B : 50 28.2 . 1952 dan toplu bir şekilde çıkarılmalar olduğu he­ pimizin ıttılaına gelmiştir. . Gerçi bu hususta verilen bu misaller için, bu hizmetler Çalışma Bakanlığının murakabesi dışındadır, denilebilir. Bu, kanunun eksik taraflarıdır, tamamlanması iktiza eder. Kayfî işten çıkarmaların Önlenmesi gerekir. Arkadaşlar, yine bir misal; bir sendika'top­ lantısında bir arkadaş dedi k i : Kolektif muka­ vele, olmadığı için iş alanlar, daima iş verenle­ rin arzusuna tâbi oluyor. Onun için biz iş ve­ renin sunduğu mukaveleyi imzalıyor, sonunda da mağdur oluyoruz. Bu ve buna benzer mahzur­ ları önlemek için, Çalışma Bakanlığı iş ve iş bulma, iş alan ve iş verenlerin menfaatlerini koruyacak olan prensipleri muhtevi esasları ve kanunun âmir hükümlerini iç yönetmeliklere de koymak suretiyle iş yerinin çalışma şartlarının işçi vatandaşların ıttılaına ulaştırılmasını kolay­ laştırma hususunda kanunun Bakanlığa vermiş olduğu salâhiyete rağmen hiçbir yerde tip yö­ netmelikler yapıldığını öğrenmiş değiliz. Aşağı yukarı mevcut mevzuatımızda zamanla ihtiyaca göre birtakım değişiklikler yapılmıştır. Bunla­ rın esaslı ve şümullü tatbiki işçi meselesinin birçoklarının hallini kolaylaştıracaktır. Bunun dışında yine bâzı meselelerimiz vardır ki, bun­ ları îş Kanunumuz kapsamına almamıştır. Yal­ nız sanayi iş yerlerinde çalışanları istihdaf eden bu kanunda büyük tarım işlerinde çalışan ziraat işçileri, bilhassa hasat mevsiminde geniş öl-. çüde çalışan ziraat işçilerin fennî ziraatin ge­ lişmesinin ve makineleşmesinin yükseldiği, kaza­ ların, risklerin arttığı bir sırada bu mevzudaki işçi kitlesinin korunması zaruret halini almış bulunuyor. Tarım î ş Kanununun bi ran evvel Yüksek Meclise getirilerek kanuniyet iktisap etmesini beklemek yerinde olur. Yine bunun dışında deniz işçilerimiz vardır, deniz üzerinde çalışan vatandaşlarımıza ait yeni ve mühim meseleleriyle karşılaşıyoruz. Mevcut kanunları­ mız deniz işçileri hakkında hüküm ihtiva et­ memektedir. Cümlenizin malûmudur ki, seneler­ den beri deniz ortasında Türk bayrağını dalga­ landıran denizcilerimiz ecdadımızın üstüiı ruhunu'temsil eden bu vatandaşlarımızın mev­ zuat hükümleriyle korunmadığı görülmektedir. Deniz îş Kannuunun süratle çıkması lâzım gelen hayati bir mevzudur. Hava işçilerimizin meşe* leşi de aynıdır. Bunun dışında bir de fikir işçi- 0:4 leri vardır, bedenen çalışan işçilerin dışında fikir meselesi erbabı vardır. Memur ve işçi­ ler dışında kalan bir zümre vardır ki, basın mensupları, müzisyen, müesseselerde çalı­ şan memur, kâtip gibi kimseler her tür­ lü himayeden mahrum olanlar için C. H. P. iktidarı zamanında 1950 yılında Büyük Millet Meclisine Fikir İşçileri Kanunu tasarısı diye bir tasarı getirmişti, iktidarın değişme­ siyle, yeni J k t i d a r m Çalışma Bakanlığı bu ta­ sarıyı geri alıp iki yıl sonra yalnız Basın men­ supları tasarısını getirdi. Bakanlıkların müta­ lâasının noksan olması, bâzı teşekküllerin son­ radan mütalâa vermesi neticesi bu tasarı geri alındı. Bilmiyorum tekrar Meclise geldi mi? Bilhassa basın mevzuunda çalışan arkadaşlarımı iş şartları, âtileri, istikballeri temin edilmiyen bir kitle olarak, münevver bir kitle olarak yıl­ lardan beri bu kanunun hasretini çekmektedir­ ler. Aydın Basın mensuplarının istikbalini ve her türlü çalışma ve sosyal şartlarını temin edecek olan bu kanunun süratle çıkarılmasını, bunun candan ve sabırsızlıkla bekliyoruz,. Bunun dışın­ da kalan fikir işçilerini de kurtarmayı ehemmi­ yetle beklemek hakkımızdır. '* Arkadaşlar, diğer bir mevzu daha var. Baş­ ka memleketlerde ele alınmış, bir mevzu da, ev hizmetçileri mevzuudur. Mukadderatları yalnız yanında çalıştıkları insanların vicdanlarına ter­ kedilmiştir. Bu mevzuda da bakanlığımızın alâ­ kadar olması ve onların sağlığı, emniyet ve hak­ larının korunması bakımından tedbirler alınması lüzumu kendisini göstermektedir. Bu da mühim bir iştir. Sosyal sigortalardan tek eksiğimiz olan işsiz­ lik sigortası da boşluğunu hissettirmeye başla­ mıştı;. Arkadaşlar, mevcut mevzuata, tatbiki gere­ ken ve üzerinde durulması lâzım gelen tedbirleri, kısaca, kıymetli zamanınızı almadan belirttikten sonra; bakanlığın en kıymetli kolu olan îşçi Si­ gortaları mevzularını, sosyal bünyemizin, işçi âlemimizin, iş verenlerimizin en büyük konula­ rından ve hizmet vasıtalarından olan, Analık Sigortası, İhtiyarlık Sigortası, î ş kazaları, mes­ lek hastalıkları umumi hastalık gibi sosyal si­ gortalar mevzuunun aşağı yukarı tâmamlıyan bu sigortaların tatbik. sahasını, bilhassa son çıkan umumi hastalık sigortasının tatbik sahası bugün için istanbul bölgesidir. Meslek Hastalıkları Si-