DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ İnsanların ve hayvanların vücuduna şekil veren dik durmasını ve kaslarla birlikte hareketi sağlayan sisteme iskelet sistemi denir. İki çeşit iskelet tipi vardır. 1. Dış İskelet: Vücudun dış kısmında birtakım organik ve inorganik maddelerden oluşmuş cansız bir yapıdır. Midye salyangoz ve hamamböceği gibi hayvanların iskeleti dış iskelettir. Dış iskelet; *Hareketi engeller büyümeyi sınırlar *Su kaybedilmesine engel olur.(özellikle karada yaşayan canlılarda) *Büyüme sırasında zaman zaman değiştirilir. *Kaslar iskelete içten bağlanır. 2. İç İskelet: Vücudun içinde bulunur. Organik ve inorganik maddelerden oluşmuştur. Omurgalı hayvanların iskeletidir. *Kemik veya kıkırdaktan oluşmuştur.(Köpekbalığı iskeleti tamamen kıkırdaktır.) *Hareketi engellemez büyümeyi sınırlamaz. *Kaslar iskelete dıştan bağlanır. *Üzerinde deri kıl tüy gibi yapılar vardır. İNSANDA İSKELET SİSTEMİ: İnsan vücudundaki iskelet sistemi yaklaşık 207 kemikten meydana gelir. Bebekken iskeletteki kemik sayısı daha fazladır. Büyüdükçe bazı kemikler birleşir ve kemik sayısında azalma olur. İnsan iskeleti; 1)Baş 2)Gövde 3)Üyeler(kollar ve bacaklar) olmak üzere üç bölümde incelenir. BAŞ iSKELETİ: Bu bölümdeki kemikler birbirlerine kaynaşmışlardır. Oynamaz eklemlerle bağlıdırlar. Sadece alt çene kemiği oynar eklemdir. GÖVDE İSKELETİ: Göğüs kafesi omurga ve kalça kemerinden oluşur. Sırt omurları göğüs kemiği ve 12 çift kaburga göğüs kafesini meydana getirir. Göğüs kafesi sayesinde kalp ve akciğerler korunur. Omurga omur denen kemiklerden oluşmuştur. Ortasında omurga boyunca omurilik uzanır. Omurga 33 omurdan oluşur. - Boyun ( 7) - Sırt (12) - Bel ( 5) - Sağrı ( 5) - Kuyruk Sokumu (4) ÜYELER İSKELETİ: Kol ve bacaklar kemik köprülerle bağlanmışlardır. Kol kemikleri omuz kemeri ile bacak kemikleri kalça kemeri ile gövdeye bağlanır. İskelet: 1. Dik durmamızı sağlar. 2. Vücudumuza şekil verir. 3. İç organlarımızı korur. 4. Hareketimizi sağlar.(Kaslarla birlikte) 5. Mineral depo eder. 6. Kan hücresi üretir. İskelet sisteminde bulunan kemikler 3'e ayrılır. 1. Uzun Kemikler: İki ucu şişkin silindirik yapılı kemiklerdir. İki uçta bulunan büyük bölümlere baş denir. Baş kısımlarda süngerimsi kemik dokusu gövde bölümü ise sert kemik dokusundan oluşur. Kemik uçlarında kırmızı ilik gövdedeki kanalın içinde boylu boyunca sarı ilik bulunur. Kol ve bacak kemikleri uzun kemiklere örnektir. 2. Kısa Kemikler: Boyu ve genişliği birbirine yakın olan kemiklerdir. Omurgadaki omurlar el ve ayak bileklerinin kemikleri kısa kemik örnekleridir. 3. Yassı Kemikler: Genişliği fazla olan kemiklerdir. İçlerinde sarı ilik bulunmaz. Kafatası kaburga kürek ve kalça kemikleri yassı kemiklere örnektir. KEMİĞİN YAPISI: Kemikler yapısal olarak incelenirse; canlı kemik hücreleri(osteosit) ile cansız olan ara madde (osein) den oluştuğu görülür. Ana maddenin yapısında magnezyum potasyum sodyum bikarbonat vardır. Bütün kemikler periost adı verilen bir kemik zarı ile örtülüdür. Periost kemiğin enine büyümesini beslenmesini ve onarılmasını sağlar. Kemikler yapısal olarak ikiye ayrılır. 1. Sert kemik(sıkı kemik): Kemik zarının hemen altında bulunur ve kemiğe sertlik verir. Uzun kemiklerin yassı bölümünde yassı ve kısa kemiklerin de dış kısmında bulunur. Boşluğu olmayan pürüzsüz bir yapısı vardır. SARI İLİK: Sadece uzun kemiklerin içindedir. Yağ depolar. Kırmızı ilik yetersiz kaldığında ak yuvar üretir. 2. Süngerimsi Kemik: İçinde gözenekleri olan bir yapıdır. Boşluklar kırmızı ilik ile doludur. Uzun kemiklerin baş kısmı ile yassı ve kısa kemiklerin iç kısmında bulunur. KIRMIZI İLİK: Süngerimsi kemik dokusunda bulunur. Kan hücresi üretir. * Kemiklerin başlarında kıkırdak doku bulunur. Hareket ederken kemiklerin aşınmasını önler. Ayrıca kemiğin boyuna büyümesini sağlar. * İskelet vücudumuzun kalsiyum deposudur. Vücuttaki kalsiyumun yaklaşık %99'u iskelette bulunur. Geride kalan % 1'lik bölüm kandadır. Kanda kalsiyum azalırsa kemiklerden kana kalsiyum geçişi olur. Kemik Oluşumunu Etkileyen Faktörler: a)Genetik faktörler b)Hormonlar c)Mineraller(kalsiyum fosfor) Mineraller kemiğe sertlik vermesinin yanı sıra kemik erimesinde miktarı azaltır. d)Vitaminler. Kemiğe esneklik verir. Vitamin eksikliğinde raşitizm hastalığı ortaya çıkar. EKLEMLER: Kemiklerin arasında bulunan kemikleri birbirine bağlayan ve hareketi sağlayan noktalara eklem denir. Hareket yeteneklerine göre eklemler 3 bölüme ayrılır. 1. Oynar Eklemler: (hareketli eklemler) Hareket yetenekleri çok olan eklemlerdir. Eklemi oluşturan iki kemiği bağ doku ve eklem bağları birleştirir. Eklem boşluğunda kaygan bir sıvı vardır. Bu sıvı rahat hareketi sağlar ve kemiklerin aşınmasını önler. Örnek: Kol ve bacak eklemleri. 2. Oynamaz Eklemler: (hareketsiz eklemler) Hiç hareket etmeyen eklemlerdir. Örnek: kafatası, yüz eklemleri, leğen kemiği ve kalça eklemleri 3. Yarı Oynar Eklemler: (az hareketli eklemler) Hareket yetenekleri kısıtlıdır. Örnek: Omurgadaki omurlar arasındaki eklemler * Kemikler ve eklemler kendiliğinden hareket edemezler. KASLAR: Kaslar vücuda genel şeklini verir ve hareket etmemizi sağlar. Kasılma ve gevşeme yeteneğine sahip olan ipliksi yapılardır. Lif demetleri halindedirler. Kas demetleri tendon adı verilen yapılarla kemiklere bağlanırlar. Kasların hareket edebilmesi için enerjiye ihtiyaç vardır. Kaslar kasılıp gevşemek için besin ve oksijene ihtiyaç duyarlar. Kaslar ne kadar çok çalışırsa o kadar çok besin ve oksijen gerekir. Fazla hareket ettiğimizde kaslara taşınan oksijen yetersiz kalır ve yeterli enerji üretilemez. Bunun sonucunda kaslar yorulur. Yorgunluk laktik asit birikmesi sonucunda olur. Kasın kasılması sırasında; - Oksijen ve besin miktarı azalır - Karbondioksit miktarı artar. Kasların çalışması sinirler tarafından kontrol edilir. Sinir uyartısının belli bir düzeyin üzerinde olması halinde kaslar harekete geçer. Uyartının gerçekleştiği en düşük uyarı şiddetine eşik şiddeti denir. Kaslar çalışma biçimine ve bulundukları yere göre farklılık gösterir. Vücudumuzda üç çeşit kas vardır. 1. Kırmızı (çizgili) kaslar 2. Beyaz (düz) kaslar 3. Kalp kası Kırmızı Kaslar: (çizgili kas iskelet kası) İskeleti saran ve isteğimizle çalışan kaslardır. Hücreleri lif şeklinde uzamıştır ve birden fazla çekirdeğe sahiptir. Hızlı ve kısa süreli çalışırlar. Kol ve bacaklarda gözkapağında dilde bulunurlar. Hücrelere yeterli oksijen gitmediği durumlarda oksijensiz solunum yapabilirler. Beyaz Kaslar: (düz kas) Hücreleri uzun ve mekik şeklindedir. Tek çekirdeğe sahiptir. İsteğimiz dışında çalışır. Yavaş uzun süreli ve ritmik çalışırlar çabuk yorulmazlar. Bağırsak mide gibi iç organların duvarlarında bulunurlar. Kalp Kası: Kalbin yapısında bulunan kırmızı renkli özel bir kastır. Hücreleri çok çekirdeklidir. Sürekli ritmik ve hızlı çalışır. Yorulmaz. KASLARIN ÇALIŞMASI: Hareket için kasların birbiri ile uyumlu bir şekilde çalışması gerekir. Bu da kasların sinirlerle bağlantısını gerektirir. Kaslar sinir sisteminin uyarısı ile çalışır. Ancak kasların bu uyarıya cevap vermesi için uyarı eşik şiddetinin üzerinde olmalıdır. Eğer uyarı eşik şiddetinin altında ise kaslar buna cevap vermez. Kasılıp gevşeme yeteneğine sahip olan kaslar kasılırken kas boyu küçülür eni artar. Hacmi değişmez. Gevşeme durumunda kas boyu uzundur. Kemiklerin hareket ettirilmesi için karşılıklı iki kasın zıt olarak hareket etmesi gerekir. Örneğin; kolun ön yüzeyinde bulunan bir kas kasılırken arka tarafta bulunan kas gevşer ve hareket gerçekleşir. Bu tip çalışan kaslara zıt etkili kaslar denir. Çizgili kasın çalışma modeli *Kaslar kasıldıklarında boyları kısalır. Bu yüzden uzun süre futbol oynayan kişilerin boyları kısa olur HAREKET SİSTEMİNİN SAĞLIĞI: Hareket sisteminin sağlığı için - Dengeli beslenmeliyiz. - Kalsiyum fosfor protein ve D vitamini içeren besinler almalıyız. - Yaşımıza ve vücudumuza uygun spor yapmalıyız. - Ağır yük taşımaktan kaçınmalıyız. - Kambur durmamalıyız. - Yüksek topuklu ayakkabılardan kaçınmalıyız. - Fazla kilo almamalıyız.