2014 TÜRK PLASTİK REKONSTRÜKTİF ve ESTETİK CERRAHİ DERGİSİ Cilt 22 / Sayı 2 EDİTÖRE MEKTUP LETTER TO THE EDITOR Temporal kas kapiller hemanjioma: Olgu sunumu Temporal muscle capillary hemangioma: Case report *Harun Çöloğlu, *Burak Özkan, **Ahmet Çağrı Uysal, ***Nazım Emrah Koçer, **Hüseyin Borman *Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı, Adana **Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı, Ankara ***Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, Adana Sayın Editör; Hemanjiyomlar sıklıkla deri ve deri altı dokuda oluşan benign vasküler neoplazmalardır. Yaklaşık %1 den azı kas yerleşimlidir. Bunlarında %15 i baş boyun bölgesi yerleşimli olarak karşımıza çıkar.1,2 Baş boyun bölgesinde en sık masseter kası tutulmasının yanında temporal intramusküler hemanjiyom (İMH) çok nadir görülmektedir. Şu anki bilgimize göre literatürde 28 olgu bildirilmiştir. 3-7 Bu olguların çoğu da kavernöz tip hemanjiyom olarak bildirilmiştir.3 Temporal kas kapiller hemanjiyomun sayısı çok daha azdır ve literatürde 3 adet kayıt vardır.8-10 5 cm çaplı oval temporal kas kitlesi olarak izlendi (Şekil 2). Tümör T1 ağılıklı sekansta izointens sinyal, T2 ağırlıklı sekansta yüksek sinyalde idi. Bu bulgular hemanjiyomu işaret etmekteydi. Cerrahi eksizyon temporal bölge saçlı deri içi vertikal insizyon ile yapıldı. Mikroskobik olarak çizgili kası infiltre edip atrofiye uğratan, sırt sırta vermiş, bir kısmın lümeni kapalı kapiller yapılardan oluşan, yer yer nodüler patern gösteren lezyon izlendi (Şekil 3a). Arada daha geniş lümenli, vasküler yapılar da mevcuttu. İmmunhistokimyasal çalışmada vasküler yapılarda Faktör 8 ve CD34 ile yaygın kuvvetli boyanma saptandı (Şekil 3b). Nihai tanı kapiller intramusküler hemanjiyom İntramuskuler hemanjiyomların tahminen %90’ı hayatın ilk 30 yılında görülmektedir. Cinsiyet ayırımı göstermezler.1 İntramusküler hemanjiyomlar genellikle ağrısız ve yavaş büyüme ile karakterize, kas içi kitle olarak karşımıza çıkar. Çok nadir olmaları ve şüpheli prezantasyonları sebebi ile olguların çoğuna cerrahi öncesi tanı konamaz.3 Burada sol temporal kas yerleşimli, kapiller hemanjiyom ve cerrahi tedavisi yapılan olguyu sunuyoruz. Olgu Sunumu Otuz bir yaşında erkek hasta, sol temporal bölgede deri altında belirgin kitle şikayeti ile polikliniğimize başvurdu. Hikayesinden yaklaşık 6 yıldır var olduğu, yavaş bir hızla büyüdüğü ve herhangi bir ağrı şikayeti oluşturmadığı öğrenildi. Kozmetik olarak rahatsız olduğu için alınması talebinde bulundu (Şekil 1). Daha önce bu bölgede bir travma ve cerrahi girişim olmamış. Fizik muayenesi; yaklaşık 5x6 cm, hafif sert, zemine fikse, hemen zigomatik ark yukarısında yerleşimli, ağrısız yuvarlak, deri altı kitle olarak değerlendirildi. Boyunda ele gelen lenfadenopati saptanmadı. Devamında yapılan magnetik rezonans (MR) görüntülemede, zigomatik arkın hemen altından başlayıp temporal bölgeye uzanan, Geliş Tarihi : 09-07-2013 Kabul Tarihi : 13-01-2014 Şekil 1. Sol temporal fossa bölgesi üzerine denk gelen, belirgin kozmetik deformite yaratan deri altı kitlenin önden görünümü www.turkplastsurg.org 82 Turk Plast Surg 2014;22(2) Temporal kasta hemanjiyom Şekil 1. T2 ağırlıklı aksiyel kesit MR incelemede, sol temporal kas da hiperintens 4 cm çaplı oval kitlenin görünümü Şekil 4. Ameliyat sonrası 6. ayda hastanın görünümü olarak konuldu. Postoperatif baskılı pansuman ile takip edilen hastada problem olmadı. Operasyondan 1 yıl sonraki takiplerinde herhangi bir lokal rekürrens görülmedi (Şekil 4). Tartışma Şekil 3a. Mikroskobik fotoğraf çizgili kas liflerini infiltre eden ve atrofiye uğratan, fibröz zemin içerinde gömülü, çoğunun lümeni kapalı kapiller yapıları göstermektedir (HematoksilenEozin, X40) Şekil 3b. İmmunhistokimyasal çalışmada Faktör 8 kapiller yapılarda yaygın kuvvetli boyanma izlendi ( F8 x40). 83 İMH’lar çok nadir görülür ve bunları sadece %15 i baş boyunda görülür. Bu bölgede en sık etkilenen masseter kasıdır (%36), bunu trapezius (%24) ve sternokleidomastoid kas takip eder. Temporal kas tutulumu ise oldukça nadirdir ki, literatürdeki sayı 30’u geçmemektedir. 3-10 Bunlarında çoğu kavernöz tiptedir, kapiller tip sadece 3 adet bildirilmiştir.8-10 IMH, 1843 yılında Liston tarafından tarif edilmiş ve 1972 yılında Allen ve Enzinger tarafından damar çaplarına göre sınıflandırılmıştır.11,12 Kapiller, kavernöz ve mikst tip olarak üç tipi vardır. Sırasıyla, %26,%68 ve %6 oranlarında görülür.3 İMH’lar sıklıkla 2 ve 3. dekatta oluşur fakat kapiller Hemanjiyomlar daha küçük yaşlarda ve başlıca gövde ve üst ekstremite de görülmektedir. Kavernöz tip ise başlıca alt ekstremiteyi tercih etmektedir. Bu lezyonların etiyolojisinde hormonal değişiklikler ve travma en çok suçlanan faktörlerdir. Bunlar embriyonik vasküler dokunun proliferasyonuna katkıda bulunan en önemli nedenler olarak sıralansa da, mekanizması tam olarak açıklığa kavuşmamıştır. Bunun yanında hayatın ilk yıllarında daha fazla görülmesi konjenital teoriyi desteklemektedir. www.turkplastsurg.org TÜRK PLASTİK REKONSTRÜKTİF ve ESTETİK CERRAHİ DERGİSİ - 2014 Cilt 22 / Sayı 2 İMH’lar genellikle yavaş büyüyen, immobil, üzerindeki deride vasküler değişiklik göstermeyen kitlelerdir. Ayırıcı tanıda; Nörofibromlar, lipomlar, dermoid kist, genişlemiş lenf nodu, yumuşak doku sarkomu, myozitis ossifikans ve temporal arteritis gibi oluşumlar akılda tutulmalıdır.3 Hemanjiyomlar, Bilgisayarlı tomografi (BT), MR ve arteriyografi ile diğer yumuşak doku tümörlerinden kolayca ayırt edilir. BT, tümörün şekli, ölçüsü ve anatomik ilişkilerini tanılamada faydalıdır fakat tümörün vasküler yapısının tanımlanmasında MR önceliklidir. T1 ağırlıklı görüntülemede Hemanjiyomlar kasa göre izointens veya hipointenstir. T2 ağırlıklı görüntülemede lezyonlar normal kas ve fibröz septaların arasında endotel çevrili kan dolu kanallardan oluşan alan hiperintens görülür. Yine trombus , fibrozis, hemosiderin birikimi ve/veya kalsifikasyonlar, hemanjiyom tanısını güçlendir. Eğer preoperatif veya tedavi amaçlı embolizasyon düşünülüyorsa arteriyografi majör besleyici damarları saptamada faydalıdır. Temporal kasın İMH’ların çoğu kavernöz tip olarak raporlanmıştır, çok az sayıda kapiller tip bildirilmiştir. Genellikle normal kas dokusu marjininden yapılan cerrahi eksizyon, lokal rekürrens riskini azaltır ve doğru histolojik değerlendirmeye izin verir.3 Ancak her hastada cerrahi yapmak gerekmez. Cerrahi tedavi endikasyonları; hastanın yaşı, tümörün büyüklüğü ve bölgesi, invazyon derinliği, büyüme hızı, inatçı ağrı, kozmetik deformite ve malignite şüphesi olarak sayılabilir.3 Özellikle kapiller İMH’larda yüksek lokal rekürrens riski mevcuttur. Bundan dolayı klinik ve radyolojik olarak en az iki yıl sıkı takip önerilmektedir. Lokal rekürrens riski başlıca inkomplet rezeksiyonla ilişkilidir. Patolojik subtiplerinin lokal rekürrens oranları; Mikst %28, Kapiller %20 ve Kavernöz %9’dur.3 Hemanjiyomlar benign vasküler tümörlerdir ve nadiren temporal kasta görülür. hastanın öyküsü ve radyolojik tetkikler kesin tanı için yeterli değildir. Malignitenin dışlanması için genellikle cerrahi eksizyon gereklidir. Lokal nüks oranlarının yüksek olması sebebi ile hastanın bu konuda bilgilendirilmesi önemlidir. Kortikosteroid, radyoterapi, ve sklerozan ajanların kullanımı tanımlanmıştır. Bu alternatif tedaviler cerrahi eksizyonla kombine edilebilmektedir. Lokal rekürrens kanıtlarının erken dönemde saptanması ve tedavi edilmesi için klinik ve radyolojik olarak dikkatli ve uzun takip süresinin önemi büyüktür. 84 Dr. Harun ÇÖLOĞLU Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı, Adana E-posta: cologlu@gmail.comom references 1. Odabasi AO, Metin KK, Mutlu C, Basak S, Erpek G. Intramuscular hemangioma of the masseter muscle. Eur Arch Otorhinolaryngol 1999;256:366-9. 2. Shpitzer T, Noyek AM, Witterick I, Kassel T, Ichise M, Gullane P, et al. Noncutaneous cavernous hemangiomas of the head and neck. Am J Otolaryngol 1997;18:367-74. 3. Bucci T, De Giulio F, Romano A, Insabato L, Califano L. Cavernous haemangioma of the temporalis muscle: case report and review of the literature. Acta Otorhinolaryngol Ital. 2008;28(2):83-6. 4. Gadhia K, Bunyan R, Chan CH. Multiple radio-opacities in an OPG: a case report of cavernous haemangioma of temporalis muscle with multiple phleboliths. Dent Update. 2011;38(10):711-3. 5. Kao YC, Lin MI. Intramuscular hemangioma of the temporalis muscle with incidental finding of bilateral symmetric calcification of the basal ganglia: a case report. Pediatr Neonatol. 2010;51(5):296-9. 6. Calişaneller T, Ozdemir O, Yildirim E, Kiyici H, Altinörs N. Cavernous hemangioma of temporalis muscle: report of a case and review of the literature. Turk Neurosurg. 2007;17(1):33-6. 7. Uraloğlu M, Uysal AC, Sensöz O, Ortak T, Unlü RE. Intramuscular hemangioma of the temporalis muscle. J Craniofac Surg. 2006 Jul;17(4):745-7. 8. Sharma BS, Chari PS, Joshi K, Rajvanshi A. Hemangioma of the temporalis muscle. Ann Otol Rhinol Laryngol. 1991;100(1):76-8. 9. Sharma RR, Netalkar AS, Pawar SJ, Musa MM, Lad SD. Congenital and late-onset primary haemangiomas of the temporalis muscle: case report. Br J Oral Maxillofac Surg. 2001;39(1):52-4. 10. Benateau H, Labbé D, Kaluzinski E, Théron J, Mandard JC, Compère JF. Intramuscular capillary-venous angioma extending into the infratemporal fossa. Apropos of a case. Rev Stomatol Chir Maxillofac. 1997;98(4):258-62. 11. Liston R. Case of erectile tumour in the popliteal space: removal. Med Chir Trans 1843;26:120-32. 12. Allen PW, Enzinger FM. Hemangioma of skeletal muscle. An analysis of 89 cases. Cancer 1972;29:8-22. www.turkplastsurg.org 84