T. B. M. M. B : 71 BAŞKAN — Muhterem arkadaşlarım, tasarının tamamlanmasına birkaç madde kalmıştır. Zaman hayli uzamıştır. Sizler yorulmuşsunuzdur, biz de 8 saatten beri burada oturuyoruz. Konuşmaların uza­ masına vesile vermeyiniz. Tahammül ede­ meyen arkadaş varsa, başkalarının yap­ tığı yolu seçsinler. Bütün milletvekili ar­ kadaşlarımdan rica ediyorum, Başkanlığın müzakereleri sükûnetle yürütmesine yar­ dımcı olsunlar. Buyurun Sayın Cankurtaran. ETEM CANKURTARAN (İçel) — Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ka­ nun tasarısının tümü üzerinde grubumuz adına yapılan konuşmalarda, bu kanunla ilgili düşüncelerimiz temel olarak Yüce Meclise iletildi. Bize göre, Anayasada te­ mel değişiklikleri yapmadan, hem 2821' de hem 2822'de ne kadar değişiklik ya­ pılırsa yapılsın, işçilerin bugün millî ge­ lirden aldıkları yüzde 17'lik payı yüzde 20'ye çıkarmak mümkün değildir. O ne­ denle bu değişiklikler yapaydır. Özellikle şu noktada, ben hem Çalış­ ma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının büt­ çesi görüşülürken, hem bu kanun tasarı­ ları komisyonda görüşülürken bir düşün­ cemi dile getirmiştim. Grev gözcüleri, ön­ celikle kimdir, onu tespit etmek lazımdır. Tasarının bu maddesi, grev gözcülerini işçi saymamakta; onları işçilikten çıkar­ maktadır. İşçi sayılan insanlar, Türkiye' de uygulanmakta olan, çalışma yaşamını ilgilendiren diğer yasa ve tüzüklerin ko­ ruması altındadırlar. Bu tüzüklerden bi­ risi, işçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü­ dür. Siz, yasal olarak, İşçi Sağlığı ve Jş Güvenliği Tüzüğünü, iş yerinde çalışan işçiye, ya da işçi vasfını elde etmiş her­ kese uygulamak zorundasınız; ama, gre­ ve çıkmış bir işçi hakkını elde etmek için grev yapıyorsa, yasal hakkını kullanıyor— 453 26 . 5 . 1988 O: 3 sa, grev gözcülüğü yapıyorsa, bu kanun hükmü, o zaman sen İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünden yararlanamazsın demek istemektedir. Eks'i 40 derece soğukta, açık havada grev gözcülüğü yapan bir işçinin barına­ cak yeri yoksa, ve bu işçiyi soğuktan ve hastalıktan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğüne göre korumak da görevimizse - hükümet olarak görevimizse - bir çeliş­ kiyi nasıl getirip bir yasa maddesi haline sokarız? Öncelikle bu çelişkiyi gidermek lazım. Yasanın bu maddesini değiştirmek ve grev gözcüsü olan işçinin de barınma şartlarını mutlaka yerinde kullanmasına imkân verecek bir düzenleme yapmak zo­ rundayız. Bu yapılan düzenleme, diğer yasalara aykırıdır, doğru değildir. Ayrıca, ANAP iktidarının kurulduğu günden bu yana olan ilkelerinden birisi de bürokrasiyi azaltmaktır. Bir grev göz­ cüsünün zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için tüzük çıkarmak bürokrasiyi azaltmaksa, onu da size havale ediyorum. Al­ tı üstü grev gözcüsü olan insanların ba­ rınmalarını temin etmektir. Ayrıca, biraz evvel değerli bir arkada­ şımız da dile getirdi, bu bir anlayış olayı­ dır. Sayın Bakanın, «Grev yerlerini gezer­ ken, bir çadırda silahla karşılaştım» diye bir beyanatı var. Bu beyanatını da esefle karşıladığımı ben beyan etmek istiyorum. Eğer, bir şahıs silah taşımak istiyor­ sa ve niyeti de oysa, çadıra gerek yok; çünkü, üzerinde de taşıyabilir, başka bir yerde de taşıyabilir. Birisi art niyetli dav­ ranmış olsa bile - ben böyle bir şeyi ka­ bul etmiyorum - meseleyi buraya getirip, grev gözcülerinin, greve çıkmış işçilerin haklarını ortadan kaldırmak için bunu gerekçe yapmak kadar yanlış bir şey ol­ duğunu sanmıyorum. Bu nedenlerle, ya­ sanın bu maddesi, işçilerin korunmasına ilişkin bir başka yasayı ve bir başka tü-