LAPAROSKOPİK CERRAHİSAFRA KESESİ Safra kesesi karaciğerin

advertisement
LAPAROSKOPİK CERRAHİSAFRA KESESİ
Safra kesesi karaciğerin alt yüzeyinde, ona yapışık 50 ml hacmi olan armut biçimde bir organ. Safranın
depolanmasını ve konsantre edilmesini sağlıyor Karaciğerin ürettiği safra, kanallar yoluyla bu kesede
birikerek, yemek sonrası özellikle yağlı gıdaların sindirimi amacıyla bağırsağa dökülüyor. Her 10
erişkinden birinde olan safra taşı özellikle 30 yaşından sonra kadınlarda daha sık görülüyor. 60
yaşından sonra erkeklerin yüzde 10-15’inde kadınların yüzde 30-40’ında safra taşı oluşuyor.
HASTANEYE YAPILAN BAŞVURULAR
30 yaşından sonra ortaya çıkan safra kesesi taşı nedeniyle hastaneye başvuruların beşte birini kanal
tıkanmasına bağlı iltihaplar oluşturuyor. safra taşları kanser yapmasa da, safra kesesi kanseri
nedeniyle ameliyat olanların yüzde 70’inde taşa rastlanıyor bu nedenle “Porselen ya da kalsifiye taş
oluşan safra keselerinde yüzde 20-60 kanser olasılığı vardır, bu hastalarda şikayet olmasa bile
ameliyat önerilir”
“Safra taşları safra içindeki katıların çökelmesi ile oluşur. Taşların büyük kısmı kolesterol içeriklidir.
Safra kesesinde tek taş olabileceği gibi sayının binlere ulaştığı durumlar da vardır. Sarışın bayanlarda,
şişmanlarda, çok hızlı kilo verenlerde, uzun süre damar yolundan beslenenlerde, midesinin bir kısmı
ameliyatla çıkarılmış olanlarda safra taşı sık görülür. Hastalığın kalıtsal yanı olduğunu gösteren deliller
vardır. Kafeinli içeceklerin ve alkolün safra taşlarını azalttığına dair yayınlar mevcuttur. Safra taşları
kesenin kanalını tıkayarak içeriğinin boşalamamasına, böylece kolesistit adını verdiğimiz
iltihaplanmaya yol açabilir. Taşlar ana safra kanalını tıkayarak safranın kana karışması yani sarılığa,
pankreas kanalını tıkayarak pankreas bezi iltihabına (pankareatite) neden olabilir. Safra taşı olan
hastaları yüzde 60’ında herhangi bir şikayet yoktur. Safra kesesi rahatsızlığına bağlı hastane
başvurularının yüzde 20’si, ani gelişen taşın kanalı tıkaması sonucu oluşan kese iltihabı yani ‘akut
kolesistit’tir. Bu hastaların yüzde 10’unda sarılık, kolanjit (dış safra yolları iltihabı), pankreatit gibi ağır
komplikasyonlar görülür.”
SAFRA KESESİ HASTALIĞININ TANISI VE TEDAVİSİ
Günümüzde safra kesesi hastalığı tanısı konulmasında en yaygın kullanılan yöntem ultrasonografi. Sık
yapılmasının hastaya hiçbir zararı yok.
“Ağızdan ursodeoxycolic asit ve benzerlerinin verilmesi bazı safra taşlarının tedavisinde olumlu
sonuçlar veriyor. Ancak bunun başarı oranı çok düşük kalıyor ve hastaların yarısında ilk 4 yıl içinde
taşlar tekrar oluşuyor. Günümüzde safra kesesi taşına bağlı şikayeti olan hastalarda altın standart
laparoskopik kolesistektomidir. Bu yöntemle gerçekleştirilen operasyon az ağrılı olur ve hasta 2-3 gün
içinde işinin başına dönebilir. Safra kesesinin tümü alınarak, hastalık nüksü, yeniden taş oluşumu,
kanser ve komplikasyon gelişimi olasılığı ortadan kaldırılmış olur. Safra kesesinin olmaması insanlarda
ciddi hiçbir soruna yol açmaz.”
Download