Gazete Ege - Balkan Günlüğü Gazetesi

advertisement
SAYFA 01
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
ISSN-2146-085X
İz. PİM. PP 104
600 YILLIK TARHN AZZ HATIRASINA
web sitemizi ziyaret etmeyi unutmayın...
www.balkangunlugu.com
7 MART 2016 PAZARTES - Y›l: 8 Say›: 361
Gazetenizi
Gazetemiz
THY Balkan uçularında
ÜCRETS‹Z
DA+ITILMAKTADIR
ISRARLA STEYNZ!
Balkanlar’daki mülteci
krizine
el att
Birlemi Milletler Çocuklara Yardım Fonu
(UNICEF), Balkanlar’daki mülteci dramına el attı
UNICEF, binlerce s nmac n n
bekledi i Yunanistan - Maked
onya s n r ndaki durumdan
endi eli. UNICEF sözcüsü, "Bu
duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye konu tu. BM
Çocuklara Yard m Fonu (UNICEF) Sözcüsü Rudi
Tarneden, Yunanistan - Maked
onya s n r ndaki domeni'de
durumun giderek kötüle ti ini
söyledi. Alman televizyon
kanal ZDF'nin haber program na kat lan Tarneden, ko ullar özellikle çocuklar için zor
oldu una dikkat çekerek
"Sadece kriz bölgelerinden tan d m z bir duruma Avrupa'da izin
verilmemeli" diye
konu tu. 3’te
Bulgaristan, Türkiye
snrna asker gönderiyor
Akıllı telefonlarınızla,
haberlerimizde bulunan
QR kodlarını taratarak,
haberleri internet sitemizde de okuyabilirsiniz.
ROMANLAR ÇN
ROMAN YAZMAK
Rifat SAT
Sayfa 3’te
TÜRK VE YUNAN Başbakanları Ahmet Davutoğlu
ve Aleksis Tsipras İzmir'de buluşacak. Yunanistan
Başbakanı Aleksis Tsipras, 8 Mart sabahı THY ve
bir Yunan havayolu şirketinin ortak uçuşu ile
Atina’dan İzmir'e geliyor. Böylece İzmir-Atina direk
uçak seferleri de başlamış oluyor. Davutoğlu ve
Tsipras, Swiss Otel’de Dış Ekonomik İşler
Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türk-Yunan İş
Forumu’na ve Türk-Yunan yüksek düzeyli işbirliği
konseyine başkanlık edecekler. Ardından iki lider
İzmir'deki Başbakanlık ofisinde bir araya gelecekler.
Davutoğlu ve Tsipras, Kordon'da birlikte halkı
selamlayacak. Akşam programında ise Hilton'da
İzmir Ticaret Odası’nın düzenlediği ve iş dünyasının katılacağı yemekte bir araya gelinecek.
Rifat Sait’in yazısı sayfa 6’da
Altın ,afak’a Macar
milletvekilinden sert tepki
YUNANİSTAN’da ırkçı Altın Şafak partisinin milletvekili Lambros Fountoulis, ve iki milletvekili beraberlerinde Neo Nazi görünümlü kişiler ile birlikte
“Yunanistan’daki Türk azınlığının hakları” konulu
toplantıyı önlemeye çalıştı. "Yunanistan'da Türk
azınlık olduğunu söylemeye hakkınız yok.
Yunanistan'da Türk azınlık yok. Yunanistan birdir
ve bağımsızdır" diyen
Fountoulis’i Romanya’daki Macar
Azınlık Partisi'nden Avrupa
Parlamentosu milletvekili Csaba
Sógor toplantıdan kovdu. 5’te
Soydalar
DOST partisinin
temelini attı
ÜYELERİNİN çoğunluğunu Türklerin
oluşturduğu Hak ve Özgürlükler
Hareketi (HÖH) partisinden ihraç edilen eski Genel Başkanı Lütvi Mestan,
Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü
İçin Demokratlar Partisi (DOST) adlı
yeni siyasi oluşumunun kurulması
için ilk toplantıyı düzenledi.
Parlamentoda kendisi gibi HÖH grubundan ayrılan beş milletvekiliyle
yeni siyasi projeye destek veren 250
kişilik bir grubun katıldığı toplantıda
konuşan Mestan, “Biz NATO ve
AB'deki ortaklarımızın değerlerini
paylaşan yeni bir parti olacağız” diye konuştu. 11’de
ZMR'DE TÜRKYUNAN ZRVES
BULGARİSTAN Meclisi Türkiye sınırına asker gönderilebilmesi için Silahlı
Kuvvetler ve Savunma Kanunu’nda
değişikliğe onay verdi. Kabul edilen
tasarıyla Türkiye sınırına askeri personelin görevlendirilmesine izin veriliyor.
Ayrıca Bulgaristan'ın Türkiye ile olan
269 kilometrelik kara sınırında yasa dışı
geçişlerin engellenmesi ile görevli sınır
polis güçlerine ordudan personel ve teçhizat desteği verilebilecek. Bulgaristan
hükümeti daha yasadışı geçişlerin engellenmesi için Türkiye sınırına bin asker
gönderileceğini açıklamıştı. 5’te
THAÇ: Farklı bir Cumhurbakanı olacaım
YENİ seçilen
Cumhurbaşkanı Hashim
Thaçi Kosova’da farklı bir
devlet başkanı olacağını vaat
ediyor. Cumhurbaşkanı görevine seçilmesi nedeniyle
‘Top Channel’e verdiği demecinde Hashim Thaçi, Kosova
siyasi liderlerinin siyasi gerginliği çözebilecekleri inancını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı olarak silahlı
kuvvetlerin Baş Komutanı da
olduğunu da belirten Thaçi,
Kosova Güvenlik Gücü’nün
Kosova Silahlı Kuvvetleri’ne
en kısa zamanda dönüşmesi,
barış ortaklığının başlaması
ve beş yıllık cumhurbaşkanı
görevi süresince Kosova’nın
NATO-ya entegre olma çabasında bulunacağını
ifade etti. 4’te
Sırbistan
NATO
üyeliine
karı
SIRBİSTAN Başbakanı Aleksandar Vuciç ülkesinde
NATO'ya katılma konusunda referandum yapılmayacağını açıkladı. RTS televizyon kanalında konuşan Vuciç, “ Sırbistan NATO’ya girmeyecek, biz
askeri açıdan tarafsız olmak istiyoruz. Biz hiçbir
zaman NATO'ya katılma arzusunu dile getirmedik”
dedi. Vuciç, "Bizim politikamız AB üyesi olmak. Biz
Amerika'ya da Rusya'ya da saygı gösteriyoruz.
Ancak biz öncelikle Sırbistan’ı seviyoruz. Ben
Sırbistan’ın Avrupa yolculuğunu feda
etmeye hazır değilim. Bu ülkemiz ekonomisi için bir felaket olacaktır"
diye konuştu. 3’te
SAYFA 02
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
2 Araştırma
7 Mart 2016
Pazartesi
Balkanlardaki dini ve kültürel
gelimeler ve TÜRKYE 1
Balkanların Osmanlılarla birlikteliği XIV. asırdan itibaren devam etmektedir. Aslında bundan önce de
Anadolu'da İslam anlayışını yayan ve yeni kurulacak devletin doktrinel mayasını oluşturan sufiler Balkanlara gelmiş ve birçok sıkıntı ile karşı karşıya kalmış halkların yaralarına merhem olmaya çalışmıştır. Bu dönemin insancıl
ve dini anlayışının tecrübesi, iki asıra yakın bir süre boyunca, Balkanlarda Sarı Saltık ismiyle özdeşleşmiştir
S
arı Saltık tarihi
bir şahsiyetten
çok, Balkanlara
İslam’ı sadece dini
mükellefiyetlerle
değil, kültürüyle,
medeniyetiyle, sanatıyla, edebiyatıyla
Metin ZET getiren seyyah sufilerin toplumsal tecrübelerini temsil etmektedir. Osmanlı
Devleti’nin yerleşmesi ve bölge halklarının
Osmanlı idaresi altına girmesinden sonra da
paradigma değişmemiştir. 4-5 asırlık Osmanlı
dönemi, milletler salatası olan Balkanlara
barışı getirmiş ve bu dönemde Balkanlar en
uzun huzur dönemini yaşamıştır. Olay sadece Müslümanlığı kabul eden halklar olan
Arnavutlar ve Boşnaklar açısından değil,
Hıristiyan kalan diğer halklar için de aynı
eksende devam etmiştir. Müslümanlığı
benimsemeyen topluluklar da kendi dinlerini
ve kültürlerini hür bir şekilde devam ettirmişlerdir. Osmanlı döneminde devlet tarafından yönetilen soykırım, asimilasyon veya
yaşadıkları bölgelerden çıkartma gibi hiçbir
doküman ve projeye rastlanmamaktadır.
Binaenaleyh Osmanlı yönetim tarzı din, dil
ve ırk farkı gözetmeden insanları insani
değerlere uygun bir şekilde yaşatma merkezli
tim dini mabetleri tamamen kapatmış ve birçoğunu yıkmış ve durum doksanlı yıllara
kadar böyle devam etmiştir.
bir anlayış olarak Balkanlarda uzun süre
kalabilmiş ve çok-etnisiteli ve çok dinli
Balkan toplumuna huzur getirmiştir.
HANEFİ İTİKADI
Osmanlı döneminde Balkan
Müslümanlarının benimsedikleri dini anlayış,
mükellefiyetleri açısından, yani kelam ve
fıkıh görüşlerinde Maturidi-Hanefidir. Bunun
yanı sıra Allah'a yaklaşmak ve insanı topluma kazandırmak konusunda tasavvufi anlayış her zaman önde tutulmuştur. Buradan
hareketle toplumun her kademesinde, İslam
dini kültür, sanat ve edebiyatla süslenmiş ve
nevi şahsına münhasır bir medeniyet paradigması oluşturmuştur. Böylelikle Balkan
insanı, erdemli insan yetiştirmek ve kamil
insan etrafında bir olmak paradigması ile
yetişmiş ve yaşamıştır. Sufi paradigması, etkisini dinin sadece kuramsal yerleşmesinde
değil, aynı zamanda toplumsal hayattaki
görünümlerinde de göstermiştir. Aslında
Balkanlarda şehirlerin kültür antropolojisi
tasavvuf antropolojisinin bir devamı ve
biçimsel yönüdür. Osmanlı toplumu aslında
bir insan-ı kamil anlayışının mekan dahilinde, yatay şekilde yer almasıdır. Sufî antropolojisinin tüm kuramsal tecrübesi, kemale ve
yüceliğe ulaşmış insan olan insan-ı kamil,
İSLAM BİRLİKLERİ’NE
SIKI TAKİP
evrensel ve ideal olan insan-ı külli ve mutlak
ve ruhani olan insan-ı mutlak terkipleri ve
ifadeleri etrafında toplanmıştır. Balkanlardaki
Osmanlı toplumu tüm bu karakteristikleri
içinde barındırmaktadır. Kur’an insanı, ilahi
hilkatin içerisinde kemalin ve güzelliğin
birinci derecedeki örneği olarak tarif etmekte,
o aynı zamanda kendisinde maneviyatı ve
maddiyatı barındırabilen, mikrokozmik ve
makrokozmik eşkalin yoğunluk kazandığı
obje, melekût ile şehadet âlemini birbirine
yaklaştıran bir varlıktır. Balkanlarda Osmanlı
toplumu, cami, tekke, hamam, kervansarayı
ile budur.
OSMANLI DEVLETİ’NİN
ÇEKİLİŞİNDEN SONRA
BALKANLAR
Balkanlarda asıl problemler 19. yüzyılın otuzlu yıllarından başlamış ve Birinci Dünya
Savaşı’ndan sonra zirve noktasına ulaşmıştır.
19. yüzyılın ilk yarısında başlayan isyanlar
peyderpey yeni milli devletlerin ortaya çıkmasıyla sonuçlanmış, bu yeni devletler ise
Osmanlı anlayışını ayakta tutan tüm müesseseleri ortadan kaldırmaya çalışmıştır.
Balkanlarda yeni kurulan devletlerin acımasızca saldırdıkları en önemli müessese, hiç
şüphe yok ki tekkelerdir. Birçok tekke yıkılmış, şeyhler öldürülmüş veya dervişleri ile
beraber yaşadıkları bölgelerden uzaklaştırarak Türkiye'ye göç ettirilmiştir. Boş kalan
maneviyat alanı ise devlet tarafından atanan
devlet imamları vasıtasıyla doldurulmaya
çalışılmıştır. Kısacası, dini temsil edenler ile
dindarlar arasında bir boşluk ve mesafe yaratılmıştır ki, bu mesafe maalesef birçok konuda günümüze kadar aşılamamıştır. 1919 yılından sonra (büyük ölçüde Arnavut ve
Boşnaklardan oluşan) Balkan Müslümanları
birkaç devlete parçalanmış ve bir araya
gelme imkanları yok edilmiştir. Kurulan yeni
devletler toplumu yönetmekte kullandıkları
insanlık dışı tavırlarla, hiçbir zaman toplumsal huzuru sağlayamamıştır. Devlet şiddeti ve
terörü İslam dinini ve Müslüman kültürünü
temsil eden bina ve müesseseleri hedef almış
ve bölgede yaşayan Müslümanlar bir kültür
bunalımı ve kargaşası içerisine girmişlerdir.
Eski Yugoslav krallığının kurulduğu bölgede,
Müslümanlar Bosna-Hersek, Kosova ve
Makedonya'da ve daha az sayıda Sırbistan ile
Karadağ'da kalmışlardır. Bu bölgelerden de
planlı ve programlı şekilde göçe zorlandıkları
için sayıları epey azalmıştır. Müslümanlara
karşı baskılar, Yugoslav krallığının yıkılışından ve İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan komünist Yugoslavya'da da devam etmiştir. Bu dönemde baskılar, Komünist Parti’nin
iş başına geldiği Arnavutluk’ta da başlamıştır.
Arnavutluk’ta 1967 yılında komünist yöne-
H
Hepimiz,
epimiz, biriniz için.
ede sizinl
e aynı dili konuşuyoruz.
konuşuyoruz.
Dört kıtada,
ülkede
sizinle
kıtada, 17 ülk
havalimanında, size en iyi hizmeti
Dünyada
Dünyada 70 havalimanında,
vermek için çalışıyoruz.
çalışıyoruz.
vermek
tavhavalimanlari.com.tr
Yugoslavya'da Arnavutluk'tan farklı olarak
mabetler kapatılmamış, fakat İslam Birlikleri
devletin sıkı takibi altında faaliyet gösterebilmiştir. Yetmişli ve seksenli yıllardan itibaren
Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya ve
Sancak bölgelerinden Kahire, Şam, Medine,
Beyrut ve Trablus İslam üniversitelerine
öğrenci olarak gidenler döndüklerinde, halkın alışık olmadığı şekilde ve Osmanlı döneminden tanıdıkları geleneksel anlayıştan farklı bir İslami anlayıştan bahsetmeye başlamışlardır. Fakat doksanlı yıllara kadar bu yeni
dini tarz pek etkili olamamış ve bu tarihten
itibaren esen demokrasi rüzgârları, aslında
toplumsal hayatın tüm alanlarına bir anarşik
durum dayatmış ve bu durumdan İslam birlikleri ve Müslüman dindar toplum da hissesini almıştır. Bu tarihlerden itibaren durum
küçük farklılıklarla Bosna-Hersek, Kosova,
Makedonya, Arnavutluk ve Sancak bölgelerinde benzerlik arz etmiştir. Dünyada gerçekleşen değişikliklerin de etkisi ile özellikle
Arap dünyasındaki bazı üniversitelerden
gelen mezunlar, halkın inandığı geleneksel
din anlayışının hurafelerle dolu olduğunu ve
selefi anlayışa dönülmesi gerektiğini söyleyerek, değişik dernekler vasıtasıyla yerleşmeye
ve yayılmaya başlamıştır. İşte bundan sonra
Bosna-Hersek'te, Kosova'da ve
Makedonya'daki savaşlar, Arnavutluk’taki
yönetim krizleri meydanın boşalmasına
sebep olmuş ve bu gibi sert ve kaba din anlayışlarının yayılmasını kolaylaştırmıştır. Tabii
ki durum Irak ve Suriye’deki savaşların başlamasıyla had safhaya ulaşmış ve dünyanın
her tarafında olduğu gibi bu sert tavırlar
İslam’ın imajına zarar vermiş, diğer taraftan
da islamofobik tepkiler ve tavırlar artmıştır.
Anadolu Ajansı’ndan alınmıtır…
DEVAM EDECEK...
SAYFA 03
Balkan Haberleri 3
7 Mart 2016
Pazartesi
MÜLTEC KRZ
UNICEF’in gündeminde
IDOMEN
BALKAN GÜNLÜÜ
B
irleşmiş Milletler Çocuklara
Yardım Fonu (UNICEF) binlerce sığınmacının
beklediği Yunanistan - Makedonya sı
nırındaki durumdan endişeli. UNICEF sözcüsü, "Bu
duruma Avrupa'da izin verilmemeli"
diye konuştu. www.yenibalkan.com
sitesine gore; BM Çocuklara Yardım
Fonu (UNICEF) Sözcüsü Rudi
Tarneden, Yunanistan Makedonya
sınırındaki İdomeni'de durumun
giderek kötüleştiğini söyledi. Alman
televizyon kanalı ZDF'nin haber
programına katılan Tarneden, koşulları özellikle çocuklar için zor olduğuna dikkat çekerek "Sadece kriz
bölgelerinden tanıdığımız bir duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye
konuştu.Sınırdaki kampların tamaman dolu olduğunu ifade eden
Tarneden, "Çok sayıda çocuk ve
kadın, bunlar arasında hamileler de
var, tamamen umutsuzluk içinde.
Hava yağmurlu ve soğuk, çok az
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
yiyecekleri var, ayrıca hastalık riski
de artıyor" diye konuştu. UNICEF
Sözcüsü, bu koşullar altında korku
ve umutsuzluğun büyüdüğünü
ifade etti.
ASGARİ STANDARTLAR
SAĞLANMALI
En azından asgari insani standartların bağlanması gerektiğini kaydeden
Tarneden, Avrupa'da sığınmacıların,
özellikle de çocukların geri gönderilmesi konusunda anlaşmazlık yaşandığına işaret etti. Tarneden, "Refah
içindeki bir kıtanın bunu başaramaması üzücü ve utanç verici bir
durum" diye sözlerini sürdürdü.
Sınır Tanımayan Doktorlar örgütüne
bağlı yardım çalışanları İdomeni'de
her gün 30 bin porsiyon yemek dağıtıyor. Ancak bunlardan sadece 6 bin
500'ü sıcak öğün olduğu, sığınmacılara genellikle sandviç verildiği belirtiliyor. İdomeni'deki kampta kalan
mültecilerin sayısı ise sadece 1600,
diğerleri küçük çadırlarda ya da açık
havada geceliyor.
S!rbistan ‘NATO’ya hay!r’ diyor
BELGRAD
BALKAN GÜNLÜÜ
S
ırbistan Başbakanı Aleksandar Vuciç
ülkesinde NATO'ya katılma konusunda
referandum yapılmayacağını açıkladı.
RTS televizyon kanalında konuşan Vuciç, “
Sırbistan NATO’ya girmeyecek, biz askeri açıdan tarafsız olmak istiyoruz. Biz hiçbir zaman
NATO'ya katılma arzusunu dile getirmedik”
dedi. www.dunyabulteni.net’e göre; Vuciç,
yakın zamanda meclis tarafından onaylanan
ve Devlet Başkanı tarafından imzalanan
Sırbistan ile NATO arasındaki anlaşmayı
onaylayan yasanın, 2006 yılında taraflar arasında imzalanan 'teknik anlaşma' konusunu
içerdiğini söyledi. Başbakan “Bu konuda
hükümete karşı histerik bir kampanya başlatıldı. Ancak ben buna direneceğim” dedi.
Vuciç, "Bizim politikamız AB üyesi olmak.
Biz Amerika'ya da Rusya'ya da saygı gösteriyoruz. Ancak biz öncelikle Sırbistan’ı seviyoruz. Ben Sırbistan’ın Avrupa yolculuğunu
feda etmeye hazır değilim. Bu ülkemiz ekonomisi için bir felaket olacaktır" diye konuştu.
Başbakan Sırbistan'da yapılacak olan meclis
seçimleri nedeniyle Rusya Başbakanı Dimitri
Medvedev'in ülkesine yapacağı ziyaret tarihinin henüz tespit edilmediğine dikkat çekti.
İZMİR MEKTUBU
Üst not: Her eyden önce Biz
yarat!lan! yaratandan ötürü
severiz.
ROMANLAR
ÇN ROMAN
YAZMAK
irileri için roman veya
senaryo yaz lacaksa 5 eyi
rifatsait@balkangunlugu.com
merak ederim. 1-Nedeni, 2Konusu, 3-Kimin yazd ,4-Ne
24.Dönem İzmir milletvekili
kadar okundu u, 5-Finali…
Balkan
Stratejik Araştırmalar
Rifat SAT
Türkiye’de roman veya
Merkezi (BASAM) Başkanı
senaryo yaz lacak o kadar grup
var ki. Birileri için yaz ld , birileri
koyanlara dikkat ediniz.
için yaz l yor, birileri için gerekti inde ve
Çok ükürler olsun ki; devletimiz bunlazaman geldi inde yaz lacak. Kimler mi?
r n fark nda. lk kez Say n
Kürtler, Romanlar, Aleviler, Yahudiler,
Cumhurba kan m z n masaya ç kard
Ermeniler, Arnavutlar, Bo naklar,
Roman aç l m bugün Say n
Yezidiler, Süryaniler, Araplar….Hepside
Ba bakan m z n ve hükümetin en önemli
Türkiye’nin asli unsuru. Türkiye’nin zenkonular aras nda yer al yor.
gin kültürünün birer parças .
Ba bakan m z zmirli Romanlardan bir
karde imizi kendisine dan man olarak
TÜRK,YE’N,N ZENG,N
atad . Say n Cumhurba kan m z n da bir
KÜLTÜRÜNÜ
Roman dan man atamas olabilir.
HEDEF ALIYORLAR
Romanlar n, istihdam, sa l k, bar nma,
e itim, ay r mc l k ve erken ya ta evlenHalen Kürt karde lerimiz için yaz lan
me ile ceza alan Roman babalar ile ilgili
Roman okuyoruz. Bu roman , kim ve
sorunlar na çözüm için hükümetin ciddi
neden yazm biliyoruz. Amaç, bizi birbiçal malar var. AK Parti Genel merkezde
rimizden ay rmaksa, bunu kim ister
Genel Ba kan yard mc s ve Sivil
diye sordu umuzda, yazar da ç k yor
Toplum Halkla ili kiler Ba kan Doç. Dr.
apaç k. Siz e er jeopolitik ve jeostratejik
Sn. Selçuk Özda bu konuda görevli ve
aç dan önemliyseniz, (jeo) genetiklerinizçok önemli çal malara imza at yor.
le birileri oynayacakt r. Evet, Türkiye
Dünya Romanlar Günü olarak bilinen 8
zengin bir kültüre sahip. Ama ayn zenNisan’da stanbul’da harika bir kutlama
ginlik, dü manlar n z için size kar kullaolacak. Müjdeler gelebilir. K sacas
nabilece i birer risktir. Bu riskin enerji
Hükümet Roman karde lerimizi önemsiihtiyac ise fitnedir. Kürt, Arnavut, Alevi,
yor ve bu konuda projeler üretiyor.
Sünni, Roman fark etmez. Fitneyi att n
m ate in alevi bütün Türkiye’yi sarar. Ne
ROMANLARLA ,LG,L,
oldu ki, Osmanl ’da milleti sad ka (Sad k
8,8 M,LYON EURO’LUK
millet) olarak bilinen Ermeniler, sonra ne
PROJE
duruma geldiler. Çanakkale Sava ’nda
bu güzel vatan için ehit olup yan yana
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanl m z n
yatan Türk ve Kürt ehitlerin baz torunöncülü ünde güzel eyler yap l yor.
lar nas l dü man gibi oldular? Osmanl da
Bunlardan biri 8,8 milyon Euro’luk
temel bireylerden olan ve hatta yeniçeriönemli bir Roman projesi. Türkiye’nin 12
lerinin ço unlu unu olu turan Bekta iler
vilayetinde uygulanacak olan bu proje iki
veya Anadolu’nun Bir Sultan Abdallar ,
y l sürecek. Proje’nin uygulanaca vilaA k Veyselleri, Ne et Erta lar ,
yetlerinde var olan Sosyal Hizmet merYunuslar , Mevlanalar , Alevileri… Bu
kezlerinde Romanlar için yer ayr lacak.
ülkenin renkleri, renk körü olan birilerinBu merkezlerde aralar nda en az bir
ce sadece siyah veya beyaz görülmek
Roman’ n da görevli olaca , Milli
istenince ac kl dram romanlar yaz lm E itim Bakanl ndan iki, Aile ve Sosyal
yor, yazd r l yor.
politikalar bakanl ndan bir, d ar dan bir
Romanlar için roman yazmak, orijinal bir
fikir. Bu ne eli ve tatl insanlar için güzel
birim yöneticisi ve arabulucu olarak bir
romanlar yaz labilir. Ancak ülkesine ba l
ki inin de olaca toplam 5 ki iden olubu insanlar fitne ile kar t rmaya çal an
an ekip Roman karde lerimize hizmet
baz yazarlar var gibi.
verecek. zmir, Bal kesir, stanbul,
Birileri Türkiye’deki Roman STK’lar n
Edirne, Tekirda , Hatay, Antalya ve
etkilemeye çal yor. Geçenlerde
Mersin gibi illerimizde birimler olu turuRomanya’da Türkiye’deki baz Roman
lacak. Bu çal malarla ilgili eski Çe me
STK temsilcilerine bir e itim verilmi .
kaymakam Say n nci Sezer Han m Aile
Kendilerini Roman aktivisti olarak tan ve Sosyal politikalar bakanl Aile
tan yurtd destekli ilginç isimler
Toplumu Hizmetleri Genel müdürlü üne
Türkiye’de kol geziyor. Çok dikkatli
getirildi. zmir’de Bayrakl , Karaba lar
olmak laz m. Google efendiye sordu uve Konak (Yeni ehir) olmak üzere 3
nuzda bunlar size aç klayacakt r. Yada
Sosyal Hizmet merkezinde toplam 15
bu yaz y okuduklar nda ilk tepkiyi
ki i hizmet verecek. Hay rl olsun.
B
SAYFA 04
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
4 Kosova Haberleri
sonra devam eder. Yol dikenli
ama eninde sonunda ba araca z”
ifadelerin geçerlili inden zerre
üphe duymad m z kom ular n
tek engelleri Türk ordusunun
burada olmas . Amerikan D i leri
Bakan Colin Powell’in, ülkesine
dönmeden önce Rumlara, “burada
i gal ve istila yoktur, tarihinize
bak n” diyerek Makarios’un Güvenlik
Konseyi’nde yapt aç klamay hat rlatmas n da hat rlamak istememeleri o
cihetten…
Karao lano lu ehitli i’ne gittik.
lginçtir oradaki müzeyi hiç görmemiiz. Müzenin aç k alandaki k sm nda
30’u a k n sava arac sergileniyor.
Tanklar, z rhl kamyonlar, ad n bilmedi im ancak o dönemde nas l böyle
bir teknoloji olabilece ine a akald m araçlar… Rumlar n sava araçlar n n çok az bir k sm bu. Nisan 1973’te
yap lan say mda 631,778 olarak aç klanan nüfusa göre hayli fazla olan bu
araçlar n nas l, niye, kimler taraf ndan
getirildi ini fazla dü ünmeye gerek
olmad n , adada Akridas Plan n
hayata geçirmek için tüm hesaplar n
yap ld n , ko ullar n olu tu unu,
Türklerin kendi yapt klar ilkel veya
kaçak yolla soktuklar silahlarla savunmaktan ba ka anslar olmad n
hat rlatal m. Rumlar n onlarca silah ve
sava arac na ra men Türklerde sadece ve sadece 4-5 Land Rover olu u,
bugün “K br sl y m, K br s benim
vatan m” eklindeki konu malar
yapanlar n, K br sl l n sürdürmeyi
Türk askerine ba l oldu unun en
önemli ni anesi. Kendilerini “bar ”
yanl s , Türkiye’yi i galci olarak gösterme gafleti içinde olanlara sormak
laz m, Rumlar bu tanklarla
Kordonboyu’nda m gezeceklerdi?
Özetle; S rf ngilizlerden kurtulmak
için1960’da, “Türklere imdilik hak
verelim sussunlar, sonra onlardan kurtulmak kolay” dü üncesiyle ortak
Cumhuriyete tamam diyen, üç sene
zar zor sabredip 1963’te Türklere sald rmaya ba layan Rumlar söylüyor
“garantilerin modas geçmi tir” diye…
“BM korur” diyenlere K br s’ta, 19631974 aras nda ya anan katliamlar n
BM’nin gözünün önünde vuku bulduunu, Bosna’da BM’nin S rplara “sen
bekle ben senin yan na gönderece im”
diyerek, Bo naklar n katline yard mc
olduklar n , bir kez daha tekrar edelim
ve Bar Harekat olmasayd ne olurdu
sorusunun yan t n n ölüm çukurlar nda
oldu unu vurgulayal m. Haf zay
be er nisyanla malul derler ama o
kadar da de il!
RUMLAR
BU TANKLARLA
KORDONBOYU’NU MU
GEZECEKT?
ata.atun@atun.com
Prof.Dr. Ata ATUN
umlar n milli davada yekvücut
olu lar n k skanmamak elde
de il zira ayr siyasi görü lere
sahip olsalar da, K br s konusunda
a zlar bir. Siyasi partilerin hepsi
“güncelli ini yitirmi garantiler kurumunun” sona ermesi konusunda hemfikir! Fileleftheros gazetesine göre
Rum Meclis Ba kan Yannakis
Omiru, “modas geçmi 1960 garantilerinin kald r lmas n n, K br s sorununda çözüm olmas için olmazsa
olmaz artlardan biri oldu unu”
demi . D S Ba kan Averof Neofitu
ise “birle ik bir Avrupa ülkesinin,
yabanc garantörler ve yabanc ordular kald rmayaca n ” savunurken,
AKEL Genel Sekreteri Andros
Kiprianu da, AB üyesi bir ülkenin topraklar nda garantilere ve yabanc
askerlere ihtiyac olmad n belirtmi .
EVRO.KO partisi ise Makarios’un 19
Temmuz 1974 tarihinde BM.
Güvenlik Konseyi’ne feryat figan
giderek, “darbe yap ld , tehlikedeyiz,
bizi kurtar n” dedi ini unutmu olsa
gerek, “Türkiye’nin hiçbir zaman
K br s’ta bar n ve güvenli in garantörü de il, intizams zl k, kan ve ölümün garantörü oldu unu” iddia etmi .
Ve hatta EVRO.KO, Türkiye’nin
1974 Bar Harekat yla bu hakk n
kaybetti ini de ileri sürmü !
R
AKILLARA ZARAR
Rumlar n tarihi istedikleri gibi e ip
büktüklerini, kendi yapt klar katliamlar Türkler yapt diye gösterdiklerini
biliyoruz ancak Yunanistan darbesini
yok say p, Bar Harekat ’n i gal olarak göstermeleri ak llara zarar. Oysa
19 Temmuz’da (1974) ne demi ti
Makarios: “Ülkem Yunanistan’ n
i gali alt ndad r, K br s’ta Rumlar n da
Türklerin canlar tehlikededir, yard m
isteriz…” Nitekim, Türkiye’nin
müdahalesi Rusya’n n i ine gelmedi i
halde, öldürülecek 10 bin ki inin ad n n yazd listeyi görünce susmu tu.
(Kaynak Rüstem Tatar.) u bir gerçek
ki; Akridas Plan ’ndaki “K br s bir
Yunan adas d r. Yunanistan’a aittir,
kopar lm t r, biz ba layaca z. Bu
Enosis gemisi yürürken bazen durur,
7 Mart 2016
Pazartesi
Thaçi Kosova’ya
farkllk vaat etti
Yeni seçilen Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi Kosova’da
farklı bir devlet başkanı olacağını vaat ediyor
PRTNE - BALKAN GÜNLÜÜ
C
umhurbaşkanı görevine seçilmesi nedeniyle ‘Top
Channel’e verdiği demecinde Hashim Thaçi,
Kosova siyasi liderlerinin siyasi gerginliği çözebilecekleri inancını dile getirdi. Thaçi konuyla ilgili şöyle
konuştu:
“Kosova siyasi liderlerine güveniyorum ve siyasi iradenin egemen olacağına inanıyorum. İleriye gitmek için
ortak kabul edilir çözümün bulunması yönünde olumlu
enerji hakim olacak.” Özel Mahkeme’nin kurulmasıyla
ilgili beklentilerle ilgili bir soru üzerine Thaçi, Kosova olarak tüm gerekli süreçlerin tamamlandığını ve uluslararası
camiaya karşı tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini
belirtti. www.kosovahaber.net’e göre; Cumhurbaşkanı
olarak silahlı kuvvetlerin Baş Komutanı da olduğunu da
belirten Thaçi, Kosova Güvenlik Gücü’nün Kosova
Silahlı Kuvvetleri’ne en kısa zamanda dönüşmesi, barış
ortaklığının başlaması ve beş yıllık cumhurbaşkanı görevi
süresince Kosova’nın NATO-ya entegre olma çabasında
bulunacağını ifade etti. Cumhurbaşkanı görevine seçilmesiyle, farklı bir cumhurbaşkanı olacağını söyleyen
Hashim Thaçi, bu göreve başlayacağı günün kendisi ve
Kosova için de özel bir gün olacağını söyledi.
Türk doktorlar Kosova’da 122 ameliyat yapt
PRTNE - BALKAN GÜNLÜÜ
S
ağlık Bakan Yardımcısı Dr. Kadir
Hüseyin ve Kosova Üniversite Klinikler
Hastane Hizmetleri (SHSKUK) Müdürü
Dr. Curr Gjocaj’ın eşlik ettiği QKUK’
Jinekoloji Kliniği ziyareti kapsamında
Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Kıvılcım
Kılıç özellikle Kosova Üniversite Klinikler
Merkezi olmak üzere Kosova sağlığına
Türkiye’nin desteğinin devamını ifade etti.
www.kosovahaber.net’e göre: Bu klinikteki
çalışmalardan SHSKUK yönetimi tarafından
yakından bilgilendirilen Büyükelçi Kılıç’a
ayrıca Türk doktorlarla yapılan ortak çalış-
malardan bilgi verildi. Kosova ile Türkiye’nin
birçok alanda işbirliğini sürdürdüğünü söyleyen Kılıç, yakın bir gelecekte QKUK doktor
personelinin uzmanlaştırılması ve doktorlar
ile hastalar için daha iyi şartların temin edilmesi için angaje olduğunu açıkladı. Kılıç, “
Kosova doktorlarına tecrübelerini aktarıp
Kosova’da yapılan ortak çalışmalardan ve
yakın ilgi ile sıcak karşılamadan Türk doktorlar memnuniyetlerini ifade ettiler” diye
belirtti. Türk doktorları ile yapılan ortak çalışmalarda 28 bileşik ameliyatın gerçekleştiğini
bildiren Jinekoloji Kliniği Müdürü Dr.
Myrvete Paçarada, Türk doktorların yardımının çok faydalı olduğunu değerlendirdi.
Kosova Türk Gücü'ne
Altnova’dan misafir
PRZREN
BALKAN GÜNLÜÜ
Y
alova Altınova Belediye Başkanı
Dr. Metin Oral Kosova Prizen'de
bulunan Kosova Türk Temsil
Heyet Başkanlığı'na misafir oldu.
Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin
Oral beraberinde, Altınova Belediye
Meclis üyeleri Fevzi Arıcı, Birol
Bayram, Mustafa Sarıgül, eski belediye
meclis üyesi Halil Çorbacı ve Altınova
Belediyesi Sosyal İşler Sorumlusu
Hakan Beykoz ile birlikte Kosova
Prizen'deki Türk Temsil Heyet
Başkanlığı Türk Taburunu ziyaret etti.
www.haberler.com’a göre, ziyarette
Kosova Türk Temsil Heyet Başkanı
Kurmay Albay Saim Bağcı, diğer
komutanlar ve askerlerle bir araya
gelen Başkan Oral ve beraberindekiler,
oldukça duygulu anlar yaşadı.
Ziyaretten memnuniyetini dile getiren
Kurmay Albay Saim Bağcı, Başkan Oral
ve Altınova Heyetine büyük yakınlık
gösterdi. Misafirlerine birlik içerisinde
bulunan fotoğraf sergisini gezdiren
Kurmay Albay Bağcı, Kosova'da gerçekleştirilen çalışmalar hakkında
Altınova heyetine bilgi verdi. Ziyarette
Başkan Oral, Kurmay Albay Bağcı'ya
kahve fincanı takımı hediye ederken,
Kurmay Albay Bağcı Başkan Oral'a birliğin plaketini verdi.
Kosova Radyosu Türkçe
programlarına yeni kadro
PRTNE
BALKAN GÜNLÜÜ
K
osova Radyosu’nda Türkçe
Programlar 1999 yılının
Temmuz ayının sonlarında
başladı. Türkçe Programları 2013
yılına kadar 7 kişilik kadroyla
yayın hayatını sürdürdü. Ancak
bundan sonar adeta yaprak dökümü yaşandı ve Türkçe programlarında çalışanların sayısı 2015 ikiye
düştü. Yapılan başvurular ve uzun
uğraşların ardından en nihayet açılan iş ilanı ile Kosova Radyosu
Türkçe Programları’na iki gazeteci
alındı. www.kosovaport.com’un
verdiği bilgilere göre, süreçle ilgili
konuşan Kosova Radyosu Türkçe
Programlar Sorumlusu Güner
Şaban, yeni çalışanlarla birlikte
programlara yeni bir renk geleceğine inandığını dile getirdi.
“Kendilerinden yeni fikirler bekliyoruz” diyen Şaban, ileride yayın
süresiyle birlikte, kadronun da
genişlemesini beklediklerini kaydetti. Çalışanlardan biri olan Arzu
Ustaibo, var olan iki saatlik yayın
diliminde yeni programlarla kaliteyi arttırmaya, kültür sanat programlarına, siyaset ve günlük olayla-
ra daha çok yer vermeye çalışacaklarını belirtti. Bir diğer çalışan
Berkant Curi ise, “bugüne kadar
genelde kamera arkasındaydım,
ama bugünden sonra insanlara
sesimle ulaşmaya çalışacağım.
Diğer yandan radyo belgeseli üzerine yeni bir program yapmaya çalışacağım” dedi.
SAYFA 05
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
5 Balkan Haberleri
SEVEREK
MUTLULUU
YAKALAYIN
Mehmet KIZILKAYA
everek, bütün mutluluklara eriebilirsiniz. Sevmek,
insanolunun doas'nda var olan bir güzelliktir.
Güzel olup, en doal haliyle öne ç'kan eylerden
biridir sevmek. Hayat, sevdikçe güzelleir. Sevdikçe
daha da çok yaamay' severiz. Sevdikçe yaam'n güzelliklerini görür daha da zevk al'r'z yapt'klar'm'zdan.
Sevgi, her daim mutluluu, ak', güzellii, huzuru ve
iyilii getirir kiiye. Sevgi, hayatlar'n'za her zaman güzel
anlamlar katmakla beraber bütün boluklar'n'z' doldurur. nsanolu, sevgisini ne kadar d'a vurursa bir o
kadar da onu seven çok olur. Ne kadar çok insan onu
severse onun için de bakalar'n' sevmek bir o kadar da
kolayla'r. Böylelikle sevginin gücü ucu buca' görünmeyen okyanus gibi, gökyüzünün eriilmez olan sonsuzluu gibi daha da kat kat artar. Unutulmamal'd'r ki; insanolu hayat'n'n bütün kar'tlar'n' çözen ve insanlara en
büyük mutluluu veren ve de tatt'ran his, sevgiden
baka hiçbir ey deildir. nsanolu sevildiini hissetmek tüm dünyan'n en güzel his ve duygular'ndan biri
olduu kukusuzudur. Sevildiini hisseden insan bulunduu her noktada mutluluk ve güven verir. Böylelikle
bütün güzel pozitif düünceler o insanlarla olur ve hayat'n'n her alan'ndan, hayat'n'n her noktas'ndan her daim
zevk alarak yaam'n' sürdürmü olur.
S
7 Mart 2016
Pazartesi
Türkiye Roman Çaltay
TEKRDA'DA YAPILDI
AK Parti Sivil Toplum ve Halkla ili$kiler Ba$kan yard'mc's' Rifat Sait: "
Baz' d'$ güçler Türkiye'deki Kürt ve Roman karde$lerimize fitne
sokarak bizlerden koparmaya çal'$'yorlar ama ba$aramayacaklar"dedi
HER DAM BALI OLMAYA ÇALIIN
Eer ki sizler zor durumdaysan'z, s'k'nt'lar'n'z varsa,
can'n'z s'kk'nsa, moraliniz bozuksa, içinizde herhangi
bir korku varsa kendi kendinize öyle demeniz de fayda
vard'r; “Yaad''m bu hayat süresince kar'ma ve
önüme ç'kan bütün her eyi daima seveceim.” Bu
güzel söze bal'l''n'z olsun, her daim bal' olmaya
çal''n. lerleyen zamanlarda sizler de göreceksiniz ki
her ey güzel bir ekilde yola girdiini. Sürekli olarak
karma'k olarak gördüünüz her eyin ne kadar da basitletiini görebileceksiniz. Sizin düündüünüz, hissettiiniz ve de korktuunuz o negatif düünceler sevginin o
güçlü olan kollar'nda tamamen boulup gidecek. nsan'n
mutlu olabilmesi için öncelikle her ey sevgiyle bakmal'd'r. Var olan bütün canl'lar' sevmek ve muazzam
güzelliklerle donat'lm' olan sevginizin alar'n' her yöne
örerek yaymal's'n'z. A'n içerisine giren kim ya da kimler olursa olsun onlar' her daim muazzam güzelliklerle
donat'lm' olan sevginizin içerisinde misafir etmelisiniz.
Ayr'mlara gitmeden her daim sevmelisiniz. Seni 'slatan
yamuru, senin yüreine dokunan sevgiliyi, doa için
öten kuu, dinlenilen ark'y', senden sadaka isteyen bir
çocuu, görmek isteyip de istemediiniz komular'n'z',
beraber çal'mak isteyip de istemediiniz insanlar', izlediiniz her eyi, konumak isteyip de konumad''n'z
tüm her eyi yahut herkesi her daim sevin. Sevmeye
çal''n, sevmek için mücadele edin. Sizler de göreceksiniz ki severek her eyin üstesinden gelindiini, severek
baard''n' ve de mutlu olduunu. O zaman her daim
sevin, sevdirin, sevilin.
TEKRDA
BALKAN GÜNLÜÜ
T
ürkiye Roman Platformu Başkanlığı ve
Trakya Roman Dernekleri
Federasyonu tarafından düzenlenen,
Roman vatandaşların sorunları ve çözüm
önerileri çalıştayı Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde gerçekleştirildi. Toplantıya, AK Parti
Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan
Yardımcısı ve 24.Dönem İzmir Milletvekili
Rifat Sait, AK Parti Tekirdağ Milletvekili ve
AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler
Başkan Yardımcısı Ayşe Doğan, Başbakanlık
Roman Müşaviri Metin Özçeri, Türkiye
Roman Platformu ve Trakya Roman
Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı
Fahrettin Savcı ve çok sayıda Roman
Federasyon ve STK temsilcisi katıldılar.
Türkiye'deki Roman federasyonları ve
STK'larının yoğun ilgi gösterdiği toplantıda
Romanların sorunları ve çözüm önerileri tar-
Komu snra asker gönderiyor
SOFYA - BALKAN GÜNLÜ⁄Ü
B
ulgaristan Meclisi Türkiye sınırına asker gönderilebilmesi için
Silahlı Kuvvetler ve Savunma
Kanunu’nda değişikliğe onay verdi.
Kabul edilen tasarıyla Türkiye sınırına
askeri personelin görevlendirilmesine
izin veriliyor. Ayrıca Bulgaristan'ın
Türkiye ile olan 269 kilometrelik kara
sınırında yasa dışı geçişlerin engellen-
mesi ile görevli sınır polis güçlerine
ordudan personel ve teçhizat desteği
verilebilecek. Bulgaristan hükümeti
daha yasadışı geçişlerin engellenmesi
için Türkiye sınırına bin asker gönderileceğini açıklamıştı. www.haber7.com’a
göre; Ana muhalefetteki Bulgaristan
Sosyalist Partisi (BSP) milletvekili ve
eski Savunma Bakanı Angel Naydenov,
tasarı görüşülürken yaptığı konuşmada, “İçişleri Bakanlığının huzurunun
Altın afak milletvekilleri
toplantıdan kovuldu
STRASBURG
BALKAN GÜNLÜ⁄Ü
Y
unanistan Altın Şafak
Hareketi Avrupa
Parlamentosu (AP) üyesi iki
milletvekili beraberlerinde Neo
Nazi görünümlü kişiler ile birlikte
“Yunanistan’daki Türk azınlığının
hakları” konulu toplantıyı önlemeye çalıştı. www.yenibalkan.com
sitesinin haberine göre; Politico ve
Euractiv haber sitelerinin yayınladığı video görüntülerinde Altın Şafak
milletvekili Lambros Fountoulis’in
AP’de düzenlenen toplantıyı kınadığı, Yunanistan’da Türk azınlık
olmadığını söylediği görülüyor.
Basına kapalı gerçekleştirilen özel
toplantıya başkanlık eden
Romanya’daki Macar Azınlık
Partisi'nden Avrupa Parlamentosu
milletvekili Csaba Sógor ise milletvekiline sert tepki gösteriyor. Bunun
üzerine Altın Şafak milletvekili
Fountoulis, "Yunanistan'da Türk
azınlık olduğunu söylemeye hakkınız yok. Yunanistan'da Türk azınlık
yok. Yunanistan birdir ve bağımsızdır" dedi. Fountoulis, Sogor'u
Türkiye'den ve Makedonya'dan
para almakla suçluyor. Altın Şafak
Hareketi milletvekillerinin öncülük
ettiği Neo Nazi grup, Sogor’un şiddetli itirazlar üzerine toplantıyı terk
etmek zorunda kalıyor. Avrupa
Parlamentosu’nda toplam üç milletvekili bulunan Altın Şafak
Hareketi’nin eyleminden sonra parlamento üyelerinden ırkçı partiye
karşı önlemler alınması talepleri
yükseldi.
Bulgaristan’da Osmanl’nn
camileri kaderine terk edildi
SOFYA - BALKAN GÜNLÜ⁄Ü
B
ulgaristan Osmanlı mimarisinin seçkin örnekleri olan
camiilere ev sahipliği yapıyor.
Köstendil, Razgrad ve Şumnu; yüzyıllık mirası muhafaza eden kentlerin başında geliyor. Birçoğu; yok
olma tehlikesiyle karşı karşıya olan
ve kültür anıtı da sayılan camiler,
Türkiye ile yapılan anlaşmalara rağmen, kaderlerine terk edilmiş
durumda. 15. asırdan kalan Fatih
Sultan Mehmet Camii, kültürel önemine rağmen kaderine terk edilmiş
durumda. www.dunyabulteni.net’e
göre; Milli kültür anıtı statüsüne
sahip caminin restorasyonuna dahi
izin verilmiyor. AB fon kaynaklarıyla tarihi eserler onarılıp korunurken,
şehrin tam merkezindeki Fatih
Sultan Mehmet Cami yıkılıyor.
Bulgaristan ile Türkiye arasında
mabedlerin tamiratı için var olan
anlaşma kapsamına alınsa da, camilerin tadilatı ile alakalı herhangi bir
tışıldı.Roman çalıştayı öncesi Malkara
Roman Eğitim Derneği’nin açılışı
yapıldı.Açılışa çalıştay protokolünün dışında
Malkara Kaymakamı Osman Altın ve
Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul da
katıldılar.
AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler
Başkan Yardımcısı ve 24. Dönem İzmir
Milletvekili Rifat Sait, “Roman açılımı ilk kez
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip
Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde 14 Mart
2010 tarihinde başlamış ve Başbakanımız
Sayın Ahmet Davutoğlu ile bu önemli çalışma başarıyla sürdürülmektedir” dedi.
Hükümetin Romanlarla ilgili çok önemli
çalışmalara imza attığını belirten Sait,
Tekirdağ'da yaptığımız toplantıda
Romanların sorunları gündeme getirildi.
Yapılan çalışmalarda Romanların Sağlık,
Eğitim, çok genç yaşta evlilik, barınma ve
kentsel dönüşüm, istihdam ve Ayırımcılıkla
mücadele gibi sorunlarını ele aldık. Genel
Başkan yardımcımız Sayın Selçuk Özdağ
Roman çalışmalarında oldukça duyarlı bir
büyüğümüz. Keza zaten Sağ olsunlar Sayın
adım atılmıyor. Yıllarca define avcılarının kazılarına maruz kalan caminin içi harabeye dönmüş durumda.
Çökme tehlikesi yaşayan camide,
sökülebilecek her şey alınmış. Ön
cephesi teneke ile örtülü caminin ne
kapı, ne de penceresi yerinde. Fatih
Sultan Camii, diğer Osmanlı mirası
eserler gibi saadetli günlerinden çok
uzakta. Kanuni Sultan Süleyman
devrinin sadrazamı Pargalı Damat
İbrahim Paşa tarafından yaptırılan
Maktul İbrahim Paşa Camii,
Osmanlı’nın miras bıraktığı güzide
yapılardan biri. 1616 yılına tarihlenen cami Bulgaristan'ın milli kültür
anıtı statüsünde. Ancak bu cami de
diğer Osmanlı eserleriyle benzer
kadere sahip. UNESCO Kültürel
Miras Kataloğu’nda kayıtlı olan
cami, 30 yıldan beri tamir görmemesi nedeniyle bakımsız bir halde.
Kültür Bakanlığı nezdindeki bölge
tarih müzesine bağlı olan cami, onarıma muhtaç bir halde. Kapısına
demir kilit vurulan camii, vakıfların
iade davası sonuç vermediği için
Müslümanlara iade edilmiyor.
yerinde olması için ve Türkiye ile ortak
sınırımızda olup bitenleri göz önünde
bulundurarak ek önlemlerin alınması
şart” dedi. Sınır muhafazasının ‘stratejik bir görev olduğunu’ belirten
Naydenov, ordunun bu amaçla görev
almasının gayet doğal olduğunu ifade
etti. İçişleri Bakanlığı'nın yürüttüğü
çalışmalarda, sınırdaki mevcut 33 kilometrelik tel örgüye 130 kilometrelik
ilave yapılması öngörülüyor.
Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız
da bu konuda büyük destekler veriyorlar,
dedi. Başbakanın bir Roman kardeşimizi
kendisine danışman olarak atadığını hatırlatan Sait, “Nisan ayında İstanbul'da Sayın
Başbakanımızın onurlandıracağı bir Roman
toplantısı düzenlenebilir. Keza Eylül ayında
İzmir'de geniş katılımlı bir Roman çalıştayı
planlanıyor. Gerek AK Parti gerekse hükümetimiz Romanlarla ilgili bu güzel çalışmalara imza atarken, birileri de boş durmuyor.
Bazı dış güçler Türkiye'deki Kürt ve Roman
kardeşlerimize fitne sokarak bizlerden
koparmaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar. Biz Roman kardeşlerimizi seviyoruz ve
onların yanındayız” dedi. Sait, 8 Nisan
1971'de Romanların sorunlarını tartışmak
üzere Londra'da ilk uluslararası Roman kongresinin yapıldığını ve bu yüzden 8 Nisan'ın
Dünya Romanlar Günü olduğunu, ancak
aynı zamanda geçen yıl 14 Mart'ta
Çanakkale'de Sayın Cumhurbaşkanımızın
da katıldığı Roman toplantısının sonunda 14
Mart'ın da Roman Günü ilan edildiğini
hatırlattı. SAYFA 06
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
6 Ara
trma
7 Mart 2016
Pazartesi
İzmir'de Türk-Yunan zirvesi
İzmir, Türk-Yunan zirvesine ev sahipliği yapacak. İzmir'in ev sahipliği yapması oldukça manidar. Zira İzmir'in
kıyılarından karşıya baktığınızda Yunanistan'daki adaların ışıklarını görebilirsiniz. Üstelik İzmir bugün
Yunanistan'ın toprakları olan Selanik'ten, Gümülcine'den, İskeçe'den, Drama'dan, Rodos, İstanköy, Girit
ve Yanya'dan çok göç almıştır. İzmir'de çok sayıda Rum'da yaşar. Karşıya yani Yunanistan'a gittiğinizde
çok sayıda İzmirli bulabilirsiniz. Balkan göçmenlerinde Suyun karşı tarafı denilen yer Yunanistan'dır
DEİK’İN
DÜZENLEDİĞİ TÜRKYUNAN İŞ FORUMU
T
ürkiye ve Yunanistan
iki komşu ülke. Üstelik
iki NATO müttefiki.
Türk ve Yunan Başbakanları
Ahmet Davutoğlu ve Aleksis
Tsipras İzmir'de bir araya
gelecekler. Hatırlayacak olursanız İki lider kısa bir süre
önce 18 Kasım'da Ankara'da
görüşmüşlerdi. TürkiyeYunanistan arasında pek
çok konuşulacak şey var. Bu
yüzden ne kadar çok bir
araya gelip konuşulsa o denli
yararlı olur. Hele ki İzmir, bu
toplantılar için harika bir yerdir.
HÜKÜMETİN İZMİR’E
VERDİĞİ ÖNEM
Devletin İzmir'e verdiği
önem açıkça görülüyor.
İzmir'in üst üste iki defa
EXPO' YA aday gösterilmesi
ve Üniversite oyunları İzmir
için güzel jestlerdi. Dahası
Başbakanlık Yurtdışı
Türkler Başkanlığının Ankara
dışındaki ilk ofisinin İzmir'de
açılması, Dış
işleri Bakanlığı ve Avrupa
Birliği Bakanlıklarımızın
İzmir'de ofis açmaları ve son
olarak geçen yıl mayıs ayında Başbakanlık Ofisi’nin
İzmir'de hizmete girmesi fevkalade önemlidir. Başbakan
Davutoğlu, İzmir'deki
Başbakanlık Ofisi’nin aktif
olarak kullanılacağını ve
İzmir' sık sık geleceklerini
söylemişti. Hatta Bakanlar
Kurulu toplantılarından bir
kaçının ve bazı
uluslararası toplantıların
İzmir'de yapılabileceği konuşulmuştu. Nitekim ilk olarak
8 Ekim'de Balkan ülkelerinden gelen bakan ve milletvekilleri ile burada Balkan zirvesi gerçekleştirildi. Bu
önemli toplantıya biz de
katılmıştık. Şimdide TürkiyeYunanistan Başbakanlarının
bir araya geleceği zirve
İzmir'deki Başbakanlık ofisinde yapılacak.Hayırlısı
olsun.
İZMİR-ATİNA
UÇAK SEFERLERİ
BAŞLIYOR Yunanistan Başbakanı Aleksis
Tsipras, 8 Mart sabahı THY
ve bir Yunan havayolu şirketinin ortak uçuşu ile
Atina’dan İzmir'e geliyor.
Böylece İzmir-Atina direk
uçak seferleri de başlamış
oluyor. Yunanistan ile yeni
destinasyonların açılması
yararlı olacaktır. Özellikle
Davutoğlu ve Tsipras, Swiss
Otel’de Dış Ekonomik İşler
Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türk-Yunan İş
Forumu’na ve Türk-Yunan
yüksek düzeyli işbirliği konseyine başkanlık edecekler.
Ardından iki lider İzmir'deki
Başbakanlık ofisinde bir
araya gelecekler. İki lider
Kordon'da birlikte halkı
selamlayacak. Akşam
Hilton'da İzmir Ticaret odasının düzenlediği ve iş dünyasının katılacağı yemekte bir
araya gelinecek. Program
özetle böyle. İzmir'deki TürkYunan zirvesinde neler konuşulacak? Yazımızın esas
önemli konusu da burası.
Konuşulacak en önemli
mesele Suriye ve mülteciler
konusu. Tsipras geçenlerde
Alman Bild gazetesine verdiği röportajda, 2,5 milyon
sığınmacının bulunduğu
Türkiye büyük bir yük taşıyor, Türkiye ile birlikte çalışırsak bu sorunu kontrol altına alırız, demişti. Gerçi biz
kontrol altına almak değil
çözmek istiyoruz ama Yunan
başbakanının bizimle pek çok
konuda ortak düşünceleri var
diye düşünüyorum. MÜLTECİLER
SORUNU
Bunlara paralel olarak
Türkiye'nin AB ile imzaladığı
geri kabul anlaşması.
Türkiye'de sayıları 3 milyona
dayanan Suriyeli mülteciler.
Bu mültecilerin Yunanistan
üzerinden Avrupa'ya geçme
istekleri. Ege denizinde yaşanan dramlar. Bu arada başta
Makedonya
olmak üzere
mültecilere
sınırlarını
kapatan ülkeler topu taç'a
atarak
Türkiye ve
Rifat SAİT
Yunanistan'a
zorluk çıkartıyorlar. Mültecilerin doğurduğu ekonomik yükler de
var. AB, bu konuda
Türkiye'ye 3 Milyar Avro
vereceğini taahhüt etse de şu
ana kadar sadece 95 milyon
Euro verdi. Bu yardımlar
AB'nin kontrolünde olacak
ve daha çok eğitim ve insani
yardımları kapsayacak. AB,
mülteciler için Yunanistan'a
700 milyon Euro vermeyi
düşünüyor. Bu ve benzeri
konular Başbakan
Davutoğlu'nun da katıldığı
dünkü Brüksel Türkiye-AB
zirvesinde görüşüldü.
Buradaki en güzel şeyse
Türkiye ve Yunanistan mülteciler konusunda ortak çalışmaktan yanalar. Bu arada
Davutoğlu'nun Brüksel'de
NATO Genel sekreteri Jens
Stoltenberg ile görüşmesi de
önemli bir ayrıntı.
rifatsait@balkangunlugu.com
İzmir'den Batı Trakya'ya
(Gümülcüne veya İskeçe'ye)
ve Selanik'e de uçak seferleri
bir önce başlatılmalıdır.
Tarihi yönden pek çok ortak
noktamız olan komşu
Yunanistan ile ulaşım hatlarının zenginleştirilmesi yararlıdır.
NELER
GÖRÜŞÜLECEK?
Davutoğlu-Tsipras görüşmesinde birçok şey daha konuşulacak. Neler mi? İstanbulSelanik hızlı tren, İzmirSelanik feribot seferleri,
Avrupa başkentleri içinde
cami olmayan tek şehir olan
Atina'ya cami yapılması
(Atina'daki tarihi Fethiye
Camisi hala müze olarak kullanılıyor), Batı Trakya, Rodos,
İstanköy'deki Türk azınlığın
durumları (Her ne kadar
Yunanistan onları Türk olarak değil de Müslüman azınlık olarak görüyor olsa
da), Kıbrıs sorunu,
Rusya'nın durumu,
Türkiye'nin AB üyeliği
(Yunanistan Türkiye'nin AB
üyeliğini destekliyor),
Ege'deki sınır ihlalleri ve 6
mil sorunu, Suriye krizi,
İzmir-Atina direk THY seferleri, Türkiye-Yunanistan
turizm ve ticaret konuları....
Anlaşılan konuşulacak çok
konu var, bu iki lider önümüzdeki günlerde daha çok
kez bir araya gelirler. Yıllarca
tarih kitaplarımızda Yunan'ı
Ege Denizi’ne döktüğümüzü
okumuştuk ya artık barış
zamanı, ticaret ve turizm
yapma zamanı, o yüzden
Yunan'ı Ege'den çıkartıp ticaret yapalım, turizm yapalım.
İzmir'de Türk-Yunan zirvesi
iyi fikirdi. İnşallah İzmir'e
yine bekleriz.
SAYFA 07
Yerel Yönetimler 7
7 Mart 2016
Pazartesi
Akhisar Donji Vakuf B
LE KARDE OLDU
Bosna Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi Vakfı’nın (BİGMEV)
Bosna Hersek ile Türkiye arasında yürüttüğü ‘Kardeş Belediyeler’
projesi kapsamında bir araya gelen; Akhisar Belediyesi ile Donji
Vakuf Belediyesi kardeşlik sürecini resmi olarak başlattı
HEM BELEDİYE HEM DE
FESTİVALLER KARDEŞ OLUYOR
MANSA - BALKAN GÜNLÜÜ
B
elediyeler arası kardeşlik sürecini başlatmak üzere BİGMEV’in çağrısı ile
Türkiye’ye gelen; Donji Vakuf Belediye
Başkanı Huso Susic ve Uluslararası İşbirliği
Koordinatörü Sead Ceric, Meclis Üyesi Azrudin
Dulovic ve şehrin önde gelen iş adamlarından
Mehmed Kulasin’i, Akhisar Belediye Başkanı
Salih Hızlı Belediye Encümen Salonu’nda ağırladı. BİGMEV Heyeti’nin de katılımıyla gerçekleşen imza töreninde, Donji Vakuf Belediye
Başkanı Huso Susic ve Akhisar Belediye
Başkanı Salih Hızlı’nın kardeşlik protokolünü
imzalaması ile iki ülke belediyeleri arasında
kardeşlik süreci “Gönüller Kardeş, Şehirler
Kardeş” sloganıyla resmi olarak başlamış oldu.
İmza törenine Akhisar Belediye Başkanı Salih
Hızlı’nın yanısıra Belediye Başkan Yardımcıları
Latif Çakmak ve Ömer İşçi, Belediye Meclis
Üyeleri Zafer Aşkın, Lütfi
Akdağ, Aydın Coşkun, Hikmet Çağan, İsmail
Seyrek, Kazım Özbek, Arif Oruntaş, Fatma
Kocabıyıkoğlu ve Mehmet Taşer de katıldı.
Akhisar’da bu yıl 557’ncisi kutlanacak olan
Çağlak Festivali ile Bosna Hersek’in Donji
Vakuf şehri Prusac kasabasında bu yıl 506’ıncısı
kutlanacak Ayvaz Dede Şenliklerinin de kardeş
festival olacağına vurgu yapan Akhisar
Belediye Başkanı Salih Hızlı, "bugün burada
Donji Vakuf Belediyesi ile birlikte kardeş şehir
protokolü imzalamak için bir aradayız. Bosna
ile olan bağlarımızı biliyoruz, ülkelerimiz kardeş biz de şehirlerimizi kardeş yapmak için
gayret ediyoruz. Donji Vakuf’un Akhisar’ımız
için ayrı bir önemi ve özelliği var. Biliyorsunuz
Çağlak Festivali Akhisar’ımızda kutluyoruz,
Bosna Hersek, Donji Vakuf’ta da Ayvaz Dede
Şenlikleri kutlanıyor. Şenliğe ismini veren
Ayvaz Dede, biliyorsunuz Akhisar’dan gitmiştir. Dolayısıyla bizim için çok değerli ve anlamlı, bizim Çağlak Festivali’ne ruhu katan Şeyh
İsa Hazretleri de Ayvaz Dede’nin çağdaşıdır.
Onlar aynı dönemde yaşamışlar ve aynı misyonla hareket etmişlerdir. Dolayısıyla Donji
Vakuf ile ve oradaki Donji Vakuf’un bir kasabası olan Prusac (Akhisar) ile de böyle önemli bir
bağımız var.
Makedon ve Suriyeli yetimler Bursa’da
BURSA - BALKAN GÜNLÜÜ
Ü
lkedeki ekonomik krizden
etkilenen vatandaşlara
yönelik olarak uygulanan
“İnsani Kriz Programı”nda en çok
hak sahibi Kozlukebir
Belediyesi’nde bulunuyor.
www.gundemgazetesi.com’a göre;
Yunanistan genelinde nüfus oranına göre en çok “Sosyal Yardım
Kartı” sahibinin Kozlukebir
Belediyesi’nde bulunduğu ifade
edildi. “İnsani Kriz Programı” kapsamında düşük gelirli vatandaşların sahip olduğu “Sosyal Yardım
Kartı” sayısında Batı Trakya’nın üç
Türk azınlık belediyesinden biri
olan Kozlukebir Belediyesi
Yunanistan çapında ilk sırayı aldı.
Elde edilen verilere göre; belediyede neredeyse beş kişiden biri Sosyal
Yardım Kartı sahibi. 16.557 nüfuslu
Kozlukebir Belediyesi’nde toplam
1.550 kişi Sosyal Yardım Kartı sahibi. Bu rakam belediyedeki nüfusun
yüzde 22,7’sine tekabül ediyor.
İskeçe’nin Bulustra Belediyesi’nde
1.176 hak sahibi ile nüfusun yüzde
14,5’i, İskeçe’nin Mustafçova
Belediyesi’nde 846 hak sahibi ile
nüfusun yüzde 14’ü ve İskeçe’nin
Topiros Belediyesi’nde ise 636 hak
sahibi ile nüfusun yüzde 13,7’si
“Sosyal Yardım Kartı” sahibi. Doğu
Makedonya Trakya Eyaleti’nde
“İnsani Kriz Programı” çerçevesinde uygulanan “Sosyal Yardım
Kartı” sahiplerinin 15 binin üzerinde olduğu ifade edildi.
Bakan Karaosmanolu
Balkan göçmenlerini konuk etti
KOCAEL - BALKAN GÜNLÜÜ
K
ocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı
İbrahim Karaosmanoğlu, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle
buluşmaya devam ediyor. Kocaeli Balkan
Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği
yöneticileri, gerçekleştirdikleri projelerin
bilgelerini Başkan Karaosmanoğlu’na
aktarırken, ülkemizin ve çevre ülkelerin
geçtiği bu zor dönemde üzerlerine düşecek her görevi yerine getireceklerini ifade
ettiler. www.milliyet.com.tr’nin haberine
göre; ülkemizde yaşayan insanımızın bu
zor zamanlarda vatanına daha çok sahip
çıktığını belirten Başkan Karaosmanoğlu,
“Türkiye, Allah’ın izniyle çevremizdeki
ateş çemberinden ve terör operasyonlarından milletimizin tüm unsurlarıyla beraber
başarıya ulaşacaktır. Türkü, Kürdü, Laz’ı,
Boşnak’ı velhasıl tüm insanı; bayrağımızın, dinimizin, kültürümüzün, namusumuzun ve vatanımızın koruyucusudur.
Zaman daha fazla kenetlenme ve bir olma
zamanıdır” dedi. Görüşmede ayrıca
Keçiören Belediyesi'nden
Mamu)al7 çocuklara park
MAMUA - BALKAN GÜNLÜÜ
K
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
osova'nın tek Türk belediyesi olan
Mamuşa Belediyesi'ne Türkiye'deki
kardeş şehir belediyelerden yardımlar her geçen gün artarak devam ediyor. Son olarak Mamuşa Belediyesi ile kardeş şehir belediye olan Ankara'nın
Keçiören Belediyesi'nden Mamuşa'ya
çocuk parkı ve 40 adet fidan desteği geldi.
www.haberler.com sitesine göre; Keçiören
Belediyesi'yle kardeş şehir belediye olan
Mamuşa Belediyesi'ne tam donanımlı
çocuk parkı, spor malzemeleri ve 40 adet
fidan malzemelerinin yer aldığı TIR,
Mamuşa'ya ulaştı. Mamuşa Belediyesi
Başkanı Arif Bütüç, desteklerinden dolayı
Keçiören Belediye Başkanı ve Türkiye
Cumhuriyeti'ne teşekkür etti. İçinde çocuk
parkı malzemeleri, spor aletleri ve kırk
adet fidanın yer aldığı malzemelerin Türk
Kızılayı tarafından teslim edildi.
mahallelerimizin, caddelerin, sokakların
dönüşümünde ve renklenmesinde sivil
toplum kuruluşlarına da önemli görevler
düştüğünü ifade eden Başkan
Karaosmanoğlu, “Unutmamak gerekir ki;
kentler insanıyla birlikte güzelleşir ve
korunur. Örnek bahçelerden ve evlerden
başlayan değişim bütün kente yansıyacak
önemli bir adım olacaktır. Bu noktada
Balkan göçmenlerimiz, derneklerimiz ve
tüm vatandaşlarımız bu farkındalık çalışmasına öncülük etmelidir’’ diye konuştu.
ilen biliyor, ülkemizin bölgemizin bir zamanlar ne
BÖYLE GTMEZ
s4k4nt4lar çektiini. Özellikle
EY PKK!
Kürt ve Kürtçe kavramlar4 üzerindeki gereksiz, yersiz bask4lar,
korku, tehdit ve zulümler ak4l
Eyüphan KAYA
almaz düzeydeydi. Hangi Kürt,
Kürtçe konu$tuu için dayak
yememi$tir? Olsa da çok istisnai
bölge kurtarmaz yasal ve anayasal
bir durum, öyle ki Kürtçe bilmeyen
düzeyde hak ve özgürlüklerini vereKürtler dahi bu zulme illallah ettiler.
ceksiniz Türkiye’nin her yerinde
Ben 2013, 1 Mart Cuma günü DkMM
kendini birinci s7n7f vatanda) ve
ad4na kMM’ye kat4ld4m. TkMM
huzurlu hissedecekler.” En az 20
prensibi gerei 5 dakika konu$ma f4rönemli ülkenin delegasyonuyla
sat4n4 buldum. Yani zmir’e 5 dakika
Diyarbak4r’da gerçekle$en bu konfekonu$mak için gitmi$tim daha sonra
rans, asl4nda dünyan4n bu bölge üzesorulan birkaç soruya verdiim cevaprindeki eylem plan4n4n sivillerin eli
lar hariç tabi. Dedim ki, “Biz muhaüzerinde yap4lan bir aç4l4m4yd4.
sebesiz ve müzakeresiz bir süreç
Çözüm sürecinin temeli o gün at4lm4$istiyoruz, devletin bize verdii s7k7nt4, Ama sürecin ahengini siz bozdut7lardan hangi birini dillendireyim?
nuz, silahs4zlanmay4 içinize sindirmeDevlet hangi biriden özür dileyediniz. Tam tersine bölgeyi silah depocek? Ayr7ca bir Kürt olarak kim
suna çevirdiniz, hendek barikat savabenim hakk7m7 benimle müzakere
$4yla Kürdistan’4n beldelerini harap
ediyor? Verin bana bir A4 ka7d7
etmeye sebebiyet verdiniz. Devleti
ana tema olarak 7 madde yazacasuçlayanlar da ne diyorlar biliyor
7m yasal ve ana yasal düzeyde
musunuz? Devlet neden bu olup
güvenceye kavu)turulsun bitti gitti”
bitenlere seyirci kald4 diye suçluyorkinci gün zmir Diyarbak4r’a geldi
lar, bunu da bilmenizde fayda var.
üçüncü gün birlikte stanbul’a gittik.
Peki ne yapman4z laz4m?
Ama bu taleplerim aras4nda öz yöne*Bir an evvel bu )ehir sava)7ndan
tim ve savunma yoktu, çünkü bunlar
vazgeçme karar7n7 alman7z laz7m,
Kürt halk4n4n talepleri aras4nda yer
alm4yor. Baksan4za Kürt halk4 bu
*Öz yönetim ve öz savunma
$ehir sava$4nda size ciddi bir destek
Kanton/komün yönetimindeyse
vermiyor, öldürülmenize de $ehitlerin
ba)kanl7k sistemi ve Kürdistan
gelmesine de üzülmediini sanmay4n
eyaletini savuna bilirsiniz
ama arkan4zda yan4n4zda durmuyor,
duram4yor. As4l nedeni nedir bilir
*Mecliste ç7kar7lacak bir siyasi
misiniz? Mesele $u bu kanton/komün
genel af çerçevesinde ovaya inip
yönetim tarz4 ve a4rl44 YDG-H kaybar7)ç7l bir tarzda hayat katk7
nakl4 bir öz güvenlik gücü Kürtlerin
vermeniz
laz7m.
örf, adet ve geleneine uymuyor.
Müsaade
edin
de bundan sonras4n4
Yani devlet birilerine bu müsaadeyi
siyaset
çözsün,
ta ki Türkiye’nin her
verse dahi Kürtlerin kah4r ekseri bunu
taraf4nda
Kürtler
rahat ya$as4nlar, her
kabullenemez. Kürtlerin derdi silahgeçen
gün
gönlü
yaral4
anne babalar4n
s4zlanman4z ve hayata katk4 vermeniz,
Kürt
vatanda$lar4yaralar4
iyile$sin,
ölüm yerine ya$am4 tercih etmenizden
m4z art4k Kürtler ad4na olu$turulan
yanad4r. Çünkü “Türkiye
eylemleri savunmak zorunda kalmaTürklerindir” slogan4n4n modas4
s4nlar. Hayat biraz daha ya$an4r olsun.
geçmi$ “Türkiye hepimizindir” sloSiz de biliyorsunuz ki Türkiye’ye
gan4 art4k para ediyor, hayata rehberhusumeti olan devletler size arka ç4k4lik yap4yor, Anayasan4n haz4rl44na
yorlar, Mehabat Kürt cumhuriyetini
yön veriyor.
y4kan ve her hafta Kürt yazar ve $airleri
idam eden ran’4n Kürtlere ne fayKÜRT KONFERANSI
das4 olabilir, Hem ran PEJAK ile
anla$t44 halde neden Türkiye’nin
Sene 2007 Diyarbak4r’da Alman
PKK ile anla$mas4na engel oluyor?
Konsolosluu-Diyarbak4r Barosu
Demek ki mesele Kürt meselesi deili$birlii içinde bir Kürt Konferans4
dir. Bu mücadele süreci tamamlandüzenlendi. 7 oturum 21 saatlik çal4$m4$t4r, 10 y4l önce size gerilla diyenler
ma sonucu denildi ki, “Kürtlerin
art4k bu kavram4 sizin için kullanmakdevleti yok, bu psikolojik bir s7k7nt7
tan imtina ediyorlar. Çünkü o zaman
olu)turuyor dolay7s7yla Irak
JTEM’in zulmü vard4 ve bu zulme
Kürdistan’7n7 devletle)tirmek dünkar$4 ba$ kald4rmak bir deerdi. Bu
yan7n boyun borcudur. ran ve
gün ise devlet vatanda$4yla bar4$mak
Suriye Kürtleri bölge a7rl7kl7 ya)7çabas4ndad4r. Bu ülke hepimize yeter,
yorlar, onlara da otonom ya da
bu tarz bir mücadeleye gerek yok,
federatif bir yap7 laz7m(Daha
Suriye kar7)mam7) ona göre),
insan4m4z4n moralini bozuyor, ekonoTürkiye Kürtlerine gelince can7
mimizi zedeliyor, madur ediyor, tops7k7lan Anadolu’ya kay7yor en
lumsal darg4nl4klar olu$turuyor.
büyük Kürt nüfusu 6 Milyonla
Bar4$ç4l bir dü$ünce insan4 olarak benstanbul’dad7r dolay7s7yla bunlar7
den bu geliyor, tercih sizin.
SAYFA 08
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
8 Balkan Haberleri
RKETLERDE
GAYRMENKUL
SATII
Nazlı Gaye ALPASLAN
ilindii üzere, KVK’ n=n 5/1-A
mad. Hükmüne göre; Kurumlar=n
i3tirak kazançlar= istisnas= düzenlenmi3 bulunmaktad=r. Madde hükmüne
3 bent halinde istisnan=n ko3ullar= s=ralanm=3t=r. Konuyla ilgili ayr=nt=l= aç=klamalar ise KVK 1 seri nolu Genel Tebli
de ayr=nt=l= izahatlara yer verilmi3tir. Bu
çal=3mada kurumlar=n ta3=nmazlar ve i3tirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa
senetleri ve rüçhan haklar= sat=3 kazanc=
istisnas= konular=na yer verilecektir.
B
stisnaya konu ta3=nmazlar ve i3tirak hisselerinin en az 2 tam y=l 3irket bilançosunun aktifinde 2 y=l ( 730 gün ) kalmas=
ve kurucu senetlerine, intifa senetlerine
ve rüçhan haklar=na asgari 2 tam y=l süre
ile sahip olmas= zorunludur.
n3a halindeki binalarda 2 y=ll=k sürenin
tespiti: arsa üzerinde in3a edilen ve aktife
kaydedilen binan=n kurum ad=na tapuya
tescil edilerek sat=lmas= durumunda, sat=lan binan=n aktifte 2 y=l bulundurma
ko3ulu süresinin ba3lang=ç tarihi olarak,
in3aat=n tamamland== ve bina olarak
kullan=lmaya ba3land== tarih baz al=n=r.
Gayrimenkul sat=3= dolay=s=yla elde edilen hâs=lat bir bankada muhafaza edilmelidir.
Fon hesab=nda tutulan kazançlar=n i3letmeden çekilmemesi zorunludur. Sat=3=n
yap=ld== y=l= izleyen 5. Y=l=n sonuna
kadar 3irket bilançosunun pasifinde özel
bir fon hesab=nda tutulmas= gerekli
kazançlar=n, 5 y=l içinde fon hesab=ndan
ba3ka bir hesaba çekilmemesi, nakledilmemesi ( sermaye ilave hariç ), dar
mükellef kurumlar taraf=ndan yurtd=3=na
transfer edilmemesi veya bu süre içinde
i3letmenin tasfiyesi halinde, bu i3lemlere
tabi tutulan kazanç k=sm= için uygulanan
istisna dolay=s=yla zaman=nda tahakkuk
ettirilmeyen vergiler 213 say=l= VUK
hükümlerine göre vergi ziya= cezas= ve
gecikme faiziyle birlikte al=nacakt=r.
7 Mart 2016
Pazartesi
Gayrimenkul sat=3 kazanc= 3irket
ortaklar=n=n paras= deildir.
Dolay=s=yla 3irket ortaklar= bu paraya
el sürmemesi gerekir. irketler gayrimenkul sat=3= nedeni ile olu3an istisna
kazançlar= bilançolar=n=n pasifinde “
Özel Fonlar Hesab=nda “ 5 y=l bekletmek zorundad=rlar. Ancak, bu kazanç
sermayeye her zaman ilave edilebilir.
Bu konuda da SMMM veya YMM tasdik
raporu ile sermayeye ilave i3lemi tescil
ve ilan ettirilecektir.
Al=3-sat=3 sonucu olu3an kar=n miktar=
……. TL’yi geçmesi halinde bu durum
bir YMM raporuna balanmas= zorunludur. (Bu tutar 2015 y=l= için 233.000
TL’dir. 2014 y=l= , için ise 212.000
TL’dir) 3568 say=l= yasaya göre, unvan
alm=3 meslek mensuplar=n=n (
YMM’lerin) bu konuda düzenlenen
raporlar nedeni ile 3irket ile birlikte mü3terek ve müteselsil sorumluluklar= bulunmaktad=r. Yap=lan i3lemlerin hukuka
ayk=r= olmas= nedeni ile muhtemel tarhiyatlardan Yeminli Mali Mü3avir ile birlikte ilgili 3irket sorumlu olacakt=r.
YMM raporu, kurumlar vergisi beyanname ekinde vergi dairesine Nisan 2016
veya Haziran 2016 ya kadar ibraz edilmelidir.
irketin amaç ve konular=nda in3aat ibaresi bulunsa da gayrimenkul sat=3lar=
nedeniyle istisnadan faydalanmas= gerekir. (KVK md. 5/1-e) (KDVK md.17/4-r)
Kurumlar vergisi istisnas=ndan faydalan=lmas= KDV’den faydalan=lmas=n= mutlak k=lmaz. Ko3ullar=n uygun olmas=
halinde herhangi birinden faydalan=labilir.
Gayrimenkul sat=3 istisnas= dolay=s=yla
harç istisnas= söz konusu deildir.
Sat=3 hâs=lat= ve kar= muhasebe kurallar=na göre o y=l içerisinde kay=tlara al=nmal=d=r. Yüzde 75 istisna meselesi sat=3=n
yap=ld== y=l muhasebe kay=tlar=nda gösterilir. Geçici vergi beyannamesinde
müsait ise geçici vergiden indirilir. Ve
ayr=ca, müteakip y=l kurumlar vergisi
beyannamesi üzerinde de ilgili sat=rlarda
yüzde 75’lik k=s=m dü3ülecektir. Bu
konuda düzenlenecek YMM raporu 30
Hazirana kadar verilebilir. Neticede bu
al=m-sat=mdan dolay= olu3an kar=n yüzde
25’i vergiye tabi olacakt=r.
Makedon Kültür Bakan’ndan
Türk Tiyatrosu’na ziyaret
Makedonya Cumhuriyeti Kültür Bakanı Elizabeta Kanceska
Milevska, Komedi Tiyatrosu'nu ziyaret ederek burada faaliyet
gösteren Türk Tiyatrosu Müdürü ve ekibiyle bir araya geldi
ÜSKÜP
BALKAN GÜNLÜÜ
M
akedonya Cumhuriyeti
Kültür Bakanı Elizabeta
Kanceska Milevska, Komedi
Tiyatrosu'nu ziyaret ederek burada
şu anda faaliyet gösteren Türk ve
Arnavut Tiyatrosunun ekipleriyle de
bir araya geldi. Bakan Kançeska
Milevksa aynı zamanda Türk
Tiyatrosu Müdür Atilla Klinçe ile
Arnavut Tiyatrosu Müdürü Adem
Karaga ile de görüştü. Kültür Bakanı
Y
VYANA - BALKAN GÜNLÜÜ
A
vrupa Batı Trakya Türk Federasyonu
(ABTTF), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği
Teşkilatı (AGİT) Demokratik
Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi’nin
(ODIHR) AGİT Almanya Dönem Başkanlığı
ile birlikte düzenlediği “AGİT Bölgesindeki
Müslümanlara Karşı Hoşgörüsüzlük ve
Ayrımcılığı Ele Alan Bütüncül Yaklaşım” başlıklı toplantıya katıldı. Avusturya’nın başkenti
Viyana’da düzenlenen toplantıda Batı Trakya
Türk Azınlığı’nı ABTTF Uluslararası
Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Fatih
Hafızmehmet ile Batı Trakya Azınlığı Kültür
ve Eğitim Şirketi (BAKEŞ) Genel Müdürü ve
Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler
Derneği (BTAYTD) üyesi Pervin Hayrullah ve
BTAYTD üyesi Onur Mustafa Ahmet temsil
ettiler. “AGİT Bölgesi Genelinde Müslüman
Toplulukların Güvenliği” başlıklı ilk tematik
oturumda konuşan ABTTF Uluslararası
Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Fatih
Hafızmehmet, Yunanistan’da yaşayan Batı
Trakya Türk Azınlığı’nın neo-Nazi Altın Şafak
partisinin hedefi haline geldiğini söyledi.
Azınlık mensupları, azınlığa ait kurum ve
kuruluşlar ile Batı Trakya’daki cami ve
mezarlıklara yönelik nefret temelli saldırıların
son birkaç yılda ciddi yükselişte olduğunu
belirten Hafızmehmet, 2015 yılı içerisinde
Dimetoka Müslümanları Spor, Kültür ve
Eğitim Derneği, Gümülcine’deki Mahmutağa
Camii ve Alankuyu mescidi ve azınlığın
yegane siyasi partisi Dostluk Eşitlik Barış
(DEB) Partisi’nin Gümülcine’deki yeni Genel
Merkezi’ne düzenlenen saldırılardan bahsetti.
21188040442 T.C NOLU BORNOVA VERGİ
DAİRESINE KAYITLI İLHAN ŞAKİROĞLU'NA
AİT A 11701-11750 ARASI OLAN
5.CİLT FATURA KOÇANI KAYIPTIR
ortak mekanda işleyişi görüşüldü. Yıl
sonuna kadar Arnavut Tiyatrosu
kendi mekanında faaliyete geçebilir,
Türk Tiyatrosunun karabinası ise
Nisan ayı sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Bakan KançeskaMilevska, her üç kurum için geçen
yıl kabul edilen yıllık program tamamı başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini duyurdu. Makedonya’nın birçok bölgesinde ve uluslararası alanda
çok sayıda gösteriler gerçekleştirildi.
Görüşmede stenografi için ulaşım
aracı - kamyon alınması konusu da
görüşüldü.
Alman ve ngiliz turistler
Yunanistan’a sırt çeviriyor
ATNA
BALKAN GÜNLÜÜ
ABTTF Bat Trakya’y
AGT’TE ANLATTI
Elizabeta Kançeska Milevska yaptığı
açıklamada, "Makedonya'da tiyatro
sanatında çok sayıda yatırımlar var.
Şu anda yeni tiyatrolar inşa ediliyor.
Arnavut tiyatrosunun restorasyonu
başladı, Türk Tiyatro ise inşa ediliyor. Yeni binada Makedon Halk
Tiyatrosu yeni mekana taşındıktan
sonra ve burayı Komedi tiyatrosu
aldıktan sonra burada da birçok restorasyon yapıldı." ifadelerini kullandı. www.yenibalkan.com’a göre;
Kültür Bakanı ortak çalışma toplantısında üç tiyatro müdürü ile bugüne
kadar var olan işbirliği ve bunların
unan adalarındaki turizmciler
bugünlerde kara-kara düşünmeye
başladı. 1 ve 2 nolu kaynak pazarlardan kötü haberler geliyor: Alman ve
İngiliz turistler bu yaz Yunan adalarından
uzak duracaklarını belli ettiler. www.tourexpi.com’un Dpa haber ajansına dayandırarak verdiği habere göre çok sayıda
Alman ve İngiliz Yunanistan tatilinden
son anda vazgeçti. Üstelik ajansa göre
rezervasyon yapmış olan birçok tatilci
bile mevcut rezervasyonu iptal ettiriyor.
Buna göre Yunan adalarındaki Suriyeli
mülteci krizi her iki ülkenin tatilcilerini
korkutmuş. Bugünlerde hem Alman hem
İngiliz medyasında Yunan adalarında
parklarda, bahçelerde ve hatta park banklarında yatan Suriyeli mültecilerin resimleri sıkça yayınlanıyor. Atina merkezli
‘Kathimerini’ gazetesi, kötü başlayan
ama son haftalarda toparlanma sürecine
giren rezervasyon sayıları son birkaç
günde hızla düşmeye başladı ve zarar
kestirilemiyor. Habere göre rezervasyonlar geçen yıla göre Samos adasında
yüzde 40 hatta Lesbos adasında yüzde 90
oranında düşüş kaydediyor. Bu yetmiyormuş gibi birçok kruvaziyer gemisi bu
adaları gezi programından çıkardı ve
bazı uça şirketleri de bu adalara yönelik
uçuş programlarını iptal ettiler.
"mtiyaz Sahibi $lhan akirolu
Rumlar tarihi
camiyi kundakladı
DENYA
BALKAN GÜNLÜÜ
K
ıbrıs Rum Kesimi’nde bulunan Denya’daki tarihi cami
bu sabah kimliği belirsiz
kişi veya kişiler tarafından kundaklandı. Yangın nedeniyle Rum itfaiyesinin yangına müdahale ettiği ve
taş caminin ahşap çatısındaki yangının zorlukla söndürüldüğü bildirildi. www.diyaritürk.com sitesinin
haberine göre; Kıbrıs Rum
Yönetimi Başkanı Anastasiadis de
konuyla ilgili yazılı açıklama yaparak, Denya Camii’nin kundaklanmasını sert bir dille kınadı.
Anastasiadis, “Her nereden gelirse
gelsin, hangi maksatla olursa olsun
bu tür suç faaliyetleri, işgale son
verme ve vatanımızı yeniden birleştirme çabalarına sadece zarar verir”
ifadelerini kullandı. Açıklamada
ayrıca, Rum Yönetimi Başkanı
Nikos Anastasiadis’in, Adalet
Bakanlığı’na ve Polis Genel
Müdürlüğü’ne, konunun en kısa
sürede aydınlatılması, Dışişleri
Bakanlığı’na da caminin uğradığı
zararın en kısa sürede giderilmesi
ve gerekli tamiratın yapılması
direktifi verdiği vurgulandı. Denya
Camii, Kültürel Miras Teknik
Komitesi, Avrupa Birliği ve BM
Kalkınma Programı ortak çalışmasıyla aslına uygun restore edilmiş
ve restorasyon çalışmaları Aralık
2014’te tamamlanmıştı. Çalışmaların
tamamlanması çerçevesinde tören
de gerçekleştirilmişti.
TEMS$LC$L$KLER
ANKARA Ahmet ÇOLAK
SAMSUN Akn ÜNER
BURSA Hüseyin TOY
MULA Mehmet TOKGÖZ
MAN$SA Ersin AKBA
ANTALYA Kenan KURTE
$STANBUL Faruk AZEM
DEN$ZL$ Fahrettin KOYUNCU
DI TEMS$LC$L$KLER
ARNAVUTLUK Sokol BRAHAJ
BULGARİSTAN İsmet TOPALOĞLU
SOFYA DR. Sunay YILMAZ
KOSOVA Orhan EMİNCİK
ROMANYA Erkan ERUYSAL
YUNANİSTAN Varol HALİLOĞLU
BOSNA-HERSEK Murat ÖZKAYA
KKTC Mehmet ALDEMİR
YAYIN KURULU
KORAY BAfiOL
İSMET TOPALOĞLU
NAZ‹F MANDACI
SOKOL BRAHAJ
BALKAN DEVLEN
AYŞE KARADAN
ŞARIK CİBO
ATA ATUN
İLBER ŞİYAK
MAL$ $LER
KUTLU KARAN"
B$LG$ $LEM
KEMAL B"ÇER
YAYINTÜRÜ: ULUSLARARASI HAFTALIK SÜRELİ YAYIN
YÖNETİM YERİ: Rafetpaşa Mah. 5179 / 1 sokak.
No: 7 / 4 Bornova/İZMİR
TEL: 0 535 776 01 61
BASKI TARİHİ: 7 Mart 2016
BASKI: STAR MEDYA YAYINCILIK A.fi.
ADRES: Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Betontaş
Tesisleri İçi GAZİEMİR/İZMİR TEL: 0 232 251 76 32
www.balkangunlugu.com-info@balkangunlugu.com
Köşe yazılarının sorumluluğu yazarına aittir. Yıllık abone bedeli
500 TL olup ulusal ve uluslararas› aboneler için posta ücreti ilave olunur.
SAYFA 09
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
Ara
trma 9
7 Mart 2016
Pazartesi
SÖYLEMN
TUZAKLISI
kibristkd@kibristkd.org.tr
Ahmet GÖKSAN
“Türk halk%n%n dayand%%,
güvendii iktisadi kalesi üphesiz ki Evkaf mallar%d%r. Bu servet bizim için, geleceimiz için
yegane dayanak noktam%zd%r.
Bu sebeptendir ki öteden beri
Türk halk%, bunun idaresini
eline almak ve elde edecei
büyük karla bir çok derdimize
derman bulmak niyetindedir.
Bunu kabul edemeyenler ise her
ne pahas%na olursa olsun halk%n
kalk%nmamas%n%, halk%n içinde
bulunduu ac%kl% durumdan
kurtulmamas% için birkaç kiinin
keyfi idaresi alt%nda kalmas%na
büyük gayret sarf etmektedirler”. 1953
Dr. Faz%l KÜÇÜK
irle5ik Amerika
Devletleri’nde önümüzdeki Kas>m ay>nda yap>lacak olan Cumhurba5kanl>/>
seçimi için kazan kaynamaya
ba5lad> bile. Demokrat partili
adaylar>n kendi aras>ndaki tart>5malar> ilginç oluyor. Ya5> bir
hayli ilerlemi5 olmas>na kar5>n
D>5i5leri eski Bakan> Madeleine
Albright (78) alanlara ç>karak
Hillary Clinton için oy istemesi
sosyal medyan>n birincil konusu
oldu. Çünkü ad> geçen ki5i
kad>nlar>n bir birlerine yard>m
etmeleri gerekti/ini söylerken,
“Bir birine yard>m etmeyen
kad>nlar için cehennemde özel
bir yer oldu/una” vurgu yap>yordu. Cehennem için konulan
bu ölçüyü iste/i öne ç>karan
ki5inin duyarl>l>/> olarak okumak gerekiyor. Di/er yanda
Katoliklerin ruhani lideri Papa
Françesko ile Rus Ortodoks
Kilisesi Patri/i bin y>la yakla5an (962 y>l) ayr>l>ktan sonra
bir araya geldiler. Burada dikkati çeken bir husus
Ortodokslar aras>ndaki çeki5menin de ortal>klara ç>kmas> oldu.
Patrik seçimi s>ras>nda Fener
Patri/i ile Rus Patri/i aras>nda
ya5anan liderlik tart>5mas>d>r.
Ya5anm>5 konuya ili5kin olarak
5u ana dek kesin bir uzla5ma
oldu/unu söylemek olas> de/ildir. Papa Françesko’nun bulu5may>, “Tanr>n>n bir hediyesi”
olarak tan>mlamas> baz> ku5kulara neden oluyor. H>ristiyan
din adamlar>n>n bir araya gelerek Yüce yarat>c>n>n bir hediyesi oldu/unu söylemelerine kar5>n slam dünyas>na ne kadar
5a5> bakt>klar> biliniyor.
Gerçekle5en bu görü5me yeni
bir Haçl> Seferinin ba5lang>c>
olabilir mi sorusunu akla getiriyor.
B
NGLTERE’DE
AB KARITLII
AB kar5>tl>/> ngiltere’de yükselmeye devam ediyor. Bu yük-
seli5 >rkç>l>/>n da tetiklenmesine neden olmaktad>r.
Ad> geçen ülkedeki Irkç>
Birle5ik Krall>k Partisi taraf>ndan Türkiye’nin AB üyeli/ine kar5> dü5manl>k içeren
bir film yap>ld>. 4 dakikal>k
bile olsa filmin yay>nlanmas>
dü5manca bir yakla5>m>n ötesinde bitmeyen bir kinin de göstergesidir. Dünya bar>5>n>n koruyucusu oldu/u zannedilen
Bula5>k Milletler affedersiniz
Birle5mi5 Milletlerin tutumu
bar>5tan ne kadar uzak oldu/umuzu gösteriyor. K>br>s ba5ta
olmak üzere dünyan>n pek çok
yerinde paral> askerler olarak
biraz da macera arayan ki5ilerden olu5an askeri gücü Bar>5
Gücü olarak tan>ml>yorlar.
Bunlar>n bar>5a katk>da bulunduklar>n> ne yaz>k ki söyleyemiyoruz. Suriye’de ya5anan insanl>k d>5> yakla5>mlara kar5> sesini
ç>karamayan bu kurulu5 5imdilerde Türkiye’den s>/>nmac>lara
kap>lar>n> açmas>n> istiyor.
Türkiye’nin gösterdi/i özverisini görmeyenler veya görmek
isteyenler bu söylemi ile
Türkiye’ye sayg>s>zl>k ettiklerini bilmeleri gerekiyor. Böyle
bir ça/r>n>n yap>lm>5 olmas>
ça/r>y> yapan kurumun ne kadar
dünya sorunlar>n>n d>5>nda
oldu/unu da gösteriyor.
Bölgemizde ya5anan ve 3.
Payla5>m Sava5>na do/ru evrilmekte olan çat>5malar nedeniyle
ad> geçen kurumun kendi varl>/>n> bir kez daha sorgulamas>n>n zaman> gelmi5 hatta geçmi5tir. Türkiye’nin s>/>nmac>lar
konusunda gösterdi/i özveriye
kar5>n Rus D>5i5leri Bakan> Bay
Lavrov, “Türkiye s>/>nmac>
sorunu nedeniyle aç>kça 5antaj”
yap>yor söylemini sizlerin
de/erlendirmelerinize b>rak>yoruz. K>br>s’ta yürütülmekte olan
müzakere sürecinde yap>lan
aç>klamalara bakmak gerekirse
sona do/ru yakla5>ld>/> anla5>l>yor. Kar5> taraf>n yapt>/> aç>klamalar>nda >l>ml>l>k varm>5 gibi
görünse de 1968 y>l>ndan bu
yana odunlar>n>n paras>n> istediklerini söylemek gerekiyor.
Odunlar>n>n paras>n> isterken
Bay Nikos Anastasiyadis,
“imdi >l>ml> olman>n zaman>”
söyleminin odunlar>n paras>na
endekslendi/ini de gösteriyor.
Il>ml> görünerek K>br>s
Türklerini teslim almaya çal>5an
Bay Nikos Anastasiyadis, kat>ld>/> Epifemi Yortusu töreninde
söyledikleri dikkat çekidir.
“K>br>s’>n özgürle5mesi ve hiçbir i5gal ordusunun olmamas>n>” diledikten sonra, Rumlar>n
“Epifemi yortusunu evlerinden
uzakta kutlad>klar> son y>l
olmas>n>” istedi/ini söylüyordu.
Il>ml> mesaj> nas>l okumak istiyorsan>z o 5ekilde okuyunuz.
Bu güne de/in de/i5ik söylem
ve tuzaklara dü5ürülen K>br>s
Türk’ünün bu oyunlara dü5ürülemeyece/inin kar5> tarafa bir
kez daha söylenmesi gerekiyor
mu ne?
Türkiye, Balkanlardaki
RADİKAL İDEOLOJİLERE
karşı kontrol unsuru
Uluslararası Saraybosna Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Kamu
Yönetimi Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Joseph J. Kaminski, Türkiye'nin
Balkan coğrafyasındaki varlığının bölgedeki etkilerini ve Türkiye'nin
faaliyetlerine yönelik eleştirilerin temelinde yatan gerçek sebepleri ele alıyor
"İ
slamofobi, aklı başında akademisyenlerce küresel çapta,
geniş bir şekilde tartışılmakta ve haklı olarak da kınanmakta.
İslamofobi’nin karanlık gölgesinde
ise çürüyüp kokmakta ve giderek
yükselmekte olan bir "Türkofobi"
bulunuyor. Türkofobi bugünlerde
bütün Avrupa ve Amerika'da giderek daha bir genelgeçer hale geliyor. Türkiye'nin son 15 senede kaydettiği muazzam ekonomik büyümesi ve bağımsız küresel bir aktör
olarak ortaya çıkması, mevcut jeopolitik statüko ile kendisini güvende hisseden Batılı hassasiyetleri
kesinlikle çok ciddi şekilde tedirgin
etti. Son zamanlarda bazı batılı akademisyenler, yanlış bir şekilde,
Türkiye'nin Bosna, Makedonya,
Sırbistan ve Kosova'daki varlığının,
AK Parti hükümetinin, İslamcılığı
Balkanlarda bir ideoloji olarak, pek
de gizli olmayan bir gayretle
yayma çabasını temsil ettiğini iddia
ediyorlar. İslami idare konusunda
yazma bir esere dair çalışmasını
bitirmek üzere olan biri olarak
belirtmek istediğim ilk husus, Türk
siyasetinin "İslamcılık"ın tahakkümü altında olduğunu ve
Türkiye'nin, hayırseverlik bilinciyle
gerçekleştirdiği kültürel etkileşim
gayretleri ve yatırımları ile
İslamcılığı bir ideoloji olarak ihraç
ettiğini iddia eden analizlerin, sahtekârca bir korku tellallığı olmaktan öte pek bir anlam ifade etmediğidir.
ZENGİN MİRAS
Türkiye Balkanlarda uzun sürmüş
ve zengin bir mirasa sahiptir.
Geçen yaz Prizren'deydim. Hiç
şüphesiz ki Osmanlı geçmişine
derinden bağlı bulunan sımsıcak
ve büyüleyici bir şehir Prizren.
Tanıştığım insanlar şimdiki Türk
hükümetinin gayretlerine yönelik
derin takdir hislerini ifade ettiler;
Türk kültürüyle alakalı da çok
daha derin bir minnettarlık gösterdiler. Türkçe, Prizren ahalisince
yaygın bir şekilde kullanılıyor ve
şehrin mimari tarzı ve kafeleri su
götürmez derecede Osmanlı.
Dolayısıyla Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ın Ekim 2013'te bu tabii
bölgesel müttefikiyle olan dayanışmasını pekiştiren bir konuşmayı,
hususen Osmanlı'nın bu tarihi şehrinde yapması ise son derece
anlamlı. Türkiye'nin Balkanlara son
zamanlarda yaptığı yatırımlar gerçekten muazzam derecede ve bu
yardımı ihtiyaç duyduğu alanlarda
kullanabilecek olan geleneksel
müttefikleriyle yeniden ortak ilişkiler kurmaya yönelik asil bir gayreti
temsil ediyor. 2011 senesinde Prof.
Dr. Mesut İdriz, Türkiye'nin bölgedeki yatırımlarına dikkat çekmişti:
"Turkcell telekomünikasyon şirketiyle Türkiye, Telekom Srbija'nın
büyük hissedarı olmayı başarmıştır; meşhur Türk inşaat firmaları
Sırbistan'ın Belgrad'ıyla Karadağ'ın
Bar'ını birbirine bağlayacak 445
km'lik bir otoyol inşaatı ihalesini
almayı başardılar; iki ülke arasında
bir Serbest Ticaret Anlaşması (STA)
imzalandı; hatta Türklerin
Sırbistan'ın ulusal havayolu şirketi
olan JAT'ı satın alacaklarına dair
bazı konuşmalar olmuştu. Türkiye
uzun bir süredir Bulgaristan,
Sırbistan, Bosna, Arnavutluk ve
Makedonya'da bankacılık sektöründe varlık gösteriyor. Mesela
Ziraat Bankası ve (Halk Bank'ın
kardeş kuruluşu) IK Bank
Makedonya'daki köklü bankacılık
sistemlerinden; TEB (Türk
Ekonomi Bankası) ise şimdiden
Kosova bankacılık sektörünün en
büyük oyuncularından biri haline
geldi."
BÜYÜK FAYDA
Bu yatırımlar hem Türkiye'ye hem
de Balkanlardaki ortaklarına büyük
faydalar sağladı. 2015, BosnaTürkiye kültürel değişimi açısından
özellikle bereketli bir sene oldu.
Türkiye Saraybosna'nın toplu taşıma kuruluşu GRAS'a, çok ihtiyaç
duyulan 5 adet tramvay hibe etti.
Türk yardımları ayrıca
Saraybosna'nın tarihi Başçarşı bölgesinde dağılıp parçalanmaya başlayan sokakların yenilenmesinde
ve Saraybosna'daki en eski Türk
hamamı olan İsa-Beg Hamamı'nın
restore edilmesinde büyük rol
oynadı. Türkiye bunlara ek olarak,
ilk defa 15. yüzyılda Gazi İsakovic
İsabey tarafından inşa edilmiş ve
1992-1995 yıllarındaki Bosna
Savaşı'nda büyük tahribata uğramış olan Hünkar Camii'nin (Fatih
Sultan Mehmet Camii) yeniden
inşa edilmesi için gereken desteği
sağladı. Bu övgüye değer kentsel
yenilenme ve kültürel restorasyon
projeleri
nasıl olur da
İslamcılığı
yayma gayretleri olarak görülebilir?
Türkiye
bunların
Joseph J. KAMİNSKİ
yerine, bölgedeki Mc
Donald'sları yenilemeyi teklif etmiş
olsaydı bu, Türkiye'nin aleyhinde
atıp tutanlarca daha makul bir şey
olarak mı görülecekti acaba? Bu
yatırımlardan herhangi birinin, bir
şekilde "gizliden gizliye getirilen
bir şeriatı" veya Türkiye'nin
Balkanları İslamlaştırma gayretlerini temsil ettiğini iddia etmek son
derece ikiyüzlülüktür. Türkiye'nin,
Kosova'daki yatırımları vasıtasıyla
kendi çıkarlarını maksimum seviyeye çıkartmaya çalıştığı, son
zamanlarda dillendirilen bir iddia.
Peki, bunun neresi yanlış? Hangi
devlet, bugün ticari faaliyetleri ve
dış politikasıyla kendi ulusal çıkarlarını genişletmek arzusunda
değil? Bosna ve Kosova'daki son 20
senelik Amerikan varlığının tamamen karşılıksız olduğuna samimi
bir şekilde kim inanabilir? Aynı
insanlar 1999'da Amerika'nın kendisi için 7 bin kişilik, 300 konutluk,
helikopter pisti, spor salonları,
oyun alanları ve hatta bir alışveriş
merkezine sahip bir kışla olan
Camp Bondsteel'i inşa ettiğini bilmiyorlar mı? Bunun soyut bir
özgürlük kavramı ve kendi geleceğini belirleme adına yapılmış olduğuna gerçekten inanan var mı?
GENÇLERİN AMERİKA
HAKKINDAKİ
DÜŞÜNCELERİ
Geçen yaz Priştine'da ders verirken, özellikle parlak bir öğrencime,
Kosovalı gençlerin Amerika hakkında gerçekten ne düşündüğünü
sordum. Verdiği cevap, hâlihazırda
şüphelendiğim şeyi tasdik etti.
Öğrencim, Kosovalıların genel olarak Bill Clinton ve Amerikan kültürünü sevdiğinden bahsetti. Ama
Amerikan yardımını da pek sev-
diklerini söyledi. Öğrencim,
Amerikan yardımı kesildiği anda
Kosovalı gençlerin Amerika'ya
duyduğu yapay sevginin de biteceğini söyledi. Diğer yandan
Müslüman dünyasında yaptığım
seyahatlerde edindiğim kendi tecrübelerime dayanarak diyebilirim
ki Kosova, şimdiye kadar gördüğüm Müslüman nüfusun çoğunluk
olduğu ülkeler arasında kesinlikle
en seküler olanı. Hanefi, Sufi veya
Türk nüfuzuyla şekillenmiş dini
kurumlar ve vakıfların sayesinde,
Kosovalılar orantısız sayılarda
DAEŞ'e katılmıyor. Bu Hanefi-SufiTürk yorumu, bu arada, çoğunlukla Vahhabilik adı altında sınıflandırılan DAEŞ ve El-Kaide gibi grupların hakiki ideolojik altyapısını
oluşturan ideolojinin içine yerleşik
değil. Türkiye'nin dini nüfuzu, tam
tersine, İslam'ın, Bosna ve
Kosova'ya yabancı olan bu radikal
yorumlarına yönelik değerli bir
kontrol unsuru olarak fonksiyon
görüyor.
DAEŞ’E NEDEN
KATILIYORLAR?
Kosova'dan (ve hatta Bosna'dan)
insanlar, fakirlik ve bütün
Balkanlardaki en işlevsiz kemikleşmiş siyasi kurumlar yüzünden
DAEŞ'e katılıyorlar.
Radikalleşmenin arkasındaki itici
gücün ideoloji değil yoksulluk
olduğunu gösteren çok sayıda ve
mükerrer araştırma var. Geçen yaz
Priştina'da ders verirken öğrencilerim bana, Amerikan yardımının
dağıtılma tarzının, bir bağımlılık ve
tâbiyet kısır döngüsüne yol açtığını
net bir şekilde ifade ettiler. En basit
iç meselelere dair kararların dahi
çoğunlukla evvela Priştina'daki
devasa Amerikan Büyükelçilik misyonunun araştırmasından geçmesi
gerekiyor. Bu Amerikan misyonu
birçok açıdan Kosova'nın ulusal
hükümetinin amiri gibi davranmakta. Sonuç olarak ben,
Türkiye'nin Balkanlardaki girişimlerinin şiddet temelli bir İslamcılık
veya radikalliği körüklediğine
inanmıyorum; hatta radikalliğin
sebeplerine dair daha büyük bir
sorumluluğu, Amerika'nın
Kosova'daki yerel-organik kurumsal gelişimi geride bıraktığımız 15
sene boyunca bastırıp boğmasına
yüklerdim. Amerika'nın Kosova'da
şimdiye kadar gösterdiği çabaların,
başarısız siyasi kurumlar, çöken bir
ekonomi ve yaygın yolsuzluk olduğu görüldü. Bu kurumsal ve ekonomik başarısızlıklar, Kosova toplumunun belli kesimlerinin radikalleşmesindeki asıl sebeptir;
Türkiye'nin kültürel ve dini ilişkileri güçlendirirken gerçekleştirmeye
gayret ettiği anlamlı altyapı projeleri ise kesinlikle böyle bir radikalleşmenin sebebi değildir. Türk vakıflarının ve eğitim kurumlarının yaptığı şey, bilakis, yabancı Vahhabi
ideolojilerine yönelik çok önemli
bir kontrol unsuru olmaktır."
SAYFA 10
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
Balkan Haberleri 10
7 Mart 2016
Pazartesi
Dernei, Türk, Kürt, Laz,
Göçmen birlikte açtlar
H.MERKEZ
BALKAN GÜNLÜÜ
P
rograma 24.Dönem İzmir Milletvekili ve
AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler
Başkan Yardımcısı Rıfat Sait, AK Parti
Buca İlçe Başkanı Neşat Arslan, Anıtkaya
Köyü Muhtarı Mehmet Soylu, Anıtkaya
Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Hasan
Alperen, Anıtkaya İnternet Site Yöneticisi
Adem Sancak ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. Dernek Başkanı Hasan Alperen,
“Derneğimiz uzun yıllardır İzmir’de faaliyetini sürdürüyor. Açılışını yaptığımız bu yeni
dernek binamız ve lokalimiz tüm İzmirlilerin
sıcak bir yuvası olacak. Herkesi derneğimize
bekliyoruz, dedi. Başkan Alperen açılışımıza
katılan herkese minnettarız” dedi. Programa
katılan Anıtkaya Köyü Muhtarı Mehmet
Soylu ise derneğin oluşturduğu lokal sayesinde İzmir’de evlerinin olduğunu ifade etti.
Yönetime teşekkür eden Soylu, “Kurulduğu
günden itibaren çok güzel çalışmalara imza
atan Anıtkaya Kültür ve Dayanışma Derneği
yine göğsümüzü kabarttı. İzmir’de tüm
Afyonluların sesi olan derneğimizin bu etkinlikleri önümüzdeki süreçte daha faal olacaktır.
Programa katılan herkese teşekkür ediyorum”
dedi. Konuşmaların ardından programa katılanlara pilav ayran ikramı yapıldı. Afyon Anıtkaya Kültür
ve Dayanışma Derneği
ve lokali mahalledeki
Türk, Kürt, Laz, göçmen, Dadaş, Arnavut
kimliği taşıyan vatandaşların katıldığı kalabalık bir törenle açıldı
BİRLİK MESAJI
Açılışa katılan AK Parti Sivil Toplum ve
Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Rıfat Sait,
“Ülkemiz son günlerde oldukça zor günler
yaşadı. Güneydoğu'dan gelen şehit haberleri
bizleri çok üzdü. Ancak bugün burada çok
anlamlı bir birlik mesajı veriliyor. Aramızda
Kürt, Türk, laz, göçmen kardeşlerimiz var. Bir
Afyon derneğinin açılışını yapıyoruz.
Kurtuluş Savaşı’nda Afyon’da bu ülke için
savaşıp destan yazanları birbirinden ayıramazsınız. Çanakkale'de Kürt, Türk, Arnavut,
Boşnak bu ülke için şehit olmuşlar, yan yana
yatıyorlar. Bunları birbirinden ayıramazsınız.
İşte bugün hep birlikte, yan yana bu derneği
açıyoruz. Hayırlı olsun” dedi.
KÜRESEL HAREKÂT
ALANI TÜRKYE
suheylc@yahoo.com
Süheyl ÇOBANOLU
açl: ttifak: ile yerli i.birlikçileri taraf:ndan
küresel harekât alan:na dönü.türülen ülkemizde, etnik ve din temelli terör eylemleri
yüre,imizi kanatmaya devam ediyor... Frans:z
htilal: ve daha sonra sanayi devrimi ile ortaya
ç:kan geli.meler geçen yüzy:lda imparatorluklar:
tarihten silmi.ti. Yüz y:l önce zaman:n büyük devletlerinin ç:karlar:na göre çizilen haritalar:n miad:n: doldurdu,u ve yeniden çizilmeye çal:.:ld:,:
günümüzde, yang:n:n alevleri yava. yava. bizi
yakmaya ba.lad:... Reyhanl:, Diyarbak:r, Suruç,
Ankara, stanbul-Sultanahmet bombalamalar:ndan
sonra Ankara’da askeri servis araçlar:na yap:lan
son bombal: sald:r:lar:n hedefi Türk Milleti ve
Türkiye Cumhuriyetidir. Bu vesileyle her gün
ya.anan terör eylemleri sonucu .ehit edilen asker
ve polislerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve
Türk Milletine sab:rlar diliyoruz.
Necip Faz:l K:sakürek’in “öz yurdunda garipsin,
öz yurdunda parya” .iirinde bahsetti,i gibi, Türk
Milleti kendi vatan:nda dört taraftan yap:lan sald:r:lar:n kurban: oluyor. Milyonlarca mülteciye
özgürce ya.ayaca,: güvenli bir yuva ve gelecekleri için umut kap:s: olmas:na ra,men, kendi ülkemiz cehenneme döndü, çünkü küresel .eytan ve
i.birlikçileri sürekli ate.e odun at:yor. Sanal
ortamda bir han:m; “kalabal:k yerlerde patlat:l:yoruz, Tenha yerlerde tecavüze u,ruyoruz, anne
nas:l ya.ayaca,:z bu ülkede?” diyor... Bir di,eri de
“Bu topraklar çok hain gördü ama bilinmeli ki
TÜRK MLLET, HEPSN TARHE GÖMDÜ”
diyerek samimi vatanda.lar:m:z:n duygular:n:
yans:t:yor.
H
LAN EDLMEM SAVA
Ad: terör olsa da küresel güçlere kar.: ilan edilmemi. bir sava. ya.:yoruz. Kar.:m:zda dü.manca
davranan ve Türk’ün bu co,rafyadaki varl:,:n:
hedef alan bir ittifak var. Ad: ID, PKK, PYD,
DHKPC vs ne olursa olsun bir tak:m ta.eronlar
maalesef ülkemizin kalbinde dahi sansasyonel
eylemler yapabilmekteler. Ola,anüstü günler ya.amaktay:z. TÜRKYE, d:. boyutlar:n: göz ard: edemeyece,imiz iç ihanetle kar.: kar.:yad:r. Siyasi
görü. ve dü.üncesi ne olursa olsun hepimizin
ortak tav:r almas: gerekti,i bu günlerde terörü
k:nama bildirisini dahi imzalamayan HDP gibi bir
partinin varl:,: çok dü.ündürücüdür. Büyük Önder
ATATÜRK’ün önderli,inde Türk'ün ve
Türklü,ün ölmedi,ini, ölmeyece,ini geçmi.te
ya.ayarak tüm dünyaya göstermi.tik. Gerekirse
birlik ve beraberlik içinde, aziz milletimizin üzerinde kurgulanan oyunlar: ve çirkin hesaplar: yine
bo.a ç:karaca,:m:za inan:yoruz. Rusya tehditler
savurmakta, Suriye, ran, Irak kar.:m:zda yer
almakta, ABD kara gücü olarak de,erlendirdi,i
PYD’yi aç:ktan desteklemekte. Rusya, s:,:nmac:lar:n bar:nd:,: sivil yerle.im birimlerini, hastaneleri, yard:m konvoylar:n: bombalarken ya.anan
bunca insanl:k trajedesine ses ç:karamayan
Birle.mi. Milletler utanmadan bize "Halep'ten
kaçan s:,:nmac:lara kap:lar: aç:n" diyebilmekte.
Ayn: BM terör örgütü PKK’n:n Suriye’deki uzant:s: PYD’ye ate. açmay:n diyebilecek kadar ileri
gitmektedir. Amerika ve Rusya’n:n yard:m: ve
Esad’:n deste,iyle Türkmen ve Araplar sürülüp
Kürtlere alan açmak için etnik temizlik yap:larak,
Suriye’de demografik yap: de,i.tiriliyor. Irak’ta
Barzani ba,:ms:zl:k ilan etme zaman:n:n geldi,ini
söylüyor. 3 milyona yak:n Suriyeli mülteci ülkemizde ya.:yor. D:. ili.kilerde kala kala, ne derece
güvenebilece,imiz .üpheli Suudi Arabistan ve
Katar gibi iki dostumuz kald:. Millet kimli,imize
ve varl:,:m:za kasteden “küresel komplonun harekat alan:” olan Türkiyemizde, birlik ve beraberli,imizi zedeleyecek her türlü ayr:mc:l:,a, ötekile.tirmeye kar.:, bizi biz yapan de,erlere sar:lmal:,
hangi kesimden olursa olsun insan:m:z: kucaklamal: ve onlar:n Türk Milletinin asli unsuru olmalar:ndan gurur duymalar:n: sa,lamal:y:z. Üzerimizdeki oyunlar: böyle bozabiliriz.
SAYFA 11
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
Balkan Haberleri 11
7 Mart 2016
Pazartesi
BATÜDER'DEN
ortak proje çars
Türk ve Balkan iş insanlarını tek çatı altında toplayan Uluslararası Balkan
ve Türk İş Dünyası Derneği (BATÜDER); Ege Bölgesi Sanayi Odası
(EBSO), İzmir Ticaret Borsası (İTB) ile İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları
Birliği (İEOSB) yönetimini ziyaret etti, "ortak proje" çağrısında bulundu
Tek Rumeli Tv’nin
8. yılını kutlar,
yayın hayatında
baarılarının
devamını dileriz.
BALKAN GÜNLÜÜ GAZETES
Lütvi Mestan DOST’u tanıttı
SOFYA - BALKAN GÜNLÜÜ
R
B
ATÜDER Başkanı Akın Kazançoğlu, "11
Balkan ülkesi ile 50 milyar dolarlık bir
dış ticaret hacmimiz var. Çoğu ihtiyaçlarını bizden karşılıyor. Balkanlar Türkiye'nin
pazar kaybına da bir şekilde destek veriyor.
Geliştireceğimiz ortak projelerle bu pazarı çok
daha yüksek noktalara getirebiliriz" dedi.
Çağrının destek gördüğünü belirten
Kazançoğlu, "Ortak çalışmanın fitili ateşledik
şimdi proje üretip hayata geçireceğiz" dedi.
EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, İTB Başkanı
Işınsu Kestelli ve İESOB Başkanı Zekeriya
Mutlu ile biraraya geldiklerini ifade eden
Kazançoğlu, sivil toplumun kurumsallaşması
ve özel girişimciliğin yaygınlaşması için ortak
projeler yürütmek üzere yaptıkları çağrıya
olumlu yanıt aldıklarını söyledi. BATÜDER'in
Türk ve Balkan dünyası arasında bir köprü
olduğuna dikkat çeken Akın Kazançoğlu,
ortak iş yapma kültürünün geliştirilmesi, ticari
birliktelikleri artırmayı hedeflediklerini belirterek, "Balkan insanlarının en çok yaşadığı yerlerden biri de İzmir. Balkanlar Türkiye'nin
pazar kaybına da bir şekilde destek veriyor.
Orada yaşayan soydaşlarımızla ilişkilerimizi
geliştirmek amacındayız. Onların bize ihtiyacı
var. Bu amaçla yaptığımız ziyaretlerde, gördük
ki tüm İzmir bu konuda el ele veriyor. Önümüzdeki günlerde projeler daha somut hale
gelip adım atmayı planlıyoruz" dedi.
us uçak krizinde Türkiye'ye
destek sözleri yüzünden
Bulgaristan'daki Türk partisi
HÖH'ten atılan Lütvi Mestan yeni
kurduğu DOST partisi için "Biz
NATO ve AB'deki ortaklarımızın
değerlerini paylaşan yeni bir parti
olacağız" dedi
Üyelerinin çoğunluğunu Türklerin
oluşturduğu Hak ve Özgürlükler
Hareketi (HÖH) partisinden ihraç
edilen eski Genel Başkanı Lütvi
Mestan, Sorumluluk, Özgürlük ve
Hoşgörü İçin Demokratlar Partisi
(DOST) adlı yeni siyasi oluşumunun kurulması için ilk toplantıyı
düzenledi.
www.dunyabulteni.net’e göre;
Parlamentoda kendisi gibi HÖH
grubundan ayrılan beş milletvekiliyle yeni siyasi projeye destek
veren 250 kişilik bir grubun katıldığı toplantıda konuşan Mestan,
“Biz NATO ve AB'deki ortaklarımızın değerlerini paylaşan yeni
bir parti olacağız” dedi.
Konuşmasında, Rusya’nın Kırım’ı
ilhak etmesini de kınayan Mestan,
"Biz, DOST olarak, kendi seçimimizi yapmış bulunuyoruz.
Yaptığımız siyasi seçim asla Rusya
ve Türkiye arasında seçim olmamıştır” ifadesini kullandı.
Bulgaristan yasalarının getirdiği
sınırlandırmalar yüzünden dün
İsperih bölgesinde bir toplantıda
anadili olan Türkçeyi konuştuğu
için bir kez daha para cezası ödediğine işaret eden Mestan, yeni
partinin tüm Bulgaristan vatandaşlarına açık olacağını söyledi.
Mestan, “Partimiz, etnik köken
farklıklarını ülkemizin milli
güvenliğine tehdit olarak görmeyen, bunu bir zenginlik olarak
algılayan Bulgarlar, Türkler,
Romanlar, Yahudiler ve hatta
Ermenilere bile açık olacaktır”
diye konuştu.
SAYFA 12
SIYAH MAVI KIRMIZI SARI
Download