Makro Ölçekte: KSS Prensipleri

advertisement
Makro Ölçekte: KSS Prensipleri
Kurumsal Sosyal Sorumluluk konusunda birçok tanımlama yapılabilmektedir.
Tanımlamalar ile şekillendirmelerden öte prensipler ile şekillenmesi gereken
KSS şirketlerin performanslarının sadece ekonomik olarak değil ama sosyal
ve çevresel etkilerinin de değerlendirilmesi içermektedir. Bu bir yönetim tarzı
olarak değerlendirilmeli ve büyüyen Türk şirketleri açısından önemli bir strateji
yaklaşımı olarak benimsenmelidir.
Şirketlerin etki çemberi içinde yer alan sosyal paydaşlarıyla etkileşim ve
iletişim halinde hayata geçirebilecek olan KSS stratejileri ve bu stratejiler
dahilinde şekillenen uygulamalar orta ve uzun dönemde şirketlerin her gün
değişen ve karmaşıklaşan küresel ekonomik sisteme hızlı adaptasyonu için
gerekli olan bir yaklaşımdır.
Bu yaklaşımın temel nitelikleri ve uygulamalarının yansımalarını incelersek
aşağıdaki temel yaklaşımları KSS’nin temelleri olarak belirtebiliriz.
1. Şirketlerin ihtiyaçları, kaynakları, operasyon süreçleri, lokasyonu vb.
çerçevelerde değişiklik gösteren stratejik yaklaşımlar KSS için de
geçerlidir. Örneğin bir KOBI ile uluslararası şirketin işe alım süreçleri
elbette ki farklılık gösterecektir. Hizmet ve üretim sektörünün arasındaki
girdi-çıktı farklılığı bu faaliyet alanında hareket etmekte olan şirketler
arasında birçok farklılıklar yaratmaktadır. Şirketten şirkete değişiklik
gösterecek bu strateji ve uygulamalarının en doğal ilkesi gönüllü olarak
sürdürülmesi gerekliliğidir. Zorunlu olarak hayata geçirilmeye çalışan
süreç zaten hukukun içinde yer alan veya alması gereken bir süreçtir.
KSS’nin stratejik bir yaklaşım olma özelliği hukuksal çerçeve ile
değerlendirmesini engellemektedir. KSS gönüllülüktür.
2. Şirketlerin stratejilerinin belirlenmesinde riskler, fırsatlar, kaynaklar,
ihtiyaçlar, yetkinlikler vb.nitelikli birçok temel faktör bulunmaktadır. KSS
stratejilerini geliştiren şirketler açısından bu faktörler iki aşamada
değerlendirilmelidir. Birinci aşama stratejiye sebep olan şirket
operasyonlarının oluşum, yürütme ve sonuçlarının sosyal paydaşlara
yönelik ve süreklilik içeren nitelikte olması gerekliliğidir. İkinci aşama
ise fırsatların yaratılmasına yönelik olarak KSS stratejilerinin sadece
sorunlara değil aynı zamanda fırsatlara yönelik olarak da
şekillenebilmesini ortaya koyan yaklaşımların belirlenmesidir. KSS
stratejik bir yaklaşımdır.
3. Şirket stratejilerinde farklılıklar olsa da her şirket için temel olan sosyal
paydaşlarıyla etkileşim olmaları ve şirket operasyonları ile onları
etkilemeleridir. Dolayısıyla, her şirket için farklılık gösterecek olan
stratejiler dışında temelde geçerli olan ana bir kriter de mevcuttur. Bu
ana kriter, stratejilerin sonuçları ne olursa olsun sürekli gelişim ve
değerlendirme için ölçüm araçlarının şeffaf ve hesap verilebilir
niteliklerle değerlendirilmesi gerekliliğidir. Hangi araç kullanılırsa
kullanılsın bu temel kriter KSS’nin tek değişmeyecek en temel
unsurudur. Ölçümlenmeyen, şeffaf bir şekilde raporlanmayan
uygulamalar KSS’nin temel ruhuna da aykırıdır. Gönüllü olmaması
gereken süreç dolayısıyla şirketlerin KSS stratejileridir. Uygulamaların
ölçülmesi ve değerlendirilmesi ise bir zorunluluk olmalıdır. KSS sürekli
ölçümleme ve değerlendirmedir..
4. KSS yaklaşımı ile hak ve fayda elde edecek olan sosyal paydaşlara bu
çerçevede belirgin ödev ve sorumluluklar yüklenmektedir. Bu anlamda
temel prensip ise iyi uygulamaları ödüllendirmek ve diğerlerini de bu iyi
uygulamaları takip etmeleri için teşvik etmek olmalıdır. KSS hesap
verebilirliktir.
Bu dört temel ilkeden yoksun KSS yaklaşımları uzun soluklu olmayacak
sadece kısa dönemli tepki-etki yansımasında gerçekleşen harcamalar olarak
şekil bulacaktır. Unutulmamalıdır ki, KSS şirketlerin küresel platformda sosyal,
ekonomik ve çevresel değişikliklere vermesi gereken pro-aktif hareketlerdir.
Bu doğası gereği tek bir sonuca odaklı bir yaklaşım değil sürekli değişime ve
gelişime açık olan süreçtir. Bu süreci iyi yönetebilen şirketler KSS’yi
içselleştirerek global pazara daha iyi adapte olabilecek, hem kendi
kalkınmalarını hem de sosyal ve çevresel kalkınmayı sağlayacaklardır.
Download