Yavru Köpeğin Beslenmesi

advertisement
KÖPEKLERİN BESLENMESİ
Evcil köpek Canis familiaris olarak bilinir.
Kurt, tilki, çakal ve av köpekleri aynı sınıfa
dahildir.
Ortak yanları: baş, çene ve diş yapılarıdır.
Köpekler davranış ve mizaç olarak avlanacak
biçimde yaratılmış olup, bu dürtü kuvvetlidir.
KÖPEKLERDE SİNDİRİM
Vücut uzunluğuna göre nispeten kısa bir
sindirim kanalına, nispeten geniş ince bağırsak
kapasitesine sahiptir.
Köpekler Canlı Ağırlığına göre 1- 9 litre mide
kapasitesine sahiptir. Bu nedenle günde 1 veya 2
öğün yiyecek verilmesi uygundur.
Sindirim enzimleri boldur, ve sindirim kanalına
salgılanmaktadır.
Köpekler genellikle hızlı yerler, kemik gibi sert
kısımları hariç yemlerini çiğnemeden büyük lokma
halinde yutarlar. Kemikleri dişleri ile parçalarlar.
Tükürük salgısı çok azdır, enzim içermez sadece
yutmayı kolaylaştırır.
Enzimatik sindiririm midede başlar. Mide pH’sı bol
miktardaki HCl nedeniyle 0.9 civarındadır.
Mide sıvısında bol miktarda pepsin vardır. Pepsin
proteinleri polipeptitlere parçalar, sonra bunlar ince
bağırsaklardaki proteolitik enzimler ile sindirilirler.
Mide sıvısı yağ ve CHO’ları sindirecek enzimlere
sahip değildir.
İnce barsaklar 1.8- 4.8 metredir ve asıl enzimatik
sindirimin yapıldığı yerdir.
Pankreas salgıları: tripsin, kemotripsin,
karboksipeptidaz, elestaz, lipaz, amilaz, nükleaz
İncebarsak mukoza enzimleri: aminopeptidazlar,
disakkaridazlar, nükleotidazlar.
Duedonuma salgılanan safra salgısı enzim
taşımaz. Ancak içerdiği aktivatör maddeler ile
yağlar iyi sindirilebilir.
Proteinler ortalama % 80-90 oranında sindirilir.
Hayvansal proteinlerde sindirim daha fazladır.
Yağların sindirilebilirliği % 90-95’ dir.
Çiğ nişasta nispeten az sindirilir, pişirme sindirimi
artırır.
Laktoz genç enikler dışında az sindirilir, çünkü
laktaz enzimi yoktur.
Selüloz sindirilmez. Fakat rasyonlarda % 5 selüloz
olmalıdır (balast madde).
Kalın bağırsaklar genellikle suyun geri emilmesi,
dolayısı ile su dengesi ve dışkının kıvamı için
önemlidir.
KÖPEKLERİN BESİN MADDE
İHTİYAÇLARI
- Köpek ırkları arasında canlı ağırlık farkı çok
fazladır. (1- 90 kg ).
-Farklı çevrelerde barınmaları (soğuk-sıcak)
- Performans farklılığı: ev köpeği, damızlık,
spor, hizmet köpekleri.
Enerji İhtiyacı:
Bazal metabolizma için: MCA x70.5 kcal/gün
Yaşama payı için : Bazal met. X 1.5- 2 katıdır.
YPE kcal/gün : 135 x MCA
Protein ihtiyacı: her kg CA için 5 g HP,
enerji ihtiyacı ise 70-100 kcal’dir.
Köpeklerde enerji ihtiyacı:
- Yaş (gençlerde fazla)
- Aktivite (antrenman ve kızak çekme v.s.)
- Çevre sıcaklığı : 20 C derecenin altındaki her
derece enerji ihtiyacını 3 kcal ME/kg MCA artırır.
20 kg CA bir köpek 0 C’de 570 kcal,
- 50 C derecede 2000 kcal ilave enerjiye ihtiyaç
duyar.
- 1 saatlik çalışmada YP ihtiyacında % 10, bir
günlük iş ve sporda ise YP + % 40-50 enerji
gerekir.
Köpek için 9 esansiyel a.a. vardır. Bunlar:
histidin, löysin, izolöysin, lizin, metiyonin,
fenilalanin, treonin, triptofan ve valindir. Enikler
için arjinin de esansiyeldir.
Bu aminoasit ihtiyacının karşılanmasında
hayvansal proteinler önemlidir.
Fazla proteinli yemler özellikle böbrek bozukluğu
olan hayvanlarda sorunlara neden olur.
Karbonhidrat İhtiyacı:
Bir köpek diyetinin % 70’ i kolay eriyebilir
CHO’lardan olması istenirse de laktasyondaki
köpekler dışında diyete CHO bulunması gerekli
değildir. Ancak rasyon maliyetinin azaltılması
bakımından kullanılması gereklidir.
Nişasta ısıtılır veya pişirilirse daha iyi sindirilir.
Şekerler genelde iyi kullanılır.
Yetişkinlerde süt az sindirilir.
YAĞ İHTİYACI
Diyetlerde % 1-1.6 esansiyel yağ asiti olması
gerekir. Aksi takdirde deri ve kıl problemleri
oluşur.
Yaşama payı diyetlerde % 5-10 yağ,
Enerji ihtiyacı arttıkça % 25- 40 yağ
verilebilir.
Yağ, yemin lezzetini artıracağından fazla yem
ve şişmanlığa dikkat etmek gerekir.
KÖPEKLERİN BESLENMESİ
1- Mümkünse her zaman aynı saatte, aynı yerde ve aynı kişi
tarafından beslenmeli
2- Ekşi, kokuşmuş, sıcak, çok soğuk, balık kılçıkları ve sivri uçlu
kemikler verilmemeli.
3- Artık yemler yemliklerden uzaklaştırılmalı.
4- İçme suyu sürekli ve temiz olarak bulundurulmalı
5- Öğün aralıklarında başka gıda verilmemeli
6- Ani gıda değişikliği yapılmamalı
7- Temizliğe dikkat edilmeli
8- Canlı ağırlıklar tartılarak sürekli kontrol edilmeli
9- Gebe, laktasyondaki ve genç hayvanlarda öğün sayısı
artırılmalı.
YETİŞKİN KÖPEKLERİN
BESLENMESİ
Köpeğinizin sağlıklı beslenmesi için proteine,
yağa, karbonhidratlara, vitaminlere, minerallere
ve çeşitli elementlere ihtiyacı vardır. Ancak
bunların doğru oranlarda verilmesi
gerekmektedir.
 Başka bir köpeğe verilen takviyeler sizin
köpeğiniz için uygun olmayabilir.

Ergin köpekler yaşama payı düzeyinde günde
sadece 1 kere beslenir. Günde yaklaşık 2 kg'lık
bir diyet düzenlenir.
 Böyle bir diyetin 1/3'i et, 1/3'i tahıl ve sebze
karışımı, 1/3'i de su olmalıdır. Ancak bu diyetin
miktar hayvanın yaptığı işe, besi durumuna,
cüssesine göre değiştirilmelidir.
 Örneğin zayıf bir köpeğe ilave olarak bir
miktar süt, 1 yumurta, bir miktar sebze ve tahıl
verilmelidir.

Tablo 6. Köpekler için diyet örneği.
Et
350-500 g
Sebze
500-600 g
Tahıl
450-600 g (un, ekmek veya
makarna)
Tuz
2.5-3 g
Pişirildikten sonra üzerine 25-30 ml mısır özü veya soya yağı katılır.
 PROTEİNLER:
 Köpeğin vucudunun temel yapı taşıdır.
Ana protein kaynağı kas etidir. Eğer kas
eti veremiyor iseniz kalp, karaciğer,
böbrekle yetinmelisiniz.
 Et haricinde yumurta ve sütte de protein
vardır ancak köpek sindirim sistemi için
pek uygun değildir. Yumurtayı 15 günde
 bir az pişmiş verilebilir. Fazla verildiğinde
karaciğerinde hasar meydana gelebilir.
 PROTEİNLER:
 Günlük rasyonlarda protein miktarı rasyon kuru
maddesinin ortalama %25 inin üstünde
bulunması gerekir.
 Köpeklerde günlük ihtiyaç olarak 1 kg vücut
ağırlığı için 5 g protein hesap edilmelidir.
 Etli yiyeceklerde rasyondan 1/3 oranında
bulunması ve az pişmiş ve kuşbaşı şeklinde
verilmelidir.
 Kıyma sindirilmeden mideyi terk etmesi
nedeniyle verilmemelidir

KARBONHİDRATLAR:

Bağırsakların iyi çalışması için gerekli etkiyi yapar,
enerjiyi meydana getiriler.Genellikle buğay unu ve
mısır unu ilk sıradadır.
Karbonhidratlar mineral madde metabolizmasına
olan etkileri nedeniyle köpek rasyonlarında yer
almaları şarttır.
Karbonhidratlar bağırsakları harekete geçirmek için
lazım olan kitleyi sağlar.
Enerji meydana getiririler.
Vücut için gerekli vitamin veya mineral maddeleri
kısmen karşılarlar ve ayrıca protein ihtiyacına
destek olurlar.









YAĞLAR:
Kalori sağlamak ve yağda çözülen vitaminleri
midede çözebilmek için gereklidir.
Ancak fazlasından kaçınılmalıdır.
Yemek artıklarındaki salçalı soğanlı yanmış
yağlar köpeğiniz için zararlıdır. Kalori
sağlamak ve yağda eriyen vitaminleri
değerlendirmek bakımından önemlidir.
Bir rasyondaki yağ oranı %7-10 olmalıdır.
MİNERALLER:
 En başta iskelet gelişimi için gereklidir.
Köpekler Ca, Fe, P, potasyum, magnezyum,
Na, Cu, klor, iyot, Mn, Zn ve Co'ta ihtiyaç
duyarlar. Bunlar mamalarda doğru ölçülerde
vardır.
 Kalsiyum rasyonda en düşük olarak % 1 oranında
bulunmalıdır.
 Kalsiyum daha çok süt,peynir ve yeşil sebzelerde
bol bulunur.
 Sebzeler suda pişirildikten sonra verilecekse
suyuyla birlikte verilmelidir.

VİTAMİNLER:
 Bütün yaşamı boyunca gereklidir.
Bebeklik ve gebelik dönemlerinde daha
fazla ihtiyaç duyabilirler. Mama
üreticileri gerektiği oranda ilave
ederler.
 Sağlıklı deri ve tüyler için gereklidirler.

GEBE VE LAKTASYONDAKİ
KÖPEKLERİN BESLENMESİ
Dişilerin iyi bir verim performansı göstermesi optimum
beslemeye bağlıdır.
 Şişman dişilerde ovulasyon oranı genellikle düşüktür.
 Östrus sırasında enerjinin yaklaşık % 10 arttırılması
döllenebilir ovum sayısını arttırabilir.
 Köpeklerde de fötus, uterus, plasenta, memelerdeki en
önemli gelişme gebeliğin son üç haftasında meydana
gelir.

Gebelikte enerji ihtiyacı

Enerji ve besin maddeleri ihtiyaçları gebeliğin
ilk 4 haftasında yaşama payı düzeyinde
tutulmalı, 5. haftadan 8. haftaya kadar derece
derece arttırılmalı, sonra doğumu
kolaylaştırmak için gebeliğin sonuna kadar (9
hafta) tekrar yaşama payı düzeyine
düşürülmelidir. Gebelik esnasında karın hacmi
uterusun büyümesiyle daraldığı için gebe
köpekler günde 3-4 öğün beslenmelidir.
Gebelikte besleme


Çiftleşmeden sonraki ilk ayda normal olarak
beslenmeye devam edilir. Çünkü bu
dönemde gereksinim gebelik öncesinden pek
farklı değildir.
Gebeliğin 5 ve 6. haftasında gereksinim
%20-25 oranında artar, doğuma yakın artış
oranı %50'ye varır.
Pratik olarak 6. haftadan itibaren mama miktarı her
hafta % 10 düzeyinde artırılarak doğum esnasında %
50'ye kadar artırılır.
 Gebeliğin son 7-10 gününde iştahsızlık görülebilir, hatta
hayvan son öğününü kusabilir.
 Bu durumda öğün sayısını arttırarak kuvvetli ve lezzetli
mamalar vermek, mamayı hayvanın tercihine göre su
veya sütle ıslatarak vermek yararlı olabilir.

Laktasyonda besleme
Sağlıklı bir dişi doğumdan hemen sonra yavrularını
emzirmeye başlar.
 Yeni doğmuş yavruların ağırlığı orta büyüklükteki bir
dişinin ağırlığının % 15'i kadardır. Bir haftada doğum
ağırlığının iki katına ulaşırlar, bu hızlı büyüme
laktasyonun 3-4. haftasına kadar devam eder ve bunun
hepsi ananın sütünden karşılanır.
 Enikler bu dönemde hiç su içmezler. Ananın yeminin
yavru vücuduna dönüşme oranı yaklaşık % 50 olarak
hesaplanmıştır

Laktasyonda besleme
Laktasyon sırasında, yavru sayısına ve
büyüklüğüne bağlı olarak diyet yaşama payı
düzeyinin iki katı arttırılmalıdır ve derece
derece yaşama payının 3-4 katına kadar,
doğumdan sonraki 5. haftada daha fazlasına
yükseltilir.
 Bu yüksek ihtiyacın sebebi sütün
kompozisyonuna bağlıdır.

Laktasyonda besleme

Laktasyon sırasındaki artan ihtiyaçlara göre
diyette daha fazla enerji, yüksek kaliteli protein,
yeterli Ca, P ve vitamin sağlanmalıdır.
Laktasyonda verilecek mama miktar fazla
olduğu için en az 3 öğün halinde verilmesi
uygundur. Hatta yavruları hızlı büyüyen
köpeklere 4 öğün halinde verilmesi ve bunun
sütten kesime kadar böyle devam etmesi
yararlıdır
 Emzirmenin
2-3. haftasında kalori
gereksinimi iki kat artmıştır.
Emzirmenin 4. haftasından
başlayarak sütten kesmeden bir
hafta sonrasına kadar köpeğe verilen
yiyecek miktarı azaltılır.
Yavru Köpeğin Beslenmesi

Yavru köpeklerin doğdukları andan 1,5 aylık
oluncaya kadar ki geçen süreçlerinde anne
sütüne gereksinimleri olmaktadır. Bu
gereksinim anne sütündeki mineral madde,
protein ,vitaminler, karbohidrat ve yağların
yanı sıra yavrunun hayatı boyunca
karşılaşabileceği dış etkenlere karşı da
kendisini savunabileceği antikorlarınn
alımını da sağlar.
Yavru Köpeğin Beslenmesi
Burada en önemli husus yavrunun anne sütünü
gerektiği kadar yani 1,5 aylık oluncaya kadar
alabilmesinin sağlanmasıdır. Aksi taktirde
yavrunun ileriki yaşamlarında yapılan aşılama
çalışmaları ve tedavi metodları her zaman
yetersiz kalacaktır.
 Özellikle ilk 6 aydaki bakımı ve beslenmesi
köpeğin ana gelişimini sağlayacak ve yapısını
oluşturacaktır. Bu dönemde yapılacak hatalar
mide sorunlarına ve gelişim sorunlarına sebep

Enikler 6 haftalıkken sütten kesilirler. Ancak süt vermeye yavrular
en az 6-7 aylık olana kadar devam edilmelidir. Sütten kesme belli
aralıklarla analarından uzaklaştırılarak yavaş yavaş yapılmalıdır.
Bu yaştan önce dişler tam gelişmediği için sert yiyeceklerden
kaçınılmalıdır Tablo 3. Eniklere verilecek süt miktarı ve öğün sayısı
Doğum ağırlığı, g
250-350
450-500
>500
ilk 2 gün; Öğün sayısı
8
8
8
Bir öğünde verilecek süt, ml
12
12
12
3-7 gün; Öğün sayısı
6
6
6
Bir öğünde verilecek süt, ml
20
30
40
8-16 gün; Öğün sayısı
5
5
5
Bir öğünde verilecek süt, ml
35
50
70
4
4
16 gün-sütten kesim; Öğün sayısı
4
6 ay’dan sonra
Yavru dönemindeki köpekler gelişme dönemlerine
kadar ki süreç içerisinde kemik gelişimleri için gerekli
mineral maddeleri doğal yollar olarak nitelenen
yumurta kabukları, sütlü ekmekler ve aynı zamanda
diş gelişimleri ve sağlığı için en az bir karış
uzunluğunda ve bir ile bir buçuk parmak
kalınlığındaki eti ve yağı sıyrılmış kemiklerden
yararlanılır.
 Yavru köpeklerin günlük kalori ihtiyaçları ortalama
olarak 5 ile 10 kg canlı ağırlıktaki bir hayvan için 40
kcal olarak hesaplanmıştır.

6 ay’dan sonra
Ayrıca bu sayı 20 ile 40 kg canlı ağılığındaki bir
hayvan için 30 kcal den 25 kcal seviyesine kadar
inebilmektedir. Gelişme dönemindeki bir köpeğin
günlük beslenmesini iki öğün halinde verebiliriz.
Ayrıca gelişimini tamamlamış olan hayvanlarda da
tek öğüne geçiş uygundur.
 Bununla beraber köpeklerde Su Gereksinimi 10 kg
lık köpeklerde günlük en az 400 ml ve 30 kg canlı
ağırlığındakilerde bu rakam 1500 ml ye kadar
çıkabilmektedir.




Kuru mamalar yavru köpeğin bütün ihtiyacını
karşılayacak şekilde hazırlandıkları için yavru köpeğin
dengeli ve sağlıklı gelişimini destekler
Köpeklere genel olarak (özellikle obur
hayvanlarda mide dilatasyonundan sakınmak
için)
3 aya kadar günde 4 öğün
3-6 ay arası günde 3 öğün
6-12 ay arası günde 2 öğün verilmesi uygun
olacaktır.
Köpeğin beslenmesinde ki önemli noktalardan
biride hep aynı disiplin içinde olmasıdır.
Köpeğinize öğünlerini verdikten sonra mutlaka
suyunu tazeleyin ve dinlenmesi içinen az 1 saat
verin böylece yediklerini daha verimli
sindirecektir

Unutmayın ki her köpek farklıdır.

Bir köpek için uygun olan katkılar
diğeri için sağlığını bozacak
nitelikde olabilir.
İnek sütündeki laktoz'un kalori değeri
köpek sütünün kalori değerinden hemen
hemen 3 kat daha fazladır.
 Aşırı miktarda inek sütü ile beslenen
kedi ve köpek yavrularında, bu
laktoz'dan dolayı ishal meydana gelir.

İnek sütü köpek sütüne oranla %15 oranında
daha az protein içerir. Annesiz kedi ve köpek
yavrularının tüketecekleri mama miktarı (süt),
tablo’1 de gösterilmiştir.
 Bunlar, doğumda günlük olarak vücut ağırlığının
% 10-15 gibi bir mama miktarının alınmasını
gerektiren miktarlardır. Bu oran tedricen % 20 25'e kadar artırılabilir.
 Yavrular günde dört defa beslenmelidir.
Beslenmelerden sonra karında bir genişleme
olmalı, fakat bu genişlik aşırı miktarlara
ulaşmamalıdır.

Karın bölgesinin genişliği, bazen ne kadar
besleneceğine dair bir rehber olarak ta
değerlendirilebilir.
 Doğumdan sonra annesiz yavrular, ilk bir kaç
gün süreyle tavsiye edilenin altındaki bir
miktarla beslenmeli ve daha sonra dereceli
olarak bu miktarın arttırılması tercih edilmelidir.
Doğumdan sonra bir kaç hafta içerisinde yavru
köpek ve kediler yeme ve uyumadan başka hiç
birşey yapmazlar. Bu dönemde fazla miktarda
ses yapmaları, ya aç veya üşümüş olduklarının
veya hem aç hem de üşümüş olduklarının bir
belirtisidir

Tablo 1:Annesiz kedi ve köpek yavruları için verilecek
miktarlar
Yaş (Hafta)
1
2
3**
4
Verilecek Miktar* (ml/100 g
Canlı Ağırlık/gün)
13
17
20
22
Verilecek miktar 4 'e bölünerek günde 4 öğün verilir. Örnek: 5
kg.lık bir köpeğin günlük ihtiyacı; 100 g ağırlık için 1 ml mamaya
ihtiyaç varsa, 5 kg (5000g) ağırlık için ne kadar ml mamaya
ihtiyacı vardır doğru orantısı ile 50 ml mamaya ihtiyaç olduğu
anlaşılır.
** kuru mamaya geçiş yapılmalıdır.
*
Yavrular beslenirken, mamaların hafif ılıtılmasına ve
beslenme kaplarının temiz tutulmasına özen
gösterilmelidir. Kaşık ve damlalıklarla beslenme gıdanın
akciğere kaçmasına, aspirasyon pneumonisine ve
sonunda ölüme yol açabilir. Bu nedenle yavrularda
biberon kullanılması veya sonda ile besleme metodunun
kullanılması daha iyi olur. Besleme esnasında biberon
emziğinin başına bir damla süt bulaştırılır ve yavrunun
ağzına verilir. Biberon emziği, yavrunun ağzında iken biç
bir şekilde biberon ya da emzik kaidesi sıkılmamalıdır.
aksi takdirde aspirasyon pneumonisi şekillenerek ölüm
ile sonuçlanabilecek bir tablo oluşumuna neden
olunabilir
Besleme sodası uygulanırken, sonda yağlanır ve
hayvanın başı doğal pozisyonda tutulurken;
yukarıya, aşağıya ya da sağa sola aşırı derecede
bükmeden, ağız hafifçe açılır ve sonda üzerinde
işaretlenen noktaya kadar ilerletilir. Şayet hu
noktaya ulaşmadan önce bir dirençle
karşılaşılırsa; bu büyük bir ihtimalle trachea'dır.
Hayvan öksürerek reaksiyon gösterir. Böyle bir
durumla karşılaşılmaz ve sonda işaretlenen
noktaya kadar tatbik edilirse sonda mideye
ulaşmış demektir. Bu aşamada, sonda ucuna
takılan şırıngadaki hazırlanmış diyet, 2 dakikalık
zaman içinde enjekte edilir.
Enjeksiyon sırasında hissedilen direnç, midenin
dolu olduğunun işaretidir. Bu noktalara dikkat
edilirse regurgitasyon (gıdanın ağızdan geri
çıkarılması) nadiren şekillenir, şayet yavru verilen
gıdayı çıkarmaya çalışıyorsa sonda hemen
çekilmeli ve bir sonraki besleme zamanına kadar
hiç bir şey verilmemelidir.
Yavrular doğumdan sonra ilk hafta 30°C'de, 2. ve
3 haftalarda 27°C'de, 4. ve 5. haftalarda ise
24°C'lik bir oda sıcaklığında tutulmalıdırlar
Tablo 2: kedi ve köpek yavrularının beslenmesi için formüller
Kedi Yavrusu
1- 0.5 kap süt + 1 yumurta sarısı + 1 damla vitamin karışımı +
1500 mg CaCO3, (Kalsiyum Karbonat)
Köpek Yavrusu
1- a) Süt tozu (1 kısım süt tozu + 9-11 kısım su). b) Şayet
marketlerde bulunabilirse (3 kısım evapore süt + 1 kısım su).
Şayet ishal meydana gelirse aşağıdaki formüller kullanılmalıdır.
2- 2 kısım konserve yavru maması + 1 kısım su. Bir dakika süre
ile karıştırılmalıdır.
3- 1 kap süt + 1 yemek kasığı yağ + 1 damla vitamin karışımı + 2
yumurta sarısı
* Bunlar ml de 1 kcal ME sağlar. Verilecek miktar aşağıdaki
tabloda gösterilmiştir, kuru mamaya 3 hafta da geçilmelidir.
YAŞLI KÖPEKLERİN
BESLENMESİ

Yaşlı köpeklerde sindirim etkinliğinin düşük
olması ve Ca gibi çoğu besin maddesinin
emiliminin azalması sebebiyle besin maddeleri
bakımından zengin, kolay sindirilebilir mamalar
kullanılmalıdır. . Buna karşılık yaşlı köpeklerin
enerji ihtiyaçları daha düşüktür. Bu yüzden
diyetlerin kaliteleri artırılırken şişmanlığı
önlemek için miktarının azaltılması gereklidir.
Yaşlı köpeklerin beslenmesinde bazı genel
uygulamalar:
 - Azalan aktiviteye bağlı olarak veya gerekirse
eklem hastalıklarının kontrolü için ağırlık
artışını kontrol altında tutmak gerekir. Diyette
CHO bakımından zengin yem maddeleri azaltılır.
 - Koku alma hissinin azalmasına bağlı olarak
iştahsızlık varsa diyetin lezzeti arttırılmalıdır.

- Besin maddelerinin emiliminin azalmasından
dolayı diyetin sindirilebilirliğini artırmak
gerekir.
 - Protein düzeyi değiştirilmeli; böbreklerde
bozukluk varsa azaltılmalı, protein kullanımında
azalma olursa artırılmalıdır.
 - Dişlerin bozulmasına bağlı çiğneme
güçlüklerine karşı daha yumuşak gıdalar
seçilmelidir.

TİCARİ KÖPEK MAMALARI
1- Sulu (konserve) köpek mamaları: Su içeriği %
70-80’dir. Tahıl karmaları, et ve et yan
ürünlerinden oluşur. Et ürünleri akciğer, meme,
yağ ve diğer artık ürünlerdir.
Uzun raf ömrüne sahiptir, ancak pahalıdır.
2- Yarı sulu köpek mamaları: Su içeriği % 20- 40’
dır. Şeker ve fosforik asit taşır.
3- Kuru köpek mamaları:
Su içeriği % 12 ve daha azdır. Tahıllar, et ve
yan ürünleri, yağ taşır.
Yem maddeleri fırınlarda pişirilerek kek,
çubuk, pelet veya un halinde olabilir.
Isı işlemi bazı zehirler ve inhibitör maddelerin
tahrip olmasına, nişastanın sindiriminin
artmasına, steril yem maddesi elde edilmesine
neden olur.
BESLEME PROGRAMLARI
1- Öğünler halinde besleme: Günde bir öğün
yemek vermek uygundur. Ancak gebelik,
laktasyon, antrenman, ağır iş ve soğuk çevre
şartlarında durum değişebilir.
2- Serbest (ad libitum) yemleme: Hayvanlara
serbert olarak yem verilir. Geniş yetiştirme
yapan işletmelerde uygulanabilir. Ancak bazı
hayvanların fazla yem tüketmelerini önlemek
gerekir.
Kedi ve Köpeklerde Karbonhidratlar:
Enerji; yağ ve proteinlerden karşılandığında,
metabolizmada yeterli glikoz meydana gelmesi için
CHO’lara ihtiyaç olmadığı düşünülür. Ancak gebe
köpeklerde enerjinin yağdan karşılanması, CHO
tüketenlere göre yavruların yaşama gücü düşük
bulunmaktadır. Bunun sebebi CHO tüketmeyen
analarda ciddi hipoglisemi oluşmasına
bağlanmaktadır.
Diyette Lif
Lifler sindirimi düzenlemesi, diyet yoğunluğunu
azaltması (tokluk hissi vermesi) gibi özelliğe
sahiptir.
Lif kabızlığı önlediği gibi ishalli hayvanlarda
dışkıyı yoğunlaştırır.
ŞPP, buğday kepeği, yulaf – pirinç kavuzu, fıstık
kavuzu, üzüm çekirdeği küspesi iyi birer lif
kaynağıdır.
Taurin:
Kedi ve köpekler için esansiyel bir amino asittir.
Eksikliğinde sentral ve retinal dejenerasyonlar
meydana gelir.
Kediler sisteinden taurin sentezleyecek enzime sahip
değildir.
Taurin hayvansal kaynaklı yemlerde vardır.
Taurin eksikliğinde:
- Retinal bozukluklar
- Yavruların zayıf doğması
- Neurolojik anomaliler
- Abort, ölü doğumlar ve yaşama gücü düşük
yavrular
- Dilate kardiyomiyopati
Beslenmeye Bağlı Hastalıklar
1- Yetersiz besleme, bazı vitamin veya
minerallerin eksikliği
2- Aşırı besleme
Sorunlar:
1- Bazı mineral maddeler vücutta zehirli
düzeyde birikebilir. Ör: bakır, çinko,
selenyum, flor, iyot vs
2- Bazı minerallerin fazlalığı diğeri üzerinde
olumsuz etki yapabilir.
3- Yağda çözünen vitaminlerin fazlalığı
sorun oluşturabilir.
Aşırı besleme
1- Aşırı besleme iskelet problemlerine yol açar
2- İskelet anomalileri ve disk kaymaları görülebilir.
Bu nedenle iri ırkların hızlı gelişmesi istenmez.
3- Karaciğer ve böbrek rahatsızlıkları görülebilir,
kalp ve damar sistemi etkilenir.
Hastalık durumlarında:
1- İştahsızlık, ishal ve ateş görülür.
2- Bakteriyel enfeksiyonla birlikte
kilo kaybı görülür.
3- Tedavi ve uygun diyetle tekrar eski
sağlığına kavuşur.
İshal
-Köpeklerde aşırı
yeme, kirli yemler veya ani
yem değişiklikleri ishale neden olabilir. Bir
öğünde fazla süt içirilmesi nedenler arasındadır
-Bunun için hayvanların 48 saat aç bırakılmaları,
düşük yağlı ve lif içeren gıdalar verilmesi
önerilebilir.
-Köpekler bazı
Diyet alerjisi
özel antijenlere karsı immunolojik
reaksiyon gösterirler. Antijenler proteindir, ve
sindirim ve ısı işlemine karşı koyabilen özelliğini
sürdürebilmesi nedeniyle glikoproteinler yer alır.
-Süt proteini, soya, buğday, sığır eti, yumurta, at eti,
piliç eti, domuz eti veya maya bazı köpekler için
antijenik etkiye sahiptir.
-İrlanda Seter’lerinde glüten hassasiyeti görülür.
Karaciğer hastalıkları
Karaciğer bozukluğu sarılık, asites, karın ağrısı gibi
belirtiler gösterir.
Karaciğer metabolizmada önemli bir organdır.
Vitamin, enerji, protein metabolizmasında, yağ
sindirimi ve emilimi, üre döngüsünde rol alır.
Karaciğer hastalıklarında
besleme
1- İlaç tedavisinin yanında düşük proteinli gıdalara
yer verilir. Ortalama köpeklere 2 g/kg/gün kediler
için 3.5 g/kg/gün protein yeterlidir.
2- Sindirimi kolay kaşar peyniri, yumurta, süt kazeini
iyi bir protein kaynağıdır.
3- Enerji karbonhidratlardan sağlanmalıdır.
4- B vitaminleri ilavesi olumlu etki yapar.
Böbrek yetmezliği
Böbrekler önemli organlardır ancak yenilenme güçleri
oldukça zayıftır.
Hastalığında, kusma, ishal vs birçok olumsuzluklar görülür.
Düşük proteinli gıdalara yer verilir. Ortalama köpeklere 2
g/kg/gün kediler için 3.5 g/kg/gün protein yeterlidir.
P miktarı azaltılmalıdır.
Et fosfor bakımından zengin olduğundan tercih
edilmez.
Diyetlere yağ katılabilir.
Alüminyum hidroksit kedilerde 30-90 mg/kg/gün
verildiğinde fosfor ile şelat oluşturarak
bağırsaklardan emilimi azaltır.
Download