Oksikam® Tablet FORMÜLÜ Bir tablette: Piroksikam 20 mg (Boya maddesi olarak edikol supra blue içerir). FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ Farmakodinamik özellikleri: Bir oksikam türevi olan piroksikam, antiinflamatuar, analjezik ve antipiretik özelliklere sahip bir non-steroid antiinflamatuar ilaçtır (NSAİİ). Diğer NSAİ ilaçlar gibi, piroksikamın da etki mekanizması tam olarak anlaşılamamış olmakla beraber, etkisinin prostaglandin sentez inhibisyonuna bağlı olduğu düşünülmektedir. Piroksikamın, hipofiz- adrenal sistemine etkisi yoktur. Farmakokinetik Özellikleri: Piroksikam oral yoldan iyi emilir. İlacın yiyeceklerle birlikte alınması emilim hızını hafifçe azaltırsa da, emilim oranı değişmez. Genellikle oral yoldan alındıktan 3-5 saat sonra doruk plazma konsantrasyonuna ulaşılır. Eliminasyon yarı ömrünün uzun olması (yaklaşık 50 saat), ilaç günde tek doz olarak uygulandığında, gün boyunca sabit plazma yoğunluklarının sürdürülmesine imkân verir. Piroksikamın 20 mg’lık tek dozdan sonra ulaşılan doruk plazma düzeyi 1.5-2 mcg/ml iken, günde 20 mg dozunda tekrarlayan uygulamalar sonrasında, doruk plazma yoğunlukları 3-8 mcg/ml düzeyinde stabilize olur. Çoğu hastada, kararlı durum plazma konsantrasyonlarına 7–12 gün içinde ulaşılır. Piroksikam sinovyal zardan hızla geçer. Sinovyal düzeyleri, kan düzeylerinin ortalama olarak %45-50’si kadardır. Sinovyal sıvı proteinlerine, plazma proteinleriyle aynı oranda bağlanır. İlacın plazma proteinlerine bağlanma oranı %99’dur. Piroksikam, hidroksilasyon ve glukuronik asitle konjugasyon yoluyla karaciğerde metabolize olduktan sonra, idrar ve feçesle dışarı atılır. Uygulanan dozun %5’inden azı, değişmemiş olarak idrara geçer. ENDİKASYONLARI Diğer NSAİİ’lara yeterli yanıt vermeyen hastalarda romatoid artrit, osteoartrit ve ankilozan spondilitin semptomatik tedavisinde endikedir. SB onay tarihi: 18.04.2008 1 KONTRENDİKASYONLARI - Piroksikama aşırı duyarlılığı olan hastalarda, - Diğer non-steroid antiinflamatuar ilaçlara ve aspirine bağlı olarak, anjiyoödem, astım, nazal polip ve bronkospazm gözlenen hastalarda, (bkz. “Yan Etkiler/Advers Etkiler”). - Tekrarlayan ve aktif peptik ülserli hastalarda, - Ağır karaciğer ve böbrek yetmezliğinde, - Orta ve ağır şiddette kalp yetmezliğinde, - Koroner arter bypass greft uygulamasıyla ilişkili olarak operasyon öncesinde ve sonrasındaki ağrı tedavisinde kontrendikedir. 15 yaşın altındaki çocuklarda ve gebe/emziren annelerde kullanımı önerilmez. UYARILAR / ÖNLEMLER Piroksikamın selektif siklooksijenaz-2 inhibitörleri de dahil olmak üzere, NSAİİ ile birlikte kullanılmasından kaçınılmalıdır. Belirtileri kontrol altına almak için gereken en kısa sürede, en düşük etkili doz kullanılarak istenmeyen etkiler minimize edilebilir. (bkz. GI ve kardiyovasküler riskler) Hipertansiyon ve/veya hafif ile orta şiddette konjestif kalp yetmezliği öyküsü olan hastalarda, Non-steroid antiinflamatuarla yapılan tedaviyle ilgili olarak sıvı tutulması ve ödem oluşması bildirildiğinden; uygun takibin yapılması ve hastalara uygun talimatların verilmesi gereklidir. Kontrol altına alınmamış hipertansiyonu, konjestif kalp yetmezliği, yerleşmiş iskemik kalp hastalığı, periferik arter hastalığı ve/veya serebrovasküler hastalığı bulunan kişilerde ancak dikkatlice değerlendirildikten sonra piroksikam ile tedavisi düşünülmelidir. Aynı şekilde kardiyovasküler olaylar (örn. hipertansiyon, hiperlipidemi, diabetes mellitus, sigara kullanımı) açısından risk taşıyan hastalarda uzun süreli tedavi başlatılmadan önce dikkatle düşünülmelidir. Klinik araştırmalar ve epidemiyolojik veriler bazı NSAİİ (özellikle yüksek dozda ve uzun süreli tedavide) kullanımının arteriyal trombotik olaylarda (örn. miyokard infarktüsü veya felç) hafif bir risk artışıyla ilişkili olabileceğini düşündürmektedir. Piroksikam için böyle bir riskin mevcut olmadığını destekleyecek yeterince veri bulunmamaktadır. Prioksikam bronşial astımı olan veya astım öyküsü bulunan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. (bkz. Kontrendikasyonlar) Piroksikama bağlı olarak, peptik ülser, perforasyon ve mide-barsak kanamaları bildirilmiştir. Piroksikam üst mide-barsak hastalığı bulunanlara verilecekse hasta yakından izlenmelidir. (bkz. “Yan Etkiler/Advers Etkiler”). Non-steroid antiinflamatuarlarla sürekli tedavi olan hastaların, herhangi bir mide-barsak şikayeti olmasa dahi kontrol altında tutulması gereklidir. Diğer non-steroid antiinflamatuar ilaçlarla olduğu gibi, uzun süreli piroksikam kullanımına bağlı renal papiller nekroz gözlenmiştir. İnsanlarda akut interstisyel nefrit ve nadir nefrotik sendrom vakaları bildirilmiştir. SB onay tarihi: 18.04.2008 2 Renal kan akımı veya kan hacminde azalmaya yol açan prerenal durumlarda renal prostaglandinler, renal perfüzyonun idamesinde destekleyici rol oynarlar. Bu kişilere nonsteroid antiinflamatuar verildiğinde, doza bağlı olarak prostaglandin oluşumunda azalma meydana gelebilir ve bu durum böbrek yetersizliğinin dekompansasyonuna yol açabilir. Bu reaksiyon açısından en fazla risk altında olan hastalar, böbrek fonksiyonu bozulmuş olanlar, karaciğer veya böbrek fonksiyon bozukluğu ya da kalp yetmezliği olanlar, diüretik ve ACE inhibitörü kullananlar ile yaşlılardır. Bu hastalarda, NSAİİ tedavisinin kesilmesiyle, genellikle tedavi öncesi duruma geri dönüş sağlanır. Piroksikam da dahil olmak üzere, diğer NSAİ ilaçları kullanan hastalarda anemi gözlenmiştir. Uzun süre NSAİİ tedavisi uygulanan hastalarda, anemi belirti ve semptomlarının gözlenmesi halinde hemoglobin veya hematokrit tetkiki yapılmalıdır. NSAİ ilaçlar trombosit agregasyonunu baskılar ve bazı hastalarda kanama zamanını uzatırlar. Aspirinin aksine, bu etkileri daha hafif, daha kısa süreli ve geri-dönüşümlüdür. Piroksikam genellikle trombosit sayısı, protrombin zamanı (PT) ve parsiyel tromboplastin zamanını (PTT) etkilemez. Koagülasyon bozukluğu bulunan veya antikoagülan tedavisi uygulanan hastalar gibi, trombosit değişikliklerinden etkilenebilecek hastalara piroksikam uygulandığında, dikkatli takip önerilir. Piroksikam ile sarılık dahil hepatit vakaları bildirilmiştir. Bu tip reaksiyonlar ender görülmekle birlikte, karaciğer fonksiyon testleri normal çıkmazsa ve klinik belirtiler devam ederse, piroksikam tedavisi kesilmelidir. Non-steroid antiinflamatuarların göz üzerinde yan etkilerine dair raporlar mevcuttur, bu nedenle piroksikam kullanırken göz şikâyetleri gelişenlerde göz muayenesi yapılmalıdır. Piroksikam kullanımına bağlı olarak serum hastalığını hatırlatan dermatolojik ve alerjik belirtiler nadiren meydana gelmiştir. Bu semptomlar artralji, pruritus, ateş, yorgunluk hissi ve deri döküntüleri şeklindedir. Çok seyrek: Stevens Johnson Sendromu ve toksik epidermal nekroliz gibi büllöz deri reaksiyonları bildirilmiştir. NSAİ ilaçların kullanımıyla ilgili çok seyrek olarak eksfoliatif dermatit, Stevens Jonhson sendromu ve toksik epidermal nekroliz gibi bazıları ölümcül olan ciddi deri reaksiyonları rapor edilmiştir. Epidemiyolojik kanıtlar piroksikamın ciddi deri reaksiyonları açısından bazı diğer NSAİ ilaçlara nazaran bu gibi risklerle ilişkisinin daha yüksek seviyede olduğunu düşündürmektedir. Hastalar açısından risk, tedavinin erken evresinde daha yüksek gibi görünmektedir; çünkü olguların büyük bir kısmında reaksiyonlar tedavinin ilk ayı içerisinde meydana gelmiştir. Deri döküntüleri, mukoza lezyonları veya aşırı duyarlılığı gösteren diğer belirtiler ilk ortaya çıktığında, piroksikam kesilmelidir. Çocuklarda: Çocuklarda, piroksikam kullanımının etkinliği ve güvenliliği kanıtlanmamıştır. 15 yaşın altındaki çocuklarda kullanımı önerilmez SB onay tarihi: 18.04.2008 3 Yaşlılarda: Kontrollü klinik çalışmalarda, piroksikam tedavisine verilen cevap açısından, yaşlılar ile daha genç hastalar arasında bir fark gözlenmemişse de, diğer NSAİ ilaçlarda olduğu gibi, yaşlılarda kullanılırken dikkatli olunmalıdır. Yaşlılarda doz ayarlamasına gerek yoktur. Yaşlılarda, NSAİİ ile ilgili advers etkilerin, özellikle gastrointestinal kanama ve delinme gibi ölümcül olabilen yan etkilerin sıklığı yüksektir. (bkz. kullanım şekli ve dozu) Gebelikte: Gebelik kategorisi D’dir. Gebelerde yapılmış yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar bulunmadığından, gebelik sırasında piroksikam kullanımı önerilmez. Diğer bütün NSAİ ilaçlar gibi, ductus arteriosus’un erken kapanmasına neden olabileceğinden, gebeliğin geç döneminde kullanımından kaçınılmalıdır. Laktasyonda: Piroksikam anne sütüne geçer. Tedavi başlangıcında ve uzun süreli kullanımda (52 gün) anne sütünde varlığı gösterilmiştir. Anne sütündeki miktarı, annenin plazma konsantrasyonlarının %1-3’ü kadardır. Emziren annelerde piroksikam kullanımı önerilmez. Araç ve Makina Kullanmaya Etkisi: Hastalar, ilaca bağlı olarak ortaya çıkabilecek baş dönmesi ve uyuklama olasılığına karşı uyarılmalıdır. YAN ETKİLER / ADVERS ETKİLER Günde 20 mg.dan yüksek dozların (birkaç günden daha uzun süreyle) uygulanması, gastrointestinal yan etkilerin artması riskini taşır; ancak daha düşük dozlarla da bu yan etkiler oluşabilir. (bkz. Kullanım şekli ve dozu) Piroksikam veya diğer NSAİ ilaçlarla en sık görülen ve hastaların yaklaşık olarak %110’unda ortaya çıkan advers etkiler şunlardır: anoreksi, karın ağrısı, kabızlık, diyare, hazımsızlık, karaciğer enzimlerinde yükselme, gaz, hemoraji/perforasyon, mide ekşimesi, bulantı, ülserler (gastrik/duodenal), kusma, ödem, anemi, kanama zamanında uzama, baş dönmesi, başağrısı, kaşıntı, deri döküntüsü, kulak çınlaması, böbrek fonksiyonu anormallikleri. Aspirine ve diğer NSAİ ilaçlara duyarlı bazı hastalarda, çapraz reaksiyon nedeniyle bronkospazm veya astma atağı ortaya çıkabildiği bildirilmiştir. Bütün diğer NSAİ ilaçlarda olduğu gibi, anafilaksi dahil, aşırı duyarlılık reaksiyonları gözlenebilir. %1 den daha seyrek olarak bildirilen yan etkiler arasında, hepatit, sarılık, sersemlik, uyuklama, baş dönmesi, interstisyel nefrit, nefrotik sendrom, serum hastalığı, görme bulanıklığı, konjonktivit ve gözlerde şişme gibi göz şikayetleri yer almaktadır. SB onay tarihi: 18.04.2008 4 BEKLENMEYEN BİR ETKİ GÖRÜLDÜĞÜNDE DOKTORUNUZA BAŞVURUNUZ. İLAÇ ETKİLEŞMELERİ VE DİĞER ETKİLEŞMELER Piroksikam yüksek oranda proteinlere bağlandığından, proteinlere bağlanan diğer ilaçlarla yer değiştirebilir. Bu nedenle, yüksek oranda proteinlere bağlanan ilaçlarla ve kumarin tipi antikoagülanlarla birlikte piroksikam verilen hastaların yakın kontrol altında tutulması gereklidir. Aspirin ile birlikte uygulandığında, piroksikamın plazma yoğunluğu normal değerlerin %80'ine düşer. Advers etkilerin artma potansiyeli olduğundan, diğer NSAİ ilaçlar gibi, piroksikamın da aspirinle birlikte kullanılması önerilmez. Antasitlerin piroksikam plazma düzeylerine etkisi bulunmamaktadır. NSAİ ilaçlar metotreksatın toksik etkisini artırabileceğinden, metotreksat ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır. NSAİ ilaçların ACE inhibitörlerinin antihipertansif etkilerini azaltabileceği bildirilmiştir. ACE inhibitörleriyle birlikte uygulandığında, bu etkileşim olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır. Piroksikam, bazı hastalarda furosemidin ve tiyazid diüretiklerin natriüretik etkisini azaltabilir. Bu cevabın, renal prostaglandin sentezi inhibisyonuna bağlı olduğu düşünülmektedir. NSAİ ilaçlarla kombine tedavide hasta, böbrek yetmezliği belirtileri açısından dikkatle izlenmelidir. Piroksikam lityumun plazma düzeylerini artırır ve renal lityum klirensini azaltır. Bu etkinin, renal prostaglandin sentezi inhibisyonuna bağlı olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle, NSAİ ilaçlar ile lityum birlikte verildiğinde, hastalar lityum toksisitesi belirtileri açısından dikkatle izlenmelidir. Varfarinin ve NSAİ ilaçların gastrointestinal kanama ile ilgili etkileri sinerjiktir. Her iki ilacı birlikte alan hastalarda, gastrointestinal kanama riski, ilaçlardan yalnızca birini alanlara kıyasla daha yüksektir. Diğer non-steroid antiinflamatuar ilaçlarla olduğu gibi, piroksikam aşağıdaki ajanlarla etkileşebilir: Siklosporin: nefrotoksisite riskinde muhtemel artışa yol açabilir. Kortikosteroidler: Gastro-intestinal kanama ve ülser oluşumu riskinin artmasına yol açabilir. Kinolon grubu antibiyotikler: Konvülsiyon riskinde muhtemel artışa neden olur. Mifepriston: Non steroid antiinflamatuar ilaçlar gebeliğin mifepriston aracılığıyla sonlandırılması üstünde etkileşime neden olabilirler. KULLANIM ŞEKLİ VE DOZU Romatoid artrit, osteoartrit, ankilozan spondilitte tedaviye günde tek doz olarak 20 mg ile başlanır, cevaba göre doz 10 mg'a (1/2 tablet) indirilebilir. Antiinflamatuar olarak günde bir veya iki defa 20 mg (1 tablet) yeterlidir. Akut gut nöbetlerinde tedaviye 40 mg (2 tablet) ile başlanır. Bunu izleyen 4. ve 6. günde bir veya iki defa 40 mg ile tedaviye devam edilir. Tabletler yemeklerle veya yemekten sonra alınmalıdır. Çocuklarda kullanılmamalıdır. Piroksikamın yarılanma ömrü uzun olduğundan, kararlı durum plazma yoğunluklarına ancak 7–12 gün içinde ulaşılır. Bu nedenle, piroksikamın etkisi tedavinin erken döneminde SB onay tarihi: 18.04.2008 5 ortaya çıkıyor olsa da, tedaviye cevap haftalar içinde giderek artış gösterir ve tedavi etkinliği iki haftadan önce değerlendirilmemelidir. DOZ AŞIMI NSAİİ ile doz aşımı semptomları, sıklıkla letarji, uyuklama, bulantı, kusma ve karın ağrısıyla sınırlı olup, bu belirtiler destekleyici tedaviyle genellikle düzelir. Gastrointestinal kanama ortaya çıkabilir. Nadir vakalarda, hipertansiyon, akut böbrek yetmezliği, solunum depresyonu ve koma da bildirilmiştir. Doz aşımı durumunda, midenin boşaltılması, piroksikam emilimini azaltmak için aktif kömür uygulanması ve destekleyici tedavi önerilir. Doz aşımı halinde piroksikamın uzun yarı ömrü göz önüne alınmalıdır. SAKLAMA KOŞULLARI Oda sıcaklığında (25˚C’nin altında) saklayınız. ÇOCUKLARIN GÖREMEYECEĞİ, ERİŞEMEYECEĞİ YERLERDE VE AMBALAJINDA SAKLAYINIZ. TİCARİ TAKDİM ŞEKLİ VE AMBALAJ MUHTEVASI 10 ve 30 tabletlik ambalajlarda. Ruhsat sahibi : Sanofi aventis İlaçları Ltd. Şti. No: 209 4. Levent-İSTANBUL Ruhsat tarihi ve no : 03.04.2008-215/39 İmal yeri : Biofarma İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. İSTANBUL Reçete ile satılır. SB onay tarihi: 18.04.2008 6