4 tüğü bir ülkede, cumhuriyetten söz etmek mümkün müdür?

advertisement
T.B.M.M.
B:58
26.2.2004
0:4
tüğü bir ülkede, cumhuriyetten söz etmek mümkün müdür? Cumhuriyetin varhksal temeli vatandaş
değil midir. Bu tasarı, en önce, vatandaş kavramını değiştirmeyi amaçlamıyor mu?! Bu anlayış,
gerekçe metinlerinde çok açık bir şekilde ifade edilmiyor mu?!
Değerli milletvekilleri, artık, şu gerçek kesinlikle bilinmeli ve kabul edilmelidir ki, bu tasan,
bir idarî reform tasarısı değildir; çünkü, idarî reformun dayanağı olan kamu yönetimi parçalanmak­
tadır. Hükümet, sorunu kökten halletmeyi düşünüyor. "Şu mektepler olmasa, Millî Eğitimi ne güzel
idare ederim" diyen Millî Eğitim Bakanının misalini andırmaktadır. Etkin yönetim için, yönetimin
felsefesi ve kurumlarıyla birlikte ortadan kaldırılması gibi bir mantaliteyi radikal bir idarî reform
zannediyorsunuz. Vatandaşı da müşteri kılığına sokarak piyasalara havale etti mi, ortada ne yönetim
ne sorumluluk, tabiî, ne de sorun kalacaktır. İşte, Hükümetin reform anlayışı budur.
Sayın milletvekilleri, tasarının kamu yönetimi yapısını âdeta ticarî bir işletme gibi düşün­
düğünü, devletin kamu hizmeti sorumluluğunu piyasada satın alınabilir bir ticarî hizmete dönüştür­
me amacı taşıdığını söylemiştik. Tasarı, bununla yetinmeyip, bunun doğal sonucu olarak, kamu
çalışanlarının statü, görev ve hizmet tanımlarını da değiştirmektedir; kamu personelinin kamu
hukukunun işleyişi bakımından önemli olan çalışma güvencesini de büyük oranda ortadan kaldır­
maktadır. Tasarının esas mantığı, kamu hizmetlerinin yerelleştirilmesi ve özelleştirilmesidir. Bu, as­
lında, devlet memuru kavramını da, klasik anlamıyla, ortadan kaldırmaktadır ve niteliği ne olursa
olsun, nasıl olursa olsun, devletin iş gördüğü, hizmetli anlamında devletin memuru kavramı
önplana çıkarılmaktadır. Başbakan Sayın Tayyip Erdoğan tarafından sık sık tekrarlanan "bu yasay­
la birlikte, kamu çalışanları üstlerine hizmet etmek yerine, halka hizmet eder hale gelecektir" sözü
de burada anlam kazanmaktadır. Burada, bu tasarının felsefesinin de gereği olarak, "üstler"
kelimesini nitelikleriyle, görev, sorumluluk ve gelenekleriyle birlikte "devlet" olarak, "halk"
kelimesini de, vatandaş ortadan kaldırıldığına göre, "piyasa" olarak algılamak mümkündür. Tayyip
Erdoğan'ın ve onun düşüncelerini taşıyan bu tasarı, kamu çalışanlarının devlet hizmeti, kamusal hiz­
met yürütümünden rahatsızdır; bu hizmetlerin piyasa aktörleri tarafından yapılması gerekmektedir.
Sayın Erdoğan'ın yukarıdaki sözünün Türkçesi şudur: Bu yasayla birlikte, kamu çalışanları
vatandaşa kamu hizmeti üretmek yerine, parası olan müşteriye hizmet eder hale gelecektir. Bu söz­
de kamu reformuyla birlikte, kamusal çalışma yaşamında taşeronluğun, sözleşmeliliğin ve bu çer­
çevede hizmetlerin özelleştirilmesinin de önü açılacağına göre, artık, devlet memuru, devletin hiz­
met sorumluluğuna göre değil, yasayla birlikte, piyasanın talep yoğunluğuna göre çalıştırılan piyasa
memuru özelliği taşıyacaktır. Böyle bir yapılanmadan, nasıl ki, İş Kanunu...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Öktem.
ENVER ÖKTEM (Devamla) - Bu yasada memur sendikacılığının yapı taşları ortadan kaldırıl­
maktadır. Tasarı, kamu personeli rejimini düzensizleştirmekte, ücret sistemini dengesizleştirmekte,
hizmet sunumunda yerelliği önplana çıkardığı için bölgesel dengesizliği de derinleştirmektedir.
Değerli milletvekilleri, tasarıda çoğu maddenin içeriğinde karşılaştığımız gerekçede de, daha
açık bir biçimde gördüğümüz çok çarpık bir kamu hizmeti anlayışı tanımlaması vardır. Kamu
yönetimi sisteminin fonksiyonu ve kamu çalışanlarının bu sistem içerisinde pozisyonları da çarpık
anlayışa göre belirlenmiştir. Tasarıda kamu hizmeti sanki kamunun, kamu yönetiminin yapmak
zorunda olduğu işler, görevler değilmiş gibi, hizmeti verenlerde hizmetin kendisi önplanda tutul­
muştur. Bu yerel alanın başka nelerle, hangi iktidar odaklarınca doldurulacağını, genişletileceğini
ve nasıl yerel iktidarlar oluşturulacağını şimdilik bilemiyoruz. Bildiğimiz bir şey var, bu yerel ik­
tidarlar meşruiyetini vatandaştan değil, piyasadan alacaklardır ve bu iktidarlar güçlendikçe, halk ik­
tidarı, yani demokrasi, yani cumhuriyet zayıflayacaktır. Bu kara düzenin mimarı da AKP Hükümeti
olacaktır.
Saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)
-374-
Download