52_hukuk_nedir

advertisement
TEMEL
HUKUK
DERSİ
HUKUKUN TANIMI

Hukuk Arapça kökenli bir sözcüktür ve sözlük
anlamı “haklar” dır.
Hukuk terimi teknik anlamda hukuk kuralları ifade
etmektedir.
Soru: Toplumda uyduğumuz kurallar hepsi hukuk kuralları

mı?
Kavramlar







Hak ve hukuk
Kişi kavramı (gerçek ve tüzel)
Davacı ve davalı
Alacaklı ve borçlu
İspat yükü (müddei iddiasını ispat etmekle
yükümlüdür.)
Hukuki olay, hukuki işlem, sözleşme
Zilyetlik ve mülkiyet
Toplum düzeni ve hukuk
4
Hukuk kurallarının ve hukuk kurumlarının oluşturduğu
düzene “hukuk düzeni” denir. Örneğin, evliliği düzenleyen
kurallar, evlilik kurumunu oluşturur.
İnsanlar toplumsal bir düzen içinde yaşarlar. Her insan
topluluğunda toplu yaşama ilişkin düzenleyici, yasaklayıcı ve
izin verici kurallar vardır.
- Toplumun düzenini sağlayan kurallar arasında din, görgü,
ahlak ve hukuk kuralları vardır. Bu kurallar kişiyi belli bir
davranışa zorlarlar. Bunun için emredici olması, genel nitelikte
bulunması, sürekli olması ve yaptırımının (müeyyidesinin)
bulunması gerekir.
- Toplumsal düzeni sağlayan kurallar bir yandan bireylerin
özgürlüklerini kullanmalarına ortam hazırlar, bir yandan da
onların özgürlüklerini kısıtlar.
4
Toplum düzeni ve hukuk




Her toplumun hukuk anlayışı ve her toplumun hukuk düzeni,
toplumların temel yapısı ile yakından ilgilidir.
Bir ülkenin hukuk düzeni ile ekonomik yapısı ve sistemi
arasında sıkı bir ilişki vardır. Gelişmekte olan ülkelerle,
gelişmiş ülkelerin güncel hukuk sorunları birbirinden
farklıdır.
Hukuk düzen demektir, başıboşluğun ve kargaşanın
karşısındadır.
Hukuk düzeni bir yandan medeni (uygar) yaşamın
dayanağı, diğer yandan da toplum içinde yaşamanın
güvencesidir. Hukuk düzenindeki bir aksama toplumun
düzenini de etkiler.
5
Hukuk düzeni;
a) Hukuk düzeni barış sağlar.
b) Hukuk düzeni güven sağlar.
c) Hukuk düzeni eşitlik sağlar.
d) Hukuk düzeni özgürlük sağlar.
6
6
Hukuk nedir?
7






“Ubi societas ibu ius”
Hukuk, kişilerin birbirleriyle veya kişilerin oluşturdukları
topluluklarla ya da kişi topluluklarının birbirleriyle ilişkilerini
düzenleyen, maddi yaptırımı olan, yani uyulması kamu
(devlet) gücü ile desteklenmiş zorunlu kurallar bütünüdür.
Toplumu düzenleyen (din, ahlak, görgü, örf adet) kuralların en
önemlisi hukuk kurallarıdır. Bunlar, toplum içindeki tutum ve
davranışlarımızı düzenleyen ve uyulması devlet zoru ile
sağlanan kurallardır.
Hukuku düzeni kurallarını,
Hukuk yaptırımı,
Hukuk mevcut hukuk sistemini ifade eder.
7
Kurallar:

Toplumsal davranış kuralları (sosyal düzen kuralları)
hukuk, ahlak, din ve görgü kurallarıdır. Bu kuralların
tümünün amacı toplumsal yaşamın bir düzen
içerisinde sürdürülmesini sağlamaktır. Ne kadar ilkel
olursa olsun her insan topluluğunda, toplumsal
yaşama ilişkin düzenleyici, yasaklayıcı ve izin verici
kurallar bulunur.
Kurallar:
Kurallar ne yapılması gerektiğini söyleyen ifadelerdir.
Bir şeyin yapılmasını belirten iradeye emir, yapmaktan
kaçınmayı ifade eden iradeye ise yasak denir.
Kuralların en önemli ayıt edici özelliği sorumluluk
doğurmasıdır.
1.
Hukuk kuralları:
2.
Ahlak Kuralları
3.
Din kuralları
4.
Ör ve adet kuralları
5.
Adabı muaşeret kuralları
Ahlak Kuralları




1.
2.
Uyulan kuralları ifade ettiği gibi, uyulması gereken
kuralları da ifade eder.
Ahlak sosyal, insani bir üründür. Doğanın ve ya
olgudan kaynaklanmaz.
Toplumsaldır, bazen bireysel olabilir.
Ahlak kurallarına uymamak bir yaptırıma tabi
değildir, fakat ahlak kurallarına uyulmaması
Kişinin kendisinin vicdani azap çekmesine
Toplumsal kınanma, toplumsal tepkiye neden
olabilir.
Din kuralları







Hem bireyle Allah, hem de bireyler arasındaki ilişkileri düzenler.
Bunları bireyler değiştiremezler.
Din kuralları aynı zamanda kişilerin inançları ile ilgilidir.
İslam hukukunda Allah ve peygamber tarafından kesin bir şekilde
belirlenmiş olan hükümler (kurallar) değiştirilemez. Ancak bunun
dışında konulması gereken kurallar zaman değiştikçe değişebilir.
İslam hukukuna göre, ezmanın tegayyürüyle ahkamın tegayyürü
inkar olunamaz.
Ülkemizde 1928 yılına kadar Türkiye devletinin dini, İslam dinidir
(1924 AY.m.2).
Din kurallarına uyulmamasının yaptırımı manevidir.
Günümüzde hukuk dinden ayrılmıştır. İstisnası vardır:örneğin, inanç
özgürlüğüne ilişkin AY m.10 ve 24 (Herkes, vicdan, dini inanç ve
kanaat hürriyetine sahiptir.), evlenmede dini tören yapılması gibi
hükümler (MK.143).
Örf adet kuralları
Özelikle hukukun ve merkezi iktidarın olmadığı
yerlerde daha yaygın görülmektedir.
 Önemli:
Örf ve adetin hukukun kaynağı olabilmesi iki şartın
gerçekleşmesine bağlıdır:
1.
Belli bir bölgede yayılmış olması (yer unsuru)
2.
Belli bir süre uygulanır olması (devamlılık unsuru)

Hukukun tanımı




Hukuk kuralları, kişilerin kendi aralarında ve toplumla(devletle) olan
ilişkilerini düzenleyen ve aykırılık halinde devlet yaptırımına tabi
olan yani kamu gücüyle desteklenen kurallar bütünü olarak
tanımlanabilir.
Amacına göre hukuk, toplumun genel yararını veya bireylerin ve
toplumun ortak iyiliğini sağlamak amacıyla konulan ve kamu gücü ile
desteklenen kurallar bütünü olarak tanımlanabilir.
Her iki tanımın ortak noktası, hukukun toplumsal düzen kurallarından
biri olduğu ve yaptırımın devlet yani kamu gücüne dayandığıdır.
Soru: devletin zorlayıcı gücü, yaptırımı her alanda ayni
şekli ile mi yer almaktadır?
Hukukun temel üç amacı nedir?
14

Hukuk, düzeni korur (şekli amaç)

Hukuk, ihtiyaçları karşılar (maddi amaç)

Hukuk, adaleti gerçekleştirir (etik amaç)
14
Hukukun temeli ve kaynağı
15
1- Hukuku irade ürünü sayan görüşler
İlahi irade kuramı:
Hukuk kuralları da Allah tarafından yaratılmıştır
ii.
Kişisel irade kuramı:
Hukuk siyasal iktidara sahip olanların ürünüdür
iii.
Genel irade kuramı
Rousseau’ya göre, hukuk, toplum sözleşmesinin ürünüdür
2- Hukuku irade dışı sayan görüşler:
(Hiçbir irade hukuku yaratamaz; hukuk, insanın dışında zaten
mevcuttur. İnsan sadece var olanı açıklar)
3- Pozitivist görüşler:
(Hukuk pozitif bir bilimdir. Felsefi düşüncelerle açıklanamaz)
i.
15
Hukuku bilinçli irade sayan kuramlar/
Theories taking the law into concious will (3/1)
A-İlahi Hukuk Kuramı: (Tanrısal irade kuramı). Dinsel
bir doğal hukuk görüşüdür. Buna göre hukuk da Allah
tarafından yaratılmıştır. Değiştirilmesi ve kaldırılması
da O’nun iradesi ile olur.
B-Kişisel İrade kuramı: Siyasal güce sahip olanların,
yani devletin iradesidir.
C- Genel İrade Kuramı: (Toplumsal sözleşme kuramı).
Hukuk insanların birbirleri ile uzlaşan iradelerinden
doğmuştur. Bu kuram, insanların özgür oldukları ve
hukuk kurallarının da özgür insanlar arasında eşit
koşullar altında yapılan toplumsal sözleşmeye
dayandığını ileri sürer.
Hukuku irade dışı sayan kuramlar/
Theories taking the law out concious will (3/2)
A-Doğal Hukuk Kuramı:
 Doğal hukuk toplumdan önce vardır. Toplumun koyduğu
hukuk buna uygun olmalıdır.
 Doğal hukuk ölümsüzdür, her dönemde geçerlidir.
Düşünen insan doğal hukuku aklı ile bulur.
B-Tarihsel Hukuk Kuramı:
 Hukuk akla değil, deneye ve gözleme dayanır. Hukuk
kuralının ilkel maddesi ulusun tarihsel geçmişine dayanır.
Yasa koyucunun takdirine dayanmaz. Hukuk ulusla
beraber doğar ve gelişir.
 Hukuk toplumsal ihtiyaçların ve inançlarının bir ürünüdür,
hukuk toplumun ruhundan doğar.
Pozitivist kuramlar/Pozitivist theories (3/3)



Bu kuramda hukuk tekdir ve var olan hukuktur.
Pozitivistlerin bir bölümü hukukun devlet iradesinden
doğduğunu (devlet pozitivizmi, hukuksal
pozitivizm),
Pozitivistlerin bir bölümü de hukukun sosyal bir olay
olduğunu, yürürlükte olan kurallardan çok onları
oluşturan toplumsal, sosyal olaylara bakmak
gerektiğini (sosyolojik pozitivizm) ileri sürerler
Adalet
Adalet, adl
kökünden gelir.
 Adalet, doğru,
dürüst, düz,
müsavi, müstekim,
dengeli
anlamlarına gelir.
 “Themis” adaletin
sembolü olarak
gösterilmiştir.


Konfüçyüs’e göre
adalet, “kendine
yapılmasını
istemediğini
başkasına
yapmamaktır”.

Ulpianus’a göre
adalet, “herkese
kendi hakkını vermek
hususunda kesin ve
sürekli irade.”

Ömer Hayyam’a
göre, “Adalet,
kainatın ruhudur
Adalet

Adalet, bazılarına göre, adaletsizlik
yapmamaktır. Zira, adalet, somut bir bilgi değil;
daha çok bir fikir, tasavvurdur, düşüncedir. Bu
nedenle adaletin tek bir tanımı da yoktur;
tanımla da kavranamaz.
Adalet kavramının içeriği
24



İdeler, yalnız zihnimizde var olan ve gerçek
dünyanın
kusurlarından
arınmış,
adeta
olgunlaşmış
görüntülerdir.
Örnek
olarak
“Themis” bir idedir.
İdealler, idelerin gerçekleştirilmesi amacına
yönelik olarak, zihnimizde somutlaştırdığımız
kusursuz tasarımlar olarak ortaya çıkar.
Norm (hukuk kuralı) ise, adaletin en somut
anlamı ve görevi olarak karşımıza çıkar.
Hukukun adalete uygunluğu konusundaki ölçüt
normdur. Kural ne kadar iyi ve doğruysa, hukuk
düzeni içinde adalet de o kadar gerçekleşmiş
olur.
24
Dağıtıcı Adalet/ Denkleştirici Adalet
25



Bu ayrım Aristo tarafından yapılmıştır. O’na göre
adalet en geniş anlamda erdem demektir. Dar
anlamda adalet ise, orta ölçüyü yakalamak; yani
ılımlılıktır. Buna göre adalet ikiye ayrılır.
Dağıtıcı adalet; insanlar eşit olmadığına göre,
adalet herkese aynı şeyin verilmesi demek değildir.
Eşitsizliğin giderilebilmesi için gerektiğinde birine az,
diğerine çok şey verilmesi de adaletin gereğidir.
Denkleştirici adalet ise, dağıtıcı adalet tarafından
sağlanan denge bozulduğunda denkleştirici adalet
devreye girer.
25
Eşitlik- Adalet ikilemi
26





Adalet ile eşitlik ilişkili olsa da aynı anlama gelmezler.
Herkese eşit davranılmasından ziyade koşullara göre
nimetlerle külfetlerin dengelenmesi gerekir.
Bu halde değişik durumlarda olanlara eşit olmayan şekilde
muamele yapılması adaletsizlik değildir.
Gerçekte mutlak ve matematiksel eşitlik, çoğu kez adaleti
zedeler; dağıtıcı adalete de aykırıdır.
Önemli olan, aynı durumda olanlara ayrım yapmadan aynı
şekilde davranmak; farklılıklarda adalet hissini
zedelememektir. Bu hem eşitliğin hem de adaletin
gereğidir.
26
B. HUKUKUN ÇEŞİTLİ ANLAMLARI

Belirtilen tanım dışında hukuk farklı anlamlarda
kullanılmaktadır. Bu kullanımlar şu şekilde
özetlenebilir.
Hukukun farklı anlamları
28
•
Pozitif (Yürürlükteki) hukuk (De lege lata)
•
Mevzuu hukuku
•
Doğal (ideal) hukuk (De lege ferenda)
•
Hakkaniyet Hukuku
•
Objektif hukuk / Sübjektif hukuk
•
Evrensel hukuk / Yerel hukuk
28
1. Yürürlükteki Hukuk



Belirli bir ülkede, belli bir zamanda yürürlükte bulunan
hukuk yürürlükteki hukuk olarak isimlendirilir.
Yürürlükteki hukuka olan hukuk, pozitif hukuk veya
dogmatik hukuk da denir.
Yürürlükteki hukukun içeriğine sadece yazılı olan hukuk
kuralları, mesela kanunlar, kanun hükmünde
kararnameler, uluslararası antlaşmalar, tüzük ve
yönetmelikler, içtihadı birleştirme kararları değil; yazılı
olmayan hukuk kuralları, mesela örf ve adet hukuku da
girer.
Doktrin tarafından ileri sürülen bilimsel görüşler ve ilmi
içtihatlar da bilgi kaynakları olarak anılırlar.
1. Yürürlükteki Hukuk

1.
2.
Yürürlükteki hukuk maddi hukuk ve şekli hukuk olarak
ikiye ayrılır.
Maddi hukuk uyuşmazlıkların özüne ve çözümüne
ilişkin maddi yargıyı içerir. Kimin haklı, kimin haksız
olduğunu belirler.
Şekli hukuk, uyuşmazlığın çözümünde izlenecek
usulü (yargılama usulünü) gösterir.
2. Mevzu Hukuk



Mevzu hukuk, bir ülkede belli bir zamanda yürürlükte
bulunan hukuk kurallarından sadece yazılı olanlarını
kapsar.
Mevzu hukuk, yetkili bir makam tarafından konmuş
hukuk kurallarının bütünüdür. Kanunlar, kanun hükmünde
kararnameler, uluslararası antlaşmalar, tüzük ve
yönetmelikler mevzu hukukun içeriğini oluşturur. Bunlara
kısaca mevzuat denilmektedir.
Örf ve adet hukuku yazılı hukuk olmadığından mevzu
hukuk kavramına dâhil değildir.
2. Mevzu Hukuk



Türkiye’de mevzu hukuk en geniş anlamıyla Resmi
Gazete’den takip edilebilir.
Kanunlar, kanun hükmünde kararnameler ve bir çok
yönetmelik Resmi Gazete’de yayınlanır.
Yönetmelik, tebliğ, sirküler gibi kaynaklar için,
bunların çıkartan kurumların internet sitelerine
başvurulabilir.
3. Tabii (İdeal) Hukuk


Tabii hukuk, pozitif hukuktan bağımsız, onun üstünde
yada yanında yaşayan, ulaşılması ideal olan
hukuktur.
Hukuk kuralları oluşturulurken hedef alınması
gereken hukuk tabii hukuktur.
4. Hakkaniyet Hukuku



Hakkaniyet nedir?
Pozitif hukukun biçimsel yönlerini yumuşatan, hukuk
kurallarının uygulanması sonucu ortaya çıkan ve
adalete aykırı olan sonuçların düzeltilmesini
amaçlayan hukuktur.
İstisnai nitelik taşır ve özellikle hakime tanınan
takdir yetkisinde hakkaniyet hukuku önem taşır.
Hukukun farklı anlamları
35
•
Objektif hukuk / Sübjektif hukuk
•
Evrensel hukuk / Yerel hukuk
35
ÖRNEK SORU
“Belirli bir ülkede, belirli bir dönemde yürürlükte
bulunan yazılı ve yazılı olmayan bütün hukuk
kurallarına .......... denir.
A) Doğal hukuk
B) Mevzu hukuk
C) Pozitif hukuk
D) Objektif hukuk
III. HUKUK SİSTEMLERİ




Farklı dil, inanış, yaşayış tarzı ve değer yargıları farklılığı
sebebiyle her toplumun ayrı bir kurallar bütünü bulunur. Bu
husus diğer toplumsal düzen kurallarında olduğu gibi hukuk
kuralları bakımından da geçerlidir.
Hatta hukuk kurallarının farklı toplumlarda farklı ortaya
çıkışı çok daha belirgindir.
Hukuk kurallarının devlet yaptırımına konu olması, devlet
egemenliğinin hukuk kuralları ile bağlantısına yol
açmaktadır.
Buna bağlı olarak hukuk kuralları devlet sınırlarıyla
bağlantılı olarak ortaya çıkar. Bu husus aşağıda hukuk
kurallarının yer bakımından uygulanması başlığı altında
incelenecektir.
III. HUKUK SİSTEMLERİ


1.
2.
3.
4.
Farklı devletler farklı hukuk sistemleri olarak ortaya çıkar.
Bu farklılıklara rağmen, devletlerin hukuk sistemleri bazı
benzerliklere bağlı olarak sınıflandırılmaktadırlar.
Sınıflandırma Türk hukuk sisteminin tarihi gelişimi bakımından
da önemlidir. Çünkü cumhuriyetin kabulü ile birlikte hukuk
alanında yapılan devrimler, hukukumuzda bir sistem
değişikliğine sebep olmuştur.
Roma hukukunu temel alan sistem,
İslam hukukunu esas alan sistem,
Common law olarak isimlendirilen İngiliz–Amerikan sistemi,
Sosyalist sistemdir.
A. İSLAM HUKUKU SİSTEMİ
İslam hukuku dinsel karaktere dayanan bir hukuk
sistemidir. Bu sistem İslam inancını benimsemiş ve bu
inancı devlet idaresinde de uygulayan devletlerin
oluşturduğu bir sistemdir.
 Dini bir hukuktur. İslam dininin hukukudur. İlm-i fıkıh da
denir
Soru: Bu hukuk sisteminin kaynağı nedir?
 Hazreti Peygamber’in söz ve davranışlarını oluşturan
Hadis veya Sünnet ile İslam bilginlerinin üzerinde
birleştiği hususları kapsayan Kıyas veya İçtihat

A. İSLAM HUKUKU SİSTEMİ



ZAMANLA İslam hukuku değişmez bir hukuk sistemi
karakteri kazanmıştır.
Değişmezlik ve toplum hayatındaki değişim, İslam
hukukunu kabul eden bazı ülkeleri, özel hukuk
alanında yeni düzenlemeler yapmaya zorlamıştır.
Bunlar Mısır, Suriye, Irak, Ürdün ve Lübnan olarak
sayılabilir.
Buna karşın Suudi Arabistan ve Yemen’de şeriat
kurallarının tavizsiz bir biçimde uygulandığı
görülmektedir.
A. İSLAM HUKUKU SİSTEMİ


•
•
İslam hukukunun Türk Hukuk Tarihi bakımından önemi, Osmanlı
döneminde bu hukuk sisteminin kabul edilmiş olmasıdır.
Osmanlı döneminde de, şeriat kurallarının yanında, Padişah
fermanlarıyla Örfi Hukuk adı altında düzenlemeler
getirilmiştir.
Türkiyede özel hukuk alanında şeri kural olarak İslam Medeni
Kanunu denilebilen 1951 maddeden müteşekkil Mecelle
1926 yılına kadar uygulanmıştır. Aynı şekilde 1917 tarihli
Hukuk-ı Aile Kararnamesi de Aile Hukukuna ilişkin diğer bir
İslam hukuku düzenlemesidi
Mecelle, Medeni Kanun’un yürürlüğe girmesiyle kaldırılmış,
ardından 1928 yılında Anayasa’dan devlet dininin İslam
olduğuna ilişkin hüküm çıkarılmış ve İslam hukuku sistemi terk
edilmiştir.
2. ROMA HUKUK SİSTEMİ



Bu sistem Kara Avrupa’sı ülkelerinde uygulanan ve
tarihsel temeli Roma hukukuna dayalı bulunan sistemdir.
1700 ve 1800’lü yıllarda Avrupa ülkelerinde yaşanan
sömürgeleşme olgusu, Roma hukuku sisteminin dünyaya
yayılmasına sebep olmuştur.
Cumhuriyet sonrasında bir çok kanun Avrupa
ülkelerinden alınarak Türk hukuku da bu hukuk sistemine
dahil olmuştur.
Özel hukuk–Kamu hukuku ayrımı bu sistemin bir eseridir.
Gelişmiş bir özel hukuk üzerine kurulmuştur. Bu sistemin
esası, yetkili organlar tarafından çıkartılan yasaların
idarecileri ve yargıçları bağlamasıdır.
Roma hukuku/Roman law
-Roma hukukuna dayanan hukuk sistemi, genellikle
Kara Avrupası ülkelerinde (ve Türkiye’de) uygulanır.
- Bu sistemde hukuk, başta yurttaşlar arasındaki
ilişkileri düzenleme amacı gütmüştür.
- Bu sistemde hukuk özel ve kamu hukuku olmak üzere
ikiye ayrılır.
- Özel hukuk bireyler arasındaki ilişkileri,
- Kamu hukuku ise, kamu kuruluşlarını ve bireylerin
kamu kuruluşu ile olan ilişkilerini düzenler.
Hukuk Sistemleri/ Systems of Law (law Systems)
3- Common law/Common law (Ortak Hukuk)
- Bu sistem, İngiltere’de özellikle XI. YY.da gezici hakimler tarafından
geliştirilmiştir. İngiltere ve Anglo-Amerikan ülkelerinde uygulanmaktadır.
- Bu sistem gelenek hukukuna dayanır.
- Hakimler, ülkenin çeşitli yerlerindeki uygulamaları ile, ülkenin tek bir hukuk
sistemine sahip olmasını sağlamıştır.
- Özel hukuk ve kamu hukuku ayrımı yoktur.
- Roma hukukunu benimseyen ülkelerde hukukun yaratıcısı yasa koyucu,
Comman law sisteminde ise hakimdir.
- Hakimler yalnız geleneklere dayanarak hukuk kuralı yaratmakla
kalmamışlar, geleneklerin sertliklerini hakkaniyete dayanarak gidermişlerdir.
Bu yolla yaratılan hukuka da equity law (hakkaniyet hukuku) adı
verilmiştir.
- İngiliz hukuku, 18.yy.daki yasalaştırma çabalarının dışında kalmış ve “örnek
olay hukuku” niteliğini sürdürmektedir. Toplumsal gelişmelerin etkisi ile
comman law’un eksiklikleri çıkarılan yasalarla giderilmeye çalışılmış; böylece
comman law’un yanında bir de “statute law” yasa hukuku gelişmiştir.
C. COMMON LAW


İngiliz hukuku temelli olan bu sistem, eski İngiliz
sömürgeleri olan Avustralya ve Amerika’da da
uygulanmaktadır. Bu sistemin temeli hukuk kurallarının
gelenek hukuku kaynaklı olması ve gelenek hukukunun
yargıçlar tarafından aynı şekilde uygulanarak ülke
içinde hukuk birliğinin sağlanmasıdır.
Gelenek hukukunun oluşturduğu yapıda haksızlık ortaya
çıktığında yine yargıçlar tarafından “adalet” duygusu
ile geliştirilen ve gelenek hukukunu düzelten yargı
kararları ise equity law olarak isimlendirilir (hakkaniyet
hukuku).
C. COMMON LAW



Roma hukukundan farklı olarak hukuku yaratan,
yasama organı değil yargıçlardır. Bu sebeple 1700
ve 1800’lerde Kıta Avrupa’sı hukuklarında ortaya
çıkan geniş kapsamlı kanunlaşma hareketleri, İngiliz–
Amerikan sistemini etkilememiştir.
Ancak bu sistemde de yasalar ve bunun uygulanması
söz konusudur. Yasalardan oluşan sistem statute law
olarak anılmaktadır.
Bu hukuk sisteminde özel hukuk–kamu hukuku
ayrımına da rastlanmamaktadır.
4- Sosyalist hukuk/Socialist law
20. Yy ilk yarısında komünist devriminden sonra Rusya’da uygulama alanı bulmuştur.
- Bu sistem yeni bir düzen yaratma toplumu değiştirme amacı güderek diğer hukuk
sistemlerinden özde ayrılır.
- Bu sistemde hukuk tamamen ekonomik koşullara ve Marksist Leninist görüşe
dayanır.
- Özellikle üretim araçları üzerindeki mülkiyet hakkı, topluma ait kabul
edilmektedir.
- Bireyler arasındaki ilişkilerin düzenlenmesi geri plana itilmiştir. Toplumun çıkarı ön
plana alınmıştır.
- Özel hukuk önemini yitirmiş, kamu hukuku ön plana çıkmıştır. Bu düzende hukuk,
sosyal düzeni sağlamak için yöneticilerin emrinde bir araçtır.
- Sosyalist hukuk aslında geçicidir yani toplum komünist düzene geçince, yaptırıma
dayanan hukuka da gerek kalmayacaktır.
- Komünizmin Avrupada çökmesi, sosyalist hukuku da olumsuz yönde etkilemiştir.
D. SOSYALİST HUKUK SİSTEMİ


Sosyalist hukuk sistemi özünde özel mülkiyeti kabul
etmemesi sebebiyle diğer tüm hukuk sistemlerinden
ayrılmaktadır. Bu sistemde toplum bireyin önüne
geçmiştir.
Bu sistem ilk olarak komünist devrim sonrasında
Rusya’da uygulanmaya başlanmış, ikinci dünya
savaşının ardından Doğu Bloku Ülkeleri veya Demir
Perde Ülkeleri olarak anılan doğu Avrupa ülkelerine
yayılmıştır.
D. SOSYALİST HUKUK SİSTEMİ

Bu hukuk sisteminde hukuk kuralları toplumsal
çatışmaların çözülmesini değil, yeni bir toplumsal
düzen yaratma amacını güder. Bu sebeple sistem
ekonomik koşullara ve Marksist ve Leninist siyaset
felsefesine göre şekillenir. Bu görüşe göre komünist
toplum oluştuğunda, sosyalist hukuk sistemine gerek
kalmayacaktır. Çünkü yaptırıma ihtiyaç dahi
bulunmayacaktır.
D. SOSYALİST HUKUK SİSTEMİ

Rusya’nın ve diğer doğu Avrupa ülkelerinin ekonomik
anlamda serbest piyasa ekonomisini benimsemeleri
ve özel mülkiyeti tanımaları üzerine uygulaması
oldukça dar alanlarda kalmıştır.
C. HUKUKUN DALLARA AYRILMASI



Hukuk kuralları düzenledikleri ilişkiler dikkate
alınarak bazı dallara ayrılırlar.
Bireyler arasındaki ilişkileri düzenleyen hukuk
dalları ve birey ile toplum ve toplumlar arasındaki
ilişkileri düzenleyen hukuk dalları ayrımı, en belirgin
ayrımdır.
Bunlardan ilkine özel hukuk, ikincisine kamu hukuku
dalları ismi verilmektedir.
HUKUKUN KOLLARA AYRILMASI
(SEPARATION INTO BRANCES OF LAW)
Kamu Hukuku Dalları
-Anayasa H.
-İdare H.
-Ceza ve Yargılaması H.
-Uluslararası Kamu H.
-Genel Kamu H.
-Mali H.
52
Özel Hukuk Dalları
-Medeni H.
-Ticaret H.
-Milletlerarası Özel H.
-Borçlar H.
Karma Hukuk Dalları
-İş ve Sosyal Güvenlik H.
-Toprak H.
-Hava H.
-Çevre H.
-Banka H.
-Medeni Usul H.
-İcra İflas H.
ÖRNEK SORU
Antalya’da tatil yapmakta iken birbirleriyle tanışan ve
Antalya Belediyesi evlendirme dairesinde evlenmek
isteyen biri Amerikalı diğeri Fransız turiste
uygulanacak hukukla aşağıdaki hukuk dallarından
hangisi ilgilenir ?
A) Medeni Hukuk
B) Devletler Genel Hukuku
C) Milletlerarası Özel Hukuk
D) Aile Hukuku
Kamu Hukuku / Özel Hukuk
(Separation of Public Law And Private Law)
54




Hukukun özel hukuk ve kamu hukuku şeklinde iki
kola ayrılması Roma Hukukuna dayanır.
Roma hukukçusu Ulpianus; Devletin yapısını
ilgilendiren hukuka kamu hukuku (jus publicum);
bireylerin çıkarlarını ilgilendiren hukuka da özel
hukuk (jus privatum) adını vermiştir.
Bu sistem daha çok Roma hukukuna dayanan Kara
Avrupası sistemi tarafından benimsenmiştir.
İngiliz hukukunda bu şekilde bir ayırım yoktur.
Kamu Hukuku ve Özel Hukuk Ayırımı
(Separation of Public Law And Private Law)
55
Özel hukuk- kamu hukuku ayrımında kullanılan
ölçütler/Criterions that are used in separation of public law and private law
a) Çıkar ölçütü (korunan çıkar toplumun çıkarı ise kamu
hukuku, bireyin çıkarı ise, özel hukuktan söz edilir.
Mesela; hırsızın çaldığı malı geri vermesi özel hukuku,
cezalandırılması kamu hukukunu ilgilendirir.)
b) Egemenlik ölçütü (taraflar arasında eşitsizlik olduğunda
kamu gücünü temsil eden tarafı düzenleyen hukuk kuralı
kamu hukukunu ilgilendirir.
Mesela; devletin vergi alması. Taraflar arasında eşitlik
varsa özel hukuku ilgilendirir.)
Kamu Hukuku ve Özel Hukuk Ayırımı
(Separation of Public Law And Private Law)
c) İrade özgürlüğü ölçütü :


Hukuk kuralı emredici nitelikte ise kamu hukukunu,
tamamlayıcı nitelikte ise özel hukuku ilgilendirir.
Kamu Hukuku emredici olup, taraflar kuralda değişiklik
yapamazlar. Özel Hukukta ise irade özgürlüğü vardır.
d) Eşitlik ölçütü (Hukuksal ilişkinin tarafları eşit ise ÖH,
biri diğerine üstün ise KH söz konusudur)
Ölçütlerin değerlendirilmesi/Evaluation of criterions
 Bu ölçütlerden hiçbirisi tek başına özel hukuk-kamu
hukukunu ayırmaya yeterli değildir. Birlikte
kullanılarak ayırımda yardımcı olabilirler.
Özel Hukuk ve Dalları/Private Law and its Branches
57
ÖH alanında, bireyler arasında eşitlik ve irade özgürlüğü
ilkelerine göre hareket edilir.
Mesela: Bir kimse beğendiği evi zorla satın alamaz.
1- Medeni hukuk/Civil law
 Medeni Hukukun dayanağı 1926 da yürürlüğü giren eski 743
sayılı Medeni Kanun ve onun yerini alan 1.1.2002 de
yürürlüğe giren 4721 sayılı yeni Medeni Kanun’dur.
a) Kişi hukuku
b) Aile hukuku
c)Miras hukuku
d)Eşya hukuku
e)Borçlar hukuku
 Borçlar Hukukunun dayanağı 1926 tarihli ve 818 sayılı
Borçlar Kanunu’dur. Ancak 1 Temmuz 2012’den itibaren 6098
sayılı yeni Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe girecektir.)
Özel Hukuk ve Dalları/Private
Law and its Branches
2-Ticaret hukuku/Commercial law (Dayanağını 1956
tarihli 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu oluşturur. 5
kitaptan oluşur: Ticari işletme, ticari şirketler, kıymetli
evrak, deniz ticareti, sigorta. Ancak 1 Temmuz
2012’den itibaren 6103 sayılı yeni Türk Ticaret
Kanunu yürürlüğe girecektir. )
3-Milletlerarası özel hukuk/International private law
(Devletler özel hukukunun kanunlar ihtilafı, yabancılar
hukuku ve vatandaşlık konularını inceler. 1982 tarihli
2675 sayılı Kanun’nun yerini alan 5718 sayılı 2007
tarihli MÖHUK dayanağını oluşturur.)
Kamu Hukuku ve Dalları/Public law and its branches
59


KH dallarında taraflar arasında bir eşitlik olmayıp; kamu gücünü elinde
bulunduran iradesini zorla karşı tarafa kabul ettirebilir.
Mesela; Kamulaştırma. Taraflardan en az biri kamu kuruluşudur.
KH kuralları genelde emredicidir.
1- Anayasa hukuku/Constitutional law (Başlıca kaynağı, 1982 tarihli 2709
sayılı TC Anayasası’dır).
2- İdare hukuku/Administrative law (Yasama ve yargının dışında kalan tüm
kamu kuruluşları ve bunların işleyişleri ve bireyler ile olan ilişkileri idare
(yönetim) hukukun içine girer.
-Genel idare merkez teşkilatı: CB, Başbakan, Bakanlar Kurulu, Bakanlıklardan
oluşur. MGK, DPT, Danıştay, Sayıştay, yardımcı kuruluşlarıdır.
-Genel İdare taşra teşkilatı: İl, İlçe, Bucak ve bölge kuruluşları.
-Yerel Yönetim kuruluşları: İl Özel Yönetimi, Belediyeler, köyler. Seçimle
gelirler ve özerklikleri vardır.
-Yerinden Yönetim kuruluşları: Üniversiteler, KİT, Radyo Televizyon Üst Kurulu
gibi.
Kamu Hukuku ve Dalları/Public law and its branches
60
3- Ceza hukuku/Criminal law
(Toplumun düzenini bozucu davranışların cezalandırılması ile ilgili
kurallardır. 2004 tarihli 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu temel
dayanağıdır. Bunun yanı sıra, Terörle Mücadele Kanunu,
Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, Askeri Ceza Kanunu vs. ceza
kanunları vardır.
TCK, genel hükümler ve özel hükümler olarak ikiye ayrılır. Bu
suçlara verilecek cezalar, hapis (ağırlaştırılmış müebbet, müebbet,
süreli hapis cezası (bir aydan az 20 yıldan fazla olamaz), bir yıl
ve daha az süreli hapis cezası kısa süreli hapis cezasıdır) ve adli
para cezalarıdır.
Kanun, suçları, cezaları ve güvenlik tedbirlerini düzenlemiştir.
Kamu Hukuku ve Dalları/Public
law and its branches

Uluslararası ceza hukuku, savaş suçlularının ve barış düzenini
bozanların cezalandırılmalarını konu edinir.
Disiplin cezası/Disciplinary punishment: Belli bir statüde
bulunanların (memur, asker, öğrenci gibi) görevleri nedeni ile
ya da görev yerlerindeki tutum ve davranışları nedeniyle
verilen cezaları konu edinir.
Ceza Kanunu ile toplum düzenine, disiplin cezaları ile bir
kurumun düzenine aykırı davranışlar cezalandırılır.
Memurlar için, uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe
ilerlemesinin durdurulması, devlet memurluğundan çıkarma
disiplin cezaları vardır. Eğer davranış hem toplumun hem de
kurumun düzenini bozmuş ise hem disiplin hem de ceza
kovuşturması yapılabilir.
Kamu Hukuku ve Dalları/Public law and its branches
62


4- Uluslararası hukuk/ International law
(Devletler hukuku, devletlerin ve uluslararası kuruluşların birbirleri ile
olan ilişkilerini düzenler)
Başlıca kaynağı, uluslararası antlaşmalar, uluslararası gelenek kuralları
ve hukukun genel ilkeleridir.
Yaptırımları iç hukuktaki kadar etkili ve belirgin değildir.
5- Genel kamu hukuku/General public law
(Devlet, toplumun siyasal örgütlenmesidir. Bu hukuk dalı, Devletin
oluşumunu, kaynağını, devleti yapan unsurların neler olduğunu, bireylerin
özgürlüklerini, hukuk, felsefe, tarih ve toplum bilim açısından inceler.
Devlet nazariyeleri, insan hakları hukuku)
6 - Mali hukuk/ Fiscal (financial) law (Devletin mali etkinliklerini
düzenler)
Karma Nitelikli Hukuk Dalları
(Law Branches of Mixed Quality)
63
1- Fikir hukuku/Intellectual property law (Fikir ve sanat eserlerini yaratan,
bilim ve fen alanındaki buluşları olan kimselerin eserleri ve buluşları üzerindeki
hakları düzenler. Bilim, edebiyat, müzik, güzel sanatlar, sinema ile ilgili yapıtlar
1951 tarihli FSEK koruması altındadır. Markalar da 1995 tarihli Markaların
Korunması hk KHK ile korunmaktadır)
2- İş hukuku/ Labor law (İş sözleşmesini düzenler)
3- Toprak hukuku/Law of land (Tarımsal taşınmazların hukuki durumlarını,
dağıtımlarını ve işletilmesini düzenler. Medeni Kanun dışında, bir dönemde
Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu, Toprak ve Tarım Reformu Kanunlar çıkarılmıştır.
4- Hava hukuku/Aviation law (Hava taşımacılığı ve havada egemenlik
haklarını düzenler). Bir de Uzay Hukuku vardır (Hava katmanının üstünde
bulunan uzaydaki trafiği ve kullanımı düzenler)
5- Bankacılık hukuku/Banking law (Bankacılığın kendine özgü kurallarını
düzenler. )
6- Çevre hukuku/ Environmental law (Doğal çevrenin korunmasına yönelik
hukuki önlemlerin oluşturduğu hukuk dalıdır. Temel dayanağı 1983 tarihli Çevre
Kanunu’dur.
Yargılama Hukukları (Law of procedure)
64

Yargılama hukuku/Law of procedure
Mahkemelerin yargı görevini yerine getirirken uyguladıkları yol ve yöntemlerle
ilgili hukuk kurallarıdır.
a- Ceza yargılama hukuku/Law of criminal procedure
(Ceza muhakemesinin nasıl yapılacağını düzenler. Kural olarak mahkemeyi
savcılar harekete geçirir. Ceza devlet adına verildiğine göre, dava da devlet
adına açılmalıdır. Bu görev savcıya verilmiştir.
Yetkili mercilerce suç şüphesinin öğrenilmesinden iddianamenin kabulüne kadar
geçen evre soruşturma evresi, iddianamenin kabulüyle başlayıp hükmün
kesinleşmesine kadar olan evre de kovuşturma evresidir.
Soruşturma evresinde suç şüphesi altında bulunan kişiye şüpheli, kovuşturma
aşamasında ise sanık denir.)
b- İdari yargılama hukuku/Law of administrative procedure (idarenin eylem
işlem ve sözleşmelerinden doğan davalara bakar.
c- Medeni yargılama hukuku/Law of civil procedure (özel hukuk ilişkilerinden
doğan uyuşmazlıkların çözülmesi yollarını düzenler)
d- İcra ve iflas hukuku/Law of execution and bankruptcy (cebri icra hukuku,
borçlunun borcunu kamu gücü aracılığı ile yerine getirilmesidir).
1. Kamu Hukuku




Kamu hukuku kendi içinde, maddi kamu hukuku ve şekli
kamu hukuku olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Maddi kamu hukuku kavramının içine, Anayasa Hukuku,
İdare Hukuku, Ceza Hukuku, Uluslararası Hukuk, Mali
Hukuk ve Genel Kamu Hukuku girer.
Şekli Kamu Hukuku kavramına ise, Anayasa Yargısı,
İdare Yargılaması, Ceza Yargılaması, Medeni
Yargılama Hukuku ve İcra ve İflas Hukuku girer.
Kamu hukuku özel hukuka göre daha yeni, bu sebeple
geleneklerin tam oluşmadığı bir hukuk dalıdır. Ayrıca
kamu hukuku siyasi etkilere özel hukuktan daha fazla
açıktır.
a. Anayasa Hukuku



Bir devletin niteliği, temel yapısı, yasama, yürütme ve yargı
gibi temel organlarının statüsünü ve organların birbirleriyle
ilişkilerini düzenleyen ve kişi hak ve özgürlüklerini
düzenleyen ve güvence altına alan en üstün nitelikteki hukuk
normlarına anayasa denir. Anayasa hukuku ise bu konularla
ilgilenen kamu hukuku dalıdır.
Türkiye’de anayasal konular esas itibarıyla 1982 Anayasası
ile düzenlenmiştir. 1982 tarihli Anayasamız yürürlüğe
girdiğinden bu yana çok sayıda ve önemli değişikliklere
uğramış ve en son ise 12 Eylül 2010 tarihli halk oylaması ile
ciddi bir takım tadilatlar görmüştür.
Anayasa ve anayasa hukuku ile ilgili daha geniş bilgilere
ileride verilmiştir.
b. İdare Hukuku


İdare hukuku, idarenin kuruluş ve işleyişi ile kişilerin
idare ile olan ilişki ve uyuşmazlıklarını ve kamu
hizmetlerinin görülmesini konu olan hukuk dalıdır.
İdare yürütme organının cumhurbaşkanı ve bakanlar
kurulu ile bakanlar dışında kalan kısmı ve
uzantısıdır.
b. İdare Hukuku




İdare teşkilat olarak iki kısımdan oluşur. Bunlar merkezi
idare ve yerinden yönetim kuruluşlarıdır.
Merkezi idare devlet idaresidir.
Bu da iki kısımdan oluşur. Bunlar başkent ve taşra teşkilatıdır.
Yerinden yönetim kuruluşları ise yer ve hizmet bakımından
olmak üzere ikiye ayrılır. Yer bakımından yerinden yönetim
kuruluşları yerel yönetimlerdir.
Bunlar il özel idaresi, köy ve belediyedir. Hizmet
bakımından yerinden yönetim kuruluşları ise TRT, TÜBİTAK,
üniversiteler, KİT’ler gibi kuruluşlardır. İdare hukuku işte
kamu hizmeti görmek üzere kurulan bu gibi kuruluşların
kuruluş ve işleyişini düzenlemektedir.
b. İdare Hukuku


İdare hukukunun kapsamına bundan başka, kamu
hizmeti, idari işlemler, idari sözleşmeler, kolluk,
kamu görevlileri, kamu malları, idarenin sorumluluğu
ve idari yargı konuları girmektedir.
İdare hukuku ile ilgili daha geniş bilgilere aşağıda
ileriki derslerde verilmiştir.
c. Ceza Hukuku



Ceza hukuku, toplumda suç sayılan fiil ve hareketler
ile bunlara uygulanacak müeyyideleri (cezaları)
düzenleyen hukuk dalıdır.
Türkiye’de ceza hukuku esas itibarıyla 2004 tarihli
Türk Ceza Kanunu ile düzenlenmiştir.
Ceza hukuku kapsamında konular ikiye ayrılarak
incelenir. Bunlar genel hükümler ve özel hükümlerdir.
c. Ceza Hukuku



Genel hükümlerde kanunilik ilkesi, ceza hukuku
kurallarının yer, zaman ve kişi itibarıyla uygulanabilme
sorunları, suçun unsurları (hareket, kusur, tipiklik, hukuka
aykırılık), (suçun oluşmasını engelleyen) hukuka uygunluk
nedenleri (meşru müdafaa, zaruret hali vs.), iştirak,
teşebbüs, içtima gibi konular incelenir.
Özel hükümler kısmında ise suç tipleri konu edilir.
Örneğin, adam öldürme, yaralama, kaçırma, hırsızlık,
dolandırıcılık, işkence, cinsel suçlar vs.
Ceza hukuku ile ilgili daha geniş bilgilere aşağıda “11
Suç ve Ceza” da yer verilmiştir.
d. Uluslararası Hukuk




Uluslararası hukuk ya da devletler umumi hukuku, genel
olarak bir devletin diğer devlet yada devletlerle veya
uluslararası kuruluşlarla ilişkilerini düzenleyen hukuk dalıdır.
Bağımsız devletlerin yanında bağımsızlıkları sınırlı devletlerin
yahut devlet sayılmayan toplulukların ilişkilerinin
düzenlenmesi de bu hukukun konusu içindedir.
Uluslararası hukukun kaynaklarını anlaşmalar, uluslararası
gelenek kuralları, teamüller ile adalet, eşitlik, ahde vefa
gibi hukukun genel ilkeleri oluşturmaktadır.
Kaynak olarak uluslararası yargı yerlerinin kararlarından
da yararlanılır. Uluslararası hukuk alanındaki müeyyideler
düzenlediği konunun bir gereği olarak iç hukuktakiler kadar
etkili ve belirgin değildir.
d. Uluslararası Hukuk


İç hukuk kurallarının geçerliliğini ve etkinliğini
devletin üstün gücü sağlamaktadır. Buna karşın
uluslararası hukuk kurallarının uygulanmasını
sağlayacak devletler üstü bir güç kurulamamıştır.
Bu konuda Birleşmiş Milletler Teşkilatı bulunsa da iç
hukukta devletin üstlendiği üstün güç konumuna
benzer, uluslararası hukuku uygulayan ve
denetleyen bir otorite sıfatına sahip olmaktan
uzaktır.
d. Uluslararası Hukuk

Klasik uluslararası hukuk öğretisine göre uluslararası
hukukta hak süjesi devletlerdir. Ancak, uluslararası
hukuk anlayışındaki gelişmelere göre, bireyler sınırlı
da olsa hak sahibi (süjesi) olmaya başlamışlardır.
Mesela, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre
bireye, devleti Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne
şikayet etme hakkı tanınmıştır. Türkiye’de bu hakkı
tanıyan devletler arasında yer almaktadır.
e. Mali Hukuk




Devletin mali etkinliklerini düzenleyen kuralların tümüne mali hukuk
denilmektedir. Mali hukuk içinde en önemli yeri vergi hukuku
tutmaktadır.
Önceleri idare hukuku içinde yer alan mali hukuk gelişmeler sonucu
ondan ayrılarak ayrı bir hukuk disiplini haline gelmiştir.
Anayasada belirtildiği üzere herkes kamu giderlerini karşılamak
üzere mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükünün
adaletli ve dengeli dağılımı maliye politikasının sosyal amacıdır.
Vergi hukukunun dayandığı temel ilkeler kanunilik, genellik ve
eşitliktir. Vergi hukukunun temel kaynakları, Vergi Usul Kanunu, Gelir
Vergisi Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu ve Özel Tüketim Vergisi
Kanunu vs.dir.
f. Yargılama Hukuku


Yargılama işi, şekli kamu hukukudur. Yargılama
hukuku içinde mahkemelerin yargı görevini yerine
getirirken uyguladıkları yol ve yöntemlerle ilgili
hukuk kuralları yer almaktadır.
Yargılama hukuku anayasa yargısı, adli yargı, idari
yargı gibi alt bölümlere ayrılmaktadır. Adli yargı
kendi içinde iki kısımdan oluşur. Ceza yargısı ve
hukuk (medeni) yargı.
f. Yargılama Hukuku

Anayasa yargısı norm denetimine ilişkin davalar ile
yüce divan sıfatıyla bakılan davalara ve kişilerin
bireysel başvurularında (anayasa şikayeti -12 Eylül
2010 anayasa değişikliği ile kabul edildi) anayasa
yargısı; ceza davalarında ceza yargılaması (adli
yargı); hukuk (medeni) uyuşmazlıklarında hukuk
(medeni) yargılama; idari uyuşmazlıklarda idari
yargılama usulü uygulanır. Bunların her biri ayrı
yasalarla düzenlenmiştir.
f. Yargılama Hukuku




Anayasa yargısının kaynağını esas itibarıyla Anayasa
Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında
Kanun;
Hukuk yargılamasının kaynağını Hukuk Muhakemeleri
Kanunu; ceza yargılamasının kaynağını Ceza
Muhakemeleri Kanunu ve idari yargılama hukukunun
kaynağını ise İdari Yargılama Usulü Hakkında Kanun
oluşturmaktadır.
Askeri konularla ilgili alanda da ayrı yargılama hukuku
ve ayrı yargılama usulü mevcuttur.
Yargılama hukuku ile ilgili daha geniş bilgilere aşağıda
“9 Yargı” da yer verilmiştir.
g. İcra ve İflas Hukuku



Bu hukuk dalına cebri icra hukuku da denilir. Yani
borçlunun borcunu kamu gücü zorlamasıyla yerine
getirmesidir.
Bir kimsenin alacağını kendi eliyle almaya (tahsil
etmeye) kalkışması yasaktır. Bundan dolayı alacaklı,
borcunu kendi rızasıyla yerine getirmeyen borçluya
karşı haciz yoluna ya da borçlu tacir ise iflas yoluna
başvuracaktır.
Başvuru devletin icra veya iflas dairesine yapılır. Haciz
veya iflas yoluna duruma göre alacağın mahkeme
kararına dayanıp dayanmasına bakılmaksızın
başvurulabilir.
g. İcra ve İflas Hukuku



Haciz yolunda (cüz’i icra) borçlunun alacaklının
alacağına yetecek miktardaki malvarlığına el
konulur.
İflasta (külli icra) ise borçlunun tüm malvarlığına el
konularak yalnızca iflas yoluna başvurmuş
alacaklının alacağının değil bilinen bütün
alacaklıların alacağının tahsil edilmesi sağlanır.
İcra ve İflas hukukunun temel kaynağı İcra ve İflas
Kanunu’dur.
2. Özel Hukuk


Kişilerin birbirleriyle olan ilişkilerini düzenler. Kamu
hukukundan farklı olarak, hukuki ilişkiye dâhil olan
taraflar birbirlerine karşı eşit durumdadırlar ve
hukuki ilişkinin içeriğini serbest iradeleriyle
belirleyebilirler.
Özel hukuka dâhil olan hukuk dalları, medeni hukuk,
borçlar hukuku, ticaret hukuku, devletler özel
hukukudur.
a. Medeni Hukuk


Özel hukukun en kapsamlı hukuk dalıdır. Medeni hukuk
özel hukuka ilişkin en temel ilke ve kuralları içerdiği için
bazen özel hukuku medeni hukuk veya medeni hukuku
özel hukuk şeklinde ifade etmek de yanlış olmaz.
Medeni hukuk kişi, aile, miras, eşya ve borç ilişkilerini
düzenler. Medeni hukuk kişinin ana rahmine
düşmesinden başlayarak ve esasen de kişiliğin
başlangıcından başlayarak kişiliğin sona erdiği ölümüne
kadar ticari ilişkiler hariç olmak üzere bütün özel hukuk
ilişkilerini içine alan geniş kapsamlı bir hukuk dalıdır.
a. Medeni Hukuk


Türkiye’de medeni hukukun temel kaynağı 2002
tarihli Türk Medeni Kanunu’dur. Medeni Kanun dört
kısımdan oluşmaktadır:
Kişiler Hukuku, aile hukuku, miras hukuku ve eşya
hukukudur. Medeni hukukun bir diğer konusunu
oluşturan borç ilişkileri kısmı ise ayrı bir kanunda,
Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiştir. Burada
bahsedilen dört bölüm tanıtılacak, borçlar konusu
ise takip eden başlıkta ele alınacaktır.
a. Medeni Hukuk



Medeni Kanunun ilk kısmı kişiler hukukuna tahsis
edilmiştir. Burada ilkönce dürüstlük ve iyiniyet kuralı gibi
medeni hukukun temel kuralları yer almaktadır.
Sonrasında ise kişiliğin başlangıcı, kişilerin ehliyeti (hak
ve fiil ehliyeti), hısımlık, yerleşim yeri (ikametgah), ad,
kişiliğin korunması ve kişiliğin sona ermesi, kişisel
durumların kişisel durum siciline kaydedilmesi gibi
konular düzenlenmektedir.
Kişiler hukuku gerçek kişileri ve özel hukuk tüzel
kişilerinden dernekleri ve vakıfları kapsamaktadır. Özel
hukuk tüzel kişilerinden bir kısmı olan şirketler ise Türk
Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş ve o hukuk bölümünde
incelenir.
a. Medeni Hukuk


İkinci kısım aile hukukudur. Burada aile hukuku
ilişkileri düzenlenir.
Buna göre ailenin kurulmasına ilk adım olan
nişanlanma ve sonuçları, evlilik sözleşmesi, ailede
karı kocanın hak ve yükümlülükleri, evliliğin sona
ermesi (ayrılık, boşanma, evliliğin feshi vs.) ve
sonuçları, ana, baba ve çocuklar arasındaki bağı
ifade eden soybağı (nesep), evlilikte mal rejimleri
aile hukukunun konuları arasında yer almaktadır.
a. Medeni Hukuk

Üçüncü kısım miras hukukudur. Miras hukukunda ölen
kişinin hayattayken sahip olduğu malvarlığı
değerlerinin yada borçlarının kim/kimlere kalacağı
düzenlenmiştir. Bu çerçevede yasal mirasçılık
(örneğin, ölenin altsoyu, ana baba, eş, devlet vs.),
atama yoluyla mirasçılık, miras sözleşmesi ve
vasiyetname gibi ölüme bağlı tasarruflar, mirasın
paylaştırılması ve mirasçıların sorumluluğu yer
almaktadır.
a. Medeni Hukuk



Dördüncü kısım eşya hukukudur.
Kişilerin taşınır ya da taşınmaz mallar üzerindeki
hakları eşya hukukunun konusudur. Eşya üzerindeki
haklar mülkiyet ya da sınırlı ayni haklardır.
Mülkiyet, eşyadan yararlanma, kullanma ve
üzerinde tasarrufta bulunma bakımından en geniş
yetkiler veren mutlak bir ayni haktır. İrtifak veya
rehin hakları ise sınırlı ayni hak olarak
nitelendirilirler ve bunlar da yine eşya hukukunun
diğer konuları arasında yer almaktadır.
b. Borçlar Hukuku



Borçlar hukuku, kişiler arasındaki borç ilişkilerini düzenleyen hukuk
dalıdır. Aslında borçlar hukuku yukarıda incelenen medeni hukukun
bir bölümüdür.
Ancak borçlar hukuku ayrı bir kanunda düzenlenmiştir. Borçlar
hukukunun ayrı bir kanunda düzenlenmesi tarihsel nedenlere
dayanmaktadır. Sonuçta da, borçlar hukuku medeni hukukun bir
bölümü olsa da ayrı olarak incelenmektedir. Bu ayrılık özde değil
şekildedir. Yoksa borçlar hukuku medeni hukukun bir parçasıdır.
Borçlar hukuku ilk önce 1926 tarihinde kabul edilen 818 sayılı
Borçlar Kanunu’nda (BK) düzenlenmişti. Bu Kanun 2012 Temmuzuna
kadar yürürlükte kalmış, Temmuz 2012’den itibaren ise çağdaş
ihtiyaçlara cevap veren ve dili daha sade ve anlaşılır olan 6098
sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK) yürürlüğe girmiştir.
b. Borçlar Hukuku


1926 tarihli eski BK gibi 2012 tarihli yeni TBK da genel hükümler ve
özel hükümler olmak üzere iki kısımdan oluşur. Genel kısımda kişiler
arasında borç ilişkisinin doğması, kaynakları (sözleşme, haksız fiil ve
sebepsiz zenginleşme), hükümleri ve sonuçları ve borç ilişkisinin sona
ermesi konuları yer alır. Özel kısımda ise kişiler arasında borç
doğuran ve en sık rastlanan özel borç ilişkilerine yer verilmiştir.
Bunlar satım sözleşmesi, kira sözleşmesi, bağışlama sözleşmesi, eser
sözleşmesi, vekalet sözleşmesi, yayım sözleşmesi, kefalet sözleşmesi,
hizmet sözleşmesi, adi şirket sözleşmesi gibi.
Yeni TBK’nda eski kuralların büyük bir çoğunluğu muhafaza
edilmekle birlikte bir takım yeni müesseseler de kanuna girmiştir.
Örneğin, borca katılma, sözleşmenin devri ve sözleşmeye katılma,
genel işlem şartları, ön ödemeli taksitle satış, pazarlama elemanları
vs.
c. Ticaret Hukuku

Kişiler arasındaki ticari ilişkiler ticaret hukukunda
düzenlenmektedir. Ticari ilişkilerin kendine özgü
özelliklere sahip olması ayrı bir hukuk dalı olarak
düzenlenmesinde etkili olmuştur. Ticaret hukukumuz
ayrı bir kanuna, Türk Ticaret Kanunu’na sahip
olmakla birlikte Türk Medeni Kanunu’nun bir parçası
sayılmaktadır. Bunun sonucu olarak medeni hukukta
geçerli kavram ve ilkeler ticari ilişkinin nitelik ve
özüne aykırı düşmediği ölçüde ve ihtiyaç halinde
ticaret hukukunda da geçerli olacaktır.
c. Ticaret Hukuku

Ticaret hukuku çok dinamik ve gelişmeye ve
genişlemeye uygun bir hukuk disiplinidir. Bu nedenle
ticaret hukuku temel kanun olan Türk Ticaret
Kanunu’yla düzenlenmekle birlikte pek çok sayıda
özel kanun da mevcuttur. Örneğin Sermaye Piyasası
Kanunu, Sigortacılık Kanunu, Faiz Kanunu, Ticari
İşletme Rehni Kanunu gibi.
c. Ticaret Hukuku



Türkiye’de cumhuriyetin ilanından bu yana 2012
Temmuz’unda yeni Türk Ticaret Kanunumuz (6102
sayılı TTK) yürürlüğe girinceye kadar 1926 ve 1957
tarihli Ticaret Kanunu geçerli olmuştur
2012 tarihli yeni TTK altı kısımdan oluşmaktadır:
Birinci kısım ticari işletme kitabıdır. Burada ticari
işletme, ticari iş, ticari hüküm ve ticari yargı, tacir,
tacir olmanın sonuçları, tacir yardımcıları, ticaret
sicili, ticaret unvanı ve işletme adı, ticari defterler ve
cari hesap konuları düzenlenir.
c. Ticaret Hukuku


İkinci kısım şirketler hukuku kitabıdır. Burada ticaret
şirketleri hakkında genel hükümler, kollektif şirketler,
komandit şirketler, anonim şirketler, limited şirketler
ve kooperatifler yer almaktadır. Kooperatifler
ayrıca Kooperatifler Kanunu’yla da düzenlenmiştir.
Üçüncü kısım kıymetli evrak hukukudur. Bu kitapta
kıymetli evrak hukukuyla ilgili genel hükümlere ve
ağırlıklı olarak kambiyo senetlerine yani poliçe, bon
ve çek’e yer verilmiştir. Çek konusu ayrıca Çek
Kanunu’yla da düzenlenmiştir.
c. Ticaret Hukuku



Dördüncü kısım taşıma hukuku kitabıdır. Bu kitapta karayolu
üzerinden yük ve yolcu taşınması, taşınma eşyası taşınması ile taşıma
işleri komisyoncusu konuları yer almaktadır.
Beşinci kısım deniz ticareti hukukudur. Deniz ticareti kitabında ticari
anlamda gemi, bağlama limanı, bayrak çekme hakkı, donatan,
kaptan, deniz yoluyla yük ve yolcu taşımacılığı, müşterek avarya,
çatma, gemi alacağı, deniz alacağı, donatanın sorumluluğu, deniz
cebri icra hukuku vs. konuları düzenlenmektedir.
Altıncı kısım ise özel sigorta hukukudur. Altıncı kitapta da ilk önce
özel sigorta sözleşmeleri hakkında genel hükümlere yer verilmiş ve
daha sonra mal ve can sigortalarıyla ilgili çeşitli özel hükümler
düzenlenmiştir. Özel sigorta hakkında başka kanunlar da mevcuttur.
d. Devletler Özel Hukuku


Devletler özel hukukuna milletlerarası özel hukuk da denir.
Ayrıca kanunlar çatışması da denebilir. Bu hukuk dalının
konusu yabancılık unsuru içeren özel hukuk ilişki ve
uyuşmazlıklarına hangi ülkenin hukuk kurallarının
uygulanacağının ve hangi ülkenin mahkemelerinin yetkili
olduğunun belirlenmesidir.
Örneğin, Türkiye’de tatilde bulunan iki Fransız vatandaşının
Antalya Asliye Hukuk Mahkemesinde açacağı bir boşanma
davasında Fransız ya da Türk hukukunun uygulanacağının
belirlenmesi ya da bir Türk işadamı ile bir Amerikalı işadamı
arasında yapılan bir satım sözleşmesiyle ilgili uyuşmazlığa
Amerikan ya da Türk Hukukunun uygulanacağının ve yetkili
mahkemenin saptanması devletler özel hukukunun konusudur.
d. Devletler Özel Hukuku

Devletler özel hukuku özde bu türden konularla
ilgilenmekle birlikte dört bölümde incelenir. Bunlar,
vatandaşlık hukuku, yabancılar hukuku, kanunlar
çatışması ve milletlerarası usul hukukudur. Bunlardan ilk
ikisi esasen kamu hukuku konuları olmaya daha
yatkındır. Ancak Türkiye’de vatandaşlık ve yabancılar
hukukunun devletler özel hukuku kapsamında
incelenmesi ve öğretilmesi öğretide benimsenmiş ve
yaygınlık kazanmıştır. Diğer iki ise kanunlar çatışması ve
usul hukuku klasik ve öz devletler özel hukuku
konularıdır.
d. Devletler Özel Hukuku

Türkiye’de devletler özel hukukunun temel kaynağı
2007 tarihli Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul
Hukuku Hakkında Kanun’dur. Yabancılar ve
vatandaşlık hukuku ile ilgili özel yasalar da
mevcuttur.
3. Kamu Hukuku ve Özel Hukuk Arasında Kalan
(Karma)
Hukuk Dalları

Farklı bazı sebeplerle bazı hukuk dalları, hem özel
hukuka ham kamu hukukuna ilişkin hükümler içerirler.
Bu dallara fikri mülkiyet hukuku, hava hukuku, iş
hukuku, bankacılık hukuku, toprak hukuku, çevre
hukuku, hava hukuku örnek olarak gösterilebilir.
a. İş Hukuku

İş hukuku hizmet ilişkilerini düzenleyen bir hukuk bir
hukuk dalıdır. Ham kamu hem özel kesimdeki işçi ve
işveren ilişkileri, nitelikçe özel hukuk ilişkisi olmakla
birlikte, günümüzde devletin iş hayatını emredici
kurallarla düzenlemesi iş hukukunu salt özel hukuktan
kamu hukuku alanına kaydırmaktadır. İş hukuku özellikle
işçilerin hukuksal durumlarının düzenlenmesi ve
işverenlere karşı korunması ihtiyacından doğmuştur. İş
hukuku işçi ve işverenlerin devletle olan ilişkilerini de
düzenler. Toplu iş sözleşmesi, sendika, grev, lokavt gibi
önemli konular iş hukukunun uğraştığı konular arasında
yer almaktadır.
a. İş Hukuku


Bireysel ve toplu iş hukuku ile ilgili konular Borçlar
Kanunu; İş Kanunu; Sendikalar Kanunu; Toplu İş
Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu’nda
düzenlenmiştir.
İş hukukunun bir diğer yönü de sosyal güvenlik
hukukudur. Kişiler hayatı boyunca işsizlik, hastalık,
kaza, yaşlılık ve ölüm gibi çeşitli risklerle karşı
karşıyadır. Bu riskler gerçekleşirse kişiler gelir
kaybına uğrar.
a. İş Hukuku


Kişinin Hayatını sürdürebilmesi için ise bu kişiye
yardım edilmesi icap eder. İşte sosyal güvenlik
denilen sistem kişilerin geçici veya daimi gelir
kaybına uğramaları ihtimaline karşı önceden önlem
almaya yönelik bir fondur.
Sosyal güvenlik hukuku bu sistemi inceler. Sosyal
sigorta sistemi sayesinde bahsedilen risklerin
gerçekleşmesi ve niteliğine göre düzenli gelir
bağlanır veya yapılan tedavi masrafları gibi
giderler karşılanır.
b. Fikri Mülkiyet Hukuku


Fikri mülkiyet hukuku insanların zihinsel aktiviteleri
neticesinde ortaya çıkardıkları yapıtlar veya buluşlarla
ilgilenir. Bilim, edebiyat, müzik, güzel sanatlar, sinema
ve benzeri eserler üzerindeki haklar fikri mülkiyet
hukukunun fikri hukuk kısmının konusudur. Fikir ve sanat
eserleri Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile koruma altına
alınmıştır.
Marka, patent (buluşçu hakkı), faydalı model (küçük
buluşlar üzerindeki hak), tasarım, yarı iletken çipler ve
yeni bitki türleri üzerindeki ıslahçı hakları ise sınai
(endüstriyel) haklar olarak fikri mülkiyet koruması
altındadır. Sözü edilen bu haklarla ilgili ayrı ayrı kanun
hükmünde kararnameler ve kanunlar vardır.
c. Bankacılık Hukuku

Ticaret hukukunun yanında kendine özgü kuralları ile
bankacılık hukuku gelişmiştir. Tasarruf sahiplerinin
korunması amacıyla bankacılık alanına da emredici
kurallar (kamu hukuku kuralları) konulduğu için
bugün banka hukuku karma bir hukuk dalıdır. Bu
hukuk dalının en önemli kaynağı Bankacılık
Kanunu’dur.
d. Hava Hukuku



Hava yolu ile taşımacılığın gelişmesi hava hukukunun
doğmasına neden olmuştur. Devletlerin kara ve deniz
ülkeleri üzerinde bulunan havada egemenlik haklarının
bulunması hava trafiğini karmaşık bir duruma
getirmektedir.
Hava taşımacılığı ile ilgili kurallar hava hukukunu
oluşturmaktadır. Hava trafiği hem kişililer arasındaki
hem kişilerle devlet arasındaki hem de devletler
arasındaki ilişkileri kapsamaktadır. Hava hukukunun
yanında bir de uzay hukukundan söz edilmektedir.
Uzay hukuku hava katmanının üstünde bulunan uzaydaki
trafiği ve kullanımı düzenleme amacına yöneliktir.
e. Çevre Hukuku


Çevre hukuku doğal çevrenin korunmasına yönelik
hukuksal tedbirlerin oluşturduğu yeni bir hukuk dalıdır.
Anayasamıza göre bireylerin sağlıklı ve dengeli bir
ortamda yaşamalarını sağlamak, çevrenin kirlenmesini
önlemek, devletin ve bireyin ödevidir.
Çevre hukuku ile temel düzenleme Çevre Kanunu’dur. Bu
kanunun amacı çevrenin korunması, iyileştirilmesi, doğal
kaynakların en uygun bir biçimde kullanılması, su,
toprak ve hava kirliliğinin önlenmesidir. Milli Parklar
Kanunu çevre hukukunu düzenleyen bir diğer yasadır.
Download