GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2011 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1.- Ekonominin Genel durumu ABD ekonomisinde yavaşlama sinyallerinin gölgesinde başlayan 2011 2. çeyreğinde Euro Bögesi sorunları tekrar ön plana çıktı. Japonya ekonomisinde deprem felaketi sonrasında yavaşlama hızlanırken, gerçekleşen makro veriler dış ticaret açığının 2009’dan bu yana en yüksek seviyeye çıkmasına neden oldu. ABD Merkez Bankası (FED) Haziran toplantısında 2. parasal genişlemenin sona erdirileceğini açıklarken, küresel anlamda kaygıların arttığı bir dönem başlamış oldu. Libya’ya NATO müdahalesi sonrasında petrol ve emtialardaki yükseliş baskısı azalırken, Ortadoğu’da Suriye başta olmak üzere küçük ölçekli siyasi sorunların devam ettiği görülmektedir. ABD’de ilk çeyrekte pozitif seyreden işsizlik rakamlarında bozulma yaşanırken, Haziran ayı istihdam verilerine göre işsizlik son 9 ayın en yüksek seviyesi olan % 9,2 seviyesine çıkıt. ABD ekonomisinin bir diğer önemli sorunu konut piyasasında ise olumsuz seyir devam etmektedir. Konut satışları ve inşaat izinlerinde zayıflık sürerken, Mayıs ayı verilerine göre konut fiyatları geçtiğimiz yıl aynı döneme göre % 4,6 düşüş gösterdi. Makro ekonomik tarafta dayanıklı mal siparişlerinin Mayıs ayında yıllık arttışı % 9’a ulaşmasına karşın son 15 ayın en düşük artışını kaydederek yavaşlama işaretlerini desteklemektedir. ABD borsaları ekonomik yavaşlamanın devam etmesine karşın yılbaşından bu yana pozitif seyretmeyi sürdürmektedir. Euro Bölgesi’nde üye ülkelerin bütçe krizine Yunanistan ve İrlanda’nın ardından Portekiz de eklenirken, İspanya da piyasalar tarafından baskı altında tutuluyor. Portekiz, IMF ve AB ortak yardımını kabul etmek zorunda kalırken, 10 yıllık tahvil fazileri ve kredi iflas sigortaları (CDS) rekor seviyeleri test etmektedir. Avrupa Merkez Bankası (ECB) enflasyonist baskıların artmasıyla Nisan ayında faiz artırımına giderek % 1’den % 1.25’e çıkardı. Petrol fiyatlarındaki yükseliş trendinin çekirdek enflasyonu % 2’inin üzerine taşıması ECB’nin faiz artırım kararının ana destek noktasını oluşturdu.ECB’nin Temmuz ayındaki toplantısında faiz artırmına devam etmesi bekleniyor. Tüm bu gelişmelerle beraber imalat endeksi ve Mayıs ayı PMI endeks verileri bölgede ekonomik aktivitede yavaşlamanın sürdüğünü işaret ediyor. 1 Uzakdoğu’da Japonya’da ihracattaki sert düşüşe karşın Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) Mayıs toplantısındaki beklentileri ekonominin 3. çeyrekte normale döneceğini göstermektedir. Çin Merkez Bankası ekonomiyi soğutmak amacıyla yılbaşından bu yana 3. kez faiz artırımına giderken, 2010 Ekim’den bugüne 9. kez munzam karşılıkları artırma yolunu seçti. Çin başta olmak üzere gelişen Uzakdoğu ekonomileri borsa endeksleri satış baskısı altında kalmaya devam ediyor. Türkiye ekonomisinde cari açıktaki genişleme nedeniyle yılın 2. çeyreğinde daraltıcı politikalar etkin bir şekilde devreye sokulurken, Merkez Bankası ve BDDK kredi genişlemesini kontrol altına almak adına adımlar atmaktadır. İlk çeyrek büyüme rakamı % 11 ile beklentilerin oldukça üzerinde gerçekleşirken, IMF ve uluslararası araştırma kuruluşları 2011 büyüme beklentilerini yukarı yönlü revize etti. Merkez Bankası yılın ilk yarısında yayınladığı ilk enflasyon raporunda enflasyonist baskılara dikkat çekerken, özellikle 3. çeyrekte enflasyon hızının düşeceğini tahmin etmektedir. 2011 yılı Mayıs ayı verilerine göre % 7,17 olarak gerçekleşirken, Merkez Bankası yıl sonu enflasyon hedefi % 5,5 ve Devlet Planlama Teşkilatı yıl sonu hedefi % 5,3’ün üzerinde gerçekleşmiştir. Öte yandan Merkez Bankası, Haziran Para Politikası Kurulu toplantısında politika faiz oranını %6,25 seviyesinde sabit tutarken, borçlanma ve borç verme faiz oranlarını da değiştirmedi. TCMB, 2010 yılı son çeyreğinde başlayarak 15 Nisan 2011 tarihi itibarıyle piyasadan 19,1 milyar TL olmak üzere toplamda 41,6 milyar TL para çekerek, Nisan toplantısında zorunlu karşılık artırımlarına son verdi. Yurtiçi piyasaların gündeminde önemli bir şekilde yer tutan cari açık konusunda Nisan verilerine göre artış sürdü. Dış ticaret açığının Mayıs’ta tarihi rekor seviye olan 10 milyar USD’yi aşarken 12 aylık cari açık beklentileri 68 milyar USD’ye revize edildi. Kurdaki yükseliş hareketi ve mevsimsel etkilerle enflayonun zayıflamasıyla 3. çeyrekte cari açığın düşüşe geçmesi bekleniyor. Piyasalarda cari açık konusunda risk unsuru olarak finansman tarafı görülmesine karşın, Merkez Bankası sıcak para girişi ile finansmanın tehlikeye girmediği görüşünü korumaktadır. Gerek global piyasalarda ABD ve Euro Bölgesi kaynaklı artan riskler, gerekse yurtiçinde artan kaygılar İMKB ve kurda baskı oluşturmaktadır. Faizlerdeki yükseliş trendinin % 8,69,2 bandında denegelenmesi ve enflasyonun 3. çeyrekte düşüşe geçmesi beklentileri piyasalarda tansiyonun düşmesini sağlayabilir. 2 2.- Yatırım Politikaları ve Fon performansı Merkez Bankası cari işlemler açığını ve kredi genişlemesini kontrol altına alabilmek için 2010 Eylül’ünden beri izlemekte olduğu para politiksasına yılın ikinci çeyreğinde de devam etti. Banka %6,25 olan politika faizini sabit tutarken, zorunlu karşılık oranlarını arttırmaya devam etti. Diğer taraftan BDDK da, tüketici kredilerindeki hızlı artışın önüne geçebilmek için, bu kredi türüne ilişkin genel karşılık oranlarında arttırıma gitti. TCMB ve BDDK tarafından alınan bu kararların ardından, piyasada bankacılık sektörü üzerinde baskı oluşacağı endişesi belirdi. Hisse senetleri piyasası sert bir tepki ile düşerken, tahvil faizlerindeki yükseliş daha ılımlı oldu. Özellikle Nisan ve Mayıs aylarında enflasyon rakamları piyasa beklentisinin oldukça üzerinde geldi. Ancak ileriki aylarda enflasyonun daha düşük seyredeceği beklentisi ile fon portföyü içindeki enflasyona endeksli kağıtların oranını bir miktar azalttık. Yine de bir süprize karşı %10’a yakın enflasyon kağıdı korumaktayız. Merkez Bankası’nın bir süre daha aldığı kararların etkisini görebilmek için politika oranlarında bir değişikliğe gitmeyeceğini düşünüyoruz. Son çeyrekle beraber faiz arttırımlarının başlamasını bekliyoruz. Yurtiçi ve yurt dışındaki gelişmelere bağlı olarak fonumuzda pozisyon almaya devam edeceğiz. 31.12.2010-30.06.2011 tarihleri arasında fon getirisi %1,21 olarak gerçekleşirken, yönetici benchmarkının getirisi %1,68 olarak gerçekleşmiştir. Fon karşılaştırma ölçütü “%70 Garanti Bankası GARBO Genel Bono Endeksi, %20 KYD ON Repo (brüt) Endeksi, %5 İMKB 30 Endeksi, %5 KYD 1 aylık gösterge mevduat endeksi (TL)” olup, fon %70-100 aralığında devlet tahvili/hazine bonosuna, %0-30 aralığında ters repoya, %0-10 aralığında hisse senetlerine, %0-20 aralığında mevduat/katılım hesabına yatırım yapar. 3 Garanti Em eklilik ve Hayat A.Ş. Kam u Borçlanm a Araçları Em eklilik Yatırım Fonu Pay Fiyatı 17.6.11 3.6.11 20.5.11 6.5.11 22.4.11 8.4.11 25.3.11 11.3.11 25.2.11 11.2.11 28.1.11 14.1.11 31.12.10 0.0192 0.0191 0.0190 0.0189 0.0188 0.0187 0.0186 0.0185 0.0184 0.0183 Yönetici Benchmark 3.- Fon Kurulu Kararları • 19/01/2011 tarihli fon kurulu toplantısında alınan karar: Kurucusu olduğumuz emeklilik yatırım fonlarının 01/10/2010-31/12/2010 dönemi için Fon Denetçisi tarafından hazırlanan iç kontrol raporlarının onaylanmasına oy birliğiyle karar verilmiştir. • 20/04/2011 tarihli fon kurulu toplantısında alınan karar: Kurucusu olduğumuz emeklilik yatırım fonlarının 01/01/2011-31/03/2011 dönemi için Fon Denetçisi tarafından hazırlanan iç kontrol raporlarının onaylanmasına oy birliğiyle karar verilmiştir. 4