T.B.M.M. B : 28 26 . 3 .. 1996 O:1 duğunu, birkısım eşdeğer ilaçların da daha pahalı olduğunu iddia etmiştik; hatta, konuşmamın bir önceki bölümünde söylediğim gibi, ucuz ilaçların daha az faydalı olduğu iddia ediliyor. Bu propaganda kesinlikle kaldırılmalıdır; eğer, az etkisi varsa, bu ilaçların ruhsatları iptal edil­ melidir. Değerli arkadaşlar, ben, size, bu ilaçların fiyatlarıyla ilgili birkaç örnek vermek istiyorum. Ba­ kınız, elimde -az önce, Doğru Yol Partisine mensup arkadaşımız da Losec patentli ilacı misal ve­ rerek, onun pahalılığını izah etmeye çalıştı- yerli firmanın, mideyle ilgili iki tane, patenti olmayan ilacı var, bu ilaçların fiyatlarını takdim etmek istiyorum. Bakınız, elimde Famodin 40 diye bir ilaç vardır, 477 bin liradır; 40 miligram Famodin'de 30 tane hap vardır. Neotab isminde 40 miligram olan ilacın fiyatı ise 338 bin liradır; ikisinin arasında takriben, 130 bin lira fark vardır. Yine, elim­ de bir antibiyotik vardır, bunun fiyatı 577 bin liradır; diğer antibiyotiğin fiyatı 236 bin lira; arasın­ da 341 bin lira fark vardır. Bu fark, nereden kaynaklanmaktadır değerli arkadaşlar, bu para kimle­ rin cebine giriyor. (RP sıralarından alkışlar) Sağlığı için kapı kapı dolaşan insanları sömüren bu ilaç firmaları hakkında vereceğimiz Meclis araştırması önergesine hangi vicdan sahibi acaba ret oyu ve­ recektir, merak ediyorum. Değerli arkadaşlar, yine, romatizmayla ilgili bir ilaç var elimde... Bu ilacın içerisinde 10 tane hap vardır; bu ilaç 577 bin liradır -örnekler çok olduğu için kısaca söylüyorum- ağrı kesicidir ve bunun bir muadili -başka bir firmanın miktarı aynı ve fiyatı 141 bin liradır; on tabletlik ilaçta, tak­ riben, 400 bin lira kazanç sağlanmaktadır arkadaşlar. Ben, bu gerçekler ortaya çıksın diye bu Meclis araştırmasını istedim. İşte, en çok kullanılan antibiyotik -çoğunuz bunu bilirsiniz- Alfasilin 500; bunun fiyatı, 379 bin lira ve bunun muadili olan bir ilaç, Ampisina 500; 267 bin liradır; burada, takriben, 110 bin lira fark vardır. Kimlerin cebine giriyor, arkadaşlarım? İşte, elimde yine iki kutu eşdeğer ilaç var; Lincocin ampul 74 bin lira -ki bundan bir hastaya yazıldığı zaman en az 7 tane 10 tane yazılır- bir başka firmanın, yine aynı et­ ken maddeli ilacı 42 bin lira; takriben bir kutu ampulde 30 bin lira fark vardır, arkadaşlarım. Biz, bu gerçekleri ortaya çıkarmak için, bu önergeyi verdik ve böyle fiyat farkı olduğu için, böyle vurgun olduğu için ve Sosyal Sigortalar Kurumu da bunu bildiği için şöyle bir ucuz ilaç lis­ tesi ve genelgesi yayınlamıştır ve bu gcnelgçdeki ilaç listesinin dışında Sosyal Sigortalar Kurumu ilaç verditmiyor, ilaç sattırmıyor, hastasına kullandırtmıyor ve bundan dolayı da 1994 yılında Sos­ yal Sigortalar Kurumunun kazancı 3,2 trilyon liradır, arkadaşlar. 1995 yılında -SSK Genel Müdü­ ründen edindiğim bilgiye göre- sadece, ucuz ilaç politikasıyla 6 trilyonun üzerinde kâr edilmiştir. İlacın maliyetinde direkt etkiler ve endirekt etkiler vardır. Zamanın darlığı itibariyle, hammad­ de, finansman ve tanıtma giderlerinden sizlere biraz bahsetmek istiyorum. Hammaddenin, ilacın toplam maliyetindeki payı, yüzde 10 ilâ yüzde 60 arasında değişmektedir. Türkiye'de, hammadde ithaline ortalama 400 milyon dolar para ödenmektedir. 29 Aralık 1983'te yayınlanan resmî gazete­ de, hammadde ithalatı Sağlık Bakanlığının kontrolünde değildir, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşar­ lığına verilmiştir arkadaşlar. İlaç hammaddesi ithal eden firmalar, çoğu zaman, pahalı şekilde, uy­ durma faturalarla yüksek fiyatla hammadde ithal ediyorlar ve hammaddeyi yüksek fiyatla ithal et­ tikleri için de, ilaç fiyatlarını yüksek tutmayı temin etmiş oluyorlar. Bakınız, 1980'li yıllarda tüberküloz hastalığı çok yaygındı, Rifam drimactıon ismindeki -bu hastalıkta etkili birkaç ilaç vardı- bu ilaçtan bir tüberkolüz hastası en az 10 tane kullanırdı, o za- . manki fiyatı 1 825 lira idi. Ama, o zaman Yurtoğlu isminde bir firma, aynı ilacı ülkemizde üretti, 765 liraya sattı ve kâr etti. Bildiğimiz diğer büyük firmalar ise, maalesef, pahalı ilaç satmaya de­ vam ettiler. - 471 -