi evlerde canlı bombacıların olduğunu düşü- nüyoruz. Onlar da etkisiz hale getiriliyorlar. Kimisi esir alındı, kimi de çatışmalarda öldürüldü. Rojava Peşmergeleri, Zerevani Birlikleri, Ezdi Peşmerge Birliği ve diğer Peşmerge Birlikleri operasyonda yer aldılar. Operasyonda diğer Kürd güçleri de görüldüler. Ancak sıcak çatışmaya girdiklerini söyleyemeyiz, oldukça küçük birlikler halindeler. Çok başarılı operasyonlar yürüttüklerini söyleyemeyiz. Onlara operasyonlara katılmamaları gerektiğini ve katıldıkları takdirde de Peşmerge’nin kontrolüne girmeleri gerektiğini söyledik. Kabul etmediler, Peşmerge’nin kontrolüne girmediler. Peşmerge kısa süre içerisinde operasyonu başarılı bir şekilde sonuçlandırdı. Kobanê’de herkes her şeyi gördü, Kobanê’yi Peşmerge kurtardı, Şengal’i de Peşmerge kurtardı, diğer güçlerin bir katkısı olmadı. Şengal özgür olduktan sonra diğer güçler Şengal’den çıkacaklar. w Mehmet Salih Batırhan alan; Roj Peşmergeleri, Zerevani Birlikleri, Ezdi Kadın Peşmerge Taburu, Şengal Peşmerge Birliği operasyonda yerlerini aldı. 12 - 13 Kasım tarihleri arasında 3 koldan kent merkezine giren Peşmerge operasyonunda 300 kadar IŞİD mensubu öldü, yüzlercesi yaralandı. Koalisyon güçlerinin de havadan destek verdiği Peşmerge’nin başarılı Şengal operasyonu dünya medyasının en sıcak gündemi olarak yer aldı. Kürdistan Parlementosu’nun kararı ve KBY Başkanı Mesud Barzani’nin onayı .o 4 Temmuz 2014’te Şengal’e saldırarak binlerce Kürd kadın ve çocuğu esir alan ve on binlerce insanın göç etmesine neden olan IŞİD, 12 Kasım 2015’te KBY Başkanı Mesud Barzani komutasındaki Peşmerge Güçleri tarafından düzenlenen operasyon ile Şengal’den çıkarıldı. Yaklaşık olarak 15 ay Şengal’i işgal eden IŞİD’in Suriye’deki merkezi olan Rakka ve Musul arasındaki bağlantı yolu da kesildi. KBY Peşmerge Güçleri arasında yer Hem geçen seneki operasyonda hem de şimdiki operasyonda KBY Başkanı Mesud Barzani operasyonları yakından izledi. Nitekim Şengal Dağı’nda Şengal’in özgürleştirildiğini tüm Kürdlere müjdeledi. Barzani’nin girişimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Şengal Kürdler için oldukça önemli bir yer. Şengal, işgal altındaydı biz bu gün Şengal’i kurtardık. Şengal operasyonu hazırlık aşaması için Zumar ve başka yerlerde de operasyonlar yaptık. Bütün bu operasyonlar aslında Şengal için hazırlık operasyonları idi. Musul’un ne zaman kurtulacağını ne zaman operasyon başlayacak bu konuda net bir şey söyleyemem. Ancak biz Peşmerge güçleri olarak her zaman hazırız. Her zaman buradayız, ihtiyaç halinde el- “IŞİD Kürdistan’dan tümden çıkarılmalı” Şengal zaferi KBY’ye askeri ve siyasi anlamda hangi kazanımları sağlayacak? KBY’nin bağımsızlık sürecini nasıl etkiler? IŞİD’in Şengal’den çıkarılmış olması çok önemli ama IŞİD Kürdistan’dan tam olarak çıkarılmadığı sürece zaferden söz edebilmek zordur. Şengal’in özgürleştirilmesi Peşmerge’nin başarısını gösterdi. IŞİD ile mücadele eden koalisyon güçleri bir kez daha Peşmerge’nin ne kadar güçlü olduğunu gördü. IŞİD ile mücadele de ABD ve Avrupa ülkeleri bize büyük destek verdiler. Bu desteklerinin sonucunda Şengal’in özgürleştirildiğini gördüler. Bundan sonra da destek olmaya ve destek sunmaya devam edecekler. IŞİD bağımsızlık sürecine büyük bir darbe vurdu. Bağımsızlık sekteye uğradı. Bağımsızlık sürecinin tekrar başlaması için ekonomik siyasi bir istikrar lazım. Bu konuda istikrar sağlanmadığı sürece başlaması zor görünüyor. IŞİD Kürdistan’dan çıkarılmadığı sürece Peşmerge rahat uyumayacak ve onları Kürdistan’dan çıkaracaklar. bette biz de katılırız 140. Madde kapsamında olan bölgelerinin tamamını IŞİD’ten alacağız. Bu konuda ısrarlıyız. Başkan Barzani, Şengal’in özgürleştirilmesi konusunda Kürd halkına söz verdi. O söz yerine getirildi. Mesud Barzani Kürdistan’ın IŞİD’ten temizlenmesi ve Kürd halkının bir daha bu acıları yaşamaması için elinden geleni yapıyor. Şengal’in tekrardan kurulacağını ve Şengal’deki Kürd halkımızın geri döneceğini bekliyoruz. Bu konuda Kürdistan Bölge Yönetimi’nin ve Başkan Barzani’nin çalışmaları var. Şengal’in kısa vadede inşa edileceği ve halkın geri döneceği bekleniyor. Diğer taraftan Şengal’in Erbil’e bağlanması ve il olacağına ŞENGAL BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 9 SÖYLEŞİ rgeler koruyacak Cizre / Silvan olağanlaştırılıyor HAKAN TAHMAZ Türkiye Kürd sorununda 64. Hükümetin, nasıl bir politika izleyeceğini bekliyor. Çözüm Süreci’nin nasıl bir hal alacağı en fazla merak edilen konulardan. Dolmabahçe’de kurulan masaya dönmek artık imkânsız. Yeni bir masa olacağı kesin. Masa nerede, nasıl kurulacak ve kimler yer alacak konuları belli değil. Bugünkü manzaraya bakarak gelecek öngörüsünde bulunmak yanıltıcı olabilir. Bir geçiş dönemindeyiz ama ortalık fazlasıyla toz duman. Bugün bütün olup bitenler geçmişte yaşananlardan zerrece ders çıkarılmadığını gösteriyor. Daha dün lanetlenen hangi politika varsa bugün yeniden deneniyor. Son dört ay içinde hep birlikte büyük bir akıl tutulması yaşadığımız çok açık. Bu akıl tutulması girdabında hükümetin geleceğe dair verdiği işaretler tehlikenin büyüklüğünü ve nelere mal olabileceğinin emareleri. Tam bir hafta önce AK Parti sözcüsü Ömer Çelik, MKYK toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada Çözüm Süreci’ne “ Milli Birlik ve Kardeşlik süreci demek daha doğrudur. Barış Süreci dendiğinde iki taraf var gibi anlaşılıyor, bu yanlış” açıklamasında bulundu. Bu kendi başına çok fazla bir şey ifade etmez. Ama aynı kişinin “Sürecin artık muhatabı millettir” ve Cumhurbaşkanının seçmene “ 400 milli vekil lazım” Başbakanın, 1 Kasım seçimi gecesi yaptığı balkon konuşmasında “Milli anayasadan” söz etmesi gidişatı ve yaklaşan felaketi gösterir nitelikte. AK Parti, her şeyi “millileştirerek” yol almaya çalışıyor. Partiyi, milli cephe olarak tahkim etmenin derdinde. Kürd meselesinde 2009 yılında uygulamaya çalışılan “Milli Birlik ve Kardeşlik” yaklaşımını terk edip Çözüm Süreci’ni yürüten AK Parti’nin, yaşananlardan çıkardığı ders, eski yerine dönmek ve her şeyi “millileştirmek” projesi üretmek olmuşa benziyor. Hazırlanan 64’ncü Hükümet programında bu yaklaşımın boyutları ortaya çıkacak. 1 Kasım seçim sonuçlarını, belirleyen istikrarın bozulacağı ve kaos ortamı oluşacağı kaygısıdır. Hükümetin Kürd politikası istikrarın bozulmasına da veya kaos ortamının oluşmasına da kapı aralayacak bir önemdedir. Kürd sorunu bütün ağırlığıyla istikrarın üzerine abanıyor. Güvensizliği sistematik halde sürdürerek dünyada hiçbir sorununun çözüme kavuşturulduğu görülmüş değildir. Güven artırıcı önlemler ve uygulamalarla ise toplumsallaşmış sorunların çözüm zeminleri güçlenmiştir. Bugün belirsizlik, karşılıklı güçlenmiş güvensizlik ortamında Silvan’da, bir süre önce Cizre’de ve birçok kentte yaşanan vahşetin benzerinin yaşanıyor olunması önümüzdeki dönem oldukça karmaşık ve yeni türden derin problemler üreyeceğini gösteriyor gibi. Her şeyden öte bugün bölgede problem çözmek için başvurulan yöntemlerin tümünün sorunlu, hukuktan yoksun olduğunu tespit etmek gerek. 23 Temmuz sonrasında uygulanan sokağa çıkma yasakları da, devletin kamu otoritesini tesis etme yöntemi de, kamu düzenini ve güvenliği sağlama anlayışı da, devlet baskısına, hak ihlallerine, şiddetine ve tankına- tüfeğine karşı öz savunma pratikleri geliştirme de sorunludur. Savaş ve çatışmada sivillerin hedef alınmaması ve zarar görmemesi prensibi yerle bir edildi. Savaş ve çatışma eskiden farklı olarak dağlardan, mevzilerden kentlere, mahallere, sokaklara taşınmış ve dört aydır buralarda sürdürülüyor. Sivil yaşam alanlarının ve insanların zarar görmesi, kentlerin tahrip edilmesi ve çocuk, yaşlı, polis-asker, kadın, genç ayırımı yapmadan yaşamlarına son verilme hakkı, ne devletin, ne de çatışmayı yürüten silahlı Kürd güçlerin hakkıdır. Devlet, “terörle mücadele” bahanesiyle dahi olsa bunları yapamayacağı gibi öz savunma adı altında da olsa hiçbir silahlı/ silahsız siyasal gücün bu yola sapmaya hakkı yoktur. Türkiye’ye egemen olan olağanüstü hali, olağan hale dönüştüren bir hükümet programıyla bırakalım Çözüm Süreci’ni buzdolabından çıkarmayı, demokratikleşme konusunda bir arpa boyu yol alamaz. Cizre’de duran hendekleri kaldıracak, Silvan’da ölümleri durduracak bir yoldan yürümek tek çıkıştır. Bu da her durumda ve her düzeyde diyalog ve müzakeredir. ak ur d .o rg başarı sağlayacağımızdan eminim. IŞİD büyük bir yenilgi aldı. Suriye ile olan bağlantısı kesildi. Sinonê, Telafer Rakka Tikrit yolları Peşmerge’nin kontrolünde Peşmerge büyük ilerlemeler kaydederek sahada IŞİD’e alan bırakmadı. IŞİD yenilgi aldı. Kerkük, Maxmur, Hewice bölgesinde geri çekiliyorlar. Bizim başarımız, mücadelemiz dünyanın gündeminde. IŞİD’i Kürdistan’dan çıkaracağız bizim kararlı mücadelemiz devam edecek. IŞİD Kürdistan’dan çıkarılacak. Kürdistan’ın kazanımlarını hedef seçen odaklar başarılı olamayacaklar. Kürdler IŞİD’i yenebilecek güçteler. Kürdlerin tarihinde IŞİD gibi yenilmiş onlarca örgüt ve siyasi rejim var. IŞİD’de onlardan birisi olacak. iv rs .a w IŞİD zaferinin IŞİD’e büyük darbe olduğunu söylediniz. Bundan sonra sahada IŞİD’i yenilgiler mi bekliyor? Hasekê’deki operasyonlarda düşünüldüğünde IŞİD’in Suriye ve Irak’ta aynı anda geriletildiğini söyleyebilir miyiz? Elbette IŞİD büyük bir yenilgi aldı. Bu yenilgilerin tamamı biz Kürdlerin eli ile gerçekleşti. Yenilgiyi sadece bizden aldılar ve bu onların belini kıran, zayıflatan bir durum. Kürdler ve Peşmerge meydana inmeden IŞİD’in yenilebileceğini kimse iddia bile edemiyordu ama şimdi Kürdler sayesinde yenilebilecek bir güç olduğunu gösterdik, o büyüleri bozuldu. IŞİD efsanesi sona erdi. Hem Rojava’da hem de Güney Kürdistan’da biz IŞİD’i yendik. Operasyonlar Kürdlerin müttefikleri ile koordineli bir şekilde yürütülüyor. Hem Rojava hem de Güney’deki operasyonlar koordineli bir şekilde IŞİD ile mücadele ediyor. Musul, Kerkük ve diğer yerlere yapılacak operasyonlarda da w Bir daha böyle acıların yaşanmaması için gerekli her şeyi yapmaya hazırız. Umarız Ezdi halkımız terk ettikleri yerlere geri dönerler. Şengal Kürdistan’ın kutsal topraklarından biridir. Şengal’in kurtarılması IŞİD’in büyük kayıp vermesi demektir. Onbinlerce Şengalli yurttaşımız terör ile karşı karşıya kaldıkları için göç ettiler. Kamplarda kaldılar. Onların geri dönüşü için gerekli olan her şey sağlanacak. Şu andaki temel kaygımız şehri mayın ve patlayıcılardan kurtarmaktır. Şehir merkezinde evlerde binlerce mayın ve patlayıcı madde olduğunu düşünüyoruz. Bunları çıkarmadığımız sürece sivil vatandaşları şehir merkezine almayı düşünmüyoruz. Şehir mayınlardan temizlenmeli ve güvenli bir ortam oluşturulmalı. w dair tartışmalar var. Bu tartışmalar için ne düşünüyorsunuz? Şengal bundan sonra kim tarafından korunacak? Şengal’in savunması Peşmerge güçlerinde ve bundan böyle de Peşmerge’nin kontrolünde olacak. Daha savaş devam ediyor, ne kadar sürer bilemiyorum yalnız IŞİD ve benzer güçler Kürdistan’ın bütününden çıkarılmadan tam manasıyla zaferden bahsedemeyiz. Diğer yandan Şengal’i artık Peşmerge koruyacak. KBY’nin meşru bir parlamentosu, meşru bir hükümeti ve savunma bakanlığı var. Şengal için kararı onlar verirler. Bizim de gönlümüzden geçen Şengal’in Erbil’e bağlanmasıdır. Şengal, Erbil’e bağlandıktan sonra hiçbir güç müdahalede bulunabilme cesareti göstermeyecek. Peşmerge Komutanlığı’nın bünyesinde Ezdi Peşmerge birlikleri var. Onlar Şengal’i, zulüm gören Ezdi halkımızı koruyacaklar. Parlemento kararı ve KBY Başkanı Mesud Barzani onayı ile Kobanê’ye giden ilk Peşmerge Birliği’nin başında yer aldınız. Hem Şengal’in hem de Kobanê’nin özgürleştirilmesi sürecine tanıklık ettiniz. Arlarında hangi farklar ve benzerlikler vardı? Şengal ve Kobanê arasında çok büyük bir ayırım yapmak güç ancak şunu söyleyebilirim, Kobanê tamamen yıkılmıştı ancak Şengal için bunu söyleyemeyiz. İkisi arasında bundan başka bir ayrım yok, ikisi de benzer alanlar. Tabi bir de Şengal’de Şengal Dağı bizim elimizdeydi. Dağın elimizde olması avantaj sağladı. Kobanê’de ise sadece küçük bir alan kalmıştı elimizde. Şehrin yüzde 85’i düşmüştü, IŞİD şehri düşürecekti. Orda da Peşmerge tecrübesi ile şehrin özgürleştirilmesinde önemli rol aldı. 09 10 ŞENGAL BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 ‘Ezdilere verilen söz yerine getirildi’ Şengal’in Özgürleştirilmesi Operasyonu’nu BasHaber Gazetesi’ne değerlendiren Kürdistanlı siyasetçi, aydın ve akademisyenler Şengal halkına yapılan zulmün karşılıksız kalmadığını KBY Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’nin Şengal’in özgürleştirilmesi için büyük çaba harcadığını ve müjdeli haberi Kürd halkına vererek IŞİD işgaline son verdiklerini açıkladı. Dengi HDP’liler Şengal zaferini değerlendiriyor dünya halkları açısından da önemli bir başarıdır. Bu başarı da katkısı olan herkesi kutluyoruz” diye konuştu. ur d .o rg Adem Geveri (HDP Van Mvk): Ezdiler toplumumuzun orijinalitesidir Şengal’in kurtarılmasının şüphesiz ki tüm Kürdlerin gönlünde büyük bir mutluluk vesilesi olduğunu söyleyen Van HDP milletvekili Adem Geveri, “Kürdlere yönelik saldırıların, katliamların yoğun olarak yaşandığı bir dönemde, bu zafer bizim için büyük bir moral kaynağı olmuştur. Şengal’i kurtaran bütün Peşmergelere, bütün Kürd savaşçılarına sonsuz teşekkürlerimizi iletiyoruz. Orada savaşan bütün güçlere hepimiz çok şey borçluyuz onlar bizim geleceğimiz, birlikteliğimiz ve ittifakımız için büyük bir iş başardılar, büyük işler başarıyorlar” diye konuştu.Geveri sözlerine şöyle devam etti: “En başta Ezdi halkımızın gözü aydın, onlar bizim toplumuzun orijinalitesidirler, onlar kültürümüzün orijinalitesidirler, onlara sahip çıkmamız, korumamız gerekir. Umarım Kürdistan Bölgesi yönetimi bir an önce Şengal’i ve Ezdi halkımızı Kürdistan Bölgesi bölgesine bağlar ve orayı Kürdistan’a bağlı bir il, Kürdistan’ın bir parçası haline getirir. Bu zaferi özgür bir gelecek hak eden Ezdi halkımıza sunmamız gerekiyor. Kürdistan’ın 4 parçasının Ezdi halkına sahip çıkmasını umuyoruz. Tekrardan orda savaşan bütün Kürd savaşçılarına, Peşmerge’ye ve gerillaya sonsuz teşekkür ediyorum ve onları en kalbi duygularımla kutluyorum. IŞİD vahşilerinin sonunu getiren bütün güçlerimizi kutluyorum.” w .a rs iv ak İbrahim Ayhan (HDP Urfa Mvk): Ortak yaşamı inşa etme açısından önemli bir zafer Şengal zaferinin Kürdler’in birliği ve ortak yaşamı inşa etme açısından çok önemli bir zafer olduğunu kaydeden Şanlıurfa HDP Milletvekili İbrahim Ayhan, “Bu zaferi IŞİD’in vahşetine ve barbarlığına karşı Kürdler’in şahsında insanlığın zaferi olarak da değerlendirmek mümkündür. Şengal’de kadınlar kaçırılıp köle pazarlarında satıldı, onlarca çocuk ve kadın katledildi. Bu vahşete maruz kalan Ezdi kentinin özgürleştirilmesi hamlesi hem olumlu hem de çok önemlidir. Terörün buradan sökülüp atılması Şengallilerin kendi anayurtlarında özgürce yaşamasının önünü açmıştır. Özellikle Ortadoğu’da başta Kürdler olmak üzere birçok halka yönelik terör estiren bir örgütün yenilgiye uğratılması Ortadoğu ve w Altan Tan (HDP Diyarbakır Mvk): Ortadoğu’da birlikte olmazsan, kurda kuşa yem olursun Zaferin sadece Kürdler’e değil mazlum ve mağdur olan herkese hayırlı olmasını dileyen Diyarbakır HDP Milletvekili Altan Tan, “Ezdiler büyük bir haksızlığa ve katliama uğradılar, Allah bir daha böyle bir durum göstermesin. Ortadoğu coğrafyasında Kürdler arası ittifak çok önemlidir. Bu Ortadoğu coğrafyasında Kürdler bütün haklı mücadelelerinde birlikte olmazlarsa kurda kuşa yem olurlar. Kürdler arası birliğin bundan sonrasında da hak ve hukuk çerçevesinde devam etmesi lazım, diğer halklarla da bir kardeşlik ve birliktelik inşa edilmesi gerekir” şeklinde konuştu. Faysal Sarıyıldız (HDP Şırnak Mvk): Ulusal bir ruhla her şeyi başarırız HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, “Şu an Şengal’in kurtarılmasından daha önemli olan gelişme HPG, YPG ve Peşmerge güçlerinin birlikte Şengal’da kol kola savaşıyor olmasıdır” dedi. Bunun Kobanê’nin özgürleşmesinden de daha değerli olduğunun ifadelerini aktaran Sarıyıldız, “Ulusal bir ruh ile hareket ettiğimiz zaman Kürdistan’ın 4 parçasından da işgalcilere karşı savaşabiliriz. Bu ruh olduğu zaman gerçek kalıcı bir kurtuluştan söz edebiliriz. Umarım bu durum bize siyasi ittifaklar da getirir ve siyasi ve küçük çıkarları bir kenara bırakmak lazım. Bıraktığımız zaman ve birliği kurduğumuz zaman neresi olursa olsun bir gücümüzün olduğunu söyler ve bütün tehlikeleri bertaraf edebiliriz” şeklinde konuştu. w Dengir Mir Mehmet Fırat (HDP Mersin Mvk): Zafer, Kürdlerin birliğini sağlayacaktır Şengal operasyonun Kürdlerin birliğini sağlamaya yönelik önemli bir gelişme olacağını ve bu gelişmenin dış etkileri olacağını belirten HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, ilk defa IŞİD’e en büyük darbenin vurulduğunu söyledi. “Musul’la Rakka yolu arasında bağlantı ikmal yolu kesildi. Dolayısıyla IŞİD’in ortadan kaldırılması konusunda Kürdler hakikaten en büyük fedakarlığı gösterenler oldu. Kürdlerin bu operasyon ve bu mücadeleleriyle dış dünyada büyük bir sempati kazandıkları kanısındayım” diyen Fırat, Bu operasyonun Kürdistan Bölgesi’ın birlikteliğini pekiştirdiğinin altını çizdi. Dört parçaya bölünmüş Kürdleri milli duygularında bir araya gelme imkanının yaratıldığını da ifade eden Fırat “Bu harekat bana göre Kürd Ulusal Hareketi’nin en önemli adımlarından birisi olmuştur” şeklinde konuştu. Erol Dora (HDP Mardin Mvk): IŞİD, orada bir trajedi bıraktı Şengal’in kurtarılmasından büyük sevinç duyduklarını belirten HDP Mardin Milletvekili Erol Dora, IŞİD saldırılarında yüzlerce kadının ganimet olarak pazarlarda satıldığını, binlerce insanın yerlerinden edildiğini ifade etti. Dora, “IŞİD saldırıları sonrası bölgeyi, Laleş’i ziyaret ettik ve o dramı gördük. Özellikle Ezdi ve Süryani gibi azınlık ve farklı inançlara sahip olan milletlerin IŞİD saldırılarına en çok maruz kalan kesimlerdir. Biz, Ezdi halkının anavatanlarına dönmesini ve muhtemel saldırılara karşı BM nezdinde koruma alınmasını istiyoruz” şeklinde konuştu. Ali Atalan (HDP Mardin Mvk): Kürdistan için tarihi bir gün HDP’nin Ezdi vekili Batman Milletvekili Ali Atalan, Şengal’in kurtarılması operasyonun Kürd ve Kürdistan açısından tarihi bir gün olduğunu ve Ezdi Kürd toplumu açısından da miladi sayılması gerektiğini belirtti. Bu operasyonun çok tarihi ve stratejik bir öneme sahip olduğunu söyleyen Atalan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ortadoğu’nun en barbar örgütü olan IŞİD, bilindiği üzere geçen yıl en çok Kürd Ezdi toplumu üzerinde çağdışı barbarca yönelime girişti. Binlerce masum insanı katletti ve binlercesini kaçırdı; kadınlarını ve kızlarını en insanlık dışı yöntemlerle pazarlayarak bir soykırım gerçekleştirdi.” Şengal’in kurtarılmasının Kürd ulusal birliğine vesile olacağını umduklarını belirten Atalan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü Şengal, bütün ayrılıklara, politik farklılıklara rağmen, birleşebilecekleri; Ezdileri savunma ve onları özgürleştirme konusunda en problemsiz birleşebilecekleri bir noktadır.” Altan Faysal S İbrahim Adem Ali A Ziver Ö AKP’liler ve CHP’liler Şengal’i yorumluyor Ziver Özdemir (AKP Batman Mvk): Önemli bir gelişme AKP Batman Eski Milletvekili Ziver Özdemir de Şengal’in kurtarılmasını mutluluk verici bir haber olarak değerlendirerek konu ile ilgili “Irak ve Suriye’de yaşanan eziyet ve trajedi ile birlikte birçok insan yerini ve yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Göç eden insanların denizlerde boğulmaları ve sınır kapılarında soğuktan donup ölmeleri büyük bir acıydı. IŞİD tarafından Ezdi kadınlar pazarlarda satıldı. Ezdiler yurdundan sürgün edildi. Peşmerge’nin ve Kürdistani güçlerin Şengal’i almaları memnuniyet verici bir durumdur. IŞİD terör örgütünün Şengal’den çıkartılması hem Kürdler hem de bölge halkı için önemli bir gelişmedir” açıklamasını yaptı. Galip Ensarioğlu (AKP Diyarbakır Eski Mvk): Ezdiler KBY’nin koruması altındalar AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’da Ezdi halkının can ve mal güvenliğinin KBY’nin denetimi ve koruması altında olduğunu ifade ederek, operasyona ilişkin “Şengal mazlum bir milletin silahsız, korumasız bir halkın son zamanlarda yaşadıkları en büyük vahşeti yaşadılar. Son dönemde yaşanan en büyük vahşetti. Can ve malları ayaklar altına alındı. İnançlarından dolayı birçok kez katliama maruz kalan Ezdiler, son yaşadıklarıyla tarihe kara leke olarak yazıldı. Burada yaşayan halkın inançları Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin koruması altındadır. Çünkü Şengal Kürdistan’ın bir parçasıdır. Bu yüzden Peşmerge’nin bu zaferi önemli bir gelişmedir” dedi. Orhan Miroğlu (AKP Mardin Mvk): İran ve Esad’a cevaptır AKP Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu ise, Peşmerge güçlerini kutladığını ifade ederek operasyona dair, “Şengal, Kürdistan’ın bir parçasıdır. Her zaman Kürdistan’ın bir parçası olarak kalacak. Kürd milliyetçiliği için önemli bir gelişmedir. IŞİD’e karşı bölgede tek etkin güç Peşmerge ve Kürdistan Bölgesi Yönetimi’dir. Şengal’in kurtarılması Kürd birliği açısında önemli. Bir taraftan İran ve bir taraftan Esad’ın böl-yönet politikalarına bir cevaptır. Son zamanlarda Süleymaniye ve Erbil hattında yaşanan siyasal krize bir cevaptır ve aynı zamanda PKK’nin Kürdistan’ı böl-yönet politikaları ve kanton ilanlarının Kürdistani bir önemi olmadığını gösteren bir durumdur” dedi. Sezgin Tanrıkulu (CHP İstanbul Mvk): Şengal’in kurtarılması bizi mutlu etti CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Şengal’in Ezdilerin kutsal yeri olduğunu ve geçtiğimiz yıl büyük acılar yaşadıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürdlerin birlik halinde, Ezdilerin kenti olan Şengal’i kurtarmaları tabi ki hepimizi mutlu etmiştir. Birliğin ve dayanışmanın sonuçları da ortaya çıkmıştır. İlerde nasıl sonuçlar yaratacağını beraber yaşayıp göreceğiz, ama bu aşamada önemli olan Ezdilerin Şengal’e kavuşmasıdır. Diğer gelişmeleri beraber yaşayıp göreceğiz.” Galip En Orhan M Sezgin Ta BasHaber ŞENGAL 16 Kasım - 22 Kasım 2015 11 Kürd şahsiyetler ve STK temsilcileri Şengal zaferini kutluyor Atalan Özdemir nsarioğlu Miroğlu Tanrıkulu Sait Aymaz (Bingöl Eski Belediye Başkanı): Kürdistanlıların özgürlüğüdür Eski siyasetçi Sait Aymaz da konu ile ilgili “Çok önemlidir son derece mühimdir. Kürdlerin Ezidisi, Alevisi, Sünni’si yoktur. Kürdistanlılar Kürdistanlıdır. Şengal’in özgürlüğü bütün Kürdlerin özgürlüğüdür. Meseleyi böyle görmek lazımdır. Şengal’in alınması ileride Musul’a yapılacak operasyon için zemin hazırlayacaktır. Bu Tahir Elçi (Diyarbakır Baro Başkanı): Bugün, Kürdlerin zafer günü olarak kutlanmalı “Kürd halkının en mazlum olan bölgesi Şengal’in IŞID zulmünden kurtulmuş olması bütün insanlık için mutlu bir gündür. Bunu Kürd Halkı için Newroz’dan sonra ikinci bayram olarak kabul etmek gerekir. Başta Peşmerge olmak üzere bu uğurda canını veren tüm ittifak ve Kürd güçlerini kutluyoruz” diyen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Kobanê’den sonra bu zaferin Kürdlerin IŞİD karşısında zafere doğru yaklaştıklarının bir ifadesi olduğunu belirtti. Bugünü Kürdlerin IŞİD’i yendiğinin zafer günü olarak kutlanılması gerektiğini ifade eden Elçi, “Kürdlerin birlik ve beraberlik içinde temel hakları, kutsal ve doğal hakları için birlikte mücadele ederek çok önemli bir başarı sergilemişlerdir” şeklinde konuştu. Mehmet Tanrıverdi (Bagif Başkanı): “Kürdler için müjdeli bir haber” Almanya Kürd Topluluğu Genel Başkan Yardımcısı ve Bagif Başkanı Mehmet Tanrıverdi’de Şengal operasyonuna atıfta bulunarak Kürdlerin tarihi bir gün yaşadıklarını belirtti. Şengal’in özgürleştirilmesinin tüm Kürdleri memnun ettiğini belirten Tanrıverdi konu ile ilgili “ Şengal olsa Kürdlerin IŞİD’e karşı zafer üzerine zafer kazanmasının Kürdlerin aktörlüğünü çok güçlendirdiğini belirten Akademisyen Musa Kaval, daha 10 yıllarca sürme olasılığı olan bu mücadelede ordulaşmanın ve askeri gücün büyütülmesi gerekliliğinin ortaya çıktığını kaydetti. Şengal operasyonunu değerlendiren Kaval, “Şengal operasyonu Kürdlerin hem askeri hem de siyasi olarak önemli bir aktör olduğunu gösterdi. Bu nedenle uluslararası güçlerin Kürdlerin isteklerini daha çok kabul etme olasılığı artıyor. Yine Arap, Türk ve diğer devletlerinde Kürdlerin inkârına dayandırdıkları eski siyasetlerini değiştirmeleri gereği açığa çıktı. Daha realist, daha doğru, adil ve Ortadoğu’daki tüm ülkelerin demokratikleşmesi ve özgürleşmesi siyasetini yapmaları gerekiyor. Kürdistan’ın dört parçasında Kürdlerin istekleri ve hakları kabul edilmeli. Ve Kürdistan Bölgesi’ın bağımsızlığı konusunda sorun çıkarmamalılar” ifadelerini kullandı. Şengal operasyonunun Kürdler açısından iyi okunması ve değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Kaval, şöyle devam etti: “Bunlardan biri de birliğe hizmet edip etmeyeceğidir. Kürdlerin birliği her parçada muhakkak sağlanmalı. Özellikle IŞİD gibi bir düşmana karşı bu birliğin mutlaka sağlanıp Kürdlerin güçlenmesi gerekiyor. Bu operasyon Kürdlerin kendi içlerinde ve evlerinde iç barışı ve huzuru sağlaması gerektiğini gösteriyor. Zayıflatan çelişkilerden uzak durmaları, ideolojik çatışmalara girmemeleri gerekiyor. Kürd güçleri arasında rahatsızlıklar olmasına kesinlikle yol verilmemelidir. Kürdler ortak strateji ile hareket etmeliler. Kürdlerin ulusallıkla ilgili kırmızıçizgileri olmalı. Ve hangi Kürd partisi ulusal çıkarlara saldırıyorsa Kürdlerin varlığını ve güvenliğini tehlikeye atıyorsa hiçbir şekilde buna izin verilmemeli.” Tarık Ziya Ekinci Mehdi Zana Sait Aymaz ak ur d .o rg Kazım Baba (Kürd Centrum Başkanı): Bayram sunulmuştur Kürd Centrum Başkanı Kazım Baba da operasyonun başarıyla sonuçlanmasını Kürdlerin kazanımı olarak değerlendirirken Kürdlerin siyasi ve askeri birlik kurmaları gerektiğin söyledi. Zaferin Ezdi halkı için bir bayram olduğunu söyleyen Baba, “Yıllardan beri orda yaşayan inançlarından ötürü haksızlığa uğramış 73 ferman görmüş Ezidiler açısından çok mutluluk verici durumdur. Ezidi halkına günümüzde en büyük bayramı sunmuştur. Kürdler Yezidilere pozitif ayrımcılık uygulamalı ve onların mutlu bir şekilde yaşamalarını sağlamalıdır. Başta Sayın Barzani ve diğer siyasal liderlerin de bu konuda gayret içinde olmaları gerekmektedir. Kobanê de olduğu gibi Şengal’de de diğer yerlerde de bu birliktelik devam etmelidir. Çok olumlu bir noktadayız. Bu birliği bütün Kürdler selamlamalıdır. Askeri alan dışına siyasi ve diplomatik alanda güçlerini birleştirmelidirler” değerlendirmesini yaptı. Arzu Yılmaz (Akademisyen): 140. Madde içindeki eski halka da zincire katıldı Şengal’i Özgürleştirme Operasyonu’nu değerlendiren Akademisyen Arzu Yılmaz, Kürdlerin uzun yıllar boyunca hem gerilla şeklinde hem de federal bir devlet olmasına rağmen düzenli orduya hiçbir zaman sahip olmadıklarına işaret ederek, bu bağlamda son 1-2 yıl içinde yapılan saldırıların Kürdlerin kendilerini koruyabilmek için düzenli orduya ihtiyaç duyduğu gerçeğini açığa çıkardığını ve bu operasyonun Kürdlerin de artık düzenli bir ordu formuna kavuştuğunu gösterdiğini, bunun da oldukça önemli bir kazanım olduğunu söyledi. IŞİD saldırılarının ardından KBY’nin 140. Madde dahilinde kalan tartışmalı bölgelere fiili bir kontrol sağlama imkanı bulduğunu hatırlatan Yılmaz, ikinci kazanım olarak “Şimdi Şengal’in özgürleştirilmesiyle KYB’nin fiili kontrolünün eksik olduğu halka da zincire dahil edilmiş gibi görünüyor” dedi. Bu operasyonunu KYB için önemli bir diğer kazanımının da Kürdlerin IŞİD’e karşı mücadelede uluslar arası güçlerle işbirliğinin deneyimlenmesi olduğunu belirterek, “Bu deneyim çerçevesinde uluslararası güçlerle birlikte hareket etme kabiliyetinin doğal olarak getireceği siyasi sonuçlar açısından ileride Şengal önemli bir eşik olarak hatırlanacaktır” dedi. iv Mehdi Zana (Diyarbakır Eski Belediye Başkanı): Çok mutluyuz Kürd siyasetçi yazar Mehdi Zana da Şengal Ezdi halkının merkezi olduğunu ve Şengal’in kurtarılmasının bütün Kürdleri mutlu ettiğini açıklayarak duygularını şu cümleler ile açıkladı: “Bütün Kürdlerin gözü, kulağı oradadır. Birçok zamandan beri orası işgal altındaydı. Orası da bizim Kürd Ezidi halkımızın merkezi ve yeridir. Bu bizi çok mutlu etti. Çok mutluyuz. Ben haberlerde de orayı izliyorum, canlı yayın yapıyor televizyonlar. Peşmerge konuşuyor, etrafı sarmışlar. Bazı IŞİD çetelerine yönelik arama devam ediyor ama ellerine geçmiştir. Bu bizi çok mutlu etmiş yani.” Kürdlerin devletleşme sürecinde olduğunu da açıklayan Zana konu ile ilgili “Kürdistanın bir parçasıdır, önemlidir. Hem de Ezidi dininin de merkezi yeridir, kutsal bir yerdir. Kürdistan’ın bir parçasıdır, ayrı tutulamaz. Çok anlamı olacak. Zaten başlamıştı bu, etkisini tamamen yaptı. Öyle yani da oluyor. Artık Kürdler devlettir. Artık bu iş bitmiş, Kürdler devlettir. Bu iş olacak” dedi. Kürdler’in kutsal mekânlarından biridir. Şengal’in özgürleşmesi tüm Kürdleri için önemli ve müjdeli bir haberdir. Kürdler için tarihi bir gündür” değerlendirmesini yaptı. rs Geveri .a m Ayhan Noşirvan Elçi (Şırnak Baro Başkanı): Önemli olan kimin yaptığı değildir Şırnak Barosu Başkanı Noşirvan Elçi, Şengal’in kurtarılmasının büyük bir kazanım olduğunu söyledi. Bu operasyonun kimin tarafından yapıldığının bir önemi olmadığını dile getiren Elçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle kim kurtardı meselesi rahatsız edicidir. Dileriz ki diğer yerler de kurtarılır. Bunun siyasi rekabete dönüştürmenin bir anlamı yok. Medyayı takip ettiğimizde kurtarılmasının önemi değil de hangi tarafın kurtardığı meselesi var ve bu Kürdlerin arzuladığı beraber hareket etme, yaşama ve beraber mücadele etme kabiliyetini zedelediğini düşünüyorum. w Sarıyıldız Abdullah Demirbaş (Sur Eski Belediye Başkanı): En önemlisi Kürdlerin birlikte savaşımıdır Eski Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Ezdi halkının birçok katliam gördüğünü ve 21. yüzyılda yapılan son katliamın çok sert gerçekleştiğini ifade etti. Şengal’in özgürleşmesinin hem Kürdistan, hem de insanlık için çok önemli olduğunu belirten Demirbaş, “Özellikle bu kurtuluş tüm Kürd; HPG, YPG ve Peşmerge güçlerinin birliğiyle gerçekleştiği için daha da önemlidir” dedi. w n Tan operasyonla Musul’un Suriye ile bağlantısı kesilecektir. Operasyonun amaçlarından biride budur sanırım” değerlendirmesinde bulundu. w ir Fırat Dr. Tarık Ziya Ekinci (TİP Eski Mvk, Yazar): Çok önemli bir zafer Şengal operasyonun önemli ve memnun edici bir haber olarak yorumlayan siyasetçi yazar Dr. Ziya Ekinci de konu ile ilgili “Çok başarılı ve memnuniyet verici bir operasyondur. Lojistik açıdan IŞİD’in diğer bölgelerle bağını keseceğinden ileride devam edecek askeri operasyonları olumlu etkileyecektir. Peşmerge açısından, geçmişteki kötü imajını silmesi noktasında çok olumlu bir gelişmedir. Böylece o sonuç ortadan kalkacaktır. Operasyon tam bir başarıdır” dedi. Operasyonun Kürd güçlerini birbirine yakınlaştırdığını da açıklayan Ekinci açıklamasına şu cümleler ile devam etti: “Operasyonu yapan birliklerin oluşumuna baktığımızda Peşmerge, PAK, gerilla ve Ezidi birliklerinin birlikte hareket edildiğini görüyoruz. Zafer bu anlamıyla da çok önemlidir. Operasyon sonucunda bu ortak hareket tarzı daha da gelişecektir. Operasyonun Irak merkezi hükümeti ve diğer dünya ve bölge devletleriyle aşılamayacak sorunlar oluşturacağına inanmıyorum. Bütün dünya anlayışla ve olumlu karşılayacaktır. Oldukça haklı bir müdahaledir ve IŞİD’ in tasfiyesiyle ilgili ciddi sonuçlar doğuracaktır.” Dr. Musa Kaval (Akademisyen): Kürdler Ortadoğu’da önemli bir aktör Uluslararası koalisyonun desteğiyle bile Şakir Epözdemir (Yazar): Tarihi bir kazanımdır Siyasetçi ve yazar Şakir Epözdemir ise KBY Başkanı Mesut Barzani’nin operasyondaki rolüne dikkat çekerek, “Sayın Mesud Barzani’nin komutasındaki planlı, programlı Şengal Kurtuluş Hareketinin başarısı bütün Kürdleri ve bütün Kürdistanlıları son derece sevindirmiştir. Uluslararası kamuoyu vicdanında da bu önemli zafer yerini en saygınlıklı bir biçimde almıştır. Bu zafer Kürdistan Peşmerge Bakanlığı’nın, Kürdistan Federal Devleti Başkanının ve bu hareketi destekleyen tüm tarafların zaferidir” dedi. Şengal’in özgürleştirilmesini tarihi bir kazanım olarak değerlendiren Epözdemir, “Kürdler için tarihi bir kazanım olduğunu biliyor. PYD ve PKK’nin burada rol almalarından yanayım, ancak Kobani’de Peşmergeler hangi duruşu göstermişlerse onlar da aynı olgunluğu gösterseler daha doğru olur görüşündeyim” şeklinde konuştu. Abdullah Demirbaş Noşirvan Elçi Tahir Elçi Mehmet Tanrıverdi Kazım Baba Arzu Yılmaz Musa Kaval 12 ŞENGAL BasHaber SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım12 2015 Kürd siyasetçiler: w Mustafa Ebdi Mustafa Özçelik Kemal Burkay Mesut Tek Sertaç Bucak (PDK Genel Başkanı): İnsanlık adına büyük bir zafer Kürdler’in ve Sayın Mesud Barzani’nin “Şengal’i mutlaka alcağız” şeklinde sözü oldu- .o rg dram, tüm Kürdlerde büyük acılar yaratsa da, Kürdistan’daki uluslaşma, dayanışma bilincini de en üst noktaya taşıdığını belirten Sevinç, “Şengal’in kurtarılması için destek sunan başta Koalisyon olmak üzere tüm güçler teşekkürü hak ediyor. Peşmerge güçlerine, Ezdi halkına, Kürdistan topraklarının kurtarılmasına, samimiyetle yardıma koşan her Kürd hareketi de övgüyü hak de ediyor. Ağırlıkla Ezdi Kürdlerin yaşadığı bu toprakların özgürleşmesi için girişilen harekete katılan tüm Peşmergeleri kutluyor başarıları için dua ediyoruz” dedi. Bu bölgenin kurtarılması Ezdi halkın esaretten kurtuluşu anlamına geldiğini kaydeden HAKPAR Başkan Yardımcısı Arif Sevinç, “Kürdlerin birliği, ülke topraklarının özgürleşmesi açısından mutluluk vericidir, aynı zamanda stratejik önemi dolayısıyla IŞİD’in Suriye ile bağlarını koparmasına vesile olacak, IŞİD’in tasfiyesini hızlandıracaktır. Şengal operasyonuna bizzat komuta eden Mesud Barzani bir kez daha Kürd halkının gönlünde taht kurmuştur” ifadelerini kullandı. ur d w M. Emin Kardaş ak Mehmûd Osman Sinan Çiftyürek (ÖSP Genel Başkanı): Kürdler’in birliğine yönelik bir adım olmasını diliyorum Bizim göz bebeğimiz olan Ezdi halkımızın yaşadığı kent olan Şengal’in özgürleştirilmesinin anlamlı olduğunu söyleyen Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) Genel Başkanı Sinan Çiftyürek, “Şengal’in özgürleşmesi IŞİD belasının Kürdistan’ın toprak parçasından kesilip atılması yönünden de önemli bir hamledir” dedi. Peşmerge ve KDP üzerinden ‘kaçtılar, göçtüler’ türünden gerçek olmayan bir propaganda yapıldığını dile getiren Çiftyürek, “Bu propagandanın boşa çıkarılması anlamında da önemli bir hamledir. Kek Mesud, Peşmerge olarak 13 yaşından bu yana cephede olmuştur. Kek Mesud’un Şengal operasyonunu yönetmesi Kürd halkına ve onun savaşçılarına da moral kaynağı olmuştur. Bu operasyonun Kürdler’in birliğine yönelik bir adım olmasını diliyorum. Irak ile Suriye’deki Kürdistan parçaları erken örtüştü, bu iki parçanın örtüşmesi üzerinden Güney ve Rojava siyasetinin de ortaklaşması gerekir” dedi. Çiftyürek, özellikle iki parçanın kalbi olan Şengal’de de bir özgürleştirme gerçekleşiyorsa, Kürd siyasetinin de Kürdistan’ın geleceğini göz önünde bulundurarak siyaseten örtüşmesi gerektiğini ifade etti. iv Arif Sevinç ğunu kaydeden, Kürd Demokratlar Platformu (KDP) Genel Başkanı Sertaç Bucak, “Şuan itibariyle bu söz gerçekleşmiş oluyor. Şengal’in özgürleştirilmesi Kürdler açısından çok önemlidir çünkü Kürdler’e 21’inci yüzyılda en büyük katliamı ve haksızlığı gerçekleştiren IŞİD terör örgütüne karşı kazanılmış bir zaferdir” ifadelerini kullandı. Bu zaferin aynı zaman da dünyanın zaferi olduğunu dile getiren Bucak, “Kürdler dünya insanlığı için çok önemli bir zafer kazanmış bulunuyorlar. Kürd halkı Mesud Barzani’nin harekâtı yönetmesinden mutluluk duymalıdır. Biz bu durumdan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Şengal’in özgürleştirilmesi, Musul’unda özgürleştirilmesi anlamına geliyor. Musul’un özgürleştirilmesi IŞİD denilen belanın sonu anlamına geliyor. Bu açıdan Şengal operasyonu hem askeri hem de siyasi açıdan büyük bir önem taşıyor. Musul’un kurtarılmasında kimin katkısı olmuşsa Allah onlardan razı olsun” dedi. rs Sinan Çiftyürek Nizamettin Taş (PWD Genel Sekreteri): Peşmerge düzenli ordu gibi hareket ediyor Şengal operasyonunun şüphesiz iki önemli ayağı olduğunu açıklayan Yurtsever Kürd Demokrat Partisi Sekreteri NizamettinTaş konu ile ilgili “Askeri açıdan Şengal, Musul, Rakka ve Dera Zor arasında stratejik geçiş noktasıdır. DEAŞ’ın Musul’dan Suriye tarafındaki bütün trafiğinin geçtiği bağlantı noktası Şengal’dir. Şengal’den öte anayoldur. Şengal’in alınması aynı zamanda bu bağlantının kesilmesi anlamına geliyor. En önemli sonuçlarından bir tanesi askeri açıdan bu. İkincisi Şengal’in alınması aynı zamanda DAEŞ’in Musul’dan çıkarmanın çok güçlü zeminini yarattı bu açıdan da önemli. Şengal kurtulmadan Musul alınamaz. Musul şu anda üç cepheden tamamen Kürdlerin kuşatması altına girmiş durumda. Önümüzdeki dönemde Musul’a gerçekleştirilecek operasyonda oldukça iyi bir verim yakalanmış durumda bu açıdan da önemlidir” dedi. Öte yandan Taş Şengal’de hakikatin kazandığını Ezdiler yapılan zulmün cezasız kalmadığını, Peşmerge’nin düzenli bir ordu gibi savaştığını ve eksikliklerini bu operasyonda giderdiğini belirtti. Açıklamasının devamın da Taş, “Ezdilere karşı uygulanan soykırımın intikamı alındı, yapılan bunca zulmün intikamı alındı. Yerinden yurdundan edilen halkın intikamı alındı.. Şengal’den bu yana sürdürülen savaş ve operasyonlarda Peşmerge’nin bir düzenli ordu olduğu, operasyon gücüne kavuştuğu, 20 bin Peşmerge ile gerçekleştirilen operasyon, askeri açıdan hiçbir problem yaşanmadan, bir askeri zafer kazanımıdır” dedi. Peşmerge’nin sahada IŞİD’e lana daralttığını ve IŞİD’in Rojava saldırabilecek bağlantı yollarının kesildiğini de söyleyen Taş açıklamasına şu cümleler ile devam etti: “Peşmerge’nin düzenli bir ordu olduğu görüldü. Askeri düzeniyle, disipliniyle, iletişimiyle iyi bir seviye yakaladığı sonucunu çıkardı. Az bir kayıpla, kısa sürede büyük tahribat verildi karşı tarafa. En önemlisi de Rojava hattındadır. Artık IŞİD’in bu hattı kullanarak Rojava’ya saldırma, bazı alanları geçirme planı tamamen ortadan kalkmış durumda. IŞİD’in planları Kürdler tarafından ortadan kaldırıldı. IŞİD’in artık hiçbir zaman zaferi kalmamıştır. Kürdlerin dışında da IŞİD’le savaşanlar oldu, ama hiçbir Kürdler kadar etkili olamadı ve IŞİD hiçbir zaman Kürdlere karşı çıkamayacaktır. Bir de Kürdlerin askeri açıdan Araplardan çok daha güçlü olduğu, onlar devlet olmalarına rağmen Kürdlerin çok büyük bir cesareti var. Peşmerge tüm insanlık ve Ortadoğu için IŞİD’e karşı savaştı ve başarı elde etti.” .a Sertaç Bucak Şengal zaferi kutlu olsun w Nizamettin Taş Arif Sevinç (HAK-PAR Genel Bşk Yard.): Operasyon IŞİD’in tasviyesini hızlandıracaktır Kürdistan Bölgesel Hükümetine bağlı Peşmergelerin uzun zamandır planladıkları ve nihayet gerçekleştirdikleri “Şengal’e özgürlük hareketini” selamlıyoruz diyen Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Başkan Yardımcısı Arif Sevinç de, “Şengal Kürdistan’ın kutsal topraklarının bir parçasıdır ve IŞİD güçlerinin işgali altındaydı” ifadelerini kullandı. Bu bölgede vahşi IŞİD çetelerinin yarattığı Sıtkı Zilan (Azadi Genel Sekreteri): Şengal’in kurtarılması şahsi değil, milli bir meseledir Şengal’in Ezdilikle anılan bir şehir olduğunu belirten Azadi Hareketi Genel Sekreteri Sıtkı Zilan, “Ezdiler otantik bir halktır ve aynı zamanda Kürd olan bir haktan bahsediyoruz. Kürd diline, kültürüne ve tarihine büyük hizmetleri olmuştur” dedi. Gayrimüslim olan Ezdi halkın kimseden destek görmeyeceği düşüncesiyle, IŞİD’in Şengal’a saldırdığını belirten Zilan, “IŞİD’in mantığı Kürdistan topraklarını işgal ederek Arapların aleyhine ilhak etmekti. Şu anda Şengal’de başlatılan operasyon temizlikten ziyade kurtuluş operasyonudur. Kürdler soykırım yapmıyor. Bu anlamda biz tüm Arapları suçlamak yerine IŞİD’i, baasçı düşünceyi ve başkalarının toprağında gözü olan düşünceyi mahkûm ediyoruz” dedi. Sayın Mesud Barzani Federe Kürdistan Bölgesi’ni, bizim açımızdan da özgür Kürdistan’ı temsil ediyor diyen Azadi Hareketi Genel Sekreteri Zilan, “Yani Şengal’in kurtarılması şahsi bir meseleden ziyade milli bir meseledir. Hepimiz Ezdi kardeşlerimize karşı borçluyuz ve o toprakları özgürleştirerek bu borcumuzu da bir nebze olsa ödemiş oluyoruz. Azınlık olan Ezdi kardeşlerimizin topraklarının özgürleştirilmesi demek, Kürdler’in millet olma yolunda bir adım daha attıklarının göstergesidir ve aynı zaman da Kürdistan topraklarına karşı herhangi bir tehlike gördüklerinde birleşerek bu tehlikeyi yok edebileceklerinin de gösterdiler” diye konuştu. M. Emin Kardaş (PDK-T Genel Başkanı): Peşmergelere ve Barzani’ye minnettarız Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP) Mehmet Emin Kardaş, Şengal’in kurtarılması, Kürdler için en büyük müjde olduğunu belirterek, aylardır bunu beklediklerini söyledi. KBY Başkanı Mesud Barzani liderliğinde operasyonun başarıyla yapıldığı dile getiren Kardaş, bunu yürekten desteklediklerini söyledi. “Bunu kelimelerle ifade edemeyiz. Çok sevindik ve memnun olduk. Ezdi kardeşlerimiz, arkadaşlarımız artık huzur içinde özgürce evlerine ve yurtlarına kavuşacaktır” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Şengal’in kurtarılması bizi sevindirdi. İkinci müjdeyi de Musul için bekliyoruz. İnşallah Peşmergeler orayı da er geç kurtaracaklardır. Özellikle Peşmerge ve Peşmerge komutanlarına Sayın Barzani’ye de teşekkürlerimizi ve memnuniyetimizi bildiriyoruz. “ Lütfi Baksi (KADEP Eski Genel Bşk): Dileğimiz Kürdistan’ın bağımsızlığına kavuşmasıdır Katılımcı Demokrasi Partisi KADEP Başkanı Lütfi Baksi, bu operasyonun büyük bir başarı olduğunu ve her Kürd’ün bundan mutluluk duyacağını belirterek şunları söyledi: “Her Kürd bundan mutluluk duyar ve büyük bir başarıdır. IŞİD’in saldırılarıyla Kürd Ezdiler her tarafa dağıldı, perişan oldu. Ümit ediyoruz ki kısa sürede herkes yurduna geri döner. Şengal, yine tarihi Şengal olur. Bir daha da herhangi bir saldırıya uğramaz. Şengal, tarih boyunca acılara maruz kaldı. 74 kez katliamdan geçti. Umarız huzur gelir. Bütün dileğimiz tüm Kürdistan’ın bağımsızlığına kavuşmasıdır. Bağımsızlık olmadıkça bunlar yaşanacaktır.” Mustafa Özçelik (PAK Genel Başnaı): Özgür Şengal bağımsız Kürdistan’a yol açacaktır Kürdistan Özgürlük Partisi PAK Genel Başkanı Mustafa Özçelik, Şengal’in kurtuluşu’nun Kürdlerin, Ezdilerin ve tüm Kürdistanlıların yüreğinde ve bilincinde açılan derin yaranın sarılması için tarihi bir başlangıç değerlendirilebilir ifadelerini kullandı. Bu operasyonun aynı zamanda Kürdistan Bölgesi’ın bağımsızlığı için bir açtığını dile getiren Özçelik, “Özgür Şengal bağımsız Kürdistan’a yol açacaktır umudundayız” şeklinde konuştu. Mesud Barzani’nin başkomutan bu operasyonun başında olduğunu hatırlataran Özçelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendilerine ve bütün Peşmergelere Kürdistan’ın diğer parçalarından bu savaşın içinde yer alan kardeşlerimize ve hava saldırılarıyla destek sunan uluslar arası ittifak güçlerine teşekkür etmek bütün Kürdistanlıların boynunu borcudur. Kürdistan Bölgesi’ın da bağımsızlık yolu 140. Maddenin uygulanmasının zemini gerçekleşmiştir. Bunun güney Kürdistan’ın bağımsızlığı için tarihi bir adım olmasını diliyoruz.” Kemal Burkay (HAK-PAR Eski Genel Bşk) : Kısa sürede büyük başarı ŞENGAL BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 13 SÖYLEŞİ Dr. Mehmûd Osman (Irak Parlamentosu Kürd Listesi Mvk): Şengal stratejik konumu için işgal edildi ve kurtarıldı Şangal’in kurtarılması ardından bu askeri başarının yansımaları hakkında BasHaber’e konuşan deneyimli Kürd Siyasetçi Dr. Mehmûd Osman’da Şengal’in Kürdistan siyaseti açısından önemli bir kent olduğunu ve bölge açısından stratejik bir konumda bulunduğunu belirterek, Şengal’in IŞİD tarafından işgal edilmesinin sebebinin de bu özelliği olduğunu söyledi. Kürdlerin ve özellikle Ezdilerin Şengal’in kurtarılmasından dolayı sevinç yaşamayı hak ettiklerini dile getiren Osman, Bölge Hükümetine düşen görevin de Şengal’in yeniden yapılandırılmasına ağırlık vermesi ve savunmasının güçlendirilmesi olduğunu Seîd Memûzînî Qasim Şeşo Mustafa Ebdi (PYD Yöneticisi): Önemli olan Kürdlerin çıkarıdır, kimin yaptığı önemli değil “Şengal’in özgürleşmesi bizleri oldukça umutlandırdı ve mutlu etti, bundan her Kürd’ün büyük bir mutluluk duyduğu şüphesizdir. Kürd Güçleri’nin bir araya gelerek yaptığı bu operasyon oldukça önemlidir ve bu, Kürdler açısından yeni bir başlangıca da işaret ediyor” diyen PYD yöneticilerinden Mustafa Ebdî, Basında yer alan haberlerin rahatsız edici olduğunu belirten Ebdî, kendiler için önemli olan Şengal’in kurtulması olduğunu dile getirdi. Operasyon kime ait olursa olsun kendi güçleri ve başarıları gibi gördüklerini ifade eden Ebdi, sözlerini şöyle sürdürdü: Elî Ewnî moral olduğunu söyledi. Bu aşamadan sonra temel önceliğin Şengal’in yeniden inşası ve Ezdi kardeşlerimizin evlerine dönmeleri olduğunu belirten Memûzînî, “Ezdilerin kaybettiklerini geri getirmeyebiliriz ama hiç olmazsa güven içerisinde yurtlarına gelmeleri için imkan ve olanaklar sağlayabiliriz. Bu bizim görevimiz ve Peşmerge bu görevini layıkıyla yerine getirmiştir” dedi. rs iv ak ur d .o rg Elî Ewnî (Şengal Cephesi Komutanı): Şengal zaferi Kürdlerin elini güçlendirdi Şengal operasyonu hakkında BasHaber’e konuşan PDK Yönetim Kurulu Üyesi ve Şengal Cephesi Peşmerge Komutanı Elî Ewnî ise operasyonun geç gerçekleştiği eleştirilene tepki göstererek bunların gerçeği yansıtmadığını söyledi. Operasyon hazırlıkları ve Peşmerge’nin yığınak yapması faElîyetlerinin bir kısmının propaganda amacıyla gerçekleştirildiğini söyleyen Avni, “Bunlar IŞİD’e gözdağı verme amaçlıydı. Zamanı geldiğinde de Kürdistan Bölge Başkanı Mesûd Barzani’nin Komutasında 20 bin Peşmerge’nin katılımıyla operasyon başarılı bir şekilde gerçekleştirildi.” dedi. PKK’nin operasyonu ve Peşmerge’nin başarısını kendi adına yazdırmaya çalıştığını dile getiren Avni, buna bir anlam veremediklerini ve bu yüzden izin vermediklerini söyledi. Ewnî şöyle devam etti: “Şengal, işgal edildiğinde onlara ihtiyaç vardı. Sağolsunlar geldiler. Ama şimdi Şengal’de olmalarının hiçbir anlamı yok. Şengal’den çıkmaları gerekecek. Peşmerge büyük bir kahramanlıkla operasyonu gerçekleştirdi. PKK medyası kara propaganda yapıyor, ama başarılı olamadı. Önemli olan Şengal’in kurtarılması ve Ezdi kardeşlerimizin geri dönmesidir.” Şengal’in Peşmerge tarafından korunacağını ve il olması için Bağdat Yönetimiyle gerekli tüm görüşmeler yapılması konusunda çalışmaların başladığı bilgisini veren Elî Avni, Peşmerge Bakanlığına bağlı Ezdi Peşmerge birliğinin Şengal’in savunmasında gerekli rolü üstleneceklerini söyledi. Avni, “Şimdiki temel amacımız Şengal’in il statüsüne yükseltilmesini Bağdat Hükümeti’ne kabul ettirmek olacak. Şengal il olarak kabul edilerek yeniden inşa edilecek. Bu konuda yapılması gereken her şey gerçekleştirilecek.” dedi. Şengal’in kurtarılmasının yerinden göç ettirilmiş Ezdi vatandaşlar için büyük bir müjde olduğunu da sözlerine ekleyen Avni, Şengal’de IŞİD saflarında katliamlara ortak olan Arap, Türkmen ve daha bir çok farklı ulustan insanların olduğunu ve IŞİD’e direnen tek gücün de Kürdler olduğunu söyledi. Suriye veIrak ordularının IŞİD karşısında yenildiğini belirten Ewnî Buna karşın Peşmerge’nin direnişi ve en son Şengal zaferinin hem askeri hem de siyasi açıdan Kürdistan Bölge Yönetimi’nin elini güçlendirdiğini söyledi. .a Mustafa Osê (SKDP Yöneticisi): Bu Kürdistan tarihinin yazılmasıdır Suriye Kürdistan Demokrat Partisi Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Ûso, Peşmerge’nin Şengal’i özgürleştirmesi Kürdistan’ın her yerinde memnuniyet ve mutluluğa neden olduğunu belirterek Şengal’in özgürleştirilmesinin Kürdistan’ın tarihinin yazılması anlamına geldiğini dile getirdi. Şengal’in özgürleştirilmesi, Kürdistan’ın diğer parçalarını yakınlaştırarak ulusal bir bilince vesile olacağını söyleyen Ûso, “Kürd sorunu, Kürdistan’ın her parçasında tehlikeli bir konumdadır. Bundan dolayı Kürd hareketleri ulusal birliklerini sağlaması gerekiyor” dedi. w Süleyman Çevik (Nubihar Temsilcisi): Şengal’in kurtartılması yerli halk için sevindiricidir Ağustos ayından beri süregelen bir işgalin sona erdiğini ve orada yaşayan yerli halk için sevinç verici bir olay olduğunu dile getiren Nûbihar Dergisi Yayın Yönetmeni Süleyman Çevik, bu konuda emek veren insanları tebrik ettiğini söyledi. Yüzyıllardır kimseye zararı olmadan yaşayan insanların baskı gördüğünü ve bunun vicdanen kabul edilmediğini ifade eden Çevik, “Bu anlamda dışarıdan gelip orayı işgal etmesi halkın çoluk çocuğuna, canına malına ve kadınlarına musallat olması insanlık dışı bir şeydi. İşgalden kurtarılması bütün insanlar için sevinç verici bir olaydır. O halkın bu zulme ve baskıya uğramasının hiçbir haklı nedeni olamaz ve kimsenin de buna hakkı yoktur. Kurtuluşa emek vermiş herkesi kutlamak lazım. Özellikle Kürdistan Bölgesi ve Peşmergelerini kutluyoruz” şeklinde konuştu. Letîf Mistefa (Goran parlamenteri): Şengal krizleri çözmeye vesile olsun Kürdistan Bölgesi’daki siyasi krizlerin odağındaki Goran Hareketi Parlamenteri Letîf Mustafa’da Şengal zaferiyle ilgili BasHaber’e verdiği demecinde Şengal’in kurtarılması operasyonunun üstün bir başarıyla sonuçlanmasının sadece Kürd halkını değil bütün medeni dünyayı mutlu ettiğini ve Kürdlerin bununla iftihar etmeyi hak ettiklerini söyledi. Askeri başarıların siyasi başarıları tetikleme potansiyelinin yüksek olduğu değerlendirmesinde bulunan Mustafa, bu başarının ortaya çıkardığı olumlu sinerjinin Kürdistan Bölgesindeki siyasi krizi çözmeye vesile olmasını umduğunu ve böyle olacağının kaçınılmaz olduğunu belirtti. Bu başarının sadece iç siyasi krizleri çözme potansiyeli dışında Kürdistan Bölgesinin dış siyasetinde de büyük kazanımları beraberinde getireceğini vurgulayan Letîf Mustafa, “Artık her siyasi partinin buna göre hareket edip ve dar siyasi hesapları bir kenara bırakıp Kürdistan’ın bağımsızlığına odaklanmalı” dedi. w Mesut Tek (PSK Genel Sekreteri): Şengal Kürdistan bölgesine bağlanmalı Kürdistan Sosyalist Partisi PSK Lideri Mesut Tek, bu operasyonun Kürdler için çok önemli bir başarı olduğunu söyledi. Her şeyden önce KBY hükümetinin Ezdilere verdiği sözü yerine getirmesi açısından çok önemli olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “IŞİD ve çeteleri onların kutsal topraklarından temizlendi. Mesud Barzani’nin Şengal dağında yaptığı basın toplantısında dile getirdiği görüşleri önemsiyoruz. Onun Ezdilere yönelik duygularını paylaşıyoruz. O duygular aynı bizim de duygularımızdır. Ezdiler Kürdlerin ayrılmaz bir parçasıdır. Şengal Kürdistan bölgesine bağlanmalı ve yönetimi kendilerine bırakılmalıdır. Ayrıca bu başarı tüm Kürdlerin başarısıdır” dedi. Komutanların gözünden Şengal söyledi. Savunmasının güçlendirilmesi için Şengal’in il olması gerektiğinin altını çizen Osman, başarılı Şengal operasyonundan dolayı Peşmergeye ve emeği geçen herkese teşekkür etti. Şengal’in Kürdistan Bölgesinin bir parçası olduğunu da dile getiren Osman, Kürd taraflar arasında Şengal üzerinden ortaya çıkan ihtilafların da Kürd halkının ve de özellikle Şengalli Ezdilerin çıkarları açısından temelinde çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi. w “Şengal’in kurtuluşu bizi çok mutlu etti” diyen eski Hak-Par Genel Başkanı Kemal Burkay, bu operasyonun iyi bir hazırlığın sonucu olduğu ve çok kısa bir süre içerisinde başarıyla sonuçlandırıldığını belirtti. Mesud Barzani ve Peşmergeleri kutladığını da ifade eden Burkay, “Umarım ki kısa zamanda bölge onarılacak ve tahribatlar giderilecek, halk Şengal’e dönebilecek. Yaraları sarılacak diye umut ediyorum” şeklinde konuştu. 13 Seîd Memûzînî (PDK Musul Sorumlusu): Eve dönüş zamanı Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) Musul Sorumlusu Seîd Memûzînî ise Şengal zaferinin Kürd tarihi açısından bir milat olduğunu, Peşmerge’nin bu üstün başarısıyla Kürdlerin dünya nezdinde büyük bir hayranlık kazandığını ve bu başarıda Kürdistan Bölge Başkanı Mesûd Barzani’nin Başkumandan olarak operasyonu yönetmesinin Peşmerge açısından büyük bir Mesûd Salih (Askeri Strateji Uzmanı): Şengal modern zaman Kürd başarısının miladıdır Şengal’in kurtarılması ardından operasyon ve bunun yansımaları hakkında yetkililer ve uzmanlardan da görüşler gelmeye başladı. Şengal’i kurtarma operasyonunun, modern Kürdistan tarihinde Kürd başarı alışkanlığının zirvesi olduğunu vurgulayan Askeri Strateji Uzmanı Mesûd Salih, Şengal operasyonunun çeşitli aşamalardan sonra başarıya ulaştığını söyledi. İlk aşamanın hazırlık süreci olduğunu belirten Salih, IŞİD’in Kürdistan topraklarını işgal girişimiyle hızlı bir toparlanma moduna giren Peşmerge’nin kısa zamanda profesyonel bir askeri yapı hüviyeti edinmesiyle kendini geliştirdiğini ve ardından Şengal’e yoğun bir güç takviyesiyle ilk aşamayı tamamladığını söyledi. İkinci aşamanın tedbir aşaması olduğunu ve bunun da IŞİD’in başka alanlarda olası büyük saldırı girişimlerine karşı önleyici tedbir olduğunu vurgulayan Salih, şöyle konuştu: “Nitekim bu husus IŞİD’in Başkent Erbil sınırları içerisindeki Peşmerge karargahlarına 5 koldan saldırması ve Peşmerge’nin bu saldırıları güçlü bir şekilde püskürtmesi bu aşamanın da sağlam bir şekilde uygulandığını göstermektedir.” Son aşamanın da saldırıyı en uygun bir şekilde gerçekleştirmek ve ele geçirilen alanların savunma devamlılığının sağlanması olduğunu vurgulayan Salih, Şengal’in kısacık bir zaman diliminde kurtarılmasının Peşmerge’nin bu aşamayı da eksiksiz uyguladığını kanıtı olduğunu ve bütün bu aşamaları gerçekleştirme kabiliyeti gösteren Peşmerge’nin Şengal’in savunmasının devamlılığını da sağlayabileceğini söyledi. Qasim Şeşo (Ezdi Peşmerge Komutanı): 74. Ezdi fermanının intikamını alındı Peşmerge’nin büyük kahramanlıkla Şengal’i özgürleştirmesiyle bütün dünyaya ve Kürd düşmanlarına Kürdlerin güçlenerek varlıklarını devam edeceklerini gösterdiğini belirten Şengal Peşmerge Komutanı Qasim Şeşo, “İçimizde yanlış politikalarını sürdürmekte ısrar eden kardeşlerimiz de bilsin ki Peşmerge 74. Ezdi fermanının intikamını almıştır. Dökülen kanların hesabını sormuş ve bir daha böyle bir trajedinin yaşanmasına asla izin vermeyecektir. Başkan Barzani’nin üstün komutasıyla kazanılan bu başarı Ezdi toplumuna ve tüm Kürd halkına kutlu olsun. ” dedi. 14 HABER BasHaber SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım14 2015 Beton duasına karşı dua FERHAT KENTEL Katalonya’da bağ İ w pel Si’ (Evet İçin Birlikte) koalisyonu ve CUP Partisi önümüzdeki günlerde ne yapacakları merak konusu iken, sivil itaatsizlik ile fiili bağımsızlık uygulamasını hayata geçirecekleri bekleniyor. İspanya’yı 36 yıl boyunca yöneten Francisco Franco’nun ölümü ile birlikte noktalanan diktatörlüğün ardından demokrasiye geçiş yapan İspanya, Sosyalist İşçi Partisi iktidarındaki 4 yıllık geçiş döneminde başta Basklar olmak üzere Katalonlar ve Galiçyalılarla birlikte çok sayıda halk topluluğunun statü talebi nedeniyle değiştirilen anayasa ile 17 özerk bölgeye ayrılıyor. Oluşturulan bu otonom bölgeler arasında özellikle Katalonya, Bask (Euskadi) ve Galiçya bölgeleri diğer otonom bölgelere göre daha fazla yetkilerle donatılarak anadilde eğitim ve farklı birçok alanda kendi kendilerini yönetmeleri sağlanmış durumda. Bir süre sonra özerk bölgeler içindeki sınırlı alanları özellikle Katalonya ve Euskadi bölgesinde dar gelmeye başlar ve halkın talepleri artar. Taleplerin yükseldiği dönemde İspanya Başbakanı olan Rodriguez Zapatero çözüm arayışını girer ve silahlı mücadelenin olmadığı Katalonya’dan başlayarak Katalon Parlamentosu’ndan çıkacak her çözümü kabul edeceği sözünü verir. Bunun üzerine genişletilmiş yeni statü referanduma sunulur ve onaylanır. ur d Çimen Gümüş .o rg Avrupa’da bir ulus daha devletleşiyor w .a rs iv ak spanya’ya bağlı özerk Katalonya Bölgesi bağımsızlık yolunda kararlı adımlarla ilerliyor. İspanya’nın ekonomik olarak en güçlü bölgesi olan Katalonya’nın bağımsızlık kararı zor ve meşakkatli bir yoldan geçiyor. Geçtiğimiz gün bağımsızlık önergesini kabul edilen Katalon Parlamentosu’nun önüne engeller çıkaran İspanya Anayasa Mahkemesi’nin 5 ay içinde vermesi beklenen karara Katalon Parlamentosu uymayacağını belirtmişti. Sivil itaatsizlik ile fiili bağımsızlık uygulamasına geçmesi beklenen Katalon Parlamentosu’nun bundan sonra ne yapacağı merak konusu. Katalonya özerk bölgesinden bağımsızlık sesleri her geçen gün daha da yükseliyor. Geçtiğimiz Eylül ayında yapılan seçimlerde parlamentodaki sandalye çoğunluğunu kazanan bağımsızlık yanlıları geçtiğimiz günlerde İspanya’dan ayrılmayı öngören 18 aylık sürecin başlamasını 63’e karşı 72 oyla onaylamıştı. Barselona merkezli hükümet tarafından onaylanan yol haritasında Katalonya’nın 2017’de bağımsızlığını ilan etmesi kararı yer alıyor. Katalonya Meclisi tarafından kabul edilen bağımsızlık önergesi İspanya Anayasa Mahkemesi tarafından anayasaya aykırılık gerekçesiyle askıya alındı ve mahkemenin karanını 5 ay içinde vermesi bekleniyor. Daha önce mahkemenin karanını tanımayacaklarını açıklayan bağımsızlıkçı partiler Junts w Geçtiğimiz yaz Şili’den arkadaşım Jose Türkiye’yi ziyarete geldi. İstanbul başta olmak üzere, Doğu’dan Batı’ya epey dolaştı. Memleketine dönmeden önce de şu gözlemini aktardı: “Şili’nin en büyük şehri Santiago’da sokakta insanlar pek gülmez; sürekli bir gerginlik hissedilir. Ancak Santiago’nun gerginliğini İstanbul’la karşılaştırdığımda epey hafif kaldı, çünkü İstanbul’da suratlar çok daha asık; sokaktaki gerilim elle tutulur derecede somut ve neredeyse korku verici.” Üç aşağı beş yukarı böyle bir gözlemi hemen hemen herkes paylaşsa da, dışarıdan birisi bunu dile getirdiği zaman açıkçası insanın bir miktar morali bozuluyor. Rutin gündelik hayat içinde insanın alıştığı ve görmez olduğu bir gerçeklik gelip yüzünüze vuruyor. Bu gözlem dünya çapında yapılan araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlarda da kendini gösteriyor. Türkiye başkalarına karşı duyulan güvensizliğin en diplerde olduğu bir ülke... Şüphesiz bu, Türkiye’de yaşayan insanların “fıtratında” olan bir duygu değil ama yaşadıkları ülkenin ekonomik, siyasal, toplumsal ve kültürel şartlarının getirdiği bir sonuç. Belki yüz yıldır devlet-toplum ilişkilerinde, toplumsal gruplar ve cemaatler arasında yaşanan gerilimlerin ve travma üzerine travmanın eklendiği topraklarda insanların çoğunun yüzlerinin gülmesini beklemek pek mümkün değil. Suratlara yansıyan bu gerilim, başkalarına ve etrafımızı kuşatan dünyaya karşı duyulan güvensizlikle doğrudan ilişkili... Tekçi bir ideolojik hegemonya altında, kendisini anlatmaya çalışan toplumsal aktörlerin hem devlet hem de başka toplumsal gruplar tarafından “korku” unsuru olarak görülmesi tabii ki gayet normal. Çünkü öğrenilen, sosyalleşen ve içselleştirilen format bu... Kutuplaşarak, ötekini dışlayarak var olmak... Ancak, daha ziyade siyasal ve kültürel varoluşla ilgili olan bu hal, çok daha az önem verdiğimiz ve dörtnala etrafımızı kuşatan bir “beton çevre”den bağımsız değil... Türkiye toplumu, inanılmaz bir hızla, kültürlerine işlemiş olan, “anlamlı” dünyaları ve anlamlı referanslarını kaybediyor. Süreklilikle, devamlılıkla ve tekrar ederek güven veren bir dünya yok artık; basılan zemin sürekli olarak sarsılıyor. Geçmişten kalan işaretler kaybolurken, geleceğe dair belirsizlik had safhaya çıkıyor. İçinde bulunduğumuz yıllarda, “muhafazakar” tanımını kendine yakıştırmış bir hükümetin yaptığı “muhafazakar makyaj” rötuşları da, bu belirsizliği, geleceğe ve de başkalarına karşı güvensizliği ortadan kaldırmak yerine, -“savaş aracı” olarak sunulduğu/görüldüğü için- tam tersi etki yapıyor. Geçtiğimiz yıllarda “Betoncuların dini” (Taraf, 5.1.2013) üzerine bir şeyler yazmıştım. Din olunca duası da olur; işte bu “din”in duası da çıkmış. Patenti, kuzunun kurda emanet edildiği “Çevre” ve Şehircilik Bakanlığı’nın bakanı İdris Güllüce’ye ait: “Bu beton pompaları hiç durmasın. Rabbim bu ülkeyi hep böyle kalkındırsın. (...) Silah seslerinin yerine, terörün yerine insanların birbirine acımasızlığı yerine beton santrallerinden beton çıksın ve o beton pompaları insanlara güzel güzel evler, yollar, otobanlar, havaalanları yapsın. Rabbim bunu hep nasip etsin.” Bu beton dini, güce tapan, aynılaştıran, adeta savaş diliyle süren kalkınmacı bir zihniyet eşliğinde şekillenen ve Güllüce’nin bahsettiği “acımasızlığın” bizzat en önemli sebeplerinden biri... Kendilerini hâlâ kendi dinlerinin içinde yaşadıklarını zanneden ama mutlak güç ve başarı peşinde koşarken Protestanlaşan insanların da içine girdikleri bir din... Betonlaşan dünyada yaşamaya çalışırken, suratlarımızın gülmeye devam etmesi pek kolay değil. Bu yüzden “kurt”un duasına karşı alternatif bir duayı hızla devreye sokmamız gerekiyor: “Rabbim; Güllücegillerin betonlarını nasip etme; bu memleketin insanlarının betonlaşmış binalar ve zihniyetlerden, acımasız bir kalkınmacılıktan kurtulup; tevazu içinde çevreye ve başka insanlara saygı duydukları günleri nasip et, lütfen!” Yayın Yönetmeni - Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Faysal Dağlı Editör: Yeter Polat Haber Merkezi: Mustafa Turan, Emin Kan, Salih Batırhan, Çimen Gümüş, Adem Özgür ‘Ulus değilsiniz ‘den bağımsızlığa Bunun üzerine muhafazakar bir parti olan Halkçı Parti bu statünün anayasaya aykırı olduğunu belirterek, İspanya İmtiyaz Sahibi: Basnews Medya Ltd. Şti. adına Faysal Dağlı Sahibi: Botan Tahsin Hukuk Danışmanı: Av. Sennur Baybuğa Görsel Yönetmen: Alp Tekin Babaç, Hüseyin Ünal Anayasa Mahkemesi’ne başvurur. Halkçı Parti’nin lehine bir karar veren İspanya Anayasa Mahkemesi, yeni statüde yer alan Katalonların bir ulus olmadığı ve İspanya’daki tek ulusun İspanyol ulusu olduğu şeklindeki kararına Katalonlardan tepki yağar. Özünde “ulus” tartışması üzerinden bu süreçle birlikte 2010 yılında 1 milyonu aşkın Katalon sokaklara dökülerek Anayasa Mahkemesi’nin kararına karşı “Biz bir halkız ve ulusuz. Buna hiç bir mahkeme karar veremez” diyerek tepkilerini gösterirler. Bu süreçle birlikte artık resmen bağımsızlık tartışmaları Katalonların gündemine gelmeye başlar. Katalonlar üzerinde bir kırılma noktasına yaratan İspanya Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından Katalonlar arasında merkezi hükümetle uzlaşmayı tercih eden partilerinde içinde olduğu birçok parti bağımsızlığa doğru bir yol çizer. Bir etki-tepki meselesiyle başlayan bağımsızlık tartışmaları son 5 yılda parlamentoda çoğunluğu sağlayan bir noktaya ulaşır. Sol-sağ tüm partiler birleşti İspanya Anayasa Mahkemesi’nin yarattığı kırılmanın ardından 5 yılda yaşananlar liberal sağ partileri ve sol partilerin bağımsızlık talebiyle bir araya gelmesini sağlar. Liberaller, solcular ve radikal solcu partilerinde içinde olduğu bu blok geçtiğimiz yıl yapılan seçimlerin ardından hükümet kurmayı başarır. Seçmenine verdiği sözü tutmaya çalışan bu blok, referanduma gidip 2017’ye kadar Tel: +90 212 243 27 60 Fax: +90 212 243 27 79 E-mail: turkce@basnews.com www.basnews.com Meşelik Sk. No:22 D/3 Beyoğlu/İST Baskı: İhlas Matbaası-Yenibosna/İST BasHaber/BasNûçe Gazetesi’nde yayınlanan haber, yazı ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Basnews Medya Limited Şirketi’ne aittir. HABER BasHaber 16 Kasım - 22 Kasım 2015 15 SÖYLEŞİ 15 İklim ve biz üzerine SENNUR BAYBUĞA Referandum yoksa sivil itaatsizlik ile fiili bağımsızlık var Anayasanın tek başına referandum yapma hakkı tanımadığı Katalonlar, referandumu bir şekilde yapmak konusunda kararlı. Katalonların sivil itaatsizlik yolu ile bağımsızlık ısrarlarını sürdüreceklerini belirten ve İspanya’da uzun süre yaşayan Gazeteci Zekine Türkeri, “Katalonlar bağımsızlık yolun- ur d adım attılar.” iv ak İspanya ekonomisinde motor güç Katalonya İspanya’nın kuzey doğusunda yer alan Katalonya Özerk Bölgesi, ülkenin ekonomik olarak en güçlü bölgelerinin başında geliyor. Katalonca, İspanyolca ve Aranca olmak üzere üç resmi dilin konuşulduğu bölgede 2014 verilerine göre toplam nüfus 7,5 milyon. İspanya nüfusunun yüzde 16,1’ini oluşturan Katalonya’nın başkenti ülkenin en büyük ikinci rg Katalonlar ve Kürdler birbirinden çok farklı Yasal olarak önü açık olmayan referandumun yapılması durumunda yasaları zorlayarak değiştirebilecek meşru bir güce dönüşeceğini kaydeden Yazar Metin Yeğin ise, merkezi hükümetin başlatacağı yasal sürecin meşruiyet ve yasallık tartışmasına yol açacağını ve bunun da uzun vadede bölünmeye kadar gidebileceğini söyledi. Katalonya’nın bağımsızlık talebinde burjuvazinin etkili olduğunu ifade eden Yeğin, “Katalonya bütün İspanya’nın en yüksek kişi başı geliri olan bölgesi. Kişi başı yıllık 27 bin dolar. Merkezi hükümetin önemli bir kısmını alması burjuvazinin hiç işine gelmiyor. Yine Bağımsız bir Katalonya, AB ve diğer ülkelerle ilişkilerini ve karını yükseltecek. Halk da bu konuda ikna olmuş durumda. Sol ise böyle bir özgürlük hakkına sahip olmayı savunuyor. Bu nedenle bağımsızlık çizgisinde geniş yelpazede birliktelik var” dedi. Katalonya’nın Kürdlere örnek olup olmayacağı şeklindeki soruya “Kesinlikle olmaz” yanıtını veren Yeğin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kürdler ve Katalonların durumları çok farklı. Katalonlar daha çok evin zengin ve havalı çocuğunun başını alıp gitmesi gibidir.” rs w .a Ekonomi ve anadil konusu belirleyici oldu Bağımsızlık tartışmalarında ekonomik krizin belirleyici bir yerde durduğunu belirten Gazeteci Pelin Doğan ise 2011’deki Halkçı Parti’nin iktidarıyla Katalonlara yönelik artan baskılarında tetikleyici olduğunu kaydetti. Özellikle anadilde eğitim ve vergi düzenlemeleri konusunda yapılmak istenen değişimlerin bağımsızlık tartışmalarında etkili olduğunun altını çizen Doğan şöyle diyor: “Katalonya’daki okullarda eğitim dili Katalonca’dır ve İspanyolca bir ders olarak verilir. Merkezi hükümet alternatif olarak sadece İspanyolca okullar olması ve İspanyolca ders ve saatlerinin artmasıyla ilgili öneriler sunmasına Katalonlar sert tepki gösterdi. Halkçı Parti iktidara geldikten sonra bağımsızlıkçılardan ‘ekonomimize kendimiz bakalım’ talepleri arttı. Ve 5 yıl içinde her yıl bir w Referandum için anayasa değişmeli 1978’de oluşturulan anayasada bağımsızlığın yolu açık olsa da bunun için İspanya Parlamentosu’nun oylarının üçte ikisinin çoğunluğunu sağlanarak bağımsızlık referandumuna karar verilebiliyor. Katalonların nüfusu az ve İspanya Parlamentosu’ndaki oranları çok düşük. Çok büyük bir destek alsalar bile İspanya Parlamentosu’nda üçte iki çoğunluğu sağlamaları çok zor. Şu anda iktidarda olan merkez sağ Halkçı Parti’nin ve İspanyol Sosyalist İşçi Patisi’nin “hayır” demesi referandumun önünün kapatılması anlamına geliyor. Anayasaya göre referandum yapılsa bile İspanya’nın tamamında oylama yapılmasını zorunlu koşuyor. Böyle bir durumda da çoğunluğu sağlamak neredeyse imkansız gibi görünüyor. da ilerlediklerini ve sivil itaatsizlik ile bağımsızlık uygulamasına yavaş yavaş geçeceklerini söylüyorlar” dedi. Katalon partilerin bu mücadele ile İspanya Anayasasını değiştirmeye çalıştığını vurgulayan Türkeri, “Katalonlar bu koşullarda anayasanın hem kendilerine hem de başka uluslara dar geliyor düşünüyor. Bu hiç kolay değil ve önümüzdeki ay yapılacak olan genel seçimlerin sonucuna da bağlı” dedi. w Katalonya’nın bağımsızlığını ilan etmeyi hedefliyor. .o ğımsızlık ufukta kenti olan Barselona’dır. İspanya’nın Akdeniz kıyısındaki en önemli liman ve ticaret merkezi olan Barselona’nın mimarisi modernizm akımıyla planlanmıştır. Barselona borsası kentteki yerli ve yabancı bankacılık kuruluşlarıyla önemli bir finans merkezi ve turizm merkezidir. Katalonya’nın başlıca istihdam alanı sanayidir. Siyasetimizin en iyi sloganının insan için olduğu varsayılan siyasi anlayışın aslında, gezegende yaşayan tüm canlıların ortak çıkarları korunmadan ve koruyucu tedbirler alınmadan insan için bile olamayacağını anlamayan bir siyaset entelektüele sahibiz yazık ki. Suriye’den sınırlarımıza dayanan binlerce insanın, tekne kazalarında Ege’ye gömülen mültecilerin, hemen bitişiğimizde devam eden savaşın bile iklim değişikliği ve küresel ısınmadan, kuraklıktan kaynaklı, canlıların doyamadıkları bölgeleri terk etmek zorunda kalışları nedeni ile oluşan dengesizliğin yol açtığı sonuçlar olduğunu bilemeyecek kadar kör bir kavganın içindeyiz. Suriye’de ortaya çıkan kuraklığın tarım alanlarını yok ettiğini, insanların su hakkının ortadan kalktığını ve köylerden ve kırsal alanlardan şehirlere doğru göçen insanların elbette bu göçün sosyal siyasi sonuçları ile yüzleşemeyen devletler nedeni ile ortaya çıkan derin küresel bir kriz olduğunu değerlendirmemiz lazım mesela. Boğaziçi Üniversitesi’nde 12-13 Kasım tarihlerinde çok ciddi bir forum yapıldı. İki hafta sonra, 30 Kasım’da Paris’te BM İklim Değişikliği Sözleşmesi taraflar konferansı yapılacak (COP21 Zirvesi). BM üyesi ülkeler önümüzdeki yıllarda gezegenimizin geleceğini belirleyecek olan yeni iklim anlaşması görüşmelerini yapacak ve yeni sözleşmeler imzalayacaklar. Bu konferansta esas olarak insanlar da dahil tüm canlıların geleceğini, yaşamasını ve varoluşumuzu devam ettirecek yeni ‘koşullarımız’ görüşülecek: Gezegenin bizimle birlikte sahibi olan canlılara sorulmadan hatta insanlara da sorulmadan siyasetçilerin masa başı kavgaları ile koşullarını belirleyecekleri bir anlaşmadan söz ediyorum. Bu zirvenin öncesi de Türkiye’ de G20 zirvesi yapılacak biliyorsunuz. 19 ülke ve Avrupa Birliği’nin de üyesi bulunduğu G20 zirvesinde, dönem başkanlığını Türkiye’nin yaptığı bileşen ülkeler, Paris Zirvesi öncesi alıştırma turlarını yapacaklar. İşte gerek Paris’te yapılacak küresel zirve ve gerekse önümüzdeki hafta Türkiye’de yapılacak G20 zirvelerinde, sivil, hükümet dışı çevrelerin seslerini duyurmak ve ortak bir tavır geliştirebilmek amacı ile düzenledikleri iklim forumu Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılan bu forum. Üstten ve masa başlarından değil, hakikatin sokağından, yaşamımız ve diğer canlılarla kurduğumuz tüm ilişkilerin nedensellik bağı içinde irdelendiği onlarca atölye ve oturum yapıldı. Kalkınmacı ekonominin, kimin için ve ne pahasına sürdürüldüğü belli olmayan modellerin aslında insana, gezegeni paylaştığımız tüm canlılara neler yapabileceğini ve neler yapabildiğini küçük örnek ve tartışmalarla anlayabilmek biraz da olsa mümkün oldu benim açımdan. Bilge Seçkin Çetinkaya’nın küçük bir salonda yaptığı bir oturumu izledim örneğin, temiz giysi kampanyasının aktivisti olan Bilge, merkezleri gelişmiş kapitalist ülkelerde bulunan moda tekstil sektörünün marka isimlerinin, Bangladeş, Hindistan, Çin, Türkiye gibi ülkelerde ucuz iş gücünü, kadın-çocuk işçiyi ve merdiven altı üretimi nasıl kullandığını anlattı. Aylığı 39 dolardan çalıştırılan yoksulluğun da alt sınırında yaşayan çoğu kadın işçileri anlattı. Ve bu işçilerin yaşadıkları bölgelerde meydana gelen kuraklık ve tarım alanlarının kaybı ile nasıl da çaresizce şehir denen bölgelere gelip, köle gibi çalıştırıldıklarını, bu oturumu örnek verme sebebim kasıtlı, işçi sınıfı siyasetinin artık küresel ekolojik yıkımlardan, iklim dengesizliklerinden bihaber olarak mücadele yürütebilmesi mümkün değil, ekoloji alanı dışlanarak, sınıfsal sömürünün nedenleri ortaya konamaz artık. Noluthando Mbeje isimli bir kadın araştırmacı, geldiği Afrika’nın Durban bölgesinde, madenlerin elektrik santrallerinin yok ettiği çevre, bu çevrede nefes alamayan, hastalanarak ölen binlerce yoksulu anlattı. Ve o bölgeden para kazanarak beslenen ama asla orada yaşamayan zengin sınıfını anlattı. Yaşadığı çevreyi, yoksulların ve tüm diğer canlıların bu zenginlikten nasıl da hiç pay almadıklarını, paylarına düşen tek şeyin sağlıksız, susuz ve yanında elektrik santrali çalışırken nasıl da elektriksiz olduğunu anlattı. Yeni bir mücadele alanı hepimizi bekliyor gibi görünüyor, hayata ve birbirimize sahip çıkmanın başka yolu görünmüyor gelecekte. 16 SİLVAN BasHaber SÖYLEŞİ 16 Kasım - 22 Kasım16 2015 “Cenazeyi almamıza bile izin vermediler” Silvan bu eziyeti hak etmiyor Barış sürecinin dondurucuya kaldırılması ardından, birçok yerleşimde YDG-H’in hendek kazma ve öz savunma ilanları ile başlayan çatışmalı süreç ve ardından Diyarbakır’da özellikle Silvan, Lice ve merkez Sur ile Şırnak’ın Cizre ve Silopi, Mardin’in Nusaybin ilçelerinin bazı mahallelerinde uygulanan sokağa çıkma yasakları ve çatışmaların kent savaşlarına dönüşmesine neden oldu. Olağanüstü uygulamaların ikinci haftasını geride bıraktığı Silvan’ın Tekel, Mescit ve Konak Mahallelerindeki sokağa çıkma yasağı ve çatışmalar 14 sivilin ölümüne yol açarken, ilçe sakinleri ölümü göze alarak yoğun ateş altında mahallelerden çıkmaya çalışıyor. Su, elektrik ve internet hatlarının da kesik olduğu Silvan’da militanlar, polis ve özel timler mahalle ve sokak girişlerini kapatırken, tanklar kent sokaklarında dolaşıp zaman zaman top atışları yapıyor. Yoksulluk ve savaş nedeniyle Silvan’a göç eden kesimlerin barındığı bu mahallelere girmeye çalışan siyasi parti ve ak ur d .o panyası çağrısında bulundu. İnsan Hakları Derneği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Türk Tabipler Birliği Odası gibi STK’ların Diyarbakır Şubelerinden oluşan heyet ve diğer Sivil oluşumlar da ölüm ve yıkıma yol açan sokağa çıkma yasağının bir an evvel sonlandırılması ve ilçede hayat şartlarının normale dönmesi için gerekli çalışmaların yapılmasını istedi. Demirtaş: Şehir savaşı yürütülüyor Sokağa çıkma yasağının uzaması ve top ve tankların da yoğun olarak kullanıldığı çatışmaların şiddetinin artması ardından açıklamalarda bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Kara Kuvvetlerinin şehrin hakim tepelerinde konumlandığını ve şehre girmeye tereddüt ettiğini dile getirerek Silvan’da operasyondan öteye bir şehir savaşı yaşandığını söyledi. Yasağın devam ettiği mahallelerden haber alınamadığını belirten Demirtaş, polis ve askerin helikopter ve tanklarla mahalleleri vurduğunu söyledi. w .a rs iv Heyetlerin mahallelere girişine engel 6. kez ilan edilen sokağa çıkma yasağının devam ettiği Silvan’da son yasağın uygulamaya başladığı ilk günlerden bu yana STK temsilcilerinden oluşan heyet ve HDP milletvekillerinin Mescit, Tekel ve Konak mahallelerine girişlerine izin verilmezken, yasağın sekizinci gününde mahallelere girmeyi başaran HDP Diyarbakır Milletvekilleri Nursel Aydoğan, Sibel Yiğitalp ve Batman Milletvekili Saadet Becerikli mahsur kaldı. Yasağın 9. gününde Tekel, Konak ve Mescit mahallerinde incelemelerde bulunmak isteyen Diyarbakır Barosu ve bölge baroları heyetlerinin mahallelere girişlerine izin verilmezken, baro heyetleri basın açıklamalarıyla yetinmek zorunda kaldı. w evletin güçleri ile YDG-H arasında devam eden ‘demokratik özerklik, hendekler, barikatlar ve duruma hakim olma savaşları, sokağa çıkma yasakları ve diğer uygulamalar can almaya ve tarihi ilçeleri harabeye çevirmeye devam ediyor. İki haftaya yakın bir süredir tank ve toplarla vurulan Silvan polis ve asker ablukasında. Meydana gelen çatışmalarda harabeye dönen kentin üç mahallesi yaşam işaretlerini yitirmiş durumda. Uluslararası savaş sözleşmelerini ve ulusal yasaları hiçe sayan sokağa çıkma yasağı ikinci haftasını geride bırakırken bilanço ağır: 14 ölüm, bir o kadar yaralı, ekonomik yıkım, harabe kent manzarası ve binlerce kişinin göçü. STK heyetleri polis engeliyle karşılaşırken, polis ölen insanların cenazelerinin çıkarılmasına ve yaralıların hastanelere taşınmasına bile izin verilmiyor. w D Zerya Malbad rg Silvan kan ağlıyor Tekel Mahallesi’ndeki polis-asker ablukasından çıkmaya çalışırken vurulup yaşamını yitiren ve cenazesi bir gün boyunca sokakta kalan Yakup Simbağ’ın (19) babası Süleyman Simbağ, gözyaşları içinde beddua edip yaşananları anlattıyor: “90’lardaki savaştan dolayı göçerliği bırakıp Silvan’a yerleştik. Zor şartlarda geçiniyorduk, ta ki bu yasaklar başlayana kadar. Yasağın 6. günüydü. Oğlum’un Kaniya Derge çeşmesi civarından, evin durumunu kontrol etmek için mahalleye girmek isterken keskin nişancılar veya panzerden açılan ateş sonucu vurulduğunu söylediler. Biz orda değildik. Cenazesini almaya giden tanıdıkların üzerine panzerden ateş açılıyor ve onlar da canlarını zor kurtarıp geri kaçmak zorunda kalıyor. Bu yüzden oğlumun cenazesi bir gün boyunca sokakta kaldı. Bir gün sonra fırsatını bulup oğlumun cenazesini alabildik.” “YDG-H mahallelerden çekilsin” Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, hem sivil halkın yaşamını tehdit eder noktaya gelen sokağa çıkma yasağı ve operasyonların durdurulması ve Silvan halkının güvenliğinin sağlanması için de YDG-H üyelerinin mahallelerden çekilmesini istedi. Çocuk ve bebeklerin, süt, mama ve mahalle sakinlerinin her türlü yaşam gereksiniminden yoksun kaldığı belirten Elçi, acil yardım kam- “Oğlumun evi topla vuruldu” Tekel mahallesindeki ablukadan ölüm riski altında çıkmayı başarabilen Mehmet Hiles ise evlerinde oturuyorken yan yana duran oğlunun ve kendi evinin ağır silahlarla tarandığını, daha sonra top saldırısı gerçekleştiğini ve bir top mermisinin oğlunun evine isabet etmesi sonucu oğlunun evinin yandığını söyledi. Mehmet Hiles o anları şöyle dile getirdi: “Tanklarla mahalleye rastgele top atışları yapıldı. Evimiz yüksek bir yerde durduğu için hedef tahtası gibiydi ve sürekli vuruluyordu. Kalırsak öleceğimizi bildiğimiz için mahalleden çıkmaya karar verdik ama kaçmak ta ölüm riskini doğuruyordu; kaçmaya yeltenenler panzerlerce taranıyordu. İlk kaçma girişimimizde üzerimize ateş atıldı. Kendimizi yerlere uzattık ve fırsatını bulup geri kaçtık. Daha sonra gece vakti ikinci bir kaçma teşebbüsümüzde bir fırsatını bulup kaçabildik.” Bir evde kalabalık 3 aile Mescit Mahallesi’nden çocuklarıyla evlerini terk edip kaçmayı başaran üç ailenin 300 TL’ye kiraladığı eve uğradığımızda, manzara içler acısıydı. Tesisatçılık ve inşaat işlerinde çalışan aile reisleri zaten kıt kanaat geçindikleri yaşamlarının çatışma ve yasaklarla birlikte katlanılmaz hale geldiğini üç aile olarak kiraladıkları evde çocuklarını aç bırakmamak için didindiklerini söylediler. Yoksulluk içindeki eski yaşamlarının şu an kendileri için bir serap olduğunu dile getiren anneler de bu savaşın biran önce bitmesi ve seraplarına geri dönmelerine zemin hazırlanması dışında bir şey istemediklerini söylediler.