Devamını okumak istiyorum

advertisement
BASIN BÜLTENİ
25 Şubat 2011
KIZAMIK HASTALIĞINDAN
ÇOCUKLARINIZI KORUYUN!...
İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr.
İlke Özahi İpek, kızamıktan korunmanın tek yolunun aşı olduğunu söyledi.
Kızamığın güvenli ve etkin bir aşısı olmasına rağmen dünya çapında küçük yaştaki
ölümlerin önde gelen nedenlerinden biri olduğunu belirten İpek, “2000-2008 yılları
arasında yüksek riskli ülkelerde yaşayan 9 ay-14 yaş arası yaklaşık 700 milyon
çocuğun aşılanması ile global kızamık ölümleri % 78 oranında azalmıştır. Buna
rağmen, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2008 yılında çoğunluğu 5 yaş altı olmak
üzere 164 bin kişinin kızamıktan öldüğü tahmin edilmektedir” dedi.
Kızamığın ilk bulgusunun genellikle temastan 8-12 gün sonra ortaya çıkan ve 4-7 gün
süren yüksek ateş olduğunu hatırlatan İpek, şöyle devam etti: “Burun akıntısı,
gözlerde kızarıklık ve sulanma ve ağız içinde küçük beyaz noktalar ateşe eşlik eden
başlangıç bulgularıdır. Birkaç gün süren bu başlangıç bulguları sonrası yüzde ve
boynun üst kısımlarında başlayan bir döküntü gelişir. Üç gün içinde bu döküntü aşağı
doğru ilerleyerek, el ve ayaklara kadar yayılır. 5-6 gün süren döküntü daha sonra
solarak kaybolur. Kızamığın ağır formları, özellikle A vitamini eksikliği olan yetersiz
beslenen küçük çocuklarda veya bağışıklık sistemi AİDS veya diğer hastalıklar ile
zayıflamış kişilerde görülür. Kızamığa bağlı ölümler ise genellikle hastalığa bağlı
gelişen komplikasyonlar ile olur. Komplikasyonlar, 5 yaş altı çocuklar ile 20 yaş üstü
erişkinlerde daha sıktır. Rastlanabilecek en ciddi komplikasyonlar, körlük, ensefalit
(beyin iltihabı), ağır ishal ve buna bağlı dehidratasyon (su eksikliği), kulak
enfeksiyonları ve zatürree gibi ağır solunum yolu enfeksiyonlarıdır. Kızamık, bir kez
geçirildiğinde hayat boyu bağışıklık bırakan bir hastalıktır.”
Aşılanmamış çocuklar risk altında
Aşılanmamış küçük çocukların kızamık ve komplikasyonlarına karşı en büyük riske
sahip olduğunu belirten İpek, “Yüksek oranda bulaştırıcı olan kızamık virüsü, öksürük,
hapşırık, yakın temas veya enfekte burun ve boğaz salgısına direkt temas ile bulaşır.
Virüs, havada ve enfekte yüzeylerde 2 saate kadar canlı kalır. Enfekte kişi,
döküntülerin ortaya çıkmasından 4 gün öncesinden başlayıp, 4 gün sonrasına kadar
bulaştırıcıdır” diye konuştu.
Kızamığa özgün bir tedavi olmadığını da dile getiren Yard Doç. Dr. İlke Özahi
İpek, kızamıktan korunma yöntemleri hakkında şu bilgileri verdi: “40 yıldan uzun bir
süredir kullanımda olan kızamık aşısı güvenilir, etkili ve ucuzdur. Genellikle kızamıkçık
ve kabakulak aşıları ile birleştirilmiş olarak kullanıma sunulmuştur. Tek veya kombine
formda kullanımı arasında etkinlik farkı yoktur. İlk doz aşılama sonrası yaklaşık % 15
oranında çocukta bağışıklık oluşmadığından 2 doz aşılama önerilmektedir. Rutin aşı
takviminde kızamık aşısı, kızamıkçık ve kabakulak aşıları ile kombine formda 1 yaşta
ve 4-6 yaşta olmak üzere 2 kez yapılmaktadır. Ancak bir salgın varlığında, ilk aşılama
yaşı 7.aya kadar indirilebilir. Nitekim, böyle bir tehdide karşılık T.C. Sağlık Bakanlığı
bugünlerde ilk aşılama yaşını 9. aya çekmiştir.”
Download