SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI ISSN-2146-085X İz. PİM. PP 104 600 YILLIK TARHN AZZ HATIRASINA web sitemizi ziyaret etmeyi unutmayın... www.balkangunlugu.com 7 MART 2016 PAZARTES - Y›l: 8 Say›: 361 Gazetenizi Gazetemiz THY Balkan uçularında ÜCRETS‹Z DA+ITILMAKTADIR ISRARLA STEYNZ! Balkanlar’daki mülteci krizine el att Birlemi Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Balkanlar’daki mülteci dramına el attı UNICEF, binlerce s nmac n n bekledi i Yunanistan - Maked onya s n r ndaki durumdan endi eli. UNICEF sözcüsü, "Bu duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye konu tu. BM Çocuklara Yard m Fonu (UNICEF) Sözcüsü Rudi Tarneden, Yunanistan - Maked onya s n r ndaki domeni'de durumun giderek kötüle ti ini söyledi. Alman televizyon kanal ZDF'nin haber program na kat lan Tarneden, ko ullar özellikle çocuklar için zor oldu una dikkat çekerek "Sadece kriz bölgelerinden tan d m z bir duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye konu tu. 3’te Bulgaristan, Türkiye snrna asker gönderiyor Akıllı telefonlarınızla, haberlerimizde bulunan QR kodlarını taratarak, haberleri internet sitemizde de okuyabilirsiniz. ROMANLAR ÇN ROMAN YAZMAK Rifat SAT Sayfa 3’te TÜRK VE YUNAN Başbakanları Ahmet Davutoğlu ve Aleksis Tsipras İzmir'de buluşacak. Yunanistan Başbakanı Aleksis Tsipras, 8 Mart sabahı THY ve bir Yunan havayolu şirketinin ortak uçuşu ile Atina’dan İzmir'e geliyor. Böylece İzmir-Atina direk uçak seferleri de başlamış oluyor. Davutoğlu ve Tsipras, Swiss Otel’de Dış Ekonomik İşler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türk-Yunan İş Forumu’na ve Türk-Yunan yüksek düzeyli işbirliği konseyine başkanlık edecekler. Ardından iki lider İzmir'deki Başbakanlık ofisinde bir araya gelecekler. Davutoğlu ve Tsipras, Kordon'da birlikte halkı selamlayacak. Akşam programında ise Hilton'da İzmir Ticaret Odası’nın düzenlediği ve iş dünyasının katılacağı yemekte bir araya gelinecek. Rifat Sait’in yazısı sayfa 6’da Altın ,afak’a Macar milletvekilinden sert tepki YUNANİSTAN’da ırkçı Altın Şafak partisinin milletvekili Lambros Fountoulis, ve iki milletvekili beraberlerinde Neo Nazi görünümlü kişiler ile birlikte “Yunanistan’daki Türk azınlığının hakları” konulu toplantıyı önlemeye çalıştı. "Yunanistan'da Türk azınlık olduğunu söylemeye hakkınız yok. Yunanistan'da Türk azınlık yok. Yunanistan birdir ve bağımsızdır" diyen Fountoulis’i Romanya’daki Macar Azınlık Partisi'nden Avrupa Parlamentosu milletvekili Csaba Sógor toplantıdan kovdu. 5’te Soydalar DOST partisinin temelini attı ÜYELERİNİN çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisinden ihraç edilen eski Genel Başkanı Lütvi Mestan, Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar Partisi (DOST) adlı yeni siyasi oluşumunun kurulması için ilk toplantıyı düzenledi. Parlamentoda kendisi gibi HÖH grubundan ayrılan beş milletvekiliyle yeni siyasi projeye destek veren 250 kişilik bir grubun katıldığı toplantıda konuşan Mestan, “Biz NATO ve AB'deki ortaklarımızın değerlerini paylaşan yeni bir parti olacağız” diye konuştu. 11’de ZMR'DE TÜRKYUNAN ZRVES BULGARİSTAN Meclisi Türkiye sınırına asker gönderilebilmesi için Silahlı Kuvvetler ve Savunma Kanunu’nda değişikliğe onay verdi. Kabul edilen tasarıyla Türkiye sınırına askeri personelin görevlendirilmesine izin veriliyor. Ayrıca Bulgaristan'ın Türkiye ile olan 269 kilometrelik kara sınırında yasa dışı geçişlerin engellenmesi ile görevli sınır polis güçlerine ordudan personel ve teçhizat desteği verilebilecek. Bulgaristan hükümeti daha yasadışı geçişlerin engellenmesi için Türkiye sınırına bin asker gönderileceğini açıklamıştı. 5’te THAÇ: Farklı bir Cumhurbakanı olacaım YENİ seçilen Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi Kosova’da farklı bir devlet başkanı olacağını vaat ediyor. Cumhurbaşkanı görevine seçilmesi nedeniyle ‘Top Channel’e verdiği demecinde Hashim Thaçi, Kosova siyasi liderlerinin siyasi gerginliği çözebilecekleri inancını dile getirdi. Cumhurbaşkanı olarak silahlı kuvvetlerin Baş Komutanı da olduğunu da belirten Thaçi, Kosova Güvenlik Gücü’nün Kosova Silahlı Kuvvetleri’ne en kısa zamanda dönüşmesi, barış ortaklığının başlaması ve beş yıllık cumhurbaşkanı görevi süresince Kosova’nın NATO-ya entegre olma çabasında bulunacağını ifade etti. 4’te Sırbistan NATO üyeliine karı SIRBİSTAN Başbakanı Aleksandar Vuciç ülkesinde NATO'ya katılma konusunda referandum yapılmayacağını açıkladı. RTS televizyon kanalında konuşan Vuciç, “ Sırbistan NATO’ya girmeyecek, biz askeri açıdan tarafsız olmak istiyoruz. Biz hiçbir zaman NATO'ya katılma arzusunu dile getirmedik” dedi. Vuciç, "Bizim politikamız AB üyesi olmak. Biz Amerika'ya da Rusya'ya da saygı gösteriyoruz. Ancak biz öncelikle Sırbistan’ı seviyoruz. Ben Sırbistan’ın Avrupa yolculuğunu feda etmeye hazır değilim. Bu ülkemiz ekonomisi için bir felaket olacaktır" diye konuştu. 3’te SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 2 Araştırma 7 Mart 2016 Pazartesi Balkanlardaki dini ve kültürel gelimeler ve TÜRKYE 1 Balkanların Osmanlılarla birlikteliği XIV. asırdan itibaren devam etmektedir. Aslında bundan önce de Anadolu'da İslam anlayışını yayan ve yeni kurulacak devletin doktrinel mayasını oluşturan sufiler Balkanlara gelmiş ve birçok sıkıntı ile karşı karşıya kalmış halkların yaralarına merhem olmaya çalışmıştır. Bu dönemin insancıl ve dini anlayışının tecrübesi, iki asıra yakın bir süre boyunca, Balkanlarda Sarı Saltık ismiyle özdeşleşmiştir S arı Saltık tarihi bir şahsiyetten çok, Balkanlara İslam’ı sadece dini mükellefiyetlerle değil, kültürüyle, medeniyetiyle, sanatıyla, edebiyatıyla Metin ZET getiren seyyah sufilerin toplumsal tecrübelerini temsil etmektedir. Osmanlı Devleti’nin yerleşmesi ve bölge halklarının Osmanlı idaresi altına girmesinden sonra da paradigma değişmemiştir. 4-5 asırlık Osmanlı dönemi, milletler salatası olan Balkanlara barışı getirmiş ve bu dönemde Balkanlar en uzun huzur dönemini yaşamıştır. Olay sadece Müslümanlığı kabul eden halklar olan Arnavutlar ve Boşnaklar açısından değil, Hıristiyan kalan diğer halklar için de aynı eksende devam etmiştir. Müslümanlığı benimsemeyen topluluklar da kendi dinlerini ve kültürlerini hür bir şekilde devam ettirmişlerdir. Osmanlı döneminde devlet tarafından yönetilen soykırım, asimilasyon veya yaşadıkları bölgelerden çıkartma gibi hiçbir doküman ve projeye rastlanmamaktadır. Binaenaleyh Osmanlı yönetim tarzı din, dil ve ırk farkı gözetmeden insanları insani değerlere uygun bir şekilde yaşatma merkezli tim dini mabetleri tamamen kapatmış ve birçoğunu yıkmış ve durum doksanlı yıllara kadar böyle devam etmiştir. bir anlayış olarak Balkanlarda uzun süre kalabilmiş ve çok-etnisiteli ve çok dinli Balkan toplumuna huzur getirmiştir. HANEFİ İTİKADI Osmanlı döneminde Balkan Müslümanlarının benimsedikleri dini anlayış, mükellefiyetleri açısından, yani kelam ve fıkıh görüşlerinde Maturidi-Hanefidir. Bunun yanı sıra Allah'a yaklaşmak ve insanı topluma kazandırmak konusunda tasavvufi anlayış her zaman önde tutulmuştur. Buradan hareketle toplumun her kademesinde, İslam dini kültür, sanat ve edebiyatla süslenmiş ve nevi şahsına münhasır bir medeniyet paradigması oluşturmuştur. Böylelikle Balkan insanı, erdemli insan yetiştirmek ve kamil insan etrafında bir olmak paradigması ile yetişmiş ve yaşamıştır. Sufi paradigması, etkisini dinin sadece kuramsal yerleşmesinde değil, aynı zamanda toplumsal hayattaki görünümlerinde de göstermiştir. Aslında Balkanlarda şehirlerin kültür antropolojisi tasavvuf antropolojisinin bir devamı ve biçimsel yönüdür. Osmanlı toplumu aslında bir insan-ı kamil anlayışının mekan dahilinde, yatay şekilde yer almasıdır. Sufî antropolojisinin tüm kuramsal tecrübesi, kemale ve yüceliğe ulaşmış insan olan insan-ı kamil, İSLAM BİRLİKLERİ’NE SIKI TAKİP evrensel ve ideal olan insan-ı külli ve mutlak ve ruhani olan insan-ı mutlak terkipleri ve ifadeleri etrafında toplanmıştır. Balkanlardaki Osmanlı toplumu tüm bu karakteristikleri içinde barındırmaktadır. Kur’an insanı, ilahi hilkatin içerisinde kemalin ve güzelliğin birinci derecedeki örneği olarak tarif etmekte, o aynı zamanda kendisinde maneviyatı ve maddiyatı barındırabilen, mikrokozmik ve makrokozmik eşkalin yoğunluk kazandığı obje, melekût ile şehadet âlemini birbirine yaklaştıran bir varlıktır. Balkanlarda Osmanlı toplumu, cami, tekke, hamam, kervansarayı ile budur. OSMANLI DEVLETİ’NİN ÇEKİLİŞİNDEN SONRA BALKANLAR Balkanlarda asıl problemler 19. yüzyılın otuzlu yıllarından başlamış ve Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra zirve noktasına ulaşmıştır. 19. yüzyılın ilk yarısında başlayan isyanlar peyderpey yeni milli devletlerin ortaya çıkmasıyla sonuçlanmış, bu yeni devletler ise Osmanlı anlayışını ayakta tutan tüm müesseseleri ortadan kaldırmaya çalışmıştır. Balkanlarda yeni kurulan devletlerin acımasızca saldırdıkları en önemli müessese, hiç şüphe yok ki tekkelerdir. Birçok tekke yıkılmış, şeyhler öldürülmüş veya dervişleri ile beraber yaşadıkları bölgelerden uzaklaştırarak Türkiye'ye göç ettirilmiştir. Boş kalan maneviyat alanı ise devlet tarafından atanan devlet imamları vasıtasıyla doldurulmaya çalışılmıştır. Kısacası, dini temsil edenler ile dindarlar arasında bir boşluk ve mesafe yaratılmıştır ki, bu mesafe maalesef birçok konuda günümüze kadar aşılamamıştır. 1919 yılından sonra (büyük ölçüde Arnavut ve Boşnaklardan oluşan) Balkan Müslümanları birkaç devlete parçalanmış ve bir araya gelme imkanları yok edilmiştir. Kurulan yeni devletler toplumu yönetmekte kullandıkları insanlık dışı tavırlarla, hiçbir zaman toplumsal huzuru sağlayamamıştır. Devlet şiddeti ve terörü İslam dinini ve Müslüman kültürünü temsil eden bina ve müesseseleri hedef almış ve bölgede yaşayan Müslümanlar bir kültür bunalımı ve kargaşası içerisine girmişlerdir. Eski Yugoslav krallığının kurulduğu bölgede, Müslümanlar Bosna-Hersek, Kosova ve Makedonya'da ve daha az sayıda Sırbistan ile Karadağ'da kalmışlardır. Bu bölgelerden de planlı ve programlı şekilde göçe zorlandıkları için sayıları epey azalmıştır. Müslümanlara karşı baskılar, Yugoslav krallığının yıkılışından ve İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan komünist Yugoslavya'da da devam etmiştir. Bu dönemde baskılar, Komünist Parti’nin iş başına geldiği Arnavutluk’ta da başlamıştır. Arnavutluk’ta 1967 yılında komünist yöne- H Hepimiz, epimiz, biriniz için. ede sizinl e aynı dili konuşuyoruz. konuşuyoruz. Dört kıtada, ülkede sizinle kıtada, 17 ülk havalimanında, size en iyi hizmeti Dünyada Dünyada 70 havalimanında, vermek için çalışıyoruz. çalışıyoruz. vermek tavhavalimanlari.com.tr Yugoslavya'da Arnavutluk'tan farklı olarak mabetler kapatılmamış, fakat İslam Birlikleri devletin sıkı takibi altında faaliyet gösterebilmiştir. Yetmişli ve seksenli yıllardan itibaren Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya ve Sancak bölgelerinden Kahire, Şam, Medine, Beyrut ve Trablus İslam üniversitelerine öğrenci olarak gidenler döndüklerinde, halkın alışık olmadığı şekilde ve Osmanlı döneminden tanıdıkları geleneksel anlayıştan farklı bir İslami anlayıştan bahsetmeye başlamışlardır. Fakat doksanlı yıllara kadar bu yeni dini tarz pek etkili olamamış ve bu tarihten itibaren esen demokrasi rüzgârları, aslında toplumsal hayatın tüm alanlarına bir anarşik durum dayatmış ve bu durumdan İslam birlikleri ve Müslüman dindar toplum da hissesini almıştır. Bu tarihlerden itibaren durum küçük farklılıklarla Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya, Arnavutluk ve Sancak bölgelerinde benzerlik arz etmiştir. Dünyada gerçekleşen değişikliklerin de etkisi ile özellikle Arap dünyasındaki bazı üniversitelerden gelen mezunlar, halkın inandığı geleneksel din anlayışının hurafelerle dolu olduğunu ve selefi anlayışa dönülmesi gerektiğini söyleyerek, değişik dernekler vasıtasıyla yerleşmeye ve yayılmaya başlamıştır. İşte bundan sonra Bosna-Hersek'te, Kosova'da ve Makedonya'daki savaşlar, Arnavutluk’taki yönetim krizleri meydanın boşalmasına sebep olmuş ve bu gibi sert ve kaba din anlayışlarının yayılmasını kolaylaştırmıştır. Tabii ki durum Irak ve Suriye’deki savaşların başlamasıyla had safhaya ulaşmış ve dünyanın her tarafında olduğu gibi bu sert tavırlar İslam’ın imajına zarar vermiş, diğer taraftan da islamofobik tepkiler ve tavırlar artmıştır. Anadolu Ajansı’ndan alınmıtır… DEVAM EDECEK... SAYFA 03 Balkan Haberleri 3 7 Mart 2016 Pazartesi MÜLTEC KRZ UNICEF’in gündeminde IDOMEN BALKAN GÜNLÜÜ B irleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) binlerce sığınmacının beklediği Yunanistan - Makedonya sı nırındaki durumdan endişeli. UNICEF sözcüsü, "Bu duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye konuştu. www.yenibalkan.com sitesine gore; BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sözcüsü Rudi Tarneden, Yunanistan Makedonya sınırındaki İdomeni'de durumun giderek kötüleştiğini söyledi. Alman televizyon kanalı ZDF'nin haber programına katılan Tarneden, koşulları özellikle çocuklar için zor olduğuna dikkat çekerek "Sadece kriz bölgelerinden tanıdığımız bir duruma Avrupa'da izin verilmemeli" diye konuştu.Sınırdaki kampların tamaman dolu olduğunu ifade eden Tarneden, "Çok sayıda çocuk ve kadın, bunlar arasında hamileler de var, tamamen umutsuzluk içinde. Hava yağmurlu ve soğuk, çok az SIYAH MAVI KIRMIZI SARI yiyecekleri var, ayrıca hastalık riski de artıyor" diye konuştu. UNICEF Sözcüsü, bu koşullar altında korku ve umutsuzluğun büyüdüğünü ifade etti. ASGARİ STANDARTLAR SAĞLANMALI En azından asgari insani standartların bağlanması gerektiğini kaydeden Tarneden, Avrupa'da sığınmacıların, özellikle de çocukların geri gönderilmesi konusunda anlaşmazlık yaşandığına işaret etti. Tarneden, "Refah içindeki bir kıtanın bunu başaramaması üzücü ve utanç verici bir durum" diye sözlerini sürdürdü. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütüne bağlı yardım çalışanları İdomeni'de her gün 30 bin porsiyon yemek dağıtıyor. Ancak bunlardan sadece 6 bin 500'ü sıcak öğün olduğu, sığınmacılara genellikle sandviç verildiği belirtiliyor. İdomeni'deki kampta kalan mültecilerin sayısı ise sadece 1600, diğerleri küçük çadırlarda ya da açık havada geceliyor. S!rbistan ‘NATO’ya hay!r’ diyor BELGRAD BALKAN GÜNLÜÜ S ırbistan Başbakanı Aleksandar Vuciç ülkesinde NATO'ya katılma konusunda referandum yapılmayacağını açıkladı. RTS televizyon kanalında konuşan Vuciç, “ Sırbistan NATO’ya girmeyecek, biz askeri açıdan tarafsız olmak istiyoruz. Biz hiçbir zaman NATO'ya katılma arzusunu dile getirmedik” dedi. www.dunyabulteni.net’e göre; Vuciç, yakın zamanda meclis tarafından onaylanan ve Devlet Başkanı tarafından imzalanan Sırbistan ile NATO arasındaki anlaşmayı onaylayan yasanın, 2006 yılında taraflar arasında imzalanan 'teknik anlaşma' konusunu içerdiğini söyledi. Başbakan “Bu konuda hükümete karşı histerik bir kampanya başlatıldı. Ancak ben buna direneceğim” dedi. Vuciç, "Bizim politikamız AB üyesi olmak. Biz Amerika'ya da Rusya'ya da saygı gösteriyoruz. Ancak biz öncelikle Sırbistan’ı seviyoruz. Ben Sırbistan’ın Avrupa yolculuğunu feda etmeye hazır değilim. Bu ülkemiz ekonomisi için bir felaket olacaktır" diye konuştu. Başbakan Sırbistan'da yapılacak olan meclis seçimleri nedeniyle Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev'in ülkesine yapacağı ziyaret tarihinin henüz tespit edilmediğine dikkat çekti. İZMİR MEKTUBU Üst not: Her eyden önce Biz yarat!lan! yaratandan ötürü severiz. ROMANLAR ÇN ROMAN YAZMAK irileri için roman veya senaryo yaz lacaksa 5 eyi rifatsait@balkangunlugu.com merak ederim. 1-Nedeni, 2Konusu, 3-Kimin yazd ,4-Ne 24.Dönem İzmir milletvekili kadar okundu u, 5-Finali… Balkan Stratejik Araştırmalar Rifat SAT Türkiye’de roman veya Merkezi (BASAM) Başkanı senaryo yaz lacak o kadar grup var ki. Birileri için yaz ld , birileri koyanlara dikkat ediniz. için yaz l yor, birileri için gerekti inde ve Çok ükürler olsun ki; devletimiz bunlazaman geldi inde yaz lacak. Kimler mi? r n fark nda. lk kez Say n Kürtler, Romanlar, Aleviler, Yahudiler, Cumhurba kan m z n masaya ç kard Ermeniler, Arnavutlar, Bo naklar, Roman aç l m bugün Say n Yezidiler, Süryaniler, Araplar….Hepside Ba bakan m z n ve hükümetin en önemli Türkiye’nin asli unsuru. Türkiye’nin zenkonular aras nda yer al yor. gin kültürünün birer parças . Ba bakan m z zmirli Romanlardan bir karde imizi kendisine dan man olarak TÜRK,YE’N,N ZENG,N atad . Say n Cumhurba kan m z n da bir KÜLTÜRÜNÜ Roman dan man atamas olabilir. HEDEF ALIYORLAR Romanlar n, istihdam, sa l k, bar nma, e itim, ay r mc l k ve erken ya ta evlenHalen Kürt karde lerimiz için yaz lan me ile ceza alan Roman babalar ile ilgili Roman okuyoruz. Bu roman , kim ve sorunlar na çözüm için hükümetin ciddi neden yazm biliyoruz. Amaç, bizi birbiçal malar var. AK Parti Genel merkezde rimizden ay rmaksa, bunu kim ister Genel Ba kan yard mc s ve Sivil diye sordu umuzda, yazar da ç k yor Toplum Halkla ili kiler Ba kan Doç. Dr. apaç k. Siz e er jeopolitik ve jeostratejik Sn. Selçuk Özda bu konuda görevli ve aç dan önemliyseniz, (jeo) genetiklerinizçok önemli çal malara imza at yor. le birileri oynayacakt r. Evet, Türkiye Dünya Romanlar Günü olarak bilinen 8 zengin bir kültüre sahip. Ama ayn zenNisan’da stanbul’da harika bir kutlama ginlik, dü manlar n z için size kar kullaolacak. Müjdeler gelebilir. K sacas nabilece i birer risktir. Bu riskin enerji Hükümet Roman karde lerimizi önemsiihtiyac ise fitnedir. Kürt, Arnavut, Alevi, yor ve bu konuda projeler üretiyor. Sünni, Roman fark etmez. Fitneyi att n m ate in alevi bütün Türkiye’yi sarar. Ne ROMANLARLA ,LG,L, oldu ki, Osmanl ’da milleti sad ka (Sad k 8,8 M,LYON EURO’LUK millet) olarak bilinen Ermeniler, sonra ne PROJE duruma geldiler. Çanakkale Sava ’nda bu güzel vatan için ehit olup yan yana Aile ve Sosyal Politikalar Bakanl m z n yatan Türk ve Kürt ehitlerin baz torunöncülü ünde güzel eyler yap l yor. lar nas l dü man gibi oldular? Osmanl da Bunlardan biri 8,8 milyon Euro’luk temel bireylerden olan ve hatta yeniçeriönemli bir Roman projesi. Türkiye’nin 12 lerinin ço unlu unu olu turan Bekta iler vilayetinde uygulanacak olan bu proje iki veya Anadolu’nun Bir Sultan Abdallar , y l sürecek. Proje’nin uygulanaca vilaA k Veyselleri, Ne et Erta lar , yetlerinde var olan Sosyal Hizmet merYunuslar , Mevlanalar , Alevileri… Bu kezlerinde Romanlar için yer ayr lacak. ülkenin renkleri, renk körü olan birilerinBu merkezlerde aralar nda en az bir ce sadece siyah veya beyaz görülmek Roman’ n da görevli olaca , Milli istenince ac kl dram romanlar yaz lm E itim Bakanl ndan iki, Aile ve Sosyal yor, yazd r l yor. politikalar bakanl ndan bir, d ar dan bir Romanlar için roman yazmak, orijinal bir fikir. Bu ne eli ve tatl insanlar için güzel birim yöneticisi ve arabulucu olarak bir romanlar yaz labilir. Ancak ülkesine ba l ki inin de olaca toplam 5 ki iden olubu insanlar fitne ile kar t rmaya çal an an ekip Roman karde lerimize hizmet baz yazarlar var gibi. verecek. zmir, Bal kesir, stanbul, Birileri Türkiye’deki Roman STK’lar n Edirne, Tekirda , Hatay, Antalya ve etkilemeye çal yor. Geçenlerde Mersin gibi illerimizde birimler olu turuRomanya’da Türkiye’deki baz Roman lacak. Bu çal malarla ilgili eski Çe me STK temsilcilerine bir e itim verilmi . kaymakam Say n nci Sezer Han m Aile Kendilerini Roman aktivisti olarak tan ve Sosyal politikalar bakanl Aile tan yurtd destekli ilginç isimler Toplumu Hizmetleri Genel müdürlü üne Türkiye’de kol geziyor. Çok dikkatli getirildi. zmir’de Bayrakl , Karaba lar olmak laz m. Google efendiye sordu uve Konak (Yeni ehir) olmak üzere 3 nuzda bunlar size aç klayacakt r. Yada Sosyal Hizmet merkezinde toplam 15 bu yaz y okuduklar nda ilk tepkiyi ki i hizmet verecek. Hay rl olsun. B SAYFA 04 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 4 Kosova Haberleri sonra devam eder. Yol dikenli ama eninde sonunda ba araca z” ifadelerin geçerlili inden zerre üphe duymad m z kom ular n tek engelleri Türk ordusunun burada olmas . Amerikan D i leri Bakan Colin Powell’in, ülkesine dönmeden önce Rumlara, “burada i gal ve istila yoktur, tarihinize bak n” diyerek Makarios’un Güvenlik Konseyi’nde yapt aç klamay hat rlatmas n da hat rlamak istememeleri o cihetten… Karao lano lu ehitli i’ne gittik. lginçtir oradaki müzeyi hiç görmemiiz. Müzenin aç k alandaki k sm nda 30’u a k n sava arac sergileniyor. Tanklar, z rhl kamyonlar, ad n bilmedi im ancak o dönemde nas l böyle bir teknoloji olabilece ine a akald m araçlar… Rumlar n sava araçlar n n çok az bir k sm bu. Nisan 1973’te yap lan say mda 631,778 olarak aç klanan nüfusa göre hayli fazla olan bu araçlar n nas l, niye, kimler taraf ndan getirildi ini fazla dü ünmeye gerek olmad n , adada Akridas Plan n hayata geçirmek için tüm hesaplar n yap ld n , ko ullar n olu tu unu, Türklerin kendi yapt klar ilkel veya kaçak yolla soktuklar silahlarla savunmaktan ba ka anslar olmad n hat rlatal m. Rumlar n onlarca silah ve sava arac na ra men Türklerde sadece ve sadece 4-5 Land Rover olu u, bugün “K br sl y m, K br s benim vatan m” eklindeki konu malar yapanlar n, K br sl l n sürdürmeyi Türk askerine ba l oldu unun en önemli ni anesi. Kendilerini “bar ” yanl s , Türkiye’yi i galci olarak gösterme gafleti içinde olanlara sormak laz m, Rumlar bu tanklarla Kordonboyu’nda m gezeceklerdi? Özetle; S rf ngilizlerden kurtulmak için1960’da, “Türklere imdilik hak verelim sussunlar, sonra onlardan kurtulmak kolay” dü üncesiyle ortak Cumhuriyete tamam diyen, üç sene zar zor sabredip 1963’te Türklere sald rmaya ba layan Rumlar söylüyor “garantilerin modas geçmi tir” diye… “BM korur” diyenlere K br s’ta, 19631974 aras nda ya anan katliamlar n BM’nin gözünün önünde vuku bulduunu, Bosna’da BM’nin S rplara “sen bekle ben senin yan na gönderece im” diyerek, Bo naklar n katline yard mc olduklar n , bir kez daha tekrar edelim ve Bar Harekat olmasayd ne olurdu sorusunun yan t n n ölüm çukurlar nda oldu unu vurgulayal m. Haf zay be er nisyanla malul derler ama o kadar da de il! RUMLAR BU TANKLARLA KORDONBOYU’NU MU GEZECEKT? ata.atun@atun.com Prof.Dr. Ata ATUN umlar n milli davada yekvücut olu lar n k skanmamak elde de il zira ayr siyasi görü lere sahip olsalar da, K br s konusunda a zlar bir. Siyasi partilerin hepsi “güncelli ini yitirmi garantiler kurumunun” sona ermesi konusunda hemfikir! Fileleftheros gazetesine göre Rum Meclis Ba kan Yannakis Omiru, “modas geçmi 1960 garantilerinin kald r lmas n n, K br s sorununda çözüm olmas için olmazsa olmaz artlardan biri oldu unu” demi . D S Ba kan Averof Neofitu ise “birle ik bir Avrupa ülkesinin, yabanc garantörler ve yabanc ordular kald rmayaca n ” savunurken, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu da, AB üyesi bir ülkenin topraklar nda garantilere ve yabanc askerlere ihtiyac olmad n belirtmi . EVRO.KO partisi ise Makarios’un 19 Temmuz 1974 tarihinde BM. Güvenlik Konseyi’ne feryat figan giderek, “darbe yap ld , tehlikedeyiz, bizi kurtar n” dedi ini unutmu olsa gerek, “Türkiye’nin hiçbir zaman K br s’ta bar n ve güvenli in garantörü de il, intizams zl k, kan ve ölümün garantörü oldu unu” iddia etmi . Ve hatta EVRO.KO, Türkiye’nin 1974 Bar Harekat yla bu hakk n kaybetti ini de ileri sürmü ! R AKILLARA ZARAR Rumlar n tarihi istedikleri gibi e ip büktüklerini, kendi yapt klar katliamlar Türkler yapt diye gösterdiklerini biliyoruz ancak Yunanistan darbesini yok say p, Bar Harekat ’n i gal olarak göstermeleri ak llara zarar. Oysa 19 Temmuz’da (1974) ne demi ti Makarios: “Ülkem Yunanistan’ n i gali alt ndad r, K br s’ta Rumlar n da Türklerin canlar tehlikededir, yard m isteriz…” Nitekim, Türkiye’nin müdahalesi Rusya’n n i ine gelmedi i halde, öldürülecek 10 bin ki inin ad n n yazd listeyi görünce susmu tu. (Kaynak Rüstem Tatar.) u bir gerçek ki; Akridas Plan ’ndaki “K br s bir Yunan adas d r. Yunanistan’a aittir, kopar lm t r, biz ba layaca z. Bu Enosis gemisi yürürken bazen durur, 7 Mart 2016 Pazartesi Thaçi Kosova’ya farkllk vaat etti Yeni seçilen Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi Kosova’da farklı bir devlet başkanı olacağını vaat ediyor PRTNE - BALKAN GÜNLÜÜ C umhurbaşkanı görevine seçilmesi nedeniyle ‘Top Channel’e verdiği demecinde Hashim Thaçi, Kosova siyasi liderlerinin siyasi gerginliği çözebilecekleri inancını dile getirdi. Thaçi konuyla ilgili şöyle konuştu: “Kosova siyasi liderlerine güveniyorum ve siyasi iradenin egemen olacağına inanıyorum. İleriye gitmek için ortak kabul edilir çözümün bulunması yönünde olumlu enerji hakim olacak.” Özel Mahkeme’nin kurulmasıyla ilgili beklentilerle ilgili bir soru üzerine Thaçi, Kosova olarak tüm gerekli süreçlerin tamamlandığını ve uluslararası camiaya karşı tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini belirtti. www.kosovahaber.net’e göre; Cumhurbaşkanı olarak silahlı kuvvetlerin Baş Komutanı da olduğunu da belirten Thaçi, Kosova Güvenlik Gücü’nün Kosova Silahlı Kuvvetleri’ne en kısa zamanda dönüşmesi, barış ortaklığının başlaması ve beş yıllık cumhurbaşkanı görevi süresince Kosova’nın NATO-ya entegre olma çabasında bulunacağını ifade etti. Cumhurbaşkanı görevine seçilmesiyle, farklı bir cumhurbaşkanı olacağını söyleyen Hashim Thaçi, bu göreve başlayacağı günün kendisi ve Kosova için de özel bir gün olacağını söyledi. Türk doktorlar Kosova’da 122 ameliyat yapt PRTNE - BALKAN GÜNLÜÜ S ağlık Bakan Yardımcısı Dr. Kadir Hüseyin ve Kosova Üniversite Klinikler Hastane Hizmetleri (SHSKUK) Müdürü Dr. Curr Gjocaj’ın eşlik ettiği QKUK’ Jinekoloji Kliniği ziyareti kapsamında Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Kıvılcım Kılıç özellikle Kosova Üniversite Klinikler Merkezi olmak üzere Kosova sağlığına Türkiye’nin desteğinin devamını ifade etti. www.kosovahaber.net’e göre: Bu klinikteki çalışmalardan SHSKUK yönetimi tarafından yakından bilgilendirilen Büyükelçi Kılıç’a ayrıca Türk doktorlarla yapılan ortak çalış- malardan bilgi verildi. Kosova ile Türkiye’nin birçok alanda işbirliğini sürdürdüğünü söyleyen Kılıç, yakın bir gelecekte QKUK doktor personelinin uzmanlaştırılması ve doktorlar ile hastalar için daha iyi şartların temin edilmesi için angaje olduğunu açıkladı. Kılıç, “ Kosova doktorlarına tecrübelerini aktarıp Kosova’da yapılan ortak çalışmalardan ve yakın ilgi ile sıcak karşılamadan Türk doktorlar memnuniyetlerini ifade ettiler” diye belirtti. Türk doktorları ile yapılan ortak çalışmalarda 28 bileşik ameliyatın gerçekleştiğini bildiren Jinekoloji Kliniği Müdürü Dr. Myrvete Paçarada, Türk doktorların yardımının çok faydalı olduğunu değerlendirdi. Kosova Türk Gücü'ne Altnova’dan misafir PRZREN BALKAN GÜNLÜÜ Y alova Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral Kosova Prizen'de bulunan Kosova Türk Temsil Heyet Başkanlığı'na misafir oldu. Altınova Belediye Başkanı Dr. Metin Oral beraberinde, Altınova Belediye Meclis üyeleri Fevzi Arıcı, Birol Bayram, Mustafa Sarıgül, eski belediye meclis üyesi Halil Çorbacı ve Altınova Belediyesi Sosyal İşler Sorumlusu Hakan Beykoz ile birlikte Kosova Prizen'deki Türk Temsil Heyet Başkanlığı Türk Taburunu ziyaret etti. www.haberler.com’a göre, ziyarette Kosova Türk Temsil Heyet Başkanı Kurmay Albay Saim Bağcı, diğer komutanlar ve askerlerle bir araya gelen Başkan Oral ve beraberindekiler, oldukça duygulu anlar yaşadı. Ziyaretten memnuniyetini dile getiren Kurmay Albay Saim Bağcı, Başkan Oral ve Altınova Heyetine büyük yakınlık gösterdi. Misafirlerine birlik içerisinde bulunan fotoğraf sergisini gezdiren Kurmay Albay Bağcı, Kosova'da gerçekleştirilen çalışmalar hakkında Altınova heyetine bilgi verdi. Ziyarette Başkan Oral, Kurmay Albay Bağcı'ya kahve fincanı takımı hediye ederken, Kurmay Albay Bağcı Başkan Oral'a birliğin plaketini verdi. Kosova Radyosu Türkçe programlarına yeni kadro PRTNE BALKAN GÜNLÜÜ K osova Radyosu’nda Türkçe Programlar 1999 yılının Temmuz ayının sonlarında başladı. Türkçe Programları 2013 yılına kadar 7 kişilik kadroyla yayın hayatını sürdürdü. Ancak bundan sonar adeta yaprak dökümü yaşandı ve Türkçe programlarında çalışanların sayısı 2015 ikiye düştü. Yapılan başvurular ve uzun uğraşların ardından en nihayet açılan iş ilanı ile Kosova Radyosu Türkçe Programları’na iki gazeteci alındı. www.kosovaport.com’un verdiği bilgilere göre, süreçle ilgili konuşan Kosova Radyosu Türkçe Programlar Sorumlusu Güner Şaban, yeni çalışanlarla birlikte programlara yeni bir renk geleceğine inandığını dile getirdi. “Kendilerinden yeni fikirler bekliyoruz” diyen Şaban, ileride yayın süresiyle birlikte, kadronun da genişlemesini beklediklerini kaydetti. Çalışanlardan biri olan Arzu Ustaibo, var olan iki saatlik yayın diliminde yeni programlarla kaliteyi arttırmaya, kültür sanat programlarına, siyaset ve günlük olayla- ra daha çok yer vermeye çalışacaklarını belirtti. Bir diğer çalışan Berkant Curi ise, “bugüne kadar genelde kamera arkasındaydım, ama bugünden sonra insanlara sesimle ulaşmaya çalışacağım. Diğer yandan radyo belgeseli üzerine yeni bir program yapmaya çalışacağım” dedi. SAYFA 05 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 5 Balkan Haberleri SEVEREK MUTLULUU YAKALAYIN Mehmet KIZILKAYA everek, bütün mutluluklara eriebilirsiniz. Sevmek, insanolunun doas'nda var olan bir güzelliktir. Güzel olup, en doal haliyle öne ç'kan eylerden biridir sevmek. Hayat, sevdikçe güzelleir. Sevdikçe daha da çok yaamay' severiz. Sevdikçe yaam'n güzelliklerini görür daha da zevk al'r'z yapt'klar'm'zdan. Sevgi, her daim mutluluu, ak', güzellii, huzuru ve iyilii getirir kiiye. Sevgi, hayatlar'n'za her zaman güzel anlamlar katmakla beraber bütün boluklar'n'z' doldurur. nsanolu, sevgisini ne kadar d'a vurursa bir o kadar da onu seven çok olur. Ne kadar çok insan onu severse onun için de bakalar'n' sevmek bir o kadar da kolayla'r. Böylelikle sevginin gücü ucu buca' görünmeyen okyanus gibi, gökyüzünün eriilmez olan sonsuzluu gibi daha da kat kat artar. Unutulmamal'd'r ki; insanolu hayat'n'n bütün kar'tlar'n' çözen ve insanlara en büyük mutluluu veren ve de tatt'ran his, sevgiden baka hiçbir ey deildir. nsanolu sevildiini hissetmek tüm dünyan'n en güzel his ve duygular'ndan biri olduu kukusuzudur. Sevildiini hisseden insan bulunduu her noktada mutluluk ve güven verir. Böylelikle bütün güzel pozitif düünceler o insanlarla olur ve hayat'n'n her alan'ndan, hayat'n'n her noktas'ndan her daim zevk alarak yaam'n' sürdürmü olur. S 7 Mart 2016 Pazartesi Türkiye Roman Çaltay TEKRDA'DA YAPILDI AK Parti Sivil Toplum ve Halkla ili$kiler Ba$kan yard'mc's' Rifat Sait: " Baz' d'$ güçler Türkiye'deki Kürt ve Roman karde$lerimize fitne sokarak bizlerden koparmaya çal'$'yorlar ama ba$aramayacaklar"dedi HER DAM BALI OLMAYA ÇALIIN Eer ki sizler zor durumdaysan'z, s'k'nt'lar'n'z varsa, can'n'z s'kk'nsa, moraliniz bozuksa, içinizde herhangi bir korku varsa kendi kendinize öyle demeniz de fayda vard'r; “Yaad''m bu hayat süresince kar'ma ve önüme ç'kan bütün her eyi daima seveceim.” Bu güzel söze bal'l''n'z olsun, her daim bal' olmaya çal''n. lerleyen zamanlarda sizler de göreceksiniz ki her ey güzel bir ekilde yola girdiini. Sürekli olarak karma'k olarak gördüünüz her eyin ne kadar da basitletiini görebileceksiniz. Sizin düündüünüz, hissettiiniz ve de korktuunuz o negatif düünceler sevginin o güçlü olan kollar'nda tamamen boulup gidecek. nsan'n mutlu olabilmesi için öncelikle her ey sevgiyle bakmal'd'r. Var olan bütün canl'lar' sevmek ve muazzam güzelliklerle donat'lm' olan sevginizin alar'n' her yöne örerek yaymal's'n'z. A'n içerisine giren kim ya da kimler olursa olsun onlar' her daim muazzam güzelliklerle donat'lm' olan sevginizin içerisinde misafir etmelisiniz. Ayr'mlara gitmeden her daim sevmelisiniz. Seni 'slatan yamuru, senin yüreine dokunan sevgiliyi, doa için öten kuu, dinlenilen ark'y', senden sadaka isteyen bir çocuu, görmek isteyip de istemediiniz komular'n'z', beraber çal'mak isteyip de istemediiniz insanlar', izlediiniz her eyi, konumak isteyip de konumad''n'z tüm her eyi yahut herkesi her daim sevin. Sevmeye çal''n, sevmek için mücadele edin. Sizler de göreceksiniz ki severek her eyin üstesinden gelindiini, severek baard''n' ve de mutlu olduunu. O zaman her daim sevin, sevdirin, sevilin. TEKRDA BALKAN GÜNLÜÜ T ürkiye Roman Platformu Başkanlığı ve Trakya Roman Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenen, Roman vatandaşların sorunları ve çözüm önerileri çalıştayı Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde gerçekleştirildi. Toplantıya, AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı ve 24.Dönem İzmir Milletvekili Rifat Sait, AK Parti Tekirdağ Milletvekili ve AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Ayşe Doğan, Başbakanlık Roman Müşaviri Metin Özçeri, Türkiye Roman Platformu ve Trakya Roman Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Fahrettin Savcı ve çok sayıda Roman Federasyon ve STK temsilcisi katıldılar. Türkiye'deki Roman federasyonları ve STK'larının yoğun ilgi gösterdiği toplantıda Romanların sorunları ve çözüm önerileri tar- Komu snra asker gönderiyor SOFYA - BALKAN GÜNLÜ⁄Ü B ulgaristan Meclisi Türkiye sınırına asker gönderilebilmesi için Silahlı Kuvvetler ve Savunma Kanunu’nda değişikliğe onay verdi. Kabul edilen tasarıyla Türkiye sınırına askeri personelin görevlendirilmesine izin veriliyor. Ayrıca Bulgaristan'ın Türkiye ile olan 269 kilometrelik kara sınırında yasa dışı geçişlerin engellen- mesi ile görevli sınır polis güçlerine ordudan personel ve teçhizat desteği verilebilecek. Bulgaristan hükümeti daha yasadışı geçişlerin engellenmesi için Türkiye sınırına bin asker gönderileceğini açıklamıştı. www.haber7.com’a göre; Ana muhalefetteki Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) milletvekili ve eski Savunma Bakanı Angel Naydenov, tasarı görüşülürken yaptığı konuşmada, “İçişleri Bakanlığının huzurunun Altın afak milletvekilleri toplantıdan kovuldu STRASBURG BALKAN GÜNLÜ⁄Ü Y unanistan Altın Şafak Hareketi Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi iki milletvekili beraberlerinde Neo Nazi görünümlü kişiler ile birlikte “Yunanistan’daki Türk azınlığının hakları” konulu toplantıyı önlemeye çalıştı. www.yenibalkan.com sitesinin haberine göre; Politico ve Euractiv haber sitelerinin yayınladığı video görüntülerinde Altın Şafak milletvekili Lambros Fountoulis’in AP’de düzenlenen toplantıyı kınadığı, Yunanistan’da Türk azınlık olmadığını söylediği görülüyor. Basına kapalı gerçekleştirilen özel toplantıya başkanlık eden Romanya’daki Macar Azınlık Partisi'nden Avrupa Parlamentosu milletvekili Csaba Sógor ise milletvekiline sert tepki gösteriyor. Bunun üzerine Altın Şafak milletvekili Fountoulis, "Yunanistan'da Türk azınlık olduğunu söylemeye hakkınız yok. Yunanistan'da Türk azınlık yok. Yunanistan birdir ve bağımsızdır" dedi. Fountoulis, Sogor'u Türkiye'den ve Makedonya'dan para almakla suçluyor. Altın Şafak Hareketi milletvekillerinin öncülük ettiği Neo Nazi grup, Sogor’un şiddetli itirazlar üzerine toplantıyı terk etmek zorunda kalıyor. Avrupa Parlamentosu’nda toplam üç milletvekili bulunan Altın Şafak Hareketi’nin eyleminden sonra parlamento üyelerinden ırkçı partiye karşı önlemler alınması talepleri yükseldi. Bulgaristan’da Osmanl’nn camileri kaderine terk edildi SOFYA - BALKAN GÜNLÜ⁄Ü B ulgaristan Osmanlı mimarisinin seçkin örnekleri olan camiilere ev sahipliği yapıyor. Köstendil, Razgrad ve Şumnu; yüzyıllık mirası muhafaza eden kentlerin başında geliyor. Birçoğu; yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan ve kültür anıtı da sayılan camiler, Türkiye ile yapılan anlaşmalara rağmen, kaderlerine terk edilmiş durumda. 15. asırdan kalan Fatih Sultan Mehmet Camii, kültürel önemine rağmen kaderine terk edilmiş durumda. www.dunyabulteni.net’e göre; Milli kültür anıtı statüsüne sahip caminin restorasyonuna dahi izin verilmiyor. AB fon kaynaklarıyla tarihi eserler onarılıp korunurken, şehrin tam merkezindeki Fatih Sultan Mehmet Cami yıkılıyor. Bulgaristan ile Türkiye arasında mabedlerin tamiratı için var olan anlaşma kapsamına alınsa da, camilerin tadilatı ile alakalı herhangi bir tışıldı.Roman çalıştayı öncesi Malkara Roman Eğitim Derneği’nin açılışı yapıldı.Açılışa çalıştay protokolünün dışında Malkara Kaymakamı Osman Altın ve Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul da katıldılar. AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı ve 24. Dönem İzmir Milletvekili Rifat Sait, “Roman açılımı ilk kez Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde 14 Mart 2010 tarihinde başlamış ve Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu ile bu önemli çalışma başarıyla sürdürülmektedir” dedi. Hükümetin Romanlarla ilgili çok önemli çalışmalara imza attığını belirten Sait, Tekirdağ'da yaptığımız toplantıda Romanların sorunları gündeme getirildi. Yapılan çalışmalarda Romanların Sağlık, Eğitim, çok genç yaşta evlilik, barınma ve kentsel dönüşüm, istihdam ve Ayırımcılıkla mücadele gibi sorunlarını ele aldık. Genel Başkan yardımcımız Sayın Selçuk Özdağ Roman çalışmalarında oldukça duyarlı bir büyüğümüz. Keza zaten Sağ olsunlar Sayın adım atılmıyor. Yıllarca define avcılarının kazılarına maruz kalan caminin içi harabeye dönmüş durumda. Çökme tehlikesi yaşayan camide, sökülebilecek her şey alınmış. Ön cephesi teneke ile örtülü caminin ne kapı, ne de penceresi yerinde. Fatih Sultan Camii, diğer Osmanlı mirası eserler gibi saadetli günlerinden çok uzakta. Kanuni Sultan Süleyman devrinin sadrazamı Pargalı Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırılan Maktul İbrahim Paşa Camii, Osmanlı’nın miras bıraktığı güzide yapılardan biri. 1616 yılına tarihlenen cami Bulgaristan'ın milli kültür anıtı statüsünde. Ancak bu cami de diğer Osmanlı eserleriyle benzer kadere sahip. UNESCO Kültürel Miras Kataloğu’nda kayıtlı olan cami, 30 yıldan beri tamir görmemesi nedeniyle bakımsız bir halde. Kültür Bakanlığı nezdindeki bölge tarih müzesine bağlı olan cami, onarıma muhtaç bir halde. Kapısına demir kilit vurulan camii, vakıfların iade davası sonuç vermediği için Müslümanlara iade edilmiyor. yerinde olması için ve Türkiye ile ortak sınırımızda olup bitenleri göz önünde bulundurarak ek önlemlerin alınması şart” dedi. Sınır muhafazasının ‘stratejik bir görev olduğunu’ belirten Naydenov, ordunun bu amaçla görev almasının gayet doğal olduğunu ifade etti. İçişleri Bakanlığı'nın yürüttüğü çalışmalarda, sınırdaki mevcut 33 kilometrelik tel örgüye 130 kilometrelik ilave yapılması öngörülüyor. Cumhurbaşkanımız ve Sayın Başbakanımız da bu konuda büyük destekler veriyorlar, dedi. Başbakanın bir Roman kardeşimizi kendisine danışman olarak atadığını hatırlatan Sait, “Nisan ayında İstanbul'da Sayın Başbakanımızın onurlandıracağı bir Roman toplantısı düzenlenebilir. Keza Eylül ayında İzmir'de geniş katılımlı bir Roman çalıştayı planlanıyor. Gerek AK Parti gerekse hükümetimiz Romanlarla ilgili bu güzel çalışmalara imza atarken, birileri de boş durmuyor. Bazı dış güçler Türkiye'deki Kürt ve Roman kardeşlerimize fitne sokarak bizlerden koparmaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar. Biz Roman kardeşlerimizi seviyoruz ve onların yanındayız” dedi. Sait, 8 Nisan 1971'de Romanların sorunlarını tartışmak üzere Londra'da ilk uluslararası Roman kongresinin yapıldığını ve bu yüzden 8 Nisan'ın Dünya Romanlar Günü olduğunu, ancak aynı zamanda geçen yıl 14 Mart'ta Çanakkale'de Sayın Cumhurbaşkanımızın da katıldığı Roman toplantısının sonunda 14 Mart'ın da Roman Günü ilan edildiğini hatırlattı. SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 6 Ara trma 7 Mart 2016 Pazartesi İzmir'de Türk-Yunan zirvesi İzmir, Türk-Yunan zirvesine ev sahipliği yapacak. İzmir'in ev sahipliği yapması oldukça manidar. Zira İzmir'in kıyılarından karşıya baktığınızda Yunanistan'daki adaların ışıklarını görebilirsiniz. Üstelik İzmir bugün Yunanistan'ın toprakları olan Selanik'ten, Gümülcine'den, İskeçe'den, Drama'dan, Rodos, İstanköy, Girit ve Yanya'dan çok göç almıştır. İzmir'de çok sayıda Rum'da yaşar. Karşıya yani Yunanistan'a gittiğinizde çok sayıda İzmirli bulabilirsiniz. Balkan göçmenlerinde Suyun karşı tarafı denilen yer Yunanistan'dır DEİK’İN DÜZENLEDİĞİ TÜRKYUNAN İŞ FORUMU T ürkiye ve Yunanistan iki komşu ülke. Üstelik iki NATO müttefiki. Türk ve Yunan Başbakanları Ahmet Davutoğlu ve Aleksis Tsipras İzmir'de bir araya gelecekler. Hatırlayacak olursanız İki lider kısa bir süre önce 18 Kasım'da Ankara'da görüşmüşlerdi. TürkiyeYunanistan arasında pek çok konuşulacak şey var. Bu yüzden ne kadar çok bir araya gelip konuşulsa o denli yararlı olur. Hele ki İzmir, bu toplantılar için harika bir yerdir. HÜKÜMETİN İZMİR’E VERDİĞİ ÖNEM Devletin İzmir'e verdiği önem açıkça görülüyor. İzmir'in üst üste iki defa EXPO' YA aday gösterilmesi ve Üniversite oyunları İzmir için güzel jestlerdi. Dahası Başbakanlık Yurtdışı Türkler Başkanlığının Ankara dışındaki ilk ofisinin İzmir'de açılması, Dış işleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği Bakanlıklarımızın İzmir'de ofis açmaları ve son olarak geçen yıl mayıs ayında Başbakanlık Ofisi’nin İzmir'de hizmete girmesi fevkalade önemlidir. Başbakan Davutoğlu, İzmir'deki Başbakanlık Ofisi’nin aktif olarak kullanılacağını ve İzmir' sık sık geleceklerini söylemişti. Hatta Bakanlar Kurulu toplantılarından bir kaçının ve bazı uluslararası toplantıların İzmir'de yapılabileceği konuşulmuştu. Nitekim ilk olarak 8 Ekim'de Balkan ülkelerinden gelen bakan ve milletvekilleri ile burada Balkan zirvesi gerçekleştirildi. Bu önemli toplantıya biz de katılmıştık. Şimdide TürkiyeYunanistan Başbakanlarının bir araya geleceği zirve İzmir'deki Başbakanlık ofisinde yapılacak.Hayırlısı olsun. İZMİR-ATİNA UÇAK SEFERLERİ BAŞLIYOR Yunanistan Başbakanı Aleksis Tsipras, 8 Mart sabahı THY ve bir Yunan havayolu şirketinin ortak uçuşu ile Atina’dan İzmir'e geliyor. Böylece İzmir-Atina direk uçak seferleri de başlamış oluyor. Yunanistan ile yeni destinasyonların açılması yararlı olacaktır. Özellikle Davutoğlu ve Tsipras, Swiss Otel’de Dış Ekonomik İşler Kurulu’nun (DEİK) düzenlediği Türk-Yunan İş Forumu’na ve Türk-Yunan yüksek düzeyli işbirliği konseyine başkanlık edecekler. Ardından iki lider İzmir'deki Başbakanlık ofisinde bir araya gelecekler. İki lider Kordon'da birlikte halkı selamlayacak. Akşam Hilton'da İzmir Ticaret odasının düzenlediği ve iş dünyasının katılacağı yemekte bir araya gelinecek. Program özetle böyle. İzmir'deki TürkYunan zirvesinde neler konuşulacak? Yazımızın esas önemli konusu da burası. Konuşulacak en önemli mesele Suriye ve mülteciler konusu. Tsipras geçenlerde Alman Bild gazetesine verdiği röportajda, 2,5 milyon sığınmacının bulunduğu Türkiye büyük bir yük taşıyor, Türkiye ile birlikte çalışırsak bu sorunu kontrol altına alırız, demişti. Gerçi biz kontrol altına almak değil çözmek istiyoruz ama Yunan başbakanının bizimle pek çok konuda ortak düşünceleri var diye düşünüyorum. MÜLTECİLER SORUNU Bunlara paralel olarak Türkiye'nin AB ile imzaladığı geri kabul anlaşması. Türkiye'de sayıları 3 milyona dayanan Suriyeli mülteciler. Bu mültecilerin Yunanistan üzerinden Avrupa'ya geçme istekleri. Ege denizinde yaşanan dramlar. Bu arada başta Makedonya olmak üzere mültecilere sınırlarını kapatan ülkeler topu taç'a atarak Türkiye ve Rifat SAİT Yunanistan'a zorluk çıkartıyorlar. Mültecilerin doğurduğu ekonomik yükler de var. AB, bu konuda Türkiye'ye 3 Milyar Avro vereceğini taahhüt etse de şu ana kadar sadece 95 milyon Euro verdi. Bu yardımlar AB'nin kontrolünde olacak ve daha çok eğitim ve insani yardımları kapsayacak. AB, mülteciler için Yunanistan'a 700 milyon Euro vermeyi düşünüyor. Bu ve benzeri konular Başbakan Davutoğlu'nun da katıldığı dünkü Brüksel Türkiye-AB zirvesinde görüşüldü. Buradaki en güzel şeyse Türkiye ve Yunanistan mülteciler konusunda ortak çalışmaktan yanalar. Bu arada Davutoğlu'nun Brüksel'de NATO Genel sekreteri Jens Stoltenberg ile görüşmesi de önemli bir ayrıntı. rifatsait@balkangunlugu.com İzmir'den Batı Trakya'ya (Gümülcüne veya İskeçe'ye) ve Selanik'e de uçak seferleri bir önce başlatılmalıdır. Tarihi yönden pek çok ortak noktamız olan komşu Yunanistan ile ulaşım hatlarının zenginleştirilmesi yararlıdır. NELER GÖRÜŞÜLECEK? Davutoğlu-Tsipras görüşmesinde birçok şey daha konuşulacak. Neler mi? İstanbulSelanik hızlı tren, İzmirSelanik feribot seferleri, Avrupa başkentleri içinde cami olmayan tek şehir olan Atina'ya cami yapılması (Atina'daki tarihi Fethiye Camisi hala müze olarak kullanılıyor), Batı Trakya, Rodos, İstanköy'deki Türk azınlığın durumları (Her ne kadar Yunanistan onları Türk olarak değil de Müslüman azınlık olarak görüyor olsa da), Kıbrıs sorunu, Rusya'nın durumu, Türkiye'nin AB üyeliği (Yunanistan Türkiye'nin AB üyeliğini destekliyor), Ege'deki sınır ihlalleri ve 6 mil sorunu, Suriye krizi, İzmir-Atina direk THY seferleri, Türkiye-Yunanistan turizm ve ticaret konuları.... Anlaşılan konuşulacak çok konu var, bu iki lider önümüzdeki günlerde daha çok kez bir araya gelirler. Yıllarca tarih kitaplarımızda Yunan'ı Ege Denizi’ne döktüğümüzü okumuştuk ya artık barış zamanı, ticaret ve turizm yapma zamanı, o yüzden Yunan'ı Ege'den çıkartıp ticaret yapalım, turizm yapalım. İzmir'de Türk-Yunan zirvesi iyi fikirdi. İnşallah İzmir'e yine bekleriz. SAYFA 07 Yerel Yönetimler 7 7 Mart 2016 Pazartesi Akhisar Donji Vakuf B LE KARDE OLDU Bosna Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi Vakfı’nın (BİGMEV) Bosna Hersek ile Türkiye arasında yürüttüğü ‘Kardeş Belediyeler’ projesi kapsamında bir araya gelen; Akhisar Belediyesi ile Donji Vakuf Belediyesi kardeşlik sürecini resmi olarak başlattı HEM BELEDİYE HEM DE FESTİVALLER KARDEŞ OLUYOR MANSA - BALKAN GÜNLÜÜ B elediyeler arası kardeşlik sürecini başlatmak üzere BİGMEV’in çağrısı ile Türkiye’ye gelen; Donji Vakuf Belediye Başkanı Huso Susic ve Uluslararası İşbirliği Koordinatörü Sead Ceric, Meclis Üyesi Azrudin Dulovic ve şehrin önde gelen iş adamlarından Mehmed Kulasin’i, Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı Belediye Encümen Salonu’nda ağırladı. BİGMEV Heyeti’nin de katılımıyla gerçekleşen imza töreninde, Donji Vakuf Belediye Başkanı Huso Susic ve Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı’nın kardeşlik protokolünü imzalaması ile iki ülke belediyeleri arasında kardeşlik süreci “Gönüller Kardeş, Şehirler Kardeş” sloganıyla resmi olarak başlamış oldu. İmza törenine Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı’nın yanısıra Belediye Başkan Yardımcıları Latif Çakmak ve Ömer İşçi, Belediye Meclis Üyeleri Zafer Aşkın, Lütfi Akdağ, Aydın Coşkun, Hikmet Çağan, İsmail Seyrek, Kazım Özbek, Arif Oruntaş, Fatma Kocabıyıkoğlu ve Mehmet Taşer de katıldı. Akhisar’da bu yıl 557’ncisi kutlanacak olan Çağlak Festivali ile Bosna Hersek’in Donji Vakuf şehri Prusac kasabasında bu yıl 506’ıncısı kutlanacak Ayvaz Dede Şenliklerinin de kardeş festival olacağına vurgu yapan Akhisar Belediye Başkanı Salih Hızlı, "bugün burada Donji Vakuf Belediyesi ile birlikte kardeş şehir protokolü imzalamak için bir aradayız. Bosna ile olan bağlarımızı biliyoruz, ülkelerimiz kardeş biz de şehirlerimizi kardeş yapmak için gayret ediyoruz. Donji Vakuf’un Akhisar’ımız için ayrı bir önemi ve özelliği var. Biliyorsunuz Çağlak Festivali Akhisar’ımızda kutluyoruz, Bosna Hersek, Donji Vakuf’ta da Ayvaz Dede Şenlikleri kutlanıyor. Şenliğe ismini veren Ayvaz Dede, biliyorsunuz Akhisar’dan gitmiştir. Dolayısıyla bizim için çok değerli ve anlamlı, bizim Çağlak Festivali’ne ruhu katan Şeyh İsa Hazretleri de Ayvaz Dede’nin çağdaşıdır. Onlar aynı dönemde yaşamışlar ve aynı misyonla hareket etmişlerdir. Dolayısıyla Donji Vakuf ile ve oradaki Donji Vakuf’un bir kasabası olan Prusac (Akhisar) ile de böyle önemli bir bağımız var. Makedon ve Suriyeli yetimler Bursa’da BURSA - BALKAN GÜNLÜÜ Ü lkedeki ekonomik krizden etkilenen vatandaşlara yönelik olarak uygulanan “İnsani Kriz Programı”nda en çok hak sahibi Kozlukebir Belediyesi’nde bulunuyor. www.gundemgazetesi.com’a göre; Yunanistan genelinde nüfus oranına göre en çok “Sosyal Yardım Kartı” sahibinin Kozlukebir Belediyesi’nde bulunduğu ifade edildi. “İnsani Kriz Programı” kapsamında düşük gelirli vatandaşların sahip olduğu “Sosyal Yardım Kartı” sayısında Batı Trakya’nın üç Türk azınlık belediyesinden biri olan Kozlukebir Belediyesi Yunanistan çapında ilk sırayı aldı. Elde edilen verilere göre; belediyede neredeyse beş kişiden biri Sosyal Yardım Kartı sahibi. 16.557 nüfuslu Kozlukebir Belediyesi’nde toplam 1.550 kişi Sosyal Yardım Kartı sahibi. Bu rakam belediyedeki nüfusun yüzde 22,7’sine tekabül ediyor. İskeçe’nin Bulustra Belediyesi’nde 1.176 hak sahibi ile nüfusun yüzde 14,5’i, İskeçe’nin Mustafçova Belediyesi’nde 846 hak sahibi ile nüfusun yüzde 14’ü ve İskeçe’nin Topiros Belediyesi’nde ise 636 hak sahibi ile nüfusun yüzde 13,7’si “Sosyal Yardım Kartı” sahibi. Doğu Makedonya Trakya Eyaleti’nde “İnsani Kriz Programı” çerçevesinde uygulanan “Sosyal Yardım Kartı” sahiplerinin 15 binin üzerinde olduğu ifade edildi. Bakan Karaosmanolu Balkan göçmenlerini konuk etti KOCAEL - BALKAN GÜNLÜÜ K ocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluşmaya devam ediyor. Kocaeli Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yöneticileri, gerçekleştirdikleri projelerin bilgelerini Başkan Karaosmanoğlu’na aktarırken, ülkemizin ve çevre ülkelerin geçtiği bu zor dönemde üzerlerine düşecek her görevi yerine getireceklerini ifade ettiler. www.milliyet.com.tr’nin haberine göre; ülkemizde yaşayan insanımızın bu zor zamanlarda vatanına daha çok sahip çıktığını belirten Başkan Karaosmanoğlu, “Türkiye, Allah’ın izniyle çevremizdeki ateş çemberinden ve terör operasyonlarından milletimizin tüm unsurlarıyla beraber başarıya ulaşacaktır. Türkü, Kürdü, Laz’ı, Boşnak’ı velhasıl tüm insanı; bayrağımızın, dinimizin, kültürümüzün, namusumuzun ve vatanımızın koruyucusudur. Zaman daha fazla kenetlenme ve bir olma zamanıdır” dedi. Görüşmede ayrıca Keçiören Belediyesi'nden Mamu)al7 çocuklara park MAMUA - BALKAN GÜNLÜÜ K SIYAH MAVI KIRMIZI SARI osova'nın tek Türk belediyesi olan Mamuşa Belediyesi'ne Türkiye'deki kardeş şehir belediyelerden yardımlar her geçen gün artarak devam ediyor. Son olarak Mamuşa Belediyesi ile kardeş şehir belediye olan Ankara'nın Keçiören Belediyesi'nden Mamuşa'ya çocuk parkı ve 40 adet fidan desteği geldi. www.haberler.com sitesine göre; Keçiören Belediyesi'yle kardeş şehir belediye olan Mamuşa Belediyesi'ne tam donanımlı çocuk parkı, spor malzemeleri ve 40 adet fidan malzemelerinin yer aldığı TIR, Mamuşa'ya ulaştı. Mamuşa Belediyesi Başkanı Arif Bütüç, desteklerinden dolayı Keçiören Belediye Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti'ne teşekkür etti. İçinde çocuk parkı malzemeleri, spor aletleri ve kırk adet fidanın yer aldığı malzemelerin Türk Kızılayı tarafından teslim edildi. mahallelerimizin, caddelerin, sokakların dönüşümünde ve renklenmesinde sivil toplum kuruluşlarına da önemli görevler düştüğünü ifade eden Başkan Karaosmanoğlu, “Unutmamak gerekir ki; kentler insanıyla birlikte güzelleşir ve korunur. Örnek bahçelerden ve evlerden başlayan değişim bütün kente yansıyacak önemli bir adım olacaktır. Bu noktada Balkan göçmenlerimiz, derneklerimiz ve tüm vatandaşlarımız bu farkındalık çalışmasına öncülük etmelidir’’ diye konuştu. ilen biliyor, ülkemizin bölgemizin bir zamanlar ne BÖYLE GTMEZ s4k4nt4lar çektiini. Özellikle EY PKK! Kürt ve Kürtçe kavramlar4 üzerindeki gereksiz, yersiz bask4lar, korku, tehdit ve zulümler ak4l Eyüphan KAYA almaz düzeydeydi. Hangi Kürt, Kürtçe konu$tuu için dayak yememi$tir? Olsa da çok istisnai bölge kurtarmaz yasal ve anayasal bir durum, öyle ki Kürtçe bilmeyen düzeyde hak ve özgürlüklerini vereKürtler dahi bu zulme illallah ettiler. ceksiniz Türkiye’nin her yerinde Ben 2013, 1 Mart Cuma günü DkMM kendini birinci s7n7f vatanda) ve ad4na kMM’ye kat4ld4m. TkMM huzurlu hissedecekler.” En az 20 prensibi gerei 5 dakika konu$ma f4rönemli ülkenin delegasyonuyla sat4n4 buldum. Yani zmir’e 5 dakika Diyarbak4r’da gerçekle$en bu konfekonu$mak için gitmi$tim daha sonra rans, asl4nda dünyan4n bu bölge üzesorulan birkaç soruya verdiim cevaprindeki eylem plan4n4n sivillerin eli lar hariç tabi. Dedim ki, “Biz muhaüzerinde yap4lan bir aç4l4m4yd4. sebesiz ve müzakeresiz bir süreç Çözüm sürecinin temeli o gün at4lm4$istiyoruz, devletin bize verdii s7k7nt4, Ama sürecin ahengini siz bozdut7lardan hangi birini dillendireyim? nuz, silahs4zlanmay4 içinize sindirmeDevlet hangi biriden özür dileyediniz. Tam tersine bölgeyi silah depocek? Ayr7ca bir Kürt olarak kim suna çevirdiniz, hendek barikat savabenim hakk7m7 benimle müzakere $4yla Kürdistan’4n beldelerini harap ediyor? Verin bana bir A4 ka7d7 etmeye sebebiyet verdiniz. Devleti ana tema olarak 7 madde yazacasuçlayanlar da ne diyorlar biliyor 7m yasal ve ana yasal düzeyde musunuz? Devlet neden bu olup güvenceye kavu)turulsun bitti gitti” bitenlere seyirci kald4 diye suçluyorkinci gün zmir Diyarbak4r’a geldi lar, bunu da bilmenizde fayda var. üçüncü gün birlikte stanbul’a gittik. Peki ne yapman4z laz4m? Ama bu taleplerim aras4nda öz yöne*Bir an evvel bu )ehir sava)7ndan tim ve savunma yoktu, çünkü bunlar vazgeçme karar7n7 alman7z laz7m, Kürt halk4n4n talepleri aras4nda yer alm4yor. Baksan4za Kürt halk4 bu *Öz yönetim ve öz savunma $ehir sava$4nda size ciddi bir destek Kanton/komün yönetimindeyse vermiyor, öldürülmenize de $ehitlerin ba)kanl7k sistemi ve Kürdistan gelmesine de üzülmediini sanmay4n eyaletini savuna bilirsiniz ama arkan4zda yan4n4zda durmuyor, duram4yor. As4l nedeni nedir bilir *Mecliste ç7kar7lacak bir siyasi misiniz? Mesele $u bu kanton/komün genel af çerçevesinde ovaya inip yönetim tarz4 ve a4rl44 YDG-H kaybar7)ç7l bir tarzda hayat katk7 nakl4 bir öz güvenlik gücü Kürtlerin vermeniz laz7m. örf, adet ve geleneine uymuyor. Müsaade edin de bundan sonras4n4 Yani devlet birilerine bu müsaadeyi siyaset çözsün, ta ki Türkiye’nin her verse dahi Kürtlerin kah4r ekseri bunu taraf4nda Kürtler rahat ya$as4nlar, her kabullenemez. Kürtlerin derdi silahgeçen gün gönlü yaral4 anne babalar4n s4zlanman4z ve hayata katk4 vermeniz, Kürt vatanda$lar4yaralar4 iyile$sin, ölüm yerine ya$am4 tercih etmenizden m4z art4k Kürtler ad4na olu$turulan yanad4r. Çünkü “Türkiye eylemleri savunmak zorunda kalmaTürklerindir” slogan4n4n modas4 s4nlar. Hayat biraz daha ya$an4r olsun. geçmi$ “Türkiye hepimizindir” sloSiz de biliyorsunuz ki Türkiye’ye gan4 art4k para ediyor, hayata rehberhusumeti olan devletler size arka ç4k4lik yap4yor, Anayasan4n haz4rl44na yorlar, Mehabat Kürt cumhuriyetini yön veriyor. y4kan ve her hafta Kürt yazar ve $airleri idam eden ran’4n Kürtlere ne fayKÜRT KONFERANSI das4 olabilir, Hem ran PEJAK ile anla$t44 halde neden Türkiye’nin Sene 2007 Diyarbak4r’da Alman PKK ile anla$mas4na engel oluyor? Konsolosluu-Diyarbak4r Barosu Demek ki mesele Kürt meselesi deili$birlii içinde bir Kürt Konferans4 dir. Bu mücadele süreci tamamlandüzenlendi. 7 oturum 21 saatlik çal4$m4$t4r, 10 y4l önce size gerilla diyenler ma sonucu denildi ki, “Kürtlerin art4k bu kavram4 sizin için kullanmakdevleti yok, bu psikolojik bir s7k7nt7 tan imtina ediyorlar. Çünkü o zaman olu)turuyor dolay7s7yla Irak JTEM’in zulmü vard4 ve bu zulme Kürdistan’7n7 devletle)tirmek dünkar$4 ba$ kald4rmak bir deerdi. Bu yan7n boyun borcudur. ran ve gün ise devlet vatanda$4yla bar4$mak Suriye Kürtleri bölge a7rl7kl7 ya)7çabas4ndad4r. Bu ülke hepimize yeter, yorlar, onlara da otonom ya da bu tarz bir mücadeleye gerek yok, federatif bir yap7 laz7m(Daha Suriye kar7)mam7) ona göre), insan4m4z4n moralini bozuyor, ekonoTürkiye Kürtlerine gelince can7 mimizi zedeliyor, madur ediyor, tops7k7lan Anadolu’ya kay7yor en lumsal darg4nl4klar olu$turuyor. büyük Kürt nüfusu 6 Milyonla Bar4$ç4l bir dü$ünce insan4 olarak benstanbul’dad7r dolay7s7yla bunlar7 den bu geliyor, tercih sizin. SAYFA 08 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 8 Balkan Haberleri RKETLERDE GAYRMENKUL SATII Nazlı Gaye ALPASLAN ilindii üzere, KVK’ n=n 5/1-A mad. Hükmüne göre; Kurumlar=n i3tirak kazançlar= istisnas= düzenlenmi3 bulunmaktad=r. Madde hükmüne 3 bent halinde istisnan=n ko3ullar= s=ralanm=3t=r. Konuyla ilgili ayr=nt=l= aç=klamalar ise KVK 1 seri nolu Genel Tebli de ayr=nt=l= izahatlara yer verilmi3tir. Bu çal=3mada kurumlar=n ta3=nmazlar ve i3tirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklar= sat=3 kazanc= istisnas= konular=na yer verilecektir. B stisnaya konu ta3=nmazlar ve i3tirak hisselerinin en az 2 tam y=l 3irket bilançosunun aktifinde 2 y=l ( 730 gün ) kalmas= ve kurucu senetlerine, intifa senetlerine ve rüçhan haklar=na asgari 2 tam y=l süre ile sahip olmas= zorunludur. n3a halindeki binalarda 2 y=ll=k sürenin tespiti: arsa üzerinde in3a edilen ve aktife kaydedilen binan=n kurum ad=na tapuya tescil edilerek sat=lmas= durumunda, sat=lan binan=n aktifte 2 y=l bulundurma ko3ulu süresinin ba3lang=ç tarihi olarak, in3aat=n tamamland== ve bina olarak kullan=lmaya ba3land== tarih baz al=n=r. Gayrimenkul sat=3= dolay=s=yla elde edilen hâs=lat bir bankada muhafaza edilmelidir. Fon hesab=nda tutulan kazançlar=n i3letmeden çekilmemesi zorunludur. Sat=3=n yap=ld== y=l= izleyen 5. Y=l=n sonuna kadar 3irket bilançosunun pasifinde özel bir fon hesab=nda tutulmas= gerekli kazançlar=n, 5 y=l içinde fon hesab=ndan ba3ka bir hesaba çekilmemesi, nakledilmemesi ( sermaye ilave hariç ), dar mükellef kurumlar taraf=ndan yurtd=3=na transfer edilmemesi veya bu süre içinde i3letmenin tasfiyesi halinde, bu i3lemlere tabi tutulan kazanç k=sm= için uygulanan istisna dolay=s=yla zaman=nda tahakkuk ettirilmeyen vergiler 213 say=l= VUK hükümlerine göre vergi ziya= cezas= ve gecikme faiziyle birlikte al=nacakt=r. 7 Mart 2016 Pazartesi Gayrimenkul sat=3 kazanc= 3irket ortaklar=n=n paras= deildir. Dolay=s=yla 3irket ortaklar= bu paraya el sürmemesi gerekir. irketler gayrimenkul sat=3= nedeni ile olu3an istisna kazançlar= bilançolar=n=n pasifinde “ Özel Fonlar Hesab=nda “ 5 y=l bekletmek zorundad=rlar. Ancak, bu kazanç sermayeye her zaman ilave edilebilir. Bu konuda da SMMM veya YMM tasdik raporu ile sermayeye ilave i3lemi tescil ve ilan ettirilecektir. Al=3-sat=3 sonucu olu3an kar=n miktar= ……. TL’yi geçmesi halinde bu durum bir YMM raporuna balanmas= zorunludur. (Bu tutar 2015 y=l= için 233.000 TL’dir. 2014 y=l= , için ise 212.000 TL’dir) 3568 say=l= yasaya göre, unvan alm=3 meslek mensuplar=n=n ( YMM’lerin) bu konuda düzenlenen raporlar nedeni ile 3irket ile birlikte mü3terek ve müteselsil sorumluluklar= bulunmaktad=r. Yap=lan i3lemlerin hukuka ayk=r= olmas= nedeni ile muhtemel tarhiyatlardan Yeminli Mali Mü3avir ile birlikte ilgili 3irket sorumlu olacakt=r. YMM raporu, kurumlar vergisi beyanname ekinde vergi dairesine Nisan 2016 veya Haziran 2016 ya kadar ibraz edilmelidir. irketin amaç ve konular=nda in3aat ibaresi bulunsa da gayrimenkul sat=3lar= nedeniyle istisnadan faydalanmas= gerekir. (KVK md. 5/1-e) (KDVK md.17/4-r) Kurumlar vergisi istisnas=ndan faydalan=lmas= KDV’den faydalan=lmas=n= mutlak k=lmaz. Ko3ullar=n uygun olmas= halinde herhangi birinden faydalan=labilir. Gayrimenkul sat=3 istisnas= dolay=s=yla harç istisnas= söz konusu deildir. Sat=3 hâs=lat= ve kar= muhasebe kurallar=na göre o y=l içerisinde kay=tlara al=nmal=d=r. Yüzde 75 istisna meselesi sat=3=n yap=ld== y=l muhasebe kay=tlar=nda gösterilir. Geçici vergi beyannamesinde müsait ise geçici vergiden indirilir. Ve ayr=ca, müteakip y=l kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde de ilgili sat=rlarda yüzde 75’lik k=s=m dü3ülecektir. Bu konuda düzenlenecek YMM raporu 30 Hazirana kadar verilebilir. Neticede bu al=m-sat=mdan dolay= olu3an kar=n yüzde 25’i vergiye tabi olacakt=r. Makedon Kültür Bakan’ndan Türk Tiyatrosu’na ziyaret Makedonya Cumhuriyeti Kültür Bakanı Elizabeta Kanceska Milevska, Komedi Tiyatrosu'nu ziyaret ederek burada faaliyet gösteren Türk Tiyatrosu Müdürü ve ekibiyle bir araya geldi ÜSKÜP BALKAN GÜNLÜÜ M akedonya Cumhuriyeti Kültür Bakanı Elizabeta Kanceska Milevska, Komedi Tiyatrosu'nu ziyaret ederek burada şu anda faaliyet gösteren Türk ve Arnavut Tiyatrosunun ekipleriyle de bir araya geldi. Bakan Kançeska Milevksa aynı zamanda Türk Tiyatrosu Müdür Atilla Klinçe ile Arnavut Tiyatrosu Müdürü Adem Karaga ile de görüştü. Kültür Bakanı Y VYANA - BALKAN GÜNLÜÜ A vrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi’nin (ODIHR) AGİT Almanya Dönem Başkanlığı ile birlikte düzenlediği “AGİT Bölgesindeki Müslümanlara Karşı Hoşgörüsüzlük ve Ayrımcılığı Ele Alan Bütüncül Yaklaşım” başlıklı toplantıya katıldı. Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen toplantıda Batı Trakya Türk Azınlığı’nı ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Fatih Hafızmehmet ile Batı Trakya Azınlığı Kültür ve Eğitim Şirketi (BAKEŞ) Genel Müdürü ve Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) üyesi Pervin Hayrullah ve BTAYTD üyesi Onur Mustafa Ahmet temsil ettiler. “AGİT Bölgesi Genelinde Müslüman Toplulukların Güvenliği” başlıklı ilk tematik oturumda konuşan ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Fatih Hafızmehmet, Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın neo-Nazi Altın Şafak partisinin hedefi haline geldiğini söyledi. Azınlık mensupları, azınlığa ait kurum ve kuruluşlar ile Batı Trakya’daki cami ve mezarlıklara yönelik nefret temelli saldırıların son birkaç yılda ciddi yükselişte olduğunu belirten Hafızmehmet, 2015 yılı içerisinde Dimetoka Müslümanları Spor, Kültür ve Eğitim Derneği, Gümülcine’deki Mahmutağa Camii ve Alankuyu mescidi ve azınlığın yegane siyasi partisi Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi’nin Gümülcine’deki yeni Genel Merkezi’ne düzenlenen saldırılardan bahsetti. 21188040442 T.C NOLU BORNOVA VERGİ DAİRESINE KAYITLI İLHAN ŞAKİROĞLU'NA AİT A 11701-11750 ARASI OLAN 5.CİLT FATURA KOÇANI KAYIPTIR ortak mekanda işleyişi görüşüldü. Yıl sonuna kadar Arnavut Tiyatrosu kendi mekanında faaliyete geçebilir, Türk Tiyatrosunun karabinası ise Nisan ayı sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Bakan KançeskaMilevska, her üç kurum için geçen yıl kabul edilen yıllık program tamamı başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğini duyurdu. Makedonya’nın birçok bölgesinde ve uluslararası alanda çok sayıda gösteriler gerçekleştirildi. Görüşmede stenografi için ulaşım aracı - kamyon alınması konusu da görüşüldü. Alman ve ngiliz turistler Yunanistan’a sırt çeviriyor ATNA BALKAN GÜNLÜÜ ABTTF Bat Trakya’y AGT’TE ANLATTI Elizabeta Kançeska Milevska yaptığı açıklamada, "Makedonya'da tiyatro sanatında çok sayıda yatırımlar var. Şu anda yeni tiyatrolar inşa ediliyor. Arnavut tiyatrosunun restorasyonu başladı, Türk Tiyatro ise inşa ediliyor. Yeni binada Makedon Halk Tiyatrosu yeni mekana taşındıktan sonra ve burayı Komedi tiyatrosu aldıktan sonra burada da birçok restorasyon yapıldı." ifadelerini kullandı. www.yenibalkan.com’a göre; Kültür Bakanı ortak çalışma toplantısında üç tiyatro müdürü ile bugüne kadar var olan işbirliği ve bunların unan adalarındaki turizmciler bugünlerde kara-kara düşünmeye başladı. 1 ve 2 nolu kaynak pazarlardan kötü haberler geliyor: Alman ve İngiliz turistler bu yaz Yunan adalarından uzak duracaklarını belli ettiler. www.tourexpi.com’un Dpa haber ajansına dayandırarak verdiği habere göre çok sayıda Alman ve İngiliz Yunanistan tatilinden son anda vazgeçti. Üstelik ajansa göre rezervasyon yapmış olan birçok tatilci bile mevcut rezervasyonu iptal ettiriyor. Buna göre Yunan adalarındaki Suriyeli mülteci krizi her iki ülkenin tatilcilerini korkutmuş. Bugünlerde hem Alman hem İngiliz medyasında Yunan adalarında parklarda, bahçelerde ve hatta park banklarında yatan Suriyeli mültecilerin resimleri sıkça yayınlanıyor. Atina merkezli ‘Kathimerini’ gazetesi, kötü başlayan ama son haftalarda toparlanma sürecine giren rezervasyon sayıları son birkaç günde hızla düşmeye başladı ve zarar kestirilemiyor. Habere göre rezervasyonlar geçen yıla göre Samos adasında yüzde 40 hatta Lesbos adasında yüzde 90 oranında düşüş kaydediyor. Bu yetmiyormuş gibi birçok kruvaziyer gemisi bu adaları gezi programından çıkardı ve bazı uça şirketleri de bu adalara yönelik uçuş programlarını iptal ettiler. "mtiyaz Sahibi $lhan akirolu Rumlar tarihi camiyi kundakladı DENYA BALKAN GÜNLÜÜ K ıbrıs Rum Kesimi’nde bulunan Denya’daki tarihi cami bu sabah kimliği belirsiz kişi veya kişiler tarafından kundaklandı. Yangın nedeniyle Rum itfaiyesinin yangına müdahale ettiği ve taş caminin ahşap çatısındaki yangının zorlukla söndürüldüğü bildirildi. www.diyaritürk.com sitesinin haberine göre; Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis de konuyla ilgili yazılı açıklama yaparak, Denya Camii’nin kundaklanmasını sert bir dille kınadı. Anastasiadis, “Her nereden gelirse gelsin, hangi maksatla olursa olsun bu tür suç faaliyetleri, işgale son verme ve vatanımızı yeniden birleştirme çabalarına sadece zarar verir” ifadelerini kullandı. Açıklamada ayrıca, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Adalet Bakanlığı’na ve Polis Genel Müdürlüğü’ne, konunun en kısa sürede aydınlatılması, Dışişleri Bakanlığı’na da caminin uğradığı zararın en kısa sürede giderilmesi ve gerekli tamiratın yapılması direktifi verdiği vurgulandı. Denya Camii, Kültürel Miras Teknik Komitesi, Avrupa Birliği ve BM Kalkınma Programı ortak çalışmasıyla aslına uygun restore edilmiş ve restorasyon çalışmaları Aralık 2014’te tamamlanmıştı. Çalışmaların tamamlanması çerçevesinde tören de gerçekleştirilmişti. TEMS$LC$L$KLER ANKARA Ahmet ÇOLAK SAMSUN Akn ÜNER BURSA Hüseyin TOY MULA Mehmet TOKGÖZ MAN$SA Ersin AKBA ANTALYA Kenan KURTE $STANBUL Faruk AZEM DEN$ZL$ Fahrettin KOYUNCU DI TEMS$LC$L$KLER ARNAVUTLUK Sokol BRAHAJ BULGARİSTAN İsmet TOPALOĞLU SOFYA DR. Sunay YILMAZ KOSOVA Orhan EMİNCİK ROMANYA Erkan ERUYSAL YUNANİSTAN Varol HALİLOĞLU BOSNA-HERSEK Murat ÖZKAYA KKTC Mehmet ALDEMİR YAYIN KURULU KORAY BAfiOL İSMET TOPALOĞLU NAZ‹F MANDACI SOKOL BRAHAJ BALKAN DEVLEN AYŞE KARADAN ŞARIK CİBO ATA ATUN İLBER ŞİYAK MAL$ $LER KUTLU KARAN" B$LG$ $LEM KEMAL B"ÇER YAYINTÜRÜ: ULUSLARARASI HAFTALIK SÜRELİ YAYIN YÖNETİM YERİ: Rafetpaşa Mah. 5179 / 1 sokak. No: 7 / 4 Bornova/İZMİR TEL: 0 535 776 01 61 BASKI TARİHİ: 7 Mart 2016 BASKI: STAR MEDYA YAYINCILIK A.fi. ADRES: Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Betontaş Tesisleri İçi GAZİEMİR/İZMİR TEL: 0 232 251 76 32 www.balkangunlugu.com-info@balkangunlugu.com Köşe yazılarının sorumluluğu yazarına aittir. Yıllık abone bedeli 500 TL olup ulusal ve uluslararas› aboneler için posta ücreti ilave olunur. SAYFA 09 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Ara trma 9 7 Mart 2016 Pazartesi SÖYLEMN TUZAKLISI kibristkd@kibristkd.org.tr Ahmet GÖKSAN “Türk halk%n%n dayand%%, güvendii iktisadi kalesi üphesiz ki Evkaf mallar%d%r. Bu servet bizim için, geleceimiz için yegane dayanak noktam%zd%r. Bu sebeptendir ki öteden beri Türk halk%, bunun idaresini eline almak ve elde edecei büyük karla bir çok derdimize derman bulmak niyetindedir. Bunu kabul edemeyenler ise her ne pahas%na olursa olsun halk%n kalk%nmamas%n%, halk%n içinde bulunduu ac%kl% durumdan kurtulmamas% için birkaç kiinin keyfi idaresi alt%nda kalmas%na büyük gayret sarf etmektedirler”. 1953 Dr. Faz%l KÜÇÜK irle5ik Amerika Devletleri’nde önümüzdeki Kas>m ay>nda yap>lacak olan Cumhurba5kanl>/> seçimi için kazan kaynamaya ba5lad> bile. Demokrat partili adaylar>n kendi aras>ndaki tart>5malar> ilginç oluyor. Ya5> bir hayli ilerlemi5 olmas>na kar5>n D>5i5leri eski Bakan> Madeleine Albright (78) alanlara ç>karak Hillary Clinton için oy istemesi sosyal medyan>n birincil konusu oldu. Çünkü ad> geçen ki5i kad>nlar>n bir birlerine yard>m etmeleri gerekti/ini söylerken, “Bir birine yard>m etmeyen kad>nlar için cehennemde özel bir yer oldu/una” vurgu yap>yordu. Cehennem için konulan bu ölçüyü iste/i öne ç>karan ki5inin duyarl>l>/> olarak okumak gerekiyor. Di/er yanda Katoliklerin ruhani lideri Papa Françesko ile Rus Ortodoks Kilisesi Patri/i bin y>la yakla5an (962 y>l) ayr>l>ktan sonra bir araya geldiler. Burada dikkati çeken bir husus Ortodokslar aras>ndaki çeki5menin de ortal>klara ç>kmas> oldu. Patrik seçimi s>ras>nda Fener Patri/i ile Rus Patri/i aras>nda ya5anan liderlik tart>5mas>d>r. Ya5anm>5 konuya ili5kin olarak 5u ana dek kesin bir uzla5ma oldu/unu söylemek olas> de/ildir. Papa Françesko’nun bulu5may>, “Tanr>n>n bir hediyesi” olarak tan>mlamas> baz> ku5kulara neden oluyor. H>ristiyan din adamlar>n>n bir araya gelerek Yüce yarat>c>n>n bir hediyesi oldu/unu söylemelerine kar5>n slam dünyas>na ne kadar 5a5> bakt>klar> biliniyor. Gerçekle5en bu görü5me yeni bir Haçl> Seferinin ba5lang>c> olabilir mi sorusunu akla getiriyor. B NGLTERE’DE AB KARITLII AB kar5>tl>/> ngiltere’de yükselmeye devam ediyor. Bu yük- seli5 >rkç>l>/>n da tetiklenmesine neden olmaktad>r. Ad> geçen ülkedeki Irkç> Birle5ik Krall>k Partisi taraf>ndan Türkiye’nin AB üyeli/ine kar5> dü5manl>k içeren bir film yap>ld>. 4 dakikal>k bile olsa filmin yay>nlanmas> dü5manca bir yakla5>m>n ötesinde bitmeyen bir kinin de göstergesidir. Dünya bar>5>n>n koruyucusu oldu/u zannedilen Bula5>k Milletler affedersiniz Birle5mi5 Milletlerin tutumu bar>5tan ne kadar uzak oldu/umuzu gösteriyor. K>br>s ba5ta olmak üzere dünyan>n pek çok yerinde paral> askerler olarak biraz da macera arayan ki5ilerden olu5an askeri gücü Bar>5 Gücü olarak tan>ml>yorlar. Bunlar>n bar>5a katk>da bulunduklar>n> ne yaz>k ki söyleyemiyoruz. Suriye’de ya5anan insanl>k d>5> yakla5>mlara kar5> sesini ç>karamayan bu kurulu5 5imdilerde Türkiye’den s>/>nmac>lara kap>lar>n> açmas>n> istiyor. Türkiye’nin gösterdi/i özverisini görmeyenler veya görmek isteyenler bu söylemi ile Türkiye’ye sayg>s>zl>k ettiklerini bilmeleri gerekiyor. Böyle bir ça/r>n>n yap>lm>5 olmas> ça/r>y> yapan kurumun ne kadar dünya sorunlar>n>n d>5>nda oldu/unu da gösteriyor. Bölgemizde ya5anan ve 3. Payla5>m Sava5>na do/ru evrilmekte olan çat>5malar nedeniyle ad> geçen kurumun kendi varl>/>n> bir kez daha sorgulamas>n>n zaman> gelmi5 hatta geçmi5tir. Türkiye’nin s>/>nmac>lar konusunda gösterdi/i özveriye kar5>n Rus D>5i5leri Bakan> Bay Lavrov, “Türkiye s>/>nmac> sorunu nedeniyle aç>kça 5antaj” yap>yor söylemini sizlerin de/erlendirmelerinize b>rak>yoruz. K>br>s’ta yürütülmekte olan müzakere sürecinde yap>lan aç>klamalara bakmak gerekirse sona do/ru yakla5>ld>/> anla5>l>yor. Kar5> taraf>n yapt>/> aç>klamalar>nda >l>ml>l>k varm>5 gibi görünse de 1968 y>l>ndan bu yana odunlar>n>n paras>n> istediklerini söylemek gerekiyor. Odunlar>n>n paras>n> isterken Bay Nikos Anastasiyadis, “imdi >l>ml> olman>n zaman>” söyleminin odunlar>n paras>na endekslendi/ini de gösteriyor. Il>ml> görünerek K>br>s Türklerini teslim almaya çal>5an Bay Nikos Anastasiyadis, kat>ld>/> Epifemi Yortusu töreninde söyledikleri dikkat çekidir. “K>br>s’>n özgürle5mesi ve hiçbir i5gal ordusunun olmamas>n>” diledikten sonra, Rumlar>n “Epifemi yortusunu evlerinden uzakta kutlad>klar> son y>l olmas>n>” istedi/ini söylüyordu. Il>ml> mesaj> nas>l okumak istiyorsan>z o 5ekilde okuyunuz. Bu güne de/in de/i5ik söylem ve tuzaklara dü5ürülen K>br>s Türk’ünün bu oyunlara dü5ürülemeyece/inin kar5> tarafa bir kez daha söylenmesi gerekiyor mu ne? Türkiye, Balkanlardaki RADİKAL İDEOLOJİLERE karşı kontrol unsuru Uluslararası Saraybosna Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Kamu Yönetimi Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Joseph J. Kaminski, Türkiye'nin Balkan coğrafyasındaki varlığının bölgedeki etkilerini ve Türkiye'nin faaliyetlerine yönelik eleştirilerin temelinde yatan gerçek sebepleri ele alıyor "İ slamofobi, aklı başında akademisyenlerce küresel çapta, geniş bir şekilde tartışılmakta ve haklı olarak da kınanmakta. İslamofobi’nin karanlık gölgesinde ise çürüyüp kokmakta ve giderek yükselmekte olan bir "Türkofobi" bulunuyor. Türkofobi bugünlerde bütün Avrupa ve Amerika'da giderek daha bir genelgeçer hale geliyor. Türkiye'nin son 15 senede kaydettiği muazzam ekonomik büyümesi ve bağımsız küresel bir aktör olarak ortaya çıkması, mevcut jeopolitik statüko ile kendisini güvende hisseden Batılı hassasiyetleri kesinlikle çok ciddi şekilde tedirgin etti. Son zamanlarda bazı batılı akademisyenler, yanlış bir şekilde, Türkiye'nin Bosna, Makedonya, Sırbistan ve Kosova'daki varlığının, AK Parti hükümetinin, İslamcılığı Balkanlarda bir ideoloji olarak, pek de gizli olmayan bir gayretle yayma çabasını temsil ettiğini iddia ediyorlar. İslami idare konusunda yazma bir esere dair çalışmasını bitirmek üzere olan biri olarak belirtmek istediğim ilk husus, Türk siyasetinin "İslamcılık"ın tahakkümü altında olduğunu ve Türkiye'nin, hayırseverlik bilinciyle gerçekleştirdiği kültürel etkileşim gayretleri ve yatırımları ile İslamcılığı bir ideoloji olarak ihraç ettiğini iddia eden analizlerin, sahtekârca bir korku tellallığı olmaktan öte pek bir anlam ifade etmediğidir. ZENGİN MİRAS Türkiye Balkanlarda uzun sürmüş ve zengin bir mirasa sahiptir. Geçen yaz Prizren'deydim. Hiç şüphesiz ki Osmanlı geçmişine derinden bağlı bulunan sımsıcak ve büyüleyici bir şehir Prizren. Tanıştığım insanlar şimdiki Türk hükümetinin gayretlerine yönelik derin takdir hislerini ifade ettiler; Türk kültürüyle alakalı da çok daha derin bir minnettarlık gösterdiler. Türkçe, Prizren ahalisince yaygın bir şekilde kullanılıyor ve şehrin mimari tarzı ve kafeleri su götürmez derecede Osmanlı. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ekim 2013'te bu tabii bölgesel müttefikiyle olan dayanışmasını pekiştiren bir konuşmayı, hususen Osmanlı'nın bu tarihi şehrinde yapması ise son derece anlamlı. Türkiye'nin Balkanlara son zamanlarda yaptığı yatırımlar gerçekten muazzam derecede ve bu yardımı ihtiyaç duyduğu alanlarda kullanabilecek olan geleneksel müttefikleriyle yeniden ortak ilişkiler kurmaya yönelik asil bir gayreti temsil ediyor. 2011 senesinde Prof. Dr. Mesut İdriz, Türkiye'nin bölgedeki yatırımlarına dikkat çekmişti: "Turkcell telekomünikasyon şirketiyle Türkiye, Telekom Srbija'nın büyük hissedarı olmayı başarmıştır; meşhur Türk inşaat firmaları Sırbistan'ın Belgrad'ıyla Karadağ'ın Bar'ını birbirine bağlayacak 445 km'lik bir otoyol inşaatı ihalesini almayı başardılar; iki ülke arasında bir Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalandı; hatta Türklerin Sırbistan'ın ulusal havayolu şirketi olan JAT'ı satın alacaklarına dair bazı konuşmalar olmuştu. Türkiye uzun bir süredir Bulgaristan, Sırbistan, Bosna, Arnavutluk ve Makedonya'da bankacılık sektöründe varlık gösteriyor. Mesela Ziraat Bankası ve (Halk Bank'ın kardeş kuruluşu) IK Bank Makedonya'daki köklü bankacılık sistemlerinden; TEB (Türk Ekonomi Bankası) ise şimdiden Kosova bankacılık sektörünün en büyük oyuncularından biri haline geldi." BÜYÜK FAYDA Bu yatırımlar hem Türkiye'ye hem de Balkanlardaki ortaklarına büyük faydalar sağladı. 2015, BosnaTürkiye kültürel değişimi açısından özellikle bereketli bir sene oldu. Türkiye Saraybosna'nın toplu taşıma kuruluşu GRAS'a, çok ihtiyaç duyulan 5 adet tramvay hibe etti. Türk yardımları ayrıca Saraybosna'nın tarihi Başçarşı bölgesinde dağılıp parçalanmaya başlayan sokakların yenilenmesinde ve Saraybosna'daki en eski Türk hamamı olan İsa-Beg Hamamı'nın restore edilmesinde büyük rol oynadı. Türkiye bunlara ek olarak, ilk defa 15. yüzyılda Gazi İsakovic İsabey tarafından inşa edilmiş ve 1992-1995 yıllarındaki Bosna Savaşı'nda büyük tahribata uğramış olan Hünkar Camii'nin (Fatih Sultan Mehmet Camii) yeniden inşa edilmesi için gereken desteği sağladı. Bu övgüye değer kentsel yenilenme ve kültürel restorasyon projeleri nasıl olur da İslamcılığı yayma gayretleri olarak görülebilir? Türkiye bunların Joseph J. KAMİNSKİ yerine, bölgedeki Mc Donald'sları yenilemeyi teklif etmiş olsaydı bu, Türkiye'nin aleyhinde atıp tutanlarca daha makul bir şey olarak mı görülecekti acaba? Bu yatırımlardan herhangi birinin, bir şekilde "gizliden gizliye getirilen bir şeriatı" veya Türkiye'nin Balkanları İslamlaştırma gayretlerini temsil ettiğini iddia etmek son derece ikiyüzlülüktür. Türkiye'nin, Kosova'daki yatırımları vasıtasıyla kendi çıkarlarını maksimum seviyeye çıkartmaya çalıştığı, son zamanlarda dillendirilen bir iddia. Peki, bunun neresi yanlış? Hangi devlet, bugün ticari faaliyetleri ve dış politikasıyla kendi ulusal çıkarlarını genişletmek arzusunda değil? Bosna ve Kosova'daki son 20 senelik Amerikan varlığının tamamen karşılıksız olduğuna samimi bir şekilde kim inanabilir? Aynı insanlar 1999'da Amerika'nın kendisi için 7 bin kişilik, 300 konutluk, helikopter pisti, spor salonları, oyun alanları ve hatta bir alışveriş merkezine sahip bir kışla olan Camp Bondsteel'i inşa ettiğini bilmiyorlar mı? Bunun soyut bir özgürlük kavramı ve kendi geleceğini belirleme adına yapılmış olduğuna gerçekten inanan var mı? GENÇLERİN AMERİKA HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Geçen yaz Priştine'da ders verirken, özellikle parlak bir öğrencime, Kosovalı gençlerin Amerika hakkında gerçekten ne düşündüğünü sordum. Verdiği cevap, hâlihazırda şüphelendiğim şeyi tasdik etti. Öğrencim, Kosovalıların genel olarak Bill Clinton ve Amerikan kültürünü sevdiğinden bahsetti. Ama Amerikan yardımını da pek sev- diklerini söyledi. Öğrencim, Amerikan yardımı kesildiği anda Kosovalı gençlerin Amerika'ya duyduğu yapay sevginin de biteceğini söyledi. Diğer yandan Müslüman dünyasında yaptığım seyahatlerde edindiğim kendi tecrübelerime dayanarak diyebilirim ki Kosova, şimdiye kadar gördüğüm Müslüman nüfusun çoğunluk olduğu ülkeler arasında kesinlikle en seküler olanı. Hanefi, Sufi veya Türk nüfuzuyla şekillenmiş dini kurumlar ve vakıfların sayesinde, Kosovalılar orantısız sayılarda DAEŞ'e katılmıyor. Bu Hanefi-SufiTürk yorumu, bu arada, çoğunlukla Vahhabilik adı altında sınıflandırılan DAEŞ ve El-Kaide gibi grupların hakiki ideolojik altyapısını oluşturan ideolojinin içine yerleşik değil. Türkiye'nin dini nüfuzu, tam tersine, İslam'ın, Bosna ve Kosova'ya yabancı olan bu radikal yorumlarına yönelik değerli bir kontrol unsuru olarak fonksiyon görüyor. DAEŞ’E NEDEN KATILIYORLAR? Kosova'dan (ve hatta Bosna'dan) insanlar, fakirlik ve bütün Balkanlardaki en işlevsiz kemikleşmiş siyasi kurumlar yüzünden DAEŞ'e katılıyorlar. Radikalleşmenin arkasındaki itici gücün ideoloji değil yoksulluk olduğunu gösteren çok sayıda ve mükerrer araştırma var. Geçen yaz Priştina'da ders verirken öğrencilerim bana, Amerikan yardımının dağıtılma tarzının, bir bağımlılık ve tâbiyet kısır döngüsüne yol açtığını net bir şekilde ifade ettiler. En basit iç meselelere dair kararların dahi çoğunlukla evvela Priştina'daki devasa Amerikan Büyükelçilik misyonunun araştırmasından geçmesi gerekiyor. Bu Amerikan misyonu birçok açıdan Kosova'nın ulusal hükümetinin amiri gibi davranmakta. Sonuç olarak ben, Türkiye'nin Balkanlardaki girişimlerinin şiddet temelli bir İslamcılık veya radikalliği körüklediğine inanmıyorum; hatta radikalliğin sebeplerine dair daha büyük bir sorumluluğu, Amerika'nın Kosova'daki yerel-organik kurumsal gelişimi geride bıraktığımız 15 sene boyunca bastırıp boğmasına yüklerdim. Amerika'nın Kosova'da şimdiye kadar gösterdiği çabaların, başarısız siyasi kurumlar, çöken bir ekonomi ve yaygın yolsuzluk olduğu görüldü. Bu kurumsal ve ekonomik başarısızlıklar, Kosova toplumunun belli kesimlerinin radikalleşmesindeki asıl sebeptir; Türkiye'nin kültürel ve dini ilişkileri güçlendirirken gerçekleştirmeye gayret ettiği anlamlı altyapı projeleri ise kesinlikle böyle bir radikalleşmenin sebebi değildir. Türk vakıflarının ve eğitim kurumlarının yaptığı şey, bilakis, yabancı Vahhabi ideolojilerine yönelik çok önemli bir kontrol unsuru olmaktır." SAYFA 10 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Balkan Haberleri 10 7 Mart 2016 Pazartesi Dernei, Türk, Kürt, Laz, Göçmen birlikte açtlar H.MERKEZ BALKAN GÜNLÜÜ P rograma 24.Dönem İzmir Milletvekili ve AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Rıfat Sait, AK Parti Buca İlçe Başkanı Neşat Arslan, Anıtkaya Köyü Muhtarı Mehmet Soylu, Anıtkaya Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Hasan Alperen, Anıtkaya İnternet Site Yöneticisi Adem Sancak ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. Dernek Başkanı Hasan Alperen, “Derneğimiz uzun yıllardır İzmir’de faaliyetini sürdürüyor. Açılışını yaptığımız bu yeni dernek binamız ve lokalimiz tüm İzmirlilerin sıcak bir yuvası olacak. Herkesi derneğimize bekliyoruz, dedi. Başkan Alperen açılışımıza katılan herkese minnettarız” dedi. Programa katılan Anıtkaya Köyü Muhtarı Mehmet Soylu ise derneğin oluşturduğu lokal sayesinde İzmir’de evlerinin olduğunu ifade etti. Yönetime teşekkür eden Soylu, “Kurulduğu günden itibaren çok güzel çalışmalara imza atan Anıtkaya Kültür ve Dayanışma Derneği yine göğsümüzü kabarttı. İzmir’de tüm Afyonluların sesi olan derneğimizin bu etkinlikleri önümüzdeki süreçte daha faal olacaktır. Programa katılan herkese teşekkür ediyorum” dedi. Konuşmaların ardından programa katılanlara pilav ayran ikramı yapıldı. Afyon Anıtkaya Kültür ve Dayanışma Derneği ve lokali mahalledeki Türk, Kürt, Laz, göçmen, Dadaş, Arnavut kimliği taşıyan vatandaşların katıldığı kalabalık bir törenle açıldı BİRLİK MESAJI Açılışa katılan AK Parti Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcısı Rıfat Sait, “Ülkemiz son günlerde oldukça zor günler yaşadı. Güneydoğu'dan gelen şehit haberleri bizleri çok üzdü. Ancak bugün burada çok anlamlı bir birlik mesajı veriliyor. Aramızda Kürt, Türk, laz, göçmen kardeşlerimiz var. Bir Afyon derneğinin açılışını yapıyoruz. Kurtuluş Savaşı’nda Afyon’da bu ülke için savaşıp destan yazanları birbirinden ayıramazsınız. Çanakkale'de Kürt, Türk, Arnavut, Boşnak bu ülke için şehit olmuşlar, yan yana yatıyorlar. Bunları birbirinden ayıramazsınız. İşte bugün hep birlikte, yan yana bu derneği açıyoruz. Hayırlı olsun” dedi. KÜRESEL HAREKÂT ALANI TÜRKYE suheylc@yahoo.com Süheyl ÇOBANOLU açl: ttifak: ile yerli i.birlikçileri taraf:ndan küresel harekât alan:na dönü.türülen ülkemizde, etnik ve din temelli terör eylemleri yüre,imizi kanatmaya devam ediyor... Frans:z htilal: ve daha sonra sanayi devrimi ile ortaya ç:kan geli.meler geçen yüzy:lda imparatorluklar: tarihten silmi.ti. Yüz y:l önce zaman:n büyük devletlerinin ç:karlar:na göre çizilen haritalar:n miad:n: doldurdu,u ve yeniden çizilmeye çal:.:ld:,: günümüzde, yang:n:n alevleri yava. yava. bizi yakmaya ba.lad:... Reyhanl:, Diyarbak:r, Suruç, Ankara, stanbul-Sultanahmet bombalamalar:ndan sonra Ankara’da askeri servis araçlar:na yap:lan son bombal: sald:r:lar:n hedefi Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyetidir. Bu vesileyle her gün ya.anan terör eylemleri sonucu .ehit edilen asker ve polislerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve Türk Milletine sab:rlar diliyoruz. Necip Faz:l K:sakürek’in “öz yurdunda garipsin, öz yurdunda parya” .iirinde bahsetti,i gibi, Türk Milleti kendi vatan:nda dört taraftan yap:lan sald:r:lar:n kurban: oluyor. Milyonlarca mülteciye özgürce ya.ayaca,: güvenli bir yuva ve gelecekleri için umut kap:s: olmas:na ra,men, kendi ülkemiz cehenneme döndü, çünkü küresel .eytan ve i.birlikçileri sürekli ate.e odun at:yor. Sanal ortamda bir han:m; “kalabal:k yerlerde patlat:l:yoruz, Tenha yerlerde tecavüze u,ruyoruz, anne nas:l ya.ayaca,:z bu ülkede?” diyor... Bir di,eri de “Bu topraklar çok hain gördü ama bilinmeli ki TÜRK MLLET, HEPSN TARHE GÖMDÜ” diyerek samimi vatanda.lar:m:z:n duygular:n: yans:t:yor. H LAN EDLMEM SAVA Ad: terör olsa da küresel güçlere kar.: ilan edilmemi. bir sava. ya.:yoruz. Kar.:m:zda dü.manca davranan ve Türk’ün bu co,rafyadaki varl:,:n: hedef alan bir ittifak var. Ad: ID, PKK, PYD, DHKPC vs ne olursa olsun bir tak:m ta.eronlar maalesef ülkemizin kalbinde dahi sansasyonel eylemler yapabilmekteler. Ola,anüstü günler ya.amaktay:z. TÜRKYE, d:. boyutlar:n: göz ard: edemeyece,imiz iç ihanetle kar.: kar.:yad:r. Siyasi görü. ve dü.üncesi ne olursa olsun hepimizin ortak tav:r almas: gerekti,i bu günlerde terörü k:nama bildirisini dahi imzalamayan HDP gibi bir partinin varl:,: çok dü.ündürücüdür. Büyük Önder ATATÜRK’ün önderli,inde Türk'ün ve Türklü,ün ölmedi,ini, ölmeyece,ini geçmi.te ya.ayarak tüm dünyaya göstermi.tik. Gerekirse birlik ve beraberlik içinde, aziz milletimizin üzerinde kurgulanan oyunlar: ve çirkin hesaplar: yine bo.a ç:karaca,:m:za inan:yoruz. Rusya tehditler savurmakta, Suriye, ran, Irak kar.:m:zda yer almakta, ABD kara gücü olarak de,erlendirdi,i PYD’yi aç:ktan desteklemekte. Rusya, s:,:nmac:lar:n bar:nd:,: sivil yerle.im birimlerini, hastaneleri, yard:m konvoylar:n: bombalarken ya.anan bunca insanl:k trajedesine ses ç:karamayan Birle.mi. Milletler utanmadan bize "Halep'ten kaçan s:,:nmac:lara kap:lar: aç:n" diyebilmekte. Ayn: BM terör örgütü PKK’n:n Suriye’deki uzant:s: PYD’ye ate. açmay:n diyebilecek kadar ileri gitmektedir. Amerika ve Rusya’n:n yard:m: ve Esad’:n deste,iyle Türkmen ve Araplar sürülüp Kürtlere alan açmak için etnik temizlik yap:larak, Suriye’de demografik yap: de,i.tiriliyor. Irak’ta Barzani ba,:ms:zl:k ilan etme zaman:n:n geldi,ini söylüyor. 3 milyona yak:n Suriyeli mülteci ülkemizde ya.:yor. D:. ili.kilerde kala kala, ne derece güvenebilece,imiz .üpheli Suudi Arabistan ve Katar gibi iki dostumuz kald:. Millet kimli,imize ve varl:,:m:za kasteden “küresel komplonun harekat alan:” olan Türkiyemizde, birlik ve beraberli,imizi zedeleyecek her türlü ayr:mc:l:,a, ötekile.tirmeye kar.:, bizi biz yapan de,erlere sar:lmal:, hangi kesimden olursa olsun insan:m:z: kucaklamal: ve onlar:n Türk Milletinin asli unsuru olmalar:ndan gurur duymalar:n: sa,lamal:y:z. Üzerimizdeki oyunlar: böyle bozabiliriz. SAYFA 11 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Balkan Haberleri 11 7 Mart 2016 Pazartesi BATÜDER'DEN ortak proje çars Türk ve Balkan iş insanlarını tek çatı altında toplayan Uluslararası Balkan ve Türk İş Dünyası Derneği (BATÜDER); Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), İzmir Ticaret Borsası (İTB) ile İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İEOSB) yönetimini ziyaret etti, "ortak proje" çağrısında bulundu Tek Rumeli Tv’nin 8. yılını kutlar, yayın hayatında baarılarının devamını dileriz. BALKAN GÜNLÜÜ GAZETES Lütvi Mestan DOST’u tanıttı SOFYA - BALKAN GÜNLÜÜ R B ATÜDER Başkanı Akın Kazançoğlu, "11 Balkan ülkesi ile 50 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmimiz var. Çoğu ihtiyaçlarını bizden karşılıyor. Balkanlar Türkiye'nin pazar kaybına da bir şekilde destek veriyor. Geliştireceğimiz ortak projelerle bu pazarı çok daha yüksek noktalara getirebiliriz" dedi. Çağrının destek gördüğünü belirten Kazançoğlu, "Ortak çalışmanın fitili ateşledik şimdi proje üretip hayata geçireceğiz" dedi. EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, İTB Başkanı Işınsu Kestelli ve İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu ile biraraya geldiklerini ifade eden Kazançoğlu, sivil toplumun kurumsallaşması ve özel girişimciliğin yaygınlaşması için ortak projeler yürütmek üzere yaptıkları çağrıya olumlu yanıt aldıklarını söyledi. BATÜDER'in Türk ve Balkan dünyası arasında bir köprü olduğuna dikkat çeken Akın Kazançoğlu, ortak iş yapma kültürünün geliştirilmesi, ticari birliktelikleri artırmayı hedeflediklerini belirterek, "Balkan insanlarının en çok yaşadığı yerlerden biri de İzmir. Balkanlar Türkiye'nin pazar kaybına da bir şekilde destek veriyor. Orada yaşayan soydaşlarımızla ilişkilerimizi geliştirmek amacındayız. Onların bize ihtiyacı var. Bu amaçla yaptığımız ziyaretlerde, gördük ki tüm İzmir bu konuda el ele veriyor. Önümüzdeki günlerde projeler daha somut hale gelip adım atmayı planlıyoruz" dedi. us uçak krizinde Türkiye'ye destek sözleri yüzünden Bulgaristan'daki Türk partisi HÖH'ten atılan Lütvi Mestan yeni kurduğu DOST partisi için "Biz NATO ve AB'deki ortaklarımızın değerlerini paylaşan yeni bir parti olacağız" dedi Üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisinden ihraç edilen eski Genel Başkanı Lütvi Mestan, Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar Partisi (DOST) adlı yeni siyasi oluşumunun kurulması için ilk toplantıyı düzenledi. www.dunyabulteni.net’e göre; Parlamentoda kendisi gibi HÖH grubundan ayrılan beş milletvekiliyle yeni siyasi projeye destek veren 250 kişilik bir grubun katıldığı toplantıda konuşan Mestan, “Biz NATO ve AB'deki ortaklarımızın değerlerini paylaşan yeni bir parti olacağız” dedi. Konuşmasında, Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesini de kınayan Mestan, "Biz, DOST olarak, kendi seçimimizi yapmış bulunuyoruz. Yaptığımız siyasi seçim asla Rusya ve Türkiye arasında seçim olmamıştır” ifadesini kullandı. Bulgaristan yasalarının getirdiği sınırlandırmalar yüzünden dün İsperih bölgesinde bir toplantıda anadili olan Türkçeyi konuştuğu için bir kez daha para cezası ödediğine işaret eden Mestan, yeni partinin tüm Bulgaristan vatandaşlarına açık olacağını söyledi. Mestan, “Partimiz, etnik köken farklıklarını ülkemizin milli güvenliğine tehdit olarak görmeyen, bunu bir zenginlik olarak algılayan Bulgarlar, Türkler, Romanlar, Yahudiler ve hatta Ermenilere bile açık olacaktır” diye konuştu. SAYFA 12 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI