HABER BÜLTENĐ 23 Mart 2005 Haber Özetleri Ortadoğu • Amerikan ordusu tarafından desteklenen Irak birlikleri Bağdat'ın kuzeyinde isyancılara ait bir eğitim kampı olduğunu söyledikleri alana operasyon düzenleyince büyük çatışma çıktı. Irak askeri sözcülerinin yaptığı açıklamaya göre, yeni Irak ordusunun komando birliği söz konusu bölgeye dün saldırı başlattı ve şiddetli ateşle karşılaştı. Bu komando birliği daha önceki Baas rejimi sırasında da ordunun bir parçasıydı ve bu nedenle tecrübeli askerlerden oluşuyor. Ancak eski rejimle bağlantısı nedeniyle özellikle Şiiler tarafından kuşkuyla karşılanıyorlar. Irak ordusu, kamptan gelen şiddetli karşı ateş üzerine, Amerikan ordusundan kara ve hava desteği istedi. Irak birliklerinin komutanı Albay Muhammed Đbrahim çatışmada seksen isyancı ile Irak ordusundan en az on bir kişinin öldüğünü söyledi. Daha sonra Irak geçici hükümetinin yetkilileri tarafından yapılan açıklamada ise Irak birliklerinin kaybı yedi olarak açıklandı. Bir Amerikan askeri sözcüsü de operasyonun yapıldığını doğruladı, ancak kayıplar konusundaki rakamları doğrulamadı. Amerikalılar isyancıların çok önemli bir üssünün yok edildiğini söylüyor. Amerikan askeri sözcüsünün açıklamalarına göre, isyancıların kampı Bağdat'ın 180 kilometre kuzeybatısındaki Tartar gölünün doğu yakasında, bataklık araziye kurulmuştu. Sözcü, operasyonda el konan pasaport ve diğer belgelerin, kampta başka Arap ülkelerinden gelmiş yabancı savaşçıların da bulunduğuna işaret ettiğini söyledi. Operasyonda ayrıca silah, patlayıcı madde ve propaganda malzemesi de bulunduğu kaydedildi. Ancak bu çatışmayla ilgili Irak ordusu ve Amerikan ordusu tarafından yapılan açıklamalar henüz başka kaynaklarca doğrulanmış değil. (VOANEWS) • Irak’ta Şii ve Kürt partileri, koalisyon hükümetinin kuruluş şekli üzerinde anlaşmaya vardı. Anlaşmaya göre Şiiler yeni hükümette 16 yada 17 bakanlık alırken Kürtlere, petrol ve dışişleri dahil 8 bakanlık veriliyor. 30 Ocak seçimlerini büyük çapta boykot eden Sünniler ise dört ya da altı bakanlık alacak. Ayrıca Irak ulusal meclisinin de hafta sonunda toplanarak kendisine başkan seçmesi bekleniyor. Öte yandan Ürdün Kralı Abdullah , diplomatik uyuşmazlığı çözme amacıyla büyükelçisini Bağdat’a geri gönderme kararı aldı. Ürdün ve Irak, Pazar günü, büyükelçilerini karşılıklı olarak geri çağırmıştı. 125 kişinin öldüğü bombalı intihar saldırısının Ürdün uyruklu biri tarafından düzenlendiği haberi üzerine gösteri yapan Iraklılar, Ürdün Büyükelçiliğine Irak bayrağı çekmişti. Bunun üzerine önce Amman, ardından da Bağdat, büyükelçilerini geri çağırmıştı.(VOANEWS) 1 • Birleşik Irak Đttifakı üyesi ve Şii heyeti müzakerecilerinden Meryem El Reyis, Şiilerin 16-17 bakanlık alacaklarını bunun içinde Đçişleri ve Maliye bakanlıklarının bulunduğunu belirtti. Ayrıca Ulusal Güvenlik Konseyinin de Şiilere verileceğini söyledi. Reyis, Kürtlere ise 7-8 bakanlık verileceğini ve dışişleri ve petrol bakanlığının da bu bakanlıklar içinde yer aldığını ifade etti. Sünnilere 4-6 bakanlık, Türkmen ve Hıristiyanlara birer bakanlık tahsis edileceğini belirtti. Meryem El Reyis ayrıca, bilindiği gibi cumhurbaşkanlığının Celal Talabani’ye, başbakanlığın Đbrahim El Caferi’ye, meclis başkanlığının da bir Sünniye verileceğini vurguladı. (ALQUDS GAZETESĐ) • Đslami Devrim Yüksek Konseyi üyesi Ammar El Hekim konseyin Kerkük şehrini herhangi bir millete veya belirli bir etnik gruba vermeyi reddettiğini açıkladı. Ammar El Hekim bu açıklamayı Đstanbul’a ziyareti sırasında yaptı. (ALQUDS GAZETESĐ) • Bağdat'ta çevreye ateş açarak arabaları ile geçen direnişçilerle halk arasında çıkan çatışmada, 3 direnişçi öldü. Bağdat'ın Dura mahallesinde hareket halindeki arabalardan çevreye ateş açan direnişçiler biri çocuk 3 kişiyi yaraladı. Açılan ateşe kendi silahları ile karşılık veren çevre sakinleri ise 3 direnişçiyi öldürdü.(AA) (AP-SO-MTN) • Irak Kürdistan Demokratik Partisi lideri Mesud Barzani, Irak'ta Arap ve Kürtlerin dışında kimsenin yönetimde söz sahibi olamayacağını savundu. Kuzey Irak'ın Zaho kentinde, Askeri Akademi mezuniyet törenine katılan Barzani, "Irak'ta iki temel ulus vardır. Kürtler ve Araplar. Türkmenler, Asuriler, Keldani, Ermeniler yönetimde söz sahibi olamaz" dedi. Barzani Irak'ta hükümetin kurulmasını engelleyen nedenlerden biri olan peşmergelere de değindi. Peşmergelerin dağıtılmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Barzani, "gerek duyulursa, Irak'ın savunmasında rol oynayabilirler" dedi. Irak'ın geleceğiyle ilgili olarak Barzani'nin sert söylemlerine karşın Kürdistan Yurtsever Birliği lideri Celal Talabani daha ılımlı bir politika izliyor. 16 martta toplanan Irak Ulusal Meclisi'nin yaptığı konuşmada Talabani, 'ulusal birlik' çağrısı yapmış ve Meclis'te temsil edilmeyen Sünni Arapların mutlaka anayasanın yazım sürecine dahil edilmesi gerektiğini söylemişti. Talabani geçtiğimiz cumartesi günü yaptığı açıklamada da Şii ittifakı ile Kerkük'ün statüsü konusunda da anlaştıklarını duyurmuştu. Talabani, Kürdistan Demokratik Partisi lideri Mesud Barzani ile görüşmesinin ardından, "geçici anayasanın 58’inci maddesiyle ilgili anlaşmaya vardık, bu madde yeni hükümetin kuruluşundan bir ay sonra uygulamaya konulacak'' demişti. Talabani, mümkün olduğunca geniş katılımlı bir hükümet istediklerini de belirtti. 30 ocak seçimlerini büyük ölçüde boykot eden Sünniler de bu yönde adımlar atıyor. Sünni gruplar, Bağdat'ta düzenledikleri konferansta siyasi sürece katılımı görüştü. 'Sünnileri temsil eden birleşik bir ulusal cephe oluşturulmasını benimseyen Sünniler, işgal güçlerinin de Irak'tan çekilmesini istedi.(CNNTURK) • Đngiltere'de yayımlanan Financial Times gazetesi, 'Irak'ın açmazı' diye nitelediği Kerkük'ü Irak'ta yeni hükümetin kurulması önündeki en büyük pürüz olarak gösterdi. Kerkük'ü etkisiz hale getirilmesi gereken bir saatli bombaya 2 benzeten Financial Times, Uluslararası Kriz Grubu'nun bu kentin yönetiminin Birleşmiş Milletler denetimine bırakılması yönündeki önerisini hatırlattı. Haberde şöyle denildi: "Kerkük meselesi Irak istikrara kavuşana dek diplomasının buzdolabına kaldırılmalı. Bunu yapmanın bir yolu, Uluslararası Kriz Grubu adlı düşünce kuruluşunun da önerdiği gibi, kenti ve hatta eyaleti, Birleşmiş Milletler denetimine bırakmak. Bu kolay olmayabilir, ama denemeye değer. Saddam dönemindeki uygulamalara da değinen gazete, "Irak nüfusunun beşte birini oluşturmalarına rağmen ocaktaki seçimlerde meclisteki sandalyelerin dörtte birini kazanan Kürtler bunun en fazla nüfuza sahip olabilecekleri dönem olduğunu biliyorlar" dedi. Haberde, Kürtlerin ve müttefiklerinin aşırı zorlamanın tehlikeli olduğunun farkına varması gerektiği de vurgulandı. (www.bizturkmeniz.com) • Suriye Başkanı Beşar Esat’ın Cezyir’deki Arap Zirvesi sırasında Đsrailli bir gazeteciye verdiği demeçte dün akşam Đsrail televizyonlarında yayınlandı. Esat, demecinde Suriye’nin Đsrail’e barış eli uzattığını ve Đsrail ile bir barış anlaşması imzalamaya hazır olduğunu belirtti. (ALQUDS GAZETESĐ) • Lübnan'ın başkenti Beyrut'un kuzeyinde, liman kenti Cuniye'de meydana gelen patlama en az iki kişinin ölümüne yol açtı. Lübnan polisi patlamanın daha çok Hıristiyanların yaşadığı bir mahalledeki alışveriş merkezinde yerel saatle gece yarısından hemen sonra meydana geldiğini duyurdu. Bir bombanın yol açtığı sanılan olayda ölü sayısı daha önce üç olarak açıklanmıştı. Ölenlerin bir Hintli ve bir Pakistanlı, yaralıların da iki Sri Lankalı ve bir Lübnanlı olduğu duyuruldu. Patlamanın etkisiyle alışveriş merkezinin çatısı çöktü. Çevredeki binaların cephelerinde de hasar oluştuğu, camların kırıldığı bildiriliyor. Bu olay, ülkede son dört günde meydana gelen ikinci patlama. Beyrut'ta geçen Cumartesi günü de yine Hıristiyanların yaşadığı bir semtte bomba yüklü bir araç infilak etmiş, olayda altı kişi yaralanmıştı. Muhalefet milletvekillerinden Faris Buez patlamanın "bağımsızlık talebiyle yürütülen ayaklanmaya verilmiş bir siyasi mesaj" olduğunu öne sürdü. Lübnan, eski başbakan Refik Hariri'nin 14 Şubat'ta öldürülmesinden bu yana siyasi bir karışıklık ortamı içinde. Ülkede bu tarihten bu yana iktidar ve muhalefet taraftarları sık sık meydanlarda on binlerce kişinin katıldığı eylemler yapıyorlar. Üzerinden bir ay geçmiş olmasına rağmen, Refik Hariri suikastıyla ilgili bir ilerleme sağlanamadı. Saldırıyı kimin düzenlediği bilinmiyor. Pek çok kişi, Hariri suikastının arkasında, Lübnan'ın 'siyasî efendisi' olarak tanımlanan Suriye'nin olduğunu düşünüyor.(BBC) • Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, Đsrail’in, karşılığında bir şey vermeden Arap ülkeleriyle normal ilişkiler kuramayacağını söyledi. Cezayir zirvesinde konuşan Amr Musa, Đsrail hükümetinin normal ilişkiler için ödün vermesi gerektiğini vurguladı. Sekiz Arap liderinin katılmadığı zirvede, Suudi Arabistan’ın 2002 yılında başlattığı barış girişiminin canlandırılması konusu ele alınacak. Girişim, 1967 savaşında işgal ettiği topraklardan tümüyle çekilmesi karşılığında Arap ülkelerinin, Đsrail’le normal ilişkiler kurmasını öngörüyor. Zirvenin gündeminde, Đsrail’in Arap dünyasıyla ilişkilerinde yeni bir dönem başlatması beklenen çekilme planı vardı. Plan çerçevesinde Đsrail, 1967’den sonra işgal ettiği topraklardan tamamen çekilerek Filistin yönetimine bırakacak. Đsrail hükümeti, 3 yıl önce Suudi Arabistan tarafından masaya getirilen toprak karşılığı barış planını reddetmişti. Ürdün’ün, Đsrail’le ilişkileri, 3 çekilme işleminin tamamlanmasını beklemeden normalleştirme girişimleri, diğer Arap ülkelerinin Dışişleri Bakanları tarafından reddedilmişti. Hatta Birlik üyeleri, 2002 yılında Suudi Arabistan’ın sunduğu öneriye sadık kalarak, Đsrail ile ilişkilerin ancak söz verildiği gibi topraklardan tamamen çekildikten sonra iyileştirilebileceği yönünde karar aldı. Öte yandan, zirvede, son haftalarda gündemden düşmeyen Suriye’nin Lübnan’dan çekilmesi konusunun görüşülmesi beklenmiyor. Lübnanlı Profesör Sami Barudi’ye göre bunun nedeni Arap Birliği’nin konuşu Lübnan ile Suriye’nin iç sorunu olarak görmesi: Lübnan’daki Amerikan Üniversitesinde ders veren Burudi, Beyrut ve Şam hükümetlerinin aralarındaki anlaşmazlığı birliğe taşımak istemediklerini söylüyor. Siyasi bilimler profesörü, taraflar istemedikçe konunun Birlik gündemine sokulamayacağını belirtiyor ve devamla: “Zaten Suudilerle, Suriyeliler ve Mısırlılarla Suriyeliler arasında bu konuda temaslar yapıldığını biliyoruz.. Konunun resmen ele alınması şart değil.” diyor.(VOANEWS) • Đsrail Başbakanı Ariel Şaron'un 'Gazze Planı' referandum yolunda. Đsrail Parlamentosu'nda varılan anlaşma, Şaron için yenilgi olarak görülüyor. Şaron'un lideri olduğu Likud Partisi'nin muhalif millettekileri, 2005 bütçesine ancak referandum koşuluyla onay vereceklerini açıkladı. Daha sonra yapılan yoğun pazarlıklar sonrası dün akşam anlaşmaya varıldığı bildiriliyor. Anlaşmaya göre muhalif Likud milletvekilleri bütçeyi destekleyecek. Karşılığında ise Đsrail Parlamentosu'nun Anayasa Komisyonu'ndaki Likud milletvekilleri, referandumla ilgili yasa tasarısı için olumlu oy kullanacak. Hem Đsrail'in 2005 bütçesinin, hem de referandumla ilgili yasa tasarısının, bu hafta parlamento komisyonlarında kabul edilmeleri bekleniyor. Ülkede bütçenin ay sonuna kadar parlamentoda onaylanmaması, hükümetin çökmesi tehlikesini getirecekti. Zira bu durumda hem erken seçimlere gidilecek, hem de 'Gazze Planı'nın hayata geçirilmesi tehlikeye girecekti. Plan, Gazze'deki tüm Yahudi yerleşim birimlerindeki yaklaşık 8000 yerleşimciyle, Batı Şeria'daki dört yerleşim biriminin, yıl sonuna kadar boşaltılmalarını öngörüyor. Ancak parlamentoda varılan anlaşmanın, Başbakan Ariel Şaron açısından partisi Likud içinde bir diğer yenilgi anlamına geldiği belirtiliyor.(BBC) Kafkasya-Orta Asya • Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Brüksel’de olması nedeniyle partisinin Meclis grup toplantısına bugün Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül başkanlık etti. Gündemdeki konuları değerlendiren Bakan Gül, Ermeni soykırımı iddiaları konusunda çarpıcı açıklamalar yaptı. Ermeni soykırımı iddialarınının doğru olmadığını belirten Abdullah Gül, “iddiaların tamamen safsata ve iftira olduğunu” söyledi. Yurtdışında Ermeni soykırımına ilişkin iddialar olduğunu söyleyen Dışişleri Bakanı, "bazı tarihi gerçeklere rağmen Türkiye’ye karşı yurtdışında bir düşmanlık var" dedi. Ermeni soykırımı iddialarını parlamentolarında kabul eden ülkelere de seslenen Abdullah Gül, “bazı parlamentolar yanlış kararlar aldılar” dedi ve “eğer bu iddialar doğruysa, Ermeni kiliselerinin Türkiye’de işi ne?, Ermeni vatandaşları Türkiye’de ne geziyor? Şu anda bu iddialara alet olan parlamentolara çağrımız bunların ispatlanması gerektiğidir” diye konuştu. Türkiye’nin iddiaların araştırılması için arşivlerini açtığını da belirten Gül, diğer ülkelere de arşivlerini açma konusunda çağrıda bulundu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, “bu ülkede 4 soykırım yaşanmadı. Bu ülkede bir trajedi yaşandıysa, bunu hepimiz yaşadık” dedi. Türkiye, Ermeni soykırımı iddialarının 90. yıldönümü nedeniyle hızlandırdığı çalışmalarını sürdürüyor. Ankara’ya yurt dışından gelen ziyaretçilerden de konuyla ilgili açıklamalar gelmeye devam ediyor. CHP’nin davetlisi olarak Ankara’ya gelen Amerikalı tarihçi Justin McCarthy Ermenilerin soykırıma uğramadığını söyledi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin Türkiye’ye davet ettiği Ermeni soykırımı iddiaları konusunda yaptığı araştırmalarla tanınan Amerika Louisville Üniversitesi’nden tarihçi Prof. Justin McCarthy’yi dün partisinin genel merkezinde kabul etti. Amerikalı Profesör McCarthy kendisine yöneltilen sorular üzerine ilk açıklamasını Türkçe yaptı. “Maalesef yanlışlıktan korkuyorum, onun için Đngilizce cevap vereceğim” diyen Amerikalı tarihçi, soykırım iddialarının asılsız olduğunu söyledi. McCarthy, “ Ermeni soykırımı yoktu. O dönemde savaş vardı. Bu savaşta Ermeni isyancılar yönetime karşı ayaklandı. Yönetim tepki verdi, Ermeniler öldü. Bazen Türkler tarafından öldürüldüler. Ama Türkler de Ermeniler tarafından öldürüldü. Ermenilerden çok daha fazla Türk öldü” dedi. Daha sonra Meclis Başkanı Bülent Arınç‘la da görüşen Profesör McCarthy Ankara’da ve Đstanbul’da çeşitli görüşmeler yapacak ve bir dizi konferans verecek.(VOANEWS) • Kırgızistan Đçişleri Bakanı Bakirdin Subanbekov ile Başsavcı Mıktıbek Abdıldayev görevlerinden alındı. Devlet Başkanı Askar Akayev, bugün imzaladığı kararnameyle Đçişleri Bakanı Subanbekov ile Başsavcı Abdıldayev'i görevlerinden aldı. Akayev, Subanbekov ile Abdıldayev'in yerlerine ise Başbakan Yardımcısı Keneşbek Düşabeyav'i geçici olarak Đçişleri Bakanlığı'na, Marat Sultanov'u da yine geçici olarak Başsavcılık görevine atadı.(AA) (AKS-KB-SRP) • Kırgızistan'da polis, Devlet Başkanı Askar Akayev'in istifası talebiyle başkent Bişkek'te toplanan göstericilere müdahale etti. Protestocuları çevreleyen 200 dolayında polisin, göstericileri toplandıkları meydandan çıkarmaya çalıştığı, bazı göstericilerin gözaltına alındığı belirtildi. Polisin megafonlarla göstericilerden dağılmalarını istediği kaydedildi. Bölgedeki Reuters muhabiri Dimitri Solovyov, polisin bazı göstericilere vurduğunu ve bu kişileri otobüslere doldurduğunu söyledi. (AA) (AP-REU-BDR-SRP) • Rus ve Gürcü yetkililerin bugün bir araya gelerek, Gürcistan'daki Rus üslerinin boşaltılması konusunu ele aldıkları bildirildi. Rus Đnterfaks ajansına yer alan habere göre, bugün yapılan görüşmede Rus heyetinin Başkanı Đgor Savolski, taraflar arasındaki anlaşmazlığın çok fazla olmadığını ama önemli olduğunu söyledi. Đtar-Tass ajansı da adını açıklamadığı bir kaynağa dayanarak verdiği haberde, Rus tarafının görüşmede Gürcü tarafından ülkede başka ülkelerin askeri üssüne izin verilmeyeceği konusunda garantiler istediğini duyurdu. Gürcistan geçen hafta yaptığı açıklamada, Tiflis'in NATO askerlerinin ülkede üslenmeyeceği garantisi verme taraftarı olmadığını açıklamıştı. Rusya, Gürcistan'daki üsleri tamamen boşaltmasının birkaç yıl alabileceğini belirterek, geri çekilme işlemi için tazminat isteminde bulunmuştu. Rusya Savunma Bakanı Sergey Đvanov, Gürcistan'daki askeri üslerini tamamen boşaltmanın 25-300 milyon dolar arasında bir maliyeti olduğunu açıklamıştı. (AA)(NHT-KB-ĐO) Gazete Başlıkları 5 Avrupa Birliği'nin Çin'e uyguladığı silah ambargosunu kaldırma planları da tüm Avrupa'da ateşli bir tartışma yaratmış. Gazeteler Washington'dan gelen "Asya'da dengeleri bozmama" uyarıları ardından ambargoyu kaldırma planlarının rafa kalktığı konusunda hemen hemen hemfikir. Almanya'da yayımlanan Süddeutsche Zeitung, Avrupa Birliği'nin Çin'e yönelik ambargoyu kaldırması için yeterince iyi bir neden olmadığını savunuyor. Der Tagesspiegel, Paris ve Berlin yönetimlerinin ambargonun kalkması talebinde gitgide yalnız kaldığını belirtiyor ve şöyle devam ediyor "Fransa ve Almanya gibi küresel iddiaları olan Avrupa devlerine, Asya'da küresel bir sorumluluk taşımak gerektiğini Đsveç ve Belçika gibi küçük üyelerin anımsatması utanç verici." Financial Times, Washington'un Çin'i sınırlamaya çalışmak yerine diyaloga girmesi gerektiğini savunuyor, "Orta Doğu'da yapılan hatalar, Çin'in yükselişi karşısında izlenecek tavrı yanlış seçmenin yanında, hiç kalabilir" uyarısında bulunuyor. Yine Đngiltere'de yayımlanan Daily Telegraph ise Avrupa Birliği'ni iki yüzlülükle suçluyor. "Avrupa Birliği Çin'e uygulanan silah ambargosu konusunda hem beceriksiz hem ilkesiz davrandı. Ambargoyu kaldırma girişimini, bunu mantıksız bulan Chirac başlattı, Avrupa'dan Çin'e en büyük ihracatçı olan Almanya destekledi. Đngiltere Dışişleri Bakanı Straw ise benzer yaptırımlara tabi olan Burma ve Zimbabve ile Çin'i aynı kefeye koymanın 'uygunsuz' olacağını savundu. "Ancak", diyor gazete, "Çin'de, yaptırıma gerekçe olan Tianenmen Katliamı'ndan bu yana ülkede insan hakları konusunda bir değişiklik olmadı ve ülke Tayvan'a karşı saldırgan tavrını" sürdürüyor. Bu nedenle gazete liderleri ambargoyu kaldırmaktan vazgeçmeye çağırıyor. Guardian Bağdat'taki muhabirine dayanarak Irak'taki Şii ve Kürt grupların hükümet konusunda anlaşmaya vardıklarını duyuruyor. "Şii siyasetçiler, yeni meclisin Cumartesi günü hükümeti oluşturmak üzere toplanabileceğini söylüyorlar. Başbakanlığa hazırlanan Đbrahim Caferi'nin danışmanı Cevad el Maliki, 'hemen her şey üzerinde uzlaştık' diyor ama kaynaklar petrol, savunma ve maliye bakanlıklarının henüz paylaşılmadığını belirtiyorlar." Gazete özellikle Kerkük üzerindeki talepler için nasıl bir formül yaratıldığı konusunda fazla ayrıntı vermiyor. "Maliki uzlaşma metninin Kürt liderler Nevruz kutlamalarından döner dönmez, bugün bile imzalanabileceğini söylüyor. Yetkililere göre belgede toprak anlaşmazlıklarının geçici anayasaya göre çözümü fikri teyit edilecek ve Irak'ın dini yönetimle yönetilmeyeceği vurgulanacak." Financial Times'ın iç sayfalarında Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti ile bir mülakat dikkat çekiyor. Gazete "IMF ile anlaşmanın gecikmesi Türkiye'nin istikrarını riske edebilir" yorumunu yapıyor: "Serdengeçti, IMF ile 10 milyar dolarlık stand-by'ın imzalanması için gereken mali reformların daha da gecikmesinin, ülkenin ekonomide istikrar çabalarını tehlikeye atabileceğini söyledi. Serdengeçti'ye göre AK Parti hükümetinin vaat ettiği reformlar Merkez Bankası'nın enflasyon ve faizleri düşük tutabilmesi için 6 hayati. Merkez Bankası Başkanı, gecikmenin mali piyasalara da yanlış sinyaller gönderdiğini söylüyor. Kırgızistan'da muhalefetin hileli olduğunu iddia ettiği genel seçimler aleyhindeki protesto eylemlerine ilgi sürüyor. Independent, seçimlere hile karıştırmakla suçlanan Kırgız Cumhurbaşkanı Akayev'in 'lale devrimi' olarak nitelenen bir darbe girişimi ile karşı karşıya olduğunu savunduğunu belirtiyor. Gazeteye göre, ülke iç savaşa değilse bile şiddetli çatışmalara sürükleniyor. Guardian ise Akayev'in dış güçlerin provokasyonu olarak eylemlere karşı güç kullanmama vaadine vurgu yapıyor. Gazete Gürcistan Devlet başkanı Mihail Saakaşvili'nin de gerginlikte arabulucu olmayı önerdiğini belirtiyor. Financial Times bugün başyazılarından birini bu konuya ayırmış. "Gürcistan ve Ukrayna'da yaşanan demokratik devrimlerden şüphesiz ilham alınmış olsa da durum aynı değil" diyen gazete, Kırgız muhalefetinin daha dağınık olduğunu ülkenin de kuzey ve güney arasında siyasi ve etnik olarak bölünmüş olduğunu belirtiyor. Üstelik de "bu başkentte yaşanan bir devrim değil." diyor. "Kırgızistan'daki sokak protestolarından alınacak ilk ders Orta Asyalı seçmenlerin artık hileli seçimleri hoş görmeyeceği. Askar Akayev, hatasını kabul edip usulsüzlüğün en bariz olduğu yerlerde seçimi tekrarlamalı. Moskova, Washington ve Pekin'in şimdi yapabileceği en iyi şey ise arkalarına yaslanıp bir şey yapmamak, sonuç ne olursa desteklemek. Yeni bir Büyük Oyun kimsenin çıkarına değil." 7