"Akıl yasta değil baştadır ama aklı başa yaş getirir." Gelişim Organizmanın doğum öncesi dönemden başlayarak bedensel, zihinsel, duygusal, sosyal yönden olgunlaşma ve öğrenme etkileşimiyle sürekli ilerleme kaydetmesidir. Bu ilerleme sistematik ve ardışık olmalı, ayrıca organizma için uyum sağlayıcı bir yönü bulunmalıdır. Gelişim daima İleriye doğrudur ve kalıcıdır. Değişim Organizmanın bir durumdan başka bir duruma geçmesidir. Gelişim sürecinde olduğu gibi sistematik, ardışık, uyum sağlayıcı olabileceği gibi, tesadüfi, olumsuz, geçici de olabilir. Yani değişim, gelişimi de kapsayan daha genel bir kavramdır. Her gelişim bir değişimi İçerir ancak her değişim bir gelişimi içermeyebilir. Gelişim Alanları Büyüme İnsanoğlunun gelişimi fiziksel, bilişsel ve psikososyal olmak üzere üç boyutta gerçekleşir. Fiziksel gelişim, bireyin bedeninde ve anatomik özelliklerinde meydana gelen değişmeleri kapsar. (Ağırlığın artması, boyun uzaması, kas gücünün belli bir yeterliğe ulaşması) Bilişsel gelişim, bireyin zihinsel aktivitelerinde ortaya çıkan değişmeleri kapsar. (Algı, bellek, akıl yürütme, dil kullanma becerisi) Psikososyal gelişim, bireyin duygulan, diğer insanlarla olan İlişkileriyle İlgili değişmeleri kapsar. Yalnız bir kez olan ve bir daha ortaya çıkmayan olaylar bilimsel yöntemlerle incelenemez. . (Sosyalleşme süreci, arkadaşlık, bir gruba ait olma) Vücut kulesindeki artış, büyüme olarak değerlendirilir. Boyun uzaması, ağırlığın artması, hacmin genişlemesi büyüme örnekleridir. Olgunlaşma Çevresel etkilerden, öğrenme yaşantılarından bağımsız olarak, kalıtım tarafından kontrol edilen bir süreçtir. Olgunlaşma genetik olarak programlandığı İçin zamanı geldiğinde kendiliğinden ortaya çıkar, özel bir çaba göstermeye gerek yoktur. Olgunlaşma bir davranışın gerçekleştirilebilmesi, öğrenme İçin önkoşul durumundadır. Bir davranış için yeteri kadar olgunlaşmamış organizmanın bu davranışı gerçekleştirmesi olanaksızdır. Öğrenme Bireyin çevresiyle kurmuş olduğu etkileşim sonucunda davranışta meydana gelen göreli olarak sürekli davranış değişiklikleridir. Öğrenme İçin çevre etkisine ihtiyaç duyulur, bu yönüyle olgunlaşmadan farklıdır. Doğuştan getirilen, alkol, ilaç vb. etken madde etkisiyle ortaya çıkan davranışlar öğrenilmiş kabul edilemez. Hazırbulunuşluk Yaş Bireylere öğrenme fırsatı verildikçe, bireylerin daha yeni ve karmaşık davranışları öğrenebilmeleri İçin hazırbulunuşlukları da artar. Hazırbulunuşluk bireyin zihinsel, sosyal ve bedensel olarak öğrenmeye hazır olmasıdır. Bu yönüyle olgunlaşmayı, ön öğrenmeleri, organizmanın güdülenmişlik düzeyini kapsar. Gelişim süreci, yaşa bağlı değişimler şeklinde incelenir. Bu yönüyle yaş, oldukça önemli bir faktördür. Büyümenin değerlendirilmesinde, gelişimin dönemlere ayrılmasında, gelişim ödevlerinin belirlenmesinde, olgunlaşma sürecinde yaş kavramı sürekli karşımıza çıkar. Rehberlikte kullanılan ilgi envanterlerinde de yaş önemli bir faktördür. Çocukluk döneminde ilgiler değişken bir yapıya sahipken, yaşa bağlı olarak durağanlık kazanmaktadır.