PRATİK TÜRKÇE BİLGİLERİ Bu bölüm Türkçe konularının özetini içerir. SÖZCÜKTE ANLAM 1-) Somutlama: Soyut olan bir anlamı, durumu daha görünür kılmak için cümlede somut sözcük kullanmaktır. Bu anlamda somut anlam ön plana çıkarılır. Ümit sessiz giden bir trendir. Hayallerime kanat takıp uçuracağım. O güzel de kim öyle? Aydınlık düşünceler Not: Deyimlerde, atasözlerinde ve duyu aktarımlarında somutlama vardır. 2-) Soyutlama: Somut anlamlı bir sözcüğün cümlede soyut anlamlı durumu anlatmak için kullanılmasıdır. Bu anlamda soyut anlam ön plana çıkarılır. Eve gelen misafirlere çok sıcak davrandı. 3-) Bir sözcük her zaman terim anlamıyla kullanılmayabilir. Bugün derste açıları işledik.(terim anlam) Olaya bir de bu açıdan bak. .(terim anlam değil) 4-) Bazı sözcükler cümlede kazandığı anlama göre anlam da nitel de anlam da olabilir. Bu ev çok büyüktü. (Nicel anlam) O büyük bir insandı. (Nitel anlam) 5-) Aslında bir sözcüğü birden fazla sözcükle anlatmadır dolaylama ama birden fazla sözcüğü de farklı kelimelerle anlattığımızda dolaylama kabul edilebilmektedir. Sanat güneşi→ Zeki Müren www.harunardic. net 1 6-) Her güzel adlandırma birden çok kelimeyle ifade edildiği için bu anlatımlar aynı zamanda dolaylamadır. Ancak her dolaylama bir güzel adlandırma değildir. 7-) İmge vardır ya da imgeli söyleyiş vardır soru kalıplarında ifadenin sanatlı olması sorulmaktadır. Yani bir yerde imge olması ifadenin süslü anlatılması, düz anlatılmamasıdır. Şiirlerde sıklıkla kullanılmaktadır. Şakaklarıma kar mı yağdı ne var ? 8-) Mecaz anlam, mecazlı bir söyleyiş vardır şeklinde de sorulmaktadır. 9-) Kinayeli Anlatım: Cümlede ifade edilen düşüncenin, genellikle alaycı biçimde, tersini kastedecek şekilde kullanmadır. Günlük hayatta çok yaptığımız bir anlatım biçimidir. Laf sokma diye tabir edilen durumdur. Kinaye sanatı ile karıştırılmamalıdır. Aşağıdaki örnek kinayeli anlatma örnektir. O kadar zeki ki bütün sınıfları çift dikiş gidiyor. 10-) Yan anlamda da mecaz anlamda da yeni anlam oluşması vardır. Ama yan anlamda gerçek anlama bağlılık devam ederken, mecaz anlamda ise gerçek anlama bağlılık yoktur. 11-) Sözcük Yorumlama Soruları Bu konuda kelimenin cümleye kattığı anlam ya da altı çizili sözcükle ne anlatılmaktadır gibi sorular sorulmaktadır. Soruları daha iyi yapmak için yalnızca altı çizili sözcüğe değil onun cümlede nasıl kullanıldığına ve cümledeki anlama da dikkat etmek gerekir CÜMLEDE ANLAM 1-) Öznel ve nesnel cümleler, kanıtlanabilirlik, yorum içerme, kişisel görüşe dayalı, değerlendirme var mı yok mu tarzında da sorulmaktadır. Bu soru kalıplarında da cümlelere öznel mi nesnel mi diye bakılır özellikle kanıtlanabilirlik açısından farklıdır diye soru kalıbı vardır ki Ösym bu soru tarzında da soru sormaktadır. www.harunardic. net 2 2-) Biçem(Üslup): Bir eserin nasıl anlatıldığıdır. Eserin anlatım biçimi, eserdeki sözcük seçimleri, cümle yapısı, söyleyiş özellikleri ve dili kullanış şekli üslubu belirleyen önemli özelliklerdir. Sanatçı, konuyu nasıl anlatıyor? sorusunun cevabıdır. Son romanında yalın bir dil oluşturmuş yazar. 3-) Değerlendirme(Çıkarım): Bir yargıdan yola çıkarak yeni bir yargıya ulaşmaktır. Kitaplarının çok satılması onun sevildiğine bir işarettir aslında. 4-) Neden-Sonuç(Gerekçeli Cümle): Yapılan bir eylemin niçin olduğunu belirtmektir. Yani eylemin yapılma gerekçesi ile birlikte ifade edilmesidir. Televizyon izlemediği için gündemden haberdar değildi. 5-) Amaç-Sonuç: Yapılacak bir işin hangi amaçla gerçekleştiğini, hangi maksadı taşıdığını ifade eden cümlelerdir. İleride rahat yaşamak için çok çalışıyor. Not: Neden-sonuç ve amaç-sonuç cümleleri birbirine karışmaktadır. İçin sözcüğü özellikle bu iki farklı cümleleri ilk bakışta aynı imiş gibi gösterir. Bu durumun önüne geçmek için; için sözcüğünün yerine amacıyla sözcüğü koyulur o zaman cümlenin anlamı bozulmazsa amaçsonuç; bozulursa neden sonuç cümlesi olur. Geç uyandığı için derse gidemedi.(neden-sonuç) Okula gitmek için yola koyuldu.(amaç-sonuç) 6-)Tanım: Bir kavramın veya varlığın ne olduğunu bildiren cümlelerdir. Bu nedir? sorusunun cevabıdır. Kelimenin sonunda dir ekinin olması iyi bir ipucudur ama açıklama cümlelerinde de bu ek kullanılmaktadır. diyelim ki hangisi tanım cümlesidir diye soru soruldu o zaman o şıklarda direk en son kelimede dır eki arayın ve o cümleyi ilk olarak okuyun bu sayede zaman www.harunardic. net 3 kazanmış olursunuz. Genelde açıklama cümleleriyle tanım cümleleri karışmaktadır. bu durumun önüne geçmek için herhangi bir şeyin ne olduğundan mı bahsediliyor yoksa onunla ilgili özelik mi ifade ediliyor ona dikkat etmek gerekir. Zamir ismin yerini tutan sözcüktür. Not: Varlıkların ya da kavramların özelliklerinin verilmesi tanım değildir. Özellikle de dır ekinin bu tip cümlelerde kullanılması sorunun yanlış yapılmasına sebep olmaktadır. Dikkat etmek gerekir o yüzden. Birbirimizi kırmamanın en iyi yöntemi düşünerek konuşmaktır.(tanım cümlesi değil) Sanatı yüceltmenin bir diğer yönü de sanatçıyı ödüllendirmektir.(tanım cümlesi değil) 7-) Doğrudan(düz, dolaysız) anlatım: Başkasının ait sözü olduğu gibi aktarmaktır. Alınan söz tırnak içinde verilebileceği gibi sözün sonuna virgül konularak da aktarılabilir. Geliyorum, dedi. 8-) Dolaylı Anlatım: Başkasının ait sözü az da olsa değiştirerek aktarmaktır. Geleceğini dedi. Not: Dolaylama ile dolaylı anlatım farklıdır. Dolaylama bir kelimeyi birden fazla kelimeyle ifade etme(Yavru Vatan); Dolaylı anlatım başkasına ait sözü az da olsa değiştirerek anlatmadır. 9-) Kanıksama: Bir durumu kabullenmek, benimsemek veya o duruma alışmaktır. Geç kalmasına alıştık artık. 10-) Yadsıma: Bir durumu inkar etmektir. Ne yani sen mi bu sınıfın en çalışkanısın? 11-)Özgünlük: Yazarın dil ve anlatım bakımından farklı olması, yeni, kendine özgü, orijinal ve yenilikçi olması gibi anlamları ifade eder. www.harunardic. net 4 12-) Özlülük(yoğunluk): Az sözle çok şey anlatmaktır. Bunun en güzel örnekleri de atasözleridir. 13-) Yalınlık: Herkesçe anlaşılacak bir dil kullanmaktır. Başka ifade ile anlaşılır olmaktır. 14-) Anlamca birbirine yakındır sorularında tüm şıklar okunup kıyaslama yapılarak birbirine en yakın olan cümleler bulunur. Örneğin; birinci ve ikinci cümlede birbirine yakınlık olabilir ama diğer şıklardaki cümleler daha da birbirine yakın olabileceği için tüm şıklar okunmalıdır. 15-) Duruluk: Cümlede gereksiz sözcük bulunmamasıdır. PARAGRAF 1-) Boşluk doldurma soruları Giriş bölümü boş bırakılıp doldurulması istenirse boşluktan sonraki cümleye başlanış ve o cümlenin anlamı boşluğu doldurmamızda çok çok önemli ipucu verir. Şıklardaki cümle ve boşluk sonrasındaki cümle arasında anlam bağlantısının olması ve iki cümle arasında geçişin düzgün olması gerekir. Gelişme bölümü yani orta kısım boş bırakılıp hangisiyle doldurulur dendiğinde şıklardaki cümleler boşluğun öncesi ile boşluktan sonraki cümle arasında bağlantılı geçişi tam sağlamalıdır. Hem anlam olarak hem cümle yapısı olarak. Sonuç bölümü yani paragrafın son kısmı boş bırakılıp doldurulması istenirse boşluğun hemen öncesindeki cümleyle hem anlam bağlantılı olmalı hem de cümlenin o cümleyle uygun şekilde devam ettirilir tarzdan olmalıdır. 2-) İki paragrafa ayırma soruları: Bir parçayı iki paragrafa ayırmak demek yeni konu oluşturmak demektir. Yani her paragraf aslında yeni anlatılan konu demektir. Bu parça iki www.harunardic. net 5 paragrafa ayrılmak istense kaç numaralı cümleden başlar dediğinde baştaki konu hangi cümlede değişiyor onun yerine yeni konudan bahsediyor ona dikkat etmek gerekir. Dikkat edelim başta bahsettiği konudan farklı konuya ne zaman geçiyor o cümle önemlidir. Hatta aynı insandan dahi bahsediyor olsa o insanın farklı bir yönüne değinmeye başlarsa paragraf iki parçaya ayrılır. Diyelim ki Sude adında birinin fiziki özelliklerinden bahsediyor ilk üç cümlede sonra o insanın psikolojik özelliklerine değinmeye başladı o zaman dahi iki parçaya ayırmak gerekir. 3-) Parçanın akışını bozan cümleler: Paragrafın akışını bozan cümle demek paragrafın tamamındaki konunun dışına çıkmak demektir. Bu tür sorularda parça okunduktan sonra tamamındaki anlam ne ise arada o konunun dışına çıkan cümle bulunur. 4-) Paragrafa sorulan cümle: Aşağıdakilerden hangisi bu paragrafa sorulan sorudur diye sorulan soru kalıbında şık ile paragrafın ilk cümlesi arasında mantıklı bağlantı kurulduktan sonra parçanın tamamındaki anlamın da yardımıyla bu soru tipi yapılır. Diğer soru kalıbı ise bu parçada aşağıdaki şıklardan hangisinin cevabı yoktur tarzındadır. Bu soru tipinde ise önce şıklardaki cümleler okunur sonra parçada onun cevabı var mı diye bakılır. 5-)Öyküleme ve Betimleme anlatım biçimi aynı paragrafta kullanılabilir. Bu tip paragrafların cevabı da genellikle birlikte verilir. Yani cevap betimleme-Öyküleme olur. Diyelim ki paragrafta iki anlatım biçimi de kullanıldı ve şıklarda da tek anlatım biçimleri verildi. O zaman paragrafın tamamında amaç herhangi bir şeyin özellikleri anlatmak mı yoksa bir olayın içinde geçen bir yerle ya da kişi ile ilgili betimleyici öğeler mi kullanılmış diye bakılır. Eğer parçanın tamamında amaç okuru olay içinde yaşatmaksa cevap öykülemedir arada betimleme de kullanılmış olabilir. Diğer türlü amaç parçada özellik anlatmaksa cevap betimleme olur. www.harunardic. net 6 6-)Örneklendirme ve tanık gösterme birbirine karıştırılmaktadır. Örneklendirmede amaç konunun somut örnekle ya da örneklerle anlatılması iken; tanım göstermede söz kullanılır ve tanık gösterme için o kişinin sözünün kullanılması zorunludur söz olmadan tanık gösterme olmaz. 7-) Anlatı türlerinde bakış açıları Tanrısal, İlahi, Hâkim Bakış Açısı: Kahramanların aklından geçenleri, gelecekte yaşanılacak olayları ayrıntılarıyla bilen, kahramanlarının duygu ve düşüncelerini okura sezdiren bakış açısıdır. İnsanın normal hayatta yapamadığı şeylerin anlatıcı tarafından bilinmesidir. Kısaca söyleyecek olursak her şeyi bilen bir anlatıcının bakış açısıdır. Gözlemci (Müşahit) Bakış Açısı: Anlatıcının olaylara hiçbir şekilde müdahale etmediği yalnızca gördüklerini anlattığı bakış açısıdır. Bildiği şeyleri nesnel bir şekilde anlatır. Anlatım, hem üçüncü tekil hem de birinci tekil kişi ile olabilir. Kahraman Bakış Açısı: Eser kahramanının aynı zamanda eserin anlatıcısı olmasıdır. Çoğunlukla otobiyografik eserlerdir. Birinci tekil ve birinci çoğul kişi anlatımlıdır. Çoğulcu Bakış Açısı: Bir eserde birden fazla bakış açısı kullanmadır. SES BİLGİSİ 1-) Ünlü düşmesinin olduğu yerler a-) la-le, ar-er, a-e gibi bazı ekleri alan kimi kelimelerde de ünlü düşmesi olabilir ve bu ünlü düşmeleri türetilirken ünlü kaybına uğramış sözcük vardır diye sorulur çünkü ünlü düşmesini sağlayan ekler aynı zamanda yapım ekidir. www.harunardic. net 7 Yumurta-la→yumurtla-, sızı-la→sızla-, ileri-le→ilerle-, koku-la →kokla-, oyun-a→ oyna, uyu-ku→uyku, sarı-ar-→sarar, yanıl-ış→yanlış, yalın-ız→yalnız, ayır-ıl→ ayrıl-, çevir-e→ çevre, devir-il-→ devril-, sıyır-ıl-→sıyrıl-, kıvır-ım→ kıvrım, ayır- ı→ayrı, devir-e→ devre, kavuş-ak→kavşak b-) Kimi şiirlerde ölçüye uydurmak için ünlüler düşürülür → Karac’oğlan, n’eylersin c-) Yer-yön anlamı taşıyan bazı sözcüklerde görülür. Bu tip sözcüklerde, daha çok söyleyişte görülen ünlü düşmesini yazıda göstermek bir yazım yanlışı değildir. Yani ünlü düşürülerek de yazılsa düşürülmeden de yazılsa her ikisi de doğrudur: şura-da →şurda, içeri-de → içerde, dışarı-da →dışarda, nere-de→nerde, ora-da→ orda, burada→burda, içeri-de→içerde… Not: Bazısözcüklerin birleşmesi sırasında ünlülerin düştüğü görülür ama bu durum sorularda daha çok ünlü aşınması vardır şeklinde sorulmaktadır. Cuma-ertesi → cumartesi, kahve - altı→kahvaltı, ne - için →niçin 2-) Ünlü Daralması: Sonu a-e ile biten bazı kelimelere yor ekinin gelmesiyle bu ünlüler ı, i, u, ü ünlülerine dönüşür. Bu duruma da ünlü daralması denir. bilme–yor → bilmiyor, iste–yor → istiyor, Not 1: de-, ye- sözcüklerinde de ünlü daralması olur. de-(y)ecek→diyecek, ye-(y)ecek→yiyecek Not 2: yor ekinin olduğu her yerde daralması yoktur. Daralma varsa eğer ı, i, u, ü ünlüleri yor ekini dahil etmeden a-e ünlülerine dönebilmeli.Aşağıdaki örneklerde daralma yoktur. Seviyor, düşünüyor, bakıyor: daralma yoktur. www.harunardic. net 8 3-) Ünlü Değişmesi(ünlü kalınlaşması, e-a değişimi, kök değişimi): sen ve ben sözcüklerinde olur. Sen-e→sana, ben-e→bana 4-) Ünsüz Yumuşaması Not: Yabancı kelimeler genellikle bu kurala uymaz. Bu durum da ünsüz yumuşamasına aykırılık vardır tarzında sorulmaktadır. hürriyeti, edebiyatı, devletin, millete, hukuku, daveti, YAZIM KURALLARI 1-)Özel isimlere getirilen çekim ekleri kesme işareti ile ayrılır. Dikkat edelim çekim ekleri ayrılır yapım ekleri değil. İstanbul’a, Ankara’nın, İstanbullu, Ankaralı Not:Özel isimlerden türetilenözel isimler büyük harfle başlar amaona getirilen çekim ekleri kesme işareti ile ayrılmaz. Türkleşti, Ankaralılar, Türkçeciler 2-) Ad aktarması yoluyla özel isimler kastedilirse o zaman da büyük harf kullanılır. Bu yıl Meclis çok çalıştı. Son yıllarda Bakanlık, kendi elemanları aleyhine çalışmaya başladı. 3-) Yer, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde özel adlar büyük harfle yazılır ama tür ismi küçük harfle yazılır. www.harunardic. net 9 Antep fıstığı, Maraş dondurması, Hindistan cevizi, İngiliz anahtarı, Van kedisi. 4-) Şey sözcüğü istisnasız her zaman ayrı yazılır: Her şey, bir şey 5-) Hane sözcüğü ünsüz bir kelimeye gelirse aynen yazılır ama ünlü ile biten kelimeye gelirse ses düşmesi olur ama bu durumun çıkış noktası kelimelerin halk ağzındaki kullanımıdır. Mesela kurala göre dershane olan kelime belirli zaman geçtikten sonra dersane şeklinde söylenme olasılığı yüksektir çünkü halk ağzında kolay şekil kalır ve kolay şekli kullanılır. Ders-hane→dershane, ecza-hane→eczane, pasta-hane→pastane, 6-) Baş kelimesi birleşik yazılır: başöğretmen, başhemşire, başkomutan, başbakan 7-) Kanunda birleşik yazılan veya bitişik olarak tescil ettirilmiş olan kuruluş adları bitişik yazılır: Genelkurmay, Yükseköğretim, Dışişleri 8-) İle eki birleşik de ayrı da yazılabilir: araba ile, arabayla, 9-) Birçok kelimesi birleşik; pek çok kelimesi ayrı yazılır. 10-) Bir takım sözcüğü net(adet) sayı olarak ifade edilirse ayrı; belirsiz anlamda kullanılırsa birleşik yazılır. Bir takım porselen aldık. Birtakım insanlar yüzüne toplum içine çıkamıyordu. 11-) Soru işareti (?), ünlem işareti (!), nokta (.)’dan sonra büyük harfle başlanır. 12-) Dış, iç, öte, sıra sözleriyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: yasa dışı; hafta içi, kızıl ötesi, ardı sıra, 13-) Somut yer beliren alt ve üst sözleriyle kurulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: www.harunardic. net 10 toprak altı, baş üstü, 14-) Alt, üst, ana, ön, art, arka, yan, karşı, iç, dış, orta, büyük, küçük, sağ, sol, peşin, bir, iki, tek, çok, çift sözlerinin başa getirilmesiyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: alt yazı; ana bilim dalı, ana dili; ön söz, art niyet, iç savaş, büyük anne, büyük baba, sağ açık 15-) Para birimleri büyük harfle yazılmaz: avro, dinar, dolar, lira, yeni kuruş… 16-) Özel adlar yerine kullanılan zamirler büyük harfle yazılmaz. Yunus Emre büyük bir hümanistti onu tarih hiçbir zaman unutmayacak 17-) Cümle sayı (rakam) yla başlıyorsa sonra gelen kelime küçük harfle başlar. (14 milyon) 18-) Kurum, kuruluş, tarih, dönem isimlerine getirilen çekim ekleri kesmeyle ayrılmaz. 19-) Yer bildiren özel isimlerde kısaltma söyleyiş söz konusu olduğu zaman büyük harf kullanılır. Hisar'dan, boğaz,dan 20-) Eylemlerden sonra gelen de ve ki ayrı yazılır. 21-)De’nin yazımı: Bulunma eki olan de-da birleşik; bağlaç olan de-da ayrı yazılır. İşte deda’nın nasıl yazıldığını anlam için de-da’nın bulunma eki olup olmadığına bakılması gerekir. Bulunma eki eklendiği sözcüğe anlam olarak bulunma anlamı katar. Ayrıca bulunma ekini teta şekli varken bağlaç olan de, da’nın kesinlikle te-ta biçimi yoktur. Bağlaç olan de-da cümleden çıkarıldığında anlam bozulmaz; ek olan de-da çıkarıldığında ise anlam bozulur 22-)Ki’nin yazımı: Bağlaç olan ki ayrı yazılır. Sıfat yapan ki ve ilgi zamiri olan ki bitişik yazılır. www.harunardic. net 11 Ki ile ilgili Kısa yollar: ki’den sonra ler çokluk ekini getirebiliyorsanız o ki zamir olan ki’dir. Sıfat yapan ki de sıfat tamlaması kurar. Sıfat yapan ki her zaman bitişik yazılır. Önündeki isme hangi sorusunu yönelterek bulunur haliyle sıfat yapan ki olduğu anlaşılır. 23-)Yer-yön bildiren kelimeler eğer bir insan topluluğunun yerini tutuyorsa büyük harfle başlatılmalıdır. Suriye’nin işgaline Batı sessiz kaldı. Not 2: Ara yönler bitişik ve küçük yazılır. Ülkemizde güneybatıdan esen rüzgar sıcaklığı artırır. 24-) Akrabalık bildiren sözcükler küçük harfle başlar ama akrabalık bildiren sözcükler özel isme dahil olduğunda lakap bildireceği için o zaman büyük harfle yazılır. Yarın Ahmetdayımın yanına gideceğim. Nene Hatun, Dayı Ahmet, Ayşe Teyze, Not 2: Kimi unvan sıfatları cümle içinde özel ad olmadan da kullanılır. Bunlar da yine büyük harfle yazılır. Minik Serçe konserde herkesi büyüledi.(Sezen Aksu) 25-) Tarihî dönem bildirmeyip tür veya tarz bildiren terimler küçük harfle başlar: divan şiiri, divan edebiyatı, halk edebiyatı, eski Türk edebiyatı, Türk sanat müziği www.harunardic. net 12 NOKTALAMA İŞARETLERİ 1-) Açıklanan sözcükte çekim eki varsa çekim eki ayracın dışında da olsa kullanılabilir. Coğrafya (en zevkli ders )yı çok seviyordu. 2-) ve, veya, ya da bağlaçlarından önce ve sonra virgül kullanılmaz. 3-) Tırnak içine alınan ifadelerde bulunan noktalama işaretleri tırnak içinde kalır. 4-) Konuşmalar tırnak içinde ise konuşma çizgisi kullanılmaz. 5-)Noktalı virgül (;) a-) Cümle içinde virgülle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için yani gruplandırma yapma için kullanılır. Serdar sayısal derslerden biyolojiden ve kimyadan; sözel derslerden tarih ve felsefeden kaldı. Refik Halit, Yakup Kadri ve Halide Edip realizm akımından; Nabizade Nazım, Hüseyin Rahmi ve Beşir Fuat naturalizm akımından etkilenmiştir. Okuduğu kitaplar şunlardı: Bomba, Beyaz Lale, Kaşağı;(hikaye kitapları)Ankara, Yaban, Panorama.(romanları) b-) Özneyi, içinde virgüller bulunan öğeden ayırmak için kullanılır. Suat; Mehmet, Hüseyin ve Murat’ı akşam yemeğine davet etti. Portakal; muz, çilek ve vişneden daha faydalıymış. c-) Ama, fakat, ancak, çünkü, yoksa gibi bağlaçlarla bağlanan cümlelerde bu bağlaçlardan önce veya bunların yerine kullanılır. Düzenli çalıştı; ama yine de başarılı olamadı. www.harunardic. net 13 Onunla konuşmaya çalıştım ancak; o benim suratıma bile bakmadı. d-) Öğeleri arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur. Doluya koydum, almaz; boşa koydum, dolmaz. Eli ayağına dolaşıyor; heyecanını, şaşkınlığını gizleyemiyordu. 6-) İki nokta (:) a-) Açıklaması yapılacak veya örnek verilecek sözün ya da cümlenin sonuna konur. Sınıfta kalmasına sebep olan dersler şunlardı: fizik, kimya ve biyoloji. Ders çalışmasının arkasında yatan sebep şuydu: Evdekiler sürekli baskı yapıyor. Kendimi tanıtayım size: Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeniyim. b-) Kavramlar tanımlanırken kullanılır. Sıfat: İsmi niteleyen veya belirten sözcüğe denir. c-) Doğrudan yapılan aktarmalarda, aktarılan söz ya da yazıdan önce konur. Mevlana: “ Ne olursan ol yine de gel.” dedi. Nurullah Ataç: “ Deneme benin ülkesidir. ” der. Not: İki noktadan sonra gelen kelime ya da kelime grupları kendi için bağımsız cümle değeri taşıyorsa ve özel isimse büyük harfle diğer durumlarda küçük harfle başlar. Eğitim: Gelişmektir, yenilenmektir, büyümektir… Bana hediye olarak şunları getir: laptop, telefon ve lcd. www.harunardic. net 14 SÖZCÜK TÜRLERİ Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi sözcük türü bakımından farklıdır diye bir soru sorulur. O zaman aklımıza isim, sıfat zarf, zamir, edat, bağlaç, ünlem, ve fiil gelmelidir ama sorularda daha çok isim, sıfat, zarf, zamir üzerinden soru sorulmaktadır. Yani sözcük türü bakımından farklıdır sorusuyla karşılaştığınızda öncelikle isim, sıfat, zarf ve zamir gelsin. Bu soru kalıbıyla kelimenin kökünün türü farklıdır soru kalıbı birbirine karıştırılabilmektedir. O soru kalıbında kelimenin kökünün türü sorulmaktadır. Yani kök isim mi fiil mi diye sorulmaktadır. Çünkü kökte isim fiil dışında başka sözcük türü bulunmaz. Sözcüğün türü farklıdır dendiği zaman akla yukarıda değindiğimiz sekiz sözcük türü gelmelidir. Bu durum şu şekillerle de sorulmaktadır: Sözcüğün görevi, işlevi ve çeşidi bakımından farklıdır tarzında. Yani yine aynı sözcüğün türü sorulmaktadır. Kelimeler farklıdır sadece. 1-) yalnız, tek, ancak, bir sözcüklerinin yerine sadece sözcüğü gelebilirse o sözcükler edattır. 2-) ile sözcüğü hem edat hem de bağlaç olabilmektedir. Sorularda da en fazla kullanılan edattır. İle hem birleşik yazılabilir hem de ayrı ama sorularda daha çok birleşik şekli verilir ki soruyu çözerken en azından öğrencilere zaman kaybettirmek için o yüzden birleşik şekline daha çok dikkat etmekte fayda vardır. Mantığı şudur: İle sözcüğünü cümleden çıkarıp onun yerine ve bağlacını getirdiğimizde cümle anlamlı oluyorsa o bağlaç; cümle anlamsız oluyorsa ile sözcüğü edattır. 3-) Ancak ve yalnız sözcüklerin yerine ama bağlacını cümleye getirebiliyorsak o sözcükler bağlaçtır. Anlamsız olduğu takdirde farklı sözcük türüdür. 4-) Bağlaçlar cümleden çıkarılırsa genellikle cümlenin anlamında bozulma olmaz geride mantıklı da olsa bir cümle yine kalır ama anlamda hafif de olsa daralma olabilir ki anlamlı bir cümle kalması bağlaç olduğuna işarettir. de bağlacının kimi kullanımlarında ve, bile, dahi, www.harunardic. net 15 ne... ne... bağlaçlarında anlamın değiştiğini görmek mümkündür ama az önce de dediğimiz gibi anlamda değişme olsa da geriye mantıklı cümle kalması bağlaç olduğuna işarettir. 5-)Özel isim olmayan her isim tür ismidir. 6-) Bazı isimler hem özel hem tür ismi olarak kullanılabilir. Gül dünyaca tanınan bir sanatçı olmak istiyor.(özel isim) Sevgilisine aldığı gül çok güzel kokuyordu.(tür ismi) 7-) Küçültme eki ile türetilmiş bazı adlar küçültme anlamından tamamen sıyrılarak kalıcı isim olabilirler. Aşağıdaki sözcükler cık ekini almasına rağmen küçültülmüş isim değildir. Artık kalıcı isim olmuşlardır: bademcik, gelincik, arpacık 8-) Adlaşmış Sıfat:Niteleme sıfatlarının önündeki ismin düşmesi durumunda oluşur. Sıfat isim olmuştur demek aslında. Genellikle bu durumda sıfat da ek alır ama ek almadan da adlaşabilir önemli olan ismin düşmesidir. Adlaşmış sıfatlar adı üstünde sözcük türü olarak isimdir sadece öncesi sıfat olduğu için adlaşmış sıfat tabiri kullanılır. Cümlede adlaşmış sıfatı bulmak için ya da adlaşmış sıfatın nasıl olduğunu anlamak için öyle bir sözcük bulmalısın ki cümlenin yapısını bozmadan o sözcüğün önüne isim getirip sıfat yapabilmelisin. İhtiyar, yine hastalandı.(ihtiyar adam) 9-)Pekiştirme sıfatlarının arasına ünlü girerse farklı pekiştirme kabul edilir. Hatta sorularda farklı pekiştirme sıfatı vardır diye sorulmaktadır. Sapasağlam çocuk. 10-) Daha sözcüğü henüz anlamında kullanıldığında zaman zarfı olur. Leyla daha sınıfı geçememiş.(zaman zarfı) www.harunardic. net 16 Daha iyi bir sonuç olamazdı zaten.(derecelendirme zarfı) 11-) Artık kelimesi bundan sonra, bundan böyle anlamında kullanılırsa zaman zarfı olur: Artık memlekete gitmeyeceğim. 12-) Bir cümlede birden fazla zarf bulunabilir. Gece onunla bir saat konuştuk.(zaman zarfı, miktar zarfı) 13-) Zarflar etkilediği sözcüğün hemen öncesinde olmak zorunda değildir. Önemli olan anlam olarak etkilemesidir. 14-) Bir isim hem belirtme hem hem niteleme sıfatı alabilir: güzel bir gün 15-) Bir isim birden fazla sıfatla nitelenebilir: sevimli, tatlı, güzel kız 16-) Fiil Çeşitleri İş(Kılış) Fiili:Kelimelerin başına onu sözcüğünü getirdiğimizde anlamlı olduğu için kılış eylemidir. Ara-, düşün-, taşı-, dinle-, sat-, sevDurum Fiili: Öznenin kendi isteği ile gerçekleştirdiği ve öznenin yaptığı işi haber veren fillerdir. Aynı zamanda nesne almayan fillerdir. Uyu-, dinlen-, otur-, ağla-, gül-, Oluş Fiili: Öznenin iradesi dışında gerçekleşen değişime denir. morar- ,yaşlan-,uza-, paslan-,büyümek, çürü-, 17-) Çekimli Fiil: Altı şahsa göre çekimlenen fillere denir. Düşüneceğim düşüneceğiz www.harunardic. net 17 düşüneceksin düşüneceksiniz düşünecek düşünecekler Not: Dikkat edelim çekimlediğimiz sözcük fiil olmalıdır. Sorularda düşürmek için fiil dışında da çekimlenen sözcük verilmektedir. Aşağıdaki sözcük çekimlenebilmektedir ama fiil olmadığı için çekimli fiil değildir. Hastayım hastasın hasta hastayız hastasınız hastalar Çekimli fiilde kendi içinde iki gruba ayrılır: Basit zaman(basit çekim): Tek kip eki alan fillere denir. Haber ya da dilek kipi fark etmez. Birleşik zaman(Birleşik çekim): İki kip eki alan fillere denir. Yine haber ya da dilek kipi olduğu önemli değildir. 18-) EK FİİL: İki görevi vardır: 1.görevi: İsmi ve isim soylu sözcükleri yüklem yapar. Fiil dışındaki bu sözcükleri yüklem yapan dört kip vardır: Görülen geçmiş zaman, duyulan geçmiş zaman, şart kipi ve geniş zamandır. Bankacıydı, sevgiymiş, şarkımsa Pratik Yol: Yüklemi fiil olmayan bütün cümlelerde istisnasız ek fiil vardır bazen ekin düştüğü görülür(geniş zamanda) ama böyle durumda dahi ek fiil vardır. 2. görevi: Filleri birleşik zamanlı yapar. Fiilde iki kip yan yana gelmişse ek fiil var demektir. Koşacaktı, dinleniyormuş www.harunardic. net 18 Not 1: Ek fiil sorusu iki şekilde sorulmaktadır. 1. Soru şekli hangisinde ek fiil vardır? O zaman yüklemlerin fiil olup olmadığına bakılır eğer fiil olmayan herhangi bir sözcük bulunursa cevap odur. Ama yüklem fiil ise iki kip var mı diye bakılır. 2.soru şekli ise ek fiil farklı görevde kullanılmıştır? O zaman da yüklemlerin fiil olup olmadığına bakılır. Zaten ek fiil farklı görevde kullanılmıştır dediğine göre bütün şıklarda ek fiil vardır demektir. O yüzden bu soru şeklini kısa zamanda çözmek için yüklemlerin fiil olup olmadığı bilmek yeterlidir. Farklı olan şık da cevap olacaktır. Not 2: Ek fiilin 2. Görevinde fiilleri birleşik zamanlı yapar demiştik. Bu görevinde yüklem dışında da kullanıldığı görülmektedir ki zaten filleri birleşik zamanlı yapar demiştik yüklem yapar değil. Nadir de olsa bu soru kalıbı sorulmaktadır diyelim ki hangisinde ek fiil vardır dedi ve siz de yüklemlere baktınız hepsi fiil ama tek kip eki almış. İşte o zaman yüklem öncesinde herhangi bir yerde olan bir fiilin iki kip almasını bulmanız gerekmektedir. 19-) Cümledeki kullanıma göre değişebilen sözcük türleri (karıştırılan sözcük türleri) Niteleme sıfatı - Durum Zarfı:Fiil veya fiilimsiye yöneltilen nasıl sorusunun cevabı durum zarfını verirken isme sorulan nasıl sorusunun cevabı sıfatı verir. Yani burada dikkat edeceğimiz nokta nasıl sorusu isme mi yoksa fiil ya da fiilimsiye mi soruluyor. Bize çok sıcak davrandı.(durum zarfı) Sıcakekmekler eliniyakmıştı.(niteleme sıfatı ) Miktar Zarfı - Belgisiz Sıfat:Miktar bildiren bazı sözcükler belgisiz sıfat olarak da kullanılır. Bunun farkını anlamak için miktar bildiren sözcüğün ismi direk etkileyip etkilemediğine bakılır. İsmi direk etkilerse sıfat; fiili, fiilimsiyi ve sıfatı etkilerse miktar zarfı olur. Seni çokseviyor.(miktar zarfı) www.harunardic. net 19 Çokinsan gördüm üzerinde elbise yok(ismi direk etkilediği için belgisiz sıfattır) Soru Sıfatı - Soru Zamiri - Soru Zarfı:Soru bildiren sözcükler önündeki ismi etkilerse soru sıfatı; soru bildiren sözcük ismi buldurmaya yönelikse soru zamiri; soru bildiren sözcük direk fiili etkilerse soru zarfı olur. Nevakit bize geldin sen? (soru sıfatı) Ne kızıyorsun küçücük çocuğa? (soru zarfı) Şeyma, hocaya ne demiş? (soru zamiri) İşaret Sıfatı – Yer- Yön Zarfı- İsim Not 1: Yer-yön zarfları çekim eki alırsa adlaşır. Not 2: Yön bildiren sözcük ismi belirtirse işaret sıfatı olur. Aşağıkatta kavga varmış.(işaret sıfatı) Aşağı bakıp bakıp duruyordu.(yer-yön zarfı) Aşağıyabakıp bakıp duruyordu.(isim) Belgisiz Sıfat- Belgisiz Zamir: Belirsizlik anlatan sözcük önündeki ismi etkilerse belgisiz sıfat; belirsizlik anlatan sözcük tek başına ismin yerine geçiyorsa belgisiz zamir olur. Hiçbir derste bu kadar zorlanmadım.(belgisiz sıfat ) Hiçbirinde bu kadar zorlanmadım.(belgisiz zamir) İşaret Sıfatı- İşaret Zamiri:İşaret bildiren sözcük önündeki ismi etkilerse işaret sıfatı; işaret bildiren sözcük tek başına ismin yerine geçiyorsa işaret zamiri olur. Buhayat böyle gitmez.(sıfat) www.harunardic. net 20 Bu böyle gitmez. (zamir) Kişi Zamiri – İşaret Zamiri:O ve Onlar zamirleri bir insanı anlatıyorsa kişi zamiri, insan dışındaki bir varlığın yerine işaret yoluyla geçiyorsa işaret zamiri olur. O, kalbimi çok kırdı.(kişi zamiri) O, buzdolabında duracak.(işaret zamiri) Onlar Türkiye’nin gururu oldular.(kişi zamiri) Onlar dolapta buz tutmuş.(işaret zamiri) Sayı Sıfat - Belgisiz Sıfat:Bir sözcüğü varlığın sayısını net bildiriyorsa sayı sıfatıdır. Herhangi bir anlamına geliyorsa belgisiz sıfattır. Onun yanında birgün kaldı. (Sayı sıfatı) Ahmet elbet birgün eve gelecek. (Belgisiz sıfat) Pekiştirilmiş Sıfat- Zarf- İsim:Pekiştirilmiş sözcük önündeki ismi nitelerse sıfat; fiili etkilerse zarf; tek başına kullanılırsa isim olur. Oda bembeyaz görünüyordu.( pekiştirme zarfı) Bembeyazelbise almış.( pekiştirme sıfatı) Elbise bembeyazdı. (pekiştirilmiş isim) Küçültülmüş Sıfat- Zarf- İsim:Küçültülmüş sözcük önündeki ismi nitelerse sıfat; fiili etkilerse zarf; tek başına kullanılırsa isim olur. Kısacıkyol ( küçültülmüş sıfatı) Konuyu kısacık anlattı.( küçültülmüş zarf) www.harunardic. net 21 Kız küçücüktü.( küçültülmüşisim) Soru anlamının sıfat – zarf – zamir – edat ile sağlanması:Soru sıfatı-zarfı- zamiri- edatı kullanılmıştır demek ayrı şey; soru anlamı sıfatla-zarfla- zamirle-edatla sağlanmıştır demek ayrı şeydir. Soru bildiren sözcüklere cevap verdiğimizde cevabımızda ne varsa cümledeki soru anlamı da onunla sağlanmış olur. Yani cümledeki sorunun asıl amacı önemlidir. Kaç soru çözdüğü söyledi mi? Bu cümleye söyledi veya söylemedi diye cevap veririz. Cümledeki amaç söyleyip söylemediğini öğrenmektir. Soru anlamı da mi ile sağlanmıştır. Dikkat edelim cümlede soru sıfatı da vardır ama cümledeki soru anlamını gördüğünüz gibi karşılamadı yani cevabımızda soru sıfatı oluşmadı. Bu cümleyi verip soru sıfatı var mı derse vardır ama soru anlamı soru sıfatıyla sağlanmıştır derse olmaz. Onun bana ne dediğini biliyor musun? Soru anlamı mı edatıyla sağlanmıştır ama cümlede soru zamiri de vardır. Niçin konuştuğunu anlayabildin mi? Soru zarfı vardır ama soru anlamı mi edatıyla sağlanmıştır. 20-) Türkçede soru anlamı dört tür sözcükle sağlanır sıfat, zamir, zarf ve edat 21-) İsim Tamlamaları www.harunardic. net 22 Tamlama: İsmin veya sıfatın başka bir isim tarafından tamamlanmasıyla oluşan söz gruplardır. Türkçede iki tür tamlama vardır: İsim ve sıfat tamlaması. İki ya da daha fazla ismin belirli kurallar çerçevesinde birbirini tamamlayacak şekilde bir araya gelerek oluşturduğu sözcük gruplarına isim tamlaması denir. İsim tamlamalarında birinci isme tamlayan, ikinci isme ise tamlanan denir. İsim tamlamalarında tamlayan tamlananın bir özelliğini belirterek onu tamamlar. 1.sözcüğe tamlayan 2.sözcüğe tamlanan denir. Bunu akılda şu şekilde de tutabiliriz önce can sonra canan. Tamlayan(ilgi) eki→-ın, -in, -un, -ün, ım, im, um, üm Tamlanan eki (aitlik, iyelik)→ m, n, (s)ı, mız, nız ları Belirtili Ad Tamlaması: Hem tamlayanın hem de tamlananın ek aldığı tamlamalara belirtili isim tamlaması denir. yolun sonu, denizin rengi, adamın biri, kitabın fiyatı, sorunun zorluğu, bizim şarkımız Belirtisiz İsim Tamlaması: Tamlayanın ek almayıp tamlananın iyelik eki aldığı tamlamalardır. Bu tür tamlamalarda bir ismin başka bir isme aitliğinden çok bir nesne ya da kavram ismi oluşturmak esastır. Sokak kapısı, Tarla kuşu, Çam ağacı, Okul müdürü, Çocukların anneleri Takısız Ad Tamlamaları: Tamlayan ve tamlananın tamlama ekleri almadan oluşturdukları ad tamlamasıdır. Bu tür tamlamalarda tamlayan, tamlananın ya neye benzediğini ya da neyden yapıldığını anlatır. Altın bilezik, tahta masa, örümcek adam, aslan askerler, elma yanak Not: Takısız isim tamlamasıyla sıfat tamlamalarını karıştırmamak gerekir. Çünkü birbirine çok benzemektedir. Bunun en mantıklı yolu tamlamanın tanıma uyup uymamasıdır. Eğer www.harunardic. net 23 tamlama takısız isim tamlamasının tanımına uyuyorsa yani bir varlığın neyden yapıldığını veya neye benzediğini anlatıyorsa takısız; tanıma uymuyorsa sıfat tamlaması olur. Zincirleme İsim Tamlaması: En az üç sözcükten oluşan tamlamalardır. Kır çiçeklerinin güzelliği, Gelin arabasının süsleri, Ahmet'in kardeşinin oyuncağı, İsim Tamlamalarının Özellikleri a-) Tamlayanla tamlanan yer değiştirebilir. Buz gibidir suları bu güzelim köyün.(köyün suları) Rengi hâlâ aklımdadır gözlerinin(gözlerinin rengi) Savruluyordu yeleleri rüzgârda bu güzel atın( Atın yeleleri) Not: Bu tür sorularda genelde tamlayan sözcük en sonda olur. Pratiklik olsun diye bu şekilde soru sorulduğunda şıkların en son kelimelerinde ın eki aramak işinizi kolaylaştırır. ın eki en sonda aranır bulunduktan sonra o kelimenin öncesindeki herhangi bir kelime ile tamlama kuruluyor mu diye bakılır. b-) Bir tamlayan, birden çok tamlanan için; bir tamlanan da birden çok tamlayan için ortak kullanılabilir. Evinkapısı ve penceresi açık kalmıştı.(Bir tamlayan birden çok tamlanana bağlanmıştır ya da birden fazla tamlanan bir tamlayana bağlanmıştır şeklinde sorulur.) Melih’in ve Seda’nınvelisi toplantıya katılmadı.(Bir tamlanan birden çok tamlayana bağlanmıştır ya da birden fazla tamlayan bir tamlanana bağlanmıştır şeklinde sorulur.) www.harunardic. net 24 c-) Tamlayanı zamir olan belirtili ad tamlamalarında tamlayan genellikle düşer. Bunlara tamlayanı düşmüş ad tamlaması denir. Burada hangi tamlayanın düştüğünü tamlanan ekine bakarak anlarız. Olayı bize babasıanlatmıştı. (Onun babası) Evimiz çok güzel oldu. (Bizim evimiz) Paran var mı?(Senin paran) d-) Ad tamlamalarında bazı durumlarda tamlanan düşebilir. Bunlara da tamlananı düşmüş ad tamlaması denir. Karşı binadaki daire bizimdi.(bizim dairemizdi) Bu kitap kimin?(kimin kitabı) e-) İsim tamlamalarında tamlanan eki düşebilir. Burada da hangi tamlanan ekinin düştüğünü bize tamlayan söyler. Bizim çocuk yine hastalandı.(bizim çocuğumuz) Sizin okul bana çok uzak.(sizin okulunuz) Ciğer sote yiyince kendine geldi.(ciğer sotesi) f-) Ad tamlamalarında bazen den eki, tamlayan(ın) eki yerine kullanılabilir. Yaralılardan bazıları hastaneye götürüldü. (yaralıların bazıları) Gelenlerden birkaçı hastaymış.(gelenlerin birkaçı) g-) İsim tamlamasındaki tamlayan da tamlanan da zamirden oluşabilir. Onun kızı (Tamlayan zamir isim tamlaması vardır şeklinde sorulur) www.harunardic. net 25 Öğrencilerin bazısı (Tamlananı zamir olan isim tamlaması vardır şeklinde sorulur) Onların çoğu (Tamlayanı da tamlananı da zamir olan isim tamlaması vardır şeklinde sorulur) h-) Tamlayan da tamlanan da sıfat alabilir. Bunlar sorulurken tamlayanı sıfat almış isim tamlaması vardır veya tamlayanı sıfat olan isim tamlaması vardır şeklinde ve tamlananı sıfat almış isim tamlaması vardır veya tamlananı sıfat olan isim tamlaması vardır şeklinde sorulur. Aslında iki farklı soru kalıbı ama farklı kelime oyunlarıyla da sorulabilmektedir. Yukarıda dediğimiz gibi yani. Adamınbüyükhayalleri vardı.(tamlanan sıfat almıştır) Küçük adamın hayalleri vardı.(tamlayan sıfat almıştır) Küçük adamın büyükhayalleri vardı.(hem tamlayan hem de tamlanan sıfat almıştır) Dikkat: Bu tür sıfatın isim tamlamasının içine karıştığı durumlarda sanki zincirleme isim tamlaması varmış gibi izlenim oluşmaktadır. Bu durumun önüne geçmek için sıfatlar çıkarıldığında en az üç isim kalıp kalmadığına bakılır eğer üç isim kalırsa zincirleme isim tamlaması olur yani sıfatlar zincirleme isim tamlamasına dahil değildir. Yukarıdakilerde hep belirtili isim tamlaması kullanılmıştır. Zincirleme isim tamlaması yoktur yani. k-) İsim tamlaması bir başka adı niteleyecek şekilde kullanılırsa, bir sıfat tamlamasının tamlayanı olur. Daha farklı bir ifadeyle isim tamlaması sıfat olarak kullanılmış olur. Koyu tonda yazan sözcükler kendi içinde isim tamlamasıdır ama diğer kelime ile düşünülürse bu isim tamlaması bu defa sıfat tamlaması da olmaktadır. Diyelim ki aşağıdaki örneklere benzer tamlama verdi zaman isim tamlaması mı sıfat tamlaması mı var diye kafanızda bir soru işareti oluşursa hem isim tamlaması hem de sıfat tamlaması vardır. el yazması eserler www.harunardic. net 26 l-) Ad tamlamaları bir sıfat tarafından nitelenebilir veya belirtilebilir ama isim tamlamasının belirtisiz ya da takısız olması gerekir. Aşağıda koyu tonda yazan sözcükler önündeki isim tamlamasını belirtmiş ya da nitelemiştir. Gösterişli prova odası 22-) Sıfat: Sıfatın olduğu yerde isim isim isim isim isim isim isim isim isim olacak. a-) Niteleme: huysuzadam b-)Belirtme Sıfatları: İşaret Sıfatı: şu adam Belgisiz Sıfat: bazı adamlar Soru sıfatı: hangiadam Sayı Sıfatı: üçadam 23-) Zarf: Zarfın olduğu yerde fiil fiil fiil fiil fiil fiil fiil fiil olacak. Zarf çeşitleri: Durum Zarfı:Yürüyerekgitti. Yer-Yön Zarfı:Yukarı çıktı. Miktar Zarfı:Çokkonuştu. Soru Zarfı: Nebakıyorsun. Zaman Zarfı:Yarın gelecek. 24-) Zamir Çeşitleri: Kişi Zamiri: ben, sen, o, biz, siz, onlar, kendi İşaret Zamiri: Bu kimin? Soru Zamiri:Hangisi senin ardından konuşan? Belgisiz Zamiri:Bazıları uyuyordu. www.harunardic. net 27 CÜMLENİN ÖĞELERİ 1-)Ne sorusu özneyi bulurken de belirtisiz nesneyi bulurken de bulunur sorulur. Karıştırmamak için önce özne sonra belirtisiz nesne bulunur. Cihad kitapaldı.(nesne) Kitapdüştü. (özne) 2-) Cümlede Vurgu: Yüklemin hemen öncesinde hangi öğe varsa vurgu da ondadır. Hangi öğeyi vurgulamak istiyorsanız yüklemi hemen öncesine getirmeniz yeterlidir. Sorularda vurgu öznededir ya da özne vurgulu söylenmiştir tarzında sorulduğunda hangi öğeden bahsediyorsa o öğenin yüklemim hemen öncesinde olması gerekir. Yüklem başta olursa da vurgu yüklemde olur. 3-) Cümlede mi soru edatı varsa bu edattan önce gelen öğe vurgulanmış olur. Cümlenin öğeleriyle ilgili dikkat edilmesi gerekenler 4-) Söz öbekleri öğeler bulunurken asla bölünmez. Esra Hoca dünyaya 1946 yılında gelmişim.(zarf tümleci) 5-) Ünlemler ve bağlaçlar cümlenin öğesi sayılmazlar cümle dışı unsur olarak değerlendirilir. Arkadaşlar, siz ne yapıyorsunuz orada?(cümle dışı unsur) 6-) Devrik cümleler kurallı cümleye çevrilerek, soru cümlelerine cevap verilerek öğelerine ayrılırsa daha rahat öğeler bulunur. 7-) Soru cümleleri değişik öğeleri buldurmayı amaçlayabilir. Sorulara verilecek cevaplar hangi öğeyi oluşturuyorsa, soru o öğeyi buldurmaya yöneliktir. Sorularda şu şekilde kullanılır: Hangisi özneyi, nesneyi, dolaylı tümleci, yüklemi, zarf tümlecini buldurmaya yöneliktir. www.harunardic. net 28 Nereye gidiyorsun? Eve gidiyorum.(dolaylı tümleç) Kimi arıyorsun? Seveni arıyorum.(nesne) Saat kaçta geleceksin? Üçte geleceğim.(zarf tümleci) Beni dün kim sordu? Seni dün Burcu sordu.(özne) Arkadaşın yarın sınava katılacak mı?(yüklem) Yarın sınava arkadaşınmı katılacak?(özne) Arkadaşın sınava yarınmı katılacak?(zarf tümleci) 8-) Öğe sayısı sorulduğunda gizli özne öğe sayısına dahil değildir. 9-) Cümlenin öğeleriyle ilgili en çok kelime gruplarına dikkat edilmesi gerekir. Öğeler ayrılırken kelimelerin birbiriyle olan anlam ilişkisine çok çok dikkat etmek gerekir. Bir özne, nesne yüklem vb.yedi sekiz kelimeden de oluşabilir ki Ösym de bu tarz cümlelerle soru sormaktadır. Bir cümleyi okuyorsunuz o kadar kelime tek bir öğe olabiliyor. O yüzden kelimelerin birbiriyle olan ilişkisi çok çok önemlidir. Denizi seven, onsuz bir dünya düşünemeyen, biraz utangaç, biraz cimri biriydi. (Bu örnek tek öğedir. Yüklemden oluşur) FİİLDE ÇATI 1-) Edilgen cümlelerde gerçek özne olmadığı için nesnenin isim değiştirmesine sözde özne denir. Yani sözde özne geçici olarak nesnenin özne görevine geçmesidir. Bu durumun oluşmasının sebebi cümlede öncelikle temel öğenin bulunmasını sağlamaktır çünkü nesne yardımcı öğe özne temel öğedir. www.harunardic. net 29 Sorular çözüldü. Burada çözme işini yapan belli değildir. Aynı cümlede aslında çözme eyleminden etkilenen varlık olan sorular sözcüğü de isim değişikli ile sözde özne olur. Not: Her ne kadar örtülü öznede işi yapan belli olsa da buradaki özne gerçek özne değil örtülü öznedir o yüzden bu cümleler de edilgen cümledir. 2-) Edilgen cümlelerde de dönüşlü cümlelerde de l,n eki kullanılır. İkisinin birbirinden farkı dönüşlü fiilde gerçek özne varken edilgen cümlelerde gerçek özne yoktur. Şimdi ikisini aynı bir sözcük üzerinden inceleyelim: Sınav sonuçlarının geç açıklanacağı söylendi.(söylenme eylemini kimin yaptığı belli değildir o yüzden edilgendir) Çocuk kendi kendine söylendi(özne çocuktur o yüzden dönüşlüdür) 3-) Nitelikte Eşitlik: laş-leş ekiyle yapılır. Bir durumdan başka duruma geçmeyi ifade eder. Sorular ya bu şekilde sorulur ya da nitelikte eşitlik vardır şeklinde. İşteş fiil değildir tabi ki ama bu konuya da değinmekte fayda vardır. Güneşte kalmaktan teni esmerleşmiş. 4-) Bazı cümlelerde anlamsal olarak beraberlik veya karşılıklı anlamı vardır ama buradaki fiiller işteş çatılı fiiller değildir. Bu kadar soruyu birlikte çözdük. 5-) Geçişli-Geçişsiz Fiil: Fiilin başına onu sözcüğünü getirdiğimizde anlamlı oluyorsa fiil geçişli; olmuyorsa geçişsizdir. www.harunardic. net 30 Not: Geçişli fiilde ille de cümlede nesne bulunmak zorunda değildir. Geçişli fiilin tanımına dikkat edilirse nesne alabilen kelime grubu geçmektedir. Bu bilgi de sorularda kullanılmaktadır. Geçişli olmasına rağmen nesne kullanılmayan cümle vardır tarzında soru sorulmaktadır. Dün akşam kaybetti. Cümle dikkatlice incelendiğinde nesnenin bulunmadığı görülür ama sonradan nesne getirilebildiği için geçişli bir fiildir. Onu kaybetti şeklinde okunabilmektedir. 6-) Ettirgen-OldurganFiil:Oldurgan ve ettirgen fiilleri karıştırmamak için aldıkları r, t, tır ekleri çıkarılır ve geride kalan kısmın geçişli olup olmadığına bakılır. Eğer geride geçişli fiil kalırsa ettirgen eğer geride geçişsiz fiil kalıyorsa oldurgan fiildir. Öğrencileri bunca yıldır süründürdü.(oldurgan) Sorularıyla herkesi düşündürdü.(ettirgen) 7-) Öznesine göre farklıdır denildiğinde etken, edilgen, dönüşlü ve işteş fiiller akla gelir; nesnesine göre farklıdır diye sorulduğunda fiilin geçişli, geçişsiz ettirgen ve oldurgan mı olduğuna bakılır. Çatısına göre farklıdır diye sorulduğunda fiil hem öznesine hem de nesnesine göre incelenir çünkü hangisinin sorulduğu ilk aşamada bilinmemektedir ama çok zaman kaybetmemek için önce nesnesine göre sonra öznesine göre incelenmesinde fayda vardır. Yani önce fiillerin başına onu sözcüğü getirin eğer hepsi cevap verirse ya da vermezse demek ki öznesine göre çatı soruluyordur. O zaman cümle öznesine göre incelenir. www.harunardic. net 31 CÜMLE TÜRLERİ 1-) Olumlu- Olumsuz Cümle: Her ne kadar burada cümleleri anlamına göre incelesek de burada anlamla kastedilen şey eylemin gerçekleşmesidir yani cümlenin içeriğinin olumlu olması değildir. Aşağıdaki cümlenin içeriği olumsuzdur ama eylemler gerçekleştiği ve varlıkların durumunun var olduğunu anlattığı için olumlu cümlelerdir. Bugün hava çok soğuk. Not 1: Bazı cümleler olumsuzluk ifade eden ek ya da sözcük almadığı halde olumsuz anlam taşıyabilir. Böyle cümlelere yapıca(biçimce) olumlu, anlamca olumsuz cümle denir. Gel de bu işin içinden çık(çıkamazsın) Not 2: Bazı cümleler, olumsuzluk ifade eden ek ya da sözcük aldığı halde olumlu anlam taşıyabilir. Böyle cümlelere yapıca(biçimce) olumsuz, anlamca olumlu cümle denir. Seni sevmiyor değil(seviyor) 2-)Yan Cümle(cik): Tam bir yargı bildirmeyen temel cümlenin bir öğesi durumunda bulunan ve kendi içinde değişik tamamlayıcı öğeler de alabilen sözcüklerdir. Bu kısımdan soru sorulurken yan cümlecik vardır-yoktur ve yan cümlecik temel cümlenin öznesi, nesnesi, dolaylı tümleci ve zarf tümleci görevindedir şeklinde sorulmaktadır. Yan cümlecik cümlede hangi öğe ise o görevde kullanılmış olur. Yan cümlecik denince akla fiilimsi gelir. Fiilimsi dışında da yan cümlecik vardır ama sorularda bu pek kullanılmamaktadır. Kitabı alınca bana getir.(yan cümlecik zarf tümleci görevindedir.) Onu sevmeye doyamadım. (yan cümlecik dolaylı tümleç görevindedir.) www.harunardic. net 32 3-)Yüklemin türüne göre, yüklemine göre, yüklemin çeşidini göre farklıdır diye soru sorulduğunda cümlenin isim cümlesi mi fiil cümlesi olduğuna bakılır. Yüklem fiilse fiil cümlesi; fiil dışında herhangi bir sözcük türü ise isim cümlesi olur. 4-) Cümlenin dizilişine göre, yüklemin yerine göre farklıdır tarzında soru sorulduğunda yüklemin sonda olup olmadığına bakılır. Eğer sonda ise kurallı sonda değilse devrik cümle olur. Yapısına göre cümleler: a-)Basit Cümle: Tek yüklemi olan ve yüklem dışında fiilimsi olmayan cümlelerdir. Doğum gününde Paris’e gitti. b-) Birleşik Cümle:Dört gruba ayrılır: Girişik Birleşik Cümle: Yüklem dışında içinde fiilimsi olan cümlelerdir. Memlekete gelince bana mutlaka uğra. Not 1: Fiilimsi yüklemde olursa yan cümlecik oluşturmaz çünkü yüklem kendisi zaten yargı bildirir. Bu durumda da cümle yapısına göre basit cümle olur. En zor şey beklemektir.(basit cümle) Beklemek çok zordur.(birleşik cümle) Not 2: Bir cümlede yüklem dışında ne kadar fiilimsi varsa o kadar yan cümle vardır. Ona bakıp bakıpsevdiğini söylemekten bıkmıyordu.( Üç fiilimsi dolayısıyla da üç yan cümlecik vardır) Şartlı Birleşik Cümle: Yan cümleciği se-sa ekiyle oluşturulan cümlelerdir. Cümleyi zaman, şart, sebep ve benzetme yönlerinden tamamlar ve cümlede de zarf tümleci olarak kullanılır. www.harunardic. net 33 Seversen sevilirsin. İç İçe Geçmiş Birleşik Cümle: Bir cümle başka bir cümlenin içinde yer alır ve onun bir öğesi olursa buna iç içe birleşik cümle denir. Bu cümlelerde yan cümlecik genellikle nesne görevindedir. Seni seviyorum, dedi. Ki’li Birleşik Cümle( İlgi Cümlesi): Ki bağlacıyla birbirine bağlanan cümlelere denir. Düşün ki akşam ne yapacağız. 3-) Sıralı Cümle: İçinde birden fazla yüklem olan ve bu yüklemlerin art arda sıralandığı cümlelerdir.Birbirine anlamca bağlı cümlelerden oluşan sıralı cümleler, virgül ya da noktalı virgülle birbirine bağlanır. Sıralı cümleler ikiye ayrılır: Bağımlı Sıralı Cümle: Herhangi bir öğesi ortak olan sıralı cümlelerdir. Yanımıza geldi, konuşmadan gitti.(özneleri ortak sıralı cümle) Bağımsız Sıralı Cümle: Hiçbir öğesi ortak olmayan sıralı cümlelerdir. Dün tarihtir, yarın bilinmeyendir, bugün bir hediyedir. 4-) Bağlı Cümle: Birden fazla yüklemin birbirine bağlaçlarla bağlanmasından oluşur. Aslında sıralı cümle gibidir ama yüklemler birbirine bağlaçlarla bağlandığı için bu ismi alır. Hem konuşuyor hem de soru çözüyordu www.harunardic. net 34 SÖZCÜKTE YAPI VE EKLER 1-)Ortak(kökteş) Kök: Kullanıldığı cümleye göre hem isim kökü hem de fiil kökü olabilen köklerdir. İsim kökü ile fiil kökü arasında anlam bağı mutlaka vardır. Cümlede kökün eylem anlamlı mı yoksa isim olarak mı kullanıldığına çok çok dikkat etmek gerekir. Savaş dünyanın düzenini değiştiren bir olgudur.(isim kökü) İki ülke yıllarca savaştı.(fiil kökü) 2-) Sesteş Kök: Kullanıldığı cümleye göre hem isim kökü hem de fiil kökü olabilen köklerdir ama her iki kök arasında anlam bağlantısı yoktur. Ortak kökten de bu yönüyle ayrılır. Yani iki kök arasında anlam ortaklığı olunca ortak kök; anlam bağlantısı olmayınca sesteş kök olur. Saatlerce yüzdü. (fiil kökü) En sevdiği sayı yüzdü. (isim kökü) 3-) Gövde: Bir sözcüğün yapım eki almış halidir. Gözcü, sözlük, bakıcı, umut, tutanak Not: Gövdeden türemiş sözcük vardır diye sorulduğunda o zaman türemiş dediği için bir yapım eki gövdeden türemiştir dediğinde de bir yapım eki alarak toplam iki yapım eki almış olması gerekir. Duygusuz, yapıcı, kırılmak 4-) ler eki cümleye gil ve millet anlamı katarsa yapım eki olur. Yavuzlar akşam bize yemeğe gelecekler.(aile) Türkler zamanında dünyaya hükmetmiştir.(millet) www.harunardic. net 35 5-) ler eki ı ekiyle bir araya gelip üçüncü çoğul iyelik ekini oluşturabilir. Bunun yanında lar çokluk ekinin ı belirtme eki ile yan yana geldiği durum da olabilir. Bu durumu birbirinden ayırt etmek için kelimenin başına onların sözcüğü getirilir. Eğer onların sözcüğü cümlenin anlamını bozmazsa o ek üçüncü çoğul iyelik eki olur. Evleri İstanbul’un en güzel yerindeydi.( üçüncü çoğul iyelik eki) Evleri tek tek temizlediler.(ler çokluk eki ı belirtme ekidir) Not:Çekim eki olan den-dan, ekleri farklı yapım eki de olabilir. Bize çok içten davrandı.(ten zarf yaptığı için yapım ekidir) 6-)Yalın Hal: Bir sözcük hal eklerini almazsa yalın haldedir. Yalın hal demek ek almamış demek değil sadece hal ekini almamış demektir. 7-) 3. tekil kişi iyelik eki olan ı, i, u, ü eki belirtme eki olan ı, i, u, ü eki ile karıştırılır. Birbirinden ayırt etmek için ekin eklendiği kelimeye aitlik anlamı katıp katmadığına bakılır. İyelik eki ise ı, i, u, ü ekini alan sözcüğün başına onun sözcüğü getirilir ve cümle de anlamlı olur. Hayatı çok karışıktı.(iyelik eki) Hayatı iyi yaşamak gerek.(belirtme eki) 8-) İyelik ekleri ile şahıs ekleri birbirine benzer. Şahıs ekleri fiile gelir ve eylemi kimin yaptığını söyler iyelik ekleri ise varlığa sahiplik anlamı katar. Bu şekil birbirinden ayırt edilir. Geldi-m(şahıs eki) Araba-m(iyelik eki) 9-)Üçüncü tekil iyelik eki üst üste de gelebilir: birisi www.harunardic. net 36 10-) ın, in, un, ün, ım, im, um, üm eklerinin çok farklı görevleri vardır. Yalanların hiç bitmiyor.(iyelik eki) Yalanların cezasını öbür tarafta ağır olur.(tamlayan eki) Bunları çabuk buradan alın.(şahıs eki) Bu kanal yayın hayatına yeni başladı.(yapım eki) Benim derdim bana yetiyor bir de sen konuşma. (tamlayan eki) Evim dün yandı. (iyelik eki) Soruları bir de ben çözeyim. (şahıs eki) Seçim çalışmalarına dün start verildi.(yapım eki) 11-)Çekim ekiyle yapım ekinin farkı şudur: Çekim ekleri eklendiği sözcüğün anlamında bir değişiklik yapmaz ama yapım ekleri köke bağlı olarak anlamı değiştirir. 12-)Çekim ekleri bir sözcüğe yapım ekinden sonra eklenir. Yani önce yapım ekleri sonra çekim ekleri gelir. İstisnalar da aşağıdadır. Annemsiz, arkadaki 13-)Fiilimsi ekleri fiilden isim yapım ekleridir: 14-) İyelik eki: Bir varlığın kime veya kaçıncı kişiye ait olduğunu belirten aitlik eklerdir. Yani iyelik ekleri sahiplik bildirir. Altı çeşit iyelik eki vardır. 15-) Altı çizili sözcüğü işlevi yönüyle farklı bir ek almıştır diye soruyla karşılaştığımızda öncelikle eklerin yapım eki çekim eki diye bakılır. Eğer hepsi çekim eki ise hangi çekim diye; eğer hepsi yapım eki ise hangi yapım eki olduğuna bakarız. www.harunardic. net 37 FARKLI BİLGİLER 1-) Dikkat edilmesi gereken hususlar: Basit Sözcük: Yapım eki almamış sözcüktür. Çekim eki alabilir önemli olan yapım eki almamasıdır. Basit Cümle: Tek yüklemi olan ve yüklem dışında fiilimsi bulunmayan cümlelerdir. Basit Zaman(çekim): Tek kip eki alan sözcüklerdir. Haber ya da dilek kipi fark etmez. Birleşik Sözcük: İki sözcüğü bir araya gelip tek kelime oluşturması. Birleşik Cümle: Yapısına göre cümlelerde geçen cümlelerdir. Bu da kendi içinde dörde ayrılır: girişik, şartlı, iç içe geçmiş, ki’li cümle Birleşik Zaman(çekim): İki kip eki alan sözcüklerdir .Haber ya da dilek kipi fark etmez. 2-) Bağdaştırma: Kelimelerin yeni bir anlam ifade etmek için yan yana gelerek oluşturduğu söz gruplarına bağdaştırma denir. Alışılmış Bağdaştırma: Dilde yaygın olarak kullanılan ifadelerle oluşturulan bağdaştırmalardır. Kelimeler ilk anlamlarıyla kullanılır. üç kişi, duvar rengi, memur maaşı Alışılmamış Bağdaştırma: Birbiriyle uyuşmayan ifadelerden oluşturulan bağdaştırmadır. Kelimeler yan ve mecaz anlamlarıyla kullanılır, imgesel, sanatlı bir anlatım vardır. sevdanın rengi, aşk ateşi, renkli kişilik, elma yanak, www.harunardic. net 38 4-) Bağdaşıklık- Bağlaşıklık: Bağdaşıklık: Ekerin, kelimelerin ve kelime gruplarının aralarında oluşturdukları anlam bağıntılarına denir. Yani bağdaşıklık anlama dayalı anlatım bozuklukları demektir. Soru olarak hangisinde bağdaşıklık ilkesine aykırılık vardır diye soru sorulabilir. Eğer bu şekil bir soru tarzına rastlarsanız anlama dayalı bozukluklar aklınıza gelsin. Bağlaşıklık Eklerin, kelimelerin ve kelime gruplarının dil bilgisi kurallarına uyularak yan yana getirilmesine yani bunlarla cümle oluşturulmasına denir. Bağlaşıklık demek yapıya dayalı anlatım bozuklukları demektir. Bağlaşıklık ilkesine aykırı kullanım vardır dendiğinde yapıya dayalı anlatım bozuklukları akla gelmelidir. 5-) Sözcüğün yapısı sorulduğunda basit, türemiş, birleşik mi diye bakılır. 6-) Cümlenin yapısı sorulduğunda basit, birleşik, sıralı veya bağlı cümle mi diye bakılır. 7-) Fiilimsi türleri ve eklerin şifreleri: İsim fiil (eylem adı): Mayışmak Sıfat fiil(ortaç):an-ası-mez-ar-dik-ecek-miş Zarf fiil(ulaç, bağ-fiil):Kenyalı-madan- ince ip arak-(la)dıkça 8-) Bağlam: Kelimelerin ya da kelime gruplarının bulunduğu yere göre farklı anlamlar kazanmasına denir. ( sıcak çorba, sıcak karşıladı ) 9-) Sessel Yineleme: Sözün etkisini güçlendirmek amacıyla, anlamın yoğunlaştığı sözcük ya da sözcük öbeğini art arda yinelemektedir.Özellikle ikilemelerde sessel yineleme vardır. Bunun dışında da vardır tabi. Dikkat edilecek nokta kelimenin tekrar etmesidir. Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi; Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır. www.harunardic. net 39 Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi; Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.(Necip Fazıl) www.harunardic. net 40