B :7 26. i i.1961 tespiti için komisyon kurulması lüzumludur. Sayın Çalışma Vekilinden bu hususun temi­ nini rica ediyorum. Benî dinlemek lûtfunda bulunduğunuzdan hepinize teşekkür ederim. (Alkışlar) BAŞKAN —• Sayın Elmas. ELMAS İMADETTİN — Efendim, ben ye­ rimi Rifat Çini'ye veriyorum. BAŞKAN — Sayın Çini, buyurunuz. ÇlNÎ RİFAT —r Çok muhteremi arkadaşlar, ben de, daha evvel .konuşan arkadaşımız gibi; birisi 180 diğeri 200 işçi çalıştıran- iki fabrika­ nın sahibi olarak işçilerin haklarını müdafaa edeceğim. Ancak arkadaşlar, söze başlamadan evvel sözlerimin şahsî menfaatime dokunacağı­ nı biliyorum. Fakat genel menfaatin şahsî menfaatlerin kat kat üstünde olduğunu da kabul ediyorum. (Bravo sesleri) Muhterem arkadaşlarım, evvelâ, bir cümle ile iş verenin işçi ücretleri üzerindeki fikrini izah edeceğim. Bizler, mecbur olmadıkça, re­ kabet düşüncesi mevzuubahis olmadıkça, işçiye fazla ücret vermiyoruz. Şimdi, işçinin asgari ücretini gözden geçire­ lim. Çalışma Bakanlığının mesul şahsiyetlerin­ den aldım. Türkiye'de 1960 yılında 31 720 aded iş yeri, buna mukabil, 825 767 işçi v a r d r , İş­ çilerin asgari ücret seviyeleri şudur : 16 yaşın­ dan büyük olan işçilere resmî iş yerlerinde 750, hususi iş yerlerinde 750 - 800, ağır işçilere 1 000 - 1 100, 16 yaşından küçük olanlara 500 - 650 veya 650 - 700 kuruş ücret verilmektedir. 0:3 Bu işçiler, aldıkları ücretle nasıl beslenecek? Bu 650 kuruşla nasıl beslenecek? Sayın Maliye Bakanı dediler ki, İktisadî Devlet Teşekkülleri kâr ederse işçinin üöreti artar. Bu demektir ki, iş veren eğer sanatının ehli ise işçinin yevmiyesi­ ni arttırır. Eğer İktisadî Devlet Teşekkülleri zarar etmişse yevmiye olduğu gibi yerinde ka­ lır. Bunda kabahat tabiî iş verendedir. İkti­ sadî. Devlet Teşekküllerindeki işçileri iki grupa ayırabiliriz, 1. — Hakikî işçiler 2. — Fuzilî iş­ çiler. Benim ricam bu ikinci nevi işçiler tesbit edilirse ve diğer sahalarda müstahsil duruma ge­ tirilirce bunlardan elde edilecek ücretler hakikî işçi ücretlerine zam imkânı verebilir. Muhterem arkadaşlar; bu arada asgarî iş­ çi ücretlerinin gözden geçirilmesi de lâzımdır. Bu arada işçinin eline geçen paranın iştira gü­ cünü de arttırmak lâzımdır. İş Kanununun 27 nci maddesi gereğince iş yerlerinde ekonomalarm teşekkül ettirilmeleri şarttır. Ben vekili­ mizden rica ediyorum pekçok iş yerlerinde bu ekonomalar yoktur. Bunun dışında bir de Sayın Vekil işçi istihlâk kooperatiflerinin kurulması­ nı temin ederlerse memlekete çok hayırlı işler yapmış olurlar. Gene bir nokta hatırıma geliyor, belki müm­ kün belki değil, 6197 sayılı Kanunun 14 ncü maddesinin (A) ve (B) fıkralarını okuyorum : «Madde 14. — Aşağıdaki bentlerde gösterilen hususî eczanelerle ecza dolaplarının açılmasına mahallin Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğü tarafından usulü dairesinde müsaade verilir ve keyfiyet vekâlete bildirilir : Asgari ücret Türkiye'nin muayyen vilâyetle­ rinde tesbit edilmiştir. Yalnız 44 vilâyette 'tes­ A) İçindeki hastalara ilâç vermeye mahsus bit; edilebilmiştir. Bu arada şunu belirtmek is­ hastane ve buna benzer müesseselerin eczaneleri; terim, ki, asgari ücretin mutlaka tesbit edilme­ B) Yalnız fakirlere parasız ilâç verip hiç­ si şarttır. bir suretle para karşılığı reçete ile ilâç imal etMuhterem arkadaşlarım, 16 yaşından küçük miyen belediye ve hayır cemiyetlerinin eczane­ çocuklardan çoğu aile geçindiriyorlar. Ya ana­ leri.» sı çalışmıyor, yahut da babası. Yahut birin­ Kanunun bu husustaki şu iki fıkrası, eczane­ den, ikisinden mahrum. Düşününüz, bu aldığı lere yüklenen birtakım mükellefiyetler için taücretle ne yapsın, bu işçi. Ne yiyip ne içsin. . nmmış, birtakım garantilerden ibarettir. Malııöğle yemeklerindeki katıklarını bir görseniz, yü­ munuzdur ki, eczaneler, sabahın saat 8 inden, reğiniz parçalanır. Resmî iş yerlerindeki işçi­ akşam sekize.kadar açıktır ve şehir içinde nöbetler için, sosyal yardımları var diyeceklerdir. leşirler. Eczaneler ilâç ve bâzı malzemeden başka Bunların ücretlerinin artırılması için bunu ba­ hiçbir şey satamazlar. Kanuni} tetkik ederseniz hane olarak öne süreceklerdir. * Ama sosyal yar­ görürsünüz ki, bütün bu mükellefiyetlere rağ­ dım sadece iş' yerlerinde çalışan işçilere yapı­ men, bir garanti vermez. Eczanelerin yaşaması lır. lâzımdır. — 482 —-