Slayt 1 - Kadir GURBETCİ

advertisement
GİRİŞİMCİLİKTE
KİŞİLİK ve KÜLTÜR
Aylin İPEKÇİ
Aysun TAV
Bora COŞAR
Kişilik ve Girişimcilik ?
Kişilik ve Girişimcilik
Kişilik; gözlenemeyen ve ölçülemeyen davranış,
yaşantı, olaylardan meydana gelmektedir.Kişilik
insanın doğumundan itibaren yaşadığı deneyimler
sonucunda süreklilik ve tutarlılık kazanıp
başkalarından ayıran kendine özgü bir kavramı
oluşturur. Girişimci bireylere bakıldığında yüksek
sorumluluk ve risk aldıkları, en üst mevkilere
geldikleri, hatta kendi bağımsız işletmelerini de
kurdukları gözlenmektedir.
Yöntem Biliminde Bakış Açıları
Bu bağlamda girişimcilerin özel veya ayırt edici
kişiliğe sahip oldukları iddia edilmektedir.
Bunların doğruluğu veya yanlışlığı üç farklı
yöntemle belirlenmektedir.
• Girişimciliğin ve kişiliğin araçsallaştırılması
• Kişiliğin varlıkbilimi
• Kuramsal pragmatizm
I.Girişimcilik ve Kişiliğin Araçsallaştırılması
Bir değişkeni kuramsal çerçevede tanımlamak,
nitelendirmek ve ölçmeye araçsallaştırma denir.
Sonucunda benimsenen yöntem ise bilimsel
yaklaşıma uygun olmalıdır.
Araçsallaştırma da girişimcinin davranışıyla
kişiliğini ilişkilendirmek istediğimizde ,
her ikisinin de tanımı kesin olarak yapılmış
bir kavram olması gerekmektedir.
Girişimcilik ve Kişiliğin Araçsallaştırılması
Kişilik kavram olarak değerlendirdiğimizde “Kişinin
yaşama tarzıdır” denir. Ancak uzmanlar, kişiliğin tam
olarak;
• Ne olduğu
• Kuramsal desteklemesinin ne olduğu
• Nasıl ölçülebileceği (ölçülebiliyorsa)
ile ilgili bir uzlaşmaya varamamaktadırlar. Ancak kişilik
ile ilgili hangi kavram benimsenirse benimsensin bireyin
kendine özel ve girişimcilikle ilgili alanda bağımsız
olmasına dendiği söylenebilir. Risk alma isteği ise bir
kişilik özelliği olarak değerlendirilir.
II. Kişiliğin Varlıkbilimi
Varlıkbilim (ontoloji); “Kavramların” neden var
olduklarıyla ilgilenir ve analitik felsefenin de bir
dalıdır. Burada üç kavram inceleyeceğiz;
• Realizm
• Pozitivizm
• Araçsallaştırma
Kişiliğin Varlıkbilimi
Realizm (gerçekçilik) de ana düşünce
Nesnelerin var oluşları ve neye benzediklerinin,
bizden ve bizlerin onlara ulaşmasından bağımsız
olduğunu ortaya koyduğu yolundadır.
Örneğin güneş sisteminde kaç tane gezegenin
olduğu, bizim orada kaç tane olacağını
düşünmemize, olmasını istememize veya
araştırmamıza bağlı olarak değişmez.
Realist görüşe göre kişilik ; araştırma programları
ile bireyin sahip olduğu kişiliğin açıklanmasında
ki sorumluluğun alınmasının gerekli olduğu
yönündedir.
Kişiliğin Varlıkbilimi
Pozitivizm (0lguculuk)
Gözlemlediklerimizin gerçek olduğunu,
gözlemleyemediklerimizin varlığından şüphe
etmemiz gerektiğini söyler. Yani fiziksel veya
maddi dünyanın gerçeklerine dayanan bilim
anlayışıdır.
Araçsallaştırma
Kavramların yalnızca yararlı ve doğru tahminlere
yol açan ve dünyaya ait olan açıklamalar
sağlamaları bakımından var olduğunu söyleyen
görüştür
Kişiliğin Varlıkbilimi
Pozitivizm kuşkucu bir duruş sergiler ve şu soruları
sorar;
• Kişiliği gözlemleyebilir miyiz?
• Gözlemlenebilirse nasıl gözlemleyebiliriz?
• Davranışları açıklarken bir kişilik kavramına gerek
var mıdır?
Kişiliğin Varlıkbilimi
Bu sorulara cevap olarak kişiliğin, bir bireyin
bütün özelliklerini yansıtan bir kavram olduğunu
söyleyebiliriz. Davranışsal açıdan bakıldığında ise
kişinin zihinsel, bedensel ve ruhsal özelliklerinde
görülen farklılıktır diyebiliriz. Bu bağlamda hiçbir
insan birbirinin aynı değildir. Bu da demek oluyor
ki ne kadar insan yaşıyorsa o kadar ayrı kişilik
vardır diyebiliriz.
III.Kuramsal Pragmatizm
Pragmatizm (faydacılık)
Hakikati ve gerçekliği yalnızca eylemlerin sonuçları
ve başarıları ile değerlendiren felsefe öğretisi olarak
görmektedir. Eğer bir bilgi, günlük hayatta işe
yarıyorsa o bilgi doğrudur. Yaramıyorsa yanlıştır.
Buna ilişkin üç kuram bulunmaktadır.
• Tanımlayıcı kuram
• Normatif kuram
• Kuralcı kuram
Kuramsal Pragmatizm
Tanımlayıcı Kuram
Bir bireyin kişiliği ve girişimci eğilimleri, onun
davranışlarına, performansına bakılarak ve bunlar
arasındaki karşılıklı ilişkileri değerlendirilerek
belirlenir.
Mesela “dünyanın nasıl işlediğine ilişkin bir
açıklama” tanımlayıcı kurama bir örnek teşkil
etmektedir.
Kuramsal Pragmatizm
Normatif Kuram
Tanımlayıcı kuramdan biraz daha ileri giderek
kişiliğin kimi taraflarının dinamik girişimci
davranışı için yapılması gerektiğini söyler.
Normatif kuramlar, tanımlayıcı kuramları belirli bir
yöne çevirir, hangi etkenlerin önemli olduğunu ve
deneysel çalışmanın konusu olması gerektiğini öne
sürer.
Kuramsal Pragmatizm
Kuralcı Kuram
Bir kimsenin başarılı bir girişimci olmayı istemesi
halinde, o kişinin belirli bir kişilik türüne sahip
olması yada bunu benimsemesi veya geliştirmesi
gerektiğini öne sürer.
Kuralcı kuramlar genelde
 normatif kuramların “hükümlerine” yada
tanımlayıcı kuramların “bulgularına”
dayanmaktadır.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Psikoloji nedir?
“İnsan
davranışının bilimsel olarak incelenmesi” şeklinde
tanımlanmaktadır.
Psikolojinin pek çok farklı ekolü bulunmaktadır. Bunlar
girişimcilik ile ilgili, çelişkili ya da aralarında
karşılaştırma yapılamayan tanımlar öne sürmekteler.
Carver ve Scheier, farklı ekollerin
genel olarak uzlaştığı alanları
kapsayan psikolojiye ilişkin
tanımı geliştirmiştir.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
•Organize- Tutarlı bir bütünlüğü vardır ve parçalanmaz.
•Aktif- Kişilik dinamik süreçlerle sürdürülür ve sergilenir.
•Fiziksel- Beyindeki fiziksel (anatomik, nörofizyolojik)
süreçlerden kaynaklanmaktadır.
•Nedensel- Kişilik bir bireyin belirli durumlarda nasıl hareket
edeceğini ve tepki vereceğini belirler
•Değişmez- Bir bireyin kişiliği zaman dilimleri boyunca
tutarlıdır.
•Belirgin- Fiziksel durumlar, duygusal haller, kişisel hisler,
kararlar ve eylemler olarak pek çok farklı biçimde ortaya
çıkar.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Bu çerçevede psikolojinin uğraştığı alanların,
basit ve karmaşık bir çok psikolojik süreçler ile
fertler arası karşılaştırma yapılmadan, çeşitli
özellikler ve niteliklerden oluştuğu söylenir.
Bu bağlamda bilim adamları kişilik kavramına
dair çeşitli yorumlar geliştirmişlerdir. Bunlardan
en önemlileri
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
•Psikodinamik Yaklaşımlar
• Eğilimsel Yaklaşımlar
• Biyolojik Yaklaşımlar
• Evrimsel Psikolojik Yaklaşımlar
• Olgusal Yaklaşımlar
• Davranışsal Yaklaşımlar
• Sosyal-Bilişsel Öğrenme Yaklaşımları
• Yükleme Temelli Yaklaşımlar
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Psikodinamik Yaklaşımlar;
Kişiliği, uyum içinde ya da uyumsuz olarak işleyen
içsel psikolojik süreç dizilerinin sonucu olarak
görmektedir. Psikodinamik yaklaşımının en ünlü ismi
olan“Sigmund Freud” zihnin anatomisinde üç temel
süreç olduğunu söylemektedir.
 İd:İnsanın biyolojik yanı
 Ego:İnsanın psikolojik yanı
 Süperego:insanın toplumsal yanı
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
İd: Bilinçaltında yatar
Kişiliğin çekirdeğini oluşturur. Bireyin en kaba, en
ilkel, kalıtımsal dürtü ve arzularını içerir. İnsan
hayatında, özelliğini hiç kaybetmeden ömür boyu
varlığını korur ve davranışlarımızın altında yatan
psikolojik enerjinin kaynağıdır. Haz ilkesine göre
işler ve hiç geciktirilmeden bütün isteklerinin yerine
getirilmesini bekler.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Ego: Bilinçli zihinde” yatar
Kişiliğin mantıklı düşünebilen ve gerçekçi
değerlendirme yapabilen bölümüdür.
Kişiliğin yürütme organı olup, içgüdülerin hangi
biçimde doyurulacağına karar verir.
İd ile süper egonun çatışan isteklerini
uzlaştırmaya çalışır.
Gerçeklik ilkesine göre hareket eder.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Süperego: Hem “bilinçte” hem de
“bilinçaltındadır.
Temel güdüleri ifade ederken, birey toplumun
kural ve değerlerinin dışına çıkabilir. Bu kurallar
çocukların davranışlarının ödüllendirilmesi veya
cezalandırılması yoluyla büyükler tarafından
çocuklara anlatılır. Bunun sonucu olarak çocukta
zamanla süperego gelişir. Süperego toplumun
yasalarını kapsar. (değerleri, ahlaki kuralları,
gelenekleri temsil eder)
Freud bilinci buzdağına benzetmektedir.
Bu üç mekanizmanın birbirlerine sağladıkları üstünlük
farklı kişilik türlerini ortaya koyar. Kişinin olumlu veya
olumsuz yönü ya da kontrollü ve ya kontrolsüz arzusu
arasındaki dengeyi egonun sağladığı görülür.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Eğilimsel Yaklaşımlar
Belirli bir durumda belirli bir biçimde davranma
durumuna eğilim denmektedir.
Bir kişi için cana yakın yada alternatif olarak içe
dönük diyebiliriz.Bazı insanlar öngörülü; bazıları
değildir. Bazı insanlar kendi hareketlerini
değerlendirirken içsel değerlerine bakarken; bazıları
ise başkalarının tepkilerine bakar.
Bu tarz özelliklere kişilik özellikleri denir.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Eğilimsel yaklaşımın kurucularından olan
Carl Gustav Jung “ Kompleks Psikolojisi” ve
“Analitik Psikoloji” olarak adlandırılan ekolleri
kurmuştur. Bunlar da iki tür tutumu oluşturmuştur.
• İçe dönüklük
• Dışa dönüklük

Carl
Gustave
Jung
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Farklı bir ekol olan “Eysenck”ise kilit özelliğin içe
dönük-dışa dönük boyutu ve duygusal olarak dengelidengesiz boyut olduğunu öne sürmüştür ve dört
temel özellik ortaya çıkarmıştır.
• Dengeli içedönükler (soğukkanlıdır).
• Dengesiz içedönükler (melankoliktir).
• Dengeli dışadönükler (iyimserdir).
• Dengesiz dışadönükler (asabidir).
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
 Girişimcilerin kişilik yapılarıyla alakalı
incelemeler yapıldığında ise belirgin bir
özelliğe rastlanamamıştır. Girişimcilerde
bütün kişilik özellik gruplarının bulunduğu
gözlemlenmiş ancak bununla ilgili olarak da
araştırmaların devam ettiği söylenmektedir.
.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Biyolojik Yaklaşımlar
Bu yaklaşımın ana düşüncesi kişiliğin temel
olarak biyolojik bir süreç olduğudur. Kişiliğin
• Zihinsel
• Bedensel
• Psikolojik
yönlerinin kalıtımla geçtiği bilinmektedir. Ancak
bu özelliklerin belirlenmesinde, sosyo-kültürel
çevreden etkilenme ve şartlanmanın da efektif
olduğu bilinmektedir.
Kişilik Hakkındaki Düşünce Ekolleri
Kişiliğin oluşumunda, sosyo-kültürel çevreden
etkilenme ve şartlanmanın da bir öğrenme
süreci olduğu ön sürülmektedir. Genetikçilerin
ikizlerle yapmış olduğu çalışmalarda doğumda
evlat edinme yolu ile ayrılan ikizlerin,
kişiliklerini değerlendirerek tek yumurta
ikizlerinin kişiliklerinde ayrı yumurta ikizlerin
kişiliklerinden daha yakın eşleşmelerin
bulunması genetik etkinin olduğunu ortaya
koymaktadır.
Download