işgücü piyasasında toplumsal cinsiyet eşitliği el kitabı

advertisement
1
İŞGÜCÜ PİYASASINDA
TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ
EL KİTABI
2
İŞGÜCÜ PİYASASINDA
TOPLUMSAL CİNSİYET
EŞİTLİĞİ
EL KİTABI
Yıldız Ecevit
Şubat 2010
İçİndekİler
ÖNSÖZ
BAŞLARKEN
Bazı Anahtar Kavramlar
BÖLÜM 1: TÜRKİYE’DE KADINLARIN İŞGÜCÜNE
KATILIMI, İSTİHDAMI VE İŞSİZLİĞİ
Bölüm 2: KADINLARIN İSTİHDAMININ ÖNÜNDEKİ
EKONOMİK, SOSYAL VE KÜLTÜREL ENGELLER
bölüm 3: AVRUPA BİRLİĞİ VE KADIN İSTİHDAMI
Hazırlayan:
Yıldız Ecevit
Tasarım:
TORNA Tasarım (www.tornatasarim.com)
Baskı:
Pelin Ofset Tipo Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti
Birinci Basım:
Şubat 2010
bölüm 4: KADIN İSTİHDAMININ ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ
ORTADAN KALDIRMAKTA İŞKUR’UN ROLÜ
bölüm 5: TOPLUMSAL CİNSİYETE DUYARLI POLİTİKALAR BİTİRİRKEN 1
2
4
5
9
13
17
24
27
ÖNSÖZ
İngiltere Büyükelçiliği tarafından finansmanı sağlanan, British Council tarafından yürütülen ve
İŞKUR’un yararlanıcısı olduğu “Kadın İstihdamının Artırılmasına Yönelik Strateji Geliştirme Projesi”
kapsamında, İŞKUR personeli ve konu ile ilgilenen tarafların çalışmalarına destek olmak üzere
hazırlanan “İşgücü Piyasasında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği El Kitabı”nı sizlere sunuyoruz.
Yukarıda adı geçen proje, Türkiye’nin Avrupa Birliğine üyelik sürecinde, müktesabata uyum
çalışmalarını desteklemek üzere, kadın istihdam oranının artırılması ve cinsiyet eşitliğinin
iyileştirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. AB Sosyal Şartı kapsamında, kadınlar ve erkekler
arasındaki iş ve ücret farklılığına son vermek için gayret edilmekte, kadınların çalışma yaşamında
erkeklerle eşit şartları paylaşmaları sağlanmaya çalışılmaktadır. Sosyal politika ve istihdam alanındaki
hedeflere ulaşmak için, açık işbirliği yöntemlerine Topluluk Programları ve çeşitli fonlar vasıtası ile
ulaşılmaya çalışılmaktadır. Bu programlar sayesinde, üye ülkelerdeki en iyi uygulama örneklerine
ulaşılmakta ve oluşturulan uzman ağlarına katılım sağlanarak elde edilen sonuçların ve iyi uygulama
örneklerinin tüm üye ve aday ülkelerde yaygınlaştırılması konusunda çalışmalar yürütülmektedir.
Bu proje içerisinde, İŞKUR içinden kadınların istihdamını iyileştirmeye yönelik stratejiler geliştirme ve
uygulama yetisine sahip seçilmiş bir çekirdek strateji ekibi oluşturulmuştur. İngiliz ve yerel uzmanlar
ile birlikte İngiltere ve AB’deki başarılı uygulamaları mevcut sisteme uyarlayan bir model oluşturmak
üzere bir strateji raporu ve eylem planı önerisi üzerinde çalışılmış ve kilit paydaşlarla toplantılar
1
yapılmıştır.
Proje çıktılarının, İŞKUR’un kadın istihdamının artırılması konusunda yaptığı ve yapmayı düşündüğü
çalışma ve projeler yanında, benzer çalışmalara örnek teşkil edecek bir çalışma ve model
olacağına yürekten inanıyoruz.
Proje kapsamında geliştirilen bu kitabın, İŞKUR çalışanlarının ileride yapacakları çalışmalarda,
kadın istihdamının artırılması ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi yönünde ışık tutması ve
rehberlik etmesi temel arzumuzdur.
Projemizin çalışmalarına katılan uzmanlarımıza, Çekirdek Strateji Ekibi üyelerine, çalışmaların
yürütülmesinde emeği geçen kurum, kuruluş, sivil toplum örgütü ve kişilere, İngiltere Büyükelçiliği,
British Council ve İŞKUR adına teşekkür ediyoruz.
Ayrıca bu kitapçığı hazırlayan Sayın Prof. Dr. Yıldız Ecevit’e projeye sunduğu uzman katkıları için
ayrıca teşekkür etmek isteriz.
İngiltere Büyükelçiliği Ankara, Türkiye
Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü
BAŞLARKEN
Aşağıda ayrıntılı olarak üzerinde durulacağı gibi, Türkiye’de kadınların işgücüne katılımları
son derecede düşüktür. Bu durumda, kadınların ekonomiye, kalkınmaya ve verimlilik artışına
katkılarından söz edilemeyeceği gibi, çalışıp bir gelir elde ederek kendilerine ve ailelerine
Bu el kitabı, toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısını sunan ve kadınların işgücüne katılımları ve
sağlayacakları faydadan da söz edilemez. Tarımsal faaliyetlerden koparak kentlere göç eden
istihdamları ile ilgili durum ve sorunlara bu bakış açısıyla yaklaşmayı amaçlayan bir çalışmadır.
kadınlar, eğitim olanaklarına ulaşamayan ve bir meslek edinemeyen kız çocukları, sürekli olarak
İŞKUR, bu güne dek yaptığı çalışmalar ve yürüttüğü projelerle, işgücü piyasasında toplumsal
evlere çekilmektedirler. Bugün kentlerde her beş kadından sadece biri işgücüne katılmaktadır.
cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına katkıda bulunacak kurumlardan biri olduğunu ve olacağını
Bu durum, hem kadınların kendileri için, hem ekonomik büyüme ve kalkınma için çok boyutlu
göstermiştir. Bu kitap da Kurum personelinin istihdamda kadın erkek eşitliği konusunda yapacağı
olumsuzlukları içinde taşır.
çalışmalara destek verecek bir kaynak olarak hazırlanmıştır.
AB’ye katılmak isteyen ülkeler için topluluk müktesebatının benimsenmesi bir zorunluluktur. Kadın
Avrupa Birliği ülkelerinde kamu istihdamı hizmetleri veren kurumlar, toplumda kadın erkek
hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği de topluluk müktesebatının önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
eşitliğini sağlayan ve koruyan kilit kurumlardır. Çünkü kadınları işsizlikten kurtarmak ve uygun
AB’ye göre Türkiye henüz toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayabilmiş durumda değildir. Eşitliğin
işlere kavuşturmak, sadece onları güçlendirmez, giderek bu güçlenme onların evli oldukları
sağlanamadığı alanlardan biri işgücüne katılımdır. Kadınların işgücüne katılımlarının düşüklüğüne ve
erkekleri, yetiştirdikleri çocukları ve nihayet tüm toplumu olumlu biçimde etkiler. İŞKUR da kamu
bunun artırılması gerektiğine AB’nin Türkiye’ye ilişkin bütün raporlarında yer verilmektedir.
istihdam hizmeti sunan bir kuruluş olarak, uygun ve güvenli bir işe yerleştirdiği her kadının kişisel
güçlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Kadınların güçlenmesi, ailelerinin güçlenmesi ve bu
Kadınların işgücüne katılımını artırmanın gerekliliği, son yıllarda Türkiye’nin önemli belgelerinde yolla ekonomik ve sosyal kalkınmanın gerçekleşmesi demektir.
de vurgulanan bir konudur. 2007-2013 yıllarını kapsayan 9. Kalkınma Planı da kadınların işgücüne
katılımının 2013 yılında % 29.6 oranına yükselmesini hedeflemiştir. ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için
Kadınların işgücüne katılımlarının ve özellikle ücretli olarak istihdam edilmelerinin hem kendileri için
Ulusal Eylem Planı’, kadınların sosyal ve ekonomik güçlenmesi ile işgücüne katılım ve istihdamları
hem de toplum için önemli sonuçları vardır:
„„ Kadınların istihdam edilmeleri, onların ekonomik bağımsızlığa kavuşmalarını sağlar ve hane
içi karar alma süreçlerindeki güçlerini artırır. Kadın erkek eşitliğinin sağlanmasının en önemli
koşullarından biri, kadınların istihdam edilebilirliğidir.
„„ Kadın istihdamı, sürdürülebilir ekonomik büyüme ve bütün bölgelerde dengeli bir sosyal
kalkınma açısından çok önemlidir. Çalışma yaşındaki toplam nüfusun yarısını oluşturan kadınların
etkin olarak katılamadığı bir ekonomiden sağlıklı ve verimli bir büyüme beklenemez.
„„ Kadınların işgücüne katılımlarının artmasının, yoksulluğun azalması açısından da hayati önemi
vardır. Kadınların istihdamı, eve giren daha yüksek gelir ve daha iyi yaşam standartlarına
kavuşmak demektir. Uluslararası deneyimlerin gösterdiği gibi, kadınlar ve erkekler arasında
ekonomik eşitlik sağlandıkça yoksulluk azalacak, gayri safi milli hasılada artış olacaktır. Türkiye
için yapılan mikro simülasyonlar, ücretli işlerde tam zamanlı çalışan kadınların oranının, 9.
Kalkınma Planı’nda hedeflenen % 29 oranına yükselmesi durumunda, yoksulluğun % 15
oranında azalacağını göstermektedir.1
1 TR Prime Ministry, SPO & World Bank Human Development Sector Unit East and Central Asia Region ( 2009) Female Labour Force in Turkey: Trends , Determinants and Policy Framework (Türkiye’de Kadınların İşgücüne
Katılımı: Eğilimler, Belirleyiciler ve Politika Çercevesi) Report no: 48508-tr .s 4.
arasındaki yakın ilişkiye dikkat çekmekte ve bu katılımın kadınların sadece ekonomik bağımsızlığını
2
3
sağlamayacağını, aynı zamanda aileleri içindeki konumlarını yükselteceğini ve toplumsal
saygınlıklarını artıracağını vurgulamaktadır.
1
Bazı Anahtar Kavramlar
Cinsiyet ve toplumsal cinsiyet nedir?
Cinsiyet, bireyin kadın ya da erkek olarak gösterdiği genetik, fizyolojik ve biyolojik özelliklerdir.
Toplumsal cinsiyet ise, kadın ve erkek için toplumca uygun görülen rol ve görevler, sorumluluklar ve toplumun bu iki cinsten beklentileridir. Toplumsal cinsiyet sosyal olarak yapılandırılır. Cinsiyeti doğa,
toplumsal cinsiyeti ise kültür belirler.
Toplumsal cinsiyet eşitliği nedir?
Toplumsal cinsiyet eşitliği, kadınların ve erkeklerin eşit hak, fırsat ve olanaklara sahip olabilme
durumlarıdır. Bu eşitliğin var olduğu durumlarda toplumsal cinsiyete dayalı ayrımcılık yok demektir.
4
5
Toplumsal cinsiyet ayrımcılığı nedir?
Eşitlik kavramı, ayrımcılığın önlenmesi kavramını da beraberinde getirir. Toplumsal cinsiyet
ayrımcılığı, kadınların veya erkeklerin toplumsal cinsiyetlerinden dolayı sosyal, ekonomik, siyasal
ve yasal haklara sahip olmada, bunları kullanmada ve kaynaklara ve hizmetlere erişimde eşit
olmamaları, üstelik ayrımcı muamele ile karşılaşmalarıdır.
TÜRKİYE’DE KADINLARIN
İŞGÜCÜNE KATILIMI, İSTİHDAMI
VE İŞSİZLİĞİ
Kadınların işgücüne katılımları ve istihdamları hakkında ne kadar bilgi
sahibiyiz?
Tanım olarak işgücüne katılım, 15–64 yaş arası istihdam edilenleri ve işsizleri kapsar. Bu nedenle
işsizleri bir an için dışarıda bırakıp, sadece istihdam edilmiş kadınların oranlarına bakmak, durumu
daha da net görmemizi sağlayacaktır.
Kadınların işgücüne katılımları, istihdamlarının önündeki engeller ve çalışma yaşamında karşılaştıkları
Türkiye’de kadınların istihdamları5 hangi düzeylerde?
sorunlar, bugüne kadar politika ve program yapan kamu kuruluşları, istatistiksel veri sağlayan
kurumlar, toplumsal cinsiyet uzmanları, toplum bilimci araştırmacılar, sendikalar ve sivil toplum
2008 yılında Türkiye’de kadınların istihdam oranı %24,3 ‘tür6. AB ülkelerinde ise bu oranlar çok
örgütleri tarafından çok boyutlu ve kapsamlı araştırmalar ile saptanmıştır.
yüksektir. AB 27 ülke ortalaması %59,1’dur7 ve yine 2008 yılı verilerine göre Avrupa Birliği ülkeleri
arasında Lizbon hedeflerine8 ulaşmış veya bu hedefi aşmış 15 ülke vardır. Ancak daha düşük
Türkiye’de kadınların ne kadarı işgücüne katılıyor ?
2
istihdam oranlarına sahip ülkeler de vardır. Örnek vermek gerekirse, kadınların istihdama katılımı,
Türkiye’de profesyonel mesleklerdeki kadınların sayısı gurur verecek düzeydedir. Son yıllarda
komşumuz Yunanistan’da %48,7, İtalya’da %47.2’dir. Hedefe erişememiş ülkelerin arasında en
yüksek öğrenim görmekte olan genç kadınların sayısı artmaktadır. Çocuk ve anne ölümlerinde ciddi
düşük kadın istihdamına sahip Malta’da bile bu oran %37,4’dür9. Türkiye’de kadınların istihdam oranı
%24.3 olduğuna göre, Türkiye bugün Avrupa Birliği’ne dahil olmuş olsaydı, bu özelliğinden ötürü
bir gerileme vardır ve bu da sevindiricidir.
bütün ülkeler sıralamasında en sonda yer alacaktı.Yan sayfadaki 1 Numaralı grafik, bunu açık olarak
göstermektedir.
Ancak toplumsal cinsiyet eşitliğinin en az sağlanabildiği alanlardan biri olarak işgücü ve istihdam
Çok sayıda işsiz kadın var. Kadınların işsizlik oranları nedir?
üzerinde özel olarak durmamız gerekir. Bu bağlamda en çarpıcı durum, Türkiye’de kadınların
işgücüne katılımının son senelerde düzenli olarak düşmekte oluşudur. 2008 yılı için bu katılım oranı3
Kadınların düşük işgücüne katılım ve istihdam oranlarına karşılık yüksek işsizlik oranları, Türkiye’nin
%26.9 ve 2009 yılı için %26.14’dir. Bu oranların çok düşük olduğunu Türkiye verilerini Avrupa Birliği
ikinci en çarpıcı özelliğidir.
ülkeleri ile karşılaştırdığımızda daha açık görebiliriz. 2008 yılında Avrupa Birliği’nin 27 ülkesinde işgücüne katılım oranı ortalaması %63.9’dur. AB’nin en düşük oranına sahip İtalya’da bile kadınların
Ekim 2009 itibariyle, Türkiye genelinde, 15 yaş üzeri
% 51.6’sı işgücüne katılmaktadır. Türkiye’nin bu alanda AB ortalamasına yaklaşmasının ekonomik ve
çalışabilir nüfus için kadın işsizlik oranının %14,0 ve erkek
sosyal her alanda olumlu etkileri olacaktır.
işsizlik oranının %12,7 olduğuna bakarak, ‘işsizlik daha çok bir
6
Grafik 1 - Avrupa Birliği Ülkelerinde Kadınların İstihdama Katılım (15 - 64 Yaş )
kadın sorunudur’ diyebiliriz.
7
Sadece kentlere odaklanmak ise durumu daha çarpıcı olarak
görmek açısından faydalıdır. Kentlerde kadın işsizlik oranları
%20,2’ye, erkek işsizlik oranları %13,9’a yükselir ve kadınlarla erkekler arasındaki fark artar.
Hem kentlere hem de bu kentlerde
yaşayan genç nüfusun işsizlik durumuna
Türkiye
Bulgaristan
İtalya
Malta
Macaristan
Yunanistan
Polonya
Hırvatistan*
açısından genç erkeklere kıyasla çok
Romanya
İspanya
Slovak Cumhuriyeti
Belçika
Lüksemburg
AB - 27
Çek Cumhuriyeti
Bulgaristan
Fransa
İrlanda
Litvanya
Kıbrıs
Portekiz
Slovenya
Letonya
Almanya
Avusturya
Estonya
Birleşik Krallık
Finlandiya
İsveç
Hollanda
Danimarka
bakmak da, genç kadınların iş bulma
daha dezavantajlı bir durumda olduklarını
görmemize yarar. Çünkü Ekim 2009
itibariyle kentlerde genç kadın işsizlik
* Aday Ülkeler
oranı %30,7, genç erkek işsizlik oranı ise
Kaynak: Employment in Europe 2009’da yer alan ülke işgücü istatileri kullanılarak yazar tarafından hazırlanmıştır. ec.europa.eu/social
%24,4’tür.
2 İşgücü: 15 yaş üzeri çalışan (İstihdamda olan) +işsiz ( iş arayan ve iş başı yapmaya hazır olan)
3 Bu oranlara enformel sektörde çalışan kadınlar da dahildir, çünkü hane halkı işgücü anketleri ile kadınların
istihdam durumu ile ilgili bilgi toplanırken sadece formel sektörde ücretli olarak çalışma durumları değil, evde
ve çalışma durumları da dikkate alınmaktadır.
4 TÜİK Hane Halkı İşgücü İstatistikleri: Ocak 2009-Ekim 2009 ortalaması. www.tüik.gov.tr
5
6
7
8
Grafik 3 - Kentlerde Genç Kadın ve Genç Erkek İşsizlik Oranı - Ekim 2009
İstihdam: 15 yaş üzeri çalışan (İstihdamda olan)
European Commission, Employment in Europe 2009 ( http://ec.europa.eu/social) s. 185 ( 27/01/2010)
European Commission, Employment in Europe 2009 ( http://ec.europa.eu/social) s. 155 ( 27/01/2010)
AB ülkeleri 2000’de yapılan Lizbon zirvesinde kendilerine 2010’a kadar genel istihdam oranının %70’e ve
kadın istihdam oranının % 60’a yükseltilmesi hedefini koydular.
9 European Commission, Employment in Europe 2009 ( http://ec.europa.eu/social) s.20 ( 27/01/2010)
2
AB ülkelerinde de durum böyle mi?
İşsizliğin kadınlar arasında erkeklerden daha yüksek olması, Avrupa Ülkelerinde de görülen bir
durumdur. 27 Avrupa Birliği ülkesi için, 2008 yılında, kadın işsizlik ortalaması %7.5, erkek işsizlik
ortalaması %6.610’dır.
AB ülkeleri ile kıyaslama yapılması, Türkiye’de kadınların işsizliğinin çok daha derin yaşanan bir
sorun olduğunu işaret etmesi açısından önemlidir. Bu kıyaslama Avrupa Birliği’nin resmi istatistik
kurumu olan EUROSTAT verileri kullanılarak 2008 yılı için yapıldığında, Avrupa Birliği’nde %7.5 olan
kadın işsizlik oranının Türkiye’de %9.5 olduğu görülür11. Daha da önemlisi, 2009 istatistikleri, bu
oranın Ekim ayı itibariyle %14’e yükseldiğine işaret etmektedir.
Toplumda var olan ‘kadın işleri’ ve ‘erkek işleri’ ayrımının kadınların
istihdamına etkisi var mı?
Evet, var ve bu durum, kadınların ve erkeklerin çalıştıkları sektörler açısından aralarında ciddi
farklılıklara yol açıyor. İşgücüne katılan kadınların en büyük kısmı tarım sektöründe çalışıyor. Bunu
hizmetler izliyor ve en sonra da sanayi sektörü geliyor. Ama Türkiye’yi kent ve kır diye ayırıp ücretli
istihdamın daha yoğun olduğu kentlere bakıldığında, ‘kadın işleri’ ve ‘erkek işleri’ ayrımlarının etkisi
hemen belli oluyor. Kentlerde istihdam edilen kadınların ¾’üne yakın kısmı, hizmet sektöründe
çalışıyor. Bu sektör içinde ‘ticaret, lokanta ve oteller’ alt sektörü ile ‘toplum hizmetleri, sosyal ve
kişisel hizmetler’ alt sektörü en fazla kadın istihdam eden sektörler olarak dikkat çekiyor.
Böyle bir durum, kadınların birkaç sektör ve alt sektörde yoğunlaşmalarına, adeta bu sektörlere
sıkışmalarına yol açıyor ki bu da işsizlik nedenlerinden biri olabilecek kadar önemli.
8
9
Kadın istihdamının başka hangi özellikleri var?
Kadın istihdamının yukarıda sayılan temel özellikleri yanında, çalışan kadınların büyük bölümünün
genç yaşta çalışmaya başlayıp, çalışma hayatından erken ayrılması, yine çok büyük bir kısmının çok
düşük ücretlerle ve kayıtsız, dolayısıyla sosyal güvenlikten yoksun olarak çalışması, iş yaşamında
karşılaştıkları ayrımcı muameleler karşısında korunaksız olmaları sayılabilir.
Kayıtsızlık, çalışan kadınları sağlık sorunları olduğunda ve yaşlandıklarında onları koruyabilecek bir
sigorta sisteminin dışında bırakmaktadır ve bu nedenle özellikle önemlidir. Ayrıca işten çıkarılmaları
halinde de yasal haklarını kullanmaktan mahrum kalmaktadırlar. 2009 yılında istihdam edilen
6.157 bin kadın içinde kayıtsız çalışanların oranı %60,7’dir. Erkekler için ise bu oran %40’dır.
Ücretlerde de kadın erkek farkları vardır. Yapılan araştırmalar, eğitim, kıdem, yaş, medeni durum,
meslek, çalışılan iş kolu, yarı zamanlı çalışma, iş yeri büyüklüğü, kayıt dışı olma, sendikalı olma
durumu gibi değişkenler sabit tutulduğunda bile kamu sektöründeki erkeklerin ücretlerinin
kadınların ücretlerinden %6 daha yüksek olduğunu gösterir. Özel sektörde, yine tüm faktörler
sabit tutulduğunda, erkeklerin kadınlardan %21.2 daha yüksek ücret kazandığı görülmüştür. Yani
istihdam edilen kadınlar ve erkekler arasında toplumsal cinsiyet eşitliğinden söz etmek bugün için
imkansızdır.
10 European Commission, Employment in Europe 2009 ( http://ec.europa.eu/social) s.155.
11 European Commission, Employment in Europe 2009 ( http://ec.europa.eu/social) s.155.
KADINLARIN İSTİHDAMININ
ÖNÜNDEKİ EKONOMİK, SOSYAL
VE KÜLTÜREL ENGELLER
Türkiye’nin kadın istihdamında hedefi nedir?
onlara bakmaktır. Çocuk bakımı, yaşlı bakımı, hasta ve engellilerin bakımı kadınların sorumlu
görüldüğü alanlardır. Okul öncesi yaşlardaki çocuklar için kurum bakımının pahalılığı, kamu
2008 yılında 27 AB ülkesinde kadınların istihdama katılımı ortalaması %59.1 iken Türkiye’de
kuruluşlarının kreşlerinin çok sınırlı sayıda olması, işyerlerinde işverenler tarafından kreş ve çocuk
%24.3’tür. Bu durum, Türkiye’de kadınların istihdam edilebilirliklerinin artması için özel çaba sarf
yuvaları gibi hizmetlerin sağlanmaması, bu yaşlarda çocukları olan kadınları eve bağlar, ev dışında
edilmesi gereğini bir kere daha ortaya koymaktadır. Uygulama dönemi 2007–2013 olan 9. Kalkınma
bir iş aramaktan ve çalışmaktan alıkoyar.
Planında, aktif işgücü politikalarıyla istihdam edilebilirliğin artırılması, işgücü piyasasına girişin
kolaylaştırılması ve teşvik edilmesi yoluyla kadınların işgücüne katılma oranının yükseleceği tahmin
Hem düşük düzeyli eğitim ve bu nedenle işgücü piyasasının istediği bilgi ve becerilerden yoksun
edilmekte ve 2013 yılında bu oranın %29,6 olması beklenmektedir.
olma, hem de ailenin/hanenin iş yükünü üstlenme kadınların istihdam edilebilirliklerini zorlaştırır.
Buna ataerkil bir toplumda kadınlarla ilgili beklentiler ve değer yargıları da eklenmelidir. Örneğin,
Bu hedefe ulaşmakta ne tür engeller var? Neden kadınların
istihdamında artış isteniyor ama bu gerçekleşemiyor?
kadınlardan, eğer çalışacak iseler, evlerine yakın mekanlarda çalışmaları, uzun çalışma saatlerini
kabul etmemeleri, erkek yoğun iş yerlerinde çalışmamaları, evlenene kadar çalışıp sonra işten
Bu sorunun tek bir cevabı yoktur. Kadının istihdamındaki düşüklük ve istihdam edilememesi, çok
ayrılmaları, çalışsalar bile ev ve çocuklarla ilgili işleri aksatmamaları beklenir.
boyutlu, çok faktörlü bir durumdur.
Kadın işgücüne talep ile ilgili engeller neler?
Türkiye ciddi ve uzun süren bir köyden kente göç süreci yaşadı, ve hala da yaşamaktadır. Bu
Her şeyden önce, ekonominin büyüyüp büyümediği, büyüme varsa bunun ne tür bir büyüme
nedenle köylerde, içinde bulundukları tarımsal faaliyetler nedeniyle işgücü istatistiklerinde yer alan
olduğu çok önemlidir. Türkiye’de ekonomi büyüyorsa da bu büyümenin ‘istihdamsız’ yani istihdam
kadınlar, kentlere geldiklerinde ev kadını oldular. Ev kadınlığı statüleri ile de, işgücü tanımının dışında
yaratmayan bir büyüme olduğu, önde gelen iktisatçılar tarafından ifade edilmektedir13. Böyle bir
kaldılar.
durumda, işgücünü sunmaya hazır kadınların iş bulma fırsatları çok az olacaktır.
Ancak cevap bu kadar basit değil tabii. Esas olarak kadınların istihdamını engelleyen faktörler, iki
İkinci nokta, sektörlerden hangisinin kadınların istihdamına elverişli sektörler olduğudur. Tarım hala
temel grupta incelenmelidir. İlk grup içinde, kadınların emeklerini ev dışında ücretli bir işte çalışmak
için sunamamalarına yol açan faktörler vardır. İkinci grupta ise, kadınların emeklerini talep edecek
bir piyasanın zayıflığı ve bazı durumlarda büsbütün yokluğu vardır.
Birinci grup faktörler, daha açık olarak nelerdir?
Bu faktörlerin birçoğu ‘kadın olmak’ ile yakından ilgilidir. Kız çocuklar genel olarak erkek
çocuklardan daha kısa eğitim alırlar. Son yıllarda ilköğretimde kız ve erkek öğrencilerin okullulaşma
oranlarının birbirine yaklaşmış olması sevindiricidir. Bununla birlikte kızlar, orta öğretim
kademesinde ilköğretime kıyasla, hem sayıca hem oranca azalırlar. 2006-2007 öğretim yılında orta
öğretimdeki kız öğrencilerin oranı toplam öğrencilerin %43.4 ü kadardır. Orta öğretimde başka bir
önemli nokta da mesleki teknik öğretiminin hala erkek ağırlıklı bir alan olmasıdır. 2006-2007 ders
yılında mesleki ve teknik öğretimde kızların oranı %38.9’dur. Bu arada meslek okullarına giden
öğrencilerin geleneksel kadın ve erkek mesleği tercihleri de sürmektedir12.
Ayrıca birçok sınıftan aile için ‘kadın olmak’, beraberinde erken evlenmeyi, erken çocuk sahibi
10
11
birinci sektör olmaya devam etmekte ancak kadınlar bu sektörde esas olarak ücretsiz aile işçisi
statüsü ile yer almaktadırlar. Kadınların en yoğun bulundukları sektör, hizmetlerdir. Bu nedenle bu
sektörde kadınların istihdamını artıracak işkollarının gelişmesinin kadın istihdamına faydası olacaktır.
Ayrıca bu sektörde kadın işleri ile erkek işleri ayrımına neden olan ön yargıların silinmesi de,
kadınların istihdam edilebilecekleri işlerin sayısını artıracaktır.
Üçüncü nokta, kadınların çalışmasının uygun görüldüğü sektörlerin gelişmişlik düzeyi ve büyüklüğü
ile ilgilidir. Tekstil, gıda, kimya gibi kadın işgücünün yoğun olarak çalıştığı sektörlerde büyüme yoksa,
bu sektörlerde kadınların istihdamı zorlaşacaktır.
Uygulanan sosyo-ekonomik politikalardan, krizlerden ve küreselleşmeden doğrudan ve yoğunlukla
etkilenen Türkiye ekonomisinde kadınların işgücüne katılımını artırabilmek için, bir taraftan kadın
emeği hakkında önyargıların olumsuz etkisinin azaltılması bir taraftan da bu emeğe talebi artıracak
girişimlerde bulunulması gerekir.
olmayı getirir. Toplumun bir kadından beklentileri iyi bir eş ve anne olmaktır, yaşlıları sevip saymak,
12 TÜSİAD (2008) Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği: Sorunlar, Öncelikler ve Çözüm Önerileri. TÜSİAD ve
KAGİDER ortak yayını. Yayın No: TÜSİAD-T /2008-07/468. 44,46,48.
13 Bağımsız Sosyal Bilimciler 2007 Raporu. http:www.bagimsizsosyalbilimciler.org. ; Yeldan, E. (2009) Turkey’s
Responses to the Global Crisis: An Initial Assessment of Employment and Labor Markets. Yayınlanmamış rapor.
3
Avrupa Birliği’nin kadın erkek eşitliği konusuna ilgisi ne kadar zaman
önce başladı?
Avrupa Birliği’nin başlangıcını 1957 tarihli Roma Antlaşması oluşturur. Bu Antlaşmanın 2. Maddesi,
kadın erkek eşitliğini öncelikli bir görev olarak saptamıştır. Aynı Antlaşmanın 3. Maddesi, toplumsal
cinsiyet eşitliğinin bütün AB politikaları ve çalışmalarında bulunması gereken bir boyut olduğunu
vurgulamıştır. 2004 tarihli Avrupa Birliği Anayasası da 1. Maddesinde kadın-erkek eşitliğini Birliğin
en temel değerleri arasında saymıştır.
Avrupa Birliği Antlaşması’nda kadın erkek eşitliği nasıl ele alınıyor?
1992’de 27 ülkenin bir araya gelerek Maastricht’te imzaladığı Avrupa Birliği Antlaşması’nın 141.
Maddesi ile eşit işe eşit ücret hakkı sağlanmış, 13. Maddesi ile iş hayatı dışında kalan tüm alanlarda,
özellikle mal ve hizmetlere ulaşım konusunda cinsiyete dayalı ayrımcılığın kaldırılması hedeflenmiştir.
Bunun yanında 2. Madde, Birliğin temel amaçları ile ilgilidir ve bu amaçlar arasında kadın-erkek
arasındaki eşitliği ilerletmek de yer almaktadır. Antlaşmanın 3. Maddesinde Birlik politikaları hayata
geçirilirken kadın-erkek arasındaki eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ve eşitliğin artırılması için
çalışılacağı belirtilmektedir.
AB mevzuatında bu antlaşma maddelerine ek olarak 13 tane de
yönerge bulunuyor. Bu yönergelerin başlangıç noktası nedir?
Ekonomik bütünleşme amacıyla kurulmuş Avrupa Birliği’nde çalışma yaşamında kadın erkek eşitliği
12
13
ortak bir politika olarak benimsenmiş ve geliştirilmiştir. Eşitlik politikaları AB Sosyal politikaları
kapsamında ele alınmıştır.
1974 yılında Sosyal Eylem Programı’nda kadın ve erkeklere iş yaşamında eşit fırsatlar sağlanması
ilkesi yer almıştır. İstihdam, mesleki eğitim ve mesleğin geliştirilmesi, iş koşulları gibi alanlarda kadınerkek eşitliği ile ilgili AB direktifleri bu tarihten başlayarak birbirini izlemiştir.
Bu direktifler ile AB ülkelerinde kadınlarla erkekler arasında “eşit işe eşit ücret” ve “eşit sosyal
güvenlik ve emeklilik hakları” uygulamalarına yönelik yasal çerçeve belirlenmiştir. Sosyal Eylem
Programı’ndan başlayarak tüm eşitlik düzenlemelerinin odağını oluşturan fikir, istihdamı ve verimliliği
artırmaktır.
AVRUPA BİRLİĞİ VE KADIN
İSTİHDAMI
Bu açıdan bakıldığında, kadın erkek eşitliği ile ilgili yasal düzenlemeler de, uzun zaman kamusal
alanda ve çalışma hayatı ile ilgili düzenlemeler olmuştur. AB’nin eşitlik politikalarının kapsamı son
senelerde genişlemiş olsa da, bu politikalar esas olarak işgücü piyasasına girebilmiş kadınlar için
haklar ve güvenceler sağlamaktadır, bu piyasanın dışındaki kadınlar için değil!
AB, kadın-erkek eşitliğine yönelik olarak yasal düzenlemelerin
dışında başka ne tür faaliyetler yürütüyor?
Avrupa Birliği Kadın–Erkek Eşitliği Yol Haritası’nda neler var? Bu
harita bir politika çerçevesi oluşturuyor mu?
AB’nin kadın-erkek eşitliğine yönelik beş yıllık strateji ve eylem planları bulunuyor. 2001-2005
Avrupa Konseyi, Mart 2006’da Cinsiyet Eşitliği Yol Haritasını16 oluşturmuştur. Bu harita, 2006-2010
yıllarını kapsayan dönem için Birliğin ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çerçeve Stratejisi’ hazırlandı.
yılları arasında kadın-erkek eşitliğini sağlamak için altı öncelikli alan belirlemiştir.
Bu belgede, demokrasinin bütün AB ülkeleri için ve Birliğin kalkınması için temel değer olduğu
„„ Kadın ve erkek için eşit ekonomik bağımsızlık
belirtiliyor. Demokrasinin tam olarak gerçekleşebilmesi için ise kadın veya erkek tüm vatandaşların,
ekonomide, karar alma mekanizmalarında, sosyal, siyasal ve kültürel hayatın her alanında eşit
„„ Özel ve profesyonel yaşamın uyumu
olarak temsil edilebilmeleri gerektiği vurgulanıyor. Bu eşit temsiliyetin, politikaların oluşturulması
sırasında toplumsal cinsiyet ile ilgili farklara önem verilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğine
„„ Karar aşamasında eşit temsil
duyarlılık ile gerçekleşebileceği iddia ediliyor. Bunun için Stratejide Topluluk politikalarına toplumsal
cinsiyet eşitliğini yerleştirme gereği vurgulanıyor. Ayrıca, sürmekte olan eşitsizliklerin ortadan
kaldırılabilmesi için kadınlar lehine özel önlemler alınması da öneriliyor14.
„„ Toplumsal cinsiyet kaynaklı tüm şiddet olaylarının yok edilmesi
Strateji beş eylem alanı belirliyor: Ekonomik Hayat; Eşit Katılım ve Temsil; Sosyal Haklar; Kamusal
„„ Toplumsal cinsiyete ilişkin kalıp yargıların yok edilmesi
Yaşam; Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve Kalıp Yargılar.
„„ Dış ve kalkınma politikalarında toplumsal cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi
AB, kadın istihdamını artırmayı ve teşvik etmeyi neden önemli
buluyor?
Lizbon Stratejisi’nin kadın haklarına yönelik hedeflerinin gerçekleştirilmesi açısından bu yol haritası
AB başlangıçta ekonomik bir birlik olarak kuruldu ve en önemli hedeflerinden birisi başka ülkeler
önemli bir gelişmedir ve bir politika çerçevesi oluşturur.
karşısında Avrupa’daki ülkelerin rekabet gücünü artırmaktı. AB, bugün de küresel düzende işgücü
piyasalarını modernize etmeye ve ekonomik rekabet gücünü en üst seviyeye çıkarmaya çalışıyor.
Kadın haklarının en geniş biçimde kullanımı, kadınların ekonomik üretime ve sosyal kalkınmaya en
etkin katılımı, bu gücün artması için yaşamsal önem taşıyor. Bu nedenle Avrupa Konseyi, 2000
yılında Lizbon’da toplanarak hazırladığı Lizbon Strateji belgesinde 2010 yılında kadınların işgücüne
katılım oranının %60’a ulaşmasını hedeflemişti. 2007 yılında bu hedefe 14 ülke ulaşmıştı ve Fransa
ulaşmak üzereydi.
Öte yandan Avrupa ülkeleri, kadınların işgücü piyasasına daha çok katılmaları için onlara şans
verilmesinin büyümelerini sağlayıcı ve yurtiçi gayri milli hasılalarını artırıcı bir etki yaratacağını
fark ettiler. Kadınların işgücüne katılımı yoksulluğu azaltıcı bir etki de yaratıyor. Ancak bu ülkeler
14
15
2006–2010 kadın–erkek eşitliği için yol haritası, Birliğin tüm politika ve faaliyetlerinde toplumsal
cinsiyet eşitliğinin teşvik edilmesi için bir politika çerçevesi niteliği taşır.
Avrupa İstihdam Stratejisi nedir? Kadınlar bu stratejiden nasıl
etkilenecekler?
Avrupa İstihdam Stratejisi, beş yıllık bir süre için işsizlikle mücadele alanında önemli ilerleme
kaydedilmesi amacıyla Avrupa Konseyi tarafından 1997 yılında başlatıldı. Bu stratejinin dört temel
ayağı; istihdam edilebilirlik, girişimcilik, gelişim ve değişim sürecine uyum sağlayabilme ve işgücü
piyasasında herkese eşit fırsatlar sağlayabilmedir. Bu politika bağlamında, yatırım kapasitesinin
artırılması, daha fazla ve yeni iş imkânlarının yaratılmasının desteklenmesi, bunun için rekabeti
koruyucu uygun bir ekonomik ortamın sağlanması ve girişimciliğin teşvik edilmesi hedeflenmiştir.
bütün bunların toplumsal cinsiyeti ana akımlaştırma yaklaşımı15 tam olarak benimsenmeden
Bunların yanı sıra, beşeri sermayenin geliştirilmesi ve işgücünün eğitimli duruma getirilmesi, fırsat
gerçekleşemeyeceğinin de farkındalar.
eşitliği sağlanması da altı çizilen diğer hedeflerdir.
14 Birliğin toplumsal cinsiyet eşitliği çerçeve stratejisi hakkında daha detaylı bilgi için http://europa.eu.int/
scadplus/leg/en/cha/c10932.htm adresi kullanılabilir.
15 Toplumsal cinsiyeti ana akımlaştırma konusu için bakınız: Bölüm 5.
Avrupa İstihdam Stratejisi toplumsal cinsiyet eşitliğinin ve toplumsal cinsiyet eşitliğini ana akım
haline getirme konusunun ilerleme için çok önemli olduğunu savunur.
16 http://europa.eu.int/comm/employment_social/gender_equality/legislation
KADIN İSTİHDAMININ
ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ ORTADAN
KALDIRMAKTA İŞKUR’UN ROLÜ
Aktif işgücü piyasası politikaları nasıl tanımlanmalı? Avrupa ülkeleri
bunları ne kadar kullanıyor? Kadınlara faydası ne?
Aktif işgücü piyasası politikaları, yüksek düzeyde işsizlik, iş kaybı, işgücü piyasasına düşük katılım
sorunları yaşayan ülkelerde, koruma amaçlı pasif işgücü politikalarının (işsizlik sigortası ve iş kaybı
tazminatı gibi) yerini alan politikalardır. Hemen bütün AB ülkelerinde, bütün işsizleri hedefleyen
doğrudan iş yaratmaya yönelik programlardan seçilerek belirlenmiş özel işsiz gruplarına yönelik
istihdam yaratma programlarına doğru bir geçiş vardır.
AB, istihdam politikası olarak, doğrudan gelir transferi sağlayan pasif politikalar yerine, istihdamı
artırmayı ve genel olarak yatırımlarla birlikte artan ekonomik büyümeyi sağlayacak aktif işgücü
piyasası politikalarını tercih etmektedir.
Bu politikalar,
„„ Meslek kursları gibi işgücü arzını yükseltmeye yönelik tedbirleri;
„„ Girişimci olmak isteyenlere yol göstericilik, kamu işleri ve kamu istihdam hizmetlerini
yaygınlaştırmak gibi işgücü talebini artırmaya yönelik tedbirleri;
„„ İş arama danışmanlığı ve istihdam hizmetleri gibi arz ve talep buluşmasını kolaylaştırmaya
yarayan tedbirleri içerir.
Aktif işgücü piyasası yaratma girişimleri en çok işgücü piyasasına girmekte erkeklerden daha fazla
zorluk çeken kadınlara fayda sağlamaktadır. Ancak aktif işgücü piyasası programlarının başarılı
olabilmesi için, mesleki kurslar ve benzeri eğitim hizmetlerinin toplumsal cinsiyet duyarlılığı ile
sunulması, meslek seçiminde yapılan yardımlarda kadın ve erkek mesleklerine dair kalıp yargıların
kullanılmaması, küçük işyeri açmak isteyen kadınlara verilen girişimcilik eğitimlerinin başka tür
desteklerle tamamlanması gibi hususlara dikkat edilmesi çok önemlidir.
Avrupa Birliği Ülkelerinde kamu istihdamı hizmetleri veren kurumların
ne tür faaliyetleri var?
Avrupa Birliği ülkelerinde kamu istihdam hizmetlerini sunan kurumlar son yıllarda kendilerini
yenilemiş ve çok başarılı çalışmalar yapmaya başlamışlardır. Örneğin İngiltere’de JOB CENTER
PLUS, Çalışma ve Emeklilik Bölümü’nün uygulayıcı kurumu olarak görev yapmaktadır. Amaçlarından
ilki, işgücü arzını artırmak ve işsiz ve ekonomik olarak aktif olmayan nüfusu istihdam alanına
sokmaktır. Yüksek kaliteli, talep odaklı hizmetleri işverenlere sunmak ikinci önemli amacıdır. Genel
olarak, istihdam edilmekte engellerle karşılaşan kişilere yardım ederek işgücü piyasasının rekabetçi
ortamında iş bulmalarını sağlamayı hedeflemiştir.
Bir başka örnek olarak İrlanda’da faaliyet gösteren FAS verilebilir. Bu kurum, ulusal eğitim ve
istihdam otoritesi olarak, İrlanda’nın rekabet edebilen, bilgi temelli bir ekonomiye sahip olabilmesi
için, çalışma yaşındaki nüfusun, beceri ve uzmanlığını artırmak için çalışır. Bunu, kuruma her
başvuran kişi için ona özel olarak tasarlanmış beceri eğitimi ve istihdam programı sunarak yapar.
16
17
4
Kadın istihdamının önündeki engelleri kaldırmak ve kadın istihdamı
amacıyla İŞKUR ne tür çalışmalar yaptı, yapıyor?
kuruluşu olan Nehem International tarafından yürütülen bu proje, Hollanda Dış İşleri Bakanlığı’nın
MATRA programı tarafından desteklendi. Projenin hedefleri arasında Ankara-Mamak’ta bir kadın
istihdam merkezi kurulmasını sağlamak ve bu merkez vasıtasıyla her yıl en az 120 kadının
İŞKUR kadın istihdamında, özellikle kentlerde, sürekli bir azalma olduğunun uzun süredir farkındadır.
işgücü piyasasına girmesine çalışmak vardı. Merkez ayrıca, Türkiye’deki istihdam kurumlarının
kadın istihdamını destekleme kapasitelerinin geliştirilmesine de katkıda bulunmayı hedefliyordu.
Bu nedenle kadınlar için istihdam artışı nasıl sağlanabilir sorusuna çeşitli cevaplar bulmaya ve
Kadınların işgücü piyasasındaki konumlarına ilişkin toplumsal bilinç ve duyarlılık geliştirmek de
bunları hayata geçirmeye çalışıyor. Örneğin, 1991 yılında, yani bundan on dokuz yıl önce, istihdam
projenin uzun vadeli hedefleri arasındaydı. Proje kapsamında 500 kadına özgüven oluşturma
garantili kursların Türkiye’nin birçok yerinde yaygın olarak düzenlendiği dönemde, UNICEF’in genç
ve beceri eğitimi verildi. Bu kadınlardan 160’ı girişimcilik eğitimi aldı. Kadın Eğitim ve İstihdam
kadınların meslek edinerek güçlenmesini hedefleyen bir projesi dahilinde, sadece genç kadınların
Merkezi kuruldu.
devam edecekleri istihdam garantili kurslar açtı. Ayrıca bu kurslardan ücretsiz yararlanarak meslek
edinen genç kadınların işe yerleştirilmesini de sağladı.
İŞKUR bu projeye meslek seçimi seminerleri, iş arama becerilerinin geliştirilmesi, özgeçmiş
hazırlama, farkındalık ve özgüven geliştirme konularında eğitim desteği vererek katıldı.
İŞKUR’un kadın istihdamını teşvik etmek yönünde yaptığı çalışmalar 2000’li yıllarda yoğunlaştı.
Kurum AB’ye üyelik sürecinin müktesebata uyum çalışmaları kapsamında, toplumsal cinsiyet
İŞKUR, Çağdaş Kadın ve Gençlik Vakfı’na verdiği bu desteği ihtiyaç duyulduğunda başka sivil toplum
eşitliğinin sağlanması ve kadın istihdam oranının artırılması için bir dizi proje gerçekleştirdi. Bu
kuruluşlarına da vermeye devam ediyor.
projelerin kısa özetleri aşağıdadır:
„„ Yetiştirme Yurtlarından İstihdama : Cinsiyet Sorunları Üzerine Özel Bir Odaklanma İle Sosyal
Sona Eren Projeler:
Katılım ve Bütünleşmeye Yönelik Pilot Aktif İstihdam Tedbirleri Projesi : İŞKUR 2005 yılında
„„ Genç Kız ve Kadınların Mesleki Eğitimi ve İstihdamı Projesi : UNİCEF ile işbirliği yapılarak
SHÇEK yurtlarında yetişmiş bir grup kız öğrencinin rehberlik, danışmanlık ve eğitim gibi aktif
gerçekleştirilen “Genç Kadınların Mesleki Oryantasyonu ve İstihdamı Projesi”, İstanbul, Kocaeli
istihdam tedbirlerinden yararlanmasına yönelik bir proje hazırladı.
ve Şanlıurfa’ya kırsal kesimden göç eden ve gecekonduda yaşayan genç kız ve kadınlara beceri
kazandırma ve bu becerilerle iş bulma fırsatlarını artırmaya yöneliktir. Bu grupları geleneksel
18
19
Projenin hedefi, İŞKUR’un kurumlar arası işbirliği ve politika üretme yeteneğini güçlendirmek,
uğraşların dışına taşıyacak ve işgücü piyasasınca talep edilir meslekler kazandıracak proje 1991
dezavantajlı gruplara (bu proje kapsamında dezavantajlı gruplar, yetiştirme yurdunda büyümüş 18
yılından başlayarak beş sene sürmüştür. Bu süre içinde bilgisayarlı büro elemanı, elektrik ve
yaşından daha büyük kızlardı) hedeflenmiş hizmetleri geliştirmek ve özel hedef gruplar için aktif
elektronik montaj elemanı, kuaför ve turizm sektörüne yönelik eleman yetiştirmek için açılan 195
işgücü piyasası önlemlerini kolaylaştırmak ve değerlendirmekti.
istihdam garantili kursa 3717 genç kadın katılmıştır. Bu proje, kendisinden sonra gelecek, kadın
istihdamını artırma amaçlı projelerin öncülerinden olduğu için önemlidir.
„„ Aktif İşgücü Programları Projesi (AİPP) : AİPP, Avrupa Komisyonu ve Türkiye Cumhuriyeti
Dikkatli bir gözün kolayca görebileceği gibi, İŞKUR’ un kendi bünyesinde toplumsal cinsiyet
eşitliği konusunda kapasite artırma istek ve kararlılığı, bu projenin hedefine açık seçik bir biçimde
yansımıştır. Ayrıca bu proje kapsamında hazırlanan ve verilen eğitim de daha sonraki yıllarda
Hükümeti arasında 20 Ekim 2003 tarihinde imzalanan bir anlaşmaya dayalı olarak başlatıldı.
İŞKUR’un MATRA ortaklığında gerçekleştirdiği projede olduğu gibi, meslek eğitimine toplumsal
Projenin genel amacı, çalışmaları başlamış olan Aktif İşgücü Programları Projesi (AİPP), Avrupa
cinsiyet gözlüğü ile bakmanın gereğini vurgulamaktadır.
İstihdam Stratejisi’ne uygun etkin istihdam tedbirleri ile hizmetlerin planlanması, geliştirilmesi ve
uygulanması hususunda İŞKUR’a teknik yardım sağlayarak kurumsal kapasitesini güçlendirmekti.
Bu proje, UNFPA, Boyner Holding Şirketler Grubu, SHÇEK ve İŞKUR ortaklığında, sosyal sorumluluk
projesi olarak 2009 yılından bu yana beş yıl süre ile ‘Nar Taneleri Projesi’ olarak sürdürülmektedir.
Hibe programı kapsamında kadın istihdamını artırma amaçlı 30 proje yapıldı; 19.780 kadın bu
projenin yararlanıcısı oldu; 4.023 kadın istihdama kavuştu ve 655 kadın da kendi işini kurdu.
„„ Kadınlar için Kadınlar : Çağdaş Kadın ve Gençlik Vakfı ile Hollanda’da kurulmuş bir sivil toplum
„„ Enformel İstihdamda Kayıt Dışı Kadın İşgücü : İŞKUR bu projesi dahilinde enformel sektörde
çalışan kadın sorununa dikkat çekmeyi amaçlayan bir TAIEX17 çalıştayı düzenledi.
17 TAEIX: Aday ülkelere AB müktesebatının üstlenilmesi ve mevzuat uyumu çalışmalarında kısa süreli destek
verilmesini amaçlayan mekanizma.
İŞKUR’un bu projeler dışında kadınlara sunduğu diğer hizmetler
nelerdir?
Devam Eden Projeler:
„„ Kadın İstihdamının Artırılmasına Yönelik Strateji Geliştirme Projesi : Bu proje İŞKUR ve British
İŞKUR, iş için başvuran kadın ve erkekler için farklı hizmetler sunmaz. Aşağıda özetlenen kurum
Council işbirliğinde başlatılan, Ingiltere Dışişleri Bakanlığı tafafından finanse edilen ve hedefi
hizmetlerinden her iki cins de eşit şekilde yararlanır.
İŞKUR’un kadınların istihdama katılımını artırmaya yönelik stratejiler geliştirme kapasitesini
güçlendirmek olan bir projedir. İŞKUR’da toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda duyarlılık artışı
sağlandığı takdirde kurumun kadın istihdamını artırıcı stratejileri oluşturma konusunda daha
İŞKUR 4904 sayılı yasa ile 2003 tarihinde kurulurken, görevleri arasına işe yerleştirme hizmetleri
yetkin ve yaratıcı olacağı öngörülmüş, bu amaçla kurum personeli arasından seçilmiş bir grup ile
yanında aktif işgücü piyasası politikalarının uygulanması da eklenmiştir. Kurumun kadınların
bu pilot proje başlatılmıştır. Okumakta olduğunuz bu kitap da bu projenin bir ürünüdür.
istihdamını artırıcı program ve çalışmalarının pek çoğunda bu politikaların yansımalarını görmek
mümkündür. Bu programların en yaygınları; İşgücü Yetiştirme Hizmetleri; İş ve Meslek Danışmanlığı
Hizmetleri; Meslek Araştırma ve Geliştirme Hizmetleri ve İşletmelerde Eğitim Hizmetleridir. İŞKUR’un
„„ Aktif İstihdam Tedbirleri ve Yerel Düzeyde Türkiye İş Kurumu’na Destek Projesi (AİPP/2) : AB
1988 yılından 2008 yılı sonuna kadar düzenlediği kurslara/programlara katılan 215.424 kişinin
2006 Mali İşbirliği Programlaması kapsamında uygulanan bu hibe projesinde 15-29 yaş arası,
111.072’si kadınlardan oluşmaktadır. 2009 yılında Kurum işgücü yetiştirme hizmetlerine hız
işsiz kadın ve gençlerin işgücü piyasasına katılımı ve istihdamı hedeflenmiştir. Projenin amacı,
aktif istihdam tedbirlerinin tasarlanması ve uygulanmasına ilişkin kapasitenin güçlendirilmesidir.
25 ilde 101 hibe başvurusu desteklenmek için seçilmiştir. Bu hibe projeleri kapsamında yaklaşık
11.298 kursiyerin eğitim alması planlanmıştır. Aralık 2009 sonu itibariyle eğitim alan toplam
kursiyer sayısı 10.609dur. Bunların 4727si kadın; 5882 erkektir.
KURS TÜRÜ
CAZİBE MERKEZİ PROJESİ
„„ Türkiye’de Kadınlar İçin İnsana Yakışır İş İmkanları Sağlanması Yoluyla Toplumsal Cinsiyet
Eşitliğinin Gerçekleştirilmesine Yönelik Aktif İşgücü Piyasası Politikaları Projesi : Uluslararası
236
214
ÇALIŞANLARIN MESLEKİ EĞİTİMİ
0
387
ESKİ HÜKÜMLÜLERE YÖNELİK KURSLAR
30
234
GAP II
6290
5584
GAP II TYÇP
118
721
GİRİŞİMCİLİK
19
0
4460
5689
Çalışma Örgütü ile ortaklaşa yürütülen bu proje, pilot il olarak seçilen Ankara, Konya ve
Gaziantep illerinde, 18-29 yaş arası kadınları hedef almaktadır. Proje kapsamında hedef
20
21
HİBE PROJELERİ
kitlelere mesleki eğitim, iş arama ve girişimcilik becerileri eğitimi, kadının insan hakları eğitimi
HÜKÜMLÜLERE YÖNELİK KURSLAR
116
3966
ve kendi hesabına çalışma eğitimi verilmesi planlanmıştır. Uygulama aşamasında seçilmiş
HÜKÜMLÜLERE YÖNELİK KURSLAR
10825
10783
54895
illerde il düzeyinde ön araştırma raporları hazırlanmış ve bu raporlar da dikkate alınarak kadın
istihdamının artırılmasına yönelik çalışmalar başlatılmıştır. Bu raporların yol göstericiliğinde,
işsiz kadınlara, İŞKUR tarafından seçilmiş alanlarda meslek eğitimi hizmeti sunulmuştur. Ayrıca
girişimcilik eğitimleri verilmiştir. Kurum personeline ve sosyal taraflara eğitim seminerleri
İŞGÜCÜ YETİŞTİRME KURSLARI / GENEL
53735
İŞGÜCÜ YETİŞTİRME KURSLARI / İŞSİZLİK
170
200
İŞGÜCÜ YETİŞTİRME KURSLARI / KENDİ İŞİNİ KENDİN KUR. YÖNELİK
4165
2490
İŞGÜCÜ YETİŞTİRME KURSLARI / TYÇP*
12120
32508
İŞSİZLİK SİGORTASI MESLEK EDİNDİRME
6
7
905
1714
ÖZÜRLÜ KURSLARI
düzenlenmesi de projenin kapsamı içindedir.
STAJ
GENEL TOPLAM
„„ Herkes İçin İnsana Yakışır İş: Antalya’da Gençlik İstihdam Programı : Bu program, Türkiye’nin de
imzaladığı Bin Yıl Kalkınma Hedefleri kapsamında İŞKUR ile UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma
558
727
93753
100099
Kaynak: İŞKUR İstihdam Dairesi tarafından sağlanan veriler.
* Toplum yararına çalışma programı
Programı), ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü), FAO (Gıda ve Tarım Örgütü), IOM (Uluslararası Göç
Örgütü) gibi Birleşmiş Milletler örgütleri tarafından ortaklaşa yürütülmektedir. Program ile, işgücü
piyasasındaki bazı özel gruplar (göçmen ailelerdeki gençler ve genç kadınlar) arasında işsizlik
oranının azaltılması ve genç kadınların işgücüne katılım oranlarının artırılması hedeflenmektedir.
vermiştir ve bu programlardan 213.852 kişi yararlanmıştır. Yararlanıcıların 93.753’ü yani %44’ü
kadındır. Özetle, 1988 yılından 2009 yılı sonuna kadar Kurumun işgücü yetiştirme programlarından
yararlanan toplam kadın sayısı 204.825 ‘dir.
İŞKUR’un kadınlara açtığı kurslar ve verdiği diğer hizmetler ile ilgili
bilgilere nasıl erişilebilir?
En yakın tarihli proje ‘Kadın İstihdamının Desteklenmesi Operasyonu’ adını taşımaktadır. AB Katılım
Öncesi Yardım Aracı’nın (IPA) İnsan Kaynakları Bileşeni 2007 ve 2009 Programları kapsamında
İŞKUR tarafından uygulanan bu operasyonun hedefi, özellikle kadınların işgücü piyasasına girişlerini
İŞKUR kurum politikası olarak, bu hizmetlere ilişkin tüm istatistikleri kullanıcılara vermeye hazırdır.
artırarak daha çok kişiyi istihdama çekmek ve istihdamda tutmak amacına yönelik politikaları
Örneğin işgücü yetiştirme kurslarından yararlananların, işe yerleştirilenlerin, toplam işsizlerin kadın
tasarlama, geliştirme ve uygulama konusunda mevcut kapasitenin iyileştirilmesidir. Operasyonun
ve erkek olarak bilgilerine İŞKUR web sitesinden(www.iskur.gov.tr), bu sitede yer almayan verilere
amacı ise, kadınların istihdam edilebilirliklerini artırmak, onlar için işgücü piyasasına girişlerini ve/
ise Kurumdan talep ederek erişebilmek mümkündür. Ancak Kurumun topladığı bilgilerin bir kısmı
veya istihdam hizmetlerine ulaşmalarını kolaylaştırıcı pratik hizmetler geliştirmek, işgücü piyasasına
kadın ve erkekler için henüz ayrıştırılmamıştır. Söz gelimi, meslek danışmanlığı hizmetlerinden
katılımlarını önleyen engellerle mücadele için farkındalık artırmak, bu gaye ile özellikle yerel
yararlanan kullanıcıların ne kadarının erkek, ne kadarının kadın olduğu bilinmemektedir. Bu durum
düzeyde İŞKUR’u daha etkili kamu hizmeti sunması için desteklemektir.
bazen kadın istihdamını teşvik edici çalışmaların planlanması esnasında sorun yaratabilmektedir.
İŞKUR ile ilgili tüm verilerin gerektiğinde toplumsal cinsiyet bazında ayrıştırılması, çalışmaların
Operasyonun hedef grubu, ailedeki bakım sorumlulukları nedeniyle uzun süre işsiz kalmış kadınlar
verimliliğini artıracaktır.
ile daha önce tarımda istihdam edilmiş olanlar dahil, kentlerde yaşayan işsiz ve işgücüne dahil
olmayan kadınlardır. Operasyon sonunda, 12 NUTS II bölgesindeki 43 ilde 4000 kadına girişimcilik
İŞKUR toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ne kadar duyarlı? Bu
durum İŞKUR’un çalışmalarına nasıl yansıyor?
eğitimi, 1200 kadına çocuk/yaşlı bakımı eğitimi, 12.000 kadına istihdam garantili kurs, 18.000 kadına
kariyer danışmanlığı ve rehberliği hizmetleri verilmesi beklenmektedir.
İŞKUR, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda duyarlıdır ve bu duyarlılık kurum metinlerine,
faaliyetlerine ve kadın odaklı projelere yansımaktadır. Örneğin, Nisan 2006 yılında yayınlanan
Operasyon sonucunda kadın istihdamının desteklenmesi için bir “model” oluşturulacağı, farklı kadın
bir talimat ile kamu ve özel sektör işverenlerinin Kuruma gönderdikleri işgücü istem formlarında,
gruplarına yönelik rehberlik ve danışmanlık hizmetlerinin geliştirileceği, İŞKUR ve ilgili taraflarda
aradıkları elemanın cinsiyetini belirtmeleri uygulamasına son vermiştir.
toplumsal cinsiyet eşitliği yaklaşımının benimseneceği, toplumsal önyargıların ortadan kaldırılmasına
yönelik desteğin artacağı beklenmektedir.
Bu durum İŞKUR İşlemler El Kitabında; “Özel işyerlerine yapılacak işyeri ziyaretlerinde, İş
Kanunu’nun “Eşit davranma ilkesi” başlıklı 5’inci maddesine göre, işverenin, biyolojik veya işin
22
23
Doğrudan kadın istihdamı ile ilişkili olmasa da İŞKUR tarafından hazırlanan işgücü piyasası il
niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça iş ilişkisinde cinsiyete dayalı ayırım yapamayacağı,
raporları kadın istihdamını artırıcı çalışmalar açısından önemlidir. Çünkü bu raporlar illerin işgücü
aksi durumda aynı Kanunun 99. maddesinde belirtilen yaptırımla karşı karşıya kalacağı uygun
piyasalarının ayrıntılı bir analizini ve işgücü ihtiyaçlarının neler olduğunu içerirler. Kadın istihdamının
bir şekilde işverenin dikkatine sunulacaktır. İşveren, cinsiyet ayrımcılığı içeren talep vermemesi
hangi sektörlerde azalıp hangi sektörlerde artacağını, ne tür mesleklerde kadın istihdamında artış
hususunda bilgilendirilecektir” şeklinde yer almış ve bu düzenlemeye tüm birimlerinin uyması
bekleneceğini ve bunun gibi bilgileri barındırdıkları için İŞKUR’un bu raporları periyodik olarak
sağlanmıştır.
hazırlatması, kadın istihdamı alanında önemli bir inisiyatiftir.
İŞKUR, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda bu güne kadar sergilediği ve yukarıda örneklenen
Kadın istihdamı, hazırlanmakta olan Ulusal İstihdam Politikasının bileşenlerinden birisidir. Bu konuda
duyarlılığını, gelecekte daha da geliştirerek kadınların istihdamını engelleyen ön yargıların ve
19 Aralık 2009’da Antalya’da Ulusal İstihdam Politikasının Belirlenmesi çalıştayı yapılmıştır. Çalıştayın
geleneksel tutum ve tavırların değişikliğe uğramasında öncü rol oynayabilir.
komitelerinden birisi de kadınların ilk sırayı aldığı “Dezavantajlı grupların işgücüne katılımının
Kadın istihdamını teşvik etmek için İŞKUR gelecekte neler yapmayı
planlıyor?
İŞKUR’un öncelikli faaliyet alanlarından biri olan kadın istihdamını teşvik etmek hususunda
sürdürdüğü faaliyetlerini bugüne kadar yukarıda ayrıntılı olarak anlatılan projelerle gerçekleştirmiştir. Gelecekte de bu projelere devam edecektir.
artırılması”dır.
5
Toplumsal cinsiyete duyarlı politikalar denildiğinde ne anlıyoruz?
Toplumsal cinsiyete duyarlı politikalar, kadınlar ve erkeklerin farklı gereksinimlerini dikkate alan,
cinslerden birinin veya diğerinin aleyhine ortaya çıkan durumların farkında olan ve cinsler arası
eşitsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefleyen politikalardır.
Dünya üzerinde ülkelerin gelişmişlik düzeyi ne olursa olsun kadınlar ve erkekler arasında eğitim
ve sağlık hizmetlerine katılma, çalışma yaşamına dahil olma, siyasette yer alma gibi çok önemli
alanlarda eşitsizlikler vardır. Bu nedenle toplumsal cinsiyete duyarlı politikaların devletler tarafından
hayata geçirilmesi önemlidir.
Birleşmiş Milletler Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı,
ILO, OECD, AGİK gibi kuruluşların sözleşme, karar ve tavsiyeleri, Kahire Dünya Nüfus ve Kalkınma
Konferansı Eylem Planı, 4. Dünya Kadın Konferansı Eylem Planı ve Pekin Deklarasyonu, Milenyum
Kalkınma Hedefleri, AB Müktesebatı Türkiye’nin kullandığı, toplumsal cinsiyet duyarlı üst politika
belgeleridir.
Türkiye bu belgeler doğrultusunda politikalar geliştirmeyi, yasal düzenlemeler yapmayı ve
bu yasaları uygulamaya geçirmeyi taahhüt etmiştir. Başta Anayasa olmak üzere Türk Medeni
Kanunu’nda (2002), İş Kanunu’nda (2003), Türk Ceza Kanunu’nda (2005) ve Gelir Vergisi
Kanunu’nda (2007) düzenlemeler yapılmıştır. Yürürlüğe sokulan yönetmelik ve genelgelerle18 de bu
24
25
düzenlemelerin uygulamaya yansıması için tedbirler alınmıştır.
Kadınları zayıf cins olarak görüp onları korumayı ve yardım etmeyi
hedefleyen politikaların toplumsal cinsiyete duyarlı politikalardan
farkı nedir?
Birinci türden politikalar, kadınların zayıf cins olduğundan yola çıkarak, onlara yardım amacıyla
özel koruma tedbirlerinin alınması anlamına gelir. İkinci tür politikalarda ise amaç, toplumsal
cinsiyet eşitliğini sağlamaktır. Yani bu politikalarda, iki cins arasında eşitsiz olan durumların eşitliği
sağlayacak biçimde dönüştürülmesi, bunun için de genel politikaların ve tedbirlerin hazırlanması
amaçlanır. Bu anlamda toplumsal cinsiyet duyarlı politikalar, toplumsal cinsiyet eşitliği stratejisi
olarak görülmelidir.
TOPLUMSAL CİNSİYETE DUYARLI
POLİTİKALAR
‘Toplumsal Cinsiyeti Ana Akımlaştırma’ ne demektir?
Bu kavramdan, toplumsal cinsiyet eşitliği duyarlılığına sahip olunması ve kadın erkek eşitliği
anlayışının ana plan ve politikalar içine yerleştirilmesi anlaşılmalıdır. Daha açık olarak, bu kavram ile
kadın ve erkekler arasındaki farkların saptanması, her iki cinsin gereksinimlerinin farkında olunması
18 Örnekler: 1) 2004 yılında “Personel Temininde Eşitlik İlkesine Uygun Hareket Edilmesi” konulu Başbakanlık
Genelgesi. 2) 2006 yılında “Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleri ile Töre ve Namus Cinayetlerinin
Önlenmesi için Alınacak Tedbirler” konulu Başbakanlık Genelgesi.
BİTİRİRKEN
ve eşitliğin sağlanabilmesi için bu farklı gereksinimlerin tüm politika, plan, program ve eylemler
içine dahil edilmesi kastedilmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliği anlayışının ana plan ve programlara
yerleştirilmesinden devletlerin sorumlu olduğu, taraf olunan uluslararası sözleşme ve kararlarda
İŞKUR, 2003 yılında 4904 sayılı Kanun ile yeniden yapılandıktan sonra kendi ilgi alanına giren kadın
açıkça belirtilir. Türkiye’de birçok kamu kuruluşu bu anlayışı kendi programlarına dahil etmek için
istihdamı ve işsizliği gibi konularda ortaya çıkan olumsuzlukları (çok düşük işgücüne katılım ve
çalışmalar yapmaktadır.
çok yüksek işsizlik gibi) izleyerek bunların giderilmesi için çalışmalar başlatmıştır. İŞKUR’un kadın
konulu gerçekleştirdiği ve Dördüncü Bölümde ayrıntılı olarak yer verilen projelerin hemen hepsinde
Toplumsal cinsiyet eşitliğini ana akımlaştırma AB tarafından da
benimsenmiş midir?
‘toplumsal cinsiyet duyarlılığı’ olduğunu söylemek mümkündür.
Avrupa Birliği tarafından da tanınıp desteklenen bu yaklaşım, üye devletlerin tamamında politik
Hedef grubu doğrudan doğruya kadınlar olan projelerin İŞKUR tarafından başlatılması ve 2000
bir öncelik haline getirilmiştir. Birlik, Avrupa Birliği Antlaşmasının temel hükümleri gereği tüm
yılından itibaren hiç ara verilmeden sürdürülmesi, kadınların erkeklere göre daha dezavantajlı
plan, program ve uygulamalarda eşitlik perspektifini gözetmekle sorumlu tutulmuştur. Her birlik
olduklarının Kurum tarafından kabul edilmesi ile ilgilidir. Kurum, bu gerçekten hareketle ‘toplumsal
politikasının, projesi ve programında toplumsal cinsiyet eşitliğini hedeflemesi vazgeçilmez bir
cinsiyet duyarlı’ politikaların hazırlayıcısı ve uygulayıcısı konumundadır.
boyuttur.
Kurumda kamu istihdam hizmetlerinin toplumsal cinsiyet eşitliğine dikkat edilerek sunulması
Bu politikalara AB ülkelerinden hangi örnekler verilebilir?
amacıyla yapısal ve kültürel bir değişikliğe gidilmesi için önemli adımlar atılmaktadır. 2009
Toplumsal cinsiyet duyarlı politikaların etkili olabilmesi için toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemsendiği
yılında British Council ile birlikte yürütülen ve İngiltere Dışişleri Bakanlığı tarafından finanse edilen
bir kurumsal altyapı birincil koşuldur. Danimarka, Almanya ve İngiltere gibi bazı ülkelerde bu durum
‘Kadın İstihdamının Artırılmasına Yönelik Strateji Geliştirme Projesi’ ve gelecekte aynı amaçla
yasalarla da pekiştirilmiştir. Örneğin İngiltere’de toplumsal cinsiyeti ana akımlaştırmaya verilecek
gerçekleştirilmesi planlanan çalışmalarla İŞKUR bu hedefe her gün biraz daha yaklaşmaktadır.
en iyi örnek 2006 yılında kabul edilen Eşitlik Yasasıdır. Bu yasa, haksız yere ayrımcılık yapma
Türkiye’de çok önemli bir konu olduğu kabul edilen kadın istihdamı sorununun çözümünde
durumlarını ortadan kaldırmak, kadınlar ve erkekler arasında fırsat eşitliğini artırmak için bütün kamu
İŞKUR’un katkıları artarak devam edecektir.
otoritelerine görev verir. Bazı ülkelerde toplumsal cinsiyet ana akımlaştırma için bakanlıklar içi veya
bakanlıklar arası komiteler vardır.
İsveç, Fransa, Hollanda gibi başka ülkelerde ise toplumsal cinsiyet ana akımlaştırma için bir yasa
yoktur ama bu yaklaşım genel bir politika ilkesi olarak benimsenmiştir. Örneğin Fransa’da ana
akımlaştırma eşitlik sözleşmesinin (equality charter) bir parçasıdır. Amaç, ulusal bölgesel ve yerel
bütün kamu politikaları içine toplumsal cinsiyet eşitliğini yerleştirmektir. Bazı ülkelerde de toplumsal
cinsiyeti ana akımlaştırmaktan ve bu politikanın koordinasyonundan sorumlu bir bakanlık vardır,
Lüksemburg’da olduğu gibi.
26
27
29
30
© Bu el kitabının tamamı ya da bir bölümünden eğitim veya kar amacı gütmeyen bir amaçla kaynak gösterilmek
suretiyle alıntı yapılabilir.
Bu el kitabı, İngiltere Dışişleri Bakanlığı tarafından finanse edilen ve British Council ile İŞKUR işbirliğinde, Ocak
2009 - Mart 2010 tarihleri arasında yürütülen Kadın İstihdamının Artırılmasına Yönelik Strateji Geliştirme Projesi
kapsamında basılmıştır. İngiltere Dışişleri Bakanlığı ve British Council kitabın içeriğinden sorumlu değildir.
Download